21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 MART 1987 • • • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/11 rak duşurulebilecek duzeve gelmtslir. Çunku sigorla. hastalık ve analık sigortasında kullanamadıgı bir primi almaktadır. Bence kullanamadıgı primi almaya sigortanın hakkı yoktur." Dunyanın bırçok ulkesınde ihtıyarlık sıgortalarında devietın ıştırakı bulunduğuna dıkkat çeken Atasayar, Turkiye'de bir tek sigorta dalında devietın ıştırakının soz konusu olmadığını bıldırdı Atasayar, şu eorıısle re yer verdı "Turkive'de sanki devlelin emekli olan insanlara kaı>ı bir sorıımlulugu yokmuş gibi bir sistcm ujgulanmaktadır. Bu yanlışlır. Ozellikle ihliyartık sigortasına devletin en az uç»e bir oranında dahil olması lazımdır. Bugun Turkıye'de sıstem. ışcı ve işverenin bııiikte satın aldıklan bir sovyal guvenlik sistemidir. Halbuki sosyal guvenlik kavramı. salın alma esasına dayalı olan bir kavram olmantalıdır. Devletin de bu sistemde bir yeri, bir iştiraki olmalıdır. Tavanın yukseltilmesinin bir çozum olabilecegi kanaatindeyim. Ama yelerli olabilecegi kanaatinde değilim. Çunku sigorta prim tavanının yukseltilmesi prim gelirlerinı bell> olçude arttıracaklır, ama giderleri de belli olçude yukseltecektir. Devlel de bu sisteme katkıda bulunursa, lavanın yukselmesı daha yukanlara çıkabilecek ve emeklilere daha iyı şarllarda aylık baglanması mumkun olabilecektir." İrangate ve Otesi... raporunda bu gerçeklerin tümü birer birer gün ışığına çıkmıştır. Bunun üzerine Başkan Reagan da televızyon ekranlarında gözükerek bütün sorumluluğu üstüne almış ve "hatasım" kabul etmiştir. İrangate olayının böytece noktalandığı soylenebilir mi? Kuşkusuz hayır. Başkan Reagan'ın hatasım kabullenmesi genel olarak olumlu yankılara yol açmışsa da, kendisınin bu işten artık sıyrıldığını öne sürmek kolay değıldir. Liderhğının, guvenilirlik ve ınanılırlığının İrangate ıle yemiş olduğu darbenın ızlerı öyie dramatık bir açıklamayla silinemeyecek kadar derındir. Tovver Komısyonu'nun Başkanı John Tower, "Başkan Reagan ne olup bittığinin farkmda olmadığı gibi, opemsyonun nasıl biçimlendiğini ve kimlerin onda yer aldığını da tam anlayamamıştır" diyor. Buntarı söyleyen Komisyon Başkanı Tower, aynı zamanda muhafazakâr bir Cumhuriyetçi olup Reagan'ın da önde gelen destekçilerinden biridir. The New York Times gazetesi, başyazısında, Tower Komisyonu raporundaki butguların Reagan açısından küçük düşürücü olduğunu belirtirken, başkanın ulusal güvenlik politikasını denetlemektekı başarısızlığına ve lidertik eksıklığine işaret etmiştir. The Washington Post gazetesi ıse yıne başyazısında şu satııiara yer verebilmıştır. "Reagart ınki, hızla yokuş aşağı gkten surucüsüz bir (Baştarafi 1. Sayfada) îşçi emeklisine yeni uıııut arabanm arka koltuğuna oturmuş bıryönebmdir" Başkan Reagan yönetimine dönük eleştiriler hiç de dınecek gibi gözükmüyor. Aynca ortaya çıkanlacak yeni ipucu ve bulgulann Beyaz Saray'ı daha guç durumda bırakabileceğı, hatta Reagan'ın dönem sonunu beklemeden istifasına yol açabileceği söyleniyor. Ronald Reagan istıfa etmese bıle artık "ınanılırlığı"r\öar\ çok şey yıtırmış ve "guçlü" olmaktan hayli uzak bir başkanlığı temsıl etmektedir. Dünyadaki bütün dış politika odaklarında bu noktanın hesaplara dahil edildığinden kuşku yoktur. • Ya bizde?.. Acaba Özal hükümetınin bu konudaki değerlendırmeleri nelerdir?.. Belki de yoktur. Çünkü onların kafası şimdilık tek bir konuya çalışıyor olabilir. O da herhalde liderlerinın bypass ameliyatının, her turlü ölçüyü ve sevıyeyı kaçırarak, nasıl daha iyı bir siyasal şova çevrılebilecegıdir. İktidar partisi ANAPın bugün içın tek önemli meselesı, ne yazık ki bu gibi gozüküyor... Özal hükümetinin Başkan Reagan yönetimı gibi gücünden ve güvenılırlığınden çok şey yitirmış bir yönetımle Savunma ve Ekonomik işbiriığı Anlaşmasını beş yıl süreyle ımzalamaya karar verebılmesıni başka turlü ızah etme olanağından doğrusu yoksunuz. (Baştarafi 1. Sayfada) daraldığı belırlendı. Vapılan hesaplara gore, 195054 yıllarında taban ve tavan ucret lımııİerı arasında 10 katlık bir fark yaralıhrken, bu fark 195558 donemınde daha da yukselerek 25 kata kadar çıktı 1970 vılında tekrar 10 kaı duzeyıne ınen taban ve tavan ucret farkı, 1970 yılından sonra ıse, ozellıkle lavan ucretlerde reel olarak \ureklı olarak gerıledı ve tabanla ta\ jıı arasındakı fark daraldı 1970 yılında 10 kat olan taban tavan farki. 1975'te 6 3'e, 1979'da 2 4e 1982'de 2'ye ındı. 1986 yıhnda nısbı bir artış gostererek 2.5'e çıktı Yapılan hesaplamalara gore. top tan eşva fıyatlan endeksıyle enflas>on aşmması gozonune alınırsa, prıme esas tavan ucretlerın 1970 yılı sevıyesıne ulaştırıtabılmesı ıçın 116 bın lıradan 380 bın lıraya çıkarılması, laban ucretin de 38 bın lira olması gerekıvor Turklş yetkılılerı, sıgorta prımıne esas tavan ucretm çok uslunde ucret alan ıle bu tavan uçretıne >akın ucret alan ışçilerin, emeklılık halınde hemen hemen aynı emeklı aylığı aldıklannın bir gerçek olduğunu belırterek. sıgorta primıne esas tavan ucretın artlınlması ıle ılgılı goruşlermı şoyle açıkladılar "Sigorta primine esas tavan ucrelin arttmlması konusundaki açıklamalar Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Mukerrem Ta^cıoglu'nun basında çıkan demeclen ile sınıriıdır. Bu konuda geniş bir bilgi edinemedıgımiz gibi. bakanın açıklamalannda da celişkiler bulunuyor. Sigorta primıne esas (avan ucretin çok ustunde ucret alan ile bu lavan ucreıine vakın ucret aJan işçîJer emeklilik halinde aynı emeklilik maaşını almaktadıriar. Burada kuşkusuz bir dengesizlik vardır. Ancak, tavanın yukseilılmesi halinde bu u>gulama gecmise donuk işlejecek midır? Yani. joksek ucrel alan işciler daha sonra emekli olmuslarsa. veni uygulamadan sonra onlann da emeklilik maaşlannda bir >ukselme meydana gelecek ınidir? Bu açık değıldir." TISK Genel Sekreten Kubılay Atasayar, konuya ılişkın goruşlerını açıklarken, Turkiye'de bugun sigorta prım oranlarının gerçekıen yuksek duzeyde olduğunu belırterek, çalışanların ucretlerının uçte bırının sıgortaya gittiğıni soyledı Atasayar, SSK'nın topladığı prımleri daha ıvı değeriendırerek, sıgortalılara yansıtması gerektığinı vurguladı ve şovle konuştu: "Bazı sigorta kolları fazlalık vermekledir. 1984 yılı rakamlanna gore haslalık, analık sigortası toplam 53 milyar lira fazlalık vermiştir. Bu demeklir ki, haslalık sıgortası primi vukseklir. Artık onumuzdeki >ıl sosval sigorta prim oranlan yuzde ola Yine PKK: 6'sıçocıık 8 ölü Haber Merkezi Hakkâri'nın Taşdelen Ko>u ve Şaniıurfa'run Ceylanpınar Devlet Uretme Çiftliğı'ne girışilen saldınlardan sonra, PKK adlı bölucu örgut mıhtanlan bu kez de Mardin'de saldırdılar Nusaybın ilçesine bağlı Açıkyol köyune onceki gece gırişılen silahlı saldında 6'sı çocuk 8 kişı öldu, 2 kişı de yaralandı. Saldınyı gerçekleştıren çeteden de bir kışinın yaralı olduğu sanılıyor 7. Kolordu ve Sıkıyönetım Komutanlığı'ndan ahnan bilgiye gore, öncekj gece saat 21.00 sulannda Nusaybin ilçesine bağlı Açıkyol Köyu'ne gden ve 7g ki$ı olduğu sanılan PKK militanlan, köyun orta yerındekı muhtarın babası Cumhur Tunç'un evıne el bombası \e otomatık silahlarla saldında bulundular. Baskın sırasında evde olanlan yaylım ateşıne tutan saldırganlar, Cumhur Tnnç (54), Şerife Tunç (47), Semire Tnnç (10), Sdma Tunç (16), Ferike Tunç'u (10) öldurduler Bölucu çete elemanlanmn bir dığer eve yaptıkları saldında da Suleyman Ayık (13), Metin Ayık (8) ve Bedirhan Erdogan (17) yasamlarını yıtınrken, Emine Tunç (8) ve Harke Tunç (12) da yarah olarak saldından kurtuldular Saldırganlar, ılk olarak eve yanan bir tüpgazı atarak panık çıkardılar ve dışan cıkanlan tarayarak gerçeklestırdikleri saldından sonra gecemn karanlığından yararlanarak kaçtılar. Bu arada, köy konıculanyla aralannda çıkan silahlı çatışmada bir veya bırkaçının yaralanmış olabıleceğı bıldirıidı. Yetkıbler, kaçtıklan yönde bulunan kan izlerinin bu ihtimali güçlendırdiğini belirttiler ÖLENLER TOPRAGA VERİLDt Mardin muhabınmız Osman Yıldn'ın bildirdiğıne göre, PKK mılitanlannın baskını sırasında öldurulen 6'sı çocuk 8 kişı dun köy mezarlığında toprağa verildiler 8 kişının toprağa verilmesi sırasında olayı anlatan köy muhtarı Mehmet Emin TUDÇ, saldırının kendı evıne değıl, babası Cumhur Tunç'un evıne yapıldığını soyledi ve şöyle dedı: "Olay gunu saal 20.30'da bizim evde korucularla birlikte televizycn izlijorduk. Aniden silah ve patlama sesleri duyduk. Korucularla birlikte kendimizi korumaya çalıştık." AKBULUT MARDtN'DE Içişlen Bakanı Yıldınm Akbulut, dun asken bir uçakla Dıyarbakır'a, buradan da karayoluyla Mardin'e gitti. Akbulut Dıyarbakır'a varışında yaptığı açıklamada guvenlik guçlerinin, bölucu eşkıyayı aramaya devam ettiğıni söyledi. Eşkıyaya gereken dersin verileceğini kaydeden Akbulut şöyle konuştu: "Orada, butun bniikleriraU aramalanna devam ediyorlar. Ben saat 03.00'e kadar olayı takip ettim. So>leyecegim odur kı bunlar layık olduklan cezaya çarptıniacaktır. Bu gibi hareketlerıyle herhangi bir sonuca ulaşmalan mumkun değıldir. Butvn kamuoyunun ve dunya kamuoyunun bunu boyle bilmesinde yarar vardır." tçişlen Bakanı Akbulut, Mardin'de yaptığı açıklamada da komşu ulkelere seslenmek ıstedığını belirterek şöyle dedi: "Turkiye aJeyaine faaliyet gösterebilecek olan bu unsurlara fırsat vermemelerini istryoruz. Bunu onlardan bir dost ulke olarak isteme haklunı kendimizde buluyonız. Çunku kim olursa olsun, nereden gelirse gdsin, mutlaka Turkiye aleyhine davramşlar icerisinde bulunanlar, şiddetli bir şekılde cezalandınlacaklardır. Bunun orneklerini gecen gunlerde verdik. Gerekirse jine aynı sekilde hareket edeceğimizin herkes tarafından bilinmesinde, komşu dost ulkeler tarafından bilinmesinde de fayda vardır, bızim kımsenin toprak bulüalugunde gözumuz yoktur." SURİYE'YE MESAJ Ayrılıkçı unsurlann Nusaybın'de gerçekleştirdiklen saldırıdan sonra Türkiye, dun Sunye nezdınde bir gırişimde bulunarak sırar guvenlığı konusunda dikkatlı olunmasını istedı. Dışışlerınin açıklaması aynen şöyle: "Dun akşam Nasaybin'in Açıkyol Köyu'nde eşkıyanın giriştiği caniyane saldında 6'sı çocuk, 8 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 2 vatandaşımız da ) aralanmıştır. Bundan kısa bir sure once yine çeteler tarafından Ceylanpınar Devlet L retme Çiftliği'nde maddi hasara yol açan sabotaj eylemlerinde bulunulmuş olduğu malumdur. Sunye ile ortak hudut uzerinde yerieşim merkezlerimizde cereyan eden bu olaylar uzerine sınır guvenliği konusunda komşulanmızla zaman zaman yapılan temaslar çerçevesinde Suriye Buynkelçisi bugun bakanlığa davet edilerek bu olaylara dikkati çekilmiş sınır bolgemizde bn tur olaylann tekernırunu onleyecek etkin tedbirlerin Suriye makamlannca alınması gereği vurgulanmıştır." ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Kececüer. eşkıyanın hakkından er veya geç gelıneceğinı bildinrken, bölüculenn eylemlerini koy koruculanna yöneltmelennın, "bu sistemin başarılı olduğunu gosterdiğini" öne sürdü SHP Genel Sekreten Fıkri Sağlar ıse saldınyla ılgılı olarak yapüğı açıklamada, sonınun TBMM'de etraflı olarak konuşulmasını ısteyerek, koklu bir çozum bulunmasını önerdi. DYP Genel Başkanı Husamettin Cindonık da saldınyı bir vanşeı olarak nitelendirırken, Turkiye'de bir hukumet boşluğu bulunduğunu söyledi DSP Meclis Grup Başkanı Cabit Karakaş da Irak ve Surıye sınırlarının emniyetımn kesınlikle sağlanması gerektığıne dıkkat çekerek, sınır bölgelerindekı yurttaşların can ve mal guvenliğinı sağlamak ıçın bu bolgelerdekı yerieşim duzemnın süratie ele alınması gerektiğini söyledi. Bolucülenn saldınsı, dün Ingiliz yayın kumluşu BBC'nın "World Serrice" yayınının haber programlarında birincı haber olarak yer aldı. Haber bultenınden sonra yayımlanan "24 Saat" adlı programda da Sunye'nın PKK adlj bölucu örgulu fiılen desteklediğı belirtıldı BBC'nın programında goruşune başvurulan Durham Unıversıtesı öğretım uyesi Prof. WUIiam Hale, Sunye'nın, yalanlamasına rajmen topraklannda uslenen PKK örgutüne politık ve ekonomık ve lojistik destek sağladığını söyledi. KDPNİN BİLDİRİSİ Bu arada Londra muhabırimiz Ragıp Duran'ın bıldırdığıne göre, Kurdıstan Demokratık Partisi Siyasi Burosu adına yayımlanan ve Kurdıstan Haber Ajansı tarafından dagıtılan bir bildınde, geçen hafta Türk Hava Kuvvetlen'ne bağlı jetlenn gerçekleştırdığı harekâtta bölgedeki Sennat, Alanş, Orah ve Keşhan adlı yerieşim merkezlerinde bir sıvilın öldüğu ve 3 kişınin de yaralandığı öne sürüldu. TflRK TJCARET BANKASI Atina'nın (Baştarafi 1. Sayfada) Aynı yetkililer, Ankara'mn iki yıldır ihtilaflı alanlarda yürütülen bu faaliyetlerden haberdar olmaması konusunda herhangi bir yorumda bulunmaktan kaçındılar ve "aldığınuz bflgilcr Ynnanlstaa'ın geride btrakügunu Id rd içinde Bera Antafmaa'nı Udml ederek, karasulan dışında petrol araması yurüttöğunü göstermektedir" şeklınde konuştular. Bu konudaki haberler Dışişleri Bakanlığı çevrelerince de dogrulandı. Bir dışişleri yetkilisi, dün "Cumkmttyet" e "Kazey Ege Petrolleri Şirketi yöoetkflerinin son hafutorda yapoklan ayıklamalar uznn btr suredlr Ege'nlıı ihtflaıu aUnlannda arama yapüklanıu ortaya koynyor. Sinsice hareket etmişler" diye konuştu. BERN ANLAŞMASI NEDİRÎ Haurianacatı gibi, Türkiye ve YuoaoJstan 1976 yılı kasun ayında imzaladıklan Bern Anlaşması'yla luta «ah.niı^ı konnsunda görtujmelere htlammyı karartaşnmuşlar ve gorii»meier devam ettigi surece karasulan dquda kabu ibdafb aianlanla, Ege kıU sahanhguıa iüşkln her tirlâ faaüyctten kacuunayı taahböt etmfelerdi. Daha sonraki dönemde iki ülkenüı teknisyenleri kıto sab yttriitürken, hükiunetler Bern Ania*ması'na "titizlikle" uymuşlar ve kıta sahanlığına ılışkin faaliyetlerini kendi karasularıyla sımrlı tutmuşlardı. Türk diplomasısi, geçen dönemde Yunanistan Bern Anlaşması'nı tanımasa da bu ülkenın faaliyetlerini kendı karasuianyla sınırladığına dikkat çekmekte ve bunu Türkiye'nin "caydınolıgı"yla açıklamaktaydı. Gelgdeüm, "Kuzey Ege PetroUeri Şirketi"nin 24 şubat tanhınde yaptığı açıklamayla Taşoz Adası'nın 10 mil doğusunda petrol arayacajb.ru açıklaması, ardından bu şirketin iki yıldır ihtilaflı alanlarda petrol aradığının öğrenilraesi Ankara'nın "yamJdıgını" ortaya çıkardı. Türkiye, Yunan hükümetını uyararak, ihtilaflı alanlarda petrol aramalanru durdurmasını, aksı takdırde aynı şekılde karşılık vereceğıru belirtirken, konsorsiyumda hıssesi bulunan yabancı firmalann hükümetleri nezdinde de harekete geçtı. Türkiye'nin Bem Anlaşması konusundaki hassasiyeti geçen hafta başında Ankaraya gelen Kanada Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Stanford'a iletılrmşti. Daha sonra ABD ve Federai AJmanya nezdınde yapılan dıplomatik ginşimlerle Türkiye'nin Bern Anlaşması konusundaki görüşlen ve "durnmun rtddiyeti" anlatıldı. Bugün, Türk Ticaret Bankası'nın 74. Kuruluş yıldönümüdür... if KTTlerde gulama suresi içinde tek taraflı değişiklik yapabilecek Sozleşmelı personelle ımzalanacak 19 maddehk "hizmet sozleşmesi"nin getırdiğı başlıca duzenlemeler şöyle: bgiliye, sozleşme dışında gorev ile bu görevin iş gereklerine uygun olarak verilen diğer görevler icin, herhangi bir ad altında başka bir odeme yapılamayacağı gibi, normal çalışma saatleri dışında veya tatil günlerinde vapacağı çalışmalar karşılıgında da ek bir ucret odenmeyecek. Ilgılı, kendısıne verilen görevlerı çalışma saat ve surelerine bağlı kalmaksızın sonuçlandırmak zorunda olacak. Hizmet suresi 10 yıla kadar obnlara 20 gun, 10 yıldan fazla oianlara 30 gunluk yıllık ucretli izin verilecek. HASTALANMA SÜRESİ Resmı raporla tevsik edılen hastalıklar içın ydda 30 gunu geçmemek uzere ucretli hastalık izni verılebilecek. bgiliye doğumdan once 3, doğumdan sonra 6 hafta ücretli mazeret izni verilebilecek. Ölum ve cenaze gıderlerinde Sosyal Sıgortalar Kanunu hukumleri uygulanacak. tlgili, dışandaa ucretsiz de olsa gecki veya sureldi hiçbir gorev kabul edemeyecek. Jlgılı herhangi bır sendikaya uye olamayacak ve sendikal faalıyette, toplu muracaat, eylem ve hareketler yapamayacak, greve katılamayacak ve destekleyemeyecek, sıyasi partılere uye olamayacak, sıyasi faalıyette bulunamayacak, görevıni aksatmak amacıyla başkalarıyla birlikte çekilme, göreve gelmeme ve ışi yavaşlatma eylemlenne ginşemeyecek. Türkbank milli bankacılıktaki onurlu görevinin 74. Yılını kutlamakla kıvanç duyuyor. Türkbank, 406 Şube ve 4 Yurtdışı temsilciliğinde 74 yıllık tecrübe birikiminden kaynaklanan dinamizmi ile çağdaş bankacılık yapıyor. Türkbank, konularında uzman 8000 personel ile hizmet veriyor. Sermayesini 50 Milyara yükselten Türkbank'ın güven veren akılcı ve tutarlı yönetimi, halkımızm tasarruflarını kanıtlanmış titizliğiyle yurt kalkınmasına yönlendiriyor... (Baştarafi 1. Sayfada) TunceK'de (Baştarafi 1. Sayfada) 1980 sayımında 158 bin olan nufusu, 1985 sayımında 152 bın olarak beürlenen ve Turkıye'de nufusu azalan tek ıl olan Tuncelı'de yapılan anket çahşmaları sonucunda, 78 bın 382 yurttaşın "kendi istemiyle" goç ısteğınde bulunduğu ortaya çıktı. 15 BtN 767 HANE GÖÇ fSTEDİ Tunceli Orman Işletme Mudurlugü'nce yapılan ve Tarım Orman ve Köyışleri Bakanlığı'na gönderılen anket sonuçlarına gore, teblıgat yapılan 234 köyden 210'undan başvum yapıldı. Tunceli Orman Işletme Mudunı Rıfal Emin Bal. 3 Mart 1987 tarıhlı raporunda anket sonuçlarına göre 15 bın 767 haneden 78 bın 382 kişınin goç ıstedığını, 9 bın 212 kişının ıse, ankete olumsuz yanıt vererek, "Göç istemiyonım" dedığını behrttı. TÜRK IKINCI ADRESINİZ"
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle