22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 MA YIS 1988 EKONOMİ CUMHURİYET/11 TÜRKİYEUen ANKARA (ANKA) Kredili ihracata stmrlama getirildi. Yeni düzenlemeyle, ihracatçıya akreditifin yüzde 58% akreditif şartlarımn yerine getirilmesinde ödenecek. Bu tür ihracatta daha önce akreditif şartlan yerine getirilince mal bedelinin yüzde 77'si ödeniyordu. Kredili ihracata sınır Asil Çelik'e kıırtarıcı aranıyor ANKARA (AA) Koç grubunca kurulan ve zor durumdayken Hazine tarafından "kurtanlıp" devletleştirilen Asil Çelik tesislerine yeni "knrtancı" aranıyor. Kuruluş döneminden kalan borçların tasfîyesinin sağlanması için DESlYAB'ın AsilÇelik iştirakinin arttınlması eğilimi ağırlık kazanıyor. Edinilen bilgiye göre, özel sektörden devralınan borçlan nedeniyle zor durumda bulunan Asil Çelik'in kurtanlması için Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile ekonomiden sorumlu devlet bakanlığı tarafından yürütülen çalışma son aşamaya geldi. Halen Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'mn Ağır Sanayi ve Otomotiv Kurumu'na (ASOK) bağlı müessese durumundaki AsilÇelik'in kuruluş aşamasında aldığı borç' ların henüz ödenememesi, şirketin borçlannı 90 milyar liraya yükseltti. 40 milyar liralık sermayesinin önemli bölümü ödenmemiş olan Asil Çelik, 1987 yılını 148 milyon lira kârla kapatmasına rağmen, geçmiş dönemde kalan borçları nedeniyle zor dunımda bulunuyor. AsilÇelik'in "retaabilitesi" ile ilgili çalışmalann sürdürüldüğünü belirten bir yetkili, şunlan söyledi: "AsflÇeUk'in kurulma aşamasında, kur garantisine göre aldığı dış krediler, kur garantisi kallunca sonın oldu ve doviz degerindeki artışa paralel olarak büyiidii. Finansman sıkınbsı şirketi olmnsuz etkiliyor. Bunuo giderilmesi için yapılan çalışmalarda bazı formıilleri göriişüyonız. Formiilerden biri, DESlYAB'ın şirketi serraayesine katılımını arttırması yoluyla "rehabiliteyc" (iyileştinneye) alması ve swmayc iştirakıyla finansman sıkıntısının giderilmesi olarak görülüyor. Agırlık olarak bu formiil üzerinde duruyoruz. Şirket dış borçlannı ödemek üzere İş Bankası'ndan kredi aidı. Ana para ve faiz toplamı 40 milyar lira olan bu borcun 5 yıllık bir ödeme planına yayılması üzerinde de dunıluyor. Ancak bu formiil, banka tarafından olumID bulunmadığı için uygulamaya konulamıyor." DEStYAB'm AsilÇelik 'e ortak olmasımn, şirketin yeniden özelleştirilmesi yolunu da açacağı bildiriliyor. Yatırım bankası niteliğindeki DEStYAB, rehabilitasyona aldığı şirketlerin sorunlannı giderdikten sonra bunlann hisse senetlerini, borsada yeniden halka satıyor. DESlYAB'ın halen bu şekilde borsaya kote ettirdiği hisse senetleri, tMKB'de el değiştiriyor. Dış borçta tardşması Kahveci: "Adamı senet mafyasında olduğu gibi bin pişman ederler." Ekonomi Servisi Hükümet, Türkiye'nin bir dış borç sorunu olmadığını ısrarla vurgularken dış borçların ertelenmesi için girişim yapılması, giderek daha yaygın bir kesimin talebi haline geliyor. Latin Amerika ülkelennin "Dış borçlanmızı ödemiyoruz" gjrişiminin, borç ertelenmesi sağlamaya yönelik bir strateji olarak kullanılması konuyu Türkiye'nin de gündemine getirdi. Ekonomik Panorama Dergisi'nde konu ile ilgili yer alan bir yazıda Devlet Bakanı Adnan Kahveci "Borcunuzu ödememeye kalkarsanız tıpkı senet maf)asında olduğu gibi adamı doğduğuna bin pişman ederler" diyerek buna karşı olduğunu belirtti. Kahveci, Özal hükümeti dönemine ait dış borç tutarının yalnızca 5 milyar olduğunu, gerisinin kendi iktidarlan öncesinde alınan borçlann ana para ve faizlerinden oluştuğunu belirterek "Türkiye 1980 yılında dış borçlannı erteleltirmesinin 198083 arasında borçlann maliyetini çok hızla arttırdığım" savundu. Prof. Tansu Çiller de "Kredibilite itibannın devam ettirilmesi çabası var. Bu sureç yaşanırken erleleme politikası çabaun baltalanması anlamına gelir" dedi. Üçüncü Dünya Ülkeleri'ne ilişkin çalışmalarıyla uluslararası une sahip iktisatçı Samir Amin ise, "Türkiye gibi nispeten önemli bir ülkenin tek taraflı bir dış borç itirazında bulunmasının etkili olacagını" savundu. Türkiye'nin, resmı kurumlara olan borçlarının geri odemesinin yeniden planlamasının daha güç olduğunu belirten Amin, "Piyasadan alınan krediler için bu koşnl vardır" dedi. Prof. Korkut Boratav, Dr. Çağlar Keyder ve tktisatçı Sungur Savran ise dış borçlann ödenmemesi gerektiğini savundular • EKONOMt NOTLARI OSMAN ULAGAY D;ş Borçta Ertelemeye Gidilebilir mi? 1980 yılından bu yana dış borç ertelemesine gitmeden dış borç servisini gerçekleştiren, ana para ve faiz ödemelerini aksatmadan yerine getiren Türkiye, acaba yakında bir borç ertelemesine gitmek zorunda kalacak mıdır? Bu ertelemeyi, kaçıntlmaz hale geldiği noktaya varmadan, bilinçli bir tercih olarak yapmak daha mı doğrudur? Böyle bir erteletmeye yönelmenin sonuçları neler olabilir? Özal hükümetinin böyle bir niyeti var mıdır? Ekonomiyle ılgilenenlerin izlemesi gereken Dünya Gazetesi'ndeki sütununda, Türkiye'nin yeni bir dış borç ertelemesine gitmesinin yararlı olacağını savunan Tevfik Güngör dostumuzun bu önehsi yukandaki sorulan tartışma gündemine getirdi. Bu konuda farklı görüşler ortaya konmaya başladı. Tevfik Güngör'ün önerisi Türkiye'nin bir iki yıl içinde nasıl olsa borç erteletmek zorunda kalacağı varsayımına dayanıyor ve 1980'den bu yana "sadık borçlu" görünümünü bozmayan Türkiye'nin bu görünümde iken, müsait koşullarla borç ertelemesine gitmesinin, uygun olacağı belirtiliyor Türkiye'nin faizlerin bir kısmını da içerecek biçimde kapsamlı bir borç ertelemesine gitmesi halinde önümüzdeki dört yıl içinde yapması gereken 29 milyar dolar dış borç servisi yerine 910 milyar doiariık bir ödemeyte büyük manevra alanı kazanabilecegini belirten Tevfik Güngör, böylece Türkiye'nin büyüme hızını fazla düşürmeden ve yatırımlarını fazla aksatmadan "d»ş borç iç borç kamu açıkları enflasyon" kısır döngüsünü kırabileceğini ileri sürüyor. Bir yandan büyümesini sürdurürken diğer yandan ekonomik dengelerini düzelten bir Türkiye^ nin, uluslararası finans çevreleri ve yatınmcılar açısından da olumlu görünüm veren bir Türkiye olacağını belirten Tevfik Güngör, bu durum İyi izah edilebildiği takdirde Türkiye'nin bu noktada bir borç ertelemesine gitmesinin anlayışla karşılanacağını söylüyor. Tevfik Güngör'ün söyledikleri, özünde ünlü "Baker Planı"nın ruhuna da uygun düşüyor. Bu yıldan itabaren büyük boyutlarda net dış borç öder duruma gelen, dış âleme "net mali transfer" yaprna zorunluguyla karşı karşıya gelen Türkiye'nin, bu nedenle çok zorianacağı, politik faturası kabarık bir kemer sıkma döneminden geçmek zorunda kalacağı biliniyor. Ayrıca Türkiye'nin dış borç servisi için gerekli döviz girdilerini denkleştirmek için de çok ustalıklı manevralar yaparak dünya piyasalarından ihtiyacı olan finansmanı sağlaması gerekıyor. Tevfik Güngör'ün önerdiği gibi kapsamlı bir dış borç ertelemesine gidilmesı ve bunun başanyla sonuçlandınlması, bu sorunların aşılması açısından kuşkusuz önemli bir olanak yaratabilir. Ayrıca Türkiye, Tevfik Güngör'ün iddia ettiği gibi eninde sonunda bir ertelemeye gitmek zorunda kalacaksa, bunun bir zorunluluk haline gelmeden gerçeklestirilmesinde kuşkusuz çeşitli yararlar olduğu soylenebilir. Ne var ki Türkiye'nin bu aşamada bile kapsamlı bir borç erteleme programıyla alacaklılarının karşısına çıkması ve kısa sürede pazarlığı sonuçlandırarak istediği tavizleri koparması, bize hiç de kolay görünmüyor. Bu olasılık şimdiden bazı uluslararası bankacıların uykularını kaçırmakta, Türkiye'nin böyle bir ertelemeye gitme niyetinde olup olmadığı sık sık sorulmaktadır. Latin Amerika ülkelerindeki alacakları için 20 milyar dolayında rezerv ayıran uluslararası bankacılar, Türkiye'yi de "borç erteleten" ülkeler arasında görmeyi sanırım hiç de fazla istemiyorlar. Türkiye'nin, borcunu ertelemeden ve aksatmadan ödeyen ülke konumunda kalmasını tercih ediyorlar. Ayrıca Türkiye'deki son ekonomik ve politik gelişmelerin yabancı bankacıları rahatsız etmeye başladığı da biliniyor. Tüm bu gelişmeler Türkiye'nin hiçbir pürüz çıkmadan, kısa sürede ve elverişli koşullarla dış borç erteletme şansını beiki de kaçırmış olabileceğini düşündürüyor. Bu koşullar altında kapsamlı bir ertelemeye gitmeye çalışmak ise oldukça riskli bir tercih gibi görünüyor. Borç erteletmek için koşullann daha elverişli göründüğü dönemde bu yola gitmeyen ve uluslararası bankacıların hoşuna gitmeyecek bir adım atmaktan özenle kaçınan özal yönetimi, şimdi gelinen noktada böylesine riskli bir tercihe yönelebilir mi? Hiç sanmıyorum. Ankara temsilcimiz Yalçın Dogan da bu kanımı paylaşıyor ve şöyle diyor: "Ben 'dış borcu biz mutlaka öderiz' lafını Özal'ın ağzından çok duydum. Burada dış borç ödenmezse Türkiye'nin kredibilitesi azalır, ondan sonra Türkiye'ye kimse borç vermez endişesi yatıyor. Yani şu anda borcunu ödediği sürece para bulabilir ve onun için zaten ertelemiyor ve borcu borçla kapatmak yolu seçiliyor. İkincisi de yeniden kredi isteme olanakları olabilsin diye öderneleri ne pahasına olursa olsun aksatmamaya çalışıyorlar..." (1) Hükümets, Türkiye içinde ve dışında önemli manevra alanı kazandırabilecek nitelikteki bir dış borç ertelemesine gitmemenin de kuşkusuz Sayın Özal için bir maliyeti var. Dış borç servisini aksatmadan sürdürecek bir Türkiye'nin hiç değilse önümüzdeki iki üç yıl süresince ciddi bir kemer sıkma politikasını uygulaması gerekiyor. Bunun Sayın Özal'ın politik geleceğini nasıl etkileyeceği, Türkiye'nin ve ekonominin sorunlarını daha da ağırlaştırıp ağııiaştırmayacağı da tartışılması gereken konular arasında yer alıyor. Sayın Özal, bu konuda da zor tercihler karşısında görünüyor. (1) Ekonomik Panoroma, 8 Mayıs 1988 Para arzı yarun trilyon arttı ANKARA (ANKA) Ceniş anlamda para arzı (M2) 815 nisan günleri arasmda 541.6 milyar lira artarak 15 trilyon 422.9 milyar liraya yükseldi. Para arzındaki artışın 322.6 milyar liralık bölümü dolaşıma çıkan paradaki artıştan kaynaklandı. KOOPERATİF İRŞAATUMmAN ÇEKİÇ SESİ GELMİYOR Hukümetin, enflasyonu düşürme programı çerçevesinde konut yapı kooperatffierine Toplu Konut Fonu'ndan verilen kredi ödemelerini kesmesinden sonra her 10 inşaattan biri durdu. (Fotoğraf: Mehmet Yapıcı) Inşaatta sessizlik tZMtR/ADANA (Cumhuriyet Börolan) lnşaat sektörü, hukümetin aldığı 4 Şubat kararlanndan sonra " S O S " vermeye başladı. özellikle kamu kesimine iş yapan inşaat müteahhitleri, kamu yatınmlannın kısılması, ödeneklerin gecikmesi nedeniyle güç durumda kaldıklannı vurguladılar. Bayındırlık ve lskân Bakanlığı'mn inşaat maliyetleri için saptadığı 1988 birim fıyatlanyla da çalışılamayacağını vurgulayan müteahhitler, inşaat sektörünün ciddi krize sürüklendiğine dikkat çektiler. Toplu Konut Fonu'nca yapılan kredi ödemelerinin kısılması ve temel girdi fiyatlarındaki artışlar kooperatif inşaatlannda krize yol açtı. Malzeme fiyatlarındaki yüksek oranlı zamlar ve 4 Şubat kararlannın ardından şubat ayı ortalanndan itibaren kooperatif inşaatlannm büyuk bir bölümünün yavaşladığı ve durduğu izleniyor. Türkiye tnşaat Müteahhitleri Işveren Sendikası (TİMSE) Başkanı Sami San, kamuya çalışan inşaat müteahhitlerinin batma noktasına geldiğini belirterek, "Bo koşullarda hiçbir müteahhidin aldığı işi tamamlayabilecegi kanısında değilim. Acü çöziira bekliyonız" dedi. Türktnşa Genel Başkanı Mevlıit Hamzaoğlu da "Şantiyeler kapanmaya başladı. tnşaat piyasası kilitlenmiştir. Miiteahhit vergi ödeyemez dunnna gelmiştir" diye konuştu. 1987 yılı sonunda hukümetin karanyla bütçe çıkıncaya kadar yatırımlar tümüyle durdurulurken, 1988 yılımn ilkdön ayında da hiçbir ihalenin açılmaması, bu arada önce bütçedeki gecikme, ardından "bürokratik işlemler" nedeniyle müteahhitlere verilecek ödeneklerdeki gecikme, inşaat müteahhitlerini endişelendirdi. Kamu yatınmlannın kısılması ve toplu konut kredilerinin durdurulması sonucu 1,5 milyon gecici inşaat işçisinin işsiz kalacağını vurgulayan Türklnsa Genel Başkanı Mevlüt Hamzaogta ise şunları söyledi: "Bu gelinen nokta ülkede işsizligi arttınr, ekonomik ve sosyal alanlarda kötii sonçlara neden olabilir. Bondan endise duyuyoruz. İnşaat mevsiminde olmamıza karşın, işlerin çogu durma noktasına gelmiştir. tnşaat piyasası ile biriikte inşaal malzemeleri satışı da durdn. Hem miiteahhit. hem tuccar, hem sanayici vtrgi ödeyemez duruma düşmüşrür. Sonıyorum, hükiimet bizi gözden tni çıkardı? 600 alt sektörden girdi temin eden inşaat sektöriı ekonominin lokomotifidir. Bu sektör çökerse ekonomi de çöker." TtMSE Başkanı Sami San ile Türk Insa Genel Başkanı Mevlüt Hamzaoğlu, bakanlık tarafından saptanan inşaat birim fiyatlanyla piyasa fıyatlan arasında da yüzde yüze ulaşan bir fark oluştuğuna dikkat çektiler. San ve Hamzaogiu, "Enflasyonun yiizde yüze ulaştığı bir ülkede sabit fiyatlaria çalışma olaoagı kalmamıştır. Bu nedenle eşelmobil sistemi uygulanmah" dediler. Güney llleri Büromuzun haberine göre de özellikle son S yıldan bu yana hızlı bir yapılaşma süreci yaşayan Adana'da her 10 kooperatif inşaatından 4'ünttn ya tümüyle durduğu ya da çok ağır yürüdüğü saptandı. Müteahhitler, Toplu Konut Fonu'nun kredi ödemelerini düzenli hale getirmemesi halinde salt üye aidatlarıyla ınşaatı sürdürmenin olanaksız olduğunu bildirdiler. Merkez Bankası bilançosu şeffaf ANKARA (ANKA) Merkez Bankası'nın haftalık durum tablosu da, ilk kez. geçen yıl sonu itibanyla •yayımlanan yeni şekil bilanço esasına göre yayımlanmaya başiandı. Böylece daha önce tabloda yer almayan bazı hesaplartn da devreye girmesiyle bilanço büyüklüğünde ani bir yükselme oldu. 29 nisan günü itibanyla yayımlanan son haftalık duruma göre değerleme farkından kaynaklanan donmus alacaklar da 2.5 trilyon lira daha çoğalmış bulunuyor. Teşvikli yatırımlar ANKARA (ANKA) Yılın ilk iki ayında 414 adet belge karşılığı 1 trilyon 391 milyar liralık yatırım, teşvik kapsamına alındt. Geçen yılın aynt dönemindeki 730.2 milyar liralık tutara göre teşvik kapsamına alınan yatınmların tutarında yüzde 90.5 oranmda artış oldu. Sümerbank Holding ANKARA (ANKA) Sümerbank 'm özelleştirilmesi konusundaki karar üzerine Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı tdaresi (TKKOİ) başkanhğı tarafından Sümerbank Holding A.Ş. kuruldu ve holdingin kuruluşu tescil edildi. Şirketin 200 milyar lira sermayesinin tamamı TKKOİ Başkanhğı'na ait bulunuyor. Şirket başta tekstil ve giyim sanayii olmak üzere imalat sanayii alanlarında yatırım, kuruculuk ve işletmecilik yapacak ve bankacılık faaliyetlerinde bulunacak. 'Kaynak bulabilmek için halka açılın' Turizm Bankası Genel Müdürü Serhan Altınordu, turizm yatırımlarında özkaynak kullanma oranının %25'ten %50'ye çıkanldığını belirterek, tnali kaynak isîeyenlere halka açılmalarını önerdi. Ekonomi Servisi Turizm sektörünün proje bazında yüzde 95'ine, finans bazmda yüzde 75'ine kaynak sağlayan Turizm Bankası'mn Genel Müdürü Serhan Alünordn, yatınmlarda özkaynak oranının yüzde 25'ten yüzde 50'ye çıkanldığına işaret ederek, turizm yatınmcılanna mali kaynak sağlanması konusunda halka açılmayı önerdi. Turizm yatırımlannın küçük hissedarlanyla sıcak ilişkiler kuracak yatırımlar olduğunu belirten Serhan Altınordu, bu küçük ortaklara, devre tatil haklarının sağlanar ileceğini, bunun da hisse senetlerine talebi canü tutacağını söyledi. Turizm yatınmının esasta bir gayrimenkul yatınmı olmasının bu yöndeki tercihleri tatmin edici bir nitelik taşıdığını kaydeden Altınordu, zorunlu tasarruf kapsamında sağlanacak fonların turizm yatınmlan için de kaynak teşkil ettirilmesinin belli bir ferahlık getireceğini söyledi. Genç tşadamlan Derneği'nin, TÜSLAD merkezinde düzenlediği ve turizm yatırımcılarının katıldıklan toplantıda "Mali Sistem Içiçde Turizm Yatinmlan" konusunda bir konuşma yapan Serhan Altınordu, turizm yatırımcılarına başarılı olmalan için önerilerde bulundu. Turizm yatınmcılannda şirket hisselerinin halka açılmasıru önemli bir mali hedef olarak değerlendirmelerini isteyen Serhan Altınordu'nun önerileri özetle şöyle: Turizm yatırımlan için sadece bu işle uğraşan ayrı bir anonim şirket kurun. Bu durum hem halka açılmayı hem yerli ve yabancı ortak bulmayı hem de teşvik araçlanndan daha kolay yararlanabilmeyi kolaylaştınr. Bankalardan kredi kullanmadan önce halka gidin. Şirket hisselerini halka açarak kaynak sağlayın. Zaten yatırımda özkaynak oranı yüzde SO'ye çıkarıldı. Bir anlamda buna mecbursunuz da. Yatırım karan aşamasından itibaren her safhada sürekli olarak profesyonel hizmetlerden yararlanm. Tüm finans kaynaklan sağlanmadan ve projeler tamamlanmadan yatırım yapmaktan kesinlikle kaçırulmalıdır. Dıracatçılara eğitiın vergîsi muaflıgı Yazar kasa kullanınıı ANKARA (AA) Yazar kasa kullamm zorunluluğu bulunmayan mükellefler yeniden belirlendi. Maliye ve Gümrük Bakanlığı'mn Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğine göre, tarım alet ve makineleri ile pul, jeton ve kıymetli kâğıtlan satanlar, şehir içi toplu taşımacılıkta kullanılan abonman biletleri satan büfeler, elektrik, su, havagazı ve kalorifer tesisatçılan ve terziler, yazar kasa kullanmayacaklar. ANKARA (ANKA) Ihracatçılar, eğitim, gençlik, spor ve sağlık hizmetleri vergisine tabi bir mali ihraç etmeleri halinde vergiden muaf olacaklar. Maliye ve Gümrük Bakanlığı tarafından Resmi Gazete'de yayımlanan eğitim, gençlik, spor ve sağlık hizmetleri vergisi genel tebliğine göre söz konusu vergiye tabi mamulleri imal eden bir mükellefın, bu mamulleri ihraç etmesi halinde vergi hesaplaması yapması gerekmeyecek. Aynca, ihraç edilmek kaydıyla kendilerine teslim edilen vergi kapsamındaki mallar için ihracatçılar vergi ödemeyecek. 4 Her rüyanın bîr bedeli vardır' dı ve bu yanlışlar onun hayatına mal oldu. Yaşamındaki her şeye bir bedel biçraeye zorlanmıştı; arkadaşlıklara, ailesine, eşyalara, her şeye. Bu ovkü benim filmimdeki olaylann iskeletini oluştunıyor." W»ll Street fılmi üe en iyi yönetmen ve en iyi film dallannda akademi ödülünü de kazanan Oliver Stone'un babası da eski bir borsa taciriymiş. Babasının yaklaşık 50 yıl borsa ile ilişkide bulunduğunu ancak hiçbir zaman kapitalist olamadığıru söyleyen Stone, babasının etkisiyle 10 yaşındayken Roosveltin kötü bir adam ve John Maynaıd Keyaes'in şeytan olduğuna inandığmı ifade ediyor. Babasının 16 yaşındayken, "Annenle aynlryoruz ve ben borç içinde yüzüyonım" demesini unutamadığım söyleyen Stone şöyle konuşuyor. "Bu benim için gerçek bir soğuk duştu. Ben o zamana kadar hep babamın çok zengin olduğunu düşünmüştünı." Stone'un filme ilişkin olarak son sözü de şöyle "Bu bir baba ile ogulun ilişkisidir." VVall Street'in başrol oyuncusu Michael Douglas ise bol parası, havalı giysileri ve evindeki pahalı tabloları ile Gordon Gekko adındaki bir şirket yöneticisini canlandırıyor. Ivan Boesky, James Goldsmith ve Carl Icabn gibi ünlü borsacı ve işadamlannın hayatlan incelenerek yaratılan bu karakter, ABD'de son zamanlarda çok konuşulan "yuppie" leri simgeliyor. DÖVİZ KURLARI Nvlzla Chttl 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şılıni 1 Batı Alman Markı 1 Belçıka Frangı 1 Danımarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 1, Hollanda Florını 1 İsveç Kronu 1 İsvıçre Frangı 100 Italyan Lıreti 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınan 1 Steriin 1 S.Arabistan Riyali IMvtz 1280.60 986 70 108.53 761.90 36.45 197.65 319.43 224.08 679.36 217.68 913.93 102.28 1026.78 4675.43 2388.32 341.52 EreKuT M*b Mf Satış 1287.00 1280.60 991 63 966.97 109.07 108.53 765.71 761.90 36.63 35.72 198 64 197.65 321 03 313.04 225.20 224.08 682 76 679.36 218.77 217.68 918 50 913.93 102 79 100.23 1031 91 1006.24 4698 81 4581.92 2400.26 2388.32 343.23 334.69 EtefcUf Sab» 1299.81 1001.50 110.16 773.33 37.00 200.61 324.22 227.44 689.55 220.95 927.64 103 81 1042 18 4745 56 2424 14 346 64 tlk "elektronik daktilo" üretimi ANKARA (AA) Türkiye'nin ilk "elektronik daktilo" tesislerinde deneme üretimine başiandı. Ankara'da kurulan tesislerde Italyan Olivetti lisansı ile bu yıl 3 bin 500 adet elektronik daktilo üretilecek. 1989 yılından itibaren yılda 10 bin adet elektronik daktilo üretilmeye başlanacak tesislerde daha sonra hesap makineleri ile çeşitli elektronik büro makineleri de imal edilecek. Oliver Stone, Wall Street fılminde bir arkadaşım anlatıyor. Çok para kazanan arkadaşı için Stone, "Gittikçe daha fazla para kazanan arkadaşımın para artık suratında patlayacağı bir noktaya ulaşmıştı. Bu, yüksek dozda kokain almaya benziyordu. Yanlışlar yapmaya başladı ve bu onun hayatına mal oldu" diyor. Ekonomi Servisi 'Her riiyanın bir bedeli vardır.' Bu söz Michael Douglas'a en iyi erkek oyuncu dalında Oscar ödülü kazandıran ve 4 dalda akademi ödulü alan Wall Street filminin afişinde yer alıyor. Ekim 1987'deki borsa krizinden sonra yoğun olarak Batılı gazete ve dergilerin sayfalarını işgal eden dünyanın finans merkezi Wrtl Street, bu kez para, güç, hırs, yolsuzluk ve uyuşturucu gibi özellikleri ile ünlü yönetmen Oliver Stone tarafından beyazperdeye aktarıldı. Filmi borsa krizinden önce (1985'te) çeken Oliver Slone, American Film Dergisi'ne Wall Street'in öyküsünü şöyle anlatıyor: "Benim için VVall Street 1981de başladı. New York'ta 30 yaşlannda borsa taciri bir arkadaşım vardı. MilyonOUVER ST0K: VVall Street uyuşturucu, seks ve yolsuzluğun eksik olmadığı bir dünya. larca dolar kazanıyordu. Deniz kıyısında harika bir villası vardı, fakat bu yetmiyorrauş gibi birkaç mil ötede daha büyiik bir ev almıştı. Günde 1618 saat çalışıyordu ve zinde kalmak için kokain kullanıyordu. Filmdeki 'para asla uyumaz' sözü de VVall Street'teki uyuşturucu alışkanlığını simgeliyor. VVall Street uyuşturucu, seks ve yolsuzluğun eksik olmadığı bir dünya. Neyse arkadaşım gittikçe daha fazla para kazanmaya başladı. Artık paranın suratında patlayacağı bir noktaya ulaşmıştı. Bu yüksek dozda kokain almaya benziyordu. Yanlışlar >apmaya başla TURHYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI ÎDARE MERKEZİ'NDEN Bankamız, 1211 sayılı kanunun verdiği yetkiye dayanarak 9 Mayıs 1988 tarihinden itibaren, tedavüle peyderpey ve yeterli miktarda 20000 liralık banknot çıkarmayı kararîaştırmış bulunmaktadır. Tedavüle çıkanlacak olan 20000 liralık banknotlann başlıca özellikleri kısaca aşağıda belirtilmiştir. Boyutları: 76x152 mm.dir. Rengi: Hâkim renk on yüzde bordo kırmızı, arka yüzde mor olup diğer renk karışımları da mevcuttur. Ön yüzü: Banknotun sağında Atatürk'un bir portresi, sağ kenarında dikey olarak "20000" rakamı, solunda filigran boşluğu içinde Atatürk filigranı, filigranın altında ve üstünde değişik boyutlarda "20000" rakamı, filigranın sağında stilize bir lale motifi, banknotun ortasında giyoş bir zemin üzerinde ustte iki satır halinde "TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI" ibaresi, altında "YİRMİ BİN TÜRK LİRASl" yazısı, daha altta yuvarlak giyoş bir motıf üzerinde, gene iki satır halinde küçük puntolarla "14OCAK 1970TARİH VE 1211 SAYILI KANUNA GÖRE ÇIKARILMIŞTIR" ibaresi, altında BAŞKAN "DR. RUŞDÜ SARACOĞLU", BAŞKAN YARDIMCISI 'BEDİZ DEM1RAY"ın imzaları, banknotun alt kenarmda giyoş bir kenar suyu, sol ust ve sağ alt köşelerde seri ve sıra numaraları bulunmaktadır. Arkası: Sağda filigran boşluğunun ustünde "20000" rakamı. altında giyoş bir motif, solunda stilize bir lale motifı, banknotun ortasında giyoş bir zemin üzerinde Bankamız İdare Merkezi Yeni Hizmet Binası'nın gençlik parkından bir görüntüsü, altında giyoş bir kenar suyu üzerinde "YİRMİ BİN TÜRK LİRASl" yazısı, solda ustte giyoş kenar suyu üzerinde iki satır halinde "TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI" ibaresi, sol alt köşede büyük puntolarla "20000" rakamı bulunmaktadır. Ayrıca, banknotun kâğıdı ultraviole ışığa duyarlı kırmızı ve mavi kılcal lifler ihtiva etmekte olup, orta solda banknotu dikine kesen 3 er mmMik kesintili, çıplak gozle gorulebilen metalik özel bir emniyet çizgisi bulunmaktadır. Anılan banknotlann ornekleri bankamız ve diğer bankaların gişelerinde gorülebilir. Keyfiyet duyurulur. p makineleri ktMtaıl: 133 03 4) 133 03 95 tatan 117 2i 15 ı i mt SODA SANAYİİ A.Ş/DEN TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURUDUR. Şirketimizce azami brüt % 53.66 oranı uzerinden iskonto edilmek suretiyle ihraç edilecek A tipi 270 gün vadeli I. tertip 2. seri 1.500.000.000. TL. tutanndaki finansman bonolan 09.05.1988 tarihinden itibaren 67 gün süre ile satışa aracılık eden Camiş Menkul Değerler A.Ş.'nin aşağıda belirtilen adresinde satışa sunulacaktır. Bu finansman bonolarının halka arzı, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından 2499 sayılı kanun ve 86/11130 sayılı Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak çıkanlan Seri: 111, No. 4 sayılı tebliğ uyannca verilen 20.4.1988 tarih ve FB 2/Sl sayılı izne dayanmaktadır. Ancak bu izin, finansman bonolanmızın ve ortakhğımızın kurul ya da kamuca tekeffülü anlamına gelmez. 1. Ortaklığın Ödenmiş Sermayesi 2. tzahnamenin Tescil Tarihi ve Yayınlandığı T. Ticaret Sicili Gazetesi Tarih ve Numarası 3. a) Finansman Bonolarının Vade Tarihi b) Kupürler ltibariyle Dağılım Kupür 1.000.000 5.000.000 10.000.000 Adet 600 120 30 750 4. Finansman Bonolarının Ödenmesini Garanti Eden Banka : Yoktur. 5. Satış Süresinin Birinci Günündeki Net Oran Uzerinden tskonto Edilmiş Satış Fiyatı : 48.000.000.000.TL. 25.4.1988 : 28.4.19882009 Fmdıkta rekolte yüksek TRABZON (AA) 1988 ürünü fındık rekoltesinin son iki yıla oranla daha yüksek olacağı tahmin ediliyor. Doğu Karadeniz Bölgesi'nde hava şartlarımn elverişli gitmesi ve bugüne kadar don olayı meydana gelmemesi nedeniyle, 1988 ürünü rekoltenin yüksek gerçekleşmesine kesin gözüyle bakılıyor. McDonald's gelecek yıl MoskovaVla lokanta açıyor Ekonomi Servisi Dünyaca ünlü hamburger lokantalan zinciri McDonald's, Moskova'da ilki gelecek yılın sonunda faaliyete geçmesi düşünülen 20 hamburger lokantası açmayı planladığını açıkladı. McDonald's Kanada Birimi'nin Başkanı George A. Cohon ile Moskova Şehir Konseyi yönetiminden Gıda Hizmetleri Başkanı Vladimir Malishkov, McDonald's lokantalan ile ilgili ortak yatırım anlaşmasım itnzaladılar. Cohon, imza töreninde yaptığı açıklamada "Moskova'daki McDonald's'ın dünyadaki ömekleri arasında en yüksek iş bacimlisi olacağını düşündüğünü" söyledi. Anlaşmaya göre McDonald's Kanada, Sovyet kontrolündeki firmanın yüzde 49'una sahip olacak. George A. Cohon, hamburger lokantalan ile ilgili görüşmelerin yaklaşık 10 yıtdır sürdüğünü söylerken, Malishkov, hamburger zincirinin ülkenin gıda sanayiine katkılarda bulunacağım ifade etti. 650 kişilik kapasitesi olacak Moskova'daki ilk McDonald's lokantası, şehrin merkezindeki Gorky Caddesi'nde kurulacak. 1989'un 2. yarısında açılması planlanan ilk McDonald's lokantasında, Sovyet vatandaşları firmanın tanınmış ürünü Big Mac'i 2 rubleye (yaklaşık 3 dolar) yiyebilecekler. Big Mac, halen tstanbul'daki McDonald's'ta 1300 liraya satılıyor. Avrupa Merkez Bankası tarüşması FRANKFURTBONN (AA) Federal Almanya, Avrupa Topluluğu (AT) üyesi ülkelerin çoğunun, Avrupa Merkez Bankası'nın kurulmasına hazır olmadıklarını, böyle bir şeyi yakında gerçekleştiremeyecekleri göruşünü savundu. F. Almanya Merkez Bankası (Bundesbank) Başkanı Karl Otto Poehl, Alman Merkez Bankaları Yonetîm Kurulu toplantısından çıkışında yaptığı açıklamada, Avrupa Merkez Bankası kurulmasına kendilerinin değil politikacıların yetkili olduklarını belirtti. Poehl, "Yaygın kanının aksiae, Bundesbank, Avrupa Merkez Bankası kurulması fikrine karşı degil, ancak bunuo için henüz şarüann olgunlaştıgından emin degilim" dedi. : 02.02.1989 Tutar ÇTL) 600.000.000 600.000.000 300.000.000 1.500.000.000 UGÜN Vakıflar Bankası Menkul Değerler Yalırım Fonu (MDYF) katılma belgeleri satışa sunuluyor. • KEK toplantısı Türkiye ile Polonya arasındaki Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantısı bugün Ankara'da başlıyor. Taraflar dört günlük toplantı sırasında ticari ve ekonomik isbirliğini geliştirme olanaklarım arayacak. • Katılma belgesi 1.000.000. TL.'Uk kupür: 675.311. TL. 5.000.000 TL.'lik kupür: 3.376.553. TL. 10.000.000. TL.'lik kupür: 6.753.106. TL. Camij Menkul Değerler A.Ş. Camhan, Barbaros Bulvarı No: 125 BalmumcuBeşiktaş/İSTANBUL 6. Satışın Yapılacağı Yer
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle