Katalog

2 EYLÜL 1988 CUMHÜRİYET/11 Istanköy'e kaçmak istediler 508 hektarlık orman yandı MUĞLA (Cumhuriyet Ege Biirosu) Muğla'da artış gösteren orman yangınları sürüyor. Son olarak Yatağan, Milas ve Fethiyede çıkan yangınlarda toplam 508 hektar orman alaru daha yandı. Yangınlardan biriyle ilgili olarak bir kişi gözaltna alındı. Muğla Orman Bölge Müdürlüğü'nden verilen bilgiye göre, önceki giin Milas'ta çıkan yangında, 500 hektar kızılçam ormanı yanarak kül oldu. Çıkış nedeni belirlenemeyen yangın, Milas'ın Çiftlik köyü yakınlarında meydana geldi. Zaman zaman köyü de tehdit eden yangın, ekiplerin yoğun çabası sonucu dün kontrol altına ahnarak söndürülebildi. Bu arada yine önceki gun Yatağan'a bağlı Turgut bucağında 5 hektar orman alanı yanarken, Fethiye'de çıkan yangında ise 3 hektar alan yandı. Hareketin donuşu AntıkYunan'ın unlü filozofu Herakleitos, "Her şey hareket halindedir" demiş, ama ondan çağlar sonra bir Yunarni heykeltıraş, Kostas Varotsos bu yapıtıyla hareketi dondurmayı başarmış. Varotsos'un Atina merkezindeki Omonia Meydanı'nı süsleyen 8 metre boyundaki bu fütürist atlet figüründe cam ve çelik malzeme kullanılmış. (Fotoğraf: AP) I n l f f l l l i n t İ f 19 Vüzy|l(la Bavyera'da kullanılan buhaıiı lokoU I A U I I I U l l l motjflerden esinlenerek yapılan bu model sadece6 milimetre boyunda. Federal Almanya'nın Hamburg kentinde lokomotif modeli meraklılannın düzenledığı uluslararası serginin en kuçük parçası. (Fotoğraf: Reuter) MUĞLA (Cumhuriyel Ege Bürosu) Son zamanlarda yurtdışına kaçış kapısı haline gelen Bodrum'da biri Iraklı, biri Türk iki kişi daha tekne kiralayarak kaçmak isterlerken, ihbar sonucu yakalandılar. Bodrum Emniyel Amirliği'nden alınan bilgiye göre, olay önceki günsaat 14.15 sıralannda meydana geldi. Kent merkezinde meydana gelen olayda Türkiye'ye iltica ederek daha önce Konya'ya yerleştiği belirlenen Irakb Kemal Ahmel Yusuf ile birlikte Kayserili olduğu belinilen Ömer Ayata, "lllah" isimli tekneyi kiralayarak İstanköy'e geçmek istedileı. Ancak tekne sahibinin durumu Bodrum Emniyet Amirliği'ne bildirmesi üzerine yakalanarak gözaltma alındılar. Olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldUğü bildirildi. tığı Fraley ailesiyle birtikte balık tutmaya çalıştı. Oltayı sadece bır kez atan Bush. hiçbir şey yakalayamadı Seçım kampanyasını sürduren Cumhuriyetçi Partı Başkan adayı Bush, göl yakınlannda rastladığı doğa korumacılarla kendı cevre polıtikası hakkmda konuştu (Fotoğraf: AP) ABD Başkan George Bustfun balık avı Bush Erıe gölüYardımcısıkarşılaşkıyısında Tombuş, partiden istifa etti ^ANAPGRÜBU HABERLERIN DEVAMI ÇORUM (Cumhuriyet) ANAP kurucularından eski Çorum Milletvekili İtasan Tombuş, parti üyeliğinden istifa ettiğini açıkladı. thsan Tombuş, açıklamasında referanduma gidilmesini "macenı" olarak değerlendirdi ve "Geçen ydki gereksizreferandumunve adaylann tek kişi tarafından tayin edilmesi surcliyle yapılan antidemokratik erken milletvekili genel seçiminin. 4 senelik emek ve fedakârlıklan heba edercesine ekonomiyi tahrip etmesi, enflasyonu yuzde 100lere >aklaştırmış olması yetmiyormuş gibi halkın mantık ve idntk yolu ile izahı mumkun olmayan, memleketi sonu belirsiz ekonomik. siyasi ve sosyal calkanülara surukleyecek, diinyada ve tarihle emsaline rastlanmamış bir sebeple >eni bir referandum macerasına girilmiş bulunmaktadır. Bu manasız referandum ve onu takip edecek seçimlerde, mevcut muhalefeıin zaaflanndan ve kendisinin altematifsizmiş gibi göninmesinden başka gücu kalmamış ola» Sayın Başbakan. nmidini kerhen verilecek oylara bağlamış gorulmektedir. Şimdiye kadar yapılan vahim lıalalann son halkasını teşkil eden bu referandum çılgınlığının manevi mesuliyetini taşıyamayacağımdan ve esasen bir kişinin sultası altında bulunan ve siyasi bir parti olmaktan uzaklaşarak bir aile ve menfaat şirketi mahiyetine dönuşmüş bulunan ANAP'tan istifa ettiğimi bildiriyonım" dedi. 'ANAP bir menfaat şirketine dönüştü' Özal milletvekilleriııi uyardı: Gruplaşmayın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal, milletvekillerini parti içi gruplaşma ve çekişmeler konusunda uyardı. Özal, gruplaşmaiarın karşısında olduğunu bildirerek milletvekillerinden aralanndaki kırgınlıkları bir tarafa bırakıp referandum için çalışmalarını istedi. Başbakan Turgut Özal, ANAP TBMM grubunun dünkü toplantısında milletvekillerine "İcraatın İçinden" programı yaptı. ANAP iktidan dönemindeki çahşmalarını anlatan Özal, milletvekillerinden referandum kampanyası sırasında vatandaşa bu konuları anlatmalarını istedi. Referandumun ıktidarla ilgili bir "güvenoylaması olmadığı" görüşunü yineleyen Özal, referandumun ne olduğu konusunda TRT'de programlar yapılması gerektiğini belirtti. Başbakan Özal, bir saat kadar Eski eser mafyası atakta şitli aşamalarda toplam 70 milyon liralık rüşveti arkadaşları ile reddederek Elmalı Definesi sanıklarını yakalayan ve uluslararası en büyuk tarihi eser kaçakçılık örgütünii ortaya çıkaran Mali Şube Müdürü Başkomiser Hilmi Özer trafik şubesine alındıktan kısa bir süre sonra Hakkâri Emniyet Müdürlüğü emrine gonderildi. "Doğu hizmetini tamamlalmak" amacıyla yapılan bu atama ile boşalan Antalya Mali Şubesi'nin başına getirilen Emniyet Müdürü Fahreltin Çakar ise selefinden de baskın çıktı ve yoredeki eski eser kaçakçılarını hallaç pamuğu gibi attı. Çakar, 11 temmuzda yirmi üç, 21 temmuzda onbir, 30 temmuzda uç ve valiler toplantısının yapıldıği gun de iki kişiyi eski eser kaçakçılığından yakalamıştı. Elmalı Definesi ile gunışığına çıkan uluslararası örgütün Antalya'daki tüm toplayıcılannı yakalayan ve beş bin kadar antik eseri ele geçirip muzeye teslim eden Fahrettin Çakar, pasif bir görev olan il çevik kuvvetinin başına getirildi. gün Marmaris'te dört katlı bir iş hanı, halıcı mağazası, kuyumcu dükkânı, bir seyahat acentesi, uç büyük yatı ve Rodos'ta bir Yunanlı ile ortak halıcı dükkânına sahip olan Merzifonlu, geçen yıl Marmaris'te en yüksek vergi odeyen mukellef ödulünü de almıştı. Kendisinin şu anda Turkiye'deki eski eser ticareti ile uğraşan ilk 10 kişi arasında önemli bir yer tuttuğu öne sürüluyor. Neredeyse bir arkeolog ve bir sikke bilimci kadar tarihi eser kulturüne sahip Başkomiser Çangar, son bir operasyonla Fethiye yoresinde bulunup yurtdışına 350 milyon liraya pazarlanan gumuş tepsilerin kaçakçılarını belirlemişti. Elmalı Definesi'ni yurtdışında pazarlayan Edip Telli'nin kardeşi Nevzat'ın onağı olan Metin Özharat'ın bu olaydaki rolünü ortaya çıkarmasına karşılık sanık, Başkomiser Çangar yerine jandarmaya teslim edilmişti. Adıyamanda antikacılarca kardeşi Tekin'in öldürülmesine karşılık yine de bu meslekten ayrılmayan ve kaçakçılık piramidinde zirvelere yükselen Gaziantepli Metin Özharat, daha sonra jandarma tarafından serbest bırakılmıştı. Bu olaylardan sonra tarihi eser mafyasının boy hedefi olan Ertan Çangar, kaçakeıların bir iftira duzeni ile önce görevden alındı ve sonra da Hatay'a atandı. Bölgenin yine Merzifonlu'nun denetimine girdiği, kendisinin mallarını İsviçre'de pazarlayan Niko Susmani adlı Rum kaçakçımn Muğla'da öldürülmesi ile anlaşılıyor. ler Hakan Kara ve Ekrem Macun rini alıyorlar ve ardından da bu adlı kişilerce bulunmuş ve bunlar sanık serbest bırakılıyordu. Edip Telli'nin Ege bölge temsilcılerinden olduğu soylenen ünlu es Denizli darmaduman ki eser kaçakçısı Latif Işıkh'ya saDenizli'den Ömer Yurtscven'in tılmıştı. bildirdiğine göre bazı yerel defineİki yıl once bir jandarma alba cilerin bulduğu değerli Iskender yının da adının karıştığı bir olay gumüş sikkeleri definesi olayını da Latif Işıkh'yı Uşak'ın Hacım ortaya çıkaran Mali Şube Mudüköyu'ndeki bir heykel olayından rü Ali Su "terfian" Asayis Şubedolayı tutuklayan o zamanki Uşak si Mudürlüğu'ne getirilirken, BaşMali Şube Sorumlusu İhsan Eryıl komiser Bayram Ali Çinkaya da maz, bir başka goreve alınırken Pamukkale'den sorumlu Sevindik kendisi de serbest bırakılmış ve Karakol Komiserliği'ne "karakol heykel de Edip Telli'ye ulaşmıştı. kadrosundaki açık" gerekçesiyle Aydın Mali Şube yetkilileri son aktarıldı. Bu olayda görev yapan olayı aydınlatıp oteki sanıklarla Komiser Efraim Vural ise doğu birlikte Işıklı'yi yakaladıklanndan hizmeti için Adıyaman'a gonderilkısa bir süre sonra atama emirle dı. (Bajtarafı I. Sayfada) gonderildi, bazılarının da görev leri değiştirildi. Arkadaşımız Özgen Acar'ın gazetemizde açıkladığı Elmalı'dan Amerika'ya kaçırılan "yüzyılın süren konuşmasının sonunda par definesi" olayından sonra Içişleri ti içi çekişmeler konusunda mil Bakanı Dr. Kalemli, 9 ağustosta letvekillerini uyarıp referandum 10 ilin valisini Antalya'da toplaniçin çalışmalarını isterken de şun tıya çağırmış ve "Eski eser kaçakları söyledi: çılıgının üzerine azimle yürüvece"tşin temeli biriik beraberliktir. ğini ve Küllur Bakanlığı'nın da Hiçbir şekilde arkadaşlarıma malına sahip çıkması için bakangruplaşma yapmalannı tavsiye el lıklararası loplantı miyonım. Ben bu gruplaşmaiarın düzenleyeceğini" açıklamıştı. karşısındayım. Biz bu memlekete Sevindirici bu açıklamaya karhizmet için ANAP'ta biraraya gel ' dik. Falan gruba, filan gruba hiz şıhk, uygulamadaki sonucun acı met etmek için degil. Sakın baş olduğu gözleniyor. Eski eser kaka anlam çıkarmayın. Sizi tahrik çakçılığı ile mucadele konusunda etmek için her tiirlii şeytanlığı ya kurs görmuş, uzmanhk sağlamış pacaklardır. Geçmişte iklidar par ve uygulamada başarılı olmuş dütilerinin en önemli sorunu da bu rüst polis şeflerinin İçişleri Bakaolmuştur. Sizi gruplaşmalara iter nı'nın bilgisi dışında ve art arda ler, sonra da karşımza geçer, giı doğu illerine surülmeleri dikkati lerler.Çalışırsanız,aranızdaki kır çekiyor. gınlıkları bir tarafa bırakırsanız, Antalya'dan referandumda birçoklannın ya/dığı kamuoyu yoklamalanndan Hakkâri'ye daha iyi sonuç alacagınıza inanıArkadaşımız Biilenl Ecevit'in yorum." Antalya'dan bildirdiSine göre çe UGUR MUMCU (Baştarafı I. Sayfada) GOZLEM bir geleneği başlatmıştı. Yirminci yüzyılın son çeyreğinde, insanları, renklerinden, soylarından, konuştukları dillerinden, dinsel inançlarından ve siyasal ideolojilerinden dolayı kınamak, suçlamak ve cezalandırmak bir insanlık ayıbıdır. Hele hele insanları toplu kırımlarla yok etmek cinayetlerin en acımasızıdır. Terörün devlet eliyle yapılması da bağışlanmaz bir insanlık suçudur. Devlet devletse, terör yapmaz... Devlet devletse, iştence yapmaz... Tabii, eğer "devlet", gerçekten "hukuk devleti" v© gerçekten "demokratik devlet" ise! Bu yüzden, yaşlısı ve genciyle, kadını, çoluk ve çocuğu ile toplu kırımdan kaçan Iraklı Kurtlere Türkiye'nin yardım elini uzatması; hükümetin bu kararının, muhalefet partilerince de desteklenmesı, Türkiye'de bir "uygarlık rüzgân" estırmiştir. Böyle olmasına böyledir, hiç şüphe yok. Ama elinizi vicdanınıza koyup düşünün... 12 Eylül döneminde, yüzlerce ve binlerce insan siyasal düşüncelerinden dolayı yargılanmadı mı? işkencelerden, hapis cezalarından kaçan yurttaşlarımız "vatan hainliği" ile suçlanmadı mı? Ve bu insanlann en doğal hakları olan "yurttaşlık haklan" ellerinden zorla alınmadı mı? Niye hâlâ dönemez bu insanlar ülkelerine? Nedir bu yirminci yüzyılın son çeyreğinde düşünce ve örgütlenme suçları? Niçin atılır yurttaşlıktan bu insanlar? Kurtuluş Savaşı'nın türkülerini seslendiren bir Ruhi Su"ya niçin çok görülür bir pasaport? Behice Boran'm 76 yaşında yabancı ülkelerde sürgünde ölmesi ile ne kazanır bu devlet? Sanatçısına, yazarına, çizerine, düşünürüne niçin düşmandır şu "Son bağımsız Müslüman Türk devleti?" Sosyalist aydınına. kelepçeler, zindanlar, işkenceler, sürgünler; kaçakçısına, itine, uğursuzuna, devlet kesesinden milyarlar! Ve milyarlar yetmiyormuş gibi paranın padişahlığında hüküm süren bu haramzedelere kaçırdıkları paralarla yuıidışında binbir gece masalları yaşamaları için bırer de pasaport! Ey benim uygar ve insancıl devletim ey... Daha "1402'likler" ayıbını sılememiş demokratik hukuk devletim ey... Evet, 12 Eylül'de "MİTraporlan" ve "paşa tasarruflan" ile kürsülerinden alınmış öğretim üyeleri. İşkenceli sorgulardan geçmiş binlerce sanık... İşkencelerde sakat kalmış ya da can vermiş insanlar.. Ve sürgünler... Hepsi hepsi yaşandı bunların ve hepsi de yaşanıyor... Belki daha da yaşanacak... Hükümetimiz, hiç şüphesiz, Irak'tan kaçıp ülkemize sığınan Kurtlere bağnnı açarak insancıl ve uygar bir davranışta bulunrnuştur. Bu insanlık anlayışından yurtdışında yaşayan aydınlarımızın, işkenceli sorgulardan geçmiş sanıkların ve 1402'lık öğretim üyelerinin de yararlanmaları için 21. yüzyılı mı beklemek gerekir? ANADOLU ÜNİVERSİTESİ AÇIKÖĞHETİM FAKÜLTESİ 19881989 ÖĞRETİM YILI IRESUN CANAN GEDİK CEMİL CtĞERİM GİRESUN ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Turgut Özal, referandum sonucunun ANAP'ın lehine olacağıru one sürerek, "En büyiik kazığı DYP yiyecek" dedi. Özal, Süleyman Demirel'in SHP'nin dümen suyunda olduğunu bildirdi. Havayoluyla geldiği Trabzon'dan helikopterle Giresun'a geçen Özal, belediye önünde halka hitaben bir konuşma yaptı. Cadde ve sokaklardaki tretuvar taşlannın beyaza boyalı olduğu Giresun'da hava karardıktan sonra konuşan Özal, Irak sımrındaki Özal: Btiyük kazığı DYP yiyecek CUNEYT ARCAYUREK yazıyor ANAP'tan bir milletvekili adayının yakını olan eski bir kaçakçı ile bir koy muhtarının da yakalanmasının bu başaıılı polis şefinin görev yerinin değiştirilmesinde etgelişmelere değinirken 70 binden tirirken SHP'nin bu konuda sah kin olduğu bildiriliyor. fazla insanın Türkiye'ye sığındı ne dışı kaldığını ve fevkalade ters » « • > . . » ¥¥ ğını söyledi. Özal, sığınanlara düştüğünü iddia etti. özal, Mugla dan Hatay a yardım için Sosyal Yardımlaşma Muğla muhabirimiz Özcan ÖzFonu'ndan 3 milyar lira aktarıl DYP'nin durumunu değerlendirirken de, "Biz reste rest dedik. gür'ün bildirdiğine gore Mali Şudığını kaydetti. Referandumun demokrasi açı Süleyman Bey restten kaçtı. Şimdi be Müdürü Başkomiser Ertan sından önemli bir kurum olduğu SHP'nin dümen suyundadır" di Çangar önce görevden alındı ve daha sonra da Hatay'a atandı. nu kaydeden özal, "Anayasa ye konuştu. Başbakan Özal, "Referandum Çangar, Marmaris'te karargâh mukaddes kitap gibi değişmez değildir. Bu zamana kadar anaya da hayır çıkarsa bundan sonra kurmuş unlu eski eser kaçakçısı saları Silahlı Kuvvetler yaptı. İş anayasa değişikliğini getirirken 10 Muslafa (Güncr) Merzifonlu'yu te biz anayasa değiştirme yetkisi defa düşunürüz. Bu iş kulüp tut 1983'te 5 milyon liralık rüşvete ni size veriyoruz. Mühurü beya ma haline gelirse, sen Fenerlisin, karşın yine de ilk ve son kez yaza bembeyaza basın ki anayasayı ben Galatasaraylıyım gibi olursa, kalama başarısını gösteren bir emniyet görev lisiydi. değiştirme yetkisi sizde otsun" de doğru olmaz" diye konuştu. di. Özal, geceyi Giresun'da geçirdi. Bugün Muğla emniyetinde baBaşbakan özal, gece de Fisko Bugun de Giresun'un kıyı şeridin zı yoneticilere yakınlığı ile tanınan birlik tesislerinde gazetecilerle deki ilçelerde halka hitap edecek, Mustafa Merzjfonlu, Bodrum'un yaptığı sohbette muhalefetin er saat 13.00'te ise Trabzon'da açık Çömlekçi köyünde seyyar sabun ken yerel seçimle ilgili tavrını eleş hava mitingine katılacak. satıcılığı ile hayata atılmıştı. Bu Aydııt'daki dağıtım Aydın muhabirimiz Aydın San'nın bildirdiğine göre ise bu ilimizde Mali Şube'nin başarılı gorevlilerinden Müdür Yunus Gun, Kahramanmaraş'a ve komiser Yusuf Şeker de Niğde'ye "doğu hizmeti"ni tamamlamaları için atandılar. Geçen 30 haziranda Ortaklar ilçesinin bir köyünde yapılan bir kaçak kazıda Diadem denilen altın bir alınlık, çene bağı denilen bir altın yaprak ve bazı altııı eser Topluca... ANKARA Hiç değilse Meclisin 1 eylülde çaiışmalara başlayacağını emreden anayasa hükmü uygulanıyor. Halkoylaması öncesı partilere toplu bakışı içeren gözlemler yapılabiliyor. İlk gözlemimiz, kudretlı ANAP grubu ile ilgili. Meclis çalışmalarına özlem duyduklan söylenemez. Milletvekilleri Özal'ın konuşacağını bilmese dünkü grup toplantısında çoğunluk bile sağlanamazdı. Geçen seçimlerde ANAP'lılarda gördüğümüz o heyecan, kampanyaya asılışı sergileyen hava nerede, başıboş gezinen mayınlar gibi dün koridorda volta atan milletvekiilerındeki durgunluk nerede? Sanki ANAP'lılar. yazgıya rıza göstermişler. Sanki ANAP'lılar nasılsa hayır çıkacağından kuşku duymuyorlar. jpe un sermişlergibi. Nitekim Özal dün milletvekillerine yeni bir ruh aşılamak, kampanyada olanca güçleriyle varhklarını göstermelerini sağlamak istiyordu. Ne var ki ANAP'lılara sınen boşvermişliği kolayca giderebileceğini gösteren işaretler hemen hemen yoktu. DYP grubunda Demirel, halkoylamasında ilk hedefi gösterdi: TRT Yol kavşağı, çeşme, konut artık ne bulursa önünde tören düzenleyen Özal'ın TV'den yaptığı tek yanlı prbpagandaya karşı muhalefetin 18 eylüle kadar ne mitingleri ne de siyasal toplantıları gösterilmeyecekti. 18 eylülden sonra iki konuşma hakkı, işte o kadar. Basının "gizli ve açık baskılar" altında kaldığını, TV'nin de iktidar borazanı olmasıyla halkın haber alma olanağının ortadan kaldınldığını söylerken, "rejim meselesinin tartışılır" hale geldiğini dolaylı yoldan irdeliyordu Cumhuriyet 60. yılında. Bu sürede basılan para 700 küsur milyar. Oysa Özal'ın geçmiş yıllar bır yana, son sekiz ayda pıyasaya sürdüğü gıcır gıcır liraların toplamı bir buçuk trilyon. Müteahhıtlere bir buçuk trilyon borç. Yatırımlar yatmış, sonra kalkınma edebiyatı. Üreticinın bır o kadar alacağı var devletten, sonra görülmemiş refah. Demirel, kazara bir evet oyu çıksa halkoylamasında, "milletin vay haline" diyordu. Özal para basıyor, halk enflasyon alıyordu. DYP lideri halkoylaması stratejisinde bir adım daha attı. Düne kadar söylemediğini grupta açıkladı. Hayır oyu ile iktidar terslenmeli. ilk aşama bu. Hayır oranı yüksek çıkmalı, yüzde 36'da efsaneleşmeli. İkinci aşama. Ardından "güle güle Bay Özal!" Tabii yapacağı, söyleyeceği artık kalmayan Özal'ın DYP tabanına solun iktidara geleceği korkusunu salmaya çalışacağını, bu yoldan "müterreditleri kazanmaya" uğraşacağını belirtiyor, uyarıyordu. Doğruydu. Erdal inönü'yü de dinledik grubunda. Yorgun muydu, buruk muydu pek anlayamadık. Günlerdtr söylediklerine eklenecek yeni atılım içeren tek bir paragraf, bir sözcük yoktu konuşmasında. Grubunu, grubu aracılığıyla örgütünü yeni heyecanlara surukleyecek hiçbir yeni taraf bulamadık sözlerinde. Zorlaya zorlaya notlarımızda görebildiğimız "yenılik" haikın, "25 eylülü hükümet için güvenoyu kabul ettiğini" gezilerinde farkettiğini söylemesiydi. YaÖzal?.. Şahane üslubuyla tumturaklı "İcraatın İçinden" programı yineledi. Halkoylamasının ne olduğunu ülkeye anlatamadıklarından yakınıyordu. Anlatım eksikliğindeki başlıca suç kimdeydi? TV'yı kıskançhıvla Başbakanlık'ta bir odaya kapayıp. muhalefetin istediği gibi açıkoturumlarla neyin ne olduğunun halka inmesini engelleyen bizzat kendisi değil miydi? Özal da sezmiş ANAP'taki dağınık, boşvermiş havayı. Yine biriik berabeklik edebiyatı, yine sıraladığı ANAP başarılarının halka indirilmesi isteği. TV'nin bu kadar hoyratça, bencilce kullanılmasından sonra ANAP başarılarmı hâlâ sindirememiş ise halkımıza, vay benim iktidarım vay! Nerede o eski günlerdeki cakalı Özal. Halkuylamasından evetle çıkacağını bir türlü söyleyemıyordu. İyi çalışılırsa kamuoyu yoklamalanndan "daha iyi sonuç" alabileceklerinden dem vuruyordu. Umudunu bağlamış yüzde 36'nın üstüne. Oysa adı çıkmış dokuza, inmez sekize! Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birligi'nden Duyuru "SİGORTACIUK" MESLEGI İÇİN EGITIM VE BURS Ülkemizin sigortacılık sektÖriinün çağdaş bilgi ve tecrübesini geü§tirmek üzere, Marmara Oniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Enstitüsüne lisans üstü (master) öğrencisi alınacaktır. Eğitim yanında burs ve staj imkânlan sağlanacaktır. flgililerin ÖEylül 1988 tarihinefcodaraşağıdaki adrese müracaatlan. KATIT DUTURUSÜ Anactotu Unıversılesı AçıtuJğretım FaluJhesı Ikbsai ve İş Ldaresı Programlanna yerteş t r t e n bğrena adayLann.n 1968 1969 ö ^ e o m y .lı kayıt ı^amten 5 Eytui 19SB de 16 Eylul 1968 tanhlen arastnda Açıköğretm F^uJtesı Kayıî ^terkeztennde y ^ ı i a c a k t i r arasında yasat ma^eretfen nedenryle kay>c yaptırama»aniar 6<J tarîhier 26 Eytui 15&8 ile 30 Eylui 1968 tartıtefi aratında mazerellennı kanttlayan r e s m beigetsrte buzat veya bır yakınt araabQı ıte seçiTOş olduUarı kayıt m e r k e r m * başvvaraK kayıBafinı yaptırabdeceklerdr Adaylarn a r ^ s l e n n e g<Sodenlen hayıt dosyaian kayıl duyuaısu oknayıp kayrt ıştemtefmı kotaytaşttrmak amacına yânefakttr Kaytt dosyalan rmşftr 12 E y M 1968 t a n h r e kadar kayıl dosyann posta kanalı ile sıze utaşmaz ise dakı kayrt mertsezlenndeti yedek Kayit evraKı temın e d e b ı t r s ı r u P O S T A İLE KESİNLIKLE KAYIT YAP1LMAVACAKTIR Evrakianm kayıt merkezten yenne Untversıbmızın muhteW btnmtenne posia tle gonderen adaylann kayıtlan yap«tma yacak ve evrafcların kaytsından ünıvefsrtema sorumlu otmayacaKiır Kesın kayıt rşterro yukanda verAen tanhlerde yapılacak ve kaytt tarihi kesınlıkle uzaltlmayacaKtır Bu tanhler arasmda her ne sebeple olursa oisun kaydmı yaptirmayan öğrena adaytan Fakuheye kayıt hahJunı kaybedeceKleniır Kay^i yapbrmak ıçın aciaylardan tslenen âvraUar b r butun OkJp kayıt kılavuzundakı açıklamalara uygun duzenlenereK sure«mde kayıt m e r k e z n e teslvn edAme&ı 2onn(udt^ Kayıt evraUarından b* tanestnn M e aks*Jığnde kayıl tştefm yapttmayacakbr Bu ılan re&mı kayıt oVyurusu olup öğrena adaylar»r>â kayıt K?n aynca duyuru yapıl mayacaktır 1968 1969 öğreDm yılınde kayıt ışlemtennm yaptırabılecedtnız ve yedek kay>t evraKı aiabıteceğfiiız kayıt merheztennn adreslen a^ağıda bıtdKimıscr ör)renc*er sadece seçmış olduCu buronun buiunduğu ktetu kayıt merVezmde kayıt yafdrabMer aşa^ Fakultemıze yerteşbnlen adaytann adresteone posta ile gondenl AÛANA ANTALYA BUR&4 DfCARSAKK ELAZ1G EFIZURUM Ş GAZtANTEP ISTANBU. Og K Mr J90 0 NotSAOANA No » A A 2»6 207 ANTAIVA Umar S«r«n Cad Çtyteışı Utf< P«mfy« Apı No «V2 DtNt?Lİ ' OOeOnmvıHMt E>m Fa*, SosyS Teaaian basyon Cad ÖYAR8AKR Kaitey fcfar Tüncay Sofc No • 7 ELAZÛ G«Uar, ÇaytmCaa Omz Apl No t*fRZUflUM d ND i6£SK!ŞfHlR H*n>PaşaC«l ŞAaoSokakGur^f>Apt r*>ıA ErtrMy/ \5\ ftN8UL Beş>KBf Burost/ru S«çeoM aday Ofyvoatm ıçm Avrupa yakasnJaıu Kayıs 3 Eytt 1OBB gununden ısbaren Aç>UtQrMım FahuJte» Bc**)a$ Buosy nda van ed !e cehBf Aday öftrencler *yn tarıh»n ıiibafen AçıfcuOretn FaKitesBüoWnwi 161 35 41 16095 14 nofc. leletantan vacıb0> •• kay t "iek « U*wpa9a Cad N o S ^ O V a i ^ M t t S e . ç ç u r ^ U ^ Bor Sok Mo9«KAYSERl AnıTAtan Şnsad'e»n Marı Anberr«ıs Cad rundaAoi N o i C KONYA VriayetA^as^No <9 IM.LATYA C « l HOTftSAMSUN 4 ^yvmz Cat) Ur^uo Apı hto i W Bedreddın Denwe Caö No i C L«tıo»aKIBRIS Marmara Üniversitesi Bankacılık ve Sigortacılık Enstitüsü Hüsrev Gerede Cad. No.75 Teşvikiye/İSTANBULTel: 141 20 70 KAYSfHİ KONYA MMATYA ?ONGULOAK ifFKOŞA ZVHGm DAK