17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 EYLÜL 1986 Ozetle KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 ADAM NUE V4PT16I Yasaklanınca "bestseller" oldu Wüliam Faulknerin dilimize de Murat Belge tarafından "Döşeğimde ölurken" adıyla çevrüen "As I Lay Dymg" adlı romanı, ABD'de bir ilçede yasaklanınca en çok satan kitaplar arastna girdt ABD'nin Kentucky eyaletindeki MayfieJd dolayındaki kitapçüar ve kütuphane gorevlilerinin verdiği bilgiye göre, ilçe okuhınun yönetim kurulu, "Döşeğimde ölurken" adlı yapıtın derslerde kullanümasım yasaklamıstu Okul yonetim kurulu, yasaklama karannı, La Done Hill adlı bir velinin kitabın küfürlerle dolu olduğunu ve biryerinde "masturbasyon"dan soz ettiğini ileri sürmesi uzerine 4 eylulde almışn. Yasaklama karanndan hemen sonra çevredeki kitabevleri, merakhlara "Döşeğımde Ölurken" adb romanı yetiştiremez ohtular. Tem Sanat Galerisi'nde açılan "Bizden ve Onlardan" adlı gravür, litografi ve serigrafi sergisinde Türk ve yabancı ünlü sanatçıların yapıtlan sunuluyor. Sergi 1 ekime kadar izlenebilecek. EMİN ÇJETİN GtRGİN Özgün baskı ya da diğer adıyla özgün baskıresim, asıl olarak sanatını yatay şekilde örgutlemek zorunda olan sanatçı tarafından lcullanılan çoğaltma tekniklerinden binsidir. 1600'lerden itibaren "kalıp" kullanarak çoğaltılan "Incil" resünlemelerinin ardından, çeşitli "Bizden ve Onlardan sanatsal baskılar piyasa ekonomisi karsısında eserin "meta" haline gelmesiyle birlikte "tek" urun vererek değerinin korunması ılke edınılmıştır. Bu yoldaki çabalar, teknığin getirdiği seri çoğaltma yollannı denetim aitına alırken, her zaman asıl kural olarak piyasada dolaşan urunun "adefini sınırh tutma eğilımini geliştinniştir. Resmin üstunde uygulanan bu HAYVANLAR İSMAİL GÜLGEÇ ET . Y0LSU2UIK ONDN OZD&l GUNLEfe ARTıK T 4 P * E MAL OıMUŞ B BtLAR AŞ'nin imza günleri BİLAR AŞ'nin Izmir Fuun kapsammda duzenlediği imza günleri yarın sona eriyor. İmza günlerinde bugun Özcan îlter, Aral Öztaşkent, Berın Taşan, yann ise Tımur Selçuk, Orhan Çubukçu ve Alpaslan Berktay yapnlanru imzalayacak. Ülke orkestra şefi Lorın Maazel, bir süredir konuk başstfliğini ve müzik danışmanhğuu yaptığı Pittsburgh Senfoni Orkestrasınm müzik direktörlüğüne getirildi Andre Prevın'in 19Wte ayrümasmdan bu yana Pittsburgh Senfoni, müzik direktorsüz olarak çahştyordu. Fransa'da doğan ve bugiin 56 yaşında olan Maazel, müzik öğreniminin buyük bir bolumunu Pittsburgh'da görmüş ve Pittsburgh Senfoni Orkestrası'nda üç sezon keman çalmıstu Lorin Maazel, Pittsburgh SenfonVnin baştnda değişik gereksinmelerine ceyap veren, yeni formasyonlar geliştiren yönüyle ayrı ayrı yeri olduğu gorulur. Otantık olarak yorumlayabileceğimiz bu tekniklerin dışında, gunumuzde urunun çoğaltılması için en çok başvurulan tekniklerden biri olan ipek kalıp, serıgrafi yönteminin yeri de monotıp, tek kalıp tekniklerinin yanı başında anılmaktadır. Aslında sanayi tipi çoğaltma teknikleriyle birlikte anılması gereken serigrafinin gunumuzde bir ozgun baskı şeklı olarak sunulması, arz ve gereksinmelerinde Batı pazarlarıyla paralellik sağlama endişelerinden kaynaklanmaktadır. Genış yığınlara seslenmeyi, bu arada resunkıtle ilışkılennde resmin orijinaütesını bozmadan belh bir iletişım ağı kurmaya çalışan diğer teknikler yanında sengrafinın, çoğaltma adedini sınırh tutarak pazarı denetım altında tutmaya yönelik bir gırişim olduğunu söyleyebihriz. Turkiye'deki durumu bu söylediklerimız eşliğinde değerlendirmek gerekmektedır. Asıl olarak daha demokrat bir çözum gibi gosterılen "ozçun baskı" tekniklerinın ıçerisınde ozgunluk sorununun kıyısında tutunmaya çalışan serigrafi tekniğinin alternatifı ofsettir. Doğrudan doğruya sanatçı tarafından baskı işlemi gerçekleştirılen ve sınırsız sayıda numaralandırmadan çoğaltılan ofset tekniğıyle bugün Batı sanatçısı ufak ebatlı tnakinelerde gerçekten "özgün" kelimesini hak edecek işler uretmektedir. Doğrudan doğruya ofset kaübına sanatçı tarafından yapılan mudahalelerle aradakı filme de gereksınim du>inadan çoğaltma ışlemi gerçekleştırilebilmektedir. Tem Sanat Galerisi'nde 1 ekime kadar açık kalacak "Bizden ve Onlardan" adlı sergide Turkiye'den Fuat Acaroğlu, Altan Adalı, Mehmet Gulenuz, Özer Kabaş, Mustafa Ata, Komet, Mustafa Şener gibi isımlerin yanı sıra dunyanın çeşitli ulkelennden Chantal Petit, Enrico Baj, Vasilis Charos, Ettore Fico gıbı sanatçılar katılmış. KİM KİME DUM DUMA BEHiç AK Tez ı'mın feonu^u, Maiar kesfedıld/ kîffı Oldu il. defa o zarrıanlardo c ve kol em^.n.n feztm 91b.... Oyo \ezımn pnııne şoyk yaıdtm hotırlanman \çv\ TflRlH buUn şarHar\ bazırladt....* ve KÖ! eme^ı dyriffı. PIKNIK PtYALE MADRA EVLEME.CEK EVLENECEGIMI Bursa'da arkeolojik Oı\LARDA<\ "Sanatsal Baskılar" sergisinde yapıtlan \er alan yabancı sanaıçılardan biri de îtalyan Domenico Cantatore. kitaplarda yer alan metne bağlı canlandırmalar, bu yolda verilmış* ilk çabalar olarak adlandırılabilir. Gelişen teknolojiye bağlı olarak çoğaltma tekniklen değişmış, endustrının getirdiği olanaklardan sanat da payını almakta gecikmemıştir. Asıl olarak yaptığı urunun yaygınlaştınlmasını amaç edmen sanatçıya rağmen, istikrar tedbirlerini işın yalnız tecimsel yanında değerlendırmemek gerekir. Malzeme kullanım olanaklanyla da resme ayrı açılıtnlar getiren çeşitli tekniklenn, kitlesel urun konusunda da ayrı kesım ve duşunceleri hedefledığıni goz önune almak gerekir. Özgün baskı tekniklerine baktığımızda gravur, litografi gibi değişik malzemelerin, sanatçırun kazılar EENI/MLE "PVBI! Bursa'mn Orhangazi ilçesi Çeltikçi koyunde bulunan Ibpınar Höyuğü'nde arkeolojik çahşmalara önumuzdeki gunlerde baslanacak. Kazı çalısnuüanna katılmak amaayla HoUandah bir grup arkeolog da Türkiye'ye gelecek. (a.a.) Özgün baskı tekniklerine bakîığımızda, değişik malzemelerin, sanatçının farklı gereksinmelerine cevap veren yeni formasyonlar geliştiren yönüyle ayrı ayrı yeri olduğu görülür. Asıl olarak Turkiye'den katılan sanatçıların pentur çizgilerının bir devamı olarak ozgun baskıyı algıladıklan ortada. Komet1 ın sergide yer alan çalışmasında boyayla sağladığı etkin atmosferin olmaması, olayı oldukça illustratif bir duzeyde surdurmesine neden olmuş. Gerçekten çizgi olarak tamamlayamadığı resmi, genel olarak boyada gerçekleştirdıği lirik etkiye ytikleyen Komet'ın bu tür çalışmalardan mumkun olduğunca uzak kalması gerekir. Mustafa Aslıer'in bugune kadar surdurduğu geometrik şekillenn butununde sımetri gibi kolay bır anlayışa duştuğunu bıhyoruz. Gerekli performansı göstermeyen bu çalışmalar, buîunduğu noktada tutunmaya çalışan Aslıer'in durumunu oldukça zorluyor. Mustafa Ata, Fuat Acaroglu gibi asıl olarak dinamik bir çizgi yapısının varyantlarında dolaşmaya çalışan sanatçılara ozgun baskının sağladığı olanaklar daha fazla. Ne ki, Acaroğlu'nun vitrin ile yapıt arasındaki sınırı iyi belirlemesi gerekir. Benzerlerinde olduğu gibi zaman zaman Amerikanvarı propagandanın mantığını kullanan sanatçının tercıhlerini net olarak ortaya koyması, gudulerden çok akhn sorumluluklan ıçersınde değerlendirilmesı gcreken "kıilturel rezerv"lerle ılgılıdır. Guler>uz'un sergidekı gravurlerinde, rahat ve anlatımcı tavnyla desenin surekliliğını buluyoruz. Baskının olanaklanndan çok, desen seruveninin labirentlerinde dolaşan bır başka kimlik olarak Özer Kabaş'ı değerlendirebiliriz. Alaattin Aksoy ise konularda yaratmaya çalıştığı dramı boğuk bir ıstifin dar sınırlarında eritıyor. Çizgide hâkim bir soylem şekli geliştiremeyen bu tur çabalar, sorgulamaya çalıştığı değerlerin duzeyini korumaktan uzak görunuyor. Yabancı sanatçılar bolumünde >er alan baskılar için soylenebilecekleT oldukça kısıth. Tek iş ustune yargj belirterek yorum getirmek bazı riskleri de beraberinde getırir. Ama geliştirdiği protestocu dille Enrico Baj'ın "General" adlı çahşması Şıli'nın Pinochet'sı, Arjantm'in Videla'sı vb. baskı rejımlermin yöneticılerının iplığını pazara çıkartıyor. Sergi ay sonuna kadar Teşvıkiye'deki Tem Sanat Galerisi'nde açık kalacak. H1ZLI GAZETECİ NECDET ŞEN Ak5i gıbı geç saatlere Tcadar ça'ıiSmorn gerekiyo Amo tiangı momAe 8a$/rna gelecek en boktan î^fn bu olduğunu santyoaum; yarnuyodum... meseie anluşıidıysa artık oykumüze geçellmGeceyarısı ev€ donâuğumöe tatlı Dır surprn. ıle kcr^iiaştım Apartmanın ıçınde duran rnobDSıkletTi.n kopanlabılecek nesi varsa^<oport'imış / DoyaSf çızılmış, c "" T ^ ^ ^ 1 fcorp;do,a<u( ^ ^ } vs o^rsom^ lcoy/pıana jiconşmıştı 11 ÇİZGtLİK KÂMİL MASARACI GüZEL OLAS HER ŞEYİÇEKTÎ Kendisiyleyapılan bir söyleside, guzel olanı fotoğraflamak istediğini soylemişti Lartigue. Gerçekten de hayatta guzel olan birçok seyin fotoğrafını çekti. "Villerville Plajı" fotoğrafı, 1908 tarihini taşıyor. Zarafeun ve zarif kadınların fotoğrafçısı Kültur Servisi Fotoğraf sanatının öncülerinden Jacques Henri Lartigue, kısa suren bir hastalık sonucu Fransa'nın Nıce kentindeki bir hastanede oldu. Moda fotoğraflan, ıki Dunya Savaşı arasındaki donemde çektiği yüksek sosyete fotoğrafları ve 85 yıl boyunca tuttuğu güncesiyle tanınan Lartigue 92 yaşındaydı. Sık sık gerçek tutkusunun ressam olmak olduğunu, fotoğrafçılığı yalnızca bir "hobi" olarak gorduğunu soyleyen Lartıgue'in aslında aile arasında çektiği enstantane fotoğraflar bile bırer sanat yapıtıydı. Hıçbir zaman dar anlamda bır profesyonel olmayan Lartigue, geçiminı fotoğraftan sağlamak zorunda kalmamış, gerçekten de fotoğraf uğraşmı bir zevk olarak surdurmuştu. 1983 yıhnda kendisı>le yapılan bir söyleşıde, "Hayatta guzel olanı fotoğraflamak istedim," demişti. "Oysa herkes insan doğasının karanlık \anlanm yazı>or ya da fotoğraflıyor." Gerçekten de, gıizel bulduğu her şeyin fotoğrafını çektı Lartigue: Kadınların, Avrupa'nın dört bır yanında sayfıye yerlerındeki otellenn, luks arabaların, soylu tazıların, moda defılelerınin ve en çok da akrabalarıyla ve dort kansıyla oynadığı oyunların, düzenlediğı eğlencelerın. Jacques Henri Lartigue, 1894'te Parıs varoşlanndakı Courbevoıe'da bır bankerin çocuğu olarak dunyaya geldi. Fotoğraf makınesı>le ilk kez yedi yaşında tanıştı. Babasının armağan ettiğı makineyle ilk olarak bahçede annesiyle babasının, top oynarken dadısının fotoğraflarını Fotoğraf sanatının öncülerinden Jacques Henri Lartigue öldü AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAIS Fotoğraf sanatının öncülerinden sayılan Lartigue, hep hayatta guzel olanı fotoğraflamaya çalışmıştı. Zarafet, ozellikle de zarıf kadınlar, Lartigue'nun objektıfının odak noktasını oluşturmuştu. Sanatçınm ustalığı, hayatınm oldukça geç bir doneminde Amerikalılar tarafından keşfedilmiştı. çekti O gunden sonra resım yapan, fotoğraf çeken ve guncesını tutan Lartigue, çok geçmeden gözde sayfıye yerlerıne açılacak, Biarritz sahillerinde guneşlenenlerı, sevgililen, dinlenmeye gelen orta yaşlıları umulmadık pozlarda yakalayacaktı. Boulogne ormanında yuruyuşe çıkan hoş kadınların da kaçırmayacaktı. Giderek, zerafet, özellıkle zarıf ka dınlar, Lartigue'ın objektıfınin odak noktasını oluşturacaktı. Lartigue'ı uluslararası une eriştıren, 1963'te Nevv York'taki Modern Sanat Muzesi'nde açılan ilk fotoğraf sergısı oldu. Kompozısyonu, ışığı ve hareketi kullanışı, butun dunyada buyuk bir ovgu topladı. Bir bakıma Amerikalılar tarafından "keşfedilen" Lartigue, 1974'te Devlet Başkan Yalery Giscard D'Estaing'in portresını çekince anayurdu Fransa'da da buyük bir un ve saygınlık kazandı. 1971'de seçme fotoğraflanndan oluşan ve ozyaşamoykusel nitelik taşıyan "Bir \uzyıhn Guncesi" adlı yapıtını yayımlayan sanatçı, 1979'da butun yapıtlannı Fransa de\rletine armağan etti. Lartigue'in aralarında albumlerin, negatiflenn, guncelerın ve tabloların da bulunduğu 200 bin kadar belgesı bugun Pans'teki "Grand Palais" Muzesi'nde bulunuyor. "Grand Palais"de açılan buyuk çaplı bir Lartigue sergisi mart ayına kadar surecek. 1984'te Fransa'nın guneyindeki Arles kentinde duzenlenen Uluslararası Fotoğrafçılık Festıvali sırasında, kentın meydanlanndan bınne Lartigue'ın adı verildı. Bu, Fransa'da pek az sanatçıya sağlığında nasip olan bır onurdu. TARIHTE BUGUN MIMTAZ ARIKAN 20 Eylül t878'P£ SUGÜN,UNIM AMERlKAU YAZAR UPTDM SlHCLAIR.(APTlU S'miCL£R)0O&0U. YAZflR JACK Ü3NDON'LA YAICIN DOSTLUĞU, OÜNYA eö/ÜIÇÜNU ÇOH £TKİUYECEK, EVOhJ Blf> SOSy/tUST OlA/SAt: TAUIHACAtCriR.. POLmK YAŞAMA OA AKTİF81Ç1MDE KAT/İAH SINCLAIR, "GPI.C^CCALIFoeNlA'M YOHŞULLUĞA SON!) SLO6AUIYLA CALIFORNlA VALILIGİNE BİLE AMYUĞINf KOYACAKTt. ANCAK, SEÇıMİ KAYg£P£N SINCLAIR, FltÜRLERlYİS BıfZÇO* POUTlKAClYA IŞIIC •nJTTdCAKniZ.R.OMANLARlNPA SOSYALlST OÜNY» GÖeÖfU AÇIKÇA BBLLI OLAN XAzAe, t&PlTAUST SrSTBMI ELEŞ7>l£Eg£K,Ç4LtŞANLARjl*l ŞÇ UAAR S A l C SAVUAlACAKTlZ. ROMANLARtNDANİ BİRkAÇI ŞUNIARDIR': KÖMUR KRAll,PETROL,ŞİKAGO MEZSAHALARl, PÛNYANIM SOMU .. SOSYALjST YAZAR SINCLAIR 50 YIL ONCE CUMHURIYET Filütinde vaziyet vahimleşiyor Kudüs 10 (AA.) Yuksek Arab komıtest greve devam edilıp edılmemesi hakkmda bır karar vermek uzere bu gun toplanmışUr. Yann Filistin cemiyeti azasmın kongresi Ingihz makamatınca menedilelinden beri Arablar arasında ve bilhassa taşrada galeyan fevkalâde artmıstır. Butün Belediye meclislerı Ingilizler tavizde bulunmadıkça greve devam etmeyı kararlaştırmışlardır. Grevın bitırilmesını ısteyen Filistin adındaki Arab gazetesı sokaklarda toplanmış ve yığın yığtn halk tarafından 20 Eylül 1936 yakılmıştır. Ingılız kuvvetlerıle Arab çetelerı arasında musademeler artan bır şiddetle devam etmektedır. Selânık beledıyesı, Selânikte Kemal Atatürkun doğduğu evi şehır namına satın almağa karar vermıstir. Türk devlet reısimn doğduğu ev tarihi bir bina olarak telâkki edilmektedır. 19361986
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle