10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER adiye, Kalamış gibi iskelelerden sabahlan yapılacak birkaç sefer, Kadıköy iskelesinin yükünü de hafifletecektir. Doğrudan Bostancı'dan Bakırköy'e geçen yolcu, EminönüBakırköy arasındakitrafık sıkışıkhğında birölçüde azalma sağlayacaktır. En azından gene beş otobüs de bu hattan eksilecektir veya yolculan biraz rahatlayacaktı.. Yine bir başka itiraz konusu da bu hizmetin pahalı olacağıdır. İstanbul'dan Ankara'ya otomobil, dolmuş, otobüs, tren, yataklı vagon, mavi tren ve uçak gibi çeşitli taşımacılık hizmetleri sunulmaktadır. Bunlann fıyatlan da verdiği hizmete göre değişmektedir, yolcular da olanakları içinde tercihlerini yapmaktadırlar. Karşıdan karşıya geçmek, dolmuş ve vapur biletleri üstüste konulduğunda, yerine göre 700 lirayı bulmakta, bazen iki saate yakın zaman almaktadır. Şehir içi trafiğinde de zaman tasarrufu ve yolda rahat gitme karşıhğında biraz daha fazla ücret ödemeyi yeğleyenler olacaktır. Eski hizmetler devam edecek, üstelik, hızlı gemiye geçen her yolcu, eski hizmetlerden bir yük alacaktır. Yapılan eleştiriler bence yersizdir. Gerek Teknik Üniversite, gerek Yıldız Üniversitesi ve gerekse basın bu deniz aracını yanlış değerlendirmektedir. Ruslar bu teknelerden yüzlercesini Kınm, Odesa ve Ismail arasında kullarunaktadırlar. Uçaktan daha ucuz bir aractır ve gerek toplu taşımacnık gerekse turistik amaçlarla işleîilmektedirler. Boğaza göre çok daha dar olan Tuna Nehri'nde bu gemiler rahatlıkla hizmet görmektedirler. Italyanlar, Napoli ve Sicilya'da Rus araçlannı ve kendi yapılan olan hızh gemileri kullanıyor. Yugoslavlar, Ruslardan aldıkları araçları Adriyatik kıyılannda (yedek parça zorluklarına karşın) işletiyorlar. îngilizler çeşitli tiplerini Manş Denizi'nde ve Thames Nehri'nde kullanıyorlar. Fransa ile İngiltere arasında karaya çıkan ve etrafı "eteklikli" araba vapurları hizmet görüyor. Güvertenin üstünde dört adet uçak pervanesi olan bu gemiler dalgadan dalgaya atlayarak Manş Denizi'ni cabucak aşmakta ve plaja çıkarak karaya oturmakta, kapağını indirince araçlar ve yolcular boşaltılmaktadır. Denize inmek için altına hava basarak yükselmekte ve eteklikler tazyikii havayı tuttuğundan, suya kendi kendine varmaktadır. BASIMN ÜZERİNDE DURMADIĞI BİR YANLIŞ Modern deniz araçlarını ülkemizde kullanmanın zamanı çoktan gelmiş geçmişür. Yukanda sözünü ettiğimiz gibi, yeni tip araçlar gelişmiştir. Ülke savunmasında da bu tip araçlardan yararlanmamız gerekecektir. Denizlerin deneıimi ve kaçakçıların izlenmesi için de ilgili kuruluşlar bunlardan edinmelidir. Şimdiye kadar basında ele alınmayan büyük bir yanlışlığı burada belirtmek gerekir: Bu gemilerin on adedinin dış tersanelere sipariş edilmesi büyük bir hatadır. Bu tür gemilerin modeli getirtilir (tabii ücretini ödeyerek) ve üretime burada geçilebilir. Bizim tersanelerimiz boş dururken bu kadar işi Norveç'e vermek azımsanacak bir hata değildir. "Alüminyum tekne ve kaynak daha burada yapılamıyor" deniyor. Otuz yıl önce perçin ile gemi yapılıyordu. Kaynak tekniği nasıl geliştirildi ve şimdi perçin unutulduysa, alüminyum kaynak da pekâlâ burada geliştirilebilir. Hatta, kısa mesafeler için cam elyafı ucuz teknelerle taşımacılık yapılır. Cam elyafı yapan pek çok tersane ve kuruluşumuz vardır. İngilizler cam elyafı tekneleri dere, nehir ve göllerde kullanmaktadırlar. Bu gibi teknelerin üretimi emekyoğun bir çalışmadır. Aynca, kullanılacak malzeme de ülkemizde üretilmektedir. Motorlar dahi Pendik Ağır Sanayi Fabrikası'nda ve Eskişehir Lokomotif Fabrikası'nda yapılabiIir. Bazı elektronik cihazlar dışında, hızlı gemilerin pek çok aksamı yerli üretilebilir. Işsizliğin bu derece yüksek olduğu bir dönemde dışanya gemi ısmarlamak kadar yanlış bir tutum olamaz. Bu teknelerden İstanbul'a ve İzmir'e en az 200 adet gereklidir. Neyse, hele gelsin şu gemilerden birkaç tane, rahatım görelim, eleştirenler o zaman bakalım ne diyecekler!.. 8 OCAK 1987 Hızlı Yolcu Gemileri Hızh gemilere itiraz için öne sürülen husus bu gemilerin İstanbul limanında hız yapamayacağıdır. Rus tipi kızaklı gemiler için bu doğrudur, onlann kızakları üstüne çıkabilmesi için, uçak gibi, bir kalkış mesafesine ihtiyacı vardır. (Balin fırmasının hizmetleri bu nedenle verim sağlamamıştır.) Katamaran tipi gemilerde bu zorunluluk yoktur, derhal hız alabilirler. Durmak için de hızlannı keser kesmez suya oturduklanndan, su hemen fren etkisi yapar ve kısa mesafede dururlar. Bu tip gemilerden birini Manş Denizinde kendim kullanmış ve denemeler yapmıştım. PENCERE Ayıp ve Suç!.. İnsan kimi zaman otobüste, dolmuşta, trende dakjınlaşır, bindiği taşıt, ineceği istasyonu geçmiştir de, bizimki farkında değildir. Sonra birden başını kakjırıp çevresine bakınca, telaşla yerinden fıriar: Eyvahl.. Çare? Hemen bir başka taşıta binip, geriye doğru gitmekten başka çare yoktur. Bizim halimiz buna benziyor. Atatürk devrimleri ve 27 Mayıs Anayasası çoğunluğumuzu, inmek istediği istasyondan daha ileriye taşımtş; çok partili rejimi geriye dönmek için kullanmayı demokrasi sanıyoruz. Eğer böyle olmasa "turban tartışması" demokratik bir sorun sayılabilir miydi? • Demokrasi nedir? Aylık siyasal haber ve yorum dergisi "Gürfün 1987 Ocak sayısındaki bir yazı, bize bu alanda ışık tutabilir. Ahmet Erol ve Sefa Gürsoy, İsveç Devlet Memurlan Sendikası Başkanı OHe Soderman ile bir konuşma yapmışlar. Yazıyı okurken, Sendika Başkanı OHe Soderman'm kimi sözlerinin artını çizdim. İsveçli sendikacı diyor ki: "180Vlerm sonuna doğru İsveç'te sendikal faaliyetlerde büyük bir artış görülür. Bu sendikal faal'ıyetier, işçiler arasında yoğundu. Memurlann ilk örgutlenmesi 1848'e dayanır. 1890'lara doğru yalnızca posta memurlarının örguüendiği görulmektedir. Sendikal haklar savaşımlar sonucu yavaş yavaş kazantldı. 1800'lü yıilann sonuna doğru işverenler sendikalı işçHeri işten atıyorlar, sendikalı işçiler üzerinde yoğun baskı uyguluyoriardı. Ancak yasal olarak sendikalaşmak yasak değikji." Sendikalaşma hareketi bizde güncel; ama Batı demokrasilerinde tarihten bir yapraktır Soderman sözlerini sürdürüyor: "Devlet memurlan içinde örgütlenme önceiikle bazı dar iş koHannı kapsıyordu. 1900'terde, birçok yerel işkolu örgutlenmesi gerçekleştirildi. önce dernekleşme, sonra sendikalaşma oidu. 1904 yılmda merkezi devlet daireleri memurlan örgütiendi. Bu gelişmeler içinde İsveç İşverenler Derneği (şimdi sendika) işçilerin merkezi örgütünü (Işçi Sendikalan Konfederasyonu) 1906 yılında tanımak zorunda kaldı. Elbette ki, bu geiisme sendikal sorunların çözümlendiği anlamına gelmemektedir. ömeğin 1909'da ülke çapında yoğun genel grevler ve lokavHar görulmektedir. Bu gelişmelere parafel olarak devlet sektöründe memur örgutlenmesi de yavaş, fakat ilkeii biçimde surmektedir. 1910 yılında telefon idaresinde kadın santral memurlan ve kadın büro memurlan örgütleri kuruidu. Erkeklere gelince, onlann da meslek örgütleri vardı. O günku koşullarda bu örgütlenme biçimi en doğal olanıydı. Zaman içinde koşullar federasyon ve konfederasyon biçiminde örgüüenmeyi gündeme getirdi." Görülüyor ki, İsveç demokrasisinde devlet memuru kadınlar, haklarını savunmak için 1910 yılında sendikalarını kuruyortar. Bizde bugün bile memur sendikası yok; kızlarımız saçlannı örtmek için "turban özgüıiüğu" savaşımı veriyoıiar. • isveçli Sendika Başkanının "Gün" dergisinde yayımlanan açıklamasına göre devlet memurlan 1937 yılmda toplusözleşme hakkını elde ediyorlar; 1966 yılında grev hakkını sağlıyorlar. İsveç'te polis sendikası, subaylann ve orduda çalışan sivil memurtarın sendikası, yargıç ve savcıların sendikası da var. isveç'te bütün devlet memurları sendikalı. Soderman diyor ki: '^Günümüzde örgütsüz olmak ayıp gibi bir şeydir" Onlarda örgütsüz olmak, "ayıp"; biz de ise örgütlü olmak en büyük "suç"!... Dr. NEZİH H. NEYZİ Eski Denizcilik Bankası Genel Müdürü 1974 yıhnda Denizcilik Bankası'nda görevli olduğum sırada hızlı giden deniz taşıtlarını İstanbul'a getirtmeye çalıştım, fakat başarılı olamadım. Karşıma basın, Gemi Mühendisleri Odası, Devlet Planlama Teşkilatı ve hatta Ulaştırma Bakanlığı dikildiler. Fakat Balin firması Rusya'dan bu hızlı gemilerden ithal etti, bir zaman Yalova'ya ve Bandırma'ya çalıştırdı, sonra bu hizmetini durdurdu. Başarılı olmamıştı bu işletme şekli. Kometaların Rusya'da başarı ile çalışması bakım ve onarımın kendilerinde olrnasıdır. Bu tekneler Yugoslavya ve İtalya'da da başanlı çahşamadılar. 1986 yılında İstanbul Belediyesi Norveç'e on adet katamaran tipi yolcu gemisi ısmarladı. Derhal aleyhte yayın başladı. Hızlı gemilere itiraz için öne sürülen husus bu gemilerin İstanbul limanında hız yapamayacağıdır. Rus tipi kızaklı gemiler için bu doğrudur, onlann kızaklan üstüne çıkabilmesi için, uçak gibi, bir kalkış mesafesine ihtiyacı vardır. {Balin firmasının hizmetleri bu nedenle verim sağlamamıştır.) Katamaran tipi gemilerde bu zorunluluk yoktur, derhal hız alabilirler. Durmak için de hızlannı keser kesmez suya oturduklanndan, su hemen fren etkisi yapar ve kısa mesafede dururlar. Bu tip gemilerden birini Manş Denizinde kendim kullanmış ve denemeler yapmıştım. YANLIŞ ELEŞTİRtLER, İDDİALAR Bu gemilerin Kuzey Denizi'ne uygun olduğu ve bizde verimli çalışmayacakları iddia ediliyor. Oysa, gemilerde tadilat yapılmış, yolcu kapasitesi bir üst güverte ile 449'a çıkarılmıştır. Bu teknelerin eşleri Danimarka ve İsveç arasında sürekli yolcu taşımaktadır ve özel teşebbüs tarafından işletildiğine göre, verimli olmasa çoktan vazgeçilirdi. Başka bir itiraz da bu gemilerin az yolcu taşıdığı ve şehir hattının yükünü alamayacaklandır. Unutulan pek çok husus vardır. Bu gemiler Bostancı'dan doğru Kabataş'a şefer yapacak veya Bakırköy'e işleyeceklerdir. Caddebostan'dan Kabataş'a sefer konulduğunda pek çok kişi işine rahat gider olmuştu. ModaEminönü seferleri hâlâ devam ediyor ve çok sayıda insanı sabah akşam işine yetiştiriyor. Bostancı'dan 449 kişi denizden götürüldüğünde, en azından beş otobüs halkı azaltılmış olacak ve KadıköyKaraköy arasındaki gemiden de bir o kadar insan eksilecek demektir. Bostancı, Su OKTAY AKBAL EVET/HAYIR Özlü İçin Bir Dilekçe OKURLARDAN Et halinde sakatatçılar Belediyemizin özellikle zabıtalık işlere bakış açısındaki sorumsuz ve duyarsız hareketleri biz Gaziantep halkını üzmekte ve bu yoldaki geleceğe olan güvenimizi sarsmaktadır. Zabıtalık işlerden bugün büyük ve ekseriyet ile sorun teşkil eden meselenin odak noktası "Eski Et Hali"ndeki keşmekeştir. Bir dönem önce zabtta müdürlüğü tarafından et satımı yapan dükkânlarla sakatatçılar kesin ve belirleyici çizgilerle birbirinden aynlmış olmasma rağmen bugün bu nitelikli uygulama bürünüyle terk edilmiş durumdadır. Sakatatlar ve etler aynı birim içinde tüketime arzedilmekte, bu çirkin ve basıboş görünüm halkın sağlığı yolunda birtakım olumsuz fonksiyonlan da beraberinde getirmektedir. Birinci dereceden tüketim maddesi sayılan et, önceden bir tetnizleme ve ayıklamaya tabii tutulmadan direkt olarak tüketim yoluna gidildiğindendir ki, sakatat ve et satımı yapan karma dükkânlarda ete, kazara da olsa temasta bulunabilecek bir kelle ile işkembenin pisliği birinci dereceden tüketim maddesi sayüabilecek etle mikroplar bu temasla beraber insan organizmasına girecektir. Bu nedenle böylesi olumsuz ve yann geri dönülmesi imkânsız ortamlara zemin bırakmamak için, et satımı yapan kasap dükkânlan ile sakatatçüan kesin ve belirleyici çizgilerle birbirinden ayırmak zorunluluğu hasıl olmuştur. Bu düzenleyici reformla, zabıtalık işlerde kısmen de olsa bir ferahlama sağlanacağı ve halk sağlığı yolunda gereken adımın atılacağına olan inancımız ile saygüar sunuyoruz. ALt DEMİRYÜREK GAZİANTEP düşünülemez. Başkanlığımızda kadro dağıtım islemlerinin denetimi bilgisayar yardımıyla yapılmakta olup, yapılan araştırmada 1986 yılı içinde Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'na ait tüm kadrolann belge kabulü, inceleme, vize ve yazışma süreleri dahil en geç bir hafta içinde ilgili bakanlığa teslim edilmiş olduğu anlasılmıştır. Dolayısıyla Sayıştay vizesinde bir gecikme söz konusu değildir. Köşenize yazan Mehmet Gergerli, aynntıh bilgi verdiği takdirde kadrosunun Sayıştay'a intikal edip etmediği, intikal etmişse yapılan işlem konusunda kendisine ayrıca bilgi verilecektir. Keyfiyetin gazetenizde yayımlanmasınm sağlanmasını rica ederim. SERVET ŞAML1OĞLU SA YIŞTA Y BAŞKAN1 "Demir öziu sadece yazı vazıp düşüncelerini açıMamışbr. Böyle bir eyferr, vatana bağimkla bağdaşmayan bir eytem olamaz." Başbakan Turgut özal'a 76 gazeteci ve yazar bir mektup görv derdi. Diyortar ki; 'Demir özlü'ye yüklenen suçun durumu budur. Yurttaşlığı yitirme karanna esas alınan yönetmelik yasaya aykındır. Karar haksız bir karardır. Biz açılmış bir yaranın sarılmasını istiyoruz.Demir özlü hakkındaki kararın geri alınmasını, insanların en doğal hakkı olan yurttaşlık hakkının korunmasını istiyoruz." Son yıllarda bu tur toplu mektuplar, dilekçeler, bildiriler yazıp yayımlamak epey yaygınlaşlı. Bilmem bir işe yarıyor mu? Dilekçe davasını anımsayalım. Cumhurbaşkanına, Meclis Başkanına ve Başbakana sunulan bir dilekçe 'suç' sayılmış, bu dilekçeyi hazırtayan, imzalatan kişiier adalet önünde hesap vermişierdi. Batt ülkelerinde de böyle tutumlar var. 'Le Monde' gibi gazetelerde toplu açıklamalar sık sık yayımlanır. Ama bunlar, devlet başkanına, başbakana degil kamuoyuna seslenişlerdir. Bizde ise ya, cumhurbaşkanına ya da başbakana yazılır bu tür mektuplar... Oysa yüz ya da bin bilinçli yurttaş bir araya gelip kamuoyuna seslenseler, kamuoyu önünde düşüncelerini toplu biçimde sergileyip halkın desteğini isteseler daha iyi olmaz mı? ..Başbakan şimdi bu mektubu okuyunca ne yapacak? "Şu Demir özlü'nün yurttaşlıktan atılma kararını bir inceleteyim, baksanıza 76 ünlü kişi benden böyle bir davranış bekliyor" mu diyecek. 76 ünlü kişinin ortak mektubuna sorumlubir devlet adamının bir yanrt vermesi doğal olarak beklenir. Ülkenin sanat, basın alanında ünlü 76 insanı, 'Demir özlü'nün yurttaşlıktan çıkanlması yanlıstır, bu bir haksızltktır1 diyorsa bir başbakanın bu seslenişi ciddiye alıp konuyu hiç değilse önemle inceletmesi gerekmez mi? Ama bakalım böyle mi olacak? Yoksa Başbakan 'Bu da solcuların bir başka işil' diye burun mu kıvıracak... Göreceğiz... Doğrusu ya ben, bu tür toplu dilekçelerden, sorumlu kişilere yazılan mektuplardan bir yarar beklemiyorum. Boşuna bir çaba sayıyorum böyle işleri... Ama kamuoyuna toplu açıklamalar yapılmastndan yanayım. Haklı konulan açıkça savunmaktan, haksızlıklara zamanında karşı çıkmaktan, halk önünde doğru bildiklerimizi aynntılanyla sergilemekten yanayım. Ama bir başbakana, üstelik de bu tür konulara hiç mi hiç aldırmayan, belki Demir Özlü'nün adını bile duymamış, bir tek yazısını, kitabını bile okumamış, görmemiş bir siyasa adamına topluca seslenmenin bir yarar sağlayacağına inanmıyorum. Demir Özlü ünlü bir yazarımız. Kime göre? Gerçek okurlara, yazınsever kişilere, bilinçliyurttaşlaragöre... Kitaplar yazmtş, öyküler, romanlar, denemeler... Hukuk Fakültesin'de asistanlık yapmış. Sosyalist eyleme katılmış. Düşüncelerini açıklamaktan kaçmamış. Eşi Isveçli olduğu için birkaç yıldır yurtdtşındaydı. 12 Eylül öncesinde ve sonrasında yazılar yayımladı. Bunlarda kimi durumlan, kararlan eleştirdi. Yazarlar düşüncelerini açık açık belirtmekten çekinmezler. Yazarlığın gereği de budur. özlü'nün bu yazılarında suç öğeleri var mıdır, yok mudur, herhangi bir kovuşturma konusu olmuş mudur? Bunlar belli değil... Belli olan Özlü'nün yurttaşlıktan çıkarıldh ğıdır. "Vatana bağlılıkla bağdaşmayan eytemler" arasında yazı yazıp görüşlerini açıklamak nasıl yer alabilir? İnsan Haklan Evrensel Bikjirgesinin 15. Maddesi "kimse keyfi olarak bu haktan yoksun bırakılamaz" demektedir. Bu hak, yurttaşlık hakkıdır. Bir ünlü yazarı, böyle doğal bir haktan yoksun bırakmak hepimiz için acı, utanç verici bir durumdur. 76 aydınımızın mektubuna Sayın Özal'ın vereceği yanıtı ki verirse, bekliyorum. Sayıştay'ın açıklaması Gazetenizin 21 Aralık 1986 Pazar nüshasının 2'nci sayfasındaki okurlardan köşesine (öğretmenlere artı gösterge) baslığnia (Mehmet Gergerli) tarafından yazılan yazıda Sayıştay'ca yapılan kadro vizelerinin geciktiğinden söz edilmektedir. 832 sayüı Sayıştay kanunun 1260 sayıh kanunla değisik 37'nci maddesi hükmüne göre kadro dağıtım islemlerinin Sayıştay başkanlığınca üç gün içinde sonuçlandırılması zorunludur. Kanunun amîr hükmü karşısında inceleme ve vize islemlerinin üç günlük kısıtlayıcı süreyi asması TÜRKİYE ELEKTRİK KURUMU S.S.DOĞU KARADENİZ ELEKTRİK DAĞIT1M MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN BİLDİRİLMİŞTİR 1 Müessese miidurluğümüzun ihtiyacı olan 1150adet \0 W. 220 V. 50 Hz. Sodyum buharh komple armatur (bağlantı boruları ve ampul dahıll. kapalı zarl usulü ile satın nlınacakıır. 2 İsıeklilerde aranan şarllar: Banka reterans mektubu. Benzeri ij yaptı|ına dair belgc ve reteranslar. 1986 yılı ticareı odası ka\dı. Gerçek veya tuzel kişi olması. (özel ve tescil edilmemis ortaklıklar kabul edilmez.) Kanuni ikâmetgâh adresıni bildirmesi. 3 İhale ile ilgili geçici guvence: 2.400.000 TL.'dir. 4 Bu işe aiı şartname, TEK S.S Doğukaradeniz Elekırik Dağıtım Muessesesi Müdürlüğü (kemerkaya Mahallesi Cumhuriyet Caddesi Adem Sokak Ebru Apı. No. 7 TRABZ.ON) adresındeki yeclesik Makinalkmâl ve Salınalma Müdurlugu'nden 50.000. TL. bedel karşılıgında temin edilecektir. 5 thâleye iştirak edecek firmalar, leklıf mektuplarını en gev" 12.1.1986 günu saaf. 14.00'e kadar Mudürlü|umuz Muhaberat Servisine vermiş olacaklardır. Teklif mektupları aynı gun saat: 14.30"da ihâle komisyonumuzca tirma yeıkililerinin huzurunda alenen açılacaktır. 6 Posıa ile sırtname eonderilmeyecegi gibi postadakı gecikmeler de dikkaıe aiınmayacakıır. 7 Muesse^emi^. 2886 «avıh CV\let İhale kanunu'na tabi değildir. ; S.S. SPORCULAR KONUT YAPI KOOPERATÎFİ YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞFNDAN Kooperatifimizin 4. Olağan Genel Kurul toplantısı 24 Ocak 1987 günü, saat: 10.00'da, Bayındır Sokak, No. 10'da Türklş toplantı salonunda aşağıdaki gündemle yapılacakur. GÜNDEM: 1 Yoklama, açılış ve saygı duruşu, 2 Divanın secimi, 3 KentKoop yetkilisinin konuşması, 4 Yönetim Kurulu çahşma raporu, bilanço ve gelirgider farkı hesabı ile denetçiler raporunun okunması ve görüşülmesi, 5 Yönetim ve denetim kurullannın ibrası, bilançonun onaylanması, 6 Yönetim Kurulu üyelerinin murahhaslık ücretleri ve huzur haklannın görüşülerek karara bağlanması, 7 1987 yıh tahmini bütçesinin okunması ve görüşülerek onaylanması, 8 Yönetim Kunılu'na verilecek yetkilerin görüşülerek, karara bağlanması, 9 Seçimler, 10 Dilekler ve temenniler, 11 Kapanış YÖNETtM KURULU GÖSİBİ 86'nın A'dan Z'ye SanatEdebiyat Dökümü 1. Hamur 48 Sayfalık Ekte Sedat Simavi Vakfı Ödüllerini Kazananlar tçin Yazdılar: Füsun Akatlı Salâh Birsel'i, Ferit Edgü Füreya Koral'ı Nejat Soyer Neşe Erdok'u Inceledi... Bnmww ŞIRNAK MAL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLAN CiBSi Modeli AdediMubammen Bed. K.TemJnatı thale sekli ve yeri Gün ve saatl Kamyonl969Bir30 milyon2.250.000. TLAçık arttırma usulü peşin 35 terex para ile. Gürroan Anm.Şrt. nin TKt. Gal Müessesesine ait kömür ocaklannda bulunan işyerinde 20 Ocak 1987 salı günü saat 14.00'te. 1. Yukanda cinsi, modeli, adedi, muhammen bedeli, kati teminatı, ihale şekli, yeri, gün ve saati yazılı bir adet 35 terex damperli kaya kamyonunun 6183 sayüı Amme Alacaklanmn Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunun 84, 85. maddeleri gereğince açık arttırma usulü ile peşin parayla satışı yapılacakur. 2. tlgili şanname bedelsiz ojarak isteklilere verilir ve mal müdürlüğümtlz tahsilat servisinde tutulan satış dosyasında görülebilir. 3. Satüan mal, bedeli alınmadan teslim edilmez. Bedeli hazır olmayan veya hemen ödeyemeyenlere 6183 sayıh yasanın 85. maddesi gereğince ihale gunünü takip eden gunden ıübaren üç gtin içinde ödenmesi için mühlet verilebilir. 4. lsteklilerin yukanda belirtilen gün ve saatte kati teminat makbuzlanru usule uygun olarak 20 Ocak 1987 salı günu öğleden sonra saat 14.00'e kadar satıs ekibi baskanlığına vermeleri zorunludur. Postadakı gecikmeler nazara alınmayacaktır. 5. lsteklilerin mektup veya tdgrafla raüracaaüan nazan itibara alınmayacaktır. 6. Yapılacak açık arttırma netıcesinde tespit edilen bedelin "/• 75'ine ulasılmadıg] takdirde satış islemleri 15 gün sonraya ertelenerek 5 Şubat 1987 perşembe günü aynı yer ve saatte tekrarlanacaktır. Keyfıyet ilan olunur. 18 Aralık 1986 Basın: 10136 VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN Vakıflar Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Baskanhğı'nda münhal bulunan kadrolara atanmak üzere sınavla Müfettiş Yardımcısı ahnacaktır. Sınava katılabilmek için; a 657 Sayüı Devlet Memurlan Kanunu'nun 48. maddesindeki şartları haiz olmak. b Hukuk, Siyasal Bilgiler, tktisat Fakülteleri ile lktisadi ve Ticari llimler AkademUeri mezunu veyahut Yüksek Mimar veya Yüksek Mühendis olmak. c Sınavın açıldıgı yüın ocak ayı başında 35 yaşım geçmemiş olmak. d Askerliğini yapmı; veya erteletmiş olmak sarttır. Sınava katümak isteyenlerin Vakıflar Genel Müdürlüğü Teftis Kurulu Başkanhğı'na bir dilekçe ile başvurmaları, dilekçeye isteklilerin iş ye otunna yeri adresleri ile asağıdaki belgeleri eklemeleri gereklidir. a Nüfus hüviyet cüzdanının aslı veya tasdikli ömeği. b Askerliğini yaptığına veya ertelettiğine dair resmi bir belge. c Kendi el yazısı ile hal tercümesi. d Yükseköğrenim biürme diploma veya belgesi. e Tam teşekküllü resmi bir hastaneden alacakları sağlık kurulu raporu (lmühanın kazanılması halinde.) f 4, 5 x 6 büyüklüğünde 4 fotoğraf. Yazüı sınavlar 1112 Mart 1987 tarihlerinde yapılacakur. Sö7İü sınav ise yazılı sınavı kazananlara aynca duyurulacaktır. Imuhan giriş belgeleri 3.3.198710.3.1987 tarihlerinde Vakıflar Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı bürosundan ahnacaktır. lmtihan giriş belgeleri bu tarihler dışında verilmeyecek ve imtihan giriş belgesi olmayanlar sınava kabul edilmeyeceklerdir. En son müracaat tarihi 24 Şubat 1987 (pazartesi) mesai bitiraine kadardır. (Postadaki gecikmeler dikkate ahnmaz.) İLAN tZMİR 2. İCRA TETKİK MERCİt HÂKtMLİGİNDEN Dosya No: 1986/1543 Alacakhlan ile konkordaıo akdetmek üzere mühlet talebinde bulunan 1331 Sokak No: 3/A Mimar Kemalettin Cad. Izmir adresinde Trikotaj topian ımalaı ve toptan pazarlamacüık yapanve tzmir tnönü Cad. 265/2 Sokak No: 3 D: 7 Hatayîzmir'de mukim Mehmet öztürk vekili Av. Mustafa Satılmış'ın talebi üzerine ve mercimizde yapılan inceleme ve tetkikat sonucu alacakhlan ile konkordato akdetmek üzere borçlu Mehmet örtürk'e ttK'nın 285 ve müteakip maddeleri gereğince iki ay mühlet verilmesine ve lzmir avukatlarından Av. Erdogan Keser'in konkordato komiseri olarak tayinine 29.12.1986 tarih ve 1986/1543 esas 1944 karar sayı ile karar verilmiştir. Keyfiyet ilan olunur. Basın: 100052 ^mmmmmmmmm YENİ SOVYET KİTAPLARIYLA (İngilizce TıpTeknikMat. ElektrikEdebiyat vs.) Ocak Sayısı Çıkü ZAFERÇARŞISI KİTAP FÜARI'MDAYIZ! EVRENSEL KİTABEVİ Merkez: Atatürk Bulvarı 107/42 Engürü Pasojı Kııılay/ANKARA , Tel: 17 29 89 İLAN ŞANLIURFA SULH CEZA MAHKEMESİNDEN Sayı: 1985/60621986/2273 Sağlığa zararb dondurma imal etmek sureti ile gıda maddeleri tüzüğüne muhalefet etmek suçundan sanık Şanlıurfa Kaleboynu Mh. N.K.U, halen Şanlıurfa Babçelievler Mh. Selamet Apt. No. 4'de ikamet eden ve Şanlıurfa Atatürk Bulvarı Stad Apt. Altı No: 4'te pastanecilik yapan Abdurrahman oflu 939 D.lu Ahmet Fehmi Apaydın'ın muspet suçtan dolayı yargılanması sonucunda TCK. 396. 59/1. 647 Sa. Kn. 4/1. TCK. 72. 647 Sa. Kn. 6. TCK. 94. 402/12. maddeleri uyannca 26.666ı TL. Ağır Para Cezası ile cezalandınlmasına ve 2 ay 15 gün cürüme vasıta kıldığı meslek ve sanatın ve ticaretin TATtLİNE ve yedi gün işyerinın kapatılmasına karar verilmiştir. İlan olunur. 10.12.1986 Basın: 10037 TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 5000 ADET PERSONEL ÖZLÜK DOSYASI SATIN ALINACAKTIR Şannameleri Ankara'da Genel Müdürlük Malzeme tkmal ve 1dari Işler Daire Baskanlığı ile Kayseri, İstanbul, lzmir, Afyon, Konya, Iskenderun, Samsun, Erzurum ve Diyarbakır Bölge Müdürlüklerimizden bedel mukabilinde temin edilebilir. Kapalı zarfla teklif alma yoluyla yapılacak ihalede gecici teminat ile birlikte verilecek diğer vesaik ve şartlar şartnamesinde belinilmiştir. Teklif mektupları 30.1.1987 günü saat 15.00'e kadar Genel Müdürlük HabeTİeşme Şube Müdürlüğü'ne verilecek ve aynı gün saat 15.15'te komisyon huzurunda açılacaktır. Postada vaki gecikmelerle telgraf ve teleksle gönderilecek teklifler kabul edümeyecektir. Müessesemiz 2886 sayüı Devlet İhale Kanunu'na tabi değildir. Basın: 10028 T.C. MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI HESAP UZMAN YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI Maliye ve Gümrük Bakanbğı Hesap Uzmanlan Kurulu Başkanlığı'nca 23, 24 ve 25 Mart 1987 günlerinde Ankara, İstanbul ve Izmir'de Hesap Uzman Yardımcılığı giriş sınavı açılacaktır. SINAVA KATILABİLMEK İÇİN a) Devlet Memurlan Kanunu'nun 48'incı maddesinde yazılı niteliklere sahip olmak. b) 1.1.1987 tarihinde 35 yaşını doldurmamış bulunmak. c) Eğitim süresi en az dört yıl olan, Siyasal Bilgiler, tktisat, tşletme, Hukuk, lktisadi ve tdari Bilimler Fakülte ve yüksekokullan veya aynı süre eğitim veren ve burüara eşitliği Yüksek öğretim Kuruİu'nca kabul olunan benzeri yabaneı fakülte veya yüksekokullann birinden rnezun olmak gerekmektedir. Sınavlara giriş sartlannı ve sınav koşullaruıı gösteren broşür ile başvuru formu, yukanda beürlenen eğitim kurumlan, Hesap Uzmanlan Kurulu Başkanhğı ve kurulumuzun Ankara, İstanbul ve tzmir Grup Başkanlıklarından sağlanabilir. lsteklilerin 6 Man 1987 günü akşamına kadar Maliye ve Gümrük Bakanlığı Hesap Uzmanlan Kurulu Başkanlığı ANKARA adresine belgeleri ile birlikte yazılı olarak başvurmaları duyurulur. Basın: 36437 SSK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Kummumuzun Ankara'daki hizmet ve lojman binalan ile rant (akar) tesislerinin 1987 yıh ihtiyacı olan takribi 1485 ton özel kalorifer yakıtı kapalı zarf usujüyle satm alınacaktır. ihale tarihi 15.1.1987 olup konu ile ilgili idari ve teknik şartnameler Mithatpaşa Cad. No: 7'deki SSK Genel Müdürlüğü 2 Nolu Satınâlma Komisyonu'ndan temin edilebilir. Ihaleye iştirak etmek isteyen nrmalar şartnameler doğrultusunda hazırlayacaklan teklif mektuplarını en geç 15.1.1987 günü saat 15.00'e kadar makbuz mukabili 2 Nolu Satınâlma Komisyonu Başkanhğı'na vermeleri veya posta ile göndermeleri gerekmektedir. Postada vaki gecikmeler kabul edilmez. Kurumumuz Devlet İhale Kanununa tabi olmayıp ihaleyi yapıp yapmamakta, kısmen yapmakta veya dilediğine yapmakta serbesttir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle