Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/7 Mahkum yakınlan Adalet Bakanı'yla görüşecek ANKARA'dan YALÇIN DOGAN Cezaevi grevleri yayıhyor İnsan Dolduruyorsunuz Ciğerlerinize! Sanki kıyamet günü. Binlerce, ama binlerce insan "bir et yığını" halinde. İğne atsanız yere düşmez. Dcniz kıyısındaki koskoca kentte insan, insanın nefes almasını engelliyor. Nefes yerine, sanki "insan dolduruyorsunuz" ciğerlerinize. Açık havada, deniz kıyısında boğulacak gibi oluyorsunuz. Lokantalarda, otellerde, sokaklarda insanlar üstünüze geliyor. Tek bir ayaklık boşluk yok. Turizmde patlama işte bu olsa gerek. Marmaris ve çevresinde turizm öylesine patlıyor ki, ne elektrik dayanıyor, ne kanalizasyon. Kanalizasyonlar da, elektrik trafoları da sık sık patlıyor. Ve "turizm, turizm" diye haykıran Türkiye^ nin "turizm altyapısı" olanca gülünçiüğü ile sıntıyor. Elbette şu gerceği kimse saklamıyor, Marmaris normalde 10 bin nüfuslu bir kent. İç ve dış turizm in doruk noktasında, Marmaris'in nüfusu bir anda 150 bini buluyor. Kentteki her türlü Turizm, ihtiyaç 1520 kat artıyor. Ama zaten "turizm turizm" dlye •Ityapısı" bu degil mi? haykınn Ne var ki, boylesine çar Türkiye'nin pık bir kentleşme ve kı turizm altyapısı yı yağması, belediye olanca hizmetlerinin sıfırın al gülünçiüğü İle tında bulunması, turizmi patlatan insanlan, öfke sıntıyor... den patlatıyor. Aslında, Turizm Bankası'nın yıllar önce başlattığı prpjejerin son bir iki yılda askıya alınması, Marmaris'in felaketi oluyor. Turizm Bankast'ndaki yeni yönetim, "yani yatınmlan durduruyor". Ardından "hazırlanan projeler raflara kaidınlıyor." Bunun sonucunda, örneğin yine Turizm Bankası'na bağlı Marmaris Tatil Köyü'nün hemen girişi tam bir "Sulukule manallesine" dönüşüyor. unüne gelen, işine geldiği gibi yapı yüksettiyor, yer kapatıyor. Oysa, daha birkaç yıl önce tatil köyunün girişi kamulaştırma kapsamına alınıyor. Turizm Bankası'na bağlı bir otel yaptırmak için. Ancak, bankadaki yeni yönetim kamulaştırmaları da durduruyor. Marmaris'te belediye hizmetlerinin yerinde sayması bunlara Marmaris bir başka biçimde daha ölüme. mahkum ediliyor. Şu anda Marmaris'te en iyi hizmet sunan, yerli yabancı turistleri rahatlıkla dinlendiren tesislerin başında Turizm Bankası'nın tatil köyü geliyor. ANAP hükümeti uzun süredir "özelleştirme" üzerinde duruyor. Kâr eden kamu kurumlarının özel kesime açılma programı hızla yürüyor. "Tatil köyü, özel kesime devredilecek" tesislerin ön sıralarında yer alıyor. Tatil köyüne şu anda turizmle ilgili ilgisiz özel kumluşların tümü göz dikmiş durumda. İşte tam bu noktada "turizmdeki oyunlardan biri" karşımıza dikiliyor. Tatil köyünün hemen yani başında ünlü bir firma, bir otel yaptırıyor. Orman arazisinden sağladığı arsa ile otel yapımı hızla ilerliyor. "Ne var bunda" diyeceksiniz. Yarın, öbür gün tatil köyü özelleştirme gereği özel kesime açıldığında "bu ünlü firmaya tatil köyü üzerinde öncelik hakkı doğuyor." Gerçi Turizm ve Tanıtma eskı Bakanı, şimdiki Çalışma Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu, "Yasada böyle bir madde yok" dıyor. Ancak, turizm uzmanları tersini savunuyor ve "yasada bu yönde bir boşluk bulunduğunda" ısrar ediyor. Yıllar yılı süren kıyı yağmasından sonra, özel kuruluşlar şimdi "yasalar öncülüğünde tesis yağmasına" hazırlanıyor. Gerek hizmeti, gerek coğrafi konumuyla " N • rinci sınrf bir işletme" olan Marmaris Tatil Köyü, ANAP iktidarında "yağmalanmayı", bekliyor. Son yıllardaki en büyük iç ve dış turizm ha; reketine sahne olan Türkiye'nin değişik köşe; lerınde bir başka alanda daha geçicı de olsa' plansızlık kendini gösteriyor: Turizm yörelerin" de benzin sıkıntısı çekiliyor. Benzin iyi dağıtılamadığı, dağıtım iyi planlanamadığı için "var j olan malın" sıkıntısı baş gösteriyor. Ote yan' dan bayram süresince seviniiecek bir olayın altı < çiziliyor: Polisiye olaylar, sarkıntılıklar en aza ini J yor. Birkaç adi hırsızlık olayının ötesinde ciddil polisiye olaya pek rastlanmıyor. Rastlanan, alt] yapıdaki büyük yetersizlik. Boş sokaklar insan yağmuru! Dar kıyılar in1 san yağmuru! Yerden bitme pansiyonlar insan \ yağmuru! Nefes mi alıyorsunuz? Hayır hayır, hava yerine ciğerlerinize insan doluyor! Gaziantep Cezaevi'nde 2'si kadın 140 sol siyasi hükümlünün, koşullann düzeltilmesi amacıyla başlattıklan açlık grevi 6. gününü doldurdu. ADANA (Cumhuriyet Gıiney tlleri Bttrosu) Gaziantep Özel Tip Cezaevi"nde 2'si kadın 140 sol siyasi hükümlünün. cezaevi tüzük ve yönetmeliklerinin uluslararası anlaşmalara ve tnsan Haklan Evrensel Beyannamesine uygun şekilde düzenlenmesi OH İİOİ "\}C%lf Gümruk kapılannda 29 temmuzda baflaym rtftnmdum için oy kullanımına, 5 U » » g f y\JIK gurbctçiierjn ilgisiz kaldıklan bOdirüdi. Kurban Bayramı'nm ilk üç gününde 32 istemiyle başlattığı süresiz açlık in çıktığı Kapıkule gümnik kapısında referandum için 11 bin oy verildi. Kapıkule gümrük kapıstnda grevi 6. gününü doldurdu. GaziKurban Bayramı arifesinde 13 bini bulurken, aynı sürede bayramt geçirmek için 100 binin üzerinde antep E Tipi Cezaevi'nden 5 hüa geldi. Ote yandan, gurbetçüerin büyük çoğunluğu ne için oy kuUandıklannı bilmediklerini kaydedi kümlü de eyleme destek amacıy!rt sayım için oy kuUandıklannı, bazüan da rasgele mühür bastıklannı söylüyorlar. Çtkış işlemleri için la açlık grevine başlarken, Gaziantep özel Tip Cezaevi'ndeki •uran gurbetçüerin büyük çoğunluğu, oy sandıklanna yaklaşmadan gumruğu terk ediyorlar. mahkum yakınlarının bugün Ankara'da Adale' Bakanı Mahmut Oltan Sungurlu'yla göruşmeye çaüsacakları bıldirildi. Görüşmeden sonuç alınamaması halinde buyük bir olasılıkla hukümlu yakınlarının da açlık grevine başlayabilecekleri belirtildi. Bu arada, bakanhğa bir dilekçe gönderen mahkumlar, cezaevKarar*tx: Bir türlü karar Haytr'eı: Eskiler yeterince lerindeki uygulamaları düzenleyen tüzük ve yönetmeliklerin deveremedim. Yıllarca politika denendi. Yıllardır politika ğiştirilmesini isterken, olumsuz yapan, yönetime gelmiş bu sahnesinden inmediler. koşulları 12 madde halinde sırainsanlar döneminde Türkiye daha Yapabileceklerini gördük. Sıra ladılar. okumayı, haberieşmeyi, görüşmeyi, hayvanlardan farklı beslenmeyi yasaklayan tuzuk ve yonetmelikler yapılmıştır. Bu nedenle tuzuk ve yonetmeligin ciddiyetle ve insanlık haysiyetini esas alan bir anlayışla ele süınmasını istiyoruz." Hükümlüler tarafmdan bakanhğa iletilmek üzere cezaevi müdürluğüne verüen dilekçede Türkiye'nin de altına imza koyduğu "Tutuklu ve Hükümlülere Muamelede L'ygulanması Gereken Asgari Kurallar" adlı Birleşmiş Milletler sozleşmesine de değinilerek yeniden düzenlenmesi istenen tüzük ve yönetmeliklerde şu esasların dikkate alınması istendi: "1 Kitap ve yayınlann yasaksız, çeşitli yollardan ve bekletilmeden alınması 2 Açık göruşme sayısının arttınlması, var olanlarda kısıntıya gidilmemesi 3 Kapalı göriişlerin her hafta yapılması ve gorüşme koşullarının düzeltilmesi 4 Tek tip elbise uygulamasına son verilmesi 5 Haberleşmedeki tüm sınırlann kaldınlması ve hızlandınlması 6 Herkesle görüşme ve habeıiesme olanağının saglanması 7 Radyo ve teybin serbestçe alınması 8 Görüş. haberieşme ve kitap konulannda polisin mudahalesine son verilmesi 9 İaşe bedelinin arttınlması 10 Dışandan yiyecek alınabilmesi 11 Hücre uygulamasına son verilip, koguş uygulamasına geçilmesi 12 Yarı açık, açık ve izin haklannın siyasi mahkumlara da verilmesi." ı oyu 'fiftyfijtf yenilerde. mı farklıydı? pabileceklerini gördük. Sıra yenilerde." O ana kadar suskun bekleyen Rahmi Yddırmaz giriyor söze: "Ben memunım. Gördügünaz gibi pazarda torba satıyortım. Ben evet diyecegim. İnsanlara poUtikayi yasaklamakla Türkiye'nin kalkınaca&ım mı sanıyorsunuz. Yasakiara hiç gerek yok. Herkes çıksiM meydana yapabilecegini göstersin. Nasd olsa ının kurulduğu bayram yerinde referandum onlan seçecek olan biz deffl miyiz? Eskiden pazanla yanfaiar sadlırdı. Şimdi çanta saOcüannı pek göremezainiz. Çttnkii satümıyor. Millel nayion torba alıyor. Neden mi? Çünkü insanlar çanta alacagım yerde bir kilo patlıcan alınm diye düşüniiyortar. Oysa çantayı beiki çok daha uzun süre kullanacak. Ama o kadar ilerisini düşünecek duromda degiller." Gaziantep özel Tip Cezaevi'nde yatan sol siyasi hükümlülerin basına gönderdikleri açıklamada, açlık grevinin süresiz olduğu yinelenerek, "CezaeMndeki tüzük ve yönetmeliklerin iptali için gerekli girişimlerin yapılmasını, yeni tuzük ve yonetmelikler hazırianırken konunun kamuoyunda açıkça tartışılmasını istiyoruz" denildi. eklenince, "her köşede bir Sulukule mahallesl" doğuyor. Marmaris ötüyor. Mamak Cezaevi özlemi Hukumlulerin söz konusu açıklamalannda daha sonra şu görüşlere yer verildi: "Cezaevlerindeki baskı, yoksunluk ve kötü hayat şartlarının mevcut yasal dayanagı ve sebebi yürüriükte olan tuzük ve yonetmelikler her cezaevini bir Mamak Cezaevi yapmayı özleyen bir anlayışla hazırlanmıştır. Kitap REFERANDUM KARARSIZLIĞ1 tzmirtn en büyük pazannm kurulduğu bayram yerindeki satıctlar referandum konusunda kararsız. Kimi "Neden bu insanlara politika yasaklansın" derken, kimi de "Eskilerden bize yarar yok " diyor. Ancak pazarcılann tümü fiyatlann yüksekliği nedeniyle düşen satışlardan yaktntyor. (Fotoğraf: HAKAN KARAJ Sağlar: Genel af çıkartılsın SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar,. "ANAP iktidarı, demokratik olmayan 82 Anayasası'na karşı aykırı yasalar çıkarma rekoru kırmıştır" dedi. SHP'yi ziyaret eden tutuklu ve hükümlü yakınlan Gaziantep Cezaevi'nde açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlülere şeker ve su verilmediğini söylediler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, bayramlann kardeşliğin, toplumsal banşın tekrar kutlandığı günler olduğunu hatırlatarak, tüm siyasal partilere genel af çıkartılması için birlikte çalışma çağnsmda bulundu. Fikri Sağlar'ı ziyaret eden tutuklu ve hükümlü yakınlan, Gaziantep Cezaevi'nde açlık grevine devam eden mahkumlara su ve şeker verilmediğini ve jandarmanın mahkumlan zor kuÜanarak hücrelere soktuğunu ileri sürdüler. Sağlar, dün SHP parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, insanlık suçu olarak nitelediği idam cezasının •kaldınlarak, çağdaş demokratik bir ülke olma yolunda mesafe alınmasını istedi. "YÖK felaketinin sonucu" okullanndan atılma durumunda kalan binlerce üniversiteli gence bir şans daha tanınması gerektiğini belirten Sağlar, şöyle konuştu: "12 Eylül'den sonra, 1402 sayılı yasaya dayanarak birçok degere kıyüarak, kamu görevlerinden, öğretim üyeliginden uzaklaşünklılar. Hiçbir yasadışı eyleme katılmayan, haklannda tek bir dava bile açümayan bu degerler bir an önce görevlerine iadc edilmeliler. Çag dışı bir uygulama olan giivenlik soruştunnası da derhal kaldınlmalı, demokrasimizin yüz karası olan bu kurum artık tarih olmalıdır." Sağlar, bir haber ajansının "SHP, Anayasa Mahkemesi'ne başvuru rekonı kırdı" başhğı altındaki haberinde SHP'nin 3 yılda 31 başvuruda bulunduğunun açıklandığını bildirerek, "SHP, Anayasa Mahkemesi'ne başvuru rekoru kırmadı, ANAP iktidan, anayasaya karşı yasa çıkarma rekoru kırdı. Yolsuzlukları, hırsızlıklan açık seçik belli olan ANAP iktidan demokratik olmayan 82 Anayasası'na karşı aykırı yasalar çıkarma rekoru kırmıştır" dedi. Özal'ın her gittiği yerde TRT var mı sorusunu sorduğunu hatırlatan Sağlar, bunun TRT ve basına yapılabilecek en büyük saygısızlık olduğunu söyledi. Sağlar, Başbakan Turgut Özalın üzerindeki tişört ve şapkalarda çeşitli holdinglerin reklamlarını taşıdığını belirterek, "Özml acaba bu boldinglerden reklam parası alıyor mu?" diye sordu. Öte yandan Gaziantep Cezaevi'ndeki yakınlannı görmek için yurdun çeşitli yerlerinden Gaziantep'e giden ama görüşme yapmalan engellenen mahkum aileleri, Fikri Sağlar'ı ziyaret ettiler. Açhk grc\ine de\am eden mahkumlara cezaevi yönetimince çeşitli baskıların yapıldığını ileri süren aileler, tutuklulara şeker ve su verilmesinin kesildiğini; jandarma tarafından zor kuÜanarak hücrelere konulduklannı belirttiler. Görüşme istemlerinin reddedilmesi üzerine Gaziantep'teki çeşitli yetkililerden açıklan a beklediklerini ifade eden aileler, hiçbir yetkilinin açıklamada bulunmadığını söylediler. Tutuklu ve hükümlü yakınlan, kendilerine de polis tarafından çeşitli baskıların yapıldığını açıklayarak, "Bizler Gaziantep Cezaevi'nde bulunan yakınlanmızın can güvenlikierinden şüphe etmekteyiz. Dışandaki yakınlan olarak onurlu yaşam için verdikleri bu mücadelede onlara sonuna kadar destek olacağız" dedıler. Sağlar, tutuklu ve hükümlülere bu tür insanlık onuruna yakışmayan davranışlarda bulunan ve asıl görevi adalet dağıtmak olan Adalet Bakanı ve cezaevi görevlilerinin insanlıklarından şüphe ettiğini söyleyerek, "İnsanın insan olmasının en önemli unsuru düşünmesidir. Düşündükleri için hapislerde insanlann bulunmasına şiddetle karşı çıkıyoruz. Adalet Bakanı'nın insan olduğundan şupbe etmekteyim" dedi. KS4MI ±S*,WCI l K ' C U J ve M e ü n Akpmar'ln sahneledikleri "Detiler"adh oyu' nu izlediler. Açık Hava Tiyatrosu 'nda sahnelenen oyuna Başbakanla birlikte Istanbul Valisi Nevzat Ayaz ve ep de kattldılar. özal ve eşi oyunu zaman zaman gülerek ve alkışlayarak izlediler. (Fotoğraf: FAHRETTİN KERtM) i)'7/jj riPİIİPV 1 17İpHl Başbakan Turgut Özal ve eşi dün akşam Zeki Alasya u,mavı nmıza, "Sfyasi yasaklan oylayacafız. yasakiartn kalkmasuıdan yanayım. Anoyum nc olacak söyleyemem" karsılıverdi. Kendisi gıbi folklor sanatçısı olan ıdası Figen Yücd ise, "Daha önceki lurvIB dönmemesini isüyorum. 6 eylulde siyasaklar için oylama yapüacak. Siyasi ıklar kalktıgında eski kargasa yenklen <ek. Oyumun rengi konusunda daha anmeduo 6 eylıile çok var" şeklinde uştu. azinolarda daha geç saatlerde çıkan ve jlaıda da adlan daha yukanlara yazısanatçılan beklemeye başladık. KulisJıneden yankılanan müzik, bir koştura, çalgı takımının hazırlıklan arasında :gül Aldinç'ın odasına girdik. Ayna karıda makyajt yapılan ve kuaförune saç11 taratan Aldinç, referandumla ilgıli ak görüşmek istediğimia soyleyınce şa. Magazm basuu eleştiren Aldinç, "Sah: adapte etmijtim kendimi. Şimdi böyaemli koauda ayak üstii konuşmak istın ashoda. Ama sizterin zamanı da kıiır, bHlyonun. Aynca sanatçdara deger rek böyle öocmli bir konuda bizlerie kouğunuz için teşekkur ederim" dıyerek oşmaya başladı. Aldinç referandum komda, "Memkketin i>iligi neyse o oUun. ıtçı ODcelikle ileriri olmalıdır. Yasaklar amakdır. Demokıasi varsa yasaklar olnalıdır. Ben bu nedenle referandumda diyecegim" şeklinde konuştu. ihneden programını bitirerek inen SeSam adlı ses sanatçısı, soyunma odası'izleri davet ettiginde, 22 dilde şarkı söybildiğini anlattı. Sam, yasaklann de;ratik bir ülkede olmaması gereküğini terek, "Evet oyu kullanacagım. Neden ık olsun ki, bu demokrasiyle bagdaş. Yasaklar kalkar, insanlar isterierse da1 o insanlan seçer veya seçmez. Bu Jflece{ib4rşeydir"dedi.TaksimBüMaksım Gazinosu'nun assolisti Scda ın program saaline hayli zaman olmakarşın erken gelmiş ve hazırlanıyordu. ın, kapısıru çalıp girdiğimizde hazırlanan sonra kendisiyle göruşebileceğimıiyledi. Ancak, biz referandumla ilgili iğimizi anlatınca odasına buyur ederek makyajını yaptı hem de sorulanmızı tladı. len yasaklann kalkmasmdan yanayim. ncmlcketİD birden fazia akıllı insanlatiyaa var. Bu insanlar daba once birer diler. Bize bir şeylcr verdUer. V asaklar malıdır, diyonım. Yazık degil mi o nlara? Yani yasaklann kalkması için o) ınacağım." Edip Akbayram ması Evet mi. hayır mı? Edlp Akbayrmat (Sanatçı): "Evet diyorum. En azından demokrasiye, insan haklarına yaklaşım açısından. Erol GünavdiB (Sanatçı): "Ne bugunden memnunum, ne de geçmişten. Ben hep geleceğe bakıyorum, hiçbir şey düşünmedim" Nlgâr IJlnerer (Sanatçı): "Ne evet ne hayır, ikisinin ortası. Çünkü hangisinin hayırlı olacağını kestiremiyorum:' Hamza S*g«ca (Turizm lşletmecisiElazığ): "Demokrasi varsa herkes konuşmalı. Ben siyasi yasaklann kaldırılmasından yanayım. Mnstafa Şakla (Borsa BaşkanıGaziantep) "Ben Ozal'ın ekonomik politikasını çok tutarlı buluyorum. tlk seçimlerde de oyumu ona vereceğim. Ancak referandum için, içinde bulunduğum camia ile göruşüp sonra bir karar vereceğim." Migar Uluertr RP'NİN "TEMEL HAKLAR VE SİYASÎ YASAKLAR" PANELİ 'liasaklar anayasanın ayıbı ANKARA (Cumhuriyet Biırosu) Refah Partisrnın düzenlediği "Temd Haklar ve Siyasi Yasaklar" panelı, dün yapüdı. Panele konuşmacı olarak katılan siyaa parti yöneticileri, siyasi yasaklan 1982 Anayasası'nın ayıbı olarak nitdediler ve temel haklaıa sahıp çıkümaması halinde yasaklann bugun de yarın da surecefine dikkat çektüer. Kapatüan MSP'nin milletvekillerinden ve eski devlct bakanlarından Hasaa Aksay'ın yönettiği panele DSP Genel Baskan Yardımcısı Murüua Çdikd, DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehraet Dölger, RP Genel Başkan Yardımcısı Bahri Zengin, ANAP tstanbul Milletvekili Orhan Erpıder ile SHP tstanbul tl Başkanı ve eski içişleri bakanlarından Hasan Fetami Güneş katıldı. Panelde konusan RP Genel Başkanı Ahmet Tekdal, temel hakların tek tek kişilerin sorunu değil, toplumların ve tüm insanlığın sorunu olduğunu belirterek "İnsan haklanmn baksız kısıtianması ve ihlali, müşahbas planda bazı şahıslar üzerinde oygulanmakla ferdi bir mesde gibi göriıise de gerçekte geniş etkisi ve çok boyutlu sonuçlan itibuıyia tum insanlann meselesidîr. Baaıuı için bir kişiye yapılan haksızlık, butiin insanlıga yapılmış tayılmalıdır" dedi. Murtaza Çelikel, temel hak ve özgürlüklerin halkın oylanyla ortadan kaldınlamayacağını belirterek "Özgurlukler konusunda halkın sesi haklan sesi ofaunaz. Olursa, o rejirain adi ya faşizm > » da komünizm olur" de• di. ANAP iktidanm halkın oylanyla secme ve seçilme özgürluğunün önüne set çekmekle suçlayan Çelikel, siyasi yasaklann halkoylamasıyla değü, TBMM'de ortadan kaldınlması gerektiğini söyledi. Başbakan Özal'ın amacının da yasaklann kalkması değıl, surmesi yönunde olduğunu savunan Çelikel, "Sonuçta hajır çıkarsa kıyamet kopmaz, ama demokrasi yara alır" dedi. Mehmet Dülger de demokrasi ile siyasi yasaklar konusunun çelişki oluşturduğunu belinerek yasaklan mahkeme karanna dayanmayan suçsuz bir ceza olarak değerlendirdi. Dülger, Türkiye*deki siyasi istikrarsızlığa askeri darbelerin yol açtığım da kaydederek "Bu darbeler Turk siyasi bayaünı zıvanadan çıkarmışür. Bu darbelerin bedefi bep siyasel ve siyasetçi olmuştur."dedi. Orhan Ergüder ıse, "Siyasi rakiplerimi en güzel Tiırkct sözcuklerle oksayacagım" diye söze başlayarak "Sokakta dolaşıldığı, duşunüldugiı ve dava acıldıgı zaman genelde sizi engdleyen yok" dedi. "Türkiye'de Allab'a şıikur duşunce ve inançlar» da cezalandınlnıâdıgım" öne süren Ergüder, bazı bölucü unsurlann Turkiye'yi Avrupa nezdinde karalamaya çakştıklannı savundu. Ergüder, referandum konusuna pek değinj diği konuşmasmda, "Türkiye'de L yal demokrat parti kurulabilir, an komunist parti kurulamaz, bunu I yerinHe yazuı" dedi. Hasan Fehmi Guneş de anay nın onarılmas:, yenilenmesi ger< ğini belirtti ve "Bu anayasa demo rasiden hoşlanmıyor" dedi. Gün Türk insanmın demokrasıyi gön için saçlanm ağartmalanna ka demokrasinin saçının hiç ağarma ğım belirterek "Demokrasimizi hep hapishaoe tıraşı ile gorduk" dedi. Siyasi yasaklann yer aldığı maddelerle, 12 Eylül yöneticilerinin cezalandırılamayacağına ilişkin maddelere işaret eden Güneş, anayasanın ken J di maddeleri arasında saygı sorunu * bulunduğunu belirtti ve "Tiirk rnü * leti, kendi siyasi Uderierini cezalandıran bir millet olma geleaeğini ba$latmayscaktır" dedi. Banri Zengin ise, insan'ann te haklannı yaradılış yasası olarak ı teleyerek bu hakların oylamalarla, yasalarla ortadan kaldınlamayacağını savundu. K n u l G t r s e l (Baro BaşkanıGaziantep) "Yasaklann kalkmasının bir tehlike olacağını sanmıyorum. Halk yasaklan kaldırır, ama tasvip etmeyebilir. Kullanılacak "evet" oylarının ağırhkta olacağını sanmıyorum. Adll Saraç (EğitimciŞanlıurfa)"Memleketin yeni ve pınl pınl politikacılara ihtiyacı vardır. Verilecek "evet" oyu bu yolu tıkayacakürî' ! » J a t Dllan (Diyarbakırspor eskı başkanı): "Aslında referanduma gerek yoktu. Oyum, ancak sandık başına gittiğim zaman belli olacak!' y Akgül (MuhendisŞanlıurfa) "Vereceğimiz 'evet'ler demokrasi adına olmalıdır. Sandıktan 'hayır' çıktığı takdirde Türkiye bataklığa biraz daha gömulmüş olur!' Yiie«l Gilrsel (Mimarlar Odası Ist. Şubesi Başkanı): Referandumda evet diyorum. Siyasi haklar, demokrasi ana ile cumhuriyet babanın meşru ve hukuki çocuğudur. Evet demek malumu ilan olacaktır. Hayır demekse bu meşru ve hukuki çocuğa "Sen anasız babasız dünyaya geldin" demek gibi abes bir şey. Hayır demek, hakların zorla gasp edilmesini meşrulaştırmak demektir ki bu bizzat hakların gasp edilmesidir. Tatflnfade sadece denU düfünün. y u n o değ| Erol Cunaydın ' Ylldınm, Seylab, Deprem.Yangın, İnfllak, Dahili Su Baskını ve Hırsızbğa karşı yuvanızı YUVAM SiGORTAS ORUR men bir Halk Sigorta Acentesine veya bir Yapıve Kredi Bankası Şubesine uğrayınız. Yucel Gursel HALK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ Halk Sigorta TA.Ş. bir Yapı ve Kredi Bankası kunılufudur.