Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
fHURÎYET/12 ' HABERLERİN DEVAMI 28 ŞUBAT 1986 irafat: Destek sözü aldım Bastarafı 1. Sayfada) diğini, yalnızca FKÖ ile olan koordinasyonu durduıduğunu anlattı. Karal Hüseyin'i karşısına almamaya özen gösteren Arafat, FKÖ'nün 11 Subat 1985 tarihli anlaşmaya "bllâ" bağlı olduğunu, Kral Hüseyin'in de geçen haftaki konuşmasında anlasmanın geçerliliğini koruduğunu belirttigini kaydederek, "Antaşmazhk Ürdön De Mztan aramızda çıkmıştır. Ret, Ürdün'den defil, bizim fonnüllerimizi kabul etmeyen ABD'den gdmiştir. Knd Hiseyin bizfe ABD arasmda aracüık yapmaktaydı" şeklinde konuştu. Yaser Arafat, dünkü basın toplantısında FKÖ olarnak söz konusu anlaşmaya bağlı olduklarını vurgularken, Gflvenlik Konseyi'nin 242 sayüı karannı, Filistin halkının selfdeterminasyon hakkı konusunda sağlam bir garanti verilmeden kabul etmelerinin mümkün olmadığını bir kez daha vurguladı. FKÖ lideri, bu konuda ABDye bir dizi fonnül iletildigini hatırlatarak, ABD Başkaru Reagan'ın Orta doğu temsilcisi Rfchard Murphy'nin, "Bize formiil getirttmedi" yolundaki açıklamasının gerçekleri yansıtmadığnı belirtti ve "Bunu nasıl söyleyebilirter? Knl Hüseyin ve Mısır Devlet Başkanı Mttbarek birim formiUlerimizi ilettigimize şahitlerdir Marphy dogra söytemiyor" şeklinde konuştu. Arafat, söz konusu formüllerin dayandığı ana ilkeleri sıralarken de "Bonlann iskeletini 11 Şobat 1985 tarihli ÜrdüFKÖ anlaşması çercevesiade, BMeşmiş Milletlerfn bütün karariannın esas ahnması, selfdetenninasyon hakkı da dahil olmak iizere FlUstin haikiBin bütün mesnı haklannın tanıuması ve banş görüşmeierine BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi iiyesi ile FKÖ de dahil olmak üzere ilgili taraflann katılması oluşturmaktadır" dedi. SAĞLAM GÜVENCELER "ABD sett determinasyon hakkını basluüan için savunurken bu hakkı Filistinlilere tanımayı reddetmektedir" diyen Arafat, Güvenlik Konseyi'nin 242 sayılı karannı ancak BM"nin Filistin sorunuyla ilgili bütün kararlarlarıyla birlikte kabul etmeye hazır olduklannı anlatarak, "BNTntaı bir kararmı tamym, digerİBİ Uaunamak nasıl bir manük? Ulnslararası hukuk bir bütnadiir. Selfdeterminasyon hakkı konusunda bir giivence almadan 242 sayılı karan tanırsam elimdeki bütün kartian yitirmiş olurum. Verilip verilmeyecegi beUi olmayan garantiler karşıhgıiKİa Idnue benden elimdeki bütün kartian masaya koymamı beklememelidir" diye konuştu. Arafat, sürekli bir şekilde sağlam garantiler istediğini vurgulayarak, "Ben geçmişten gerekli dersleri çıkardım. Biz Beyrut'tan aynhrkca ABD Başkanı'nın temsfldsi Philip Habib Oe bir anlaşma yapnuşük. Bo anlaşmaya göre, biz çıkınca çokra niusla güç devreye girecckti. Ancak, biz çıkbktaıı sonra ne oldn gördünüz. ABD tsrail'in Beyrnt'a girmesini kabnl etti ve Sabra ve Şaülla soykınmlan gerçekleştirildl. ABD'nin bu konnda verdigi garanti yerine getirilmedi. Hal böyleyken kartian elimizden çıkarmadan önce daha sağlam garantiler istememiz haklı bir tutumdnr" dedi. TÜRKİYE'DEN TAM . DESTEK Basın toplantısında Arafat'a yöneltilen bir soru, "Sözünü etÜginiz garantileri içeren formülleriniz konnsunda Türk Hükümetinin tam destegini aldmız mı?"oldu. Arafat da, söz konusu formülleri Cumhurbaskanı Evren'e de ilettiğini belirterek, şunlan söyledi: "Gerek Cumhurbaskanı Sayın Evren, gerek Başbakan Sayın özal bana Filistin halkının selfdeterminasyon ve bağımsız devletini kunnak hakkın da dahil olmak üzere Filktin halkının meşnı haklannı desteklediklerini söyledüer. Kendileri aynı zamanda ÜrdttnFKÖ anlasmasını da tam anlamıyla estekliyoriar. Bu tam destekten dolayı her ikisine ve Türk halkına teşekknrlerimi sunmak isterim". FKÖ'nün Ürdün ve ABD ile olan görüş aynlığının giderilmesinde Türkiye'nin ne gibi bir rol oynayacağı sorulduğunda ise Arafat, "Bu konuda Türkiye'nin bize yardımcı olacagını umuyonız. Bana arabuluculuk demeyelim de, yardırn diyelim. Elleriaden gelen bütün çabayı sarfedercekleri yolunda bana söz verdiler" şeklinde konuştu. Bir gazeteci "AMıgınız destek karşılıgında siz Türk tarafına ne verndiniz? Ömefin Kıbns konusunda Türk tarafını destekleyecek misiniz?" şekündeki bir soruyu yöneltince, Arafat, "Siz Türk hükümetinin sözcüsü müsttnüz?" şeklinde çıkıştı ve "Bizden bir şey istenmiyor ki.. Yardıma ihtiyaa olan taraf biriz. Türk tarafı da bu yardımı bize veriyor. Aynca görüşmelerimiz sırasında Kıbns sorununun ele alınmadığını da soyleyebilirim" dedi. Türkiye'nin lsrail ile FKÖ arasında temas kurup kurmayacağı yolundaki bir soru üzerine de Arafat, "Türk liderligi böyle bir şeyi kabul etmeyecektir. Biz de Türkiye'den böyle bir şey istemeyecegiz" dedi. ArafaU, basın toplantısını tamamladıktan sonra Başbakan Turgut özal ile birlikte aynı arabada Esenboğa Havaalanına hareket etti. özal ve Arafat şeref salonunda bir süre sohbet ettiler. Uğurlamada Dışişleri Bakanı Vahil Halefoğlu da hazır bulundu. Arafat ve Özal uçağın kapısmda sanbp öpüşerek vedalaştılar. Arafat'ı taşıyan özel uçak saat 11.15'te Ankara'dan aynldı. PAPA'YA SUtKAST DAVASI Evren, Marini, 3 Bulgaruı Akîno'yu kuüadı beraatini istedi Bülent ve Rahşan Ecevit, İtalyan savcı, eldeki kamtlarm yetersiz olması nedeniyle beraat istediğini, sanıklann aklandığı sonucunun çıkarümaması gerektiğini söyledi. konuda, "Ayvazov'un o gün elçilikte bulunmadığından kesinlikle eminim" demişti. Bu savım güçlendirmek amacıyla da duruşmada ifade veren ttalyan gümrükçülerin sözlerinden bölümler okudu. Marini'nin hatırlatmalarına göre gümrükçülerden sadece biri Papa'ya suikast düzenlenen günde Ayvazov'un TIR işiyle ilgilendiğini söyledi. Marini, daha önce esas hakkında mütalaasını okurken de davanın kilit isimlerınden Oral ÇeUk ve Musa Serdar Çeiebi için ömür boyu hapis cezası isıemişti. Marini üç Bulgar hakkında beraat isterken İtalyan ceza yasasımn, bir sanık hakkında yeterli delil bulunamaması durumunda onun hakkında beraat istenebileceği yorumuna yer veren maddesini hatırlattı. Marini, "Bu madde beni samklar için beraat istemeye zorluyor" dedikten sonra, yargıçlara, "Ama başka izleyebileceginiz bir yol daha var" diyerek jürinin üç sanığı mahkum edebilecegini de ammsattı. Avukatlar savunmalannı gelecek hafta yapmaya başlayacaklar. GOZLEM UGUR MUMCU (Bastarafı 1. Sayfada) alkışlamışlar. Başbakana göre "anayasa suçu" bu... Bu durumda Gürkan'ı "anayasayı ihlal" diye bilinen suçun "asıl faili" olarak yargılamak gerekecekiir; alkışlayanlan da 146/3'ten yani "anayasayı ihlale fer'i iştirak suç"ndan... Türkİş derseniz, onlann suçu tam 141'lik. Şevket Yılmaz ve İcra Kurulu üyelerinin "Sosyal bir stnıfın öteki sosyal sınıftar üzerinde tahakküm kurma" suçundan hemen içeri alınmaları gerekir. Şevket Yılmaz'm hali tavrı ve bakışlan da komunistleritv kine benzemektedir. Türkİş İcra Kurulu üyelerini ceza yasasının 141/1'den, bölge temsilcilerini de 141/5'ten mahkemelere verelim... "Anayasa suçu" işleyenlerin cezası budur. Hem bu "fikir suçu" değil "adi suç"\ur, "eylem suçu"dur. Türkİş Başkanı Şevket Yılmaz, hem Türkİş hem de Teksif Sendikası Genel Başkanı'dır. Türkİş'in İzmir m'rtingi, hem konfederasyonun hem de sendikanın kurulmalarından bir süre sonra "illegale dönüştuklerinl" ve miting günü izmir'in Cumhuriyet alanını trafiğe kapatarak "anayasa suçu" işlediklerini, bu suçu Işlerken de saat 13.00'ten 15.00'e kadar o alanda "sınıf tahakkümü" kurduklarını açıkca ortaya koymaktadır. "Sınıf tahakkümü" amacı güden iki örgüte yönetici olmanın cezası nedir bilir misiniz? İdam. "Sınıf tahakkümü kurma" amacındaki iki örgüte yönetici olduğu anlaşılan Şevket Yılmaz'm hemen asılması gerekir. "Anayasa suçu" dediğiniz "kaçakçıhk suçu" değil ki, bağışlansın. * Vallahi asarlar adamı... İşçilerin açık hava toplantılan düzenlemeleri ve muhalefet liderine "Başbakan Gürkan" diye alkış tutmalan "anayasa suçu"dur, başbakanlann, Odalar Birliği, TÜSİAD ve Aydınlar Ocağı gibi meslek odası ve derneklerde konuşmalar yapması ve bu konuşmalann TRT kanalı ile halka duyurutması ise birer anayasal haktır. Hiçbir işveren, hiçbirdışsatımcı, htçbir kaçakçı "fikjrsuçu" ve "anayasa suçu" işlemez. Siz hiç "fikir suçu'Yıdan yargılanan bir kaçakçı, ihracatcı ya da işadamına rastladınız mı? Hayır rastlayamazsınız. Çünkü "fikir suçlan" ile "anayasa suçu"nu hep "vatan hainleri" işler. TÜSİAD ve Aydınlar Ocağı gibi kuruluşların yöneticileri "anayasa suçu" işlerler mi? İşlemezler. Çünkü hiçbir milliyetçi suç işlemez. Gecmiş dönemlerde bir devlet büyüğü "Bana sağcılar suç işliyor dedirtemezsiniz" dememiş miydi? Öyle söylemişse doğrudur, demek ki, işlemezler. İşlemediler, işlemiyorlar, işlemeyecekler... Peki efendim peki, Türkİş Başkanı Şevket Yılmaz, Sendikalar Yasası'na karşı gelse bu "anayasa suçu" olur mu? Olmaz. Ne olur? Sendikalar Yasası'na aykın eylem olur. Sendikalar Yasasınaaykın eylem, Ceza Yasası'ndayazılı "sınıt tahakkümü kurma" suçuna girer mi? Girmez. Şevket Yılmaz, sözgelişi, bu kez İstanbul'da Taksim alanında bir büyük miting düzenlese ve mitingte "yasadışı stoganlar" atılsa bu da "anayasa suçu" sayılır mı? Sayılmaz. Sayılmaz ama ne olur? Eğer Şevket Yılmaz'ın bu miting nedeniyle bir suçuna rastlanmışsa, mitingi düzenleyenler, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na göre yargılanırlar. Işte o kadar. Diyeceksiniz ki: İyi ama nedir bu "anayasa suçu"? Hukukumuzda bu adla bilinen bir suç çeşidi yoktur. Ya ne vardır? "Anayasayı ihlale teşebbüs suçu." Bu suç ya tankla tufekle işlenir ya da iktidarı ellerinde tutanların, devlet güçlerini, anayasada yer alan hak ve özgürlükleri yok etmek için kullanarak parti ya da kişi diktatoryası kurmaları ile... Bu suç, anayasada değil Ceza Yasası'nda yer alır. Bu suça yalnızca "teşebbüs" söz konusudur. Eylemde başanlı olanlar "teşeööüs" aşamasını geçer ve yeni bir anayasa getirebilirler. O ayn bir olaydır. "Anayasayı İhlale teşebbüs suçu" öyle bir mitingle, dernekle ya da bir sendika ile olmaz. Bu suçlan işlemek için "elverişli vasıta"ya sahip olunması gerekir. Olunması gerekir ki. suç işlenmiş sayılsın. Ceza hukuku bu suçta böyle koşullar arar. Her önüne gelen "anayasa suçu" işlemez; istese de işleyemez. Çünkü bu suç ve eylem için "etverişli vasıtası" yoktur. Beyler beyefendiler; "anayasa suçu" yol geçen hanı, 146 da bu yol geçen hanının kapı numarası değildir. Biraz biigi, biraz akıl ve biraz da vicdan. Ortadoğu'da kesilmeyen (Bastarafı 1. Sayfada) öteye birşey duyması söz konuözal başkanlığındaki Türk heye su olamazdı. Muhammed Miltine ve az önce beraber olduğu hem'in de bize anlatmak istediği Cumhurbaskanı Kenan Evren 'e buydu. Yani FKÖ, Türkiye'den de daha ayrmtılı biçimde yapistediğini elde etmiş olarak Aramtştı. Dün sabah ise Ankara da fat ve beraberindekiler Esenbopek rastlanmayan kalabahktaki ğa'dan havalanmışlardır. basın toplantısında yerli ve yaArafat, FKÖ'nün karşı tarabancı basın mensuplanna genel fa (burada ABD) bir formül sunhatlanyla yaptı. madığına ilişkin olarak Reagan'm Ortadoğu temsilcisi Havaalanına hareket etmeden Richard Murphy'nin "doğru hemen önce kendisiyle vedalaşsöylemediğini" ve FKÖ'nün üç tığımız sırada beraberindeki heyetten Muhammed MHhem, formülünün Amerikahlara iletildigini Mısır Devlet Başkanı Hüs"Görüşmelerimizin mahiyeti konü Mübarek'in de bildiğini nusunda net bir fotoğrafa sahipaçıklayarak, Ankara'dan ilgili siniz, tamam değil mi" diye taraflara ve bizzat Ankara'ya da sordu. ' 'Bir de siz söyleyin'' demesaj göndermistir: dik. Muhammed Milhem, doğrudan yanıt yerine TürkiyeFKÖ 1. Bu sözlerin altında ABD'ilişkilerinin genel çerçevesini çiz ye uzlaşma çabalanna devama di. "Arap dünyasmtn durumuFKÖ'nün hazır olduğu mesajı nu ve Arap dünyasındaki gizlidir. dengeleri biüyorsunuz. Bu duru2. ABD'nin güvenilirliği komun ve dengelerin ötesinde birnusunda ABD'nin müttefıkleri şey isteyemezdik. Türkiye bir nezdinde kulis yapmış olmaktaArap ülkesi olsa, ne bekleseydik, dır. Türkiye'ye "Bana inanmıo kadannı veriyor" karşılığını yorsamz Mısır'a sorun" demiş verdu olmaktadır. Arafat 'ın basın toplantısında 3. Açıkseçik, net biçimde göda belirttiği gibi, bu desteği sorünmeyen ama zımnen var olan mutlamak gerekirse, FKÖ taraTürkiye ile Mısır, yani bölgenin fı başlıca iki noktada Turk en dayanıklı ve ağırlıklı iki ülkesi tarafmdan duymak istediğini arasmdaki ipe tırmanmak niyeduydu: tini ifade etmektedir. 1. Türkiye, ÜrdünFilistin or4. Bu açıklamayla Kral Hüsetak banş girişiminin temeli olan yin'i pekâlâ kendisinin de bildive Arafat'm hâlâ geçerli saydıği bir konuda TürkiyeMısır ğı, Ürdün ile FKÖ arasmdaki 11 parantezi içine sıkıştırmayı, hem Şubat 1985 anlasmasını tümüyde ona köprüleri. yeniden kurte desteklemektedir. Hatta "bumak üzere bir davetiye çıkarmanu kaçınlmaması gereken bir yı amaçlamaktadır. finat olarak telakki etmekBütün bunlardan ve Ankara tttür". ziyaretinin perde arkasından, Bu şözcükler, üstü kapalı biFKÖ yönetiminin henüz Ürdünçimde Ürdün Kralı Hüseyin'e Filistin ortak girişiminin yerine gönderilen bir mesaj niteliğinde bir seçenek oluşturmadığı, hatdir de. Türkiye, böylece, Kral ta düşünmediği ve düşünmek isHüseyin'e "FKÖ ile boşanma temedip sonucunu çıkarabiliriz. karannı gözden geçir. Evliüği FKÖ lideri, Türk tarafına netekrar canlandır. Bu evlilik kaden BM Cüvenlik Konseyi'nin çtnlmaması gereken fırsattır" 242 sayılı karannı tek başına kademektedir. bul edemeyeceğini ve banş süre2. Türkiye, ABD'nin bir uzcinin önünün açılması için laşmaformülüne geçmesine karFilistin halkının selfşı inatla direndiği "Filistin determinasyon hakkımn bir uzhalkının selfdeterminasyon laşma formülünde yer alması gehakkı"nı yani kendi kaderini tarektiğini izah etmiş ve destek yin hakkını desteklediğini Cumalmıştır. ABD'ye karşı eleştirel hurbaskanı ve Başbakan 'ın bir dil kullanmakla birlikte, salağzından Arafat'a duyurarak, dırgan bir dil kullanmadığı da FKÖ ile bu hat üzerinde birlikte dikkat çekmiştir. Bu da, FKÖ'davranan bir bölge, Islam ve en nün ABD ile temas kanallannı Onemlisi NATO müttefıki ülke kapatmamak konusunda istekli olduğunu ortaya koymuştur. olduğu izlenimini veriyor. Ve Kral Hüseyin 'in geçen haftatam bu noktada Türkiye'ye de ki dramatik çıkışından sonra, bir roldüşüyor. Bu rol, Arafat'FKÖ'nün ve lideri Yaser Araın Ozenle vurguladığı gibi "bir fat'm da Türkiye'den bundan arabuluculuk" değil, "yardımaolmak"tır. Türkiye'nin sessiz diplomasi ile ABD nezdinde yapacağı girişimler bile FKÖ için (Bastarafı 1. Sayfada) tatmin edici olacaktır. gerektiğini bildirerek şöyle dedi: ABD için eleştirel bir dil kul"122 ittifak, kurul icinde bir lanan Arafat'm daha da dikkat abengin bulunduğunu, tartışan çeken üslubu Ürdün ile ilgiliydi. üyekrin birbirlerini ikna etme FKÖ lideri, Ürdün ve Ürdün kabiliyetinde olduklannı gösteKralı Hüseyin için ima yollu birir. Bu 12 âyenin, fikri ve költttle eleştirel olmama konusunda rd seviyeleri itibanyla biribirledikkatli idi. riyie anlaşabUecek insaolar otduBuradan FKÖ'nün şu sırada g u n herhalde görüyorsanuz". ÜrdünFilistin ortak banş girişiSöz reklamlara geldiğinde minin seçeneği olarak yine Yüksek Kurul Başkanı "Hani ÜrdünFilistin ortak banş girişiduyıyorsunuz ya, reklamlarda 3 minin kendisini gördüğünü, busisteın, 5 sistem, on beş sistem tenun canlandırılması gerektiğini levizyon filan diyoriar ya, bu sisdüsündüğünü saptayabiliriz. temler çalışmaz, bakmaym Bunu teyit etmek için, Arasöylediklerine" dedi. Bir gazete fat'ın kendisine muhalifleri Geci, bu reklamların halkı yanıltıorge Habbas ve Nayif Havatme a niielikte olduğunu anımsatü ve ile ve Suriye ile birleşmek çaba"Üçer ayhk raporlannızda bu sı düşünüp düsünmediğini soran komya degindiııiz mi?" diye sorPravda muhabirine yamtını da du. Gürün'ün bu soruya da yagösterebiliriz. nıtı ilginçti: Arafat, Sovyetler Birliği ile "Hbette, ber reklamda biraz arasmdaki ilişkiyi ortaya koyar ahartma vardır. Ban deterjan biçimde alaylı bir tavırla Pravreklamlannda göruyorsunDZ, o da muhabirine dönerek, "Bakıkadar kiri iki dakikada temizleyorum, Suriye için pek fazla yiveriyoriar. Ben hiç camaşır yıkayguanıyorsunuz" dedi ve kanadun, ama herhalde bunun Habbaş ile Havatme'nin FKÖ bir abartma olduğunu anlıiçindeki yerlerinin korunduğuyonm". nu, kapıların açık durduğunu, Bir başka gazeteci, deterjanisterlerse saflara dönebileceklelardaki abartma payını bu ülkerini söyledi. de pek çok kadının ve erkeğin Böylece, kendisinden Sovyet anlayabüeceğini, ama televizyon yanlısı güçler doğrultusunda bir sistanlerinin işe yarayıp yaramaatılım gelmeyeceği mesajını veryaağuu 51 milyondan en az 40 di, aynca, "Şimdiki durum, bir milyon insanın bilemiyeceğini ve zamanlar varolan Red Cephesi'detcrjanla televizyona ödenen nin isim değiştirmiş halidir'' dipannın da çok farkb olduğunu yerek Sovyetler'in desteklediği sö>'Jedi. Kâmuran Gürün, bu sö Red Cephesi politikası doğrultuze ce, "Hiç kullaıulmaz demedik suna kaymayacağmı, ana doğcaam, mesela 30 sene sonra rultusunu değiştirmeyeceğini knlanılabUir" yamtını verdi, anlatmak istedi. Kâmuran Gürün, YükArafat'm ardından, kendisisek Kurul olarak, TRT yayınlanin, Kral Hüseyin 'in geçen hafnnia iki noktaya çok önem vertaki çıkışından hemen sonra diterini, bunlann, radyo ve teböyle bir Türkiye ziyareti gerlevzyonda büyük çoğunluğun çekleştirmekten tatmin olmuş, zotle izleyeceği yayınlar yapılTürkiye'nin uluslararası diplom»ı ve bu yayınlann ülkenin matik faaliyette yer sahibi olkütür düzeyine katkıda bulunmaktan memnun kalmış msii olduğunu soyledi. olduğunu söyleyebiliriz. ROMA, (Cumhuriyet) Savcı Antonio Marini, Papa davasının üç Bulgar samğının kanıt yetersizliğinden beraatlerini istedi. Marini, mahkemedeki açıklamasında, "Üç Balgar sanıfııı, Papa'ya düzenlenen snikast girişimine kesinkes katıldıklannı ya da bunda parmaklan olduğnnn gösteren yeterli kanıt bulnnmadığı için beraatlerini istiyorum" dedi. Marini'nin, kanıt yetersizliğini gerekçe gösterip Bulgarlann beraatini istemesi, üç Bulgar sanığın kesinlikle aklanmadığını gösteriyor. Söz konusu üç Bulgar sanık, Balkan Havayollan Roma Bürosu Müdürü Antonov, Italya'daki Bulgar Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Vasiliev ve elçilik veznedan Ayvazov. önceki günkü otunımda esas hakkında mütalaasını okumayı sürdüren sava Marini, Ayvazovun Papa 2. Jean Paul'ün vunılduğu sırada nerede olduğunu gösteren yeterli bir kanıtın bulunmadığını bildirmişti. Ayvazov, Papa'ya suikast girişimi sırasında elçilikte ttalyan gümrükçülerle bir TIR işiyle ilgilendiğini söylemis, ancak bunu yeterince kanıtlayamamıştı. Marini bu Akino'ya gönderdikleri ortak mesajda, cumhurbaşkanlığma seçilmesini kutladılar. Dış açıkta sıfir' ıınıııdıı (Bastarafı 1. Sayfada) faturasım, varil başına 28 dolarlık bir ortalama fiyat üzerinden hesapladı. Petrolün varil fıyatındaki her bir dolarlık düşüş, bu faturada 130 milyon dolar kadar bir indirim sağlayacak. Olası değişik yıl ortalaması fiyatlarına göre senaryo hazırlayan DPT'nin kendi tahmini, 1986 >ı 4 3 ve 6 ayhk (Bastarafı 1. Sayfada) oranı da yüzde 15'e indirildi. Merkez Bankası, bankalann kasalanndaki nakit değerler anlamına gelen disponobilite oranında da değişikliğe gitti. ENFLASYONA KARŞI Yeni düzenleme ile en yüksek faiz, 1 yıl vadeli mevduata tanınmış oldu. En uzun vadeye, en yüksek faizin tanınması ile, özal hükümetinin uzun zamandır vurguladığı enflasyon düşüşünde psikolojik etken unsunı yürürlüğe girmiş oldu. Enflasyona karşı yüksek faiz politikası yerine, faizlerin duşürülmesi denenerek fiyat artışlarının artık dizginlenmiş olduğu karusı kamuoyuna hâkim kıhnmak isteniyor. Nitekim Bankalar Birliği'nin Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem başkanlığındaki son toplantısında, banka yöneticileri, bu yönde bir tezle, Merkez Bankası'ndan faiz indirimine gitmesini istemişlerdi. Merkez Bankası'mn karar organlan ise, faizlerin gözden geçirilmesi için şubat ayı enflasyon oranını beklemek görüşündeydiler. "Faizlerin karar günü" olarak anılan dünkü Merkez Bankası Banka Meclisi toplantısı öncesinde, yine Merkez Bankası'nda, Kaya Erdem başkanlığında bir diğer toplantı düzenlendi. Hazine yetkililerinin de katıldığı bu toplantı, oklukça yoğun ve hareketli tartışmalara sahne oldu. Erdem ve Hazine'nin faiz indiriminden yana görüş taşıdıklan öğrenilen toplantıda, Merkez Bankası'mn bazı yetkililerinin faiz düşüşü için zamanlamanın erken olduğu biçiminde görüş açıkladıklan bildirildi. Erdem'in başkanlık ettiği toplantıdan sonra bir araya gelen Merkez Bankası Banka Meclisi, faizlerde indirimi onayladı. Banka Meclisi, sadece 3 ve 6 ay vadeli hesapların faizlerini değiştirdi. Yeni oranlar üzerinden parasını 6 ay vadeli hesaplarla değerlendiren tasamıf sahibi, ük 6 ay için yüzde 21.53, yıUık katlamalı olarak da yüzde 47.7 faiz alacak. Üç ay vadeli hesaplan seçenler de, ilk 3 ayhk dönem için yüzde 9.87, yülık yüzde 45.7 düzeyinde faiz gelirinden yararlanacaklar. Konuya ilişkin basın bildirisi bugun yayımlanacak. FAZLA PARA Emisyonunun kontrolünü yitiren Merkez Bankası'nın, banka ve ihracatcı kesime yönelik diğer 3 düzenlemesi ise ekonomik büyüklükleri dizginlemeye yönelik olarak nitelendi. Geçen şubat ayında, gatt sübvansiyon koduna imza koyan Türkiye, ihracata tanıdığı destekleri kademeli olarak azaltma taahhüdünde bulunmuştu. Bu çerçevede, ihracataya kullandmlan kaynak kullanımı destekleme prim oranı, yüzde 4'ten, yüzde 3'e indirildi. Desteklemeye tabii tanm ürünlerinde ise yüzde 2 düzeyinde tamnan tesvik sıfırlandı. Merkez Bankası, bankaların topladıkları mevduattan Merkez Bankası'na yatırmakla yükümlü oldukları munzam karşılık oranını da yüzde 15'e düşürdü. Munzam karşıhklara tamnan faiz oranı daha önce sıfırlanarak, Merkez Bankası'ndan kontrolsüz para çıkışlarmm önü kesümek istenmişti. Hazine'nin orta vadeli ve piyasa faizi taşıyan bonolan da munzam karşıhğa sayılacak. 3 sistem (Baştarçfı 1. Sayfada) Çünkü 2%9 sayılı kanun onlan da koruyor. Gürkan, sizin 'Süleyman Demirel'in eteğine sarıldığınızı', 'MESS Başkanhğı yaptığmızı', 'Işveren sendikalannm toplantılarına katıldığınızı' belirterek elestirdi. Ne dersiniz? OZAL Yani Demirel'in Başbakanbğı sırasmda müsteşarı olmam ayıp bir şey mi? Ondan sonra MESS Başkanlığı yapmam ayıp bir şey mi? tşveren sendikalannın toplantılanna katılmanız anayasayı ihlal anlamına gelmiyor mu? ÖZAL Hayır efendim. Elma ile armudu karıştırıyor. Ben Başbakan olarak işçi toplantılanna da giderim. îşverenlerinkine de giderim, gitmişimdir de. Ama parti başkanı olarak katiyen gitmem. Anayasaya sahip çıkma motifini 1988 seçimlerine kadar sık sık işleyeceğimiz yolundaki haberier dogru mn? ÖZAL Anayasaya her zaman sahibiz. Onlann da sahip olması lazım. . Ancak anayasanın 84. maddesinin degiştirilmesini siz önermiştiniz? ÖZAL Vazgeçtik ondan. Başbakan özal, eski Devlet Bakanı Ismail özdağlar'ın kendisine "secimkr için makbuzsuz, belgesiz milyonlarca lira verdigi" yolundaki iddiasına ilişkin soruyu ise duymamazlıktarrgelerek arabasına bindi. OzaPdan lı petrol ahmlarımızın ortalama 2022 dolar üzerinden gerçekleşeceği yolunda biçimlendi. Ahmlanmızda yıl ortalaması fiyatı 20 dolara inerse, petrol faturamızda bir milyar dolarlık bir düşüşü sağlanacak. 2) fthalata dolaylı etkisi: Petrol fıyatlanndaki gerileme Türkiye'nin sanayi ithalatındaki faturasını da etkileyecek. Ozellikle petrole dayalı petro kimya, kauçuk, demirçeh'k sanayilerimizin ithalat faturasında sanayiANKARA, (Cumhuriyet Büleşmiş ülkelerin üretim rosu) Suriye Başbakanı Abmaliyetlerindeki düşüşe paralel del Ranf Kassem, önümüzdeki olarak önemli indirimler beklehafta resmi bir ziyaret için Anniyor. Buna karşılık cam, serakara'ya gelecek. mik, orman ve tekstil Suriye Başbakanı'nın berabesanayilerinin ithalatındaki rinde dört bakan getireceği bilönemli boyutlara ulaşmayan indirildi. Edinilen bilgiye göre, Dıdirimler DPT senaryosunda heşişleri ile görevli Devlet Bakanı saba katılmadı. Ihsan FJ Ha>yip, Dış Ticaret BaPetro kimya, kauçuk ve kanı Muhammed Inadi, tçişleri demirceük sanayüerindeki khaBakanı Muhammed Baggaş ve lat faturası düşüş varsayımı hafSulama tşleri Bakanı Abdullah ta ve amonyum fiyatlarının dış Madani de Suriye Başbakanı'nın borsalardaki baş aşağı gidişine beraberinde Ankara'ya geledayandınldı. Üç ay kadar önce cekler. borsalarda 240 dolardan satılan amonyak geçen hafta 144 dolara kadar geriledi. Doğal gaz fiyatlarıyla eşitlenen amonyak (Bastarafı 1. Sayfada) fıyatlarındaki düşüşün sürmesi Eldem, TBMM Genel Kurubekleniyor. Benzer biçimde, üç lu'nda dün tstanbul bağımsız ay önceki 180 dolarlık düzeyinmilletvekilı Günseli Özkaya'mn den, 130 dolara kadar inen nafBaşbakan Turgut Özal'm, "Deta fiyatları da ithalat mirel hakkında dava açmak isfaturamızdan bir indirim sağlateyen savcılara biz izin yacak. yermiyornz" açıklamasıyla ilgi1986 yılında 1 milyar 350 milli sorusunu yarutladı. Eldem, kayon dolarhk bir ithalat hacmi yamu davası açma izninin ratacak petro kimya cumhuriyet savcdanna ait oldusanayimizde yüzde 5'ten, yüzde ğunu, ancak bazı konularda ta25'e kadar uzanan oranlarda inkibat yapılabilmesi için Adalet dirim öngören hesaplar DPT seBakanlığı'nın izni gerektiğini naryosunda yer alıyor. Nafta ve söyledi. amonyaka bağlı olarak yüzde 10 Savcıhkça takibat yapılabildüzeyinde gerçekleşecek bir inmesi için bakanhğın iznine bağdirimin ihtalat faturasındaki delı konulann Cumhurbaşkam'na ğeri 135 milyon dolar olacak. hakaret, Türklüğe, hükümetin 350 milyon dolarlık bir ithalat manevi şahsiyetine hakaret, bahacmi bulunan kauçuk sanayiinkanları, TBMM'yi ve adhyeyi de yüzde 20 oranındaki bir indi tahkir olarak sıralayan Eldem, rim ödemeler dengesine 35 "Savcılara bu konularda dava milyon dolar değerinde yansıya açma izni, gerekli inceieme yacak. 800 milyon dolar ithalatı pıldıktan sonra verilmektedir. bulunan demirçelik sanayiinde Bu karar ise kişinin sosyal dnnıise yüzde 5'Uk bir indirim 40 milmu, devletin iç ve dış politikasmyon dolarhk bir döviz kazancı da yaratacağı etki gibi faktörler anlamına gelecek. 1.5 milylar dikkate alınarak verilmektedir" dolarhk makineteçhizat sanayii diye konuştu. ithalatında ise sadce yüzde 3 oraBaşbakan 'ın bu tür konularnında gerileyen ithal Hyatlan 50 da bilgilendirilmesinin doğal olmilyon dolar gibi büyük bir ka duğunu ve Başbakan Ozal'ın zanç yaratacak. açıklamasmın da buna göre de3) thracatımıza yansıması: ğerlendirilmesi gerektiğini savuDPT petrol faturamızdaki indinan Eldem, 1 Aralık 198326 rime paralel olarak İran ve Şubat 1986 tarihleri arasında Irak'a yönelik ihracat hacmimizanılan kamu davası açılması izde de bir düşüş öngörüyor. Anni için bakanlığa 1024 evrak gelcak bu noktada tran'a yönelik diğini bildirdi. Eldem, ihracat kalemlerinin yaklaşık bunlardan 685'ine izin verildiğini dörtte üçünün temel mallar ol53'ünün ise henüz incelendiğini ması göz önüne alınıyor. Naklibelirtti. ye yönünden Türkiye'nin büyük avantajı bulunan bu kalemlerde önemli ihracat düşüşü beklenmiyor. Buna karşılık Iran'a yöne (Bastarafı 1. Sayfada) lik bir milyon ton dolayındaki sözcüsü Yalun Eralp bir soru demirçelik ürünü ihracatından üzerine "Gumrükçiioglu, sözkobir fiyat indirimine gidümesi kanusu mektubu Bakanlık talimaçınılmaz gözüküyor. Tonda 15 tı ile yazdı" dedi. dolarhk bir fiyat indiriminin ise Londra Büyükelçimiz Gümsadece 15 milyon dolarlık bir rükçüoğlu, Ingüiz parlamentere kayba yol açacağı tahmin edili yönelik mektubu Cumhuriyet'yor. İran ve Irak'a ihracat hac te yayımlanmıstı. Dışişleri Bamimizdeki azalma DPT kanüğı'mn konuya ilişkin olarak tarafından 150 milyon dolar düdün yaptığı yazıh açıklamada zeyinde tahmin ediliyor. şöyle denildi: ÖNEMLt BtR NOKTA "Mektupta Banş Dernegi yöAncak, DPT'nin umut verici netkUerinin hangi kanun hiisenaryosuna, önceden yapılan it kümleri çerçevesinde yargılanhalat bağlantılan gölge düşürü dıklan izah edümektedir. Önemyor. 3 ve 6 ay öncesinden yapılan li olan bir diger husus da mekithalat bağlantılannda olası fiyat tupU Banş Dernegi yöneticileriindirimleri şimdiden hesaplan nin hangi (iddialarla) mahkeme mıyor. önüne çıkantdıklannın belirtilDPT'nin hesaplan sonucunda mesidir. Halbuki, mektubun bu yıl 695 milyon dolar olarak Türkçe çevirisinde buna yer vehedeflenen ödemeler dengesi cari rilmemiş ve dolayısıyla büyükelişlemler açığının sıfırlanması çinin sanki kendi kanaatini izhar umudu beliriyor. Ancak bu ko ve Banş Derneği'ni rnahkum etnuda temkinli konuşan DPT uz tiği, bu davranşlannın anayasa manları, "Yine 200 milyon ihlalleri boyutu kazandığı gibi dolarhk bir açık veya iyimser bir yanlış yonımlar yapılmıştır. tahmink 200 milyon dolariık bir Mektubun eksiksiz ve dogru terfazla söz konusu olabiür" di ciimesi, bu isnatlann yersizligiyoriar. ni gösterecektir". ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaskanı Kenan Evren, Filipinler'in yeni Cumhurbaşkanı Corazon Akino'ya bir kutlama mesajı gönderdi. Evren, mesajında Akino'ya iyi dileklerini bildirdi. Ankara geçen hafta yapüğı bir açıklamada Filipinler'de seçimlere hile karıştınldığı yolundaki kuşkulara katıldığım açıklamış ve seçimlerin Filipinler halkının serbest iradesini yansıtmadığını bildirmişti. ECEVÎTLER'tN MESAJI Bu arada Bülent Ecevit ve DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit dün Corazon Akino'ya ortak bir mesaj g"öndererek, Cumhurbaşkanlığma seçilmesini kutladılar. Ecevitler, mesajlannda "Filipinler halkının zaferi, dünyanın htv yerinde demokrasi isteyenler için bir kıvanç ve öTgüven kaynafcıdır"dilediler. SOARESİN ANDtÇME TÖRENİNE KATILACAK Portekiz'de 60 yılhk bir aradan sonra seçilen ilk sivil cumhurbaskanı olan Sosyalist Parti lideri Mario Soares'in 9 martta Lizbon'da yapılacak andiçme törenine Bülent Ecevit'in de katılacağı açıklandı. Basına dün Ankara'da yapılan açıklamada, Bülent Ecevit'in Lizbon'daki törene Mario Soares tarafından resmen davet edildiği bildirildi. Surîye Başbakanı haft^ya Ankara'da Eskî siyasiler ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Bastarafı 1. Sayfada) bunlara rağmen SHP içindeki ' 'cadı kazanı'' yine de kaynamaya devam ediyor. Pes artık!.. Birkaç gündür gazetemizin Ankara Bürosu'na SHP'nin çeşitli takımlanndan telefon yağıyor. "Sözde solcular" ve SHP'yi "Gürkan 'a teslim etmek istemeyenler" acele harekete geçiyor ve özal'm yaptığı suç duyurusunun ve başlattığı son siyasal tartışmanın gerçekte "bir oyun "olduğunu öne sürüyorlar. Yani bir anlamda özal'la birlikte "SHP içirde artık kimliği belli bir takım da" nerdeyse kendi genel başkanları hakkında suç duyurusunda bulunuyor. "Tezgâhlanar. oyun" da şu imiş: önemli iki noktamn farkında bile değiller: önce, Başbakan özal'm Gürkan 'a yönelttiği eleştiri tümüyle ANAP'ın yeni oluşturduğu politikadan ve "yeni siyasal motiften"kaynaklanıyor. Yani, bundan sonra her siyasal eleştiri ve oluşumun karşısına, ANAP "Anayasa'yt savunmakia"çıkacak. özal partisinde belirlenen bu yeni politikadan hareket ediyor. Dışişleri: tkincisi de, İzmir mitingi sırasmda, Gürkan 'a orada toplanan işçiler tarafından gösterilen ilgi ve tezahürattan hükümetin son derece rahatsız olduğudur. Nitekim, miting sırasmda gözaltına alınanlann büyük çoğuniuğunu "özal'm aniden siyasal an Gürkan'a tezahüratta bulunanlamda sertleşmesi ve Gürkan lar oluşturuyor. Kısacası, hükühakkında suç duyurusunda bu met ve özal, işçi kesiminin Gürlunması, gerçekte Özal'dan Gür kan 'a ve onun kişiliğinde sosyal kan 'a verüen destekten başka bir demokratlara duyduklan ilgiden şey değil. Gürkan son zamanlar rahatsız olmuştur. da parti içinde zayıfladı. Bu zaAcıdır ki, özal ve hükümetin yıfhğım mayıs sonunda yapıladışmda benzer rahatsızlığı ducak SHP Genel Kurultayı 'na kayanlar arasında "SHP'deki belti dar bir daha zor düzeltir. O haltakımlar"da var. Işte, sosyaldede, kendisine destek vermek gemokratlar bu alışkanlıklanndan, rekir. Bu desteği en iyi özal vehizipçilikten, dedikodudan, birrebüvr. Çünkü, Özal, karşısmda birine çelme atmaktan kurtulmuhalefet olarak Gürkan 'ı görmadıkça, ne kendileri sağlıklı bir mek istiyor, Erdalînönü'yü departi gerçekleştirebilir, ne de ğil. Gürkan 'a destek verebibnek Türkiye 'de sağlıklı bir demokraiçin de, onu güçlendirmek ve sinin kurulmasına katkıda buluhaklı olduğu bir konuda söz söynabilir. lemesini sağlamak gerek. Işte, özal bu noktadan hareketle Geçen hafta daha miting yaGürkan 'ı elestirdi, Gürkan da bu pılmadan önce, Gürkan'ın İzfırsatı iyi kullanarak, kamuoyu mir'e gitmesinin "doğru olmaönünde son zamanlarda yitirdi dığını telkin edenler" şimdi kalği puanlan yeniden toplamayı kıyorlar, bambaşka bir boyutta "cadı kazanı" kaynatıyorlar. başardı. Zayıflayan konumunu Oysa, Gürkan 'ın topladığı yeniden güçlendirmiş oldu". Işte, SHP'de politika ve dü olumlu puanlan geniş kitlelere şünce üretmek yerine, aklını bu yaymanın yolunu yordamını dütür ham hayallere kaptıranlann şünseler daha iyi olmaz mı? Mason günlerde kaynattıklan "cadı yıs sonundaki parti kurultayınkazanı''' yukarda özetlenen bi da kendilerini ne gibi görevlerin çimde aktarılıyor. Oysa, bu tür beklendiğini hesaplayabilirseler, dedikoduları yayanlar çok daha kazançlı çıkmazlar mı? SOMUT HAFTA BOYU OKUMAK İÇİN