19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 OCAK 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 V SSCB'de 160 ynbancı ortakhk MOSKOVA (A A) SSCB'de uygulanmakta olan açıkhk politikası uyannca yabaneı sermayeye tanınan bazı haklar, yabaneı şirketlerin bu ülkedeki ortak yatırımlara ilgisini arttırdı. Resmi TASS Ajansı'mn haberine göre, 1987 yılma girilirken ülkede sadece 7 yabaneı Oı'taklık bulunuyordu, bu rakam 1988 yılı sonunda 160'a ulaştı. Ayrıca SSCB başia oimak uzere Doğu Bloku iılkeleri ile ticari bağlanıı kuran yabaneı firma sayısı da geçen yıl sonunda toplam olarak 800'ti buldu. SSCB Merkez Komitesi üyesi Aleksandr Çipko'dan özeleştiri: Marx\ peygamber yaptık Aleksandr Çipko, "Bilim ve Yaşam" adlı resmi dergide yayımlanan makalesinde Stalinizmin de "Marksizmin uzantısından başka bir şey olmadığını" yazdı. MOSKOVA (AA) SSÇB'de üst düzeyde bir yetkili, ilk kez resmi bir yayın organında Marksist kuramların geçerliliğini tartışma konusu yaptı ve Slalinizmin "Marksizmin uzantısından başka bir şe> olmadığını, Mar\ \e Engels'in de peygamber haline getirildiklerini" yazdı. SBKP Merkez Komitesi üyesi Aleksandr Çipko, "Bilim ve Yaşam" adlı resmi dergide ya\ ımlanan makalesinde, "Marksist kuramda nelerin gerçekleşliğini. bu kuramın 19. >üzyıl için dogrıı olan laraflannın neler olduğunu sortnak hakkımız, hatta göreviıniz olmalı. Marx ve Engels'in hataları nelerdir, bugün bizler neyi DUNYADA BUGUN ALISIRMEN Genelkurmay'ın İşlevi Yalnız demokrasilerin değil, hangi düzeyde olursaolsun tüm düzenlerin iyi işlemesi, kavram ve kurumlann doğru tanımlanyla doğrudan ilişkilidir. İyi tanımlanmış, sınırları titizlikle saptanmış işlevin eksiksiz yerine getirilmesi hem kurumun hem de düzenin sağlıklı işlemesinin ön koşuludur Bugün Türkiyemizde durumun yukarıdaki tanıma uyduğunu söylemek güç, hatta olanaksız. Sivil iktidar, yargının, yasamanın ve yürütmenin işlevlerini öylesine karıştırmış, tanımları öylesine içinden çıkılmaz hale sokmuş ve sonra da kendi ölçütlerine bile öylesine pervasızca uymama yolunu seçmişiir ki, ülke tam bir hukuki, sosyal ve siyasal kargaşanın içine düşmüştür. Bu arada, sivil iktidar ile ordu arastndaki işlev alanlarının net bir biçimde ayrımı ve sınırların çizilmesi konusu da demokrasimizin en büyük sorunlarından biri olarak varlığını sürdürüyor. Türkiye'de ordunun her müdahalesini, nasıl yalnızca bazı kişilerin tehlikeli tutkularında aramak yanlış ise aynı biçimde, bu müdahalelerin yalnızca sivil iktidarın zaman zaman gerçekten boy gösteren beceriksizlik ve aymazlıklarında aramak da aynı biçimde yanlıştır. Tüm toplumsal olaylar gibi, Türkiye'nin kör topal, yarım yamalak demokrasisinin ritmik bir biçimde ikide bir kesilmesinin nedenleri de, birden çok karmaşık bir yumak oluşturuyor. Doğrusu, seçilmiş sivil kadrolarımız da, asker karşısındaki en büyük güçlerinin demokrasinin kuralları olduğunu ve onlan yeterince genişleterek, uluslararası ölçütlere uygun biçimde uyguladıkları zaman en büyük güvenceyı sağlamış olacaklarını bir türlü görüp kavrayamryorlar veya görüyorlarsa bile gördükleri gerçekleri yaşama geçiremiyorlar. Tüm bu olguları bir kez daha anımsamamızın nedeni, arkadaşımız Evren Değer'in 2 ocak tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nde yayımlanan bir haberi. Haber, Genelkurmay'ın hazırlattığı birçalışma ile ilgili. Sözü edilen çalışmada, Türkiye'nin Avrupa Topluluğu ile ılişkilerı konusunda bazı görüşler ileri sürülüyor, öneriler yapılıyor. Örneğin "Türkiye, endüstrisini koruma inisiyatifini elinde bulundurmalı. sadece rekabet şansı bulunan ürunler ve mamuller üretilmeli ve bu alanda uzmanlaşılmalı, uluslararası isbölümü gerekçesiyle sanayileşme hamlesi ertelenmemeli" gibi öneriler yapılıyor; "zenginlikleri, dinleri, kültürlerı, yaşama tarzlan ve felsefeleri birbirien'ne benzemeyen bir uluslar camıası içinde, nispeten farklı özellıklere sahip bir ülke olarak yaşanmastnın çeşitli sıkıntılan da beraberinde getireceği" düşüncesi ileri sürülüyor. Çalışmanın başka bölümlerinde ücret politikalan, istihdam politikası konusunda da kaygılar belirtilip görüşler, öneriler ileri sürülüyor. Hemen belirtmek gerekir ki, ileri sürülen görüşlerin büyük bir bölümü doğrudur, genel doğrular da olsalar, olaya, uzman cAmasa da ciddi yaklaşrmş kişilerin, günümüz Türkiye ortalaması göz önünde bulundurulduğunda, ülkemiz ölçütlerine göre iyi eğitilmiş kafaların yaklaşımlarıdır. Ve hiç kuşku yok ki, çalışmada ileri sürülen görüşler ülkenin çıkarlarını koruma kaygısının ürunleridirler. Ama tüm bu olumlu yanlara karşın insan yine de kendi kendine sormadan edemiyor: "Sıvil iktidarın, seçilmiş siyasal iktidann yetki alanına giren konularda, görevleh, işlevi yasalarla iyice belirtenmiş olan Silahlı Kuvvetler Genelkurmay Başkanlığı'nın görüş ve öneri ileri sürmesinin gerekçesi ne?" Şimdi denebilir ki, bu satırlar Silahlı Kuvvetler'in işlev alanına giren kendi kaynaklarının değerlendirilmesi amacını taşıyan bir büyük çalışmanın parçalan olabilirler. CMabılirler, belki de öyledirler, hatta sanıyoruz ki öyledir. Ama bu amaçlar saptanırken de, sivil siyasal iktidann yetkisinde olan tercihlerini onun saptayacağı alanlarda öneri getirilmesi, politıkalar oluşturulması, özellikle sütten ağzı yandığı için yoğurdu bile üfleyerek yemek durumunda olan bir toplumda gerçek bir huzursuzluk yaratmaz mı? İleri sürülen görüşlerin bir bölumüne, bugünkü siyasal iktidarın görüş ve uygulamalarından çok daha fazla yakınlık duymamız bile, konunun Genelkurmay'ın yetki alanı dışında olduğunu vurgulamamızı, demokrasilerde seçilmiş sivil siyasal iktidarların yetki alanına giren konularda Genelkurmay'ın şu ya da bu nedenle politika oluşturmasının sakıncalı olduğunu betirtmemizi engellememelidir. Yurt sevgisi, daha iyisini yapma tutkusu, ancak demokrasinin kuralları içinde yürüdüğü takdirde ve herkesin, hiçbir yurtaşın yurdunu sevmede bir başkasından daha fazla önceliğe sahip olmadığını bilmesi halinde yararlıdır. Yoksa, sevgi fazlası yüzunden başırmza neler gelebileceğini varın siz düşünün. 12 Eylül dönemi, Türkiye'de cumhuriyetin kazanımlarının başta laiklik olmak üzere en büyük darbeyi yediği zaman parçasıdır. Hiç kuşku yok ki, 12 Eylül'ü yapanların hemen hepsi yurtsever kişilerdi ve hiç kuşku yok ki, onların da değerli, yetenekli, yurtsever araştırmacıları, incelemecileri vardı. Ama sonuç ortadadır. Bugün için Genelkurmay'ın kendi işlev alamnın dışına taştığını söylemek istemiyoruz. Boyle bir iddiada bulunmak için kimsenin elinde bir kanıt olduğunu sanmıyoruz. Vurgulamak istediğimiz, sadece zorunlu çalışma ve araştırmalar yapılırken de, bazı gerçeklerin göz önünde bulundurulması ve sivil iktidann tekelinde olan tercihler konusunda yanlış izlenimler uyandıracak girişimlerden ve önerilerden özenle kaçınılmasıdır. AT ile ilişkilerde bile en önemli sorunumuzun bu olduğunu herkes biliyor. Nufus cuzdanımı ve ehliyetimı kaybettim. Hukumsüzdür. AHMET 1RMAK Nüfus cuzdanımı \e ehliyetimi kaybettim. Hükumsüzdur. HAKAN SEVER SSCB'DE TÜKETİME AĞIRLIK 250 silah fabrikeısL, gtdafabrikeısı ohıyor Fredench Engels Kari Marx Josel Sta. i gels'e de değindiği yazısında, "Onlar kendilerini bilgin olarak görüyorlardı. oysa bizler onlan yüzyıllar boyunca yaşayacak peygamberler haline getirdik" ibaresini kullandı. Çipko. So\yet aydınlarını da "Marksizmi İncil gibi görmekle" suçladı ve "19. yüzyılda yaratılan komunist topluluk kuramı, elbette 20. yiizyıhn sonlannda değişmeden kalamaz" ifadesini kullandı.Çipko, "Bugün bizira Marksist maleryalizmde gerçekten gereksinme duyduğumuz şc>. onun diyalektik anlayışı, somul ve tarihsel terimlerle düşünme yeteneği ve gerçek karşısındaki elestirel tutumudur" dedi. MOSKOVA (AP) Sovyetler Birliği resmi TASS Ajansı, ülkede 250 silah fabrikasının, gıda makineleri fabrikalarına dönuşturuleceğini bildirdi. Ajans, "Bu fabrikalarda bundan böyle, gıda maddelerinin islenmesini gerçekleştirecek binlerce yeni makine üretilecek" dedi. Ajans haberinde, SSCB'de gıda endüstrisinin modernizasyonu ve kapasitesinin arttırılmasına ilişkin 8 yıllık bir program hazırlandığı, bu surenin sonunda modern bir gıda endüstrisinin ortaya çıkacağı bildirildi. Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov yaptığı konuşmalarda, tuketim sanayiine daha fazla ağırlık verileceğini sık sık vurgulamış, özellikle tanmsal üretimin yetersizliğine dikkat çekmişti. Sovyetler Birliği'nde her yıl ulaşım ve depolama yetersizliklerinden ötürü muazzam miktarda gıda maddesi israf oluyor. Sovyet yetkilileri, gıda maddeleri uretimindeki aksaklıklan katı merkezi sisteme bağlıyor. TASS, uretilecek olan yeni makinelerin kolektif ve devlet çiftlikleri ile ozel girişimcilere kiralanan çiftliklere dağıtılacağını duyurdu. Mihail Gorbaçov1 un reform programında toprağın ozel girişimcilere 50 yıl için kiraJanması öngörüluyor. Sovyet yöneticileri böylece ülkede özellikle sıkıntısı çekilen sebze ve meyvenin üretiminde artış olacağını umut ediyorlar. Sovyet lideri, geçen yıl aralık ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Sovyetler Birliği'nin silahlı kuvvetlerinde tek yanlı olarak ir.dirim yapacağını açıklamıştı. Bu açıklama, Batı dünyasında geniş yankılar yaratmış, Sovyet ordusunun ise tedirgin olduğuna iliş kı.ı haberler çıkmıştı. Lübnari'da. çatışma dıırdu BEYRUT (AA) Güney Lübnan'da ve Beyrut'un Şii kesimlerinde iki gündur süren çatışınalardan sonra durum dün normale döndü. Suriye yanlısı EMEL örgütü ile İran yanlısı Hizbullah ınilis'leri arasında, 48 saat içinde meydana gelen çatışmalarda 17 kişi öldü, 32 kişi de yaralandı. Örgutlerin sözcüleri AFP'ye yapnkları açıklamalarda, dün sabah yer yer çatışmalar meydana geldiğini, ancak öğle saatlerine doğru, Lübnan'ın güneyinde durumun normale döndıiğünü bildirdiler. iztemeliyiz, sorulannı da kendi kendimize mııtlaka sormalıyız" dive yazdı. "Stalinizmin kökenleri" başlıklı makalesinde Stalin ve eylemlerinin "Stalin daha iktidara gelmeden ortaya çıkmava baslayan birdevrimci harekef'ten kaynaklandığını kaydeden Çipko, Stalin ile rakipleri ve özeHikle Leon Troçki arasında hiçbir zaman "temel bir farklılık" bulunmadığına, hepsinın de "zorla sanayilesme yöntemlerini" benımsediklerine dikkat çekti. Stalin'in amaç \e düşunceleriyle sosyalizm anlayışının, zamanın Maıksizmi için "tipik" ozellikler taşıdığını belirten Çipko, Karl Mar\ \e Frederich En Irkçı patlama Pekirie sıçradı serbest PEKİN (Ajanslar) Çin Halk Cumhuriyeti'nde Afrikalı öğrenciler aleyhine Nanking kentinde başlayan gösteriler başkent Pekın'e de sıçradı. Pekin'de dün bir gosteri duzenleyen yaklaşık 2(X) Çinli öğrenci, Afrikalı oğrencileri Çinli kızlan rahatsız etmekle suçladılar. Çin Halk Cumhuriyeti'nin doğusundaki Nanking kentinde Noel akşamı Afrikalı öğrencilerle unıversite göre\lileri arasında çıkan çatışma, kısa sure içinde "ırkçı gosterilere" donuşmuştu. Pekin'deki Benin Buyükelçıliği Birinci Sekreteri Mamah Gobo Bio ise polisin, Nanking'de Afrikalı oğrencilerin sığındıkları misafirhane\e cumartesi günü düzenlediği baskında elektrikli cop kullanarak, bazı öğrencilere işkence yaptığını gorenler olduğunu one sürdu. Bio, Çin polisinin iki oğrenciyi soğuk havada dfşanya çıkartıp, soyunmaya zorladığını ve daha sonra da elektrik şoku verdiğini söyledi. Bio, unıversite görevlilerı ile Afrikalı öğrenciler arasında çıkan çatışmadan sorumlu tutulan öğrencilerden birine mahkeme karan olmaksızın 15 gün hapis cezası verüdiğini belirtti. Bio, ola>larla ilgili olarak Çinli yetkililerden agklama istediklerini ve bu açıklamanın kendilerini tatmin etmemesi durumunda Çin'e bir protesto notası göndereceklerini de kaydetti. lili bir öğrenci, polisin misafirhaneye düzenlediği baskında elektrikli cop kullandığını gorduğünu söyledi. Oaouda Diakite adlı oğrenci, "Bize hayvan muamelesi yaptılar. elektrikli copla saldırdılar ve özellikle de cinsel organlarımıza vurdular" dedi. Olay sırasında, misafirhane onünde bulunan Amerikan televizyonlarından birinin muhabirlerinin içeriye girmelerine izin verilmediği bildirildi. Çinli yetkililer, misafırhanedeki olayların tam olarak bilinmediğini belirtiyorlar. Nanking Üniversitesi'nden Afrikalı oğrencilerin Noel akşamı duzenlenen partiye iki Çinli kız arkadaşlarıyla katılmasının gorevAP 'nin bildirdiğine göre Ma lilerce engellenmesi uzerine çıkan kavgada, 11 Çinli ve 2 Afrikalı öğrenci yaralanmıştı. Çinli oğrencilerin olaydan sonra siyahlara karşı eylemler duzenlemeleri uzerine universitede öğrenim gören 139 Afrikalı öğrenci yurt yatakhanesinde mahsur kaldı. Daha sonra Pekin'e giderek elçilikleriyle ilişki kurmak isteyen Afrikalı öğrenciler, polis tarafından bir misafirhaneye yerleştirildi. Bu arada Zhejian eyaletinin başkenti Hangzhou'da da 56 Afrikalı öğrenci, Çinli yetkililerin AIDS'li olduklarını öne sürmesi uzerine başlattıkları eylemlerini sürdürüyor. Oğrencilerin kendilerini yurt yatakhanelerinden birine kilitlediği ve dışarı çıkmadıkları bildiriliyor. Afrikalı öğrenciler aleyhindeki gösteriler yayılıyor POLONYA seçim îstiyor VARŞOVA (AP) Polonya'da üniversite öğreüm üyeleri ve tannımış aydınlardan oluşan 100 kişilik bir grup hükümete gönderdikleri mektupta seçim sisteminin değiştirilmesini ve 1989'da serbest parlamento secimlerine gidilmesini istedi. Mektuba imza koyanlar arasında ünlü film yonetmeni Andrei Wajda, PEN Kulübu Başkanı ve Varşova Üniversitesi Rektöru de bulunuyor. Çoğunluğunu öğretim üyelerinin oluşturduğu aydınların kısa bir sure önce muhalefeti tek bir yapıda toplamak amacıyla kurulan "gölge kabine"de de yer aldıklan bildirildi. 30 Aralık 1988 tarihinde hükümete gönderilen mektup aynı zamanda Batılı haber ajanslarına da iletildi. Mektupta belirli bir oranda oy toplayan herkesin parlamento seçimlerinde aday olabilmesi istendi. Herhangi bir seçim bölgesinde kayıtlı oyların yüzde l'ini alan kişilerin milletvekilliğine aday olma hakkına sahip olması önerildi. Bu yıl yapılacak parlamento seçimlerinin seçim yasasında gerekli değişikliklerden sonra "serbest seçimler" şeklin de yapılması çağrısında bulunuldu. Polonya'da şu andaki seçim sistemine gore parlamento seçimleri Komunist Parti'nin kontrolünde gerçekleştiriliyor. Parlamentoda Komunist Partisi ve öteki partilere verilecek sandalye sayısı parti tarafından belirleniyor. II. Dünya Savaşı sonrasında 1947'de yapılan ilk parlamento seçimlerinden bu yana çoğunluk devamlı olarak Komunist Partisi'nde bulunuyor. Öte yandan Polonya lideri VV'ojciech Jaruzelski yeni yıl mesajmda, yeni parlamentonun toplum içindeki tüm farklı görüşleri temsil eden bir yapıda olması dileğinde bulundu. Moşe Arens: Taviz yvk Dış Haberler Servisi tsrail'in yeni Dışişleri Bakanı Moşe Arens tsrail'in guvenliğini tehdiı eden girişimler karşısmda dünyada yalnız kalmayı tercih edeceğini bildirdi. Moşe Arens goreve gelişinden sonra düzenlediği ilk basın toplanusında ABD'nin FKÖ ile doğrudan görüşmeler başlaıma karannı yeniden eleştirdi. Arens doğrudan görüşmelerin Ortadoğu bartş sürecinde hiçbir faydası olmayacağını söyledi. Ancak ülkesinin barışın sağlanmasında ne gibi bir planı olduğu konusunda bilgı vermedi. Arens, tsrail'in işgal eıtiği Arap topraklarmdan çekilmeye niyeti olmadığını da kaydetti. FGANÎSTAN Hükümet üyeleri ailelerini kaçırıyor İSLAMABAD (AP) Afganistan'daki Sovyet birliklerinin geri çekilişınin tamamlanmasına altı hafta kala hükümet üyelerinin ailelerinin So\>et sınır; yakınlanndaki yörelere taşındığı haber verildi. Ayrıca iktidardaki Demokratik Halk Partisi'nin de kitlelere daha sempatik gorunmek amacıyla adını Liberal Demokratik L lusal Parti olarak değiştireceği bildirildi. Partinin serbest piyasa ekonomisi göruşünü benimseyeceği öne surüldü. İslamabad'daki Batılı diplomatlar tarafından yapılan açıklamada hükümet üyelerinin ailelerinin daha guvenli bir bolgeye nakledilme işlemlerinin Sovyet danışmanlann başkent Kabil'i terkettikleri zamana denk geldiği belirtildi. Kabil'deki tüm yabaneı elçiliklere de onemli görevlerde çalışanlar dışındaki vatandaşlarını ülkelerine geri göndermeleri için uvarıda bulunulduğu bildirildi. Bu arada Afganistan'da Sovyet yanlısı yönetime karşı mücadele eden mücahit liderleri, Iran'ın başkenti Tahran'da SSCB Dışişleri Bakan Yardımcısı Yuli Vorontsov ile dün goruştuler. HumeynVden Gorbaçov'a mesaj TAHRAN (AA) ~ tran'ın dini lideri Ayetullah Ruhuüah Humeyni, Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov 'a bir mesaj gönderdi. Tahran Radyosu, Humeyni'nin mesajını taşıyan İran heyetinin dün sabah Moskova'ya uçtuğunu duyurdu. Haberde, Humeyni'nin mesajınm konusu veya içeriği hakkmda bilgi verilmedi. Siyasi gözlemciler, dini lider Humeyni'nin ilk kez bir Sovyei liderine kişisei olarak mesaj gönderdiğine • dikkat çekıiler. Atina Havaalanı tanklarm gölgesinde Pan Arr, uçağs faciasının soruşturması sürerken, uluslararası sivıl hava taşımacılığı alanında "terör panıği" de tırmanmıs durumda bulunuyor. ABD Sıvil Havacılık Örgütü ve Interpolün, Yunanıstan'da yeni bir terör saldırısı olasılığınm bulunduğu şeklindekı uyarısı. yoğun güvenlik önlemlermin almmasına neden oldu. Atina Havaalanı, takviye güvenltk güçleri ve zırhlı araçlarla korunmaya baslandı. Isviçre'nin Zürih Havaalanı'nda, Italyan ve Danimarka Havayolları ile Pan Amerikan uçağryla ilgılı olarak yapılan asılsız bomba ihbarian da trafiğı dört saat süreyle aksattı. Oanimarka Havayolları DanAir'in Pan Am'ın ZürihCenevreIstanbııl seteri bomba ihbarı uzenne iptal edilirken CenevreLondra seferi yapan Boeıng 737 tipı bir yolcu uçağı da 6 saat geç havalandı. Hindistan Havayolları'na ait bir uçak da SıdneySingapur seferini yaparken bomba ihbarı uzerine Endonezyaya acil iniş yaptı. (Fotoğraf: Reuter) YUNANÎSTAN Ddnci ABDFKÖ görüşmesi Dış Haberler Servisi Filistin Kurtuluş Örgutu ile ABD arasıııdaki ikinci goruşme önceki gun yine Tunus'un başkentinde Amerikan Buyukelçisi ile FKÖ >etkilisi arasında yapıldı. AP'nin haberine göre Beyaz Saray sözcüsü, Bu>ükelçi Robert Pelletreau'nun Filistinli yetkilıyle özellikle ha\aya uçurulan PanAm uçağı konusunu ele aldığını açıkladı. Sözcu, goruşme isteğinin Filistinli temsilciden geldiğini, göruşmenin ABD Buyukelçiliği'nde yapıldığını da belirtti. dığını söyledi. Göruşmenin. ABD Başkanı Ronald Reagan'ın FKÖ lideri Yaser Arafat'ın elinde PanAm olayıyla ilgili bilgi bulunması halinde bunu Amerikalı yetkililere vereceğinden emin olduğunu açıklamasından birkaç saat sonra gerçekleştiği belirtiliyor. di. ABD ise bu haberi yalanladı. Beyaz Saray sozculerınuen Roman Popadiuk, Faidy'ye cevaben yaptığı açıklamada, "ABD ile FKÖ arasında cumartesi günü görüşme yapılması için henuz bir plan yok" şeklinde konuştu. DEMOKRATİK SOL PARTİ GENEL BAŞKANLIĞFNDAN Irak'tan İrari'a uyarı BAĞDAT(AA) lrak, • îran 'ın, bu ülkeye giden '• gemilerde arama yapması I halinde ateşkesi ihlal etmiş i sayılacağını, kendilerinin de | buna uygun bir şekilde karşılık vereceklerini bildirdi. Irak'ta iktidardaki BAAS Partisi'nin yayın organı AlThawra Cazetesi dün verdiği haberde, İran 'ı bu tür taktikterden kaçınması yolunda uyardı. Gazete, Bağdat'ın, Tahran rejimi tarafından yapılacak herhangi bir çirkin uygulamayı sona erdirecek potansiyele sahip olduğunu vurguladt. Muhalefetin hedefi erken seçîm DSP DUYURULMUŞTUR Mısır'da siyusi skandal KAHtRE (AA) Mısır Basbakan Yardımcısı, Tarım Bakanı ve iktidardaki Ulusal Demokratik Parti'nin genel sekreteri Yusuf Veli'nin başdanısmanı, mallarma el konulan Mısır'm en büyiık İslam bankerlik şirketinden 2 milyon Mısır Lirası (yaklaşık 900 bin dolar) rüşvet almaktan tutuklandı. ATİNA (Cumhurtvet) YuÖte yandan tngittere'nin Locnanistan'da iktidardaki PASOK'a kerbie kasabasına 21 aralık günü Gelecek görüşme karşı birleşen parlamentonun dört düşen PanAm yolcu uçağında büyük muhalefet partisi iideri, Bu arada İspanya'nın başken Frankfurt Havaalanı'ndan yükdün Cumhurbaskanı Hristos Sartti Madrid'deki FKÖ temsilcisi lenmiş ve kontrolden geçmemiş zetakis tarafından kabul edildi. Hani Faidy. ABD ile FKÖ arasm posta malzemesi kutulan bulunAna muhalefet Yeni Demokrası daki görüşmelerin ikinci lurunun duğu one sürüldu. Federal Alman Partisi (YDP) Başkanı KonstanSözcü, ABD Büyükelçisi'nin 7 ocak cumartesi gunu başlayaca Bunte Dergisi tarafından yayımlatin Milsotakis, Yunanistan Ko FKÖ'den bu saboıaj konusunda ğını bildirdi. Faidy, Ispanya rad nan iddianın. soruşturmayı yürümunist Partisi Genel Sekreteri gelecek her türlü bilgiyi hoşnut yosuna verdiği demeçte, görüşme ten makamlarda şaşkınlık yarat(KKE) Karilaos Florakis. sağ eği lukla karşılayacaklarını vurgula lerin nerede yapılacağını belirtme tığı bildirildi. limli Demokratik Doğuş Partisi (Diana) Başkanı Kostis Stefanopulos ve İç Komunist Partisi PORTRE ROBERT PELLETREAL'' (KKEES) Genel Sekreteri Leonidas Kirkos, Sartzetakis ile yaptıkları görüşmede, ülkedeki siyasi krizin giderilmesi içjn erken seçim başıha getirilmişti. 1935 yılında New ve seçim sisteminde değişiklik FKÖ ile görüşmeler yapan ABD önerdiler. heyetinin Başkanı Robert PeMrtresu, bu York'ta doğan Pelfetreau. 1957'de Yale görevF nedeni ile • o günlcrde dikkatleri Umversitesi'nden mezun oldukean >n Muhalefet partileri liderleri gosonra, Harvard'da hukuk uzerine üzerinde topladı. 26 yıüık deneyimli bir rüşmeden sonra verdikleri demeçdiplomat olan ve haien ABD'nin Tunus> masteı yaptı. 1962'de harictyecilik lerde, siyasi goruşlerinin birbirinmeslegine başlayan Pelletreati Cezayir, Büyiikelciliğt görevini yurtıten 53 den farklı olmasının süratle erken Fas, Moritanya, Lübnan, Ürdün, yaşındaki Peltetreau, Orıadoğu seçim yapılmasını ve seçim sisteBahreyn, Tunus ve Suriye'de görev konusunda u/nıan olarak lanımyor. minin değiştirilmesini istemeleri yaptı. 19801981 ve 19851987 yılıarında Reagan yonetimi Ortadofu'ya ilişkîn için işbirliği yapmalarını engelleise Pentagon'da (Savunma Etokanlı|t) hassas konularda genellikte mediğini belirttiler. Ancak cumOnadoğu ve Güney Asya Dairesi Pelletreau'yu gorevlendiriyor. 1985 hurbaskanı tarafından kabul edilBaşkanhjb gdrevinde bulundu. 1987 yılında TWA şirketine ait bir yolcu se dahi Yunan Anayasası, hükümanında Başkan Reagan tarafından uçağının kaçırdıp, Beyrut'a indirilmesi met karan olmadan erken seçim Tunus Büyükelçiliği'ne atandı. Robert olayında da, Pelletreau, olay hakkmda yapılmasına izin vermiyor. bılgı toplamak için kurulan birimin Peüeueau, evli ve üç çocuk babası. Partimizin Büyük Kongresi, 15 Ocak 1989 Pazar günü olağanüstü olarak, aşağıdaki gündem maddelerini görüşmek üzere, Ankara Atatürk Bulvarı üzerindeki AKÜN sineması salonunda, saat 11.00'de toplanacaktır. Çoğunluğun sağlanamaması halinde, toplantı aynı yerde ve aynı gündem maddelerini görüşmek üzere bu defa çoğunluk aranmaksızm, saat 14.00'de toplanacaktır. Ankara'daki kapalı spor salonlannın hafta sonlannda boş günleri olmadığı için toplantı yeri olarak en büyük salonu olan Akün Sineması seçilmiştir. Bu kongrenin delegeleri, 1. Olağan Büyük Kongremizin delegeleridir. Delege listeleri, İl Başkanlıklanna ve İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'na bildirilmiştir. Delegelerimize, bütün partililerimize ve vatandaşlarımıza saygı ile duyurulur. GÜNDEM: 1) Açılış ve saygı duruşu, 2) Büyük Kongre Başkanlık Divanının oluşturulması, ( 1 Başkan, 2 Başkan Yardımcısı, 2 Yazman, Seçim Kuruluna yardımcı olacak 5 uyenin seçimi) 3) Genel Başkanlık ve Tüzük değişikliğiyle sayısı arttırılmış bulunan MKYK üyeliklerinin artan kısmı için seçim, 4) Seçim sonuçlarının açıklanması, 5) Genel Başkanın konuşması. Deneyimli diplomat
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle