19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ClMHURİYET/10 HABERLERİN DEVAMI 23 ŞUBA T 1987 ladir NadMen... (kştarafi 1. Sayfada) ^terarbk! Sriahyorum yazmaktan. Sanki hep *nı seyieri yazmısım, sanki hlçbir şey değişnvniş gibi de bir duygu içindeyim. Gefeceğtdönuk olarak her zaman iyimsetiiğimi kormuşumdur; ama bugün için aynı iyimseriiğtaşryamıyorum doğrusu..." Sanki hiçbir şey değişmemiş gibi... Meden böyte bir duygu? Sazetede bunu düşünürken, bir yandan cSNadir Nadi'nin başyazılannın yer aldığı 'Uyantar" adlı kitabı kanştınyordum. "Temel Şit" başlığını taşıyan bir başyazısını okurujya başladım. • 'Laiklik esasını yürekten benimsemiş bir mtmlekette vatandaşın vicdan hürriyeti güvtnce aftındadır. Çeşitii din ve mezhep mensuolan, aralannda diledikleri gibi teşkilatlanmk, başkalarmm veya toptumun hüniyetine fecavüz etmemek şarttyta ayinler yapmak, kotferansiar vetmek, eğtâm ve öğredmde bulurnak hakkına sahiptMer. Hiçbir şekHde hukimetbunlan yasak edemez. Hatta devletin faa organı olarak onun vazifesi, vicdan hürrijBÖh/n yurtta serbestçe gelişmesine imkin seğlamaktr. Ana babalara okullarda çocuklamm dini terbiye görmeteri 'imkânını' devlet temin edebilir ve etmelklir. Din teşkiiatına bağlı öğretmenler, devtet okuflannda, isteMi an babaiarm çocukiarma belli saaterde din ctersf verebHmeHdir. Aksi takdirde vicdan hurriytti daha ziyade kuru bir sözden ibaret sayı/r. Fakat laik olduğunu iddia eden, o prens*e bağlılıkta toplumsal bir fayda gören bir devlet ihtiyari de oisa, din eğitimini milli butçeden kendi vasıtalarryta sağiayamaz. Heie bu tedrisatı hiçbir şekilde mecburi kılamaz. Bu nokta üzerinde ısrarla duruyoruz. Türk devrimi, kendi kanununu çağtmız şartianndan alan muazzam bir eserdir. Bunun ana prensipterine dokunmaya hiçbirimizin hakkı yoktur. Tersine, vazifemiz içeriden ve dışandan gelecek her türlü hücumlara karşı, kanımız pahastna da oisa, o prensipleri korumaktır. Diyorlar ki: ' Ana babaiarm yüzde doksan dckuzu okullarda din derslerine taraftardır. Ne yapaItm?' Demokratik bir nizam kurmaya çalıştığımız yurdumuzda böyle bir düşuncenin altındaki sakatiığı hep birden ve derhal göremezsek, özlediğimiz nizama daha uzun zaman kavuşamayacağımızdan korkmaltyız. Ana babalann yüzde doksan dokuzu önünde saygıyla eğiliriz. Fakat geri kalan yuzde birin de hakkını çiğnememek şartıyta. Demokrasi, belki çoğunluğun idaresidir, fakat çoğunluğun fahakkumü as/a. Ana babatann yüzde doksan dokuzu, yüzü, mesela benim yazı yazmantı istemezse hükümet, bu isteği yerine getirmekle mi mükelleftir? 'Başkalannın hüniyetine tecavuz etmemek' şartını ihmal ettiğimiz takdirde çoğunluk rejiminin en koyu bir diktatörtükten farkı kalır mı? Demokratik prensipler, kanunlar ve nizamlar, hürriyet idarelerini ayakta tutan direklerdir. İster bir kişi, isterbin kişi, ister memleket halkının tutan bunlardan bir tekini devirirse orada demokrasi tehlîkeye girer ve sonunda da yıkılır gider." • Nadir Nadi'nin bu başyazısı 31 Bnm 1950 tarihini taşıyor, yani tam 37 yıi geçmV'aradan. Peki, eskimiş mi? Ne yazık ki hayır. Sevgili Başyazanmıza "Sanki hlçbir şey değişmemiş gibi" dedirten durum da herhalde bu olmalıdır. Otobüs direnişine devam (Baştarafı 1. Sayfada) zıda bu hızla gidilmesi durumunda dogabilecek kazalann sorumlulugunu da üsüendiklerini belirtmelerini istedim" diye konuştu. Pala, İETT Genel Müdürlüğu'nun bu istemı üzerine, trafik polislerinin İETT şoförIerine "olur olmaz" cezalar yazmaya başladıklarını, tum bu girişimlerin toplusözleşme görüşmelerinde sendikayı köşeye sıkıştırmak amacına yönelik olduğunu savundu. Belediyeİş Genel Başkanı Huseyin Pala, IETT'de 5 kişinin yapacağı işin 1 kişiye yaptınldığını, bu yjteden araçlann Trafık Yasası'na ujgun nitehklerden giderek uzaklaştığını, teknik bakımlarının, hatta temizliklerinin bile yapılamadığını belirterek şöyle dedi: "Her bakımdan yetersi* araçtarda bir de kanunı bile doyuramayan, kapı. bilet, yolcu, paso konlrolu yapmak sonımlulugn ile karşı karşıya bulunan şofor arkadaşlanmı/ görev yapıyor. Üstelik bu aıfcadaşlanmızın 4 aydır sürdunılen toplusözleşme görüşmelerinde gelinen jer golunç. İki yıl önce toplu^ozleşmeyaBlığımız sırada otofcus bıletleri 40 B ^ raydı. Şimdi 120 lira oldu. Tam flç misli zam gördu. BÜete bu kadar zam , yapan İETT yonetkilcrinin, şoförte Q rine uygun gördüğu zam ne kadar? Yüzde 10... Istanbul'daki otobüs şo > föninun eline geçen ortalamsı 80 bhı liralık ucreı diğer birçok belediyeden çok dıişuk, hatta bazılannın yaruı kadar. Şimdi bn «fitadaşlanmız ne yapacak? Tabii ki $K*lar hangi hakkı tanımışsa onu kaÜftıacak." ^ Pala, IFTTşoförferiningrevvedi E! reniş bakla mn bulunmadığını haur "*" latarak. 1LTTyönetirni bu durumu bilerek ayu^inıanda işsizlik (ehdidini de knhnarak bu arkadaşlannuYA VASJLATMA EYLEMÎ İETTşoförleri, işverenin toplu sözzı bedava çalıştırmak istiyor. Yani isleşme görüşmelerinde "güliinç" olarak nitelendirdikleri tam tekliçiyi soyuyor. Bilet fiyatlan da orta ft uzerine 3 gün önce başlatukları eylemi dün de sürdürdüler. da. O zaman İstanbullular İETT GePala,Tra' göreşehırıçi kel gelireceğini biliyoıiar. Btıgun de. nel MüdunTnu araun. 'tşçiye zam hızın40km n. >.,..,,. »Iduğunu beyapmıyorsun,,arna bilete sık sık zam yann da araçlannı ; yapıyorsun. Bizi de mi soyuyorsun?" lirterek. "Genel Mudür ne ya/arsa duğu hızlarda kull yazsnt arkadaşlarımız. sürjıin feladiye socunlar" dedi. konuştu. POLİTİKA VE ÖTESİ MF.HMKT) KEMAL Acılar Unutulmaz... Lise birde okuduğunu soyleyen genç okurum Ayşe Sevindi, türban işine fena halde ıçerlemiş, tutmuş, makinede yazarak, bir fıkra döşenmiş. Belli ki bunun benim köşede yayımlanmasını istiyor. Nasıl yayımlayayım bilemiyorum. Düşündüm, taşındım lise birde okuyan, ülke somnlarma böylesi yakından bakan, kendine göre olaylara yorum getiren, belki de gelecekte bir yazar olacak arkadaşm ısteği yerde kalmasın istedim. Bugün de bizim köşenin yansını genç okur alsın, hem düşündüklerini söyiesin, tiem de yaşıtlarının görüşünü yansıtsm: "... Bugünlerde gündemdekı olay. baş örtmek! Türkiye'de bu kadar sorun yetmezmiş gibi bir de başımıza bu sorun çıktı. Üniversitelerde, liselerde okuyan kızlar başörtüsü takmak için dilekçeler veriyor, yürüyüşler yapıyorlar. Sevgili Atatürk'ün her halde kemikleri sızlıyor. O bize, yani gelecek nesnlere Türkiye'yi emanet ediyor, devrimler yapıyor. Bazı gençler çirkin kafalarını örtüp, ille de gerı kafalı oJrnak istıyoruz' diyorlar. Ben olsam bu gençlere (..) bile amanet e*mem. Sayın Ozal, 'Uç beş kız türban takıyor diye irtica mı geldi?' diyor. Belli ki hiç sokağa çıkmıyor, galiba! Etrafta başörtülü insanlardan geçilmiyor. Bunlar sadece üç, dört kız değil! Yüzlerce erkeği, kadını, çocuğu ile gerici insanlar. Yurdumuzda tarikatlar gün geçtikçe çoğalıyor. Ferhan Şertsoy'un tiyatroşu, yani bir kültür yuvası, gerici insanlar tarafından basılıyor Üniversiteli bir kız öğrenci askılı elbıse giydığı için dövuıüyor. Kızın polıse el kaldırdı diye tutuklanması isteniyor. Soruyorum şimdi sizlere, bunlar neyi gösterir, irticayı göstermez mi? Ankara Üniversitesi'nde bir idare hukuku doçenti başörtülü kızlardan birisinın derse alınmaması durumunda kendisinin de derslere girmeyeceğinı söylemiş. Girmemesi isabet olabılir. Böyle bir kişinin üniversitede ders vermesı de yanlıştır. Bir de insan hakları varmış... Bunun için baş örtmek serbes( olmalıymış... Madem insan hakları bu demek, biz de, öteki kızlar da okula pantolonla, şortla gelmek istiyoruz. Ben bir lise öğrencisiyim ve insan haktarını öteki büyüklerimden daha ly biliyorum. Madem insan haklarından söz edilıyor, neden kim se işkence görenler için dılekçe yazamıyor, yürüyüş yapamı yor, itiraz edemiyor? Neden liselerde din dersleri zorunlu? Ok tay Akbal, 'İnsan haklan özgürlüğünü her alanda duyabilmektir diyor. Katılıyorum ona, fakat ben nedense ulkemizde hiç bı alanda özgürlük goremiyorum. Benimle aynı duşünceleri pay laşan bir çok arkadaşım var. Madem onlar ille de baş ön di yorlar, biz de direnerek 'hayır' diyelim. Onlar başörtüsü için yü rüyüş yaparlarsa biz de 'hayır yürüyüşleri1 yapalım. Biz iyi bir gelecek, ileri görüşlü bir toplum olmak ıstıyoruz Öteki toplumlar bizi küçümsemesin. Alatürk'ün yolunda ıleı lemek ıstiyoruz. Kısaca bir İran olmak istemıyoruz" Genç liselinın yazdıkları burada bitiyor. Bıçemi ile, yazımı ile anlatım biçimi ile, anlattıkları ile her şeyin kendinden geldiğ ne inanıyorum. Hepimiz biliyoruz ki son darbe ile büyük b fırtına geldi, geçti diyenler var ama henüz geçmedi. Anarşr önleyeceğim diye geldi, büyük bir aydın kitlesini yıktı geçti. Şjn dı SHP mılletvekili Fıkri Sağlar'ın şu sözlerine kulak verelin Lise öğrencisinden milletvekiline değin herkesin gördüğu b gerçek var: . "... 12 Eylül'den bugüne kadar insan hak ve özgürlüklerin1 elden alındığı, işkencenin kamuoyunda açıkça tartışıldığı t ortamı yaşıyoruz. 12 Eylül'den bu yana yaklaşık 200 binden fa la insan gözaltına alındı. Şu anda on bine yakın insanın d şunce suçundan dolayı cezaevlerinde bulunduğu açıklanıyc Cezaevlerindeki baskı, karakollardakı, nezarethanelerdekı sc gulamalar sırasında işkence yapıldığı yolundaki şikâyetler v; Ankara merkez cezaevinde yaşamın son derece kötu insanl dısı sürdüğü bildinlıyor. (..) Parlamento yalnızea yasama org m değil, aynı zamanda denetleme organıdır da. Önbinlerce i sanın sahipsizolmadığını, sahibinin de halk olduğunu göstt mek gerekir. Milletın vekilleri, bu önemli konuyu mutlaka s nuca vardırmalı, cezaevlerinde, karakollarda, gözaltında, sı gulamalarda halkın gözü, kulağı olmalıdır." .* Daha çok şey bıtmedi! \ Özal, ara verdiği yürüyüşüne (Baştarafı 1. Sayfada) deye gelecek oisa, onu hastanede bırakmayız. Bütun bunlar olacak diye o tarafta tutuyoruz. Kendisinin ve ailesinin isteği ile bunlardan kacınraak iizere hastanedc kalıyor" şeklinde konuştu. Selim Egeli, "Bildiği kadanyla başbakanın şimdiye kadar Ankara Ue yaptığı görüşmelerde Kaya Krdetn ve Husnü Doğan ile olan goruşmelerinde bazı konulan konuşmuş olabileceğini" söyledi. Selim Egeli, Kaya Erdem'in başbakana ne olduğunu belirtemeyeceği bir kanun tasansı ile ilgili olarak bazı şeyler sormuş olabileceğini söyledi. Tarım ve Orman Bakanı Hüsnü Doğan'ın ise "göc konusu ile ilgili" bir göriişme yapmış olabileceğini tahmin ettiğini söyledi. Egeli, "Bildiğiniz gibi Hüsnü Doğan aynı zamanda kuzenidir. O nedenle göriişmelerinin özel bir nedeni vardır. Ancak kendisi ısrar etmediği takdirde kesinlikle Ankara göruşmeleri söz konusu değildir" dedi. Selim Egeli, basın açıklamasında bu ayki lcraatın tçinden programında başbakana yer verilmeyeceğinin kesinleştiğini de belirtti. Belediyelerle ilgili bu ayki icraatın içinden programında yalnızea çeşitii belediyelerin yap «arını juj^jjı yardımcıları estıklan icraatlara yer verilecek.. iikiden "aşın" çalıştığını öne sürEgeli, " Bu bize kanunun verdiği dukleri başbakanın "normal" bir haktır. Öyle de oisa, yine de çalışmasıyla herhangi bir otoripropaganda amacıyla yapılmış te boşluğu doğmasının söz konubir programdır. Bu nedenle Tur su olmayacağını belirtiyorlar. gut Bey'in haslaneden böyle bir Başbakanın danışmanlarınprograma kaülması, bir hissi is dan Selim Egeli, başbakanın çatismar etmek şeklinde anlaşrta lışma saatlerinin normale indirilbilir. Turgut Bey de bunu düşii mesinde en önemli sorunun başnerek yapılmamasını daha uy ' bakamn kendişı olduğunu belirgun bulduğunu söyledi. Ben tek tiyor. *•x lif etmek dunımunda bile kalTurgut Özal'ın has madım. Yani iiç senedir benzer kış siıresi saptanamı bir şekilde diişiinmeyi geliştire neden çıkışınııt hangi bümişiz deraektir" dedi. bağlı olduğu yoiundaki Egeli, başbakanın bu düşün JR danışmanı Egeli, "Bünyesi cesini sonuna kadar onayladığı yorulmayacak İnle gelmesini nı belirtirken, "tcraatın içinden saptanması" diye^anıtladı. Ba için, harcadıgı çabayı gazeteci bakanın şu anda'opnyesinin ça lerie y apacağı basın toplantısına buk yorulup yorulmadığı şeklinayırmasının çok daha uygun ol de&soruyu ise, "başbakanın diduğunu tasvip ettiğini de" söy ğer byrpass ameliyatı geciren hastalardan farkı görevinden ledi. Türkiye'de çıkan otorite boş kaynaklannıaktadır. Yok$a,başluğu söylentileri üzerine Başba bakanın durumu kendisi giÜİ]>ypass ameliy atı geçirenlere kıyada kan Özal'ın buradaki yardımcıçok daha iyidir. Ancak, orm norlan "bunlan tümiiyle boş laflar" mal bir hasia imiş gibi davramolarak nitelendirdiler. Özal'ın yokluğunun onun sağlam adam lamaz. Türkiye'ye tümüyle (fiiV lenmiş olarak gitmesi gerekmek*^ larınca doldurulduğunu, böyle bir otorite eksikliğinin söz konu tedir. Bu nedenle hastanede kasu olmasının olanaksızhğını be lış süresi uzaülmaktadır" dedi lirtiyorlar. Ayrıca, Türkiye'ye Başbakan Turgut Özal'ın iki döndükten sonra Turgut Özal'ın çahşmasını "normal saatlere gündür ara verilen yürüyftsleri indirmesi için çaba harcayacak yeniden başladı. Son derece sağ' hklı görünen Özal, kendisine yorulup yorulmadığını soran hastabakıcılara "Ben burada daha 10 tur atabilirim" karşılığmı verizkdikleriıü söyledi. Dışişleri Ba di. ' kanlığı'mn Ugisizliğinden yakıDoktoru Cengiz Aslan'ın vernan Çelikel, Cumhuıiyet muhadiği bilgilere göre, dün ateşi, tanbirine şunlan söyledi: siyonu ve nabzı normal olan "lrak'taki fabrikada çalışan Özal'ın .yiyeceklerinin 1200 kabazı kimselerin kaçırma olayını loriden 1000 kaloriye düşürulüstlenen gruba sempati duydu mesini istediği bildirildi. ğunu öğrendik. Kardeşimin, eşi öte yandan Özal, vaktini kive çocuklannı Türkiye'ye gön tap okuyarak ve uzun zamandır derdikten hemen sonra lojma düşünmediği pek çok konu üzenından kaçırdması düşündürü rinde düşünerek geçiriyor. Ayncttdür. Yani dışarıya bilgi sızdır ca Iran lrak savaşı hakkındaki ma söz konusu, hükümet yetki düşüncelerini de çevresindekilelileri 'biz eşkiyayla pazarlığa re aktardıgı belirtilen Özal'ın son oturmayız' diyor. Acaba ne ya olarak okuduğu Ingiliz yazar pılacak? Almanlar, Bağdat'taki Stanford Show'un "Osmanlı üst düzey temsilcilerini devreye İmparatorluğu ve Modern Türsokmuşlar. Bizimkilerin alterna kiye" adlı kitabından yola çıkatifl nedir?" rak, savaşlarda pek çok hata yaTMMOB İnşaat Mühendisle pıldığını söylediği nakledildi. ri Odası Ankara Şubesi Başka Özal, "Tarihte ünlü kişiler, Nanı Mebmet Akif Çomoğlu, a.a. polyon da Hitler de hedeflerini muhabirine yaptığı açıklamada, şaşırmışlar. Savaşlarda önemli Güneydoğu Anadolu Projesi'nin olan, ordulann imha edilmesibölgede refahı arttıracagını bil dir. Halbuki şehirlere şaldırmaya başlamışlar" dedi. Özal, Osdirerek, şunları söyledi: manlıların neden gerilemiş ol"GAP Türkiye'nin kalkmma duklannı, Timurlenk'in Osmansına büyük katkı sağlayacak ve lılardan askeri olarak farklarını milli geliri yüzde 85 dolayında ve bu konuiarda düşündükleriarttıracak. Bu proje ne süper ni yanındakilere aktardı. güçlerin ne de komşularımızın Bu arada Özal, hastanenin çaişine gelir. Kaçmlma olayı, bu lışma sistemi üzerinde de bilgi alprojenin gerçekieşmesi için çev dı ve bu sistemlerin iyi incelenereye gidecek mühendislere ve rek Türkiye'de de uygulanabilirteknik adamlara gözdagı vertnek liğinin araştınlması için talimat için yapümıştır." verdi. İE73T otobüsüyle gezinti Şarık Tara: Pazarlık (Baştarafı 1. Sayfada) Tara, kaçmlan personeli için bir pazarlığa oturmalarının söz konusu olmadığını belirterek, "Beni kaçırsalar dahi. benim için pazarlık yapılmasını istemem" dedi. Türk mühendis Atilla Çeükel'in durumunda dün de bir değişiklik olmadı. ENKA yetkilileri, lrak'taki bürolarıyla teleksle yaptıklan görüşmelerde kendilerine yeni bir bilgi gelmediğini söylediler. ENKA Inşaat'ın Genel Müdürü Sinan Tara, fabrika çevresinde güvenlik tedbirlerinin alındığını belirterek, "Biz arkadaşımızın bırakılacağından ümiüiyiz. Ümitle bekliyoruz. Bizim yapacağımız bir şey yok" dedi. Geçen cuma günü Özel uçağıyla Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a giden Şank Tara, "kaçırma olayından sonra Suudi Arabistanlüardan arabuluculuk istediği yolundaki haberleri" doğrulamadı. Cumhuriyet muhabiriyle Riyad'dan telefonla konuşan Şarıİc Tara, "bazı işleri için Suudi Arabistan'da bulunduğunu" belirterek, şunlan söyledi: "Ben de gelişmeleri Türkiye'deki arkadaşlardan alıyonım. Hiçbir bilgi ve hareket yok. Bizim bildiğimiz, olay ı cuma günü duyuran Ajans France Press'in haberinden başka bir gelişme olmadığı. Bir de kaçırılan arkadaşımızın karısına yazılan mektup... Türkiye'ye dönünce ne yapacağımızı daha etraflı görüşeceğh." Gelişmeleri bir yerde "ümitle beklediğiıu" anlatan Şank Tara, "Herkes stres içinde. Arkadaşımıza kötü bir şey olacağını sannuyonım" dedi. Pazarlık ve fidye konusundaki bir soru üzerine Tara, şunlan söyledi: "Türk hükümetinin muhatap olacağı bir şey yok ortada. Fidye konusu çok yanlış bir şey. Pazarlık yaparsanız çok kişinin cam yanar. Ne Türkiye'nin, ne bizim pazarlık yapmamız mümkün degildir. Bunu kimseden isteyemeyiz. Kıyamet kopar o zaman, ondan sonra her gün birini kaçınrlar. Ben Türk vatandaşı olarak kendim kaçınlsam, pazarlık yapılmasını istemem." Kaçınlan mühendis Atilla Çelikel'in ağabeyi avukat Selçuk Çelikel, ne hükümetten ne de ENKA'dan kardeşiyle ilgili bir haber alamadıklannı belirterek, Müzikle para kazanmak (Baştarafı 16. Sayfada) sunuz. Başka bir işiniz mi var, yoksa varlıklı bir aileden misiniz? TUĞSUZ Hayır işadamıyım. Net Holdinge bağlı İnter Türgem Şirketi'nin Genel Müdürlüğü'nü yapıyorum. Bu nedenle parasal bir beklentim yok müzikten. Müzikle ilgili bir eğitiminiz var mı? TUĞSUZ Uluslararası işletmecilik dalında masterim var. İşletmeciyim aslında. Eurovision yarışmasında kazandığınu para sadece 2 milyon mu yoksa başka ödül var mı? TUĞSUZ Hayır iki milyon lira, başka yok. Bu çok önemli değil benim için. Eurovision yarışmasından sonra aldıgınız ödulü sabaha kadar harcayıp bitireceğinizi söylemiştiniz. Bitirebildiniz mi? TUCSUZ 750^800 bin liracım harraHık h»»n hirlikte... Eeer (Baştarafı 1. Sayfada) liye Bakanı, önceki gfiı ke bakanlan arasında; şen ön toplantıda her ten kararlaşünlmış oldti öne sürerek katılmayı Altı sanayileşmiş ülke ı Adliye durağmdan bindiğimiz otobüs, pazar gününun toplantıdan sonra yapılan ; serbest trafiğine rağmen son durağı olan Levent'e 30 lamada ise doların dttşüşünü durdurmak için ortak hareket etdakika gecikmeyle gitti. me kararı almdığı belirtildi. İETT şoförü M.K. "Biz kurallara uygun sürüyoruz," ABD, Japonya, F. Almanya,' derken acelesi olan yolculann uyarısıyla biraz hızlanan Fransa ve İngiltere aflBında cuşoförlerin, meslektaşlannca dövüldüğünü anlatıyordu. martesi günü yapılantoplantıya dün KanjA^ve halya ekonomi Nerede kalmıştı o taksilerle yarış 1ENOL KOMJKÇir eden, 6070 kilometre ile virajları dö bakanladBp katılarak "Beşler" nerien ayakuıduran yolcuları yerle pazarJ, ' !,ar bjlboştu.. toplantOBBtı "ye»iler"e dönüşture >«tırarU£TTşoförleri.. Duraklarağı: İL.1 Lİuıda, Onunderüjmesi bekleniyordu. da durnur unutanlar, üç sıra halinkı*â|)busler de hâlâ dunlyordu. Kalyanlann belirttiği gibi ger. pı açıldı. birikı kişi ındi. Hasa "ba de yolu lRpatanlar.. Hiçbirinden eser; de önenüi kararlar cuyoktu. Üç gündür her şey kuralıyi hardaMkalma°'>dı Şoför bu rehavet lındı. Toptentımn içinde, kpltuğuna yaslanıp bir guzel uygulanıyordu. jnde bıtlttpcekı genndiJSonrakapıları kapattı. VıOtobüs Eminonu'ne tc ikleABD. 'apoiıya \e tese taktı ve "aheste ahesle" yoluna tör kaate». açtı. Yenıder, bir guzel gı devam etti. Önu boştu ve iiratini hıc .« lerin, "Tak F. Al*ârfja'niHpre" • ?nlaşma\£l% ile alman kr ;r ülkeantırnuyordu, Onün4ert>ir başka 4 otobüs de avnı sütatte Herüyortİu. ıkin bir şekil .' fece onaylanu . oplantıBiz otobuse Sultanahmet'ıeki Atfuya, "Arabalar( v*"smda dünya para s>uiemini, Av1 • ıdan binmışti^. Saaf tam vrek geçer.l rupa p4fş. sisteminde olduğu giOtobüs, LeventB^azıt Daha beklersinı anaâbh' tji kurallara bağla>acak dramaI» K,, ıin , CUıj naı ında*alişıyordu.JÛ4ı, a ^ tik.kararlar alınmadı. Buna karkın olmadıeımız biçimd ;ı (bugun) görün. Kh şılık doların son hafularda meygezisıne çıkmtş bir (aotor gi ta. Ne sürat, ^ e so! bilır. Tercihli yotlaıdilı dana ^elen aşı*ı Juşüşünü engelleyecek, bellibaşl paralann • Yolcular bem memnun, hem cck. izdîham olacak. birbirine'OTanlajstikranru sağlaTşj olmayan için keyif verici bir yacak pradk orilemkrle yetinilNe fren, ne gaz.. Işi, randevusu ise, "Nedir bu yahu. at arabasi bıı ıa di. Alınanbjlgilere göre Paris daha hızh gidiyor"ilîyord nıdığını gordu, ^ çağırarak soh toplantısı. 1985 eylülünde New oete daldı: $• •"Jfork'a^j Plazza Oteli'nde yer Arabanı sattı^fau? alan ve dolann aşırı yükselmesini Sattım. frenleyen önlemlerin alındığı Benim arabayı da satalım. toplantının tersi olarak yorum(Baştarafı 16. Sayfada) nı cevaplandıran Mathieu, "Türki 56'ya temiz bir muşteri bulalım. landı. ye'ye ilk defa geidigini. daha önct (Anlaşıldığı kadanyla bizim şoföriın Dolara istikrar sağlanması yöTiirkiye'niD adını birkaç arkadaşın bir taksisi var, satmak istiyor). Aradan duydugunu. vereceği konserler bayı saılıktan sonra Hollanda'ya gi nünde prensip kararı alınmakla birlikte, tarafların vanlan anlaşdecegim. kadar,btanbul'un tarihi >e turistik manın aynntılarını gizli tutacak Işlerin nasıl? yerlerini gezmenin de kendisi için Nasıl olalım. Grev, mrev ayağı ları sanıhyor. Gözlemciler dolar, önemli olduğunu" söyledi. Mathieu, Japon Yeni ve Alman Markı ara"Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sa na yavaş gidiyoruz işte. Selamlaştılar. Otobüsümüz yeni sında belli bir marj dahilinde parayı vc ozellikk Harem Dairesi, SulUnahmet Camii, Ayasofya Camii. den yoluna devam etti. Yolcu insin in rite sağlandığını, ancak spekümesin şoforümuz bütün duraklarda Bütun bunlar merak ettigim, gönnek lasyonu önlemek amacıyla "Bu için can attıgım yerier. Buralan ge duruyor. Biz de çevreyi izliyoruz. paritenin açıklanmadığını. merOıobüsiın kilometre saatine bakıyozecegim. Tabii boğazı unutmak imkez bankalarının parasal müdakânsız. Lezzetine hayran oldugum rum, 20'yi geçmiyor. Yanımızdan bir halelerini piy^sada Demokles kıbalıgı ve milli içkiniz rakıyı da mavi halk otobusu "süratle" geçıyor. lıcı gibi tehdit olarak İki aracın yolculan birbırini inceliyor içeceğim" dedi. Mathieu, bir soru sallandırmaya" devam ettirmecamlardan.. Şoförleri de.. uzerine "40 yaşında olduğunu" benin tercih edildiğini belirtiyorlar. Otobüsumuz saat 13.05'te Levent lirtti ve "Önemli olan göhinüşteki yaştır. İnsan nufus kâğıdmdaki yaşı son durağma geldi. Adliye durağınile degil, kendi hissettiği yaş Ue dan binişimizden 41 dakika geçmişyaşar" dedi. Mathieu, daha öncele ti. Otobüsün Levent'ten kalkışı ise 11.20.. Levent'ten başlayıp Şişli, Tak(Baştarafı 1. Sayfada) ri de Türkiye'ye gelmek istediğini, aile efradını döverek, dipcikleyeprogramı çok dolu olduğu için "şar sim, Unkapanı, Aksaray, Bevazıt, kjianmn çok biündigi" bu ülkeye bu Eminönü, Beşiktaş, Levent turu tam rek yaraladılar, sonra hepimizi 1 saat 45 dakika sürdü. Tatil gunün karakola götürdüler. Karakolda güne kadar gelemediğini vurguladı. de bu güzergâhm katedileceği süre 1 Kendisine çok benzeyen kızkardeşi saat 15 dakika.. Yani direnişin bede da dövme ve dipcikleme devam Monique için Mireille Mathieu, "Be li 30 dakika.. Bir de normal günde etti, kocam ağır yaralandı. İkiraizi devlet hastanesine götürdüni her zaman destekier ve tumelerim ki 1 saat 50 dakikalık süreyi duşunün ler. Bugün oğlen (21 şubat) kode beni hiç yalnızbırakmaz" diye soz binenler için... ederek, 14 kardeş olduklarını, hepŞoförumüz M. K. 32 yaşında. 1,5 cam öldü. Diğer aile fertleri kasinin de kendisine benzediğini söy yıl önce ise başlamış. 14 yıllık şoför rakolda nezaret altında olup, ledi. Mathieu, daha sonra uçaklan olduğunu soyluyor. İETT'de çalışan dipçik ve sopalarla yaralandılar. indirilen 12 valizinin önunde gazete akrabalannın teşvikiyle bu işe girmiş. Sanıklardan şikâyetçiyim. En kıcilere poz verdi. Eline geçen aylık 80 bin 83 liraymış. sa sürede kocamııt cesedinin bu Neden j'avaş gittiğinia" gerek lunarak otopsi yapılmasını ve Unlu şarkıcı bdıth Piaff'la aralaölüm nedeninin belirlenmesini, .nnda benzerlik olup ounadığı yolun çesini şöyle açıklıyor: "Eskiden bunalımdan hızlı gidiaynca benim ve y ukarıda adladaki sorumuza, "Evet, müzik kariyerim boyunca beni hep Edith Pi yorduk. Şimdi sinirlerimizi yavaş gi nnı saydığım diğer mağdur şaismini yazarsanız bilhassa teşek aff'a benzettiler. İlk önceleri onun derek yatıştırnıaya çalışıyoruz. Hem hısların devlet hastanesine sevk şarkılannı söyledim. Aynca onun gi bize verilen talimatı uyguluyoruz. Di edilerek, sağlık raporlarının dükur ederim, 'China Town' diye bi ufak tefek biriyim. Ama Edith Pi reniş yapmıyoruz. Bize şu hızla gidebir yere gittik. Restoranı, pubı ve zenlenmesini talep ederim." ceksiniz diyorlar, biz de o hızla gididiskosu vardı, çok güzel bir ka aff bir tanedir. Yerini kimse doldu yoruz." Esma Bayram'ın dilekçesinde, zık yedik. Sanırım restoran sahi ramaz. Dünyada bir tane Edith PiBu gerekçeye hak vermemek mumaff var. Ben de Mireille Mattarafsız kişiler tarafından tahkibi de Eurovision yanşmasını hieu'yum" yanıtını verdi. "Fransa' kun değil. kat yaptırılması ve sanıklann TV'de dinledi, para harcayacağı da dünya turu yapan bir iki şarkıcıM. K. ile dost olduk. Biz soruyo kasten ve görevi kötüye kullanamızı duydu, çok güzel bir kazık dan biriyim" diyen Mathieu, valiz ruz, o anlatıyor, açtk açık.. Bir ara rak adanı öldürme suçundan attılar. leri ile birlıkte gümrük çıkış kapısma bize "gecinı zorhıfundan" söz ediyor. tevkiflerine karar verilmesini isgiderken, memurlar tarafından dur Nasıl oisa trafık yok ya.. Bir arka 800 bin lirayı burada mı duruldu. Üstiındeki kürkun pasapor daşı varmış, tam bir yıl kiralık ev ara tediği belirtildi. barcadınız? TUĞSUZ Evet evet, arka tuna yazılması gerektiği belirtilince, mış, sonunda bulmuş, 40 bin liraya. Diyarbakır Cumhuriyet SavcıMathieu nedenini sordu. Kaçakçılı "Ama bir yıllık peşin isleyince sıkındaşlarla eğlendik, böyle bir hesı Veli Çiftçi de yaptığı açıklağı önlemek için böyle bir tedbir alın tıdan öldu adamcağız" diyor. Hızlı sap geldi. mada otopside, Zülfikâr Baydığını öŞrendi ve güldü. Daha son gidenin başlarına dert açtığını da an Bu parayla China Town'a ra Mireille Mathieu orkestra şefi, latıyor. Yolculann ısrarı sonucu ram'ın darp sonucu ölduğünün ortak olabilirdiniz... saptandığınt belirterek, tutuklu menajeri ve kızkardeşi ile birliktc onundeki otobüsleri sollayıp hız tahTUĞSUZ Vallahi dunyanın kendilerine tahsis edilen "Limousi didini aşan bir arkadaşının diğer şobulundukları öne sürülen şahısforler tarafından dövulduğünu söyhiçbir yerinde böyle birsey ol ne" otomobile bindiler. ların serbest bırakılması için illüyor.. maz, anlatsak kimse inanmaz. gililerle göruşeceğini, hakkında Akıllı bir işadamı, 50 milyon halFas Kralı II. Hasan için Rabat SaŞoförumüz, yavaş gittikleri için şikâyet olan Pirinçlik Jandarma rayı'nda düzenlenen konserden Is yolculardan önceleri tepki geldiğini, kın seyrettiği yarışmada birinci Karakol Komutanı Astsubay tanbul'a gelen Mathieu, Ankara'da ancak olayın nedenini oğrendikten olan sanatçıların kendi işlettiği Mustafa Hastürk ve diğer askerbir otelin açılışını yapacak ve uç kon sonra destek gorduklerini bildiriyor. gazinoya gelmesi sonucunda ler hakkında da gerekli yasal işböyle mi yapar? Başka yerde oi ser verecek. Türkiye'de 1 hafta ka "Halk bizi deslekliyor. Durumu anlemlerin yapılacağını söyledi. lacak olan Mathieu, 3 konserinden laltığımızda bizi anlayışla karşılıyorsa bu sanatçılan gece kendi işlet 100 milyon lira ucret alacak. 26 şu lar." Öte yandan, SHP il yönetimi, mesine getirebilmek için değil Bayram ailesinin buyük bir kisbatta Ankara'da, 27 ve 28 şubatta İsBiz inip karşı kaldınma geçtığimizpara almak üste para verir. Bun tanbul'da vereceği konserlerin 100 de, İETT olobüsu "pazar gezintisi" mının partilileri olduğunu belirdan büyük reklam olur mu? Ne bin lirahk biletlerinin şimdiden tü nin ikınci turuna başhyordu. terek, olayla ilgilenmek için bir kendiği bildıriliyor. vapalım burası Türkiye.... kurul oluşturduklannı bildirdiler. Dun iyiydi, ama bugün ne olacak? 'Grev mrev ayağına^ yavaş gidiyoruz Doların ÇALIŞANLARIIN SORULARI/SORUNLARI 3T1LMAZ ŞtPAL Yurtdışında çalışan emekliler Soru: Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan yaşlılık aylığı al sigortalıların. yeniden sigortalı bir işe girerek çalışm başladıklarında, dileıierse Sosyal Güvenlik Destek F mi ödemek suretiyle aylıklarını kestirmeden calışmal na olanak tanınmıştır. Vurtiçinde durumun böyle olmasına rağmen 214' 3201 sayılı yasalara göre yurtdışı hizmetlerini borçla yurda kesin donüş yaparak 506 sayılı Sosyal Sigort Yasası'na göre yaşlılık aylığı bağlanmış olanlardan, > den yurtdışına giderek ve orada sigortalı bir işe girip lışmaya başlayanların aylıklarını (yurtiçindeki 506 s; yasaya göre almakta olduklan yaşlılık aylıklarını) ke meden çalışmalan için mevzuatın uygun olup olmadı da, eşitlik ilkesi bakımından uygun ise Sosyal Sigort Kurumu'na Sosyal Güvenlik Destek Pirimi nereye \ miktar üzerinden ödemesi gerektiğinde duraksamay^ şülmüştür. Bu nedenle, 2147 ve 3201 sayılı yasalara göre dış hizmet borçlanmasından yararlanan ve Türkiye'ye V dönüş yapmış ve 506 sayılı yasa uyarmca yaşlılık a almaya da başlamış bir sigortalının yeniden yurtdışın derek, sigortalı bir işte çalışması durumunda: 1 Türkiye'de almakta olduğu yaşlılık aylığı kesi den çahşabilme hakkı var mıdır? 2 Varsa bu konuda yapılması gerekenler nedi M. S. SİNOP YANIT: 22 Mayıs 1985'te yürürlüğe giren 3201 sayılı yasa kümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan t< yundışında çalışmaya başlayanların çalışmaya başladıkları hi takip eden ay başından itibaren aylıkları kesilîrl' 15 Eylül 1985 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan "Yurtc da Bulunan Türk Vatandaşlarının Yundışında Geçen Sürele Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakl 3201 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği"nde konu dar rıntılı olarak açıklanmıştır. "Aylığın kesilmesi ve yeniden bağlanması. Madde 12 Yurtdışındaki hizmetlerini borçlanarak aylığ kazananların bu aylıkları, Sosyal Güvenlik Sözleşmesi yaf olup olmadığına bakılmaksızın herhangi bir ülkede çalışmay, ladıkları takdirde, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren lir. Yurda tekrar kesin dönüş yapanlara, talepleri üzerine es lıkları dönüş tarihini takip eden aybaşından itibaren ödeı devam edilir. Yurtdışındaki ikinci çalışmasmı da borçlanmak isteyen borçlannı ödeyenlerin ayhklan, borcun odendiği tarihi takij ay başından itibaren, borçlanılan ikinci süre ve kazançlar d kate alınarak yeniden tespit edilir!' Fransız Karakolda tLAN SAKARYA İCRA TETKİK MERG HÂKİMLtĞİNDEN Dosya No: 1986/385 Davacı : Cengiz Büytt Davalnar : 1Esnaf Kefalet Kooperatifı Vekili A. Şaban Deı 2Zeki BelU (Borçlu), 3Hüseyin Godek (Borçlu) Dava : tstihkak Davacı Cengiz Büyü tarafından Davaülar Esnaf Kefalet Koo ratifı, Zeki Belli ve Hüseyin Godek aleyhlerine açılan istihkak da sında: Adresi mechul davah borçlu Zeki Belli hakkında mahkememi ilanen tebligat yapılmasına karar verilmi; olmakla, davalı borçlu 2 Belli'nin duruşmarun bırakıldığı 5.3.1987 Perşembe günü saat 9.3C mahkememizde hazır olması, mazeretsiz duruşmaya gelrnediği l dirde davanın gıyabında yurütuleceğini, davetiye yerine, kaim olr üzere ilanen tebliğ olunur (H.U.M.K. 509510 Mad.) Basın: 13041
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle