24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel ANAP, YÖK'e yeni biçim verecek Sahıbı: Cumhunyfi Maıbaacıbk ve Gazeıecüık Tılrk \norum Şırkeıı adına Nadir N«M £ Genel Yayın MüdUrü H u u Ceml. Muessese Müdünl Ejnine Ufakktil, Vaa tjlen Mudüru Ok*> GOMIISİB, 0 Hab«r Merkezı Muduru Yıtçın Bayer. Sayfa Düzenı YOnetmenı AJİ Aor, 0 Temsılcüer Yılpn Dojan, İZMİR Hilunet Çetinkaya. AOANA Ccbü B^laogıç. Isunbul Haberlen Eriuo Akyıidu. Dış Haberler Ergıııı Balcı, Ekonomı Osman Uaggy. KUltür Oud Isttr, Spor Danışmam Abdulkıdir Yucrlman, Duzeltme Refllt Durbaş. Bılım EJıtım Şahin AJpt>, Iş Sendıka Şııkru Krteod, Yun Haberlerı Necdel Dofuı, Dızj Yazılar Krrem Çauşkan, Ezumm Mekntet Gultckin, Bursa Lncnl Gtnçtül. • Koordınatör Akmrt Konıban. 0 Malı Işler Erol Erkııı, 0 RekJam Ajşe TorunEk Yavmlar Hulyı Akvol 0 Idare Husryin Gurer. Işletme Ondcr Ç«Uk, Bılgj Işlem Nafl tnal. Basan •* Yayan. Cumburtyct Malbajolılt vtG&Kttai.k TA.Ş. Tl'k Ocafc C*a J9/4I Cl*ak*u '4334 Ist PK 24«!sunbul Tri 512 05 r« ,'l> "u, Tde* 22246 F u . fi) 5 2 * 6C ',4 Bumlar A * n Zıfa Gakalp Blv Inkıiap i o.. 19 4, Tel 133 II 41f T e * . ' ' 4 F«x 4 133 S2 64 0 LrMİr H Zjya BN 1352 S 2/3. Td I) 12 30. Ttto Î2J5V Fıx (51) .3 12 30 4 Adını. Inonu Cad 119 S No ] b [ I Td 1455019731. Teta 62155 FM. (711) 28 0U TAKVÎM 7 EKIM 1987 Imsak: 4.35 Güneş: 5.59 öğle: 11.57 İkindi: 15.09 Akşam: 17.44 Yatsı: 19.03 Universiteye Amerikan mütevelli sistenü TUNCAY ÖZKAN ~ ANKARA ANAP yeni yasama yılında Milli Eğitım Temel Yasası'nı değiştirme karan aldı vc bu konuda hazırhklara başladı. ANAP tarafından hazırlıklan yürütülen yeni yasayla Türk eğitim sisteminde örnek alınan Fransız eğuim sistemi yerine, Alman sistemi getiriliyor. Yeni Eğitim Temel Yasası'yla paralı okullann sayılannın arttınlması hedeflemrken, devlet ilkokul ve orta dereceli okullan parasız olacak. Daha önce 8 yıla çıkanlması düjünülen ilkokul eğitiminin ise 5 yıl olarak kalması planlanıyor. Yeni sistemde affa kesinliklc yer verilmeyeceği bildıriliyor. Yeniden ele alınacak olan üniversite eğuiminde ıse, Amerikan mütevelli heyetı sistemi netiriliyor. Bu yolla universitelerin yönetici kadrolannda işadamlarına daha fazla etkınlik kazandınlacak. ANAP'ın seçım bildirgesinde açıklamaya hazırlandığı yeni sistemde özellıkle temel eğıtımin universiteye dönük olması amaçlanıyor. ANAP'lı bir yöneucı yeni Temel Eğitim Yasası'yla amacın üniversitelere nitelikh insan yetiştirmek olduğunu ifade ederek, şunları söyledı: "Şimdiki eğitim sisteminde bilgili ve yetenekli insan yetiştirilemlyor. Oysa gelecek buna bağlı. Şimdiki sistemde yetiştirilen insanlanmız okullannı bitirdikten sonra kalifije eleraan ihtiyacımızı karşılayamıyoriar. Egitimdeki amaç bu ibtiyacın karşılanması olmalıdır." Kachnlar erkeklerden bıktı Dış Haberler Servisi Kadın özgürluğu ve cınsel devrim hareketlerine büyük katkıları olmuş olan Hite raporlannın üçuncusü yayımlandı. Amerikalı kadınlann cinselliği ve erkeklerle olan ilişkilerinin incelendiği raporlar ilk yayınlandıklan zaman dunya çapında büyuk yankı yaratmışİardı. Bir erkekle dostluk veya evlilik ilişkisi içindeki kadının bu ilişkiden neler beklemesi gerektiği ve hakları konusunu ilk defa ortaya atan Hite raporları, erkekle rekabete giren kadın, çocuklara bakan baba, eşit çiftler arasında paylaşılan duygu, cinsel tatmin ve ev işi kavramlarının kıpırdanmasına yol açmışlardı. Time dergısmde yayımlanan habere göre Shere Hite, 922 sayfalık yeni "Kadınlar ve Aşk, Geiişmekte Olan Bir Kultur Devrimi" adlı raporu nda kadınlann artık erkeklerden ıyice bezdiğını ortaya koyuyor. Raporda, "Şimdi kadınlann zihinlerini geniş kapsamlı bir kultur devrimi meşgul ediyor. Her yaştan gittikçe daha fazla sauda kadın, artan hissi bunalımlannı ve erkeklerie olan Uişkikrinde >aşadıklan hayal kınklıklannı açıga vuruyor" diyor. Hite raporu, kadın özgürluğu hareketine karşın, kadınlann hâlâ erkekler tarafından sömurulduğunü, baskı altında tutulduğunu ve suıistimal edildiğinı belirterek, görüşünu aldığa 5 kadından 4'ünun ilişki içindeki hakları için savaşmak zorunda kaldığını açıklıyor. Raporda incelenen 4500 Amerikalı kadının çoğu (yüzde 87) geleneksel "sevecen, besleyip koruyan anne ve eş" TIME dergisinde açıklanan yeni "Hite Raporu" erkekleri suçluyor Cerrahpaşa Tıp'ta atılma îstanbul Haber Servisi Unıversıtelerde yeni öğretim yılı başlarken, Cerrahpâşa Tıp Fakültesi'nden atılan bir grup öğrenci çaresiziiği yaşıyor. Bu gençler, farklı uygulamalar sonucu haksızlığa uğradıklannı, geçen yıllarda 300 doktor adayımn okulla ılişkisinin kesildiğini belirttıler. Fakültenin 4. ve 5. sınıflanndan atılan bu Oğrenciler, geçen yıl uygulamaya konulan telafl sınavımn, Cerrahpâşa'da öğrencıyi cezalandırmak için kullanıldığını, başarısız oldukları vize notlannın, ortalamaya eklenmesıyle final smavına giremediklerini öne sürduler. AREVVOMEN r tü UP: zzr"r Kadınlann en büyük şikâyeti, erkeklerin kendilerini dinlememesi. Kadınlann yüzde 98'i erkeklerle sözsel ilişkiye girmek istiyor. Uzun süreli evliliklerde kadınlann yüzde 21'i diyaloğa girmek çabasından vazgeçiyor. Nedea Inktılar: pişirme, temizlik yapma ve iyi çocuklar yetiştirme Ue yetinmiyor; çevreden ve eşlerinden daha çok şey istiyorlar. Erkekler ise duygulannı göstermemek, bağlılık ve yakın ilişkiden korkmak ve kadını idaresi altında tutmak istemekle suçlanıyor. Kadınlann erkeklerden en büyuk şikâyetleri ise iletişim kurmakta zorluk çekmeleri. Ne istlyorlar?: Kadınlann yüzde 95'i erkeklerden sözsel ilişki, şefkat ve sevgi istiyor. rollerine bir de "ekmek parası kazanma" rolunun eklendiğını vurguluyor. Raporun en önemli sonuçlarından biri, erkeklerin kadınlara karşı kullandıkları duygusal saldınrun kamtlarla ortaya çıkışı. Erkekler bunu hakaretler, düşmanlık ve hatta fıziki saldın şeklinde uyguluyorlar. Ankete cevap veren kadınlann çoğu ("% 92) erkeklerin kendile rinı "knçumseyici ve yargılayic ı " bir dılle konuştuklarını belirtiyorlar. Hite raporunda belirtılen görüşleri paylaşan kimi uzmanlara göre gunümüzde değişmez gibi görünen kadın ve erkek ilişkisi kurallan altüst olmuş durumda. Evliük artık bir kadın için hayatın merkezini oluşturmuyor. Kadınlar sadece yemek Hıte'ın ılen surduğu göruşler, yeni tür ilişkilerde zorlanan tarafın yine kadın olduğunu açığa çıkanyor. Hem esirgeyen şefkatli anne hem başanlı iş kadını olmak ve aynı zamanda renkli bir aşk hayatı yaşamak için savaşan kadın, şımdi erkekten de aynı rolleri oynamasını istiyor. Eğer bu gerçekleşirse belki de kadın ve erkeğin birbirlerine ihtiyaçlan kalmayacak ve Katherine Hepburn'un dediği gibi, "Birbirlerinc hiç de uymayan bu iki cins insan beraber degil a>n a j n oturmak ve birbirlerini arada sırada ziyarel etmekle" yetinecekler. Ikinci KanaVın birinci yılı Kultur Servisi 77? 7", tkincı Kanal'm birincı kuruluş yıldönümu dün tstanbul Televızyonu'nun Kuruçeşme binasında verilen bir kokteylle kutlandı. TRT Genel Muduru Tuncay Toskay, tstanbul Televizyonu Genel Muduru Kayhan öztepe, TRT yönetim kurulu üyeleri, sanatçılar ve çok sayıda davethnın bulunduğu kokteylden sonra özel Eğlence Programımn canlı yayınına geçildı. TV 2 'nin birincı yaş günu için hazırlanan programa Ajda Pekkan, Belkıs Akkale, Ahmet özhan, Beş Yıl Önce On Yıl Sonra Topluluğu, Atilla Arcan, Barış Manço ve şovmen Erciı katıldılar. Programın sunuculuğunu ise Halit Kıvanç, Orhan Boran ve Fatma Tokcabalan ustlendi HİTE RAPORU SONUÇLARI Aşkta değişiklik arayışı Hite Raporu 'nun en çarpıcı sonuçlarından bir kaçı şöyle sıralanıyor: • Kadınlann yuzde 95 V sevdikleri erkeklerden duygusal ve psikolojik rahatsızJık duyuyorlar. Yüzde 98'i ise aşk iUskilerinde büyük değisiklikler yapmak istiyor. • Kadınlann yuzde 79'u aşk iUsküeri için bu kadar çaba harcamaya değip değmediğini kendi kendilerine sorarken, ilişki sadece yüzde 19'unun hayatındaki en önemli yeri işgal ediyor. • Kadmkunn yuzde 98 V eşiyle daha çok sözsel ilişkiye girmek istiyor ve kadınlann çoğu, erkeklerin onlan duuememesinden yakınıyor. Uzunsureli evliüklerden sonra ise yuzde 21 kadın, kocasıyla diyaloğa girmek için çabalamaktan vazgeçtiğini belirtiyor. • Bosanmtş kadınlann yuzde 91'/ bosanmayı kendilerinin istediğini açıklıyor. • S yıl ve daha uzun sureli evli kadınlann yüzde 75'ievlüik dışı ilişki yaşıyor ve bunu seksten çok, duygusal yakınlık için yapıyor. Bunlann yüzde 76'sı ise yaptığmdan pişmanltk duymuyor. • Evli kadınlann yüzde 87'si bir kadın arkadaşı Ue derin duygusal bağlar kurmuş bulunuyor. BAK YtNE DtNLEMtYOR Kadınlann en büyük dertlerinden biri, erkeklerin kendilerini dinlememesi Bazı kadınlar zamanla dinletme çabasından vazgeçerken, baulan bu kor\uda ısrar ediyor. Gizli operasyonlar gereklî Corbaçov yatılm Şevarnadze ve Yakkoüev, karjın Ligaçov Yeni CIA Başkanı Webster, görüşlerini Newsweek'e açıkladı tlk Türk ¥16 pazara uçuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk montajı ilk F16, önumuzdekı pazar günü deneme uçuşlanna başhyor. Halen uçuşa hazır olarak hangar dışında bekletilen bu uçak, daha sonra 20 Ekım Salı günu Başbakan Turgut özal'ın da katılacağı törende ^ uçurulacak. Ankara yakınlanndaki Mtirted'de kurulu TAI (Turkish Aerospace Industries) tesıslerinde 8 adet F16'nın montaj çalışmaları sürdürUluyor. Gorbaçov'un gücüne? DEB SPIEGEL VVit s t a r k i s t Gorbatschow? Sovyet Politbürosu 'nda, Gorbaçov yanlısı 4 üyeye karşılık, aralarmda Rişkov ve Ligaçov gibi isimlerin de bulunduğu 6 kişilik bir muhalif grup bulunuyor. özellikle Brejnev dönemi îemsiicilehnin yönetimde etkili oldukları ileri sürülüyor. paganda sorumlusu olarak göreve getirdiği bihniyor. Ancak bu arada Brejnev döneminin temsilcilerinden bazı muhafazakârlar ve bazı teknokratlar da Politbıiro'ya gırmiş durumdalar. Bu dururıda Gorbaçov yanlısı 4 uyeye karşılık Politburo'da aralannda Rişkov ve Ligaçov gibi isünlenn bulunduğu 6 kışılik bir muhalif grup bulunuyor. Gorbaçov'un Moskova'ya dönduğu gun' Okuyucu Mektubu' başlığı altında "Prawda"da yayımlanan bir yazıda, yonetünde eskı düzenin temsilcilerinın hâlâ guçlu ve etkili olduklarına değınilerek, bu grubun kesinlikle pes etmeyeceği belırtiliyordu. Ancak Gorbaçov bu göruşlere karşılık olarak "Sovyetler Birliği'nde politik bir muhalefet yoktur" diyor ve ekliyor: "Gorbaçov yönetimine karşı bir muhalefet yok." Gorbaçov'un Moskova'da gözukmediği yedibuçuk hafta boyunca ulkede genel olarak bir huzursuzluk yaşandı ve Gorbaçov'un hastalandığı ya da görevden alındığı gibi çeşitlı spekulasyonlar ortaya atıldı. Yetkililer, şimdiye kadar hiçbir Komunist Partı Genel Sekreterine Gorbaçov'a olduğu kadar umutla bağlanılmadığını belırtıyorlar. Merkez Komite danışmanı ve Gorbaçov yanlısı Nikolay Portugalov, Sovyetler'dekı koşulların, artık Gorbaçov'un reformlarından başka bır alternatife ızin veremeyeceğını belirterek, "Artık donuşu olmayan bir noktadayız" dıyor. Dış Haberier Servisi Uzun suren bir aradan sonra yüzunu yeniden gösteren Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un son konuşmalannda dikkat çeken "temkinli" tutumu, Batı basınında, Gorbaçov'un hâlâ ıktıdara ilk geldiği gunlerdeki kadar guçlu olup olmadığı sorusunu gundeme getirdi. "Der Spiegd" dergisinde yer alan haberde, yaptığı son konuşmalannda Gorbaço\'un tatil öncesindeki "devrünci" tutumuna oranla, daha farklı bir tavır takındığı belırtilerek, genel sekreterin geri adım atıp atmadığı sorusu tartışılıyor. Yönetime gelmesınden bu yana ikı buçuk yıldan fazla bir zaman geçmış olmasına karşın, Gorbaçov vaat ettiği birçok şeyı henuz gerçekleştirebilmiş değil. Gıda ve tuketim maddelerinde söziı edilen bolluktan eser yok. Dış politikada henüz elle tutulur bir başan sağlanabilmiş değil, henuz hiçbir nükleer raket de sökulmedi. Butun bu gerçekler, Gorbaçov'un ne denli guçlü olduğu sorusunun sorulmasına neden oluyor. Yönetimdeki Gorbaçov karşıtlarının, Gorbaçov'un hareket alanını önemli ölçude daralttıkları da ilerı surulflyor.14 kişılik Politburo'da, Gorbaçov'a yakın yalnızca iki isim var. Bunlar Eduard Şevardnadze ve birincı genel sekreter yardımcısı Aliyev. Gorbaçov'un Politbüro'dakı kadrosunu güçlendırmek amacıvla, "Glasnost'un mucidi" ve yakın arkadaşı AJeksander Yakollevi pro Dış Haberler Servisi ABD haberalma örgutu CIA'nın yeni Başkanı WUBam VVebster, eski Başkan YVilliam Casey'ın ölumünden sonra örgütün başına getırildiğinde kendisini çok guç bir görev bekliyordu: Casey'ın altüst ettiği ve lranContra skandalı Ue derin bir sarsıntı geçiren örgüte yeniden çeki düzen vermek. ABD'de kimi gözlemciler bir hukukçu olan Webster'in haberalma konusunda deneyimli olmadığını belirterek CIA'nın kemikleşmiş bürokratik yapısında köklü bir değişiklik yapabileceğıne inanmıyor. Newsweek dergisi ise VVebster'ın bır radıkal reformcu değil muhafazakâr olduğuna dikkati çekiyor. Hakkında bu tartışmalar yapılırken William Webster CIA'nm başına geçmesinden bu yana ilk demecini Newsweek dergisine verdi. Webster kendi döneminde Casey'in dönemine kıyasla gizli operasyonların azalacağı mı yoksa çoğalacağı mı sorusunu yanıtsız bırakarak, CIA'nın gizli operasyon yeteneginin muhafaza edilmesi gerektigine inandığını söyledi. Webster, CIA'da yeni duzenlemelen de yavaş ve aşamalı biçimde gerçekleştireceğinı, niyetinın örgütu parçalamak değil, güçlendırmek olduğunu belirtti. Newsweek'in William Webster'le çeşitli konularda yaptığı sövleşi özetle şöyle: lranContra skandalı: CIA'da Contra olayından sonra bir moral bozukluğu olduğuna ınanmıyorum. Sadece örgutun faahyetleri konusunda çok ayrıntılı açıklamalar yapılması denizaşın bazı görevleri yerine getirmemizi zorlaştınr. Yasalann smırlan içinde: Şunu kesinlikle söyleyebilirım kı, anayasamızın ve yasalanmızın smırlannı hiçbir zaman aşmayacağız. Aynca kongre Ue olan ilişkilerimizde de her zaman gerçekleri söyleyeceğiz. Çunku bazı prensiplere sahip olmazsak başımız ciddi olarak derde girebilir. Reform konusu: CIA'da re CIA'/ı//z yeni Başkanı hukukçu rVilliam Webster, lranContra olayı Ue yara alan örgütün yeniden toparlanacağını, yasal sınırlarda kalmacağını, ancak gizli operasyon yeteneginin korunacağını söyledi. Webster, CIA 'da yeni düzenlemeleri yavaş ve aşamalı biçimde gerçekleştireceğini, niyetinin örgütü parçalamak değil, güçlendirmek olduğunu söyledi. form yapılması için çeşitli çevrelerden yoğun baskı geliyor. Ancak örgutumun şunu bilmesinı isterim kı, benim niyetim onu parçalamak değil aksine güçlendirmek ve desteklemek. CLA'daki duzenlemelen yavaş ve dengeh biçimde gerçekleştireceğim. Hızlı davranmak ters sonuçlar doğurabilir. örgütü dışarıdan eleştirenlerden çok CIA'nın iç durumu beni ilgilendiriyor Gizli operasyon: Şimdi benim dönemimde Casey dönemine kıyasla gizli operasyonlann azalacağı mı yoksa artacağı mı sorusuna cevap vermek istemiyorum. Ama CIA'nın gizli operasyon duzenleme yeteneginin korunması gerektığine içtenlikle ınanıyorum. Ama gizli operasyonların tek yöntem olmadığına da ınanıyorum. Bazı konularda gizli operasyonlar zorunludur. Öldurucu operasyonlar: Oldurucu operasyonlar dunyadaki koşullara bağlıdır. Çok cıddıyım. Dünyada olup bitenlere bakmalısınız. Fakat bu konuda karar almadan önce öldurucü operasyonlann gerekli olup olmadığını çok cıddi biçimde ınceleyeceğiz. örneğin bir ayaklanma var. Ayaklananlar demokratik bır hükümeti mı başa geçirmek istiyorlar? Ya da daha önceki ayaklanma ıle devrilen bu hukumeti mi tekrar iktidara getirmek için ayaklanmışlar? Ya da bir hukumetin komunistlerın kışkırttığı ayaklanma ıle devrılmesi mi söz konusu? Tüm bu noktalar dikkatli bıçımde ve dış politikamızın ilkeleri doğrultusunda ıncelenmelı. Bu konuda harekete geçmek CIA'nın tercıhi değıldır. Bu konudaki tutumu dış politikamızın tercıhlerı belırler. BİLtM ADAMLARIMIZEN ACILARI VE TÜBİTAKKONUK YAZAR Qrd. Prof. CAHtr ARF Bilimde Kuvayî Milliye ruhu 3 TÜBtTAK toplumumuzun çıkardığı bılımsel tutku ve yetenek sahibı kışüenn bazen kısa sürede bazen ancak uzun sürede topluma faydalı olacak unlnlerini verebilmelenne olanak saglaşacak bır kurum olarak dUşünülmüş, kurulmuş ve esas mbanyla kendi dışından gelen mttdahale olmadığı sürece öyle olmaya devam etmiştir, kanısındayım Bu konuyagirış tarzını. bogun Kuvayi Millije ruhu dıye anılan duygusal durumun ne olduğunu, kendi anlayışıma göre, o dönemi yaşamamış olanlara anlatabilmek için kendi çocuİcluğumdan bahsedeceğim ıçın okuyucudan özur dılemek istıyorurn. Osmanlı lmparatorluğu'nun son yıllarını yedı ıle on yaşları arasında bır çocuk olarak yaşadun Bu yuzyıhn 10'lu yıllanrun başlarmda meşruti bır monarşıye dönuşmüş olan Osmanlı Imparatorluğu'nda Turkler de bir millet olma bılincıne hemen hemen enşmışlerdı. Çocuklar da dahil her yaştakı ınsanımız mıllenn hali ve geleceğı Ue yakından ilgılemyor ve mflletın padışah ve pa$alanndan ibaret olmadığını sezınlıyordu Birina E)ünya Harbı'nden yenik çıkmamızın sonucu tstanbul'da yabana askerlenn görulmesı buyük küçuk herkesın içını kan ağlatıyordu. Bır millet olarak geleceğımız adeta belırsız görunuyor; okulda (ilkokul) gerek öğretmenler, gerekse oğrencıler bu acüan bırlikte duyuyorduk. Ikincı Inönu Muharebesi'nden sonra annem, ben ve ikı kardeşım bır Italyan vapuru ıle Istanbul'dan Inebolu'ya gntik. Bu bir göçun başlangıcıydı Vapur, Inebolu limanında demırlediği zaman, kontrol ıçın vapura gelen genç subayımızı hayranlık ve sevinçle seyredışim beni bugun bileduygulandınyor. Inebolu'da bır hafta kadar kaldık. Bu arada bır gun "ceptaiine kayığı gddi" sözunun ortalıkta dolaşması üzerıne, sokaklarda oynayan bemm yaşımdakı çocukların, gelen cephaneyı karaya taşımak için lımana kojuşmalan hâlâ gozumun önüne geliyor. Bugun Kuvayi Mılhye ruhu diye anılan ruh halı ışte buydu. Karumca 1933 Üniversite Rcformu ıle 1%3'te TUBlTAK'ın kurulması, o yıllara kadar uzanan bu Kuvayi Milliye ruhundan ka>naklanan derin bır özlemın ürunlendır. Kurtuluş Savaşı sonunda Izmir'e gelıp yerleştiğımizde Kuvayi Milliye ruhu aynı dennlikle yaygındı ve bır sure etkısıni sürdurdü O sıralarda yaşıtlarımm beyınlen mılletımızın kahramanhk destanlan ıle doluydu ve bizler ıçın yeterlı bır övünç kaynağıydı. Ancak eğıtımımız ılerledıkçe. öğrendiğirnız bılgılenn hep toplumumuz dışındakı kışilerin adlan ile anıldığını göruyor ve beyinlerımızde, böyle bilgilerin uretılmesının toplumutnuzda çok daha kalıcı övünç kaynağı olabileceğı duşuncesı yavaş yavaş yerleşıyordu Diğer taraftan, başımıza gıydiğimız festen mutfaklarımızda kullanılan kapkacaga kadar hemen hepsının yabancılann manfetlerı olduklarım anladıkça. boyunlarımız Kurtuluş Savaşı öncesı kadar olmasa bile gene de bükülüyordu. Buyuklerimiz de bu durumun farkındaydılar ve aynı acıyı onlar da duyuyorlardı Ancak buyukler için bu durum bir onur meselesi olmaktan çok, mıllı refahın sağlanması yönünde ekonomık bır konuydu Onlar ıçın içerde endustriyel üretimin arttırılması ve bu amaçla daha fazla ve daha yetenekli teknısyenlere sahıp olmamız düşüncesi önde gelıyordu. Batının yuzyıllar boyunca oluşturduğu teknolojiyi belleyıp, onu uygulamaya çalışmamızın toplumun o tekniklen üretecek düzeye gelmesme bağlı olduğu, ancak yüzyılın otuzlu yıllarında anlaşılmaya başlandı. 1933 Üniversite Reformu kanımca bu anlayışın bu sonucudur Kurtuluş Savaşı sonrasında başlayan ekonomık gelışme gayretlerı, yukanda sözunu ettığim ve bır bakıma bıreylerımızın kendilerini bıreysel çıkar kaygısı eğılimlennden arındırmalan anlamına gelen Kuvayi Milliye ruhunun yavaş yavaş unutulmasına yol açtı. Bu durum, 1933 Ünıversıte Reformu'nun olumlu sonuçlarının belırmeye başladığı ellılı yıllarda bu yöndekı gelışmeleri durdurdu Bu duraklama alımışlı yıllara doğru açık ve nunde kullanabılmelenni temın etmek ve böyle kışılen bır arada tutarak karşılıklı etkıleşmeleri olasılığıru saglamaktı. Bu kişüerden beklenen, bir fabnka veya bır ısletmeden bekienene hiç benzemedığı ıçın TUBlTAK'ın örgütlenmesınde idan sınırlama, yani yönetmelık ve tüzüklenn minımum bır duzeyde tutulması duşuncesı de yasa taslağında yer almıştır. Bunun bır sonucu olarak TÜBİTAK'ın profesyonel yöneticılerce değil de pozıtıf bılimler denen matematık, fizık, kımya, bıyolojı ve bunlann uygulamalan sahasında ürünlen ıle kendilenru karutlamış bılim adamlanndan oluşan bir bilım kurulunca yönetılmesı öngörülmüştü O>sa 1970 sonlanndan ben ımparatorluk döneminde uygulanan teknolojı ıthalı polıtıkası ve yabancı şırketlere verilen ımtıyazlar yerine, prensıp bakımından yabancı sermayenin ıç sermaye ıle ortaklık kurarak kendi ülkesınde artık verimlı bır şekılde kullanamadığı, biraz eskımiş bır teknolojinın kayıplannı, pazarlama kolayhklanndan sağlayacağı gelır ıle kapatacağı ve böylece ımtıyazlı yabancı şırketler halinde olduğu gibi, ülkemıze teknolojik gelışme yönünden hemen hemen hiçbir katkı getirmeven bır döneme gınldi Bu dönem, toplumumuzda kişisel çıkar ve politik hırslan buyuk ölçude arttırmış ve o Kuvayi Milliye ruhu dediğimız seyı sılıp süpurmuş ve bılhassa genç çevrelerde her ne pahasına olursa olsun köşeyı dönme eğilimlerinı büyuk ölçüde yaygmlaştırmış gorünmektedır. Diğer taraftan, yetmişlerin sonlanndan ben toplumdakı huzursuzlukların unıversıtelerden kaynaklandığı duşünulerek, aslında bilimsel kuruluşlar gözü ıle bakılması gereken ve toplumun gerek bılımsel kapasıtesı ve gerekse gerçek bılımsel talepleri bakımından sınırlı olan olanaklan göz ardı edilerek uç dört üniversite adayından sadece adlan üniversite olduğu yönünde kuşku duyulduğu kuruluşlar yaratılarak mevcut araştırma odaklannın dağıtıldığı görülmektedır Bunun yamnda, kısa bır sureden ben TUBlTAK'a yapümakta olan ve yapılacağı söylenen müdahaleler de toplumumuzun bılımsel ve teknolojik yönden gelişmesinîn adeta gizli bır güç tarafından önlenmesine çalışıldığı intibaını vermektedır Bütun bu gözlemler karşısında bılımsel ve teknolojik araştırma ışlennın yönetilmesinde politik ve idan mercılerin müdahalelennın minımum düzeyde tutulması ve bır bakıma bu ışın TÜBİTAK'ın kuruluş yasasında olduğu gibi bilimsel araştıncılara bırakılması yerınde olacaktır. Ancak toplumun malı yönden destekledıği bu kişılerden bekleyeceği elle tutulur ısteklenn oluşması doğaldır Kammca, toplumun böyle kuruluşlardan ısteklennı açıkça bebnmesıyle beraber, bu ısteklenn hangı yollardan karşılanacağını böyle kuruluşlara öğretmekten mumkun olduğu kadar kaçınması doğru olacaktır \ksı halde bılım adamının gerçeğı gıder, sahtesı gelır! Saros'ta Kararhhk 87 Haber Merkezi NATO'nun KararIılık87 Tatbıkatı 'na dun Saros Körfezı 'ne yapılan çıkartma ile devam edildı. Bu taıbikatta ilk kez bu kadar buyük bır birlik (1200 personel, 600 araç) ABD'den Doğu Trakya'ya getirildi. Herakâtın dunkü amfibi taarruz bölumünu NA TO Guney A vrupa Müttefık Kuvvetlerı Başkomutam Orgeneral James Busey ile Bırınci Ordu Komutam Orgeneral Doğan Güreş ve Guneydoğu Avrupa Müttefık Kara Kuvvetlerı Komutam Orgeneral Mehmet Önder de izlediler. TÜBtTAK 'a yapılan müdahaleler, toplumumuzun bilimsel ye teknolojik gelişmesinîn adeta gizli bir güç tarafından önlenmesine çalışıldığı intibaını veriyor. seçık bır hale geldi. Unıversıtelerde araştıncı ve bılım adamı adayları geçım derdıne duşıuler. 27 Mayıs 1960devnmının yönetıcılennın hiç değilse bır bolumunun bu durumun bılıncinde olduğunu, Cemal Gürsel'ın ve TUBlTAK'ın kuruluşunda gınşima olan Albay Sami Ktıçtık'ün şahıslannda kişısel olarak ızledım. Bu kışılerden aldığım ıntıba, kendilerının Kurtuluş Savaşı dönemındekı Kuvayı Mılhye ruhunu o zamanki derınhğı ile korumuş olmalarıydı. 1962'de TÜBÎTAK kanun tasansı, yukanda sözünu ettığim özlemin bır ifadesı olarak hazırlandı. Burada temel düşunce, ımparatorluğun geçen yüzyılın sonlan ve bu yüzyılın başlarmda Japonya'nın yaptığından farklı olarak yapılan hatayı duzeltmek ve toplumumuzda modern teknolojinın yerleşmesı için bılımsel araştırmanın cıddi bır şekılde yayılmasıru sağlamak ve 1933 Üniversite Reformu'nun getırmeye başlamış olduğu akımı unıversıte dışına da taşırarak guçlendırmektı Bu konuda benimsenen temel yöntem, çıkar hırsından annmış bır anlama ve bulma tulkusu ı)e, bu >öndekı yeteneklere sahıp insanlarımızı geçım kaygılanndan kurtararak bütün guçlerinı, tuikuları >ö Kanuni'yle yarışma ilgili BİTTİ Haber Merkezi ABD'de açılan ilk büyük Türk sergisi "Kanunı Sultan Suleyman" sergısinı finanse eden Phılıp Morrıs firması, bir yarışma düzenleyerek, Kanuni çağını iyi bilen uç kişıye bir konuğuyla bırlikte New York ve Londra'da bu sanat olayım ızleme ımkânı tanıyor. Prof. Aptullah Kuran, Türk ve tslam Eserlerı Muzesi Mudüru Nazan ölçer, Topkapı Sarayı Mınyatur Bölumu Başkanı Filiz Çağman ve Doç. tlber Ortaylı 'dan oluşan jürinin hazırladığı sorulara verilen cevaplar yıne aynı jun tarafından değerlendirilıp, kazananlar belirlenecek. Yanşmacıların, sanat dergilennin ekım sayılarmda yayımlanan sorularm cevap kuponlarını doldurarak en geç 20 kasım tanhıne kadar P.K. 76Teşvıkiye adresıne postalamalan gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle