28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHÜRİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER maz eskı dılıne bırkaç yenı sözcuk ekleyerek "asıl yasa" durumuna sokulmakta ve böylece halkımızın umudu yapılmak istenmektedir 49 maddeye hıç dokunmayan ve demokratik yapıya hıç katkı sağlamayan yenı tasarı, hangı "sıstem ve ılke" ile tl özel Yönetımlerını kurtaracaktır'' Bu da bır ölçüde yine gerekçeden anlaşılmaktadır "Tasarı ile getirilen yenılıkle ıl özel ıdarelerıne ne gıbı görevlerın verıleceğı ya da verılmeyeceğı, Bakanlar Kurulu'nun kdrarına bağlanmaktadır" Görülüyor kı, 71 yıldan berı bır demokrası okulu gıbı çalışan tl Genel Meclıslerı ile bırlıkte tl özel Yönetimleri, Bakanlar Kurulu'nun dıleğınce kullandığı "fon"ları arasına katıl mak istenmektedir Hele gerekçeden şu unlamlı sözcüklerı de okuyunca, ıl özel yönetımlenne nasıl bır bıçım verılmek ıstendığını, nasıl bır demokrasının reva görüldüğünü anlar gıbı oluyoruz "ll Daımı Lncümenı'ne tabıı üyelerın katılmaları ile teknık ve uzmanlık bılgısı ısteyen konularda encümenın eahşmaları desteklenmış olacaktır" Burada ufak bır anımsatma yapalım Yururlüktekı yasaya göre encu men üyelerının tümü seçımle gel mekte ıkcn, tasarı yasalaşırsa yarıya yakını "doğal üye" adı altında atama ile görevlendırılecektır Bır de, gerekçeye göre, "görevden uzaklaştırılan meclıs ve encumen görevlennın, encümenın tabıı (doğal) üyelerı tarafından yürütüleceğı hükme bağlanmaktadır" kı, evlere şenlık1 Bütün bunlard gerekçede verılen anlam da şu "Bu uygulama, Ulkemızde yönetımde merkezıyetçüığın terk edılmesı suretıyle yerel yönetıme atılan ilk adım olmaktadır" (!) IÇtŞLERİ DEVLETİ Mİ? Gerekçe, mınareye kılıf hazırlayadursun, hazırlanan tasarı gerçekten Cumhurıyet Türkıyesı'nın " l l özel Yönetimleri Ydsası" olmaya yaraşır değıldır Olay, daha önce örneklerını gördüğümüz yangından mal kaçırmalardan bırı olarak düşünülemeyecek kadar, geçıştırılemeyecek ölçüde önemlıdır Tasarı ile getırılen hıçbır demokratık yenıhk olmadığı gıbı, valılerın meclislere karşı dahd da güçlendirilmesi ile, geçıcı yasada ancak Bakanlar Kurulu eliyle kullanılabilen bazı yetkileri lçişleri Bakanhğı'na devretmekle, ıl genel meclıslerını genel ve özel yönetim bürokrasilerine karşı etkısızleştırmekle, demokratık ıl özel yönetimleri yerine adeta bır "içişleri devleti" getirilmek istenmektedir. Burada örnek olarak, tasarının gelıştırdığı ılgınç bır katılım modelınden söz etmek ıstıyoruz, 17 madde ile getirilen değışıklığe göre, valı ıl daımı encümen kararlarını benımsemedığı takdırde, bır sonraki toplantıda söz konusu kararın bır daha görüşülmesinı ısteyebılır Bu durumda encümenın kararında ısrar edılebılmesı ancak 2/3 çoğunlukla karar almasına bağlanmıştır Tasarı ile, üye sayısı valı ile bırhktebeşten dokuza çıkarılan encümenın başkanı valı, bır üyesı sadece valıye karşı sorumlu tutulan ıl özel idare müdüru, ikı üyesı de atama ile gelen valıye bağlı memurlar olduğuna göre, yılın on ayında ıl genel meclısının yetkılerını kullanacak olan ıl daımı encümenının gerı kalan beş üye sının seçımle gelmış olmalarına karşın, valı ile ters düştüklerı takdırde, alınacak kararlarda hıçbır etkılerı ve ışlevlerı olmayacaktır Çünkü encümenın, valının kararına karşı çıkabılmesı, ancak 6 oyla mümkündür, oysa, seçımle gelen üyelerının sayısı 5'tır' tşte, ıktıdann demokrasıden anladığı! 21 maddelık yasa tasarısının 13 maddesı, doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak lçişleri Bakanlığı'nın ıl özel yönetimleri üzenndekı ıdarı vesayetını güçlendırmeye yönelıktır ll özel yönetimleri üzenndekı mevcut ıdarı vesayetın bıle eleştırıldığı günu müzde, ıktıdann "guçlendırıyoruz, demokratıkleştırıyoruz" propagandası yaparak ve gözümüzün ıçıne baka baka, ıl özel yönetımlennden 1913'lerde esırgenmeyen demokrasıyı bıle çok görmesı, Sayın lçişleri Bakanının deyışıyle "belkı de tarıhe bu şekılde geçen bır ıktıdar olarak" anılmalarına yol açacaktır Ancak, o tarıh sayfası ıl özel yönetimleri ıçın hıç de anılmaya değer olmayacaktır SİYASET YASAGl Yururlüktekı "geçıcı yasa"nın 124. maddesı ile getirilen "ıl genel meclısının sıyasal göruşmeler yapması ve sıyasal tenıennılerde bulunması kesmlıkle yasaktır" hukmü belkı 1913'ün koşullarında olağan karşılanabılir Ama günümüzde, seçımle gelen ve farklı sıyasal partı gruplarına mensup üyelerden oluşan bır meclıste sıyaset yasağının sürdürülmesının hıçbır anlaşılır yanı olmadığı gıbı, gerçek durumla da bağdaşmamaktadır. BUtçeyı, kendı bağlı olduğu partısının görüşlerıne göre yapan ya da eleştıren üyelerın sıyaset yapmamaları mümkıın müdür1* Uygulanmayan yasa hükümlcrını ısrarla ayakta tutmaya çalışmak, toplumda yasalara karşı duyulan güven ve saygıyı azaltmaktan başka ne sonuç verır? tşte tasarı, bu hükmü olduğu gibı koruyor. SONUÇ Eğer tasarıda, geçıcı yasanın adının ve ıçındekı dört deyımın neden sadece dört deyım de tüm eskı sözcükler değıl, o da ayrı bır konu değıştırılmesı ve bırkaç yenı görev tanımı dışında olumlu yönler görebılseydık, bu sütunlarda bıle bırkaç önerımızı sıralamaktan çekınmeyecektır Ama şımdı sadece bır önerımız var Iktıdar, ıl özel yönetımlenne gölge etmesın, yeter! (I) vc (2) İstanbul ll Özel İdare Haber BUIıenı, Aralık 1986 sayısı (3) Cumhurıyeı 22 Ekım 1984, Olaylar vc Görüsler, "ll Oncl Meclıslerı Çalışır ken " 10 ŞUBAT 1987 tl Özel Y ©ııetimlcri Tasarısı Tasarı ile getirilen hiçbir demokratik yenilik olmadığı gibi, valilerin meclislere karşı daha da güçlendirilmesi ile, geçici yasada ancak Bakanlar Kurulu eliyle kullanılabilen bazı yetkileri lçişleri Bakanhğı'na devretmekle, ll Genel Meclisleri'ni genel ve özel yönetim bürokrasilerine karşı etkisizleştirmekle, demokratik ll özel Yönetimleri yerine adeta bir "içişleri devleti" getirilmek istenmektedir. PENCERE "Anadolu KonuşuyorI" Son yıllarda senı en çok mutlu eden ne 9 Dıyelım koca kentın yoksul bır kesımındesın ya da Anadolu'nun bır yöresındesın Senı bırılerıyle tanıştırıyorlar Merhaba1 Ya bır kahvedesın, ya bır evde, ya bır başka yerdesın Söyleşı başlıyor Bırdenbıre butun dunya söyleşının boyutlanna oturuyor Karşındakı kım? Ya koylu, ya kentlı, ya okumuş, ya okumamış, hıç ayrımsamıyorsun Guney Afrıka, Amerıka, Rusya, ırtıca, komunızm, solculuk sağcılık, tutun, sıgara, buğday, darı, Özal, Evren, inonu, Ecevıt, kadın hakları, insan hakları, sosyalızm, kapıtalızm, sıyahbeyaz, IranlrakKerkuk ve benzerı her konuda söyleşı evrensel ve yerel sorunlarla suruyor, bır aydınlık sarıyor ortalığı Çocukluğumda bır fılm gormuştum "Bır Mıllet Uyanıyori " Nasıl oluyor uyanış? Her toplumun tarıhınde "ılerıcılıkgerıcıllk" veya "sağsol" vardır Ulkemızın solu nereden kaynaklanıyor^ Kaynak tek kışı, kurum, sınıf, katman değıl, ust uste ıstıflenmış olayların bırıkimınden ve deneyımlerın harmanından oluşuyor Işln ıçınde Uçuncu Selım de var, Namık Kemal de var, Kuvâyı Mıllıye de var, Mutareke'de yabancı kumpanyalara karşı grevlerı yuruten ışçıler de var Say sayabıldığınce Nıce kışının emeğı, alın terı, atılımı, beyınsel gucu, kol gucu, özverısı ve canıyla kanı pahasına bugunlere gelınmış, bılınç Anadolu toprağında surgun vermış, dallanmış budaklanmış Zarfı açtım Kırmızı kapaklı bır kitap çıktı "SHP'nın Bölge Toplantılan"ndar\ ılkını kıtaplaştırmışlar Toplantının yerı Muğla Tarıhı 1011 ocak Kıtabın adı "Anadolu KonuşuyorV Kımler konuşmuş Muğla II Başkanı Tufan Doğu, Afyon II Başkanı Halıl Unlutepe, Antalya II Başkanı Yusuf Özbaş, Aydın II Başkanı Rauf Değırmencı, Burdur II Başkanı Ibrahım Şahın, Denızlı II Başkanı Adnan Keskın, Isparta II Başkanı Ömer Faruk Arıç, Izmır II Başkanı Şeref Bakşık, Uşak II Başkanı Alı Kara Neler konuşmuşlar Haşhaş, kıyı yağmacılığı, pamuk ve zeytıncılık, tarım sorunları, ırtıca ve laıklık, uretım sorunları, tutun uretımı ve sıgara sanayıı, turızm, ormancılık, pancar tarımı ve şeker endustrısı Her bölge kendıni ılgılendıren konuda durum saptaması yapıyor, rapor hazırlıyor, çözum önerıyor, doğru, yanlış, yeterlı, yetersız, yerel gerçeğını ulke çapında sorunsallaştırıyor SHP'nın bolge toplantılarının tumunu kıtaplaştırmak gerekıyor Daha once ulkemızın partı yaşamında boyle bır gırışım olduğunu anımsamıyorum Eğer bolge toplantılanyla bırlıkte "Program ve Tuzuk Kurultayı"na değın aşağıdan yukarıya doğru fıkır yukselışıyle bırlıkte butunleşme sağlanabılırse, SHP partıleşır, sağlam tabana oturur • Bır partıyı ınsanlar kurar, kışılıkler önemlıdır, emekçı sınıfları tabandır, halk kıtlelerı temeldır Türkıye'de bu temel var, ama sağlıklı bır örgut kurulabılır mı? Dış ve ıç, öznel ve nesnel koşullar elverışlı mı? Taban bu ortamda guçlu bır örgut yukseltebılecek m ı ' Denemek ve gormek gerekir Şımdılık Turkıye solunun çatısında şaşılası bır aymazlık ızlenmektedır Bunca acı deney ve ders verıcı olay sankı yaşanmamış gıbı olağanustu bıreycılıkler sergıleniyor, klmı zaman "bencıllık" hastalık duzeyıne yukselıyor "benc/'iığe dönuşuyor Bu gorunum olumsuzluk ve umutsuzluk yaratıyor Ne var kı Anadolu solculuğu umutları yenıden canlandırıyor, Türkıye'de solun ıktıdarlaşması en kısa ozetıyle faşızme dur demek anlamına geldığınden demokrasının kurulmasıyla ozdeşleşıyor Yeryuzu tarıhınde başarıya ulaşamamış demokrası ve devrim savaşımı, başarılı olanlardan sayıca daha çoktur, ama, ınsanlık tarıhınde yenllgılerın bırıkımınden yengının doruğuna ulaşılır 1980'ler Turkıyesı'nde de demokrası savaşımını denemek veya denememek kımsenın elınde değıl Ne var kı solun bırleşmesı ve butunleşmesı solun elındedır Sol kendı ıçınde uzlaşmayı us ıle sağlayamazsa, ulke ıçınde demokratik rejımde uzlaşmayı nasıl sağlar? RASİM EKŞİ htanbul ll Genel Meclisi Üyesi, Avukat Başbakan Sayın Tlırgut Özal, lstanbul ll Genel Meclısı'nın 6 Ekıın 1986 tanhındckı açılışında yaptığı konuşmaya şu sözlerle başlamıştı: "Bızım, memleketin ıdaresı ile ılgılı görüşlerimızın temelınde demokratik sistemın bütünüyle yurda yayılması, daha doğrusu tabandan yukarıya doğru gehşmesı yatar. Türkıye'de demokratik sıstemi hakıkaten sağlanı bır şekılde geliştırmek ıstıyorsak, büyütmek ıstıyorsak mahallı ıdarelere çok büyük önem vermemız gerekir. Hatta ıcap ederse eğer, anayasada sıkıntılarımız varsa, orada da bazı değışıklıklenn ılerde yapılması ıcabe der" ll özel Idaresı Yasası'nın en geç ocak 1987'de çıkarılacağını mujdeledıkten sonra da, "Bırtakım laflar derhal çıkacak Çünkü merkezı ıdareden yetkıler azaldıkça orada bıraz kıskançlıklar başlıyor" dıyerek sürdürmüştu sözlerını O arada sözü bası na getırerek, "Bazen basınımız da bu meseleyı hakıkaten cıddı olarak ıncelese, belkı onların oyununa duşmez. Bakıyoruz, onların oyununa düşüyorlar, ya zılar yazılıyor" demıştı. (1) lçişleri Bakanlığı'nca hazırlanan ve TBMM Başkanlığı'na su numu Bakanlar Kurulu'nca 13 Kasım 1986 tarıhınde kararlaştırılan "13 Mart 1913 tarıhlı ldareı Umumıyeı Vılayat Kanunu Muvakkatı'nın adının ve bazı maddelerının değıştirılmesıne, bu kanuna bazı ek ve gevıcı maddeler eklenmesıne daır kanun tasarısı" nıhayet 21 Kasım 1986'da TBMM'ye sunuldu Bu vesıle ile lçişleri Bakanı Sayın Yıldınm Akbulut, yaptığı bır konuşmada bakınız ne güzel sö/.ler söylüyor "ll özel Idarelerı Kanunu ile özel ıdareler ve ıl genel meclısı uyelenne yenı yetkıler verıyoruz. Bu tahakkuk ettığınde görülecektır kı, hızmetler çok daha ıyı yerine getırılecektır Seçılmış organlann yetkılı kılınmasıyla çok daha demokratik bır tablo ortaya çıkacak, denıokra sı kökleşmış olacaktır Belkı de tarıhe bu şekılde geçen bır ıktıdar olarak yadedıleceğız. Bu bır refornıdur, bır aşama, kabuk değıştırmedır" (2) Gerçekten öyle mı Sayın Başbakan. Sızın sözünüz gıbı ve Sayın bakanınızın deyışıyle ortaya çok daha demokratik bır tablo çıkacak mıdır? Demokrası kökleşecek mıdır? Bu tasarı gerçekten bır reform mudur, bır kabuk değıştırme mıdır? Sayın lçişleri Bakanı bu tasarıyı gerçekten demokrasıye katkıda bulunacağına ınandığı ıçın mı övüyor? Şımdı gelınız, bırlıkte tasarıya gırelım 1913'lerde varılan gerçek bır aşamadan sonra, günümüz ıktıdarının 1986'larda bızı hangı aşamaya getırmek ıstedığını görelım Varsın Sayın Başbakan basından bıraz daha alınsın. Demokrası ıçin değer Gerekçe deyıp geçmeyelım Yasalann asıl amaçları ılegöste rılmek ıstenen amaçları arasındakı ayrımlar ve çehşkıler çoğu kez gerekçelerınde yakalanır Ya sayı yapanlann mantık ve dlışun ce yapıları da gerekçede kendıni ele verır Yasa gerekçesınde denıyor kı. "Ayrı ayrı zanıanlarda ve ayn kanunlarla yapılan ek ve değışıklık ler bır sıstem ve ılke esas alına rak düzenlenmedığınden, özel ıdarelenn statülerınde, özellıkle görev ve yetkılerınde karışıklık meydana gelmıştır "lUareı Umumıyeı Vılayat Kanunu Muvakkatı'ntn 75 maddeden oluşan ldareı Hususıye'ye ılışkın kısmının bugüne kadar 14 ayrı kanunla 8 maddesının kaldırılmış, 25 maddesının değıştırılmış ve 16 yenı madde eklenmış olması nedenıyle bu yargıya yer veren gerekçe karşısında, sanırsınız kı yasa tümüyle değıştırılmekte, günümüz gereksınmelerıne göre yenılenmektedır. Ne gezer! Bu kez de yasanın 17 maddesı değıştırılmekte, 4 asıl, 5 geçıcı madde eklenmekte ve 8 maddesı yürürlükten kaldırılmaktadır İkı yıl kadar önce yine bu köşede uzerınde durduğumuz ve daha katılımcı demokratik, üretken ve kolay uygulanabılır yenı bır yasa çıkarılarak tümüyle değıştırılmesını öncrdığımız 1913 tarıhlı o "Geçıcı Yasa" (3), şım dı daha da karıştırılarak, anlaşıl HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD Büyük şehirlerin en çarpıcı özellığı, genış ana caddeler ve büyük alanlardır. Şehrin nabız atışı, alanlarda duyulur Güzel yapılanyla, aceleci, ya da ağırkanlı insan yığınlarıyla . Kultur ülkeleri büyük şehirlerının olumlu özelliklerinden yana gıttikçe yoksullaşan istanbul, büyük alanlar yanıyla da yurekler acısıdır. Her şey Beyazıt Alam'yla başladı. istanbul Ünıversıtesi'nin süslü dış kapısı (imparatorluk Harbıye Nezareti), Beyazıt Camisl'nin hemen bitışığinde yüzyıllık ağaçları ve seçkın aydınların buluşma köşesl Küllük'le ve 192526'da genç "Cumhuriyot"ın istanbtıllulara armaganı o güzelim havuzuyla Beyazıt Alanı, bütün alanların en çarpıcısı ve güzelıydı. DP döneminın şımarık şehlrcllik oyunlarına kurban verildı, yazık kil Beyazıt havuzu, en son mermer ustalarının oya gıbı ışledığı fıskıyelerı, yaz akşamları fıskıyelerin serpıştırdiği serınlıklerle unutulmaz bir İstanbul güzelllğiydı Aksaray, Lalelı, Beyazıt, Divanyolu ana yolunun yokuşsuz bir duzluğe kavuşması ısteğını otorıtenın baş buyruğu bilen o günlerın belediyecileri 'Başüstune sayın büyüğümüz' deyıp kazmalara sarıldılar. Beyazıt Alanı kazıldı, oya gibı havuz mermerleri acımasızca parçalandı, 1980'den sonra da duvarlar yükseldı. Sonra yine kazıldı ve merdıvenler yaptırıldı. Sonrası ortada. Sultanahmet Alanı, muzelerın ve parkların da katkısıyla, günümuz istanbul'unun göze hoş gelen tek alanı şimdi. Emınönu Alanı, Yenı Camı'yı çevirmiş çirkin yapıların 1930'lu yıllarda yıktırılmasıyla bir ara düzelme belirtılerı gösterdi Fakat uzun sürmedi. Belediyecilerin buluşuyla o çirkinlerin çırkıni 'üst geçlt'ler Yeni Camı'nin böğrüne saplandı. Taksim Alanı, İstanbul'da var olan büyük alanların en gencıdır ve bütünuyle Cumhurıyet döneminindır Italyan heykel ustası Kanınıka'nın yaptığı Cumhurıyet anıtı, Taksim Alanı'nın değerını ve anlamını daha da arttırır. Ne var kı, yine DP başbakanının aklına estığını yaptırmak huyu, daha öncekı kımı olumlu girişimleri durdurur. Taksım'den Maçka'ya ikı Numaralı park alanının yarısı Hılton Oteli'ne verilir. Şehır halkının soluk aldığı gezı yerı, bakımsız kalır ve yozlaştırılır Operanın adı Ataturk Kultur Merkezi olur ve kısa surede AKM (adı sadece harflerle söylenıyor yazık kı) olur. Anıtın yerini değiştırmek ve sulann aktığı yerde buyük bır cami yaptırmak girişimleri yoğunlaşır. Taksim alanının yarını, bılınmezlıkle doludur. Dörtte bır yuzyıldır gecesini gündüzüne katarak hep Istanbul'u konuşan, düşünen ve yazan tek aydınımız Çelık Gülersoy, son kitabında Taksim'ı ele alıyor: "Tunelbaşı, Tepebaşı'ndan başlayıp Sıraserviler'de, hatta Parmakkapı'da biten bir frenk yerleşıminden sonra gelen, ondan sonraki boşluklara, tenhalıklara uzanan yolların kırlık bir kavşak noktası. Uzun yüzyıllar, başka bir şey değll. Daha önceleri, belki de onvanlıkl Şehnn kuzeyinl kaplayan ormanın buralara kadar uzandığına ormancılar ınanırlar. Beyoğlu yakası yerleşımlnln, on dokuzuncu yüzyıl glrdiğlnde blle, nerede bıttığlnın en iyl göstergesi kışlalardır Blllndıği gibi bu büyuk çaplı askeri yapılar kentlerin dışına kurulur Açığına, ya da en azından kenarına. Dunyanın her yerinde bu böyledlr. İstanbul'da da, hlç değllse Batı etkisınin başladığı on dokuzuncu yüzyılda bu kurala uyuluyordu. Beyoğlu kışlalannın nereye yapılmış olduklanna bakalım Harbiye'de askeri okul, Taksim Topçu Kışlası, arkasında Taşkışla, Gümüşsuyu'nda bugün askeri hastane olan Mızıka Kışlası. Bunlar yerleşım ve konut bölgelerinln en çok Taksim alanı kenarında bittlğtnı gösterır. 1940'lardan sonraki gelişme, kışlaların ötesini işgal ederek görkemll tesıslerı Yanı Beyoğlu'nun ortasında bırakmış, Topçu Kışlası'nın Ise biraz da bu sebeple yıktırılmasına yol açmıştır. Taksim Meydanı'nda zlyaret edeceğımiz ilk eser ve kendıni gösteren belllbaşlı variık, Istiklil Caddesi'nden Taksim Meydanı'na glrince köşede yer almış bulunan kesme taştan soylu Osmanlı yapısıdır Alanın doğal karakierı ıçınde insan eliyle yapılmış en değerli mimarı eser de bu "Maksem"dı. Buradaki taş yapı, aslında uzun uzun mesafelerden künklerle, taş galerllerle, daha ötelerde zumrüt ormanlar içerisınde yapılmış, maslf taştan yüksek su kemerlerl ve terazilerle getlrtllen sulann, altun dökerek örulmüş, döşenmiş olan bir su sıstemının şehre varınca düzenlendlğl ve sağa sola bölunduğu bir anıt yapısıdır" Taksim kitabı, istanbul'u çok seven, dünüyle, bugünuyle yakınlıklar kurmuş bır aydın kışının kaygılarını ve acı gerçekleri dile getiriyor. Çelik Gülersoy, binlerce Türk aydınının günahını OKURLAKDAN İstanbul'da Alanlar Ankete önce "evet" sonra dendi Geçen yıl Ankara Valiliği'ne verdiğim dilekçeyle okuma alışkanhğı konusunda soruşturma (anket) yapmama izin verilmesini istedim. Valiliğin oluru ile Aktepe Lisesi'nde soz konusu sorusturmanın yapılmasına izin verildi. Ne var ki Aktepe Usesi Mudurluğu'nce onayın gereği yerine getirilmedi. Durumu Ankara Valiliği'ne, MFXİS Mudurluğu'ne blldirdim. Sonuçta, ilk onayın iptal edildiği bildirildi. Bu kez uç ayrı dilekçeyle "iptal" onayının ve varsadayanağının oluşturulan belgelerinin verilmest isteğinde bulundum. Sonuç çıkmayınca Başbakanlık, lçişleri Bakanhğı'na basvurdum. Tum dilekçelerimin sikâyetçl olduğum yeriere havale" edilmesinden oteye bir şey olmamış, tum başvuru ve şikâyetlerimin karşısında Ankara Valiüği, tl MEGS Mudurluğu bildıklerini okumuşlardır. Resmi bir belge ile once "evet" denilen bir konuda sonradan nıçin "hayır" denilmiştır? Ülkemizin çok gereksinim duyduğu "araştırma" gibi bır alanda da 36 yıl hizmet etmiş bir emekli öğretmen için Boğaziçi Universitesi *nden açıklanıa guvenlik sorusturması turunden bir işlem mi soz konusu olmuştur? Ankara Valiliği'nin araştırma hakkımı ortadan kaldıran 29.4.1986 gunlu, 7495 sayılı onayının ve varsa dayanağı olan belgelerın ornekler'min verilmesint talep edlyorum. MEHMET DÜNDAR KFÇİÖREN/A NKA RA Sayın Ümit Aslanbay'ın Bilkent ile ilgili seri yazısında "Bu yıl elektronik eğitimini seçen Türkiye'nin en parlak oğrencileri ODTÜ ve Bilkent tarafından paylaşıldı. Boğaziçi ve İTÜ ise rekabette fıayİi geri kaldı" denilmektedır (29 Ocak 1987). Boğaziçi Ünıversitesi'nin elek trıkelek tronik muhendısliği dahil butun eğitimoğretim programlanna oğrenciler, bu yıl en yuksek puanlarla girmiştir. Bir programa alınan oğrencılenn ortalama seviyesini yuksek puan alan bir iki oğrenci değil de, o programa girebilmek için alınması gereken taban puan daha iyi gostermektedir. Bu nokta dikkate alınırsa durum elektrikelektronik muhendisliği için de farklı değildir. Bu yıl Boğaziçi Universitesi ElektrtkElektronik Muhendisliği Bolumu taban puanı 662.554 iken, ODTÜ'nun aynı bolum için taban puanı 584.542, Bilkent Ünıversıtesi'nin 550.797, İTÜ'nunki ise 461.003 olarak belirlenmtştir. Konunun yanlış anlaşılmaması için yaptığımız bu kısa açıklamayı okurlarımızın bilgilerlne sunmanın yararlı olacağı kanısındayım. Saygılarımla. ZEYNEP KA YALI BOĞAltÇl UNlVERSlTESt HALKLA tLİŞKİLER MÜDÜRÜ Zaten yapiığımız ış karşılığı elde ettığımız kârı ikiye boluyoruz Bu durumda ne yapacağımızı bilmıyoruz. Bu adıl olmayan davranışın çozumleneceği kanısındaytz." ihKtN KALINSAZLIOĞLU SUNGURl U ÇORUM Tuzluca *ya askerlik şubesi Bizler Kars ili, Tuzluca ilçesi saklnleriyiz. llçemizin 8.100 nufusu ve 104 pare koyu olduğu halde, askerlik şubemizin olmaması en buvuk sorunumuz olmuştur. Zıra askerlikle ilgili her turlu işlemlmlzt Iğdır Askerlik Subesi'nde halletme zorunlutuğu bizleri maddl ve manevi yonden yıpratmaktadır. Söyle kı: Bır askerlik yoklaması için uç dort bin lira paramızı harcamak zorunda kalıyoruz. Bu vesile ile askerlik şubesinin Ilçemiz Tuzluca'da hizmet vermesi en buyuk sorunumuzu çözumlemiş olacaktır. Askerlikle ilgili tşlerimizi kendı ilçemizde takip etmenin mutluluğunu bizler de yasayalım. Sayın Milli Savunma Bakanlığt yetkililerine sesleniyoruz; Halka hizmet, hakka hizmet îse bu hizmet yanşmda bizlere de yer ayırmanızı bizzat rica ediyoruz. ABBAS GÖK TUZLUCA Şoförlerin ortak sorunu Ben ve benim gibi olan çok sayıda şofor bir iş kıırmak ıçın gerekli sermayeyi bulamadıklanndan ortak yatırıma yoneltnişlerdir. Durum boyle olunca, elde edilen kâr da, tabii olursa, ikiye bolunmekte ve guç bela geçimimızi sağlamaktayız. Fakat devlettmiz biz şofor kısmına durmadan yukleniyor. Taşıt vergilert durmadan artıyor. Özellikle benim ve benlm durumumda bulunan şoforlerın ortak sorunu "Gelir Vergıst.'' Bu vergide hiç adil davranılmıyor. Şoyle ki: aynı işleri yapan kamyon sahipleri 225 bin veriyorsa, biz iki ortak olanlar ise bunun ikı katını veriyoruz, yanı hem ortağım hem de ben 225 bın vermek zorunda kalıyoruz. A1NMA Sevgili bUyUgUmüz Prof. Dr. E. DOĞAN GÜCER'İ ölümünün 1. yıldönümünde özlemle anıyoruz. AİLESİ TEŞEKKUR Aılemızm büyüğu Haydar Som'u bır ay boyunca tıbbı tedavının ötesınde yakın ılgısı ile yenıden hayata döndüren, Bakırköy Ruh ve Sınır Hastalıklan Hastanesı Başhekımı ve Nörolojı Servısı Şefı, dost insan Dr. YILDIRIM AKTUNA'ya, "Haydar Amca"yı gece gundüz yalnız bırakmayan Dahılıye Uzmanı kaybettik acımız sonsuz Bugün Sinop'ta toprağa verilecektir Kardeşleri OKAN, REHA, SÜHA ALPAR AKEV ALPAR'ı Dr. SERAP ERDİNE DEMİRELLİ ve Psikiyatr Dr. CEM TÜZ'e, Nörolojı Servısı Şef Yardımcısı Dr. BAKİ ARPACI ıle Başasıstan Hepımız Hababam Sınıfları nın ıçınden yetıştık Şımdı de hayatın ıçındeyız Hem de ıcraatın Sınıf adlı şıır kıtabıyla mımlenen Hababam Sınıfı adlı romanıyla unlenen Rıfat llgaz ın 60 yıllık yazarlık yaşamının en yenı urunu, son bır ayın olayları Kıtap okuma alışkanlığını yıtırenlerın bıle zevkle okuyacağı bır yapıt Dr. CEMAL YEŞİLYURT'a, Nörolojı Servisı'nın tüm hekımlerıne, servısın sorumlu hemşıresı ALSEL ILGIN ıle hemsıreler HURİ\E ÖNDER, EMİNE GUÇLlJ, SONGÜL DEDE, BULU1 CENGİZ, NURAY KÜÇUKALTIN; yardımcı hızmetlıler İBRAHİM AYDIN, KEMAL KILIÇ, HAMDİ OZCAN ıle servısın tüm hemşıre ve yardımcı hızmetlılerıne, ayrıca Bakırköy Devlet Hastanesı'nden Urolojı Uzmanı Dr. AHMET AYDIN'a sonsuz şükranlanmızı sunarız kaybettik Hem denizden uzakta hem bu kadar erken. Acımız büyük. ARKADAŞLARI AKIN'ı ödüyor. Bunu seve seve yapıyor MİMAR ARANIYOR Bır ınşaat şırketının Ankara'dakı proje bürosu ıçın Tasarımcı Tünel kalıp sıstemlerıne yabancı olmayan, çızgısı ve yorumu kuvvetlı en az 5 yıl deneyımlı, Uygulama projesı ve detay konusunda deneyımlı, Beledıyeler ve dığer ıdarelerle ıhşkılerde ve projelerle ılgılı tüm onaylann alınmasında deneyımlı ve ılgılı mevzuatı bılen mımar aranmaktadır llgılenenlerın özgeçmışı ile bırlıkte Mıthatpaşa Cad 54/14 no'ya bızzat gelmelerı rica olunur hababam sınıfı İCRAATIN jÇİNDE KATALOG İSTEYİNİZ ÇINAR YAYINLAHI EMLAK1NIZ SATILIR, KİRALANIR 336 49 95345 82 46 PK 1307 34438 Sirkeci/İST v m ır RIFAT ILGAZ SOM AİLESİ Studio School of English Cambridge Dunyanın en unlu universite kenti CAMBRiDGE'de ingilizce hızldndırılmış genel vc tıcarı ıngılızce Yaz aylannda • 1014 vc 15 17 ya^ grupUı ıçın Ozd Tatıl Kurslaıı • camtrıdge Unıvetsıtes sınavtarına hazıriama • Ögretmen Kuısları kaybettik Tüm dostların başı sağolsun. FATMAHALÛK ARIĞ Kızımız AKIN ALPAR'ı Yıl boyu AKASYÂ 9 Şubat 1987'de Ankara'da dünyaya geldi. KADRİYEIŞIK KANSU Pasomu, öğrencı belgemı SSK kartıını, askeri kaybettım Hukümsüzdür ARZU TOLGA Y BABAT AJB. Ablde ı Hurrıyel Cad Yonca Ap 282 Kal 4 0 12 80270 Şışlı İstanbul Tel 147 44 88 148 41 57
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle