20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 KASIM 1989 Lübnan'da grev çağrası • BEYRUT(AA) Lübnan'da bugun yapılması gereken Devlet Başkanlığı seçimlerinin yapılmasına karşı çıkan Hıristiyan hükumet lideri General Michel Aoun'u destekleyen gruplar, secimi protesto amacıyla ülkenin Hıristiyan kesiminde genel grev yapılması çağrısında bulundular. Dun gece ayrıca Hıristiyan kanada mensup uç milletvekilinin evlerine bombalı saldın düzenlendi. Aoun vanlısı bir grup tarafından düır akşam yayımlanan bildiride, Taif Anlaşmasrnı sekteye uğratma ve Suriye işgaline dayalı bir devlet ba$kanının seçimine engel olma çağnsı yapıldı. DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 Doğu Avrupa ülkelerinde yayılan demokrasi ve reform yanlısı hareketlerden Bulgaristan da nasibini aldı. Ekoglastnost adh grup, Sof ya'da bir gösteri düzenleyerek demokrasi ve "glastnost" yanlısı sloganlar attılar. Sofya'da büyük gösteri SOFYA (Ajanslar) Doğu Avrupa ülkelerinde giderek yayılan demokrasi ve reform yanlısı hareketlerden, Doğu Almanya ve Çokoslovakya'nın ardından Bulgaristan da nasibini aldı. Bulgaristan'ın başkenti Soyfa'da dün 45 yıldır ilk kez 4 binden fazla kişi demokrasi istemiyle gosteriler yaptı. Siyasi gözlemciler, sert tutumuyla bilinen Bulgaristan yönetiminin ve Devlet Başkaru Todor Jivkov'un bu yeni gosteriler yuzunden zor durumda kalacaklarını belirtiyorlar. AP'nin isminin açıklanmasım istemeyen biı diplomattan aldığı bügiye göre göstericiler, hükümet Ote yantıan Romanya heyetinin konferanstaki katı tutumunun bir nihai karar alınmasını engellediği bildiriliyor. Sovyet bloku içinde en katı tutum takınan ülke olarak Romanya çevre heyeti, her türlü sivil grup ya da kişinin çevre sorunlarıyla ilgili tepki ve taleplerini ifade edebilmek için imkân verilmesine karşı direnerek nihai bir anlaşmayâ vanlmasına engel oldu. Sovyetler Birliği ve Bulgaristan heyetleri son dakikaya kadar Romanya heyetini yumuşatmaya çalıştılar. Bulgaristan lideri Todor Jivkov kişisel olarak Romanya lideri Çavuşesku'yu telefonla araZor ginlerbekliyorBulgaristan DevletBaşkanı Todor Jivkov için zorgunler mibaşlıyor? yarak ikna etmeye çalıştıysa da baSofya'da gerçekleşen çevre kon şarılı olamadı. binasımn önünde toplanarak de da müdahale etmediği bildiriliyor. mokrasi ve "glasnost" yanlısı slo Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da feransı öncesinde de BulgaristanBunun üzerine ABD heyetinden ganlar attılar. Gösterinin daha önce böylesi bir gösterinin da bazı çevreci ve muhalif grup"Ekoglaslnosl" isimli bir grup ta hiç yapılmadığı, ancak geçen haf lann bulunduğu, ancak konferan bir yetkili geriye kalan 34 ülke rafından duzenlendiği, 40 dakika ta içinde Sofya Parkı'nda Ekog sa katılan Batılı delegelerin bulun temsilcisinin çevre sorunlanyla ilkadar surduğü ve polisin müdaha lastnost yanhlarının hidrolik bir masının göstericilerin sokak eyle gili olarak harekete gecilmesini le etmediği bildiriliyor. Gösteri, 35 santrahn inşasına karşı imza top mi yapacak kadar cesur davran öneren bir karar tasarısını kabul ulkeden temsilcilerin katıldığı çev ladıkları bildiriliyor. Göstericiler malanna yol açtığı bildiriliyor. etmesi için çaba harcayacaklannı re korunmasıyla ilgili uluslarara den altısı hukumet yetkililerine Geçen hafta içinde imza toplayan söyledi. sı bir konferansın son günunde çevrenin korunmasıyla ilgili bir di Ekoglastnost yanlılarından 22'si Konferans 1975 yılında Helsingözaltına ahnmış, ancak Batüı de ki'de 35 ülke tarafından irnzalalekçe verdi. gerçekieşti. 11 bin 545 imzalı dilekçeyi Mil legelerin sert tepkileri sonucu kon nan bir anlaşmanın programı içinPolisin göstericilerin bulundu let Meclisi'nin Başkan Yardımcısı ferartsa katılan Bulgaristan çevre de yer alıyor. Konferansta sırurlar ğu meydanı kordon altına aldığı, Angei Dimitrov aldı. Dimitrov'un grubu lideri polisin hareketinden arası kirlilikten endüstri kazalanancak gösteri sırasında ya da son dilekçenin inceleneceğine dair söz "pişmanlık" duyulduğunu açıkla na kadar pek çok sorun ele alııımıştı. rasında kimseyi tutuklamadığı ya verdiği bildiriliyor. dı. 45 yıldır ilk kez binlerce kişi demokrasi için bağırdı DUNYU3A BUGUN ALISIRMEN Tepkiyi Yönlendirmek Hemen başladı tepkiler. Çoğu kimse, Özal'ın Çankaya'ya yerleşmesinı bıle beklemedı Orada burada tepkisini öfkeyle, yasa sınırlarını zoıiayarak dile getiren yurttaşlar gözaltına alındılar bile. Özal'ın Bakanı Cemıl Çıçek, işçiler önünde konuşamadı, protestolar karşısında salonu terk ederken "Allah kimseyi bu duruma düşürmesin" diyordu. Acaba Cemil Çıçek kendilerini bu duruma düşürenin ne ya da kim olduğunu bilıyor muydu? Cemil Çıçek bilmese bile yurttaşların çoğunluğu tanıyor olayların baş sorumlusunu. Bu gidışle doruk Özal için bir getto olacak. Turgut Bey, şimdilik bu gerçeklere gözlerini kapamış ustaca girişimlerle dışardan ANAP'ın içine ve yeni hükümete kendi istediği biçımı vermek ve tüm iplerı elinde tutmak istiyor. Ama tepki büyüyor. Büyüyen tepki, Özal'ın tüm hesaplarını altüst edebılecektir günün bırınde. Tepki yuttaş katında, tepki sendıka toplantısında, tepki Meclis çatısı altında... Tepki her yerde var. Polrtikada tepkinin önemi küçümsenemez. Toplumun gizli gücü olan tepki, nice iktidarı deviren, önüne geçilmez bir güce dönüşebilir, yeter kı doğru yönlendirılebılsin. Bugün Türkıye'de muhalefete düşen görev, tepkiyi doğru yönlendirebılmektır, tepkiyi oluşturmak değil. Çünkü halkın öfkesi, tepkisi, zaten kendiliğinden oluşmuş durumda, büyük bir atıl güç olarak duruyor ortada. Eğer muhalefet, bu tepkiyi oyunun kuralları içinde doğru yönlendiremez ve demokratık amaçların gerçekleştırilmesı için kullanamazsa, harekete geçecek olan bu enerji, denetımden çıkmış bir guç olarak muhalefetin kendisi de aralarında olmak üzere birçok kurumu sarsacak, ama boşa akıp gitmış de olacaktır. SHP içinde, şaşkın politikasıyla oldukça sarsılmış olan Baykal yönetimı. şırndi tepkiyi daha da yoğunlaştırma yöntemıni yeğler görünüyor. Üst yönetimdekı davranışlanyla sarsılmış olan Genel Sekreter, bir yandan tepkiyi yoğunlaştırırken, öte yandan da örgüte yonelmeye, onun desteğını kazanmaya çalışıyor. Oysa, yukarıda da belirttiğimiz gibi, tepki zaten önündeki engellere karşın var ve artıyor. Artık sorun onu yönlendirmek. Tepkiyi, ürünün oluşmasını sağlayacak olumlu enerjiye çevirmenin ve onu demokratık amaçlara yöneltmenin yöntemi, bu tepkinin bir seçimi doğurmasını sağlamaktan geçiyor. Unutmayalım, Özal'ın Çankaya yolculugu tepkiyi doğuran değil, arttıran etken. Tepki gerçekte, bugün resmi Türkiye ile gerçek Türkiye arasındaki uyumsuzluktan doğuyor. Bu uyumsuzluğu giderecek tek umar ise seçım ve yeni bir iktıdarın oluşması. Seçime gıden yol, SHP Genel Başkanı'nın da çok yerinde tanı koyduğu gibi. paıiamentodan geçiyor. Çankaya seçimi sırasında, kemıkleşmiş gibi görünen parlamento aritmetığinı sürdürmek için özal ne gibi cinlikler düşünürse düşünsün, ne girişımde bulunursa bulunsun, durum her an degışmeye elverişlidir. Büyük sarsıntının ANAP'ı da eninde sonunda etkilemesi kaçımlmazdır. Evet ANAP artık siyasal sorumluluğunu yitirmiş, yani bir daha iktidar, hatta ana muhalefet olma ola/ıağını kaçırmış bir kuruluş. Ama ANAP içinde, çürüme sürecinin dışına kaçmak isteyen güçler var Bunların sayılarının şimdilik az olduğunu, 31 ekim oylaması gösterdi. Ne var ki, olaylara durağanlığı aşarak, gelişmeterinin yönünde bakabılirseniz, çürüme sürecinin dışına kaçmak isteyenlerin sayılarının artabileceğini görürsünüz. Bu artışta, sağlıklı siyasal bakışlar kadar, b^ncil hesaplar da rol oynayabilir. Ne olursa olsun. önemli olan, sarsıntının ANAP'taki etkilerini doğru değerlendirip, bu tepkinin ürünlerinden ve DYP ile SHP'den oluşacak bir erken seçim hükümetini olusturup gerçek Türkiye'yi daha sağlıklı yansıtacak yeni bir oylamaya gidebilmektir. Şu anda pek olası görülmeyen bu gelişmenin yarın gerçekleşmesı uzak bir düş değildir. Yeter ki SHP geçmişın çekişmelerini bırakıp geleceğe yönelik politikalan oluşturabilecek bir olgunluğa erişsin ve muhalefet partilen yeni geteneklere de açık, geleceğe dönük guvencelen içeren bir demokrasi platformunu, geçmişin cepheci modellerinin yanlışına düşmeden oluşturabilsın. Günumuzün demokrasi açısından en önemli sorunu, h«4K^tında oluşmuş bulunan tepkiyi, sistemın özüne uygun biçfmde yönlendirıp kullanabilmektir. Kosova'da yine gösteri • BELGRAD (AA) Yugoslavya'nın Kosova bölgesinde, Arnavutlarla güvenlik guçleri arasındaki çatışmalar sürüyor. Resmi Tanjug haber ajansına gore Kosova'nın Pudujevo kasabasında dün göstericilerle güvenlik kuvvetleri arasında meydana gelen çatışmalar sırasında silah sesleri duyuldu. Görgü tanıkları, Priştine'deki gosteriler sırasında ise polisin yaklaşık 100 kişiyle çatıştığını soylediler. Senatör Dole'un danışmanı Al Lehn'in Cumhuriyet'e demecu 1 ıırkıye ııııı tepkısıne h 1 ar1omait/>/>ohlorini eaemeyeceKienni csiıtlnsti SOyieai. nıtlan şöyle: ' Bush yöuelimi ile Senatör Dole arasıııda tasannın metni üzerinde bir pazaruğın başladıgı belirtiliyor. Bu konuda kimlerle temas halindesiniz? LEHN Senatör Dole, tasan metnine ilişkin e r o r u u K u l nher görüşü dinlemeye hazır olduğunu söyB 5 aınıemeye nazır oıaugunu soyl e d i B u çerçevede, konuya ilgi duyan pekçok kişiyle göruşuyoruz. Tasarı metnini daha 'kapsamlı' bir dile kavuşturmaya yönelik tuın önerüere açığız. Turkiye'nin tasan metninde özel duyarlılık gosterdigi bazı noktalar var. 'Soykırım' sözcugu, tarihler gibi. Bu noktalarda degisiklige gitmeye Senatör Dole razı olacak mı? LEHN Tasarı metni konusunda yapıcı bir diyaloğa karşı değiliz. Metni daha yapıcı olacak biçimde değiştirebiliriz. Ancak temel değişiklikleri kabul edemeyiz. özel bazı noktalarda görüşmeler henüz sonuçlanmadığı için Senatör Dole razı olur veya olmaz diye tartışmaya girmek istemiyorum. Temel degişiklikteu neyi kastediyorsunuz? LEHN Tasarıyı gerçek amacından saptıracak, bu amacın gerçekleşraesini önleyecek değişiklikleri kastediyorum. Tasannın gerçek amacı nedir? LEHN Ermeni soykınmını özel bir günde anmaktır. Tasarı bunu amaçlıyor. Ermeni tasarısını nazırlayan Robert Dole'un danışmanı Lehn, tasarı metni konusunda 'diyaloğa' taraftar olduğunu, ancak temel değişiklikleri ğş YASEMtN ÇONGAR ANKARA Ermeni soykırımı iddialanna ilişkin tasarıyı haarlayan Senato azınlık lideri Robert Dole'un danışmanı Al Lehn, Turkiye'nin tasanya gösterdiği tepkinin kendilerini çok uzduğunu söyledi. Tasan metninin daha "kapsamlı bir dil"e kavuşturulması için Bush yönetimiyle ve ilgili herkesle görüşmeler yaptıklarını belirten Lehn, tasarının temel amaonı yerine getirmesini önleyecek değişiklikleri kabul edemeyeceklerini açıkladı. Lehn, "Tasannın temel amacı, Ermeni soykınmını anmaktır. Bu amacı taşıyan bir tasan 24 Nisan 1990'dan önce Kongnfden gecmiş olacaktır" diye konuştu. Beş yıldır Senatör Robert Dole'un "en yakın adamlanndan biri" olarak çalışan ve halen Senatörün "Ulusal Güvenlik tşleri Danışmanlığı" görevinı yürüten Al Lehn, Cumhuriyet'in sorulannı yamtladı. Lehn'e Ankara'dan telefonla yöneltüğüniz sorular ve ya Nyers Kopenhag'da • KOPENHAG (Cumhuriyet) Macaristan'da Komünist Partisi'nin kendisini feshetmesinden sonra kurulan Sosyalist Parti'nin lideri Rezsöe Nyers, Danimarka sosyal demokratlarının tecrubelerinden yararlanmak üzere Danimarka'ya geldi. Senatör Dole tasanyı hazırlarken Türkiye'nin tepkisini tahmin etmiş miydi? ABD'ye tanınan bazı askeri kolaylıklann da kısıtlanması dahil olmak üzere Turkiye'nin tasanyı önlemek için yururlıige koydugu yapünmlan göz önüne almış mıydı? LEHN Senatör Dole ve hepimiz TürkiL t n ı i oenaıur L<VIC VC ncpınıii IUIIIye'nin konuya böyle büyük bir tepki göstermesinden büyük üzüntü duyduk. Gösterilen duygusal yaklaşım bizi üzdıi. Tasan sizce ne zaman Senato Genel Kurulu'nda görüsulecek? LEHN Bilmiyorum. Yapabileceğim tek tahmin, 24 Nisan 1990'dan önce görüşüleceğidir. 24 nisandan önce 'anma gunü' konusunda kesinlikle bir karar alınacak mı? Alınırsa bu sizce Senatör Dole'un tasansı mı olacak, yoksa bir yenisi mi? LEHN Evet, 24 nisandan önce bir kararın çıkacağını düşünüyoruz. Bu tasan mı, bir başkası mı olur, onu şu anda bilmiyorum. Senatör Dole Washington'daki Türk yetkilileriyle gorüştu mu? LEHN Her düzeyde Turk diplomatlanyla temaslarımız oluyor. Onlann görüşlerini dinledik. Senatör son olarak on gun kadar önce Büyükelçi Nüzhet Kandemir ile göruştü. Onun ve tüm yetkililerin görüşlerini değerlendiriyoruz." Peşte, uzüidtik Avrupa Konseyi yolunda ACARISTAN Dış Haberler ServUi Macaristan'ın şimdiye kadar sadece Batı Avrupa'daki parlamenter demokrasi ile yöneüen ulkelerin üye bulunduğu Avrupa Konseyi'ne üyelik için başvuruda bulunacağı açıklandı. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı. başvuru dilekçesinin bu ay içinde Strasbourg'u ziyaret edecek olan Macaristan Dışişleri Bakanı Horne tarafından sunulacağım bildirdi. Budapeşte de bulunan Avrupa Konseyi yetkilileri, Macaristan'uı Avrupa Konseyi'ne üyelik karannr memnunlukla karşıladıklannı en kısa zamanda gerekli işlemlere başlanacağını soylediler. Avrupa Konseyi'nin de Macaristan da gelecek yıl yapılacak ilk çok partilı seçimleri izlemek uzere bir heyet göndereceği belirtildi. Litvanya'da vatandaşlık • MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nin Litvanya Cumhuriyeti'nde, Yüksek Sovyet (Parlamento), bu cumhuriyetin SSCB'den bağımsızlığını alması ıçin referandum yapılabilmesîne olanak sağlayan bir yasayı kabul etti. Başka bir yasayla, "Litvanya vatandaşlığı" oluşturuldu. Litvanya'dakı bağımsız "Sajudis" orgütünün yetkilisi Lioginas Vasilauskas, vatandaşlıkla ilgıli yeni yasanın, Litvanya vatandaşlarını, Sovyetler Birliği de dahil, "diğer devletlere karşı yükumlülüklerden" kurtardığını sovledi. Referandumla ilgili yasa ise kendi kaderini belirleme hakkı da dahil, Lhvanya'yla ilgili önemli konularda bu cumhuriyette referandumlar yapılabilmesine olanak tanıyor. Iraıı ile iliskilerde canlanma SEMİH İDİZ ANKARA tran'la mart ayından bu yana yaşanan "soğukluğun" gıderilerek ilişkilerin yeniden canlandırılması için gerekli zeminin oluşmaya başladığı belirtildi. Yetkili çevreler, Türkiye ile ilişkilerin, "iç işlerine k a r ı ş m a m a " ve "karşılıklı çıkarlar" dengesi çerçevesinde gelişebileceğinin Tahran'da anlaşılmaya başlandığını belirtiyorlar. Iran Cumhurbaşkanı Haşemi Raısancani'nin son basın toplantısındaki "uzlaşmacı" sözlerinin not edildiğini de ifade eden bu çevreler, "Biz de dogal olarak bu sinyalleri karşıhksız bırakmıyoruz" diye konuştular. „ , . . , .„ , Rafsancam ve Dışişleri Bakanlığı'na yakm olmakla tanınan Tahran Times gazetesinde önceki gün yer alan ve Turgut Özal'ın cumhurbaskanhğına seçilmesinin tran'da memnuniyetle karşılandığıru belirten başyazı da Ankara'da dikkat çekti. Öte yandan, kasım ortalarında "Agreman" (diplomatik onay) verilmesi beklenen Iran'ın yeni Ankara Büyukelçisi Muhammed Reza Bagheri'nin Turkiye'ye gelmesiyle, ilişkilerde spekulasyonlara yol açan bir pürüz de ortadan kalkmış olacak. Anımsanacağı gibi "tiirban yasasr'nın Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesinden sonra gerek tran meclisinde bu konuda takınılan tutum, gerekse Iran basın yayın organlarında yer alan haberler Ankara'da hoşnutsuzlukla karşılanmıştı. tran'ın Ankara Buyükelçisi Manucner Mottaki'ye atfen basında yer alan bazı haberler ise Ankara tarafından, "bardağı taşıran damla" olarak görülmüştü. Türkiye bunun üzerine nisan ayında, "istişarelerde bulunmak uzere" Tahran Büyukelçisi Ömer Akbel'i geri çekmişti. Böylece dolaylı yoldan Tahran'a, Mottaki'yi geri çekmesini telkin etmişti. Mottaki, gergin bir ortamda haziran ayında Turkiye'den aynlmıştı. Bu arada, Buyukelçi Ömer Akbel de, "Humeyni'nin cenaze töreni vesilesiyle" haziranda Tahran'daki gorevine dönmüştü. Son zamanlârda beş aylık bir kopukluk döneminden sonra, iki ulke arasındaki ilişkilerin canlandırılması ıçin gerekli zeminin oluşturulmaya çaiışıldığı yonunde bazı sinyaller göruluyor. Iran Cumhurbaşkanı Haşemi Rafsancani'nin geçen ayın sonlarında duzenlediğı bir basın toplantısında, iki ulke arasındaki ilişkilerin "mukemmel olmadığını" belirtmcsinc rağmen "udaşmaa',' ifadeler kul AnkaraTahran arasındaki soğukluk giderilmeye çaİışılıyor INGHTERE İran Cumhurbaşkanı Rafsancani'nin, Özal'ın seçilmesiyle ilgili 'sıcak' mesajı ve bu ülkenin yeni Ankara Büyükelçisi'ne onay verilmesi için yapılan hazırlık, ilişkilerde yeni bir dönemin işaretlerini oluşturuyor. lanması bu çerçevede dıkkat çekız a l ı n e o önceki n yabi y° r . öÖzal'ınl sise n c e k l ^ gun y ^ a n cı gazetecileri kabul ederken "Rafsancani'nin cumhurbaşkanlıjb altında ilişkilerin düzeleceği"' y o l u n d a k i i n a n c ı n l d i l e g e tirmesı de aynı şekilde dikkat çekti. Son gelişmelerle ilgili Cumhuriyet'e bilgi veren bir Dışişleri yetkilisi şunları söylüyor: "Türkİran ilişkilerinin iç işlerine kanşmamak hususunda kesin hassasiyet gösterilerek ve karşılıklı çıkarlar gözetilerek yüriituiecek bir denge içinde pekala ileri göturülebileceğini anladıklannın işaretlerini veriyorlar." Aynı çevreler, lran'la ilişkilerde suren pürüzlerin başında, bu ülkenin PKK'ya destek verdiği iddialanmn "tatminkâr bir şekilde" yalanlanmamasını sayıyorlar. tran'ın, Humeyni'nin cenazesi sonrasında bir grup göstericinin saldınsı sonucunda hasar gören Türkiye Büyükelçiliğl araçlan için tazminat ödeyeceğini söylemesine rağmen bu konuda henüz bir gelişme olmadığı da belirtiliyor. Bu arada, özellikle radikal Islam eğilimli İran gazetelerinde Türkiye aleyhinde yayınlann sürdüğü de ifade ediliyor. Bu püruzlere karşın, Cumhurbaşkanı Rafsancani ve Dışişleri Bakanlığı'na yakınlığı ile tanınan Tahran Times gazetesinde dün yer alan ve Turgut özal'ın cumhurbaşkanı seçilmesinin Tahran yönetimince "menınuniyetle karşılandığını" belirten başyazı da Ankara'da dikkatle not edildi. Bu arada, Iran'ın yeni Ankara Büyukelçisi Muhammed Reza Bagheri'ye Türkiye tarafından kasım ortaiannda "agreman" (diplomatik onay) Verileceği belirtiliyor. Bagheri'nin Turkiye'ye gelmesiyle, yeni görevini üstlenmesi konusunda yaşanan gecikmenin yol açtığı spekülasyonlara da son verileceği kaydediliyor. ABD\e yeni üs otanağı tanınıyor EDİP EMtL ÖYMEN LONDRA tngiltere, Amerika'ya yeni üs olanaklan sağlıyor. Kısa menzilli nükleer " C r a i s e " füzesi taşıyabilen Amerikan F15E " E a g l e " (Kartal) tipi savaş uçaklan, gelecek yılın ortasından itibaren tngiltere'de konuşlandırılacak. Orta Menzilli Nükleer Füzelerin kaldınlmasına ilişkin (INF) Antlaşması uyarınca halen Amerikan "Crnise" füzelerinin geri çekilmesinin sürdüğü "Greenham Common" ussünün bu işe ayrılacağı belirtiliyor. Ancak kaç Amerikan savaş uçağının üste konuşlandınlacağı henüz belli olmadı. INF Antlaşması uyarınca ABD tarafından Avrupa'da konuşlandınlan bütun "Crnise" ve "Pershing2" tipi orta menzilli nükleer fuzeler 1991 Haziramna kadar kaldırılıp imha edilecek. TAYAD INSAN HAKLARI KAMPANYAŞ İNSANCA YAŞAM İÇİN PANEL: "Insanlığa karşı işlenen suçlar ve görevlerimiz (ınsan ve korku) Tarih: 4 Kasım 1989 C.tesi Saat: 13.00 Yer: Fatıh Düğün Salonu. SERGİ: "Yaşamak, sevgınin, sabnn ve emeğin direncidir" 11 Kasım 1989 C.tesi Saat. 11.00 (Açılış) Yer: Ortaköy Kültür Merkezi (1 hafta süreyle) FİLM VE DİA GÖSTERİMI 2526 Kasım 1989 C.tesıPazar saat: 18.30 Yer Ortaköy Kültür Merkezi PANEL: Dunyada ve Türkiye'de insan hakları 26 Kasım 1989 pazar saat 13.00 Yer: İstanbul Tabıpler Odası. TİYATRO: Duvar. EMEK Oyuncuları 23 Aralık '89 (C tesiPazar) Saat: 12.00 Yer: Ortaköy Kültür Merkezi İNSAN HAKLARI SEMPOZYUMU: 916 Aralık 1989 (Yer: İstanbul Tabıpler Odası) • 9 Aralık 89 (C.tesi) Saat: 13.00. İnsan hakları hukukunun olanaklan • 10 Aralık '89 (Pazar) Saat: 13 00 Ölüm cezaten ıdamlar • 11 Aralık '89 (P.tesi) Saat: 18.00 Kadın ve toplum • 12 Aralık '89 (Salı) Saat: 18.00 İnsan hakları ve bir yurttaş • 13 Aralık 89 (Çarşamba) Saat: 18.00 Cezaevlerı ve ınsan hakları • 14 Aralık '89 (Perşembe) Saat: 18.00 İşçı hakları ve sendikalar. • 15 Aralık '89 (Cuma) Saat: 18.00 Yasaklar ve insan hakları GECE: 10 Aralık 1989 Pazar Saat: 19.30 Yer: Zafer Sıneması Bahçelıevler MİTİNG: Insanca yaşam için 17 Aralık 1989 Pazar Yer: Abıdei Hürriyet Meydanı Contralar banş istiyor • TEGUCIGALPA (AA) ABD desteğindeki Contra gerillaları, Nikaragua hükümeti ile barış görüşmeleri yapılmasını kabul ettiler. Nikaragua Devlet Başkanı • Daniel Ortega'nın banş görüşmelerine başlanması konusunda önceki gün sunduğu önerisiyle ilgili olarak Honduras'ta bir açıklama yapan Contralar, görüşmelerin yapılmasını ilke olarak kabul ettiklerini bildirdiler. Fransa'nın gündeminden çıkmak bilmeyen konu aydınları birbirine düşürdü Türban yürüyüşüne ikinci yasaklama SABETAY VAROL PARİS 10 gunluk tatilin sona ermesiyle birlikte, Fransa'yı bir suredir meşgul eden türban' tartışmasının yeniden gundeme gelraesi bekleniyor. Cumhurbaşkanın n eşi Danielle Mitterrand'm dün çıkan haftalık "L'Express" Dergisi'ne verdiği demeç, sol aydınlar arası gorüş ayrılıklarını daha da derinleştireceğe benziyor. "Başörtusü" taraftarı Islamcı çevrenin bu pazar yapmak istediği ikinci gösteri İçişleri Bakanı tarafından yasaklandı. Ünlü kadın hakları savunucusu Gisele Halimi, başörtüsune hoşgörüyle yaklaşmanın kadın hakları davasına aykırı olduğunu öne sürerek, üyesi olduğu "S.O5. Irkçılık" örgütünden istifa etti. Örgut, 'hoşgöriıyü' savunmuştu. Birçok Fransız Sosyalist Partili milletvekili, Eğitim Bakanı Liond Jospin'i "teslimiyetçi"likle suçluyor. Bakan Jospin, başı ortulü olarak derse girmenin laiklik iikesine aykırı olduğunu kabul etmekle birlikte, çocukların çıkarlarına öncelik gerekçesiyle yasaklamaya ka.şı çıkmıştı. Sağ partilerde de goruş ayrılıkları hukum suruyor. lıııij.ın lamsınaM, Iran^aüa çalışan bir Tünuslu işçinin aşın Islamcı bir akıma dahil olduktan sonra, uç ortaokul öğrencisi kızını, bu>lan ortulu olarak okula kın çalışma arkadaşı Etienne Balibar ise Liberation Gazetesi'nde çıkan bir makalesinde, "Başörtüsune izin vermek ilkesiz bir taviz değil, ozgiir ve gerçekten laik bir ahlakın kanıtlanmasıdır" diyor. Tartışrnanın en yoğun anında "Fransa Özgüriük" Vakfı Başkanı Danielle Mitterrand, yasaklamaya karşı çıkanların başını çekmişti. Dünku L'Express Dergisi'nde Bayan Mitterrand bir kez daha aynı konuya değinerek, "Laik olduğumu söylüyorsunuz, gerçekten de laiklik adına hoşgörüyii savunmonım. Eger başortusıi onlann geleneğiyse bu geleneğe neden saygı göstermeyelim. A\nı geleneği gerici bulma lıakkımız vardır. Ancak doğrudan konuyla ilgili olanların bizzat ilerletnesine izin verelim" şeklinde konuştu. ANMA Canım ağabeyim Dr. CENGİZ KILIÇ Bir yıl oldu, Acın bir kor gibi ytireklerimizde, Ama sensizlik yok yaşamımızda, Aydınlık saçan Hekim yüreğinin Yanında hep yureklerimiz. "SENİ ÇOK ÖZLEDİM" ÇAĞATAY KIUÇ 5 KASIM 1989 / PAZAR Saat: 12.00 Yeniköy Mezarlığı Ermeni kültür yıh • NEW YORK (AA) ABD'de Ermeniler, 1990 yıhnı "kültür yılı" ilan ettiler ve ocak ayında bir dizi kültürel etkinlikler başlatmayı kararlaştırdılar. Amerika'daki ermeni örgüt ve vakıflannca fınanse edilen ve sözde Ermeni soykırımının 75. yıldönumu nedeniyle uygulamaya konulan bir dizi etkinlikten bazılan açıklandı. Bu çerçevede, ilk olarak New York Üniversitesi'nde ocak ayı sonundan itibaren "Ermeni külturü ve tarihi" dersleri verilecek. SELAHATTİN ŞEN Fransa, haftalardır lürban krizi'nin gırdabından kurtulamadı. gondermck ıslemesiyle patlak vermişti. Uç kızkardeşin buyuğu hâlâ derslere başörtusüyle girmekte ısrarlı. On gunluk "Tüm Azizler" tatili, Fransızları derin bir şekilde saran tartışmayı biraz yumuşatmıştı. Ancak pazartesi günü okulların yeniden açılıyor olması, Fransız basınında bu konuyla ilgili tartışmaları yeniden gundemin baş sırasına getirdi. Aralarında Cumhurbaşkanı Mitterrand'm eski danışmanı Regis Debra), yazar ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Badinter'in eşi Elisabeth Badinter ile felsefeci Alain Finkielkraul'ın da bulunduğu 5 sol aydın, ortak bildiri yayımlayarak öğretmenleri Eğitim Bakanı'nın "hoşcönilu olma" dırektifine karşı direnmeye çağırdı. Ünlu Tılozof Louis Althuser'iıı >a Öte yandan Belçika'da ^ün gun Seni yaşamının en guzel yıllannda lerde türban tartışmaları yoğunkaybettik. Yaptıklannia vaşamımızda laşlı ve ülkenin birçok okulunda anıyoruz. Musluman kız öğrencilerin türban takmaları okul yoneticileri veya VKZİRKÖI'Rİl'DEN okulların bağlı bulunduğu bclediyeler tarafından yasaklandı. \KK\1) VJLARIN ADINA Kkinı 19T9 Bruksel'ın Molenbeek BelediyeŞEINTÜRK si'ndc 20'den fazla kız öğrcncinin derslere turbanlı girmek istemcleri karşısında okul yoneticileri, bu 15 yjsüıdak. î»i4. Oi,it."iitivv jjıııii £Ün ablalık yapacak. öğrencilerin, sadece erkck oğrettfıcıhen ürmersuuı, küitürlü bayan aranı\or. ınen ders verdiği zamnn sınılta I tuıban takabıleccklcrini soyI 512 05 05 TURGUT DARUGA lediler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle