25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 NİSAN 1988* Korsanlar (Başlara/ı 1. Sayfada) AP'nin haberine göre, adı geçen rehine son derece alçak ve yorgun bir ses tonuyla yaptığı konuşmasında anlaşılamayan bir sözden sonra "Allaha şükür" dedi. Kulenin, konuşmanın bir kere de Ingilizce yapılması şeklindeki isteği üzerine araya giren korsanlardan biri "konuşmak istemiyor" diycrek kuleyle telsiz bağlantısını kesti. Daha önce serbest bırakılan rehinelerden biri Fadıl Halid El Sabah'ın durumunun çok kötii, sinirlerinin çok bozuk olduğunu söyledi. Uçakta, Kuveyt emirinüı ailesinden iki kadın yolcu da bulunuyor. Cezayirli yetkili Muhamroed Tahir ile hava korsanları arasında dün iki kez yapılan görüşmede de görünüşe göre sonuçsuz kaldı. Dün TSI O5.OO'te yanm saat ve 14.00'te 20 dakika süreyle korsanlarla görüşen Muhammed Tahir herhangi bir açıklama yapmadı. Cezayirli yetkililer havaalanımn şeref salonunda da Kuveytli yetkililerle görüsüyorlar. Ilk görüşmeden sonra uçağı aydınlatan projektörlerin yeniden yakılmasını isıeyen korsanlar, ayrıca'her zamankinin tersine sabah kahvaltısı istemediklerini, uçaktaki herkesin ramazan dolayısıyla oruç tutacağını belirttiler ve sahur yemeği gönderilmesini istediler. larının elinde bulunuyor. O eylemde FHKC militanlan İsviçre, F.A1manya ve İngiltere'de tutuklu bulunan 7 Filistinlinin ve tsrail'deki tum Filİ5tinli tutukluların serbest bırakılmasını talep etmişlerdi. Israil, militanlarla teması reddederken adı geçen üç Avrupa ülkesi Kızıl Haç aracılığıyla FHKC militanlarıyla görüşmeye başlamışlardı. 24 gün süren görüşmeler sonunda rehineler kurtuldu,*eylemciler serbest bırakıldı. Ancak daha önce militanlar uçakları havaya uçurmuşlardı. En uzun süren ikinci uçak kaçırma eylemi 14 Haziran 1985'te yapıldı. Eylemciler TAVA'ya ait bir Boeing727 tipi yolcu uçağını içindeki 153 yolcusuyla kaçırarak Beyrut'a indirdrter. Talepleri İsrail'de tutuklu 750 Fitistinlinin serbest bırakılmasıydı. Olayın onuncu gününde İsrail ABD'nin baskısıyla 31 Lübnanlı tutukluyu serbest bıraktı, öteki tutukluları da aşamalı olarak serbest bırakacağını açıkladı. 17 gün süren eylem, Suriye'nin devreye girmesiyle 30 haziranda sona erdi. Uçaktaki yolcular arasında çok sayıda Amerikalı'nın bulunması ABD'yi tsrail'e baskı yapmakta etkilemişti. Bu arada uçaktaki tüm rehinelerin oruç tuttuğu ve dün sabaha karşı korsanlann isteği üzerine uçağa sahur yemeği gönderildiği bildirildi. Ayrıca kaçırılan uçak çevresindeki güvenlik önlemleri de arttmldı. Çok sayıda polis ve asker havaalanırun pistine dizilirken terminal binasının çatısında da mevzilenenler olduğu gözlendi. Kuveyt hükümeti ise, öldürülen rehinelerin devlete ve kişilere olan borçlannın ödeneceğini, maaşlannın da ailelerine ödenmeye devam edileceğini bildirdı. lin Halk Kurtuluş Cephesi militan Korsanlar Kuveyt'te tutuklu bulunan 17 tslami Cihad örgütü üyesinin serbest bırakılmasmda, Kuveyt yöneticileri de bu isteği reddetmekte ısrar ediyorlar. 31 kişiyi rehin tutan korsanlann 14 gündür süren eylemi, uçak kaçırma olaylan arasında süre bakıraından şimdilik üçüncü sırada bulunuyor. Bu alandaki rekor 1970 yılında üç gün içinde bir Amerikan, bir Isviçre, bir de İngiliz uçağını kaçırarak Ürdün'ün çöldeki Zarca Havaalanfna indiren Filis PENCERE (Baştarafı 2. Sayfada) Anlıyorum. 1950'den bu yana, Türkiye'de, uzun süre çok partili rejim şöyle yürütüldü: Ne sağayım ne solcu... Anlamadım? Sağa da sola da karsıyım... Peki, nesin sen? Demokratım... Canım herkes demokrat, sen fikir yelpazesinde nerede olduğunu söyler misin? Atatürkçüyüm... Yahu, herkes Atatürkçü, ama ayrı ayrı partiler var, nedir bunun anlamı? Ben onu bilemem... Neyi bilirsin? Ne sağa sap, ne sola sap; dosdoğrv Atatürk'ün yolundan yürumeye bak!.. Bir ömür böyle geçti. Türkiye'yi Amerika'ya bu sözde Atatürkçüler sattılar, Cumhuriyat tarihinde en mürteci kararları bu sözde Atatürkçüler verdiler. Bu sözde demokratlar, demokrasinin canına okudular. Sonunda sağsız solsuz demokrasi olmayacağını düşe kalka anlamaya başladık. Peki, demokrasinin neresindeyiz? • Büyük partiler korkuyorlar: Aman içimize sızmış olanlar yönetimi ele geçirmesinler, aşırılara karşı pencereleri kapatalım, örgütümüz elden gitmesin... Aman ha!.. Dikkatli olalım; sonra da külahımızı önümüze koyarak iyice düşünelim: Fıkir özgürlüğüne ve insan haklanna dayalı Batılı demokrasilerde böyle maskaralık var mı? İyi bankanın bayrağı 33 yıldır hep yükseliyor... Ş u b e l e r d e n h i z m e t l e r d e n hep ilerleme, Bugün 33 1 0 0 iyi alan ş u b e l e r e , h i z m e t l e r e , h e p yükseliş. P a m u k b a n k ' 11, y a n ı n ı z d a y a ş ı y o r . y ü k s e l e n varlığıyla y a n ı n ı z d a . h ı z g e l e c e k t e ! 1 8 7ş u b e v e 8 d ı ş t e m s i l h e p cilikte 3049 Genç y ı l d ı r o l m a n ı n sermayesi g u r u r u n u ve bütün h e p b i r v e m i l y a r a b a n k a b ü y ü k HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD (Baştarafı 2. Sayfada) ğiyle de otea bir düzene bağlandı. Çalışma Bakanlığı kuruldu, yasalar çıkarıldı. 1950 seçimlerinden sonra iş yasaları ve kapsamı genişletildi. 1952'de basında çalışanlar yeni bir yasayla da sosyal güvenceye alındı. BağKur'a bağlı olarak çalışanlar da sağlık açısından Sosyal Sigorta Kurumu'na bağlandı. Tarımda ve orman işletmelerinde çalışanların da Sosyal Sigortalar sağlık hizmetlerinden yararlanmasım öngören hazırlıklar başladı. Yasa yoluyla ve k^ğıt üstünde... Ne var ki, emeğiyle yaşayan insanlarımızın sağlık gereksinmeleri gereğince karşılanıyor diyemeyiz. Zira gerek hekim ve sağlık görevlisi sayısı, gerekse tesisler yeterli değil, gereksinmeleri karşılayamıyor. Bir örnek olarak İstanbul'u ele alalım İstanbul'da Sosyal Sigortalar sağlık tesislerinden yararlanması gereken insanların sayısı yaklaşık iki milyon. Buna karşılık dispanser ve hastane sayısı sadece 28.16 dispanser ve 12 hastane olarak. Bu sağlık tesislerinde görevlilerin sayısı başhekimden hademeye 6000. Bunun da sadece ve sadece bini hekim. 2000 sigortalıya bir hekim!.. Sigorta dispanser ve hastanelerinde hekim kapısında saatlerce bekleşen kuyruklar bu acı gerçeği doğruluyor. Binlerce sigortalının sağlık sorununu yüklenmiş SSK hekimlerinin paraca durumları da parlak değil. Mesleğe yeni başlamış genç hekimlerin eline ayda 150170 bin lira geçiyor. Sigortaya bütün gün bağlı olarak çalışan hekimlerin aldığı en yüksek para 350 bin lira. Böylesıne gülünç para karşılığı çalışan hekimlere SSK'nın sağladığı tek olanak, isteyenlerin özel muayene yeri açmasına izin vermek! Ne var ki, sabah sekizde başlayıp akşam onaltıya kadar yüzü aşkın hastaya bakmış bir hekim çalışma olanağını hâlâ yitirmemişse!.. Sosyal Sigortalar Kurumu'nun yeterince yararlı olamamasının daha başka nedenleri de vardır. Kurumun ilk yıllarda hemen hemen bağımsız bir yapısı vardı. Sekiz kişilik bir yönetim kurulu işleri yürütüyordu. İşçi ve işveren temsilcileri, Çalışma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, (Devlet Planlama Örgütü), kurum genel müdüründen (aynı zamanda kurum başkanı) oluşan sekiz üye... Yazık ki, 12 Eylül'cüler bu yönetim biçimini kuşa benzeterek sekizi dörde indirdiler. SSK sağlık hizmetlerinin yeterince yararlı olamamasının nedeni gerçeklerin görülmemesi, politikacı hesaplarıyla davranılmasıdır. Uygulamanın aksadığını görmemek için aşırı bir yetenek ve uzmanlık gerekmez. Liberal ekonomiye bağlı Federal Almanya'da bu işlerin nasıl yürütüldüğüne şöyle bir göz atmak yeter. Federal Almanya'da anlaşmalı semt hekimleri, başvurulacak ilk sağlık kuruludur. Çoğu pratisyendir. Küçük bir laboratuvar ve sağlık görevlisiyle çalıştılar. Günün yirmi dörtsaatinde hizmet verirler. Hasta, hekim gerekli bulursa hastaneye gönderilir. Hastanelerde yığılma bu yoldan önlenmektedir. SSK'da ilaç alma sorunu ve kuyruklar vardır. Hekimin reçetesini alan hasta, eczaneye başvurup ilaçların para tutarını yazdırır. Sonra vezneye gidip parayı yatırır. Daha sonra yine eczaneye giderek ilaçlarını alır ve yine hekıme uğrayıp kullanımı yazdırır. Günde binlerce hastanın başvurduğu SSK hastanelerinde oluşan kuyruklar ve kuyruklarda uzun süre beklemekten kurtulmanın bir yolu bulunamaz mı? D ü n d e n b u g ü n d e n PAMUKBANK iyi ba n ka d ı r
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle