Katalog

CVMHURtYET/8 HABERLER 11 OCAK 1989 Rum tarafı önerîleri savsaklıyor K K T C Başbakanı Eroğlu/'Vasiliu toplantıları konuşmakla geçirip Kıbrıs sorununu BM'ye götürmek istiyor"dedi. tZZET RIZA YALIN LEFKOŞA Kıbrıs'taki toplumlararası görüşmelerin ikinci döneminde ikinci toplantılarını gerçekleştiren KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile Rum yonetimi başkanı Yorgo Vasiliu 16 ocakta yeniden bir araya gelecek. BM'nin Kıbrıs'taki sözcıisü bu alanda bundan başka bir açıklamada bulunmadı. BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar ile Kıbrıs'taki BM özel temsilcisi Oscar Camillion'nun liderlerle bir araya geldikleri toplantılarda taraflardan çeşitli öneri seçenekleri sunmaları istendi. Türk tarafı girişim ve önerilerde bulunurken Rum tarafının "yazılı öneri" vermekten kaçındığı öne sürülüyor. Turk tarafının danışman heyetinden bir yetkili, "Rum lideri Vasiliu'nun herhangi bir öneri gelirmediğini a>nca 9 ocaktaki toplantıda da Denktaş'ın sunduğu yeni ve eski oneri belgelerinin tutanaklara geçirilmesine ilişkin istemini de reddetliğini" söyledi. Denktaş'ın önceki gün (pazartesi) anavasa konusundaki iki yeni belgesinin yanı sıra, "güç dengesi" ve "dekonfronlasyon" konulanndaki ek belgelerden ayn olarak sunduğu geniş kapsamlı memorandumun da tutanaklara geçirilmek istenmemesi Turk tarafında "Rum tarafının uygun bir zamanda göruşmelerden bir sonuç alınamadığı savıyla göruşmelerden kaçma niyeti" olarak >orumlanıyor. rası göriişme)i sadece konuşmakla geçiştirmeyi, mart ayında ise Rum Ulusal Konsey i'nin aldığı karar doğrultusunda Kıbrıs sorununu BM'ye gölürmeyi amaçladığı ortaya çıkmaktadır" dedi. Vasiliu'nun toplumlararası görüşmeleri Rum Ulusal Danışma Konseyi'nde bulunan parti liderlerinin doğrultusunda sürdürmeye çalışacağının belli olduğunu kaydeden Eroğlu, "Rum liderinin KKTC Başbakanı Derviş Eroğ bu lutumuyla 1 haziranda sonulu da dün (salı) Cumhurbaşkanı ca varılmasının mümkün olamaRauf Denktaş iie görüştükten son yacagıru" da vurguladı. ra verdiği demeçte, "Denktaş ile Vasiliu'nun son göriişmedeki tu"Rum larafının bu lutumla var lumunun ele alındığını, değerlen olan slatünün devamını kökleştidirmelerine göre Vasiliu'nun oneri receğini" belirten Eroğlu, "Türk sunma niyeli bulunmadığım" be tarafının bundan zararlı olmayalirterek "Vasiliu'nun toplumlara cağını, çünkü bugünkü durumu da çözüm olarak gördüklerini" ifade etti. Toplumcu Kurtuluş Partisi Genel Başkanı Mustafa Akıncı ise son görüşmeyi değerlendirirken "Denktas'ın bazı eklerle sunduğu görüş ve önerilerin BM Genel Sekreteri'nin tardfların ileriye doğru adım atmalan önerisine Türk tarafının olumlu bir yanıtı olduğunu" söyledi. Akıncı, "Rum tarafının da bu olumlu yaklaşıma anlayış göstermesi ve ileriye doğru olumlu girişimde bulunması gerekliğini" \urguladı. Denktaş'ın 9 ocakta Vasiliu'ya \erdiği memorandumda Turk tarafının görüşlerini içeren belgelerin dökumü yapılarak anayasa konusuna verilen onem vurgulanırken, Rum tarafının bir federasyon kurma niyetinin bulunup bulunmadığı öğrenilmek isteniyor. "Güç dengesi" ile kuvvetlerin değerlendirilmesiyle ilgili olarak Denktaş'ın verdiği belgede ise Nevv York'ta sunduğu belgeye dipnotlar halinde ayrıntılar getirilmeksilahlanma" programına son verilmesi ve silahiarın federal çözümden önce "Kıbns dısına çıkanlması" isteniyor. Kıbrıs Rum yedek kuvvetlerinin federal çözüm için tehdit oluşturduğu kaydedilen bu belgede "Bu güçlerin azallılması konusunda da önlem alınıp alınmayacağı" sorularak "Marunilerin de askere aiınması girişiminin durdurulması" isteminde bulunuldu. Anlaşma paketinin dışında bir iyi niyet girişımi olarak tanımlanan dekonfrontasyonun (askerlerin birbirinden uzaklaştırılmasının) tampon bolgenin genişletilmesi anlamına gelmediğini yazılı ve sözlü olarak aniatan Denktaş, "Banş Gücii'nün yalnızca bugünkü lampon bölgeden sorumlu olduğunu. bunun dışındaki bölümler için görevinin ancak koordinasyon görevinden ibaret olduğunu" yansıttı. Denktaş'ın 9 ocakta sunduğu iki yeni ve ana öneri belgesinin birincisinde ise "Türk tarafının anayasa konusundaki temel felsefesi 'anlatılarak' bunun bir yığın güvence >aratmak yerine basit ve kolav işleyen federal bir mekanizma kurmaya dav'andığı" vurgulanıyor. te, '•Rumların 10 yıllık Kıbrıs'ta KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın önerilerinin aynntısı açıklandı Milli Piynngo milyvnerleri JhsUiiL)DenkUışhn belgesini muhalefetten gizlemiş Kıbrıs Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu'nun, KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın görüşmelerde sunduğu "Kıbrıs'ın bütün yönleriyle ilgili Türk pozisyonu" belgesini Ulusal Konsey üyesi muhalefet liderlerine anlatmadığı ortaya çıktı. LEFKOŞA (AA) Kıbrıs Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu'nun KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın görüşmelerde sunduğu "Kıbrıs'ın bütün yönleriyle ilgili Türk pozisyonu" konulu belgeyi, Rum Ulusai Konseyi uyesi Rum liderlerden sakladığı ortaya çıktı. Denktaş, onceki gün Vasiliu ile yapacağı göruşmeden önce düzenlediği basın toplantısında, söz konusu belgenin zirve anlaşmalarından ve görüşmelerde temel alınan diğer belgelerden kaynaklandığını belirtmiş ve bunun artık tuıanaklara geçirilmesini isteyeceğini söylemişti. Denktaş'ın bu açıklamasından sonra, Rum Ulusal Konseyi üyelerinin bu belgenin varlığından haberleri olmadığı ortaya çıktı. Rum liderler, durumu öğrenince "hayrete düştiiklerinj" belirterek Rum Ulusal Konsevi'nin derhal toplanmasını istediler. DISI lideri Glafkos Klerides yaptığı açıklamada kendisine böyle bir belge hakkında bilgi \erilmediğini söyledi. DIKO lideri Spiros Kipriyanu ise Vasiliu'nun bunca zamandır bu belgeden söz etmemesini şaşkınlıkla karşıladığını belirtti. Kipriyanu şöyle dedi: "Eğer böyle bir belge varsa, muhakkak ki Türklerin görüşlerini kodlamakladır. Vasiliu'nun bu belge} i konsey uyelerinden niçin gizlediği mantıkla izah edilemez. Bunu niye >aptı? Bir nedeni olmalıdır." Lissarides'in partisi EDEK'in genet sekreteri Takis Hacıdemelru da söz konusu belge hakkında bilgi sahibi olmadıklarını açıkladı. Rum gazeteleri de olayı biiyük başlıklarla duyurdular. Eleflherotipia, "Vasiliu Ulusal Konseyi aldattı" derken bu gerçeğin Denktaş'ın açıklamasıyla ortaya çıktığını yazdı. Ta Nea ise Denktaş'ın kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını iddia etti Simerini de söz konusu belgenin "Türk tarafının soruna ilişkin bütün görüşlerini kapsadığını, konseyde bu konuda bilgi verilmemesinin şaşkınlık yarattığım" yazdı. ANKARA (AA) Milli Piyango çekilişinde çeyrek biletlerine bir milyar lira ikramiye çıkan 20 ortak, çalıştıklan şirkete ortak olmak istiyor. Beypazan'nda bulunan BeyPiliç A. Ş. 'de çalışanlardan 20 ortağt temsilen dört arkadaş 200 milyon lira ikramiyelerini almak üzere dün Ankara'ya geldiler. İkramiye çekini Milli Piyango Genel Müdiir Yardımcısı Hikmet Çakır'dan alan ortaklardan Ali Afşar, "Benim payıma 10 milyon lira düşüyor. Aldığım bu para ile çalıştığım şirkete ortak olmak istiyorum. Çalıştığımız yere 'tşyerinde her zaman grev olmaz bazen de bayram olur' diye pankart asacağız" dedi. Ahmet Emin Yalman anıhyor tstanbul Haber Servisi 19501960'lar Türkiyesi'nin etkin gazetesi "Vatan"ın başyazan Ahmet Emin Yalman, 100. doğum yı/ı nedeniyle yarın Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlenen bir loplantıyla anılacak. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih Demirkent'in açtş konuşmasıyla başlayacak olan törende Yalman 'ın oğlu, yazar ve tiyatro sanatçısı Tunç Yalman, tÜ Siyasal Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Vakur Versan, Istanbul'daki basın yayın yüksekokullan müdürleri Prof.Dr. Tayfun Akgüner ile Prof.Dr. Ismet Giritli ile Vaian Gazetesi'nin çalışanlanndan olan şimdiki Gazeteciler Cemiyeti Başkan vekili, yazar Recep Bilginer, o dönemdeki Türk bastmmn özellikleri ve Vatan Gazetesi ile Yalman'ın kişiliği hakkında konuşmalar yapacaklar. Dışbank'a yeni genel müdür EOKA'cı Nikos Sampson'dan Kıbrıs itirafları LEFKOŞA (AA) Kıbns'ta 1974 temmuzundaki darbede Makarios'un devrilmesinden sonra cumhurbaşkanı ilan edilen EOKA'cı Nikos Sampson, Kıbns'ta bölünmenin Makarios tarafından başlatıldığını, darbe sırasında Rumların sayısız anayet işlediklerini açıkladı. Güney Kıbns'ta bir grup, Sampson'u affettirmek ve geri getirmek için faaliyetlerini sürdürürken, Sampson, sürgünde yaşadığı Paris'te, Rum Eleftheria Gazetesi'ne bir demeç verdi. Sampson, Kıbns'a döndüğü takdirde kendisini yargılayacağını açıklayan Rum yönetimini şiddetle eleştirerek, yargılanmasını gerektiren hiçbir mesele olmadığını, daha önce aldığı cezanın Kipriyanunun çıkardığı aflarla sona erdiğini öne sürdü. Paris'teki evinin telefonlarının Rum yönetimi tarafından dinlendiğini aniatan Sampson, Kıbrıs'a dönmesinin kimseye zarar vermeyeceğini, "Tersine Kıbns Helenizminin birliğini sağlayacagını" söyledi. 1974 darbesinin lideri Paris'te sahnede Ege'de ortay hat ANKARA/ATİ.NA (Cumhuriyet) Türkiye'nin Karadeniz, Akdeniz ve Ege'de "arama ve kurtarma" ile ilgili faaliyetlerine ilişkin olarak Resmi Gazete'd^ yayınlanan yönetmelik, Yunanistan'da rahatsızlık yarattı. 7 ocak tarihli Resmi Gazete'de yer alan yönetmeliğe ek olarak verilen haritada Türkiye'nin Ege ve Karadeniz'deki arama ve kurtarma faaliyetinin sınırları olarak "ortay hat"tın gösterilmesi Yunan gazetelerinde "Türkiye yasa ile Ege'nin yarısını alıyor" yorumlannm yapılmasına yol açtı. Ankara'da Dışişleri Bakanlığından dün konuyla ilgili olarak yapılan yazılı açıklamada "ilgili devleilerle anlaşma vapılana kadar bu insani görevin aksaksız bir biçimde yüriitülmesinin önemine" işaret edilerek arama ve kurtarma sınırlarımn "geçici olarak" belirlendiği bildirildi. Açıklamada ayrıca söz konusu haritanın Uluslararası Denizcilik Teşkilatı'na 1987 yılında verildiği ve örgütün çalışma belgeleri arasında yayınlandığı kaydedilerek "Dolayısıyla yeni bir unsur söz konusu değildir" denildi. Türkiye'nin taraf olduğu denizde arama ve kurtarmaya ilişkin 1979 Hamburg Sözleşmesi uyarınca karasulan dışında kalan açık deniz alanlarında arama ve kurtarma hizmeti verilecek bölgelerin ilgili devletler arasında anlaşma yoluyla belirlenmesini öteden beri savunduğu da ifade edilen açıklamada şunlar belirtildi: •'Türkiye'nin karasulan dışında kalan açık deniz alanlannda arama ve kurtarma hizmeti verilecek bölgelerii ilgili devletler arasında anlaşmayîa belirlenmesi gerektiği yolundaki tutumunda da bir değişiklik söz konusu değildir." ISTANBUL (AA) Türk Dış Ticaret Bankası (DIŞBANK) Genel Müdürlüğu'ne Yönetim Kurulu Başkanvekili Atilla Taşdemir getirildi. Banka yönetim kurulu nun dün yaptığı toplanııda, Vecdi Aksoy'dan boşalan Dışbank Genel Müdürlüğu'ne, Atilla Taşdemir'in atanması kararlaştırıldı. Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu olan Atilla Taşdemir, 1968 yılında Türkiye Iş Bankası'nda müfettiş yardımcısı olarak göreve başladı. Daha sonra sırasıyla, müfettişlik, dışişleri müdürlüğü ve grup müdürlüğü görevlerinde bulundu. Üç yıl önce Türk Dış Ticaret Bankası yönetim kuruluna girerek yönetim kurulu başkanvekili oldu. Atilla Taşdemir, Ingilizce ve Fransızca biliyor. Kıbrıs soruşturması 1955'ten bugüne kadar olan dönemi kapsamahdır ki ENOSİS bayrağı altmda yüriittüğümüz mücadelenin nasıl yarım bıraktırıldığı ortaya çıksın. Biz Türkiye'yi Kıbrıs'a, Zürih ve Londra antlaşmalarıyla Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ilanıyla soktuk. Rum Meclisi'nin gerçekleri ortaya çıkarmak için "Kıbns Dosyası" diye adlandırılan bir soruşturma açmasının yararlı olacağını belirten Sampson, "Kıbns'taki gerçekler, şimdiye kadar takdim edilenlerden ve bâlâ takdim edilmekte olanlardan çok farklıdır" dedi. Nikos Sampson, Yunanistan'da açılan Kıbrıs soruşturmasına bilgi vermek için çağrılmadığını hatırlatarak şunlan anlattı: "Gerçekte Yunan soruşturma komisyonu benimle temas kurdu. Ancak bana, tanıkhğım sırasında, Makarios'la ilgili gerçekleri anlatmamam şartı koşuldu. Makarios1 un suçluluğunu gösterecek belgeleri sunmamamı istediler. Oysa Makarios'un, Kıbns meselesinde tarihi sorumluluklan vardı. Ben bunlann örtbas edilmesini kabul etmedim. Bunun için de komisyona resmen davet edilmedim." Sampson'un açıklamaları, Rumların, 1960'ta anlaşmalarla kurulan "Kıbrıs Cumhuriyeti"ne nasıl baktıklarım ve 11 yıllık terörün gerçek amacıru bir kez daha ortaya koydu. Sampson, mücadeleye 'ENOSİS'i hedef alarak" başladıklanru, ancak Zürih ve Londra anlaşmalanyla ihanete uğradıklarını söyledi. Sampson, şu ifadeleri kullandı: "Soruşturma, 1955'ten bugüne kadar olan donemi kapsaınalıdır ki ENOSİS bayrağı altında yurütülen mücadelenin nasıl yarım bir bağımsızlıkla bittiği ortaya çıksın. Bu mücadelenin nasıl ihanete uğradığı ve Yunanistan ile birlesmekten babsederken, kendimizi nasıl Türkiye'nin garantisi altındaki bir bağımsızlık içinde bulduğumuz anlasrisın. Biz Türkiye'yi Kıbns'a, Zürih ve Londra anlaşmalanyla getirdik." Kıbrıs'ın taksiminin, gerçekte, 1963 yılında Makarios'un hazırladığı anayasa değişikliği ile başladığını belirten Nikos Sampson, şunlan anlatîı: "Kıbns, gerçekte 1963'te ikiye bölündü. Makarios. anayasa değişikliğini getirirken, bunu kabul etmedikleri takdirde Turklerle boy ölçüşmeye hazır değildik. Sonuçta Türkler belB kantonlarda yaşamava başladılar ve Kıbrıs'ın yüzde I7'sini ellerinde tuttular. O zaman Yunanistan Başbakanı olan Yorgo Papandreu, (şimdiki başbakanın babası) Makarios'u anayasa konusunda daha ileri gitmemesi için uyardı, ama Makarios İngilizlere güvenerek ileri gitmeyi yeğledi. Bana, 'Merak etme tngilizlerin okeyini aldık' diyordu. Ama sonunda İngilizler kendisini terkettiler." 1855'te ihanete agradık Yunanistan'da açılan Arif Sağ'a dava A YDIN (AA) Aydın Valisi Ünat Ozgödek, SHP Ankara Milletvekili Arif Sağ'ı, kendisine hakaret ettiği ıddıasıyla mahkemeye verdı. Vali Ünal Ozgödek, Milletvekili Arif Sağ hakkında, Aydın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 10 milyon liralık manevi tazminat davası açtığını söyledi. Vali Ozgödek, "Cezaî tahkikat için cumhuriyet savcılığma dilekçe verdim" dedi. Şikâyet dilekçesinde, geçen ekim ayında SHP Aydın Merkez tlçe teşkilatınm partiye gtiir sağlamak amacıyla Yeni Sinema'da düzenlediği geceye, davetli olduğu halde gelmeyen Vali Özgödek'e Sağ tarafından hakaret edildiği iddia ediliyor. ANKARA (AA) Türbanı serbest bırakan yönetmelik maddesinin iptali amacıyla çeşitli üniversitelerden 13 öğretim üyesi tarafından Danıştay'da açılan davada, YÖK'ün savunması 8. Daire'ye ulaştı. Damştay 8. Daire Başkanı Metin Güven, konunun bu hafta içinde ele almarak karara bağlanacağını bildirdi. Söz konusu davada, iptalden önce yürütmeyi durdurma isteminin ele ahnması gerekiyor. YOK'ün türban savunması C o l r i r ' İ l t 1 1 1 0 U l l l Ülkemizde sabunculuğun öncülen'nden birı olarak kabul edilen y a l V I I l l l l U U . yilİHacıŞakirPazarlamaveYatırımA.Ş. 100. kuruluş yıldönümünü Divan Oteli'nde kutladı. Hacı Şakır tarafından 1889 yılında kurulan şirketin 1987 yılında Maya Grubu'na yuzde 75 hisseyle geçtiğini belirten Yönetim Kurulu Başkanı ilyas Özsüer, son bir ikı yılda atak yaparak Fa ve Johnson and Johnson adlı firmaların da ürünlerini Turkiye'de imal ettiklerini belirtti. Divan Oteli Safir Salonu'nda gazetecilere verilen 100. kuruluş yıldönümü yemeğinde, mankenler, Hacı Şakir'in 80 yıldır saklanan ilk ürünlerınden örnekleri tanıttılar. Ayrıca, sabun şeklinde yaptırılan "100. yıl" pastası da gecenin surpriziydi. (Fotoğraf: Esat Pala) DYP çahşanlarına zam ANKARA (A\KA) DYP'de yan işlerde çalışanlara yüzde 4860 arasında zam yapıldı. Yaklaşık 35 kişinin sekreter, şoför ve yan hizmetli görevlerinde çalıştığı DYP'de 1989 yılı zammıyla daha önce ortalama 150 bin lira olan maaş 215 bin liraya yükseldi. 35 çalışandan 8'ine ise zam yapılmadı. DYP'de çalışanlar zamlı maaşlarmı ise aybaşından 11 gün sonra bugün aldılar. Bu arada, zammı diişük bulan DYP çahşanları, "Bir yandan parti programtnda çalışana enflasyonun üstünde zam diyeceksiniz, diğer taraftan yıllık enflasyonun yüzde 74 olduğu bir Ulkede kendi çalışanına yüzde 4860 arası zam yapacaksınız. Bu enflasyona karşı bu maaşla nasıl geçinilir?" diye konuştular. Dışişleri Bakanu Niye istifa etmem gerektiğini anlayabilmiş değilim Paris'te Kimyasal Silahlar Konferansı'na katılan Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz yurda dönüşünde yaptığı açıklamada, "Türk dış politikasının yetkili kişiler ve kurumlar arasında en uyumlu biçimde yürütüldüğü bir dönemdeyiz. Hiçbir uyumsuzluğumuz söz konusu değildir. Bizden başka türlü davranmamızı bekleyen varsa bunları sükutu hayale uğratmak da siyasetçi olarak bizim görevimizdir" dedi. A.NKARA (Cumhuriyet Büro rak şöyle konuştu: su) Dışişleri Bakanı Mesut Yıl"Bizim için dış seyahatlerin tek maz, istifa edeceği yolundaki söy cazibesi iç politikadan kurtulmaklentileri yalanlayarak "Doğrusu tır. Ama bu seyahatte o mümkun niye istifa etmem gerektiği konu ulmadı. Çünkü ben daha buradan su nu da hâlâ anlamış değilim" de hareket ederken gazetelerde benim di. Dışişleri Bakanlığı'nın yöneti istifa edecegim ihtimali yer aldı. mi konusunda Başbakan Özal'a Böylecc kendi istifamı gazeteleratfen onceki gün çıkan haberler den öğrenmiş oldum. Oraya gittikhakkında da "Türk dış politika ten sonra bu konuda bana bazı sosının yetkili kişiler ve kurumlar rular soruldu. Ben de iç politikaarasında en uyumlu biçimde yiı yı izleyemediğimi, tamamen dış riitüldüğü bir dönemdeyiz. Hiçbir politikayla ilgili çalışmalar yaptıuyumsuzluğumuz söz konusu de ğımı ifade ettim. Bu da bu sefer ğildir" diye konuştu. bu ihtimallerin leyidi gibi yorumMesut Yılmaz, KimyasaJ Silah lanmış. Doğrusu niye istifa etmem 1 lar Konferansı'run yapıldığı Paris gerektiği konusuııu da hâlâ anlaten dün Türkiye'ye döndü. Yılmaz, mış değilim. Yani, bunlar doğru Ankara Esenboğa Havaalanı'nda değil demek istiyorum." düzenlediği basın toplantısında Yılmaz, önceki gün basında çıgazetecilerin çeşitli sorularını ya kan ve Başbakan Ozal'a "Dışişlenıtlamadan önce kısa bir açıkla rinden ben sorumluyum" sözleri ma yaptı. atfedilen haberler konusunda ise Dün akşam tamamlanan Kim şunları belirtti: yasal Silahlar Konferansı sonun"Haberin altım okuyunca manda yayınlanması beklenen ortak şelteki şeyi doğrusu bulamadım. bildiri konusunda görüş ayrılığı Türk dış politikasının yetkili kişinın ortaya çıktığını belirten Yılmaz ler ve kurumlar arasında en bu konuda şunları sovledi: uyumlu biçimde yürütüldüğiı bir "Bazı Arap ülkelerinin oncülu dönemdeyiz. Hiçbir uyumsuzluğünde Bağlantısız ülkeler nükle ğumuz söz konusu değildir. Bizer silahlann vasaklanmasıyla kim den başka türlü davranmamızı yevi silahlann yasaklanması ara bekleyen varsa bunlan sükutu hasında bir paralellik kurulması ko yale uğratmak da siyasetçi olarak nusunda ısrarlı oldular. Biz Türk bizim görevimizdir." iye'de kimyevi silah bulundurmuyoruz. önümüzdeki dönemde Yunanistan NATO'da kimyevi silah imalini de öngörmüyoruz. Dolayısıyla sadece kimye konsensüsü önlüyor vi silahlara ilişkin bir kısıllamayı Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, Türkiye olarak destekliyoruz. Bu Konvansiyonel lstikrar Görüşmenun çok daha uzun bir sıire gerek leri (KİG) çerçevesinde Türkiye'tirecek olan nükleer silahsı/lanma nin uygulama alanı dışında tutçabalanyla irtibaüandırılmasını mak istediği Güneydoğu Anadoda olumlu karşılamıyoruz. Bu lu Bölgesi'ne Yunanistan'ın son önerilere katılmıyoruz." dakikada getirdiği itiraza ilişkin Daha sonra gazetecilerin çeşit bir soruyu da yanıtladı ve bu koli sorularını yanıtlayan Yılmaz, is nuda şunları söyledi: tifa edeceğine ilişkin söylentiler "Türkiye'nin lopraklarının bir hakkında bir soruya karşılık ola kısmının uygulama alanının dışın Yılmaz: Uyumla çabşıyoruz Ermeni basınında soykırım atağı UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON ABD'de yayımlanan Ermeni gazetelerinde, Başbakan Turgut Özal'ın son açıklamaları gerekçe gösterilerek "Türkiye'nin Ermeni soykırımı konusunda yumuşadığı" ileri süjülmeye başlandı. Ermeni basını şimdi şiddetli bir "Turkiye ses çıkarmayabilir. karar tasansını kabul ettirmenin tam sırasıdır" kampanyası yurütüyor. Ermeni gazeteleri, bu iddialarını Başbakanın son Amerika seyahatinde yaptığı açıklamalar ve Özalın konuyu Amerikan yönetimine gotürmsyisine dayandırıyor. Ermeni karar tasansını Kongre'ye sunan Tony Coelbo da, hemen hemen aynı gerekçelerle tasarıyı hazırladığını açıklamıştı. Üstelik bu gazetelerden "Armenian Reporter" son sayısında, Türk Başbakanının Washingtonda iken "yakın bir arkadaşına Ermeni karar tasansına >eni bir yaklaşım öngördüğünü" soylediğini iddia etti. Armenian Reporter, Başbakan Özal'ın "Ermeni soykınmına" daha "pratik bir >aklaşım" içinde olduğunu, Türk basınında bu konuda çıkan haberlerin bu yeni yak Katliamlara övgü laşımı teyit ettiğini ileri sürdü. GaNikos Sampson, Kıbrıs'ta emzete, Türk hukümetinin, Ermeni soykırımı karar tasarısının Kong rindeki teröristlerle, özellikle Küre'den geçmesini "önlememe çükkaymaklı'da giriştikleri katliamları, "Helenlerin bir zaferi" eğilimi" taşıdığını one sürdü. olarak gösterdi. O dönemde, MaErmeni gazetesine göre Başba karios'un içişleri bakanının ve Yukan Özal, her yıl yeniden Kong nanlı subayların talimatları çerçere'ye gelen Ermeni karar tasarısı vesinde hareket ettiğini aniatan nın kabulünü önlemek için harca Sampson, şöyle konuştu: nan para ve çabarun boşa gittiği"Kaymakh olaylanndan gurur ni düşünüyor. Buna göre, eğer duyuyorum. 1912 dışında, soykırım karar tasarısı geçerse, ta 1897'den beri, Yunanlılarla Türksarının, bundan yıllarca once ge ler ne zaman çarpıştıysa, hep çen bir BM belgesinin bugün Türkler kazanmışlır. Helenlerin "unutulduğu" gerceğinden farkı galip geldiği tek savaş, Kaymakolmayacak. h'da olmuştur." da tutulması tarafımızdan talep edilmiştir. Varşo>>a Paktı ile burada mutabakat sağlanmıştır. Son dakikada Yunanistan bu konuda karşı görüş ileri sürmüşlur. Yunanistan'ın bu tutumu NATO içindeki gerekli olan konsensüsü engellemektedir." Haber Merkezi Önceki gün ölen liderlerin hocası ünlü Bu sorunun aşılması için Ankaftzikçi Prof. Dr. Nusret Kürkçüoğlu (79) dün ÎTÜ ra ve Viyana'da halen yoğun dipTaşkışla binasında düzenlenen törenden sonra Kozlu lomatik temasların surduğüne işaMezarlığı'nda toprağa verildi. Ailesi, yakın/arı ve ret eden Yılmaz, Yunanistan DışişYunan hükümeti, sözcü Sotiris arkadaşlarının katıldığı törende bir konuşma yapan ÎTt] leri Bakanı Papulyas ile Paris'te Kostopulos aracılığıyla dün ak Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Güngör Evren, "Hocam yaptığı göruşmede, kendisinden şam geç saatlerde şu açıklamayı Nusret Kürkçüoğlu Maden Fakültesi'nin ve Temel bu güçlüğün aşılması için anlayış yaptı: Bilimler Fakültesi'nin kurulmasına öncülük etti. Maden gösterilmesini rica ettiğini kaydet"Yunanistan, Ege'nin uluslara Fakültesi'nin iki kez dekanlığını yaptı. Onun ti. rası bölgesinde her zaman kurtar kitaplarından çahşarak üniversiteye girdim ve hocam ABD Dışişleri Bakanı George ma ve araştırma faaliyetjeri gösoldu. Kürkçüoğlu Türkiye'nin sayılı fizikçilerindendir" Shultz, önceki gun yaptığı açık termiş ve göstermektedir. Yunadedi. Törende daha sonra konuşan Maden Fakültesi lamada konuyla ilgili anlaşmaz nistan'ın bu bölgedeki sorumluluDekanı Prof.Dr. Erdoğan Yüzer de Kürkçüoğlu'nun lığın sürmesi halinde önümüzde ğu Atina FIR haltına kadar belirbabacan kişiliğini anlattı. Tören bitiminden sonra cenaze ki hafta Viyana'da başlayacak lenen bölge içindedir ve bu konuŞişli Camii'ne getirildi. Ozal, Demirel ve KİG görüşmelerine katılmayaca da Uluslararası Denizcilik Örgü Erbakan gibi ünlü politikacı ve liderlerin de hocalığını ğını söylemişti. tü'ne (lnternational Maritime Or yapan Kürkçüoğlu 'nun cenazesinde sadece SHP Genel Yunanistan Başbakanı Papand ganization) bilgi vermiştir. Başkanı Erdal ınönü'nün çelenginin bulunması dikkat Yunanistan, bu sorumluluğunu, reu'nun Türkiye'ye yapması bekçekıi. lenen ziyaret konusunda ise şoyle 1979 Hamburg Sözleşmesi süresinde bir kez daha deklare etmişkonuştu: "Sayın Papandreu'nun ziyareti tir. Böylece, Yunanistan araştırma konusunda Sayın Papulyas, bu zi ve kurtarma bölgeleri, uluslararası yaretin yapılması konusundaki ar anlaşmalarca kabul edilmiş ve zulannı bir defa daha teyit etti. onaylanmış olduğundan tek tarafancak doktorlann önümüzdeki a> lı ve keyfi yapılan faaliyetlerle deiçerisinde hiçbir seyahate izin ver ğiştirilmesi olanak dışıdır. Türk yasasının yayınlanması, mediklerini, yani gerekli irade mevcut olmakla birlikte. kesin la hem uluslararası hukuka avkın nirihi muhtemelen doktorlann tes teliktedir ve hem de amacın anlaşılması güçlür. Özellikle iki ülke pit edeceklerini ifade etti." Smyetler Birliği Dışişleri Baka arasındaki güven ikliminin ve ilişnı Eduard Şevardnadze ile yaptı kilerin düzelmesi yolunda gösteğı göruşmede Sovyet Dışişleri Ba rilen faaliyeder dönemine uygun kanı'nın, Türkiye'ye yapacağı zi değildir. Yunanistan hükümeti, bu yaret için kesin tarihi bir hafta içe konuda her türlü girişimde bulunrisinde Ankara'ya bildireceğini maya hazırlanmaktadır." soylediğini kaydeden Yılmaz, "SaYunan gazeteleri dün yönetmeyın Şevardnadze, her halukârda likle birlikte ek haritayı da yayınbu ziyaretin çok kısa bir zaman layarak "Türkiye, vasavla Ege'nin da gerçekleşeceğini ifade etti" de yansını alıyor", "Türkiye, Davos'a ANKARA (AA) Geçirdiği kalp krizi sonucu ölen di. darbe indirdi" ve "1974 krizi yesendikacı Halit Mısırlıoğlu, Ankara'da toprağa verildi. Yılmaz, İsrail Dışişleri Bakanı niden yaşanacak" gibi başlıklar Mısırlıoğlu için dün ilk olarak, uzun yıllar genel Moşe Dayan ile yaptığı göruşme kullandılar. Haritada Ege'deki orbaşkanlığını yaptığı Yolİş Sendikası Genel Merkezi konusuna da değinirken "İsrail ile tay hattın içinde Yunan adalarının önünde bir tören düzenlendi. Törene, Mısırlıoğlu'nun diplomatik temsil düzeyinin bulunması ve bu hattın 1974 kriailesi ile eskı başbakanlardan Bülent Ecevit, SHP Genel yükseltilmesine" ilişkin bir soru zine yol açan 714 sayılı notamın Sekreteri Deniz Baykal, Genel Sekreter Yardımcısı Cevdet ya karşılık olarak şunları söyledi: hattıyla çakı»ması Atina tarafınSelvi, İstanbul Milletvekili Abdullah Baştürk, İsmail "Bizim bir genel lutumumuz dan "tahrik edici" olarak niteleHakkı Önal, Bursa Milletvekili Fehmi Işıklar, Türktş var. Bu genei lutumumuz yapıcı niyor. Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Yolİş Genel Başkanı olmak ve barışa katkıda bulunBağınısız Elefherotipia GazeteBayram Meral, Türktş Genel Teşkilaılandırma Sekreteri maklır. Banş yönünde herhangi si, Türkiye'nin bu yönetmelikle Orhan Balaban ve çok sayıda sendikacı katıldı. bir taraf adım atarsa biz onu teş Ege'nin bu bölgesine ve Atina FIR Mısırlıoğlu'nun cenazesi, Hacıbayram Camii'nde öğleyin vik ederiz. Yani atılacak olumlu hattına kadar olan yere kadar "lek yapıcı adımlara Türkiye kayıtsız yanlı mudahale hakkına sahip ol kılınan namazdan sonra Karşıyaka Mezarlığı 'nda toprağa verildi. kalmaz." maya çalışlığını" öne surdu. Kürkçüoğlu için İTÜ'de tören Mısırlıoğlu toprağa verildi