Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER dırının, bır zorlama ıle de olsa, (.ıkmış olması, unıversıteler aç,ı sından uzucudur Atama ıle gelen yönetıcılerın bıı bolumunun, kendısını atayanlarla aynı göruş lerı pavlaşma zorunluluğunu duyması da bu ytsanın önemlı sakınLdlarından bın olarak belır mektedır Bu vesıle ıle Yüksek Öğretim Kanunu'nu eleştırırken nelerın amd<,landığını bır ke/ daha anımsamdkta yarar vardır I Kamuoyunda bırakılmak ıstenen ızlenımın tersıne, üniversıtelerin e^gudumune ve denet lenmesıne karşı vıkılmamaktadır Bundan öncekı vasada da bır denetleme organı (l)nıversıte Denetleme Kurulu) vardı, takat ısletılmedı Uyelerı üç yıl ıcjn se e.ılen bu kurulun baskanlığını Ba^bakan, onun bulunamadığı durumlardd Mıllı Fğıtım Bakanı yapardı Unıversite Denetleme Kurulu'na üye sevılnıı^ olan bu satırların yazarı, bır kez olsun, bu kurulda göreve çağrılmamıştır Yıne bır öncekı yasada da var olan ve unıversıteler arasında ey gudumu sağlaması gereken Yuksek Oğretım Kurulu'nun varlığı na karşı çıkılmamaktadır Eleştırılen, bu kurula verılen aşırı yetkıler ve aşın merkezıvetçılıktır Basında Y.O.K. kısalması, hem Yutsek öğretim Kurulu hem de, bazan Yüksek öğretim Kanunu ıçın kullanıldığından, duşunee ve kavramlar karıştırıl maktadır 2 Bugün artık hıv kımse, unıversite özerklığını, bd/an söylendığı gıbı, güvenlık kuvvetlerının gıremeyeceğı ölçude kapalı bır sıstem olarak düşünmemek tedır Bu anlayış, çok larklı bır sosyal yapıda olduğumuz 1960 öntesınde kalmıştır Bugun uy gulanan yasadan önce yururlük te olan Unıversıteler Kanunu'nda da "Zabıta, suçlann ve suçluların kovuşturulması ıvın, herhan gı bır çağrı (davet) ve ızne bağlı olmasızın ünıversıte bınalarına ve eklerıne her zaman gırebılır İlgılı kurumlaı, kovuşturma do layısıyle zabıtd kuvvetlenne, ge reken her türlü yardım ve kolay lığı göstermekle yükümludur" hukmu vardı Görülüyor kı yenı yasaya özerklıkle ılgılı olarak yapılan eleştırılen, bır zamanlar unıversıtelerımızde var olan kar gaşa ortamına bağiamak tutarlı değıldır Bu kargaşanın, özerk olmayan bazı yükseköğretım kurumlarında daha da ağır olduğu hatırlardadır 3 Yüksek öğretim Kanunu'nun bır önı.ekı Unıversıteler Kanunu'na göre daha olumlu olan yanları da vardır Antak olumsuz yanlarının daha tazla ve önemlı olduğu görüşunün yaygın olduğu kanısındayım Bu durum, dört yılı aşan uygulama soııuuında dd ortaya çıkmıştır, gert,eklen önyargısu olarak kabul edıp değerlendırebılenler ıçın Bu yasayı eleştırırken ünıver sıtelerımızın kusursuz olduğunu kımse ıddıa edemez Unıversite ler bu toplumun organları, onun urunlerıdır Toplumun öbur organlarından ne çok 1yı ne de çok kötü olabılırler Unıversıtelerımı zın, öğrencıye verdıklerı öğretim dışında, topluma karşı yükümlülüklerını yeterınce yaptıkları söy lenemez Bazı hoca ve yönetıcı lerımızın büyüklere yaranmak ıçın yaptıkları "mudahane ı âlımân" yeterlı kusur değıl mıd ı r ' Kanımca bu kusurlan turn unıversıteye genellemek yanlıştı ve üniversıtelerin lyıleştırılmesı gereken yanları bu yasa ıle düzel tılemezdı Nıtekım, Turkıye öl çüsünde değerlendırıldığınde daha ıyı olmak yerıne daha kötü duruma gelınmı^lır Acıdır kı, unıvtrsıtelerımı/ı üst düzey kurullarda ve devlet yetkılılerı karşısında temsıl edenlerın büyuk bır bölumu, üniversıtelerinde yaygın olan düşünte ve gö rüşlerı ydnsıtmamaktadırlar Bu nedenle, Yüksek öğretim Kanunu uzerinde düşünülmesı, sonuçlarının değerlendırilmesi sö/ ko nusu ıse, Yüce Meclis ve üst du zey devlet yöneticilerimız, Unı versıtelerarası Kurul'un görüşünü üniversıtelerin görüşu olarak değerlendırmemeli, daha yaygın bıçımde unıversite mensupları ıle temas kurmalıdırlar (•) A ONAT, Türkıyede Uluslararası Bı lım ve Tip Araşlırıtıları 1979 83 Acla Pharmaı.eııli(.a TUn.n.a vol XXVII (1985) 31 MART 1986 Yüksek Öğretim Kanıınu Üzerîne... Aadır ki, üniversitelerımizi üst düzey kurullarda ve devlet yetkilileri karşısında temsıl edenlerın buyuk bır bölümü, üniversıtelerinde yaygın olan düşünce ve görüşleri yansıtmamaktadırlar. Bu nedenle, Yüksek öğretim Kanunu uzerinde düşünülmesı, sonuçlarınm değerlendırilmesi söz konusu ise, Yüce Meclis ve üst duzey devlet yöneticilerimız, Üniversıtelerarası Kurul'un göruşünu üniversıtelerin göruşu olarak değerlendırmemeli, daha yaygın bıçımde unıversite mensupları ıle temas kurmalıdırlar. Prof. Dr. NAHİT KUMBASAR Yükseköğretım örgutunde köklu değışıklıkler yapma amacı ıle du^enlenen Yüksek Öğretim Kanunu, hazırlandığı günlerde çe^ıtlı yanları ıle tartışılmış, ünıveısıte mensuplarının çoğun luğunun benımsemedığı bazı hu kümlerı ıle kasım 1981'de yurur lüğe gırmii ve dort yılı aşan bır süre uygulanmış bulunuyor Bugunlerde yenıdeıı uzerinde konuşulmaya başlanması nedenı ıle Üniversıtelerarası Kurul, konuya ılışkın göruşlerını bır bıldırı ıle a^ıkladı Televızyon ve basın da yayımlanan şeklı ıle görüsü öğrendık BtLDİRİNtN TAM TERSİ (.OC.UNLUKTA Devlet buyuklerımızın bu konu ıle ılgılı kanıları nedenı ıle "Bu yasaya ılışkın eleştırel du şüncelerın yayımlanmasında, ar tık varar olmadığı" duşuncesı öğretim üyelerı arasındd yaygın dır öğretim üyelerındekı suskunluğun bu nedenı dısıplın yönetmelığı ıse de asıl neden budur Ancdk, yayımlanan bu bıldırıde yer alan ve üniversıtelerin du rumdan memnun oldukları ızle nımını veren, yasanın öğretim üyesı ve araştırma sayısında ar tış sağladığı yolundakı duşüncelerın gerçeğı yansıtmadığını ve unıversite mensuplarının çoğunluğu tardfından paylaşılmadığı nı belırtmenın bır görev olduğu nu duşünuyorum Mensubu bulunduğum ve ul kemızın en köklu yükseköğretım kuruluşlarından bırı olan İTU lnşaat Fakültesı'nde durum, bıldırıde belırtılenın tam tersıdır Görüştüğunı arkddaşlarımdan edındığım bılgı, benzer durunnın öbür öğretim kuruluşlarında dd bulunduğunu gösterıyor Prof Dr Altan Onat'ın valış ması da, yurt ölçüsünde bılım sel araştırmada gerıledığımızı be lırtmektedır (•) Üniversıtelerarası KurulVa "kasıtlı" olduğu söylenen son günlerdekı haberler bu durumu doğrulamaktadır Medenı cesaret sahıbı öğretim uyelerı ve ünı versıte yöneti(.ılerı ılgılı oldukları alanlarda durumu dçıkça ortaya koymuşlar, yasanın genel bır de ğerlendırme ve duzenlenmesının yapılması gerektığını belırtmı^lerdır Durum böyleyken, Unı versıtelerarası Kurul'dan bu bıl CUMHURtYETTEV OKURLARA... OKAY İletişimde Sınırsız Ufuklar f f Ikelerın sınırlan artık bır tek seye karşı kesln olarak ^J çaresız RadyoTV dalgaları Bugun, ıletışım devriml diye de adlandırılan bır dönemde herkes herkesin TV'sını Izleyebllıyor, radyosunu dınleyeblllyor Ve de doğal olarak radyo7V takelleri anlamını yitıriyor Bugun örneğln Ege kıyılanmızda Yunan TV'sı rahatça ızlenırken BBC'nın çeşltli yayınlarından her turlu haber almabılirken gerçek anlamda bır devlet tekellnln varlığından söz edllebllır ml? Buyuk sermayeler, boyutları blle ölçulemeyen blr vıdeo sanayiıne yatırılırken radyoTV'de devlet tekelının ne anlamı kalıyor? Batı, özel TV'yı tartışırken ıkı ana boyut ustunde duruyordu Bırıncısl yazılı basının özel 7V slstemi ıçlndekı yerı, ıkıncısı, gelışen reklamcılık sektörunun kavusacağı yenı medyalarla varacağı noktanın yararları zararları Turklye'de bugun reklamcılık sektörunun (ekonomınln genel sorunlarının getırdığı guçluklenn dışında) Batıdaki duzeye en rahat ulnşmış sektörlerdan bırı olduğu söylenebılır Yanı ulkemızde de, bır duş dıye bakılsa da, reklam sektöru, özel TV sıstemlennl finanse edecek potanstyele sahıp gıbı görunmektedır Basına gelınce daha 607/ yılların başında konu Batı içın de çok tazeyken unlu bır gazeteci şöyle diyordu ' Yazılı basın, radyo ve TV savaşacak yerde bırblrlerını tamamlamak zorunda olan ıfade yoılarıdır Yazılı basın görevlni yerıne getırmek ve tarıhının en buyuk devrımınin tamamlanmasına katkıda bulunmak zorundadır" Avrupa basını için de, özel TV'ler artık blr rekabet sorunu ya da tehlıke olmaktan çıkmıştır, basın kendı sorunlanna başka çözumler aramakta hatta Amerlkan örneğını Izleyerek kendi radyo istasyonlarıyla gelışmeye ayak uydurmaya çalışmaktadır Amerıkan örneğı ıse bambaşka bır lıberallik rekabet ve buyuk sermayeler düzeni Ancak basınözel TV llışklsı açısından çarpıcı örnekler taşıyor Unlu New York Tımes'ın dış ıllşkıler sorumlusu Leonard Harris şöyle blr tablo çlzıyor "Amerıka Bırleşık Devletlerı'nde okumayazma bllmeyen 27 mılyon ınsan var Eğıtım sıstemı her yıl yüzde 40 oranında fıre verıyor Bu gıdışle toplumun okuryazarlarla cahıller dıye ıkıye böiunduğu bır ortaçağ duzenıne varacağız Yazılı basın sadece bellı bır seçkınler grubu ıçın varolacak Ama neyse kı genç meslektaşımız Tovvnsend geleceğı hazırlryor " Robert Townsend New York Times grubunun radyoTV programının sorumlusu New Yark Times grubunun bugün 2 radyosu, 4 televızyon ısfasyonu, '25 bın abonelı bır kablolu TV yayını var Bır sure önce bunlara bır de kartlı yayın sıstemı eklemışler, bu sıstemle ızleyıcıler en yenı filmlen görebılıyorlar, 4 dolar karşılığında Gerek Avrupa'da, gerekse ABD'de, özel TV'lerın gıriştlğı buyuk rekabet içinde parlak fikırler elbette ki yetmiyor ve yapım kallteleri' 1 mılyon dolar/ saat" ya da "3 mllyon frank/saat" glbi birlmlerle ölçülüyor Fransa'nın ilk özel TV'sl, 5 kanalın Fransız patronu Jdrömo Seydoux gmştlklerı hamlelerı anlatırken kalıtelı yapımları artıracaklarını anlatıyor ve hedeflerınin 1 saatı 5 5 mılyon Fransız Frankına malolacak programlar yapmak olduğunu söyluyor Bundan 20 yıl önce özel TV, örneğın Fransa'da çok uzaklaıda bır duş glbı görunuyordu Pekı biz ne kadar uzağındayız? Turk basınının amatör heyecanını hep korumuş bır "delıkanlısı" erken ölumle aramızdan ayrıldı Bundan 37 yıl önce, özelllkle yurt haberlerı alanında gazetelen beslemek amacıyla kurulan Turk Haberler Ayans/ dun son kez servıs yaptı Kurucusu Kadrı Kayabal'm ölumune dek yıtirmediğı amatör heyecanını çaltşanlarının hep taşıdığı THA basınımıza birkaç kuşak nltellkli gazeteci yetıştırmış, halen bırçok gazetemizde görev yapan çok sayıda gazeteci ıçın bır "ılkokul" olmuştu THA, turlu guçlukler ıçınde kıvramrken hep "bağımsız" ve özvenli bir basın kuruluşu olma çabasını yıtlrmedı THA nın teleksı, dun her pazar oldı *'/ gıbı Turkıye'nm dört bır yanında oynanan maçları verdı ve '" sustu EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Kişi Ancak Kendini Kandırıri "Basına kızmayın Bır yolunq bulup kandırın" Bu oğudu veren Başbakan Özal ANAP Beledıyeler Bırlığı Yönetım Kurulu uyelerının toplantısında konuşmuş, demış kı "Yanı oyuna gelıp sızı tenkıt edıyormuş gıbı sızın yaptıklannızı duyursunlar" Başbakan nedense basınla, daha da çok yazarlarla, köşeyazarlığıyla yakından uğraşmaktadır Bu kadar çok koşe yazarının ne ışe yaradığını sorup durur' Dunyada bu denlı çok koşe yazarı yok, der Evet, Batı ulkelerınde her gun yazan kışıler pek yoktur, ama arada bır yazsalar da ıktıdarı en sert bıçımde eleştırenler, yerenler öylesıne çoktur kı' Her gun yazmak, bızlere vergı bır alışkanlık Turkıye'de okurlar guvendığı, sevdığı yazarlarla her gun karşılıklı söyleşmek, goruşmek, tartışmak ıstıyor Mektuplar yazarak göruşlerını bıldırıyor Sayın Özal koşe yazarlarına nıye kızıyor? Nıye onları gereksız buluyor? Bız de kalksak bu denlı çok başarısız polıtıkacıya ne gerek var? desek daha da beterı ust makamların onayı, desteğı ıle seçımlerde ustun çıkmak bır marıfet mı? Ulkenın gerçek polıtıka adamlarının bır yana ıtıldığı, bır bolumunun de vetolarla sıyasa dışına atıldığı mılletvekılı adayı bıle olamadığı bır donemde Bay Özal ve arkadaşları ustun çıkmışlar bunda ovunulecek ne var7 dıye sorsak1 Basını kandırmak1 Bu, demektır kı her şey kandırmacaya, aldatmacaya dayanıyor, dayanacak, dayanmakta ANAP ıktıdarı ışbaşına geldığı gunden berı bu kandırma polıtıkasını surduruyor, bunu bılmıyor muyuz? Bır ortadırek tutturdular, o dıreğı yerle bır ettıler"? Yaşamı çekılmez bıçıme soklular, sonra da ne denlı başarılı olduklarını soyleyerek kendılerını ovmekteler Buna tek yanlı olmak, dev aynalarında kendını seyrederek kendı kendıne böburlenmek denılır Şu gunlerde ılgınç bır kıtap okuyorum Prof Dr özcan Köknel'ın "Insanı Anlamak"\ Değerlı bılımadamı bu yapıtında 'ınsan' denen olguyu turlu yonlerıyle ıncelıyor Dıyor kı "Aynayla beden yapıstnı anlayan tanıyan ınsanl ruhsal yaşantısını da anlatan, tanıtan aynalar tasarlamıştır Insan boyle bır aynayı arayıp durmuştur Ruhun yapısını gösteren, yansıtan bır ayna Ona kaygısını, kızgınlığını, neşesını, sevıncını lyılığını, kotuluğunu gösteren, kım olduğunu anlatan, onu başkalarından ayıran özellıklen yansıtan bır ayna Sonunda ınsan bu aynayı buldu Başkaları Eğer ınsan başkalarına bakmasını tnlırse, kendını gorebılır, anlayabılır, tanıyabılır" Bay Ozal ve benzerlerı ne doğru durust aynalara bakıyorlar, ne de 'başkalarf na aldırış edıyorlar' Kendı çevrelerıne toplanan ovguculerle, çıkar arayanlarla yetınıp, gerektığınde de dev aynalarında kendılerını seyrederek boburlenıyorlar Dr Koknel ıstedığı kadar' ruhsal yaşantının aynası başkalandır Insan başkalarına bakarak kendısını gorup anlayabılır" desın Bay özal ıçın 'başkaları' yoktur Yalnız kendısı ve çevresı1 Halk m ı ' Halk bır surudur, kandırılacak, aldatılacak, elınden oyu alınacak bır yığın Gerçek bırey, kendını başkalarında arar, yansımasını onlarda görur Basın da bır aynadır, başkaları' denılen şeydır kamuoyu Yazarlar, çızerler, duşunurler oluşturur 'başkaları'nı Onları şu bu yollarla uyutmak, kandırmak belkı bır sure geçer akçedır, ama gerçeklerın tokadı yuzune ıner ınmez yurttaşlar, herşeyı en gerçekçı bır aynadan gorur Kendısını dev aynasında goren ınsan hep buyuk gösteren aynalara alışmıştır Başkalarının karşısında ezılıp buzulen ınsan, kuçuk gösteren aynalann goruntusunu benımsemıştır Öyleyse gerçek göruntuyu elde etmek ıçın başkalarının tuttuğu aynala rın goruntusunu benımsemıştır Hep aynı göruntuyu veren aynaya bakılırsa ya da ıstenılen göruntuyu veren aynalar seçılırse gerçek goruntu bulunamaz Insan kendısını anlamadan tanımadan kaybolup gıder Sayın Başbakan da gerçeklerı goremez olmuş Kızdığı da basın, yazarlar, kamuoyu bılınçlı ınsanlar Tek yol, 'kandırmaktır' dıyor1 Nasıl kendını dev aynalarında gorerek, yandaşlarının övgulerınde bularak 'ben neymışım meğer' buyuk1 luğune kapılmışsa, nasıl kendını kandırmayı becermışse Bu yoldan başkalarını da kandıracağını sanıyor1 Bu yanılgı onu nereye goturur, bunu gerçek aynalarda bulabılır ısterse' "El, elın aynasıdır doğru, ancak seçmesını bılmek değışık aynalara bakabılmek buralarda oluşan goruntulerı anlayıp, tanıyacak bılgıyı taşımak koşuluyla " Yalnız haber değil daha fazlasını da istiyorsanız... KIZILDERE 1972 12 Mart donemınde kanU hesaplaşma Kızıldere 1972den Ataköy 1986 ya Olayları yaşayan köyluler 15 yıl oncesını hatırlıyor Siirt'te olup bitenler Kım korucu, kım polıs, kım PKK cı, kım yurttaş? BtLSAK'TA BUGÜN Dia Gosterisi 19 00 llyas GrtÇMhN Lokanla 20 00 hmın HND1KOĞLU SONN> BİISAK KÜLTÜR CK7İLKKİ kullUr dunyamı/ın öndc gtlen mımar sanal tarıhı.ısı aıaşlıımaı.1 s ısyolog ve arkeologlarının rchberlıgındt şchır i(,ı ge/ıler sürüyor BİLSAK 141 28 79143 28 99 Sıraselvıler, Soğancı Sok 7 OPERATÖR DOKTOR KÂZIM SARI Genel Cerrahı Uzmanı Mua Büyükdere Cad 57/5 Ferıde Apt Mecıdıyeköy İSTANBUL Mua 166 96 66 166 47 48 Hst 148 41 M) TELESFKRFTTR Telefon tevaplama uhazı, ıthdlatçısından 145 00 71 145 00 72 TANSİYON SORUNUNU7A ÇÖ/UM Bdsıt kulldnımlı, elektronık tansıyon aletleıı, ıthdldt^ısından 145 00 71 145 00 72 SHP'de llkeler ve koltuklar gundemde ANAP'lı Beledlye Başkanı için ruşvet iddiası Meridian ve Ra ile Turklye'de rock İSAY] BUGÜN ÇIKTI HAFTALIK HABER DERGİSİ 64 SAYFA, 400 TL Tal 520 14 53 ll«! ş m Yay nlar Klodlarar cad lletıf m Han CaJaloSlu/İSTANBUL Bütün Avrupa yarını bekliyor. Yarın, Avrupa'da bütün otomobiller şahlanacak. MAKINA ve KIMYA ENDÜSTRİSİ KURUMU'NA SÖZLEŞMELİ PERSONEL ALINACAKTIR Kufumumuzun Malı, Idarı ve Ticarı Bırımlerınde <,3İıştırılmjk uzere aşagıda belııtılen sditljıda sözleşmell erkek eleman alınacaktır Isteklllerln 25 Nlsan 1986 gunu mesaı saatı bıtlmıne kadar ıstenılen belgelerle bıthkte Cenel Müdüriüfcümüz Personel Şubesl Müdürliıftiı Tandofcan ANKARA adresıne şahsen muracaat etmelerı gerekmektedır Posta ıle yapılacak muratddtldi kabul edılmeyecektır SINAVA KATILACAKLARDA ARANILAN ŞARTLAR: 1 2 3 4 657 sayılı Kanunla Ek ve degı^ıklıklerınde bellrtllen genel ve o^tl :?aıtlaıı n^ımak Askerhk hızmetını y3pmış bulunmak • 35 yaşından buyuk olmamak Iktısat, Sıyasal Bılgıleı Iktısadı ve Idarı Bılımler (Iktısadı TicaM llımleı Akademısı) Fa kulteleımm, Iktısat, Işletme Malıye bolumu mezunu olmak İSTENİLEN BELGELER: 1 2 3 4 Dıploma veya mezunıyet b^gesı suıetı Nufus cuzdanı suretı Askerlık belgesı I Adet vesıkalık fotoğraf , Yeni yerîmize BAŞSAĞLIGI Partımı/ın ll Genel Meclısı uyesı, lanımız, karde>ıını/, ağabeyımı/ TAŞINDIK R e k l a m c m k San v e T i c Ltd Ştı T.C. KIRŞEHİR ASLİYE 2'NCİ HUKUK MAHKEMESİ İLAN Sayı 1984/91 Davau Abdııırahman kurtba> vekılı A\ Erı.an ijcnyuz taratından da\alılar Makbııle Bovnuınce vc arkddd^ldn alevhınc a<,ılaıı nesebın Ushıhı davasının vapılan yargılam.ısında davalılardan Urrıyen Boy nuını.e'nın adresınm bılınmedığınden adı geveno da\a dılekvesının ılaııen teblığıne karar vcrılmekle, Davalımn kır^ehır kaınan Il<,csı bbrışım köyünde Sıddık oğlu Hu seyın kara elıvlc adresındckı Urnvcıı Boynuınce'nın davelıye yerıne kdim olmak ıı/erc ıldiıııı Son Ha\ddıs ga/etesının 13 Şubat 1986 tarıhlı nushasıııdd ılan edılmış adı ge>,en duru^maya gclnıcdığınden ılanın gıvab kararı ycrını gıvmck üzert vapılıııasıııa adı geı,en duruijiııaya gelmedığınden bıınd.uı boyle yokltığunda devanı olunaıağı ılanın gıvap karaıı yerıiK gcvmek u/cre ılancıı ıcblığ olunur 19 3 1986 Basın 15594 SÜLEYMAN YÜCEL'in /amansı/ kaybı nedenıyle tum Şebınkaıahısdrlıldr onun dt.gi.rli diıısı onunde saygıyld eğılerek,onu yüreklerınde yaşatacdklardır SHP ^tBİNKAKAHİSAK İ1X,K VONMİM KIIRUIU yayın tanıtım Babıalı Cad. Tasvıre Han NO 54 Kat 4 TELEFONLARIMIZ DEĞIŞMEDI S. S. SOSYAL SIGORTALILAR KARAYOLLARI MENSUPLARI YAPI KOOPERATİFİ KONGRE İLANI 19 4 1986 cumartesı gunu saaı 11 (X) 17 00 arası 1986 yılı Olagan Oe nel Kurulu, Karayolları 1 Bölge MüdUrlüğıl yvniLkhdnesı kuç.ukyalı Istdiıbııl adresınde vapılacdktır GUNIlHvl 1 Avılı* ve yoklanid 2 Dıvam scçımı vt savgı durumu 3 Saylel tapoıunıın okunması 4 Dıııctım rdporunun ukunması 5 Bılanconun ukıııınidsı 6 Raporlar hakkıııda goru^meler vc kurulların ıbrası 7 Tahmını butcc vc platı projcsı g/dırmc yıikısı aısdnın bele dıyece yol terklcnn yapılmdii, Yönetım kurulu na yelkı ve rılmesı, 8 Konperaııfıt altyapı ınşaatlannın yapıldbılmcsı ıc,ın Yöne tım kurulu ııa yıikı verılmesı, 9 kurulların sıeunı 10 Dılekler ve luiıennılu, 11 kapaııı, NOT Cıereklı coğunluk sdğlanamadığı takdırdt 15 gun soura aynı adrcstc gcıcklı coğuııluk aıanmak^/ın yapılacaklır İLAN Atyon Çavuşoğlu mahallesı nutusuna kayıılı olup lıalen Afyoıı Yu karıpa/ar Mdlıallcsı hırın Sk No 4'de oluııır ve aynı adreste sui.uk ımalai(,ılıgı vcsdlıcılıgı yapar ÖMER hARUk K()(,KAN'ın M 11 1985 tdrıhmde sağlığa /ararlı sucuk ımal edıp sattığı tespıt cdıldığındcn Atyon Sulh Ceza Hâkimllfiı'nın 24 02 1986 gıın ve 29 1S6 sayılı ka rarı ıle 32000 TL Agır para, suıuk ımalat^ılığı nıeslegının 1 ay su a ıle laiılınc, ı> ycrının 7 gun sure ıle kapatılmasınd karar vcrılmı^lır TCk'nun 402/12 maddelen gereğıntc ılan olunur 24 3 1986 Basın 15690 526 33 19 52O 19 O6 " J İLAN ANKARA 9. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Lsas No 1985/174 Tebhğ edıletck Bülent Inal Balıtelıevler 228 sokak 2/3, Ha tay/l/mır Davau T E k U Anadolu Dağıtım MUessesı MüdürlUğU Vekılı tarafından yukarıda adresı bclırtılen ancak bu adresıne teblıgat yapı lamayan Bülent Inal alcyhııu ındhkememıze acılan ka^ak cereyan (eleklrık) kullanım sebebıyle 98 644 40 Tl 'nın alınması ıstemını havı davanın yapılan aı,ık yargılaması sonundd Davdlımn 98 644 40 TL asıl alacdgın 10 II 1982 tarıhınden 19 12 1984 idiıhıııe kadar "o 5, 19 12 1984 larıhınden lahsıl tarıhııu" kadar % 30 yasal faız, 987 TL harç, 35 270 n yargılama gıdeıının davalıdan alınıp davacıya verılmesı ne ılı^kııı kesııı olarak 19 3 1986 gun 1986/142 karar sayılı ılamla hükuııı tesıs edılmii teblıgat yerıne gecerlı olmak U/ere ddvalı Bülent Inal'a ılanen karar tebhğ olunur DUYURU TOPLUMSAL ılışkılerde başarılı, kendıne GUVENEN, ılcrıyı GOREBİLEN, GELİŞMEYE açık, duşunduğunden la/lasını kazanmaya ha/ır olan, asgarı lıse mezunu bay bayan 12 eleman alınaı.aktır Başvuru mesaı saatleri ivinde Rem/.i Bey'e. PAYMA!? Abidei Hurrıyet Caddesı, Gokt'ili/ İşhanı Kat: 2 MLCİDİYhkOY METAL TOZU lmaUmnı/. ^ v İSILN11 LN M1KRÜN Vh ALAŞIMLARDA Alumınyum Bron/ BakırKalayKursun(,ınko tozları Gurel Mdkıne A Ş Halaskârgazı C addesı Karde^ler Apt No 173/4 Pangaltı / tST TEl 148 ^6 77 \