16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HABERLERtN DEVAMI 10 EYLÜL 1986 CÜNEYT ARCAYÜREK İZMİRTJen yazıyor (Baştarafı 1. Sayfada) mermerden birer yontu gibiydi. Gözümü alamadığım bu anlamlı görüniişün yarattığı evren bir cümleyle dağıldı: "Sen ters tarafa oturmuşsun" diyordu Başbakan özal. Alamn ' öteki yakasındaki dar, sınırlı gösterileri dokunduruyordu. Oysa alamn her yanını görebiliyordum. "Efendim.. Şuracıktaki insanlanmız... "diye başlayacak oldum. Tamamlayamadan özal uzaklaştı. Başımı "ters tarafa" çevirdim. Saçlarına ak düşmüş, ama genç bir insan küçiik kâğıt parçasına bir şeyler yazdı. Cama yapıştırdı, okudunv "30 bin lira aylıkla nasıl geçinilir? Sorun bakalım." Başkalan da yaklaştı, kâğıda baktılar. Onaylayarak başlarını salladılar. Otobüsün pencerelen kapahydı. Dışarda söylenenler duyulmuyor. Bizimkiler işitilmıyordu. Ne olacak, lüks bir aracın içindekilerle otobüse ters duranlar arasında bir çeşit sağırlar diyaloğu. Şemikler'e gelmeden önce havaalamndan çıkttktan hemen sonra Çiğli'nin Gündüzdoğdu kahvesinin önünde durduk. Çoğunluk, özal'ın umduğu, hatta beklediği sıcak ilgiyi esirgiyordu. Serinkuyu'ya geldik, davranışlarda bir değişiklik olmadı. Yol ayrımına geldik, insanlar ilgisizdi. Oysa hemen heryerde, program gereği durulacak her köşede özal, iinlü seçim türküsünu mikrofondan söylüyor, sokaktaki insan eşlik etmiyordu. özal türküyle birlikte sokaktakilere, "Hadi oynayahm" diyor. Bu isteğine kimse katılmıyordu. Yol boyunca arahklı dizilenler alkışlamıyor, sürekli anons edilen "medarı iftiharanız" Başbakana kayıtsız kalıyorlardı. On ve dolayındaki yaşta çocuklarla koruma görevlilerinden başka, otobtisün yanı sıra koşan hiç yoktu. Doğrusu yetişkinler çok ayıp ediyorlardı. Yetişkinler ayıp edince özal, küçük insanian ödüllendiriyor, "Ben çocuklan çok severim" diyordu. Çocuklar da, 'belki ANAP'ın yaptırdığı toplardan atılır, belki başka oyuncaklar sokağa saçılır' diye durmadan yammızdan koşuyorlardı. Çocuklarla Özal arasmdaki bu uyum Karşıyaka'dan ayrılıncaya kadar sürecekti. Bu yargılann birincisi, ANAP "Gidiyorrr. 1yi gidiyor" deiçin "Çok kemikleşmiş seçmenidim. Tatlı tatlı gülümsedv "Umudumuz Rahşan hanım" miz yoktur. Eski partilerin kemikleşmiş seçmeni olur" diyor. dedi. Özal, bu seçimde "çok iyi ne Bütun cafcaflı savlara karsın, detice alacağını"söylerken, anlaşı mek ki, ANAP bugün oturmuş, ian işbitiriciliğine, övünerek sö belli oranda bir seçmen kitlesini Zünü ettiği güçlüden güçlü ikti arkasından sürükleyen bir parti danna değil, Ecevitlerin Izmir değil. de 30 bin oy almasma güveniyorIkinci yargı, "Ama Türkiye'de du. Parti yetkililerinin söylediği geniş bir vatandaş kitlesi ortadagibi eğer DSP, burada 30 bin oy dır ve kolaykkla baztian öbür taalırsa SHP'nin işi bitecekti. So raftan aynlabüir" diyerek ilkini kak sokak türkülerle, cadde or tamamlıyor. Anlaşıhyor ki, bol tasında göbek atılmasım kışkır para, devlet olanaklannı vaatlertan seslenişlerle bir yere varıla le seferber etmek gibi mayacağını ANAP erkânı da gö "kolayüklarla" ANAP'a yan tutrüyordu. Gecekondulardan, işçi madığı kabul edilen "geniş vakesimlerinden sonra Karşıyaka1 tandaş kitlesi" iktidann yanına nın görkemli binalarmda da çekilmek istenecek. özal'ın moralini güçlendirecek Üçüncü yargı, "Yıldırım gibi ahım şahım göruntüler yoktu. harekâta devam etmetiyiz Bu şeBir balkon alkışlıyorsa, üç bal kilde partiyi yerleştiririz " diyor. kon susuyordu. Doğrusu hiç Bu yoldan, 12 Eylül'ün yüksek beklemediğimiz bir manzaraydı. himayelerinde 6 Kasım'da yüzde özal'ın bu kadar ölgün karşıla 43 oy almakla övünegelen bir nacağını hiç sanmıyorduk. partinin hâlâ "yerleşmediği". vurgulanmış oluyor. Bu sammızı allak bullak eden görüntülerin kaynağmda hangi Bu üç önemli yargı ne siyasal nedenler yatıyoidu?.. Acabaseç kulislerde söylenen yakıştırmamen, özal'ı bir kez daha destek lar, ne de kişisel eğilimlerin verlemeye mi karar vermişti, yoksa diği sonuçlar. Her biri bizzat muhalefet partilerinden birini Başbakamn kaleminden.. Sayın seçtiği, Erdal tnönü'yü Meclis'e özal'ın 7 eylül günü yayımladıgöndermeye karar verdiği için mi ğı "ara seçim mesajımn" 6. sayÖzal'a soğuk bakıyordu?. fasından "aynen" aktanlan, satır aralanna sıkıştmlmış yargılar. Belki de seçmen, özal'ın "tek Eğri ya da ters oiurup doğbaşına iktidar ve siyasal istikrar" çalışahm: sloganının ara seçimde geçerli ol ruyu söylemeye madığı bilincine varmıştı. Siya ANAP'ın önce debdebeyle, busal istikrarm bozulma ürküntü yük maddi olanaklarla hazırladığı seçim seferlerine karşın, pasiinu aşılamaya çalışan özal da, bu seçimle bu noktaya varılama rasız pulsuz siyasal savaşıma atılan muhalefetin düzenlediği topyacağını söylüyordu. Seçmen, lantılara gösterilen ilginin anlaANAP'ın solyanağma bir tokat mı ne?.. atarak gerçeklere kapanan gözlerini açmayı yeğleyecekti. Evet Sayın Özal, bu ilginin anlamı ne ola?.. Hiç kuşku yok, özal gibi gerHele dün, yüz bin nüfuslu çekleri saptayan bir siyaset adaBornova'da birlikte izlediğimiz mı Izmir'de umduğunu bulamailgisizliği nasıl değeriendiriyorsuyanlann öfkesiyle Alaybey'de ricat buyruğunu veriyor, Bayrak nuz. Doğrusu, önceki gün gördüklerimizden sonra, Bornovalı'da durmadan Efes Oteline inida bir ANAPşenliği arayan gözyordu. Oteldeki geniş dairesinde tzmir'in ANAP'lı ağalannı, bey lerimiz, yine durgunluğu, ilgisizliği, hatta yeryer el kol hareketlerini topladığı, gece yarılarına leriyle kimi sert tepkileri izledi. dek "gidişat üzerine fırça çektiği" söylentileri lobiye kadar Bir şeyler oluyor Sayın özal, yansıyordu. alışageldiğimizin dışmda "bir Oysa, ANAP'taki açığa vurul şeyler"... mak istenilmeyen telaşm değişik nedenleri olabilirdi. Partinin yaptırdığı kamuoyundan gizlenen özel anketlerde bugün yüz(Baştarafı 1. Sayfada) de 35 olan oy oranının seçim gülırtti. "Milleti bütünleştirmenin, nü yuzde 39'lara, 40'lara yükseBir ara ANAP Genel Başkan dertlere çare bulmanın başında Yardımcısı Bülent Akarcalı yanı leceği varsayılıyordu. Bu varsakavga etmek gelir Önemli olan ma geldi. "Manzaraı umumVyi yımlara itibar etmeyen kimi ciddi kavga etmeden birbiri ile meseyargılar da sıralanabilirdu sorar gibi durdu: leleri tartışabilmektir" diyen özal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kaygayta işleri haDetmek zor olur. Önemli olan boşgorüdur. Bu saglanırsa anayasa da, yasalar da batta Türkiye de yerine oturur. Ben başından beri kavga etmiyorum. Beni kavgaya (Baştarafı 1. Sayfada) çekmek isteyen çok." da ve dükkânlann ve kahvelerin önündeki yurttaşlar, o ünDYP Genel Başkanı Hüsalu deyişte tanımlarsak, "istiflerini bUe bozmadan" özal'ı yaJmettin Cindoruk'un bugün ganızca göz ucuyia izliyortardı. zetelerde yer alan sözlerini de yaBostanlı'da apartman balkonlanndan alınan alkış Özalnıtlayan özal, şöyle konuştu: ın moralini düzeitmeye pek yetmedi. Karşıyaka'daki kalabalık "Bir laf vardır. Şecaat arzeıse pek kayda değmezdi. Bu yüzden olacak, Alaybey ve Bayderken merdi kıpti sirkatın söyraklı'dan hiç konuşma yapmadan geçti. ler. Ben buna cevap vermem. Ya Bornova? Vermem için bulunduklan çuözal, Bornova'da konaşacak kalabalık bile bulamadı. Önkurdan çıkarmak gerekir. Bırace Vehbi Koç'un "Egemak" Traktör Fabrikası'nın önünde kın o çukurda kalsınlar, emanetdurdu. Ancak, Özal'ı selamlamaya hiçbir işçi çıkmadı. Borçiye niye ce\ap vereyim. Ash gelnova Cumhuriyet Alanı'nda ise toplam 200 kişi bile yoktu. sin ondan sonra." özal, konuşmadan yoluna devam etti. Yurttaşlann çeşitli konularda Şarkılara ve turkülere çok meraklı olan ANAP'a izmir 1 şikâyetlerini kendilerine ilettikdeki bu soğuk karşılamadan sonra "Izmir'in içinde vurduİerini anımsatan özal, "Vatanlar beni" şarkısı pek uygun düşer diye düşündüm. daş, iş yapandan, iktidar olan"Başbakanımız geliyor, medarı iftihanmız geliyor" bağrışdan ister. Bunlar normaldir" biları en çok Şemikler'deki küçük çocukların dikkatini çekti. çiminde konuştu. Özal, "Bu iş"Petek" adlı arabanın peşinden koşan çocuklar için sanki leri yaparken kavga >ok. Ama mahalleye bir başbakan değil "atfıfcannca" gelmisti. Yol bokavga yok derken yanlış anlaşuyunca dükkânı olan esnaf ve o sıra evierine dönmekte olan masın. Yeri geidigi zaman memişçi ve memuriar, asık yüzlerie ANAP konvoyunu izliyordu. leket için, miDet için kavga yapmayacağız demek degildir. Bir Özal'ın "Izmir seferi" hiç de k? açıcı başlamamıştı. laf vardır. yumuşak atın tekmePakdemirii'nin Manisa semalannda propaganda uçuşiasi sert olur. Biz öyieyiz. Bunun rına çıkan ucağı ile ANAP Izmir adayı Atilla Yurtçu'nun milda son ömegini Irak'ta verdik" yonlan izmir'de özal'ın beğeneceği bir karşılama düzenlediyerek, Irak'a yapılan operasmeye demek ki, yetmiyordu. yonu anlattı. Özal, sözlerini şöyPakdemirii'nin seçim ucağı, bu "bakanlar üstü le sürdürdü: müstesann" bozuk bir Türkçe ile kaleme alınmış kısa yaşa"Onlara bir ders verdik. moyküsü yerine İzdaş'ın, Raks'ın, Mistaş'ın, Tekopiast'ın hisTürkiye'de hâlâ o bolgede o hese senetlerini de atsa yine İzmir'deki soğuk karşılamayı deveste olanlar varsa kökierini, ğiştiremeyecekti hertıalde. destekieyicUerini kazınz. Destek Hem yurttaş sormayacak mıydı? çıkan ülkeler varsa onlann da Uçurulan uçaklann paralan nerelerden geliyor? üzerine gideriz." Prof. Pakdemirii'nin uçaktan atılan yaşamoyküsüne göSiyasi partilerin sürekli olarak re üstat, "1959 yıiından itibaren tatebetik hayabnda iken çaANAP'a çattıklarını kaydeden lışmaya başlamış" hem "kaderinde her zaman en az ikj işte" özal, "Herkes bizi takip ediyor. çalışmak olmuş. Çünkii inisiyaüf bizdedir. ll'i de "Kader" işte, ne dersiniz? bize çattıgına göre demek en önSeçilirse, "kader" kendisine bir üçüncü iş daha çıkarade olan biziz" dedi. Yolsuzlukcak... ların "terane haline" getirildiğiAynı kısa yaşamöyküsünde bir de Pakdemirii'nin "madni belirten Özal, iddiaların havadi hiçbir sıkmtısı olmadığı" yazılı. Kendi kendine şimdiden da kalacağını söyledi. Bölünme"devlet adamı" etiketini layık gören Pakdemirli, bir de seçinin güçsüzlüğü ifade ettiğini belip önce milletvekili, sonra da bakan olursa kimbilir kendisi lirten Özal, "İstikrar devam etiçin ne srfatlar bulur? tiginden güçluyiiz. Ümit ediyoSeçilir ya da secilmez, bunu bilemem, ama ortağı oldunım ki Türkiye, eski istikrarsızğu "Mistaş şirketi" ile "Raks Elektronik Sanayi ve Tıcaret Şirlıga dönmeyecektir. Adamın tetf'nin ortaklannın aynı kişiler olduğunu, aynı adresteki "TeMediste sandalyesi yok. Destekkoplast Plastik Sanayi ve Tıcaret' Şirketi'nin de Pakdemirsiz atıyor. Mediste gnıbu olsa ne ii'nin ortaklan tarafından kurukjuğunu bilince elbette sorayazar?" biçiminde konuştu. nm: özal Anakent Belediye Başka TekDptestştrkBönelrarra vantHatör satacağım diye teşvik nı Burhan özfatura'nın "Efenveren DPT Teşvik ve Uygulama Dalresi Başkanı kimdi? dim, siz ve ana muhalefet lideri Ve yine hem Pakdemirti'ye hem de Yurtçu'ya sormak isSayın Inönü, beni kutlamak için terdim: önttmden gececeksiniz, bu yan TARİŞ'ln yıllarca yurtdtşına yapbğı pamuk ipliği dışsalış anlamalara yol açabilir" sözleri üzerine belediyedeki kutlama bmı neden bu kurumun eHnden alıntp özel şirketiere verilmiştörenine katılmadı. özal, daha tir? Ve bu şirketer arasında izdaş da var mıdır? sonra Konak Alanı'ndaki 9 EyBaşbakan özal, Ikjerlerin karşılanna "halktan adaylar lül Kurtuluş Günü törenlerine çıkaracağını" söylüyordu. "Halktan aday", dediği de seçimgeldi. Protokol tribününün ilk ler için propaganda ucağı uçuran ve kendi ifadesine göre sırasmda oturan DYP îzmir 2. "hiçbir maddi sıkmtısı olmayân" Pakdemirii ile ANAP döneBölge adayı Yıldırım Avcı'ya minin zengini "milyarder Yürtçu"... bakmadan yerine oturan Özal, Havaalanında özal'ın uçağını beklerken ANAP'ın yerel yoneticileri ile görüşüyorduk. Hemen hemen hepsi, umutlannı OSP'nin SHP oytannı bölmesine bağlamıştı. 1973 seçimlerinde ezilen halkın "umudu" olan Ecevit, şimdi egemen sınrf partilerinin "umudu" olmuştu!.. 196O'lı yıllarda Doğan Avcıoğlu'nun yönetimindeki sosyalist eğilimli Yön Dergisi'nde çalışan, benim o günlerdeki "devrimci arkadaşım", şimdi Özal'ı, gezilerinde bir koruma polisi bağlılığı içinde koruyan ANAP Merkez İlçe Belediye Başkanı Süha Baykal, bu "umufa nasıl bel bağladıklannı anlatıyordu. Ben de "86 modeiumrt" ile 73'lerin o unutulmaz "umuf unu duşünüyordum. Nereden nereye? MEHMED KEMAL POLTITKA VE OTESI Kimden Yana Demokrasi?.. SHP Genel Başkanı ve Izmir 2. Bölge mületvekitt ' adayı Erdal İnönü, 2 milletvekili çıkaracak olan Manisa yöresindeki 2 günlük gezisi sırasında, vatandaşlann sorulanna tek tek karşılık verdi. Partisinin en şanslı olduğu Ege gezisi sırasında İnönü, beklediği ilgiyi bulunca, daha da açıldı. SHP Genel Başkanı, zaman kaybını önlemek için yemekte de kısıntı yaparak, karnını en pratik şekilde doyurdu. SHP'ye sızma falan yok (Baştarafı 1. Sayfada) boyu beklemeye çıkan çok sayıda kasaba ve köyde durulması nedeniyle program 5 saate yakın uzadı. Kula, Selendi yöresinde "Umudumuz lnödü"pankartlanyla karşılanan tnönü, gezisi sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Panilerinde aşın uçlann toplandığına ilişkin iddialar üzerine Inönü şunlan söyledi: "Biz sosyal demokrat bir partiyiz, öyle kurulduk, öyle kalacağız. Böyle bir yanlış anlamaya, korkuya, ya da şiipheye yer yok. Tabü seçim zamanı bizim kazanmamaınız için esldden beri yapılan suçlamalar bunlar. Bu tabü, daha soldaki insanlann Türkiye'de daha az ilgi gördüğü varsayımına dayanıyor. Bizim solumuzda parti kurulsa kazanma şansı daha azdır diye bizi onun gibi gosterip kazanma şansımızı azaltmak istiyorlar. Yoksa mesele solculuk, aşın solculuk diye insanJarm fikirleri meselesi degil. Aşın solcu partilerin kazanma şansı fazla olsaydı, katiyen aşın solcu demezlerdi. O zaman siz sağcısınız derlerdi. Bizi aşın sagcı göstermek tuhaf olacagı için böyle diyorlar aldırmıyorum. Bu seçim taktiği." tnönü, sorunun "Partinize sızmalar olduğunu kabul ediyor musunuz?" diye yinelenmesi üzerine, "Sızmaları kabul elmem tabü. Tek tek insanian çekip, sen ne düşünüyorsun, diye sormak ilkel bir davranıştır. Fikirlere saygılıyız. Böyle durumlardan rahatsız olanlann yapacağı iş anayasayı bir an önce degiştirmek ve daha solda partilerin kurulmasına yardım elmektir" yanıtını verdi. Inönü, Başbakan Özal'ın Bulent Ecevit'i övdüğü anımsatılınca, " O kadar açık ki, yorum yapmaya gerek yok. Seçim esnasında Sayın Özal'ın söylediklerinin bir degeri yok" dedi. Seçim sonuçlan için tahmin yapması isteklerini reddederken yine, "Bahisler işi magazinleştirir. Zaten bahis iki kişi arasında olur, basın yoluyla olmaz. Yoksa iş magazinleşir" dedi. tnönü, tstanburdaki kaıliamdan sonra terörün önlenmesi için ne düşündüklerinin sorulması üzerine de şöyle konuştu: "Gizli örgütlerin, terörist çetderin yapbklan Uzerine bilgimiz yok. Terorizmi şiddetle kınıyoruz. Terör güvenlik güçlerinin tarafsız, bilinçli ve becerikli bir şekilde görevlerini yapmalan ile önlenir. İşin aslı buyük güçlerin arasındaki rekabetten kaynaklanıyor. Büyük güçler aralanndaki rekabetin banş içinde çözümlenebilmesi zorunluluğunu kabul ederlerse bunlar yavaş >avaş ortadan kalkar. Ama bugün esas dünyanın derdi. süper güçlerin aralarındaki anlaşmazlıklan banş yoluyla çözmeleri gerektiğini anlamamış olmalandır. Çunkü bu bir çeşit harp, cepbede değil, şehirde oluyor." Inonü, seçim bildirgesine ilişkin parti içi çekişmeler uzerine yöneltilen sorulara, "Parti içi tartışmaya ginnem. Ara seçim bildirgemiz yayımlandı. Orada birçok şey söyleniyor. Daha çoğu da olabilir. Ama bu defa bu kadar oldu. Daha çoğu genel seçimde olacak. Seçim bildirgemiz ara seçimi için gerekenleri söylüyor" yanıtını verdi. İNÖNÜECEVtT KARŞILAŞMADI ŞHP Genel Başkanı Erdal İnönu, öğle yemeğini DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit ve eşi Bülent Ecevit'in kaldıklan tzmir Palas Oteli'nin restoranı Deniz Restoran'da yedi. Rahşan Ecevit ve Bülent Ecevit ise, dün saat 13.30'da geldikleri otelde öğle yemeklerini odalarında yediler. Erdal İnönü yemek yediği sırada iki kez aşağı lobiye inen Bülent Ecevit ile karşılaşmadı. Erdal Inönü, kendisine "Bülent Ecevit ile aynı çatı altındasınız, birbirinize hoşgeldiniz demek istemez misiniz?" diye soran gazetecüere, "Türkiye'de zaten birarada yaşıyoruz. Gerek yok böyle şeylere" yanıtını verdi. Büient Ecevit ise, kaldıklan odaya telefon eden gazetecilerin aralarında seçtikleri sözcünün, "Erdal Bey, restoranda yemek yiyor. Gazeteci arkadaşlar el sıkışırken fotoğrafınızı çekmek istiyorlar" demesi üzerine, "Yok efendim, bırakın Allahaşkına. Saat 17.30a kadar odamızdan çıkmayacagız" biçiminde konuştu. Emanetçinin aslı gelsin daha sonra kendisinden 15 dakika önce gelen ve bir sonraki koltukta oturan SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'yle el sıkıştı. Törenleri Erdal tnönü'nün çok dikkatli izlediği görülürken, Başbakan Özal'ın da düşünceli olduğu gözlendi. Özal daha sonra Bornova ve Karşıyaka ilçelerine bağlı gecekondu semtlerinde gezdi. özal, Anakent Belediyesi'nce Atatürk Stadı'nda düzenlenen Afrika'daki açlar için düzenlenen pop konserine uğradıktan sonra Ankara'ya döndü. Başbakan Turgut Özal, Bornova'da gördüğü ilgisizlikten sonra geçtiği Altındağ, Karşıyaka'ya bağlı Ömekköy, Cumhuriyet Mahallesi gibi gecekondu yörelerinde "Tapularımız ne oldu?", "Yol, su, kanalizasyon isteriz", "İş isteriz" diyen yurttaşlara "Hepsi halledilecek" yanıtını vererek geçiştirdi. Karşıyaka'da kadınların sohbet toplantısına da katılan Turgut Özal, anakent belediyesince Afrika'daki açlar için Atatürk Stadı'nda düzenlenen pop konserine katıldı. DEMİREL AÇIK KONUŞSUN Kapatılan Adalet Partisi'nin Genel Başkanı eski Başbakanlardan Süleyman Demirel, Özal'ın, DYP Genel Başkanı Cindoruk'un kendisiyle ilgili sözleri üzerine "Emanetciye cevap vermem. Aslı gelsin. Memleketi kavgaya götürmek isteyenleri bulunduklan çukurdan çıkarmak istemem. Orada kalsınlar" şeklindeki tepkisini yanıtlarken, "Bana bir şey söyleyecekse açık açık konuşsun" dedi. UĞURMUMCU GOZLEM Meydan toplantılannın birinde, sağdaki yasakhnın da, soldaki yasaklının da konuştuğunu gören yurttaş, "Hani Türkiye'de demokrasi yoktu? Baksanıza, bütun yasaklılar konuşuyor" demiş. Demokrasiyi öyle bir hale getirdiler ki, sağdaki ve soldaki birkaç yasaklının konuşması, ya da konuşmaması ile eş tuttular. Bu yüzden de şaşkına döndük. Demokrasi nedir, ne değikjir, az kaldı unutuyorduk. Oysa demokrasi hepimizin ortak özJemi olsun! Demokrasiyi ne engelliyor, hangi engeller kalkarsa demokrasi oturmaya başlar. Bunlan bir bir sıralamak gerekir. Demokrasi birkaç yasaklının yasaktan kurtulması degildir. Büyük kitleterin özgüriüğünü yasakJayan, yasadışı btrakan engeller kalkmalıdır. Bunlann başında bugünkü anayasanın değişmesi geliyor. Her türlü demokrasiye bu anayasa engeldir. Demokrasiyi getirmek bahanesiyle getirdiler, demokrasinin tümünü alıp götürdüler. Birleşeceğiz diye yola düştüler, sağı da solu da içinden parça parça ettiler. Eskiden solsağ diye parçalıydık. Bugün sağda da solda da parça parça olduk. Yüzlerce genç idam cezası ve karan altındadır. Bunlardan kimileri onayianmış bekliyor. Oysa bugün dönüp baktığımızda kökeninde bu suçlamalar idam degildir. İdam cezalarının kalkması gerekir. Düşünceyi yayma ve açıklama suç olmaktan çıkmalıdır. Düşünce özgüriüğü tartışmasız getirilmelidir. Sendika, grev, toplu sözleşme hakları iyice kısılmış, yasalaria nerdeyse kaldırılmış durumdadır. Bunlann yeniden getirilmesi... Sendikal hak ve özgüriüklerin kısılması, yasalarta kaldınlması.turma yeni anayasanın başlıca amacı olmuştur. Anayasa değiştirilsin derken, bu türlü anayasal hakların geriye gelmesi düşünülmektedir. Demokratik haklar arasında istenilenlerden biri de seçmen yaşının 18'e indirilmesidir. Hafazanallah demokrasiye engel olan işlerden bir de güvenlik soruşturması vardır. Yurttaş hangi işe kalksa güvenlik bakımından bir soruşturmaya tutuluyor, neredeyse keyfî işlemler icat ediliyor. Yasal gibi görünen güvenlik soruşturmasının altında türlü işler çevriliyor. Bir sorumluya bırakılan araştırma ve soruşturma, yurttaş için kolaylık yerine türlü zorluklar yaratıyor. Savcılık soruşturması, iyi hal kâğıdı varken, gizli güvenlik soruşturması, istenmeyenler için yokuşa koşma belgesi oluyor. Hakkınızda yapılan güvenlik soruşturması daha tamamlanmadı dendi mi akan sular duruyor. Artık güvenlik soruşturması yıllarca sürebilir. Siz de yıllarca beklersiniz. Hele de 1402 sayılı yasanın yasakJamaları var ki, demokrasi ile bağdaşmaz. Elbette ki, bu anayasadan, bu anayasanın getirdiği yasaklardan hoşnut olanlar var. Bunlar büyük sermaye çevreleri, büyük holgingler... Bunlar için ne hapishanelerin dolu olması, ne yüzlerce idamın askıda bulunması önemlidir. Sendikalar, dernekler kurulamıyormuş, ne önemi var!.. Kendi dernek, sendika, kulüpleri çalışıyor ya... Dilediklerini, diledikleri yerde söyleyebiliyorlar ya!.. Haklarmda yasak, kovuşturma diye bir şey yok!.. Demokrasi varmış ya da yok olmuş ne umurtarı!.. Bunlara bir diyeceğimiz yoktur... Adı üstünde: Ara seçimleri... Boylesi seçimde ne iktidar değişir, ne de dernokraside bir eksilme olur. Yurttaslar iktidar partisine oy vereceklermiş... Yapılan anketleronu gösteriyormuş... O zaman ne diyelim, solda demokrasi isteyenler boşuna mı çaba harcıyorlar? Sağda demokrasi için yakınanlar (daha sağda bölünmüş olanlar demokrasi yanlısı) boşuna mı yakınıyorlar? 12 Eylül'ün getirdiği rejimin, yurttaşlan derleyici toparlayıcı olacağı umuluyordu. Oysa görüldü ki, siyasal partiler başta olmak üzere, ülkedeki bütün düşünce birikimi paramparça oldu. Kimse bugünkü rejimden memnun görünmuyor. İktidardakiler bile biraz süre geçsin, anayasayı değiştirmek istiyorlar. Bir dönem böyle gitsinmiş de, sonra değiştirilsinmiş... Değiştirilmek gerekiyorsa, ha sonra ha şimdi!.. Eski deyişle, velhasılı kelâm bir demokrasi getirdik ama onu getirenler de pek memnun görünmüyorlar. Nasrettin Hoca'nın kar helvası gibi, 'Ben yaptım ama ben de beğenmedim.' Beğenmediklerini, halk beğenmiyor diye yeniden referandum vitrininde bir daha sınamak istiyorlar... (Baştarafı 1. Sayfada) programlanan Zonguldak mitingi için izin gelmezse, aynı gün kapalı salon toplantısı yapacaklannı söyleyen TürkIş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, kapalı salon toplantılarının çok görkemli ve başarılı geçtiğini belirtti. Seçim alanına giren dört ildeki miting yapılması girişimine izin verilmemesi karşısında seçim öncesi eylem programını gerçekleştiremeyen Türklş'in seçim sonuçlarına bağlı olarak seçimler sonrası yeniden durum değerlendirmesi ve eylem belirlemesi bekleniyor. Seçim illerinde mitinge izin verilmemesi üzerine, değişik bir eylem programı için ise zamanın yetersiz kaldığı, gerekli hazırlık yapılamayacağı için vazgeçildiği bildiriliyor. Ttirkİş TEK SINIRLI SORUMLU BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESESÎ MÜDÜRLÜĞÜNDEN A.G. VE O.G. ŞEBEKE YENİLEME tŞLERİ YAPILACAKTIR 1 Müessese Mudürlüğümüzce ihaleye çıkarüan Hayrabolu ve Pınarhisar ilçelerinin AG + OG elektrik şebekelerinin tevsii işi iptal edilerek yeniden ihaleye çıkanlmışür. 2 Bu işe ait şartnaraeler beher dosya için 100.000.TL. bcdelle Meşnıtiyet Caddesi Asmaümescit Sok. No: 63 Tepebaşı/tSTANBUL adresindeki müessesemizin Makine Ikmal ve Satınalma Grup Müdürlüğtl'nden temin edilebilir. 3 Evvelce bu ihaleye müracaat edip yeterlik alarak teklif veren fırmalar bilcümle evraklannı muessesemizden alarak aynı yeterlik belgesı ve dosya ile ihaleye katüarak teklif verebiliıler. 4 Bu ihaleye katümak için yeterlik belgesi alınması zorunlu olup, katüacak olanlar şartnamede belirtilen belgelerle birlikte yeterlik belgesi almak üzere 16.9.1986 günü saat 17.00'ye kadar Müessesemiz Müdürlüğümüze müracaat edeceklerdir. Yeterlik belgeleri 19.9.1986 tarihinden itibaren firmalara verilecektir. 5 Teklifler en geç 24.9.1986 günü saat 10.00'a kadar Muessesemiz Muhaberat Servisi'ne dden verilecek ve aynı gün saat 10.30'da alenen açüacakur. Muessesemiz 2886 sayılı yasaya tabi degildir. DOSYA NO: YERİ: GEÇİCİ TEMİNAT: 1 1986/26 Hayrabolu 13.2O0.00O.TL. Pınarhisar 13.100.000.TL. 2 1986/27 Basın: 27024 İZMİR'den HİKMET ÇETİMKAYA (Baştarafı 1. Sayfada) yok. Otobüsün penceresin den dışanyı rahat görebiliyoruz. Herkes dükkânlarınm, işyerlerinin, kahvelerin önünde, çoğunun ya elleri cebinde ya da bellerinde. Bornova'da ise herkes işinde gücündeydi. ANAP'ın seçim otobüsü çarşıda bir tur attı. özal, karşısında kalabalık bulamaymca konuşmaktan vazgeçtL gördüğümüz insanlar gibi tepkısiz davranan işçilere sesleniyor Başbakan Özal: Merhaba!.. merhaba!.. Bir kısmı ellerini kaldınp selamlıyor. Çoğun/uk Çiğli'dekı gibi bir umursamazlık içinde... Örnekköy'den geçip Şemikler 'e sapıyoruz. Bir iki kişi el sallıyor. Ağır ağır ileriiyoruz... Yanımda ANAP Izmir ll Başkanı Ramiz Sevinç var. Soruyorum: İlgiyi nasıl buldunuz?... Yanıtlıyor: Fena değil, herkes işinde gücünde... Şemikler'deki kalabalık hoşuna gitti Başbakan Özal'ın. Seçim otobüsünün üstüne çıktı. Bir kaç alkış, "bravo Özal''' sesınden başka bir hareket göremeyınce şaşırdı. Bu arada topluluktan birisi bağırdı: Üç yıldır tayinim çıkmıyor... Kocam başka yerde, ben başka yerdeyim. Ramiz Sevinç, "Yann beni arayın"dedi. Kadın bu kez bağırdı: Nerede... nerede?... Ben il başkanıyım, arayın beni... PETEK2 yeniden hareket etti. Birkaç cılız alkışı Zenger'in sesi bastırdı: Haydi çocuklar koşun... koş, koş, koş... Hey aslanlarım heyl... Şemikler 'den Karşıyaka 'ya tam 1 saatte gelindi. Yağmur bastırmak üzereydi. Bir grup genç, "kafsin, kafsin kaf..." diye gösteri yapıyorlardı. Bornova'da ise herkes işinde gücündeydi. ANAP'ın seçim otobüsü çarşıda bir tur attı. Özal karşısında kalabalık bulamayınca konuşmaktan vazgeçti. 9 Eylül kutlama törenlerinde Başbakan ve ANAP lideri, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü ile karşılaştılar. Özal ile Inönü Cumhuriyet alanında el sıkıştılar. Sonra Belediye Başkanı Burhan Özfatura, tnönü 'ye "Hoşgeldiniz" dedi. Inönü, Manisa gezisinden sabaha karşı saat üçte dönmüştü. Salihli'de geceyarısında bile 34 bin kişilik büyük bir topluluk karşılamıştı İnönü 'yü. Manisa 'da ilgi gerçekten yoğundu. Manisa 'ya gelen ANAP'lı Bakanlar bile, "Ekrem Pakdemirii'nin işi zor" diyorlardı. Ya İzmir'de Atilla Yurtçu'nun işi kolay mı? İLAN KARŞIYAKA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 1985/Î86294 (HÜKÜM FIKRASI TEBLIĞ1 HAKKINDA) Davacı, Karşıyaka ilçesi 1704 Sokak No. 8'de mukim bulunan Sinan Kapancıoğlu tarafından, davalı, Karşıyaka ilçesi 1704 Sokak No. 8/A'da oturan Katalin Behurta Kapancıoğlu aleyhine açılan boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda: Mahkemenin 3.4.1986 tarihli karan ile, taraflann bosanmalarına, 6750 lira muhakeme masrafı ile 11.000 lira vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, temyizi kabil olmak üzere karar verilmiştir. lşbu huküm fıkrası. yukanda adı ve soyadı yazılı ve adresini terkeden davalı Katalin Beburta Kapancıoğlu'na tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 2.9.1986 Basın: 27233 Daha seçimlere 20 gun var. Bir sure önce Erdal İnönu ile güpegündüz dolaşmıştık bu yöreyi. Inönü sadece milletvekili adayı olarak dolaşıyordu, ama ilgi buyüktü. DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit, eşi Bülent Ecevit'le Izmir'e ilk geldikleri gün bir insan seli, neredeyse ırmağa dönüşüp taşacak; Çiğli'de, Örnekköy'de, Semikler'de, Çamlık'tadüzenle Memuru ve işçiyi de görün nen kahve toplantüarı açıkhava biraz... mitingine dönüşecekti. Bu sözler daha fazla ilgi görBir süre sonra PETEK2 hareket etti yeniden. Şemikler'e dü. Özal da, memuru ve ışçiyı doğru ağır ağır gidiyoruz. Erkal nasıl göreceklerini anlatmaya Zenger ve Süha Baykal, yine bir başladı. PETEK2'nin durduğu birleriyle anons yanşındalar. alanda yine çıt çıkmıyordu. Çift yönlü yolda ara sıra trafık ' 'A rkadaş'' kah vesinden izleyen gençler, tanıdık gazetecilere el sıkışıyor. Bir ara müzik yayını kesiliyor. sallıyorlardı. Yine PETEK2'nin PETEK2'nin iç bölme camları çevresindeki yurttaslar gazetecises geçirmediğinden mikrofonla lere el ve kol işaretleriyle bir şeyler anlatmaya çalışıyorlardı. konuşuyor Turgut Özal. Tam bu sırada bir kadının se Müziği niye kestiniz? sı duyuldu: Zenger: Bırakın, Başbakam gör Kaset geriye çevriliyor... mek istiyorum... Özal: Müzik geriye çevrilmez... Koruma gorevlileri kadını enAtölyelerin önünde az önce gellemeye çalışıyorlardı... 75.300 METRE POLYESTER ASTAR SATIN ALINACAKTIR Manisa Pamuklu Mensucat A.Ş. Gen. Md.lüğü için 75.300 metre muhtelif renklerde polyester astar satın alınacaktır. Teklifte dosya no. 46321 ve 46322/ Manisa referansımız belirtilecektir. Teklif venne son günü 18.9.1986 günü saat 17.30'a kadardır. Postadaki vaki gecikmeler kabul edilmez. Kati teminat mal tutanmn ^» 5'i oranında olacaktır. Teklif verecekler bu işe ait teklif isteme mektubunu, iç alım şartnamesini ve teknik özellikleri belirtir listeyi Satınalma Müessesesi İç Alım Müdürlüğü'nden temin edebilirler. MOessesemiz 2886 sayılı devlet ihale kanununa tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta, kısmen ve tamamen diledigine vermekte serbesttir. SÜMERBANK SATINALMA MÜESSESESİ Basın: 27023
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle