Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER 4 OCAK 1989 Son 2 yılda 2 bini aşkın üniversiteli gözaltına alındı, 26O'ı tutuklandı Öğrenciye örgütlenme engeli ANAP ikîidarı öğrencilerin "geniş katıhmlı ve demokratik îabanlı" dernek modelinin karşısına önce "tek tip" öğrenci dernekleri, ardından da öğrenci birlikleri modeliyle çıktı. Polis ise örgütlenme girişimlerini "Arkalarında yasadışı örgütler var" biçiminde değerlendiriyor. TUNCAV OZKAN ANKARA Bir dönemin toplumsal olaylarının sorumlusu olarak gorulen universite gençliğinin örgütlenme özgürlüğüne engellemeler suruyor. Son iki yıl içinde, örgütlenme mücadelesi veren üniversite öğrencilerinden 2 bini aşkım gözaltına ahnırken, 26O'ı tutuklandı, 450'si hakkında da dava açıldı. ANAP iktidarı, öğrencilerin "geniş katıhmlı ve demokratik tabanlı" dernek modelinin karşısın^.. once "tek tip" öğrenci dernekleri, ardından da oğrenci birlikleri modeli ile çıktı. Polis ise. demokratik kitle orgutlerinin faaliyetlerini kendisine karşı bır "tavır" olarak değerlendirerek, "Dernekler maske, arkalarında yasadışı orgıitler var" iddiasında bulundu. Turkiye'de bulunan 29 üniversitede faaliyet gosteren 50'yi aşkın öğrenci derneği bulunuyor. Dernekler kurulurken YOK Yasası'nda yer alan rektorlük izni, yoneticiler tarafından her zaman öğrencilerin karşısına bir baskı unsuru olarak çıkarıldı. Rektörluk onayını alamayan öğrencilerin dernek başvuruları bu yolla reddedildi. polisin elinden bu kozu almak iste>en öğrencilerin mahkemelere başvurmaları olumlu sonuçlar verdi. YÖK Yasası'nda yer alan rektörluk izni mahkemelerce derneklerin kuruluşları için değil, üyelik için gerekli olduğu şeklinde yorumlandı. Bu konuda Ankara 6. İdare Mahkemesi'nin 15 Şubat 1987 tarih ve 987/1255 sayılı kararında dernek kurucuları için izin alma prosedürii gibi özel bir sınırlama getirilmesinin, anayasanın özu ve ruhuna aykırı olarak dernek kurma ozgürlüğunun engellenmesi sonueunu doğuracağı belirtildi. Mahkemelerin bu tür kararlarına karşın universite rektörlukleri \e valilikler öğrenci derneklerinden rektorlük izni istemeye devam ettiler. Bu madde kullanılarak idare tarafından sakıncah gorulen öğrencilere dernek kurma izni verilmedi. Öğrenci derneklerinin kurulmasının engellenemeyeceği ortaya çıktıktan sonra YÖK uygulamasıyla universite rektörleri, kendilerinin isteği dışında kurulan oğrenci derneklerinin karşısına özel nirken, disiplin cezası ya da her rinde duzenlenen yürüyüşlerde olarak kurdurttukları öğrenci der hangi bir suçtan yargılananlann polis ve cğrenci çatışmaları oldu. okul binasına alınmamaları yolu Bunlar üzerine Nfeclis Genel Kunekleriyle çıktılar. na dahi ba^vuruldu. Baskılardan seçmeler versite yönetimlerinin Ancak uni rulu'na getirilemeyen yasa öneribu uygulaÖğrenci derneklerinin kurucu maları yargı tarafından her baş si, kaduk kalarak Meclis gundeüyeleri dahil olmak üzere hemen vuruda iptal edildi. Ancak bunun minden çıkarken, yeni bir tek tip tüm yonetim kurulu üyeleri ve bir etkisi olarak öğrencilerle oğ dernek modeli, YÖK ve rektörler üyeleri belirli aralıklarla siyasi şu retim üyelerinin üniversitelere gi tarafından Gençlik Şurası'nın gündeminde açıklandı. be ekiplerince evlerinden, okulla riş kapıları dahi değiştirildi. rından alınarak sorgulandılar. Prof. Dr. İhsan Dogramacı'nın Öğrenci derneklerinin illegal or Nasıl bir öğrenci Gençlik Şurası'nda istifasının iv gütlerle işbirliğı içinde oldukları derneği? tenmesinin ardından yaptığı koyolunda resmi açıklamalar yapılÖğrenci derneklerinin gelişimi nuşma sırasında, agklanan oğrenci dı. İçişleri Bakanlığı, valilikler, ni durdurmak için ilk tepki birlikleri modeli tüm rektörlerce Emniyet Genel Müdürlüğü, Mil ANAP'tan geldi. Geçen yasama de desteklendi. li Eğitim Bakanlığı ve YÖK tem yıhnda TBMM'ye Balıkesir Milsilcilerinden oluşan bir komisyon letvekili İsmail Dayı tarafından Polis ne diyor? öğrencilerin örgütlenme hakları sunulan tek tip öğrenci derneği Dernekler konusunda polis her konusunda araştırmalar yapmak yasa önerisi, bu amaçla YÖK'un zaman karşı tarafta yer alan ve ve dernekleri gözlemek uzere oluş de oluru ahnarak hazırlanmıştı. baskıcı bir unsur olarak ortaya turulurken, valiliklerce gonderilen Ünhersite yonetimleri, YÖK ve çıktı. Bir emniyet yetkilısi, İnsan emirlerle emniyet müdürluklerin hükümet tarafından desteklenen Hakları Derneği konusunda, "İnce oğrenciler dernek kurma faa öneri, universite öğrencilerinin san haklan adı altında snasal muliyetleri nedeniyle "hedef kitle" çok sert tepkisiyle karşılandı. 835 cadele yapıyorlar. Tüm oğrenci olarak ele alınıp ozel raporlar ha öğrenci açlık grevi yaptı. Türki olaylarının arkasından İnsan zırlandı. ye'nin çeşitli yerlerinden toplanan Haklan Derneği ortaya cıkıvor. Universite yonetimleri de bu 7 bin imzalı "tek tip öğrenci der Cezaevlerinde açlık grevi oluyor. konuda ilginç baskı örnekleri ser neğine havır" dilekçesi Meclise vine bunlar var. Şimdi elimizde gilediler. Yargılanan oğrencilere verildi. Oturma eylemleri yapıldı. bir delil yok. Ama olunca bunladiploma vermemek yolu benimse Üniversitelerde ve kent merkezle rın maskesini duşüreceğiz" diyor. Norveçli annenin zaferi GAZÎANTEP (AA) Televizyonda gösterilen dizi fılm "Mardin Munih Hattı"nın gerçeğinin yaşandığı Gaziontep'teki olayda, Norveçli anne Linda Çalışkaner, uzun bir aradan sonra kızlarına kavuştu. Boşandığı Türk eşinden olan Natalina ve Zelia adlı kızlarını icra kanalıyla alan Norveçli anne Linda ülkesine döndü. Norveç'te bulunan ve "kızlarını zorla kaçırmak" suçundan tutuklanarak cezaevine konulan babaAhmet Çalışkaner de kızlarının Linda Çalışkaner'e teslim edilmesinden sonra serbest bırakıldı. Erdeni'den Danıştay^a ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay Başkanı Suleyman Sırrı Kırcalı 'ya dün de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem bir nezaket ziyaretinde bulundu. Erdem'i "sıcak" bir biçimde karşılayan Kırcalı, dostluklannın kendisinin Danışma Meclisı üyesi olduğu döneme uzandığtnı söyledi. Kırcalı, Danışma Meclisi Mali İşler Komisyonu 'nda görev yaparken Erdem 'in de Sialiye Bakanı olduğunu belirterek, "O dönemde aramızda en küçük bir incinme olmadı. Çok iyi ilişkilerimiz oldu. Adeta birbirimize güç katar gibi çalışmalarda bulunduk" dedi. Erdem de Kırcalı'ya "yakın dostum" diye hitap etti ve "Kendisi, hükumetimiz ile çok daha yakın ilişkiler içinde çalışıp, Danıştay'a da çok yararlı hizmetlerde bulunacaktır. Buna inamyorum" dedi. Yargının terazisi Öğrenci derneklerine kuruluş aşamalarında çıkarılan engeller sonucu, her dernek, kuruluş başvurusunun ardından bir başvuru da idare mahkemelerine yaptı. Rektorlük engelini bahane eden Erzurum ERZLRUM (AA) Erzurum Atatürk Üniversitesi Senatosu, vize alamayan öğrencilerin bundan böyle yarı yıl ve bütünleme sınavlarına girmelerini kararlaştırdı. Atatürk Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı, bu haktan üniversiteye bağlı tüm fakülte \e yuksek okullarda oğrenim gören öğrencilerin yararlanacağını belirterek, şunları söyledi: "Bundan önceki uygulamada, vize alamayan oğrenciler yarı yıl ve bütünleme sınavlarına katılamıyordu. Senatonun aldığı karara göre, vize ortalaması ne olursa olsun, oğrenciler yarı yıl sınavına girebilecek. Yani daha önceki yüzde 40'lık baraj kaldırıldı. Oğrenciler lehine böyle bir karan da ilk kez biz aldık." lıakkı Oğrencîlere yeni sınav Güneydoğu'da PKK tehdidi okul kapattırıyor SİİRT (Cumhuriyet) Öğretmeni tehdit edilen ya da öldürulen köy ilkokullarmın bir yılı aşkın süredir kapalı tutulduğu öğrenildi. Şırnak ilçesine bağlı Yoğurtçular Köyü ilkokulu öğretmeni Şenol Akar'ın öldurülmesinden sonra, yetkililerin, "Köylü öğretmenine sahip çıkmadı, bu nedenle okula öğretmen atamıyoruz" biçiminde açıklama yapması ile birlikte ortaya çıkan uygulama, Penari'nin Omyanus Koyu'nde bir kez daha sergilendi Geçen yıl yetkililere başvurarak köye gelen PKK militanlan tarafından tehdit edildiğini söyleyen Omyanus Köyu ilkokulu oğretmeninin, ilçeye bağlı adı açıklanmayan bir başka köye atandığı belirlendi. Tehdit olayının gerçekleştiği aralık 1987'den beri okulun kapalı tutulduğunu belirten köylüler, çocuklannın eğitim sorununun çözumlenmesi için yetkililere başvurdular. Köylüler bir an önce okullarma öğretmen atamasının gerçekleştirilmesi gerektiğini söylediler. Şırnak'ın Yoğurtçular ve Pervari'nin Omyanus köylerinden başka diğer yerleşim birimlerinde de olduğu sanılan kapalı köy ilkokulları ile ilgili olarak Cumhuriyet'e bir açıklama yapan SHP Diyarbakır Milletvekili Fuat Atalay, uygulamanın "hüküraetin acizligini gösterdigini" söyledi. Atalay, "Oğretraeni öldürüldii" geıekçesiyle Şıınak'ın Yoğunçular Köyü'nün cezalandırılmasını "çajdışı" olarak niteledi. Inönü'nün ziraatçüarı ziyureti ASKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Erdalînönu, Turkiye'de tarımın gelişmediğini, çiftçilerin gelir dağılımından aldığı payın gtinden giine azaldığını söyledi. Erdal İnönü, Türkiye Ziraaıçılar Derneği Başkanı İbrahim Yetkin V ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, mazot, gubre ve bazı tarım girdilerine yapılan zamları eleştirerek "îktidar, çiftçinin elindekini avucundakini almaya varan bır yaklaşım içindedir" Tarımın gelişmesinde bılgi akımının çok önemli olduğunu hatırlatan İnönü, Tanm Orman veKoyişleri Bakanhğı'nın buna onern vermediğını, biigiakımını sağlayacak tarım teknisyenlerini kullanmadığını belirtti. Crysler'de işten çıkarma GEBZE (AA) Gebze'de kurulu Crysler Fabrikası'nda Otomobilİş Senâikası üyesi 50 işçinin işine son verildi. Fabhkada çalışan öteki işçiler, üretim fazlası olduğu gerekçesiyle işten çıkarılan arkadaşlarının yeniden işe almmalarını istediler. Sağmalcılar Ozel Tip Cezaevi'nde gerginlik lstanbul Haber Servisi Sağmalcılar Özel Tip Cezaevi'nde geçtiğimiz hafta 18 metre uzunluğunda bir tünelin ortaya çıkarılmasıyla başlayan gerginlik \e olaylar giderek tırmanıyor. Bayrampaşa Cezaevi içinde bulunan ve siyasi tutuklulann kaldığı Sağmalcılar Özel Tip Cezaevi'nde tünelin bulunması sonrasında başlayan olaylar nedeniyle dün avukatların müvekkilleriyle görüşmelerine izin verilmedi. Bu arada cezaevi yetkilileriyle görüşmek için cezaevine giren bazı avukatlar, özel tip cezaevinin ust katlarından tutukluların bağırarak, koğuşlarm boşaltılması amacıyla yapılan operasyonlarda 20 kişinin yaralandığıru belirterek kendileriyle cezaevi idaresi odasında görüşme olariağının sağlanmasını istediklerini anlattılar. YÖK Yürütme Kurulu üyeleri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK Genel Kurulu dün toplanarak YÖK Yürütme Kurulu içinde yer alan başkanvekilliklerine yeni seçimler yapıldı. YÖK Genel Kurulu YÖK Başkanvekilliği görevinden ayrılan Prof. Dr. Tahsin Özgüç'ün yerine Prof. Dr. Zeynep Korkmaz ile Uygur Tazebay'ı getirdi. YÖK Yürütme Kurulu'nun diğer üyeliklerine ise Prof. Dr. Turgut Akıntürk, Prof. Dr. Kamil Mutluer, Durmuş Yalçın, Lütfü Sel, Prof. Dr. Servet Bilir ve Prof. Dr. İbrahim Aykaç getirildiler. YÖK sisteminde bir genel kurul ve genel kurulun belirlediği yürütme kurulu üyeleri görev yapıyor. Genel kurul ayda bir toplanıyor. Yürütme Kurulu ise YÖK'un daimi işlemlerini yürütüyor. mişlerdı. Öğrencilerin yanına ınen reKtor, yemeklerin sağlıksızlığı gibi bir şeyi kabul edemeyeceğini belirtti ve "Her gun yemek bana geliyor. Ben fakültelerde okuyan yaktaşık 300 öğrenci, Balcalı Kampusu merkezi kafe yiyorum. 740 liraya mal olan yemeği biz 400 liraya veriyoruz. Yemekhaneteryada yemek kalıtesinı ve fiyatları kınayan yemek boykotu yapmıştı. Ka lerin temizliği komısunda garanti verebilirim, gezebiliriz" diye konuştu. Bu feteryadan rektorlük binaşı önune gelen öğrenciler, temsilcileri aracılığıyla arada polisin videoya kayıt yapmasına karşı çıkan öğrencilere Rektör ÛzRektör Prof. Dr. Mithat Ûzsan'dan yemek kalitesinin yükseltilmesini, ye san, "Çekebilir. Devtet, kanunlan gereği istediği yere girer ve güvenliği sağlar. meklerin yenebilecek düzeye getirilmesini, yemeklerin sağlıklı koşullarda Hatta benım odama girer. arama bile yapabilir" karşılığını verdi. hazırlanmasını. fiyatların dusürulmesini ve fişlerin günlük satılmasını iste (Fotoğraf: ilker Maga) Universitede polis videosu;; ; Öğretim üyelerine mektup yazarak kendilerine yardımcı olmalarını istedi Doğramacı'nın propaganda atağı İJnivcrsitelerde görev yapan hemen tüm öğretim üyelerine gonderilen mektupta 7 yıllık YÖK uygulaması sırasında öğretim üyelerinin sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalar yapıldığı anlatılıyor. la ve diğer uygulamalarla ilgili goruşlerini iletmeleri isteniyor. Öğretim üyelerinde şaşkınlık yaratan mektubun amacınm, YÖK uygulamalarıyla ilgili olumlu düşünceler ileten öğretim üyelerinin İhsan Doğramacı tarafından propaganda malzemesi yapılması olduğu ileri süruldü. Doğramacı mektubunda, şunla rı dile getirdi: "Yuksek Öğretim kurulu'nun kuruluşıından bu yana geçen sure içinde universitelerimizin bazı sorunlarla karşılaştığını bilmekteyiz. Bu sorunların büyük çoğunluğu Yuksek Öğretim Kurulu'nun yetkisi dışında bulunan mali mevzuatla ilgili hükiimler, mali vetersizlikler ve kadro darlığından kaynaklanmıştır. Bu sorunların çöziırnii için yapılan teşebbüslerimiz belirli ölçude başanlı olabilmiştir. Mesela eskiden mevcut olmayan araştırma foııları ihdas edilmiş, iiniversilelerde >ıl sonunda fonlann ertesi yıla aktarılması sağlanmış ve araştırma görev lilerinin lisanüstii eğitimöğretim gormek üzere yurtdışında tamnmış eğitim ve araştırma merkezlerine gönderilmeleri mumkun olmuştur. Bundan bo>le de vetkili makamlar nezdinde universite öğretim elemanlannın daha rahat çalışabilmeleri için daha i\i maddi imkânların getirilmesi ga>retlerine devam edilecektir. Uygulamalara ilişkin sorunlann çözümünde, üniversitelerimizde fiilen çalışmakta olan öğrelim üyelerimizin değerli göriışlerinden yararlanılmış, bunu sürekli hale getirmek için bazı ledbirler alııımıştır. ISitekim, öğrenci başarısını arttırmak amacıyla 2547 say ılı kanun ara sınav esası getirmiştir. Ara sınavlann başarı notuna katkısı konusu yaklaşık iiç yıl önce İstanbul'da dekanların ve yıiksekokul müdürlerinin kalıldığı bir toplanlıda tartışılmış ve kackının yiikseköğretim kurumlarında farklı biçimde uygulanması esası benimsenmiştir. Ancak, ara sınav sayısının kanunla belirienmiş olması, baz! yiikseköğretim kurumlannda, uygulamada sıkıntı yaratmış bulunuyordu. 2547 sayılı kanunun 44. maddesinde yapılan bir değişiklik ile, üniversite senatola rına ara sınav sayısı ve bunların başarı noluna kalkısı, uygulama, sınav ve bütünleme gibi şartları Yiiksek Öğretim Kurulu'nun onayına lüzum kalmaksızın düzenleme yelkisinin verilmiş olması, bu sıkınlıları ortadan kaldırmış olacaklır." ÖSYS için 824 bin aday ANKAR.4 (Cumhuriyet Bürosu) 1989 yıhnda ÖSYS için başvuran adaylarm başvuru belgelerinin toplanma ve kontrol işleınleri tamamlandı. Ayrıca formlardaki bilgilerin optik okuyucularla bilgisayar ortamına aktarılması işlemlen de bitirildi. I989'da ÖSYS için 824 bin 22 aday içinden 146 bin 663 'ü yalnız birinci basamak sınavına (ÖSSj, 132 bin 994'ü yalnız ikinci basamak sınavına (Ö YS) ve 544 bin 365 aday da her iki smava katılmak için başvurdu. 16 Nisan 1989 tarihinde yapılacak olan birinci basamak sınavına 691 bin 28 aday kaıılacak. Gazeteci Ozgür'e 2 ay hapis Koğuşlara duzenlenen ve gaz ANKARA (Cumhuriyet Büro görev yapan hemen tüm öğretim bombalarının da kullanıldığını su) Yuksek Öğretim Kurulu üyelerine gonderilen mektupta 7 vurguladıklan operasyon sonraBaşkanı Prof. Dr. İhsan Doğra yıllık YÖK uygulaması sırasında sından itibaren tutuklulann koğuş macı, öğretim üyelerine mektup öğretim üyelerinin sorunlarınıa kapüannı kırarak barikat kurdukyazarak bundan sonraki uygula çözümüne yönelik çalışmalar yaları ve içeriye görevlilerin girememalarında kendilerine yardımcı pıldığı belirtiliyor. diklerini bildiren avukatlar, dün olmalarını istedi. Dogramacı'nın İhsan Doğıamacı'nın gönderdiolaylarla ilgili olarak cezaevi savmektubu üniversite çevrelerinde ği mektupta universitedeki uygucısıyla görüşmek istediler. 20 ka"YOK'ün değiştirileceğinin kesin lamalarda ilk elden tecrübe sahidar avukat adına Cezaevi Savcısı lik kazanmasının elkileri" olarak bi olarak değerlendirilen öğretim Muzaffer İnanlı'yla bir telefon gödeğerlendirildi. Üniversitelerde uyelerinden YÖK uygulamalanyrüşmesi yaptığını belirten Avukat Osman Ergin, diyalog onerisinde bulunduğunu, fakat savcının kendisine, "Sizin yapacağınız bir şey yok. Fiili bir durum vardır. Biz kendi usullerimize göre sorunu çözeceğiz" dediğini anlattı. Saat 15.30 sıralarında ise cezaevine 3 1 eder. Böylece süre belirsıze gider. 1955'te kurulan Karadeniz Teknik cemse komando askeri getirildiği PROF.DR. KASIM CEMAL Profesörlüğe >ükseltilme için ise Üniversitesi ve 195Tde kurulan Atagözlendj. 1922 tarihli yasada bile bu seçim türk Üniversitesi 4936 sayılı kanuMüvekkilleriyle görüşemeyen GÜVEN profesörler kurulunaverilmişti, bu nun ruhuna u>gun bir özerklik ta20 kadar avukatın ise dün akşam Turkiye'de modern anlamda yük YÖK'Ie kaldırılmıştır. Bugün kadıo nınmaması sağiannuşsa da bu tarihsaatlerinde lstanbul Barosu'nda sekeğitimin kurulduğu 1933 tarihin ilanı için YÖK'ten izin alınır ve ilan ten sonra her iki üniversitenin geiişbir araya gelerek durum değerlen denbuyana 1946(4936), 1960(115), yapılır. Rektör 3 kişi seçer, bunların mesinde tıkanma ve duraklamalar dirmesi yaptıkları öğrenildi. 1973 (1750) ve 1981 (2547)yıUarında hazırladığı raporu rektör yonetim göriilmeyebaşlanmıştır". Bu ifadeKonuyla ilgili olarak görüştü üniversiteler ile ilgili yasalarçıkarıl kuruluna getirir, göriiş alır, oylama ler özerkliği gelişmeye engel gosterğümüz Cezaevi Müdürü Özcan mıştır. Bunlar arasındaen çok tartı yapmaz, bizzat adayı seçer ve öneri mektedir. Bu universitelerde binalaKorkmaz ise her hangi bir açık şılanı 1981 yılındaçıkanlan 2547 sa sini YÖK'e bildirir ve YÖK kendi ra ait gelişmenin YÖK'lü \e YÖKlama yapmaya yetkili olmadığmı yılı YÖK Yasası'dır. YÖK'un 7 Ka kıstaslarına göre değerlendirme ya süz dönemde olması doğaldır. Ulussöyledi. sım 1988'deyayımladığıkitapta(l) par ve sonra atar. Yukanda izah edi lararası yayın değerlendirilmesinde 1981 YÖK Yasasf nın bir reform ol len işlemler karşısında YÖK'un ise esas alınan SCI'ye (Science Citation duğu ve yukseköğretime çağdaş bir kitabında üniversitelerde idari lndex) göre her iki üniversitenin dudüzen getirdiği ifade edilmektedir. özerklik olduğunu ve kendisinin hiç rumu; K.T.Üsinde araştırma sayısı Bu yaamızda VTjkarıda bildirilen bir yetkisinin olmadığını belirtme 198O'de 6, 1986'da 2, Atatürk ünikitapta belirtilen iddialar cevaplan si(s. 15,16) gerceklene derecebağda versitesi'nde ise 1980'de 1, 1986'da şır? 2547 sayılı yasanın 7. maddesi 9'dur. Sayısal bakımdan her iki unidırılacaktır. IÖzerklik 1.1 İdari Özerk YÖK'e geniş yetki vermiştir. Burada versitede farklılık görulmektedir. Bu lik 1946 yıhnda 4936 sayılı yasa ile rektör, üniversitelerdeki bütün işler, sayısal durum bir başarı değildir. MLĞLA (tumhuriyct) verilen özerklik 2547 say ılı yasa ile faaliyetler ile bilgiyi YÖK'e sunmak Kaldı ki Atatürk Üniversitesi'nde Muğla Müftü Yardımcısı Zekeri geri alınmış ve idari özerklik kaybol ile gorev lidir ki bu şekilde universi görülen artışın YÖK ile ilgisi olmaya Kılıç'a "yobaz imam" diyerek muştur. YOK direkt veya endirekt, te bağımlıdır. Bu arada rektore ida yıp çalışan oğıetim üyelerinin şahısyayın yoluyla hakaret ettiği savıy üniversitelerdeki bütün kontrolu eli ri ve mali olarak hiçbir makamda ol larına aittir. la Muğla Asliye Ceza Mahkeme ne almıştır. Araştırma görev lisinden mayan idari yetkilerverilmiştir. Rek1.2 Eğitimde özerklik Adı geçen si'nde yargılanan gazeteci Özcan profesöre kadar kadrolann açılması tör, öğretim üyelerinin yerlerini ge kitapta "Her universite kendi eğitim rekli görürse değiştirebilir, yeni goÖzgür 2 ay 20 gün hapis cezasına ve ilanı için YÖK'ten izin ahnır. Bir programını diızenlemekte çarptırıldı. Cezası tecil edilmeyen araştırma gorevlisininistifasınaait rev verebilir. Rektör yalnız YÖK'e serbesltir"denılmektedir(s.l5). Yükarşı sorumludur, hiçbir organa Özgur, 90 bin lira da manevi taz işlem sırası anabilim dalı ve bölum rurlukteki durum ise universitede minat ödeyecek. Bu arada aynı başkanı, dekana, o rektöre ve so karşı sorumlu değildir. Rektorun 'okutulan bütun derslerin adları ve bağlı olduğu YÖK'un, yetkisinin olcezaya çarptırılan İlk Adım Ga nunda YÖK'e bildirilir. Kadronun bunların süreleri, sınav şekilleri dazetesi Yazı Işleri Mudüru Tiirkân açılması için tekrar aynı sıra ile madığı iddiası destek bulamaz. hil YÖK tarafından 2547 sayılı yasaDogu'nun cezası ise tecil edildi. YÖK'e yazılıp izin alınır ve tayini için Bu arada YÖK kitabında merke nın ilanınıtakibentespitedilmiştir. Savunma avukatı Birdal Ertuğrul bu sıra sonra tekrar ile rektorde son ziyetçiliği müdafaa ile ve özerkliği Fakulteler buna uymak zorundadırkaran temyiz edeceklerini açıkla bulur. Geçen süre 6 aydan fazladır. savunmaz, şoyle ki: (s.ll) lar. Temele dokunmadan bazı kudı. Bunu emniyet soruşturması takip "4936 sayılı kanun dışında çuk değişmeler yapabilir. Ortadirek kemerlerine engel DENtZLİ (Cumhuriyet) SHP İl Genel Meclisi Üyesi Avukat Ahınet Ortak iie bazı yuniaşların Başbakan Özal'a yılbaşı armağanı olarak gondermek istedikleri "kemerlere" siyasi şube el koydu. Cumhuriyet savcılığı olayla ilgili olarak 8 kişi hakkında 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açtı. Dun başlayan davada Ahmet Ortak, Nedim İriağaçlı, Hakan Turan, Ali L'lukurt, Ahmet Cepsi, Enver Erçelebi, Ali Sert ve Sefer Öter için 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yüruyüşü Kanunu'na muhalefeuen 18'er ay hapis cezası istendi. Sanıklar duruşmada eylemlerinin suç olmadığmı, bu nedenle beraat edilmeleri gerektiğini söylediler. YOK ve Universite Sorunları Konuk Yazar •• •• Ersun toprağa verildi İSTANBVL (AA) Yakalandığı hasıalıktan kunulamayarak geçen günlerde ölen Kara Kuvvetleri eski komutanlarından emekli Orgeneral Namık Kemal Ersun, dün askeri torenle toprağa verildi. Emekli Orgeneral Ersun'un cenazesi, Selimiye Camii'nde kılınan öğle namazından sonra, bir süre tören kıtasmca eller u'zerinde taşınarak top arabasına konularak, Topkapı, Silivrikapı Mezarlığı'na getirildi. Burada duzenlenen törende Ersun 'un tarihi kişiliği ve yaptığı hizmetleri anlatıldı. Bu arada YÖK sınav ile ilgili yönet meli k lerde yaptığı sık değiştirmeler ile eğitimde kararlılığı bozmuştur. Sınav sonuçlarının ortalamasının alınması, sınav kâğıtlarının saklanması, turbanın tarifi dahil her şeye karışan YÖK'un, yukseköğretime merkezi yonetim getirmediği (s. 77) iddiası gerçeği yansıtmaz. 13 Mali özerklik Ay nı kitapta eski donemi ima ederek "... araştırroalann gereklirdiği mali destege sahip olmadıklan" denilmektedir (s.41). Bugun üniversitelerde satın alma yetkisi rektöre verilmiştir. Sırf malzemeıhtiyacını bölüm dekana, oda rektore bildirir. Bunu takiben ihaleyeçıkartılır. Busüreöaydır. Bugun bölümlerin mali özerkliği yoktur. Bolümler çok sıkıntı içinde çalışmaktadır. Rektör her bölumündurumunu bilemez ve takip deedemez. Rektörü mali açıdan kimsedenetleyemez. Fakulteler soru dahi soramaz. Zira dekanı o atamıştır. Hangi dekan, rektore soru sorabilir. Bu açıdan bütün üniversitelerde fakülte ve bölümlerin mali özerkliğinden Doğramacı, mektubunun son bahsetmek gülünç olur. bölümünde öğretim üyelerinin ve bölüm başkanlarının seçimle gelKa>•ak mesi görüşünün benimsendiğini / Kasım 1981Kasım 1988 Doneminde vurgulayarak, öğretim uyelerinde Yiıksek Öğretimdeki Gelişıneler den bundan sonraki uygulamalaYÖKyayım, Meıeksan LinıüedŞir rında yardımcı olmalarını istedi. ketı, Ankara, 1988. Doğramacı, öğretim üyelerinin görüşlerini kendisine mektupla bildirmelerini rica etti. SİRECEK Belediye hakkı için protesto BVRSA (Cumhuriyet) İl Seçim Kurulu kararıyla belediye olma hakkını yitiren ve Osmangazi Belediyesi sınırları içıne alınan 12 bin nüfuslu Ernek beldesi halkı karan protesto için dün yüruyüş ve miting düzenledi. Kadın ve çocukların da katıldığı 600 kişilik topluluğun taşıdığı pankarılarda "Emek'te belediye yok edilemez", ' Adalet bu ınu?" gibi sloganlar yer aldı. SHP Bursa İl Başkanı Şemsettin Şen yaptığı konuşmada Emek 'te belediye kıtrulmasınm engellenemeyeceğini söyledi. (Fotoğraf: AA)