23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 MART 1987 HABERLER Dümbüllü Ödülü Suna PekuysaVın ultur Servısı Karagözlüler ve Ortaoyuncular Derneği tarafından 1981 yılından bu yana verilmekte olart geleneksel Ismail Dumbültu Ödulii bu yıl Suna Pekuysal'a verildı. Harbiye Muhsin Ertuğrul tiyatrosunda dun "Luküs Hayat" oyunundan önce düzenlenen törende odülünu Müjdat Gezen'in eiinden alan Pekuysal "Bu odulü bana sizler getırdınız, ödulüme layık olmaya çalışacağım" dedı. Tören hazırlıkları hızlandınldı Ankara'da Özal seferberliğî Karşılama töreni için 200 bin Türk bayrağı, 50 bin özal posteri, 4 bin adet özal pankartı hazırlandı. ANAP'm yaym organı Petek, 60 bin adet ek baskı yapacak. SHP Genel Başkanı Inönü ve DYP Genel Başkanı Cindoruk, karşılama törenine "ANAP şovu" olacağı için katümayacaklarını bildirdiler. TRT televizyonu, özal'ın karşılanışını baştan sona naklen yayımlayacak. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) ABD'de geçirdiği bypass ameliyatı sonrası 2 aylık bir dinlenmeden sonra yarın Türkiye'ye gelecek olan Başbakan Turgut Özal'ı karşılamak için Ankara'da "seferberlik" ilan edildi. Başbakan Turgut Özal'ın en az 100 bin kişi tarafından karşılanacağı belirtilirken, ANAP Genel Merkezi, Özal'ın sadece 4 kişi tarafından öpülmesıni kararlaştırdı. Başbakan Turgut Özal için düzenlenen devlet törenine Başbakan Vekili Kaya Erdem tarafından çağrılan SHP Genel Başkanı Erdal İnönu ile DYP Genel Başkanı Husamettin Cindorukun katılmayacakları bildirildi. Başbakanlık yaptığı bir açıklama ile Özal'ı havaalanında izleyecek gazeteci sayısını bir muhabir, bir foto muhabiri ile sınırladı. Başbakan Özal'ı karşılama komitesine başkanlık görevini üstlenen ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar, Özal'ın Esenboğa Havaalanı'nda Bakanlar Kurulu adına Kaya Erdem, parti adına Genel Başkan Yardımcısı Mehmel Keçeciler, ANAP Meclis Grubu adına da Grup Başkan Vekilleri Haydar Özalp ile Perte* Aşçıoglu tarafından el sıkılarak ve opulerek karşılanacağını, karşılama töreninde hazır bulunacak diğer kişilerin ıse Özal'ı sadece selamlamakla yetineceklerini açıkladı. SHP Genel Başkanı Erdal fnönü ile DYP Genel Başkanı 29 mart gunu buyuk bir bavram yaşamaya hazııianmaktadır" dedi. Başbakanın yurda döneceği 29 mart gunu herhangi bir aksaklığa neden verilmemesi için Ankara Emniyet Mudurluğu ile Buşukşehir ve ilçe belediyelerinde "seferberlik" ilan edildi. Ankara Belediyesi "ev sahipligi" gorevini üstlenirken, Emniyet Mudurluğu pazar gunü için olağanüstü guvenlik onlemleri alınmasını kararlaştırdı. Bu arada Esenboğa yolunun trafiğe açık tutulmasının sağlanması için Trafik Mudurlüğu'nun de bir dizi onlem alacağı bildirildi. NAKLEN YAYIN Başbakan Özal'ın Ankara'ya gelişi ve karşılama töreni TV'den de naklen yayımlanacak. TRT Haber Dairesi Başkanı Cafer Demiral, Başbakan Ozalkan Özal, önceki gün ın karşılanışının saat 13.45'ten " geldiği Londra 'da Dısisleri Ba itibaren TV'den naklen yayımlakanı Sir Geoffrey Howe ile görüştükten sonra dun de kaldığı otel nacağını bildirdi. Başbakan Turde dinlendi ve yann Türkiye'ye dönüşü için hazırhklan gözden ge gut Özal'ı getirecek uçağın saat çirdi. Özal, dün aynca AETye tam üyelik başvurusu öncesi çeşitli Î3.00'te alana inmesiyle birlikte ülkelerde yapacağı temaslar konusunda kendisine bilgi vermek üzere naklen yayına geçileceği öğrenilLondra'ya gelen Devlet Bakanı Ali Bozer ile de bir süre göruştü. dı. Haber Dairesi Başkanı DemiDevlet Bakanı Ali Bozer, Londra 'ya hareketinden önce yaptığı açıkral, Özal'ın Türkiye'ye gelişinin lamada, AETye üyelik başvurusunun kesin tarihinin Başbakan turgut özal ile yapacağı göruşmeden sonra saptanacağını, yurtdışmda televizyon haberciliği bakımınyapacağı temaslarda da, üye devletlere bu konudaki kararhhğımı dan "önemli bir olay" niteliği ta.şıması nedeniyle naklen yayımzaı ve karanmızın dayanaklarmm anlatılacağım söyledi. lanacağını soyledi. Demiral, törenin baştan sona ekrana yansıbin kişinin geleceğini varsayarak Husamettin Cindoruk, Özal'ı tılacağını da sozlerine ekledi. çeşitli duzenlemelere gitti. Özal'ı karşılama toreninin bir "parti 4 DEVE YARIN karşılama için ilk olarak 200 bin şovu" biçimine donuştuğu gerekESENBOCA'DA Turk bayrağı, 50 bın adet arabaçesiyle karşılamada bulunmayaBaşbakan Turgut Özal'ın yurlara asmak uzere "Ö/al posteri", caklannı bildirdiler. da donüşunde kurban edilmek 4 bin adet elde taşınmak uzere için alınan develer, Özal'ın bağışANAP Genel Sekreteri MusÖzal pankartı hazırlanırken, tafa Taşar, dun bir basın toplanlamasına karşın, Antalya'nın ANAP'ın yayın organı Petek'in tısı düzenleyerek, Başbakan Alanya ilçesinden kamyonlara 29 mart gunu 60 bın adet ozel ek Özal'ı karşılama hazırhklan ile bindirilerek Ankara'ya gönderilçıkarması ve bu eklerin vatanda di. a.a!nın haberine göre, kamilgili bilgi verdi. Taşar'ın verdiği şa dağıtılması kararlaştırıldı. bilgiye gore, Başbakan Özal'ı yonlara guçlükle bındirilen deveANAP Genel Sekreteri Taşar, karşılama töreninde duzentemeyi lerin yola çıkışı, vatandaşlann da vatandaşlann karşılama nedeniy büyük ilgisini çekti. 3 milyon lisağlamak amacıyla dort kişilık le ekonomik davranmalarını is raya satın alınan 4 deveyi, Anka"Misafir Karşılama Komitesi" terken, Özal için deve kesilmesioluşturuldu. Mustafa Taşar başra'ya dort kamyonluk bir konne ızin verilmeyeceğini hatırlattı kanlığındaki komitede, Genel voyla Alanyalı kasap Mehmet ve kesilecek kurbanlann AltınSekreter Yardımcılan Alpaslan Elçi göturuyor. Develer, yarın dağ Belediyesi tarafından toplaPefaUvanlı, Rüştü Kâzun V üceten Esenboğa Havaalanı'nda kesime narak hayır kuruluşlanna bağışile Ankara Milletvekilleri Barlas hazır olarak bekletilecek. lanacağını bildirdi. Taşar, Özal'ı Doğu gorev aldılar. Başbakan Ozai, uydu aracılıkarşılama sırastnda ANAP bay"Misafir Karşılama Komitesi" ğıyla yaptığı basın toplantısında, rağı ile flamalannın da kullanıl develerin kesilmemesini istemiş10 gundur surdurduğu çalişmamayacağını belirterek, "Ankara ları sonucunda, Ankara'ya 100 ti. MJYDUKJGORDEJK •• CUMHURİYET/9 Savunma Fonu Anayasa MahkemesVnde A nkara (a.a.) / İ Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda "Savunma Fonu" olarak bilinen yasanın iptaline ilişkin başvuruyu, 5 mayıs salı gtinü görüşmeye başlayacak. Anayasa Mahkemesi, SHP'nin, 3238 sayılı Savunma Sanayıi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı'nın kurulması ıle Milli Piyango Teşkılatı 'na daır 2 maddenin değıştirilmesine ilişkin yasanın bazt maddelerinın iptali istemiyle yaptığı başvuruyu esastan inceleyecek. Dönüş hazırhklan Yavuz Ozkan Paris'te 6 yıl kaldıktan sonra gördüğü Turk filmleri için "bayağı 1yi çalışmalar" diyor. > yıldan beri Fransa'da yaşayan yönetmen Yavuz Ozkan'a göre: "Burada film yapmak, canını dişine takmak.." Fransa'da yapılan bir mallyet hesabında 2 milyon franga varan sosyal haklar bölümü vardır.. Blzim parayla 260 milyon tutuyor ki, burada o rakama 3 tane film çeklllr.." nımle anlaş" diye sıraya gırdıler. Yan'ı iki starı bir araya getırince para bulmak zor olmadı.. Fransa'da dedığım gibi, ama giderek zoriaşıyor artık. Çünkü 60 yıl.ndan başlayıp özellikle 80'li yıllardan itibaren bütün Avrupa'da dehşetli bir düşüş var sinema seyircisi açısından.. Burada da var.. Neye bağlıyorsunuz bunu siz? Bir, televizyonun büyük etkisi var.. Ikincisi yaşam her geçen gün biraz daha güçleşmekte.. Bir de insanlar çok hızlı bir biçimde depolitize oluyorlar ve kendı içlerine kapanıyorlar. Yani evine kapanıyor, televizyonunun düğmesine basıyor. O zaman sinemacılar da televizyona kaysalar. Kayanlar var, ama ben mesela sevmiyorum televizyonu.. Mutlaka uzun metrajlı ticari piyasaya film yapmak istiyorum. TV VE SİNEMA Nedir bir sinemacı için televizyonun sinemadan farkı? Çok farklı... Televizyon filmini seyrederken insanlar gecenin bir saatinde oturuyorlar, yarı konuşarak, yarı içki içip sohbet ederek filmi seyrediyorlar. Ekran zaten küçük, her şey daralıyor, küçülüyor. Hiç kimse dikkatli değil. Bu beni çok rahatsız ediyor.. Gidip parasını ödeyip, salonda ışıklar söndüğünde, karştsında kocaman bir ekranda gördüğünü dikkatle, başka bir şey düşünmeksizin seyretmesi başka. Bu benim için çok önemli.. Buna karşıhk televizyon da çok daha fazla kişiye seslenmiyor mu? Sesleniyor da ne oluyor.. Televizyonda bir yığın kanal var. Bir birine bakıyor, bir diğerine bakıyor. Ve sonuç ne oluyor? Bilmiyoruz. Sonuçlannı görmüyoruz. Kaç kişi seyretti mese1la.. öbürünün sonuçlarını görüyoruz. Kaç kişi geldi, gişesi ne oldu, krttikler çıkıyor. Üzerinde konuşuluyor. Değeri ortaya çıkıyor. Teleyizyon filmlerini üç tane TV dergisi veriyor. "İyidir, seyredin" veya "Şu kanaldakinden daha iyidir" gibi kıyaslamalar... Hepsi o kadar.. Bunları çok ciddi bulmuyorum ve beni rahatsız ediyor. Ben de Fransız Televizyonu için bir film yaptım, ama buraya duyurmadım bile olayı. Hiç önem vermedim. PRATİK ÇÖZÜM Peki asıl filminiz, yani projeniz ne oldu sonuçta? Onu şöyle yaptık: Orada, yani Fransa'da baktık ki maliyeti düşüremiyoruz. Ben o zaman düşündüm ve talip olan adama dedim ki: "Ben bu filmi Türkiye'de çekeyim.. Film şu maliyete çıkar." Önce ınanmak istemedi.. Burada bir filmin kaça çıktığına bir Fransız inanamaz.. Nasıl olur diyor. Çok ucuz geliyor ona.. Adamların laboratuvar parasına burada bir film yapılıyor.. O ucuzluğu sağlayan nedir bizde? Burada emek ucuz.. En basit örneği.. Fransa'da yapılan bir maliyet hesabında ki 1520 milyon franktır 2 milyon franga varan sosyal haklar bölümü vardır.. Yani çalıştırdığınız adamları sigortalıyorsunuz vs.. Bu sosyal haklar için 2 milyon frank ödüyorsunuz. Bizim parayla 260 milyon tutuyor ki, burada o rakama 3 tane film çekilir.. Yani adamlann sadece sosyal sıgorta masraflarına 3 film çıkıyor. Aynca oyuncular çok yüksek ücret alıyor. Kamerarnanlar, ekip öyle.. Bir de ekip kalabalık.. Bir başrol oyuncusunun peşinde kaç tane görevli var? Yok giydiricisi, kuatörü, masajcısı, makyajcısı.. Bir de çalışma yöntemleri bizden farklı.. 8 saat çalışıyor bunların hepsi.. Sonra işi bırakıyor. Biz burada bir başlıyoruz, bitene kadar çalışıyoruz.. Benim "Maden" filmi şu sıralarda Fransa'da oynuyor Hatta üçüncü haftasına girdi.. Ben Maden filmini şu kadar sürede çektim dediğim zaman kimse inanmadı bana. SÖYLEYEMİYORUM Kaç günde çekmiştiniz? 19 günde.. Adam seyrediyor filmi, inanamıyor. Maliyetini hiç söylemedim. 1 milyon 800 bin liraya mal olmuştu 78'de. Bunu franga çevirsem adamların inanmasının imkânı yok. Onu hiç söyiemiyorum. Yavuz Bey, bizim sinemamız nasıl tanınıyor Fransa'da? Daha doğrusu tanınıyor mu? Bizim sinemamız tanınmıyor. "Güney sineması" diye biliniyor sadece. Onun ötesinde Türk sineması yok onlar için.. Son olarak.. Fransa'da 6 yıl kaldınız. Bu kadar süre sonra, dönuşünüzde Türk sınemasını nasıl buldunuz?.. Son filmleri seyrettiniz mi? Bu getişimde burada bırkaç film seyrettim. Bayağı iyi çalışmalar.. Ve şunu anladım. Buradaki şartlarda dünyanın hiçbir yerinde film yapılamaz. Bu insanlar gene de insanın yüzünü kızartmayacak bir yığın iş yapıyor. Burada film yapmak, canını dişine takmak.. Böyle çalışan bir yığın arkadaş var. Çok saygıdeğer şeyler yaratmışlar. Demek ki biraz daha kaynak yaratılabilse bu insanlara, Türk sineması önemli bir olay haline gelebilir dışarda.. a.a. GenelKurulu A nkara (a.a.) Jm. Anadolu Ajansı'nm yıllık genel kurul toplantısı Ankara'da yapıldı. Yönetim Kıtrulu Başkanı ve Genel Mudur Husamettin Çelebi'nin başkanlığında yapılan toplantıya sunulan 1986 yılı çalışma raporunda, "Anadolu Ajansı bugün basın alanında en modern teknolojıyle çalışır hale gelmiştır" denıldi. Raporun okunması, gorüşulmesi ve kabulünden sonra yönetim kurulu aklandı. Daha sonra yapılan seçimde yönetim kuruluna Hüsamettm Çelebi, Behiç Ekşi, Sitha Özkan, tlhan Gülsün ve Altan Ateş seçildi. TEŞEKKÜR Istanbul Çapa Tıp Fakultesi Hastanesi Nöroşirurji Kliniğınde yapılan ameliyatım sırasında ügilerini esirgemeyen Nöroşirurji Ana Büim Dalı Kürsü Başkanı Sayın Prof. UMUR KAYA'ya Doç. Dr. KIRAÇ TÜRKER'e Op. Dr. ORHAN BARLAS'a Dr. MUSTAFA BOZBOĞA'ya Dr. CAFER HASANZADE'ye ve aynca ameliyatımı başan ile gerçekleştiren HABABAM SINIR İCRAATIN İÇİNDE Rıfat llgaz Mizah KDV dahil 1365 TL Yavuz özkan, yakın geçmişte başarılı Türk filmlerine imza atan tanınmış bir yönetmen.. "Yarış", "Maden" ve "Demiryolu" adlı filmleri yönettikten sonra Fransa'nın başkenti Paris'e giden ve orada yerleşen Özkan, 6 yıl sonra kısa bir ziyaret için yeniden yurda döndü.. Paris1 ten ayrılmaya niyetli olmadığını ögrendiğimiz yönetmenle, bu hafta Türk ve Fransız sinemaları üzerinde konuştuk. Sayın Yavuz uzkan, siz Türkiye'de başanlı filmler çevirdiniz. Başarınızın bir kanıtı da sanıyorum "Maden"in aldığı "Altın Portakal" ödülü.. Bu filmin Fransa'da da gösterıme girdiğini öğrendik.. önce, neden Fransa'ya gittıniz ve yerleştiniz? Onu Öğrenmek istiyorum. Demiryolu'nu da çektikten sonra yeni bir proje üzerinde çahşmaya başlamıştım. Uzun bir zaman aldı. Fakat onun şartlarını dilediğim biçimde oluşturamayınca canım sıkıldı. Biraz da dünyayı göreyim diye, daha iyi düşüneyim diye çektim girtim. ' İDARE ET ABİ" Neydi Türkiye'deki şartlar? Niye canınız sıkılmıştı? Bir şey düşünmüşsünüz mesela.. Yapımcı "Bu olmaz, maliyeti çok yüksek" diye başlıyof. Ya da "Yok bu olmaz, sansürden geçmez", Dr. KEMAL HEPGÜL'e ve tttm görevli personele teşekkürlerimi bildiririm. SUNA KEPEKLt llhan Selçuk • Genco Erkal • Ean Afşar • Tımur Selçuk Dosöar Korosu • (Yonetenler: Sarper Özsan, Timur Selçuk) DosöarHasad Dans Topluluğu • (Yöneten: Mehmet Akan) Ayrıca film göslerısi: RUHİ SU SANAT GECESİ RUHISU DOSTLARIYLA BULUSUYOR RUHİ SU AVUSTRALYA BELGESELİ ÎMZA GÜNÜ YOKUŞ YUKARI Rıfat llgaz Babıâli Anıları KDV dahil 1470 TL başlayıp, özellikle 807/ yıllardan İtibaren bütün Avrupa'da dehşetll bir düşüş var slnema seylrcisi açısından..." "Şu olmaz, bilmem ne" gibı.. Senaryo çıkıncaya kadar zaten her şey değişiyor. Her şeyin değişmesine rağmen ortaya yine de bir senaryo çıkıyor. Onun gerçekleştirilmesi aşamasında da prodüktörle yönetmen arasında yeniden çatışmalar başlıyor.. Bir sahne için üç tane adam istersen, "üç adamı ne yapacaksın, bir taneyle idare et abi." "Olur mu?", "Olmazsa batarız, çıkarız" derken ortaya ilk anda düşünülenin dışında başka bir şey çıkıyor.. Bunlara dayanamadım.. Peki Fransa'da sağlayabıldiniz mi aradığınız koşulları? Yok, orada da sağlayamadım. Şöyle: Birkaç kez filme başlamanın eşiğinden döndüm. Üç ayn firmayla anlaşmalar yaptım, ama bir sürü aksilik çıktı, yattı. Ama bu aksilikler bizdekilerden çok farklıydı. DEHŞETENGİZ BİR YER Neydi bu aksiliklerin nedeni, sizin Türk oluşunuz mu? Hayır, hiç onunla ilgisi yok.. Para bulmak meselesi.. Ve Paris'te bu konuda inanılmaz olanaklar var. Devlet yardım ediyor, televizyon yardım ediyor, prodüktörler var.. Ama Paris dehşetengiz bir yer. Dünyanın bütün sinemacıları orada.. Afrika'dan, Çın'den, G. Amerika'dan gelen bütün sınemacılar orada.. Herkes benim aradığım şeyi arıyor. Halbuki Fransa'da 20 tane prodüktör varsa bunlann 10 tanesi iyi film yapabilecek potansiyeldedir. Benim prodüktörlerim de kendi olanaklarıyla filmi kotarabilecek durumda değillerdi. Oradan buradan para aramak durumundaydılar. Sizin bu anlattıklarınızdan çıkardığım kadarıyla prodüktörler her zaman paralı insanlar değil galiba.. Prensip olarak prodüktör cebinden para koyan adam değildir zaten. O organize eder. Bu nedir? Televizyonla iyi ilişkıleri var, dağıtımcılarla iyi ilişkıleri var. Dünya sinemacılarıyla öyle.. O ilışkilerden kaynak yaratıyor. Fakat sanıyorum Carlo Ponti gibi çok zengın olup bütün parayı cebinden karşılayan prodüktörler de var.. Ponti'nın de cebinden para koymasına gerek yok artık. Zaten istediği oyuncuyu, istediği yönetmeni alabiliyor. Filmi baştan satıyor. O parayla da filmi yapıyor. BİZDE DURUM Bizde nasıl oluyor bu işler? Bizde böyle değıl. Mesela ben Maden filmi için 3 yıl uğraşmıştım para bulmak için.. Sonra nasıl buldunuz? Kimse ılgilenmedi önce.. Sonra Cüneyt Arkın, Tank Akan ikilisiyle kontrat yapınca bu kez tam tersı oldu. Bütün dağıtımcılar "aman be 6 0 yılından Sipariş ve katalog isteme adresi: PK. 1308 Sirkeci/İSTANBUL ^ Rıfat llgaz, 28 Mart Cumartesi saat 10.0017.00 arasında Cağaloğlu Öncü Kitabevi'nde kitaplarını imzalıyor. TİUÜYE TkARET, SANAYİ, KNİZ TtCMET O0AUM VE TtCAKT BMSUAM MMMI1 ÇINAR YAYINLARI BUetier Moda Slneması ve Ortaköy Sanat Merfcezi'nde de satılmaktadır. DUYGU ASENA ALEV ALATLI Boyut Kitabevi'nde 28.3.1987 Cumartesi Saat: 15.0018.00 Adres: Atatürk Cad. No: 53/1 K.Maltepe TOBB'DEN GAYRI MENKUl SATISI Birliğimiz Sirkeci Şeyh Mehmet Geylâni mahallesi Reşadiye ve Yalı Köşkü caddesindeki Göneş Hanı satışa çıkarmıştır. Mezicur bina: Bodrum kat Zemin kat 1. kat 2. kat 3. kat 4. kat 5. kat 6. kat olup, Emınönu Tapu Sıcil Muhafızlığı, Ada: 406 Parsel: 1 'de kayıtlıdır. Bina: 455 m2 495,2 m2 432,8 m2 432,8 m2 2 432,8 m 2 432,8 m 2 432,8 m 432,8 m2 Sayfa: 42, Paha: 18 I ÎMZA GÜNÜ OKTAY AKBAL "SUSMAK MI, KONUŞMAK MI?" ERDAL ATABEK ve "ÎNSAN SICAĞF adta kjtaplan ile diğer yapıtlannı 28 Mart cumartesi gflnü saat 15.0018.00 arasında Nişantaşı AKADEMt KİUbevt'nde imzalayacaklar. nşaatı 1. sınıf işçilik olup binanm hali hazır durumu gayet bakımlı vaziyettedir. Ayrıca kat mülkiyetine geçilmıs olup katlar ayrı ayrı da satışa konu olabilir. Satış şartnamesi Bırfiğimizden temin edilecektır 1 1 1 1 | Satın aimak ısteyenlerm 15 4 1987 tarihme kadar tekhflennı Bırlığımizin, Atatürk Sulvar; I4Ç/A BakanhklarANKAPA adrestnde, Cenel Sekreter idarı Isler vordtmcthğ na vermelerı gerekır Bırlığımız ıhale kanununa tabı değildir Not Boz: gazeteede tekhi verme tarıbı 1 4 1987 olarak ckmışt' Soruleı lüzu^ uzer ne sure '5 4 İ987 tanbıre kadar ozatılmıstf
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle