25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel The Times gazetesi: Sabıbı Cumhuriytl Matbaacıhk ve Cazetecüik Türk Anonim Şirketı adına Nıdir Ntdl, • Genel Yayin Müdürü. Hasan Cemal, Müessese ModürU Emise UjıklıgU, Yaa l5lerı MüdurU. Okay GöonBİn, # Haber Merkezi MüdürU: Yıiç» Bayer, Sayfa DüMnı Yönetmenı: Ali Acır, • Temsıicıler. ANKARA: Yılçm D o f u , İZMİR: Hikmet Çttinkıy*, ADANA: Cdal Istanbul Haberleri. Reha öz, Dış Haberler E i f u Baleı, Ekonomı Osmtı llagay, Kültttr: CeUl Ürter, Magazin. Meknel Y«şi«, Spor Danışmanj: Abdolksdlr Yuctlmu, DOzeltme: Reflk Dnrbaf, BilunEğıum: Şakia Alpajr, IjSendıka. Ş a l u u Keund, HaberAraîlırma Ufnk Güdcmlr, • Koordınatör: Akmel Kornlun, # Mab tşler: Eral Erkaı, tdare Hıueyia Gürer, Isletme: Önler Çcfik, Bılplşlem: >afl laal. Basan ve Yayan. Cnmhariyct Matbaacıik ve Gazetecihk TJVŞ. Tttrk Oca&'Cad. 39/41 Cagalojlu, 34334 Ist., PK. 246tstanbul, Tel 512 05 05 (20 haı), Telex: 22246 # Buroiar Aakara: Zıya Gökalp Bulvan Inkılap Sokak, No. 19/4, Tel: 33 11 4147, Telex 42344 9 Izmtn H. Zıya Bulvan. 1352. Sok. 2/3, Tfcl 25 47 0913 12 30, Telex: 52359 • Adanc Çakmak Cad No 134 Kat 3, Tel 1455019731, Telo: 62155. TAKVİM 25 KASIM 1986 lmsak: 5.25 Güneş: 6.55 öğle: 11.56 tkindi: 14.24 Akşam: 16 46 Yatsı: 18.11 Vakıf Haftası ANKARA fajL) Vakıf Haftası, 17 aralık tarihlert arasında Vakıflar Genel Müdurlüğünün koordinatörluğtinde geniş çaplı bir programla kutlanacak. Hafta, Turkiye Vakıf Bankası Genel Müdürlüğü'nutr düzenlenecek törenle Devlet Bakanı Kâzım Oksay tarafından başlatılacak. Hafta boyunca, çok sayıda bilim adamının katıiacağı "Türk Vakıf Medeniyeti Çerçevesinde Hacı Bayramı Veli ve Dönemi", "Yeni Vakıfiann Problemleri ve Geleceği" ile "Yaşlıya Saygı" konulu üç seminer duzenlenecek. Vakıf Haftası dolayısıyla b&zı vakıf kuruluşları, yardıma muhtaç kişilere çeşitli yardımlarda bulunacaklar. Hafta nedeniyle bir de güreş turnuvası yapılacak. Ingiltere, Kıbrıs sorununa müdahale etmeti LONDRA (a.a.) lngiltere^ nin etkin gazetelerinden "The Times", yayımladığı başyazıda, KKTC'yi tanımamaya kararlı olan Ingiltere'nin, adadaki çıkarları açısından Kjbns sorununa barışcı bir çözüm bulunması için müdahale etmesini istedi. "Kıbns'ın Acı Lunonlan" başlıkh yazıda, Ktbrıs sorununun çözümlenmemesinden tamamiyle Rauf Denktaş'ın sorumlu tutulamayacağı belirtüiyor. Rum toplumu lideri Kipriyann'nun, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın çerçeve anlaşma taslaklannı iki kez reddettiği hatırlatılan yazıda, Kıbns Rumlannın, özellikle adadaki guçlu Turk askeri varhğından çekindıkleri kaydediliyor. The Times, bir iyi niyet gösterisi olarak adadan bir miktar Türk askerinin geri çekilmesini öneriyor. The Times, başyazısım şöyle tamamhyor: "Bir NATO iıyesi ve güneyde egemen üsleri olan bir ülke olarak İngiltere'nin, dostca bir çözumde çıkan vardır. Bununla beraber yakın bir gelecekte, her iki toplum da, asgari miiştereklerde birieşmeye ikna edilmezlerse, barış için çok az bir umut goruluyor." Öte yandan Londra'da bulunan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, IngilizTurk Ticaret Odası'mn düzenlediği öğle yemeğinde yaptığı konuşmada, tngiltere hükümetinin Kıbns Rum toplumu lideri Kipriyanu'yu daha uzun sure adanın tek ve meşru hükümetinin temsilcisi olarak tanımayacağını soyledi. Denktaş, Ingiliz hükümetinin "garantörlük neyi gerektiriyorsa onu yapması" gerektiğıne, yani adadaki iki topluma eşit muamele etmesi gerekliliğine değandi. Denktaş, Ingiliz isadamlannı KKTCye davet ederek siyasi ve ekonomik durumu gelip bizzat görmelerini istedi. Konuşmasuım sonunda Denktaş, Türk askeri birlilderinin adada toplu mezarlan önlemek için bulunduğunu ve anayasaya aykın olarak Rum kesiminde bulunan Yunanistan'ın 8 bin askeri yetkilisine karşı güvence oluşturduğunu kaydetti. Umre ziyaretleri TA RİHİNİÇİNDE ERİYEN KARAKOL 1931 yılmda karakol olarak hizmete giren bina artık yaşlanmış. Beton mu, sıva mı, kiremit mi, artık ne varsa erimiş, pulpul döküluyor. Ama Muammer Karaca'nın sesiniduyar gibisiniz. Gtridt ününden başka bir şey kalmamif. (Fotoğraflar: KADİR CAN) CEBEALİ BİR BAŞINA KALIYOR Semte adırn veren Bursa Subaşısı Cebe AU'nin türbtsi karakolun içinde. Cebe Ali her gün 510 semt sakininden dua altyor. Karakol yeni binaya tafinınca Cebe Ali, türbesinin içinde bir başına kalacak. Bakahm türbenin başmdaki su testisini kim dolduracak? ANKARA (OM.) Umre için karayolu ile Kâbe'ye gidecek yurttaşlar, 2 aralıktan itibaren Habur sınır kapısından çıkış yapmaya başlayacaklar. Diyanet Işleri Başkanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, bu yıl umre ziyaretleri karayoluyla üç, havayoluyla iki tur olarak yapılacak. Karayoluyla ilk tür 2, 3 ve4 aralık günleri gerçekleştirilecek, ikincı tur çıkışlar 10, 11, 12 Ocak 1987'de. Üçuncü tur ise 17,18, 19 Şubat 1987 tarihlehnde olacak. Cibali Karakolu da aıu oluyor Cibali semtinin ününü tstanbul sımrlanndan taşırıp tüm Türkiye'ye yayan Cibali Karakolu 55 yıldan beri hizmet verdiği binadan artık taşımyor. Hem de içindeki türbede yatan ve semte admı veren Cebe Ali'yi bir başına bırakarak. ^^~~^^^^~ | f* irinıi CIA* /~SL.«K L' Mİx<ıl.. Evet, Cibali Karakolu *.^..>.A taşımyor. Tiyatro oyunuyla, filmiyle Türkiye'run en "iiıılii" karakolu yakın bir zamanda tarihe kanşacak. Nedir Cibali Karakolu'nun özelliği, halk arasındaki bu yaygın ününden başka? Cibali Karakolu'nun bir değil, birkaç özelliği var. Bunlann başında Fatih bölgesinin ilk karakolu olması geliyor. Ve çok geniş bir bölgeye hizmet vermesi. lkincisi içinde türbe olan ilk karakol olması. Fatih Sultan Mehmet'in Istanbul'u fethi sırasında ön saflarda çarpışanlardan Cebe AU'nin türbesi tam karakolun içinde ve halen de ziyarete açık. Üçüncüsü, Muammer Karaca'run karakolun adını kullandığı oyun o kadar çok tutmuş ki, Karaca kazandığı paranın bir bölümüyle karakolun restorasyonunu yaptırmış. Bu da belki ilk kez bir sanatçmın bir karakol binasına para harcamasının belgesi. Muamrner Karaca, semt sakinlerinden Hasan Bedü'run söylediğine göre, 1968 yılında o zamarun parasıyla 27 bin liraya karakol binasını onartmış. Bu onanm zamanın vaJisınin de katılımıyla görkemli bir törenle kutlanmış. Semtin adı Cebe Ali'den geliyor. Karakolun namı da semtin adı Cibali'den. Peki kim bu Cebe Ali? Cebe Ali, bazı kaynaklara göre Mısır Sultam Klavun'un şeyhi. Karakolun kapısına Istanbul Fethı Derneğı tarafından konulan kitabeye göre ıse Bursa Subaşısı. Cebe Ali, Istanbulun fethinde bulunmak üzere Anadolu'ya gelmiş. At çulundan bir cebe giydiği için de Cebe Ali diye çağrılırmış. Burada biraz durup cebenin de ne anlama geldiğine bakaJım. Cebe, halka ya da zincirden yapılmış örme zırh demek. Ama sözcüğün anlamı zamanla değişip savaşla ilgili silah ve araçları ifade için kullanılır olmuş. Bu bakımdan Cebe Ali'nin türbesinin de Cibali Karakolu içinde bulunması bir raslantı olmasa gerek. Biz yine dönelim Cebe Ali'nin öyküsüne. Cebe Ali Osmanlı ordusuyla Istanbul önlerine geldiğinde kenn REFİK DURBAŞ A. Kadir'in "Cibali" adlı şiirinin son dört dizesi şöyledir: "Cibali dendi mi, aklıma siz gelirsiniz, kadınlar. Çarpık ayakkaplannız gelir, kabraman elleriniz." A. Kadir artık aramızda değil. Cibali dendi mi onun aklma kadınlar geliyordu. Şiirini de yazmış. Ama çoğumuzun aklına bugun Cibali dendi mi Cibali Karakolu geliyor. Yalova der demez kaymakamlığın gelmesi gibi. Cibali Karakolu'nda bugünlerde bir şeyler oluyor. Geçmiş günlerin afişlerinden inmeyen oyunJan gibi değil. Bir sinema, milzik olayı da değil. Cibali Karakolu tasınıyor. Karakol; memuru, amiri, komiseri, masası, sandalyesiyle taşımyor. Adını da götürüyor. Yeni bir karakol olarak çalışmasıru surdürecek, ama halkın bildiği, diline pelesenk ettiği karakol olmayacak artık. J* • ı. ı M ı« . . • ! • r ** » « disıne ordunun ekmekçibaşılığı verilmiş. Rivayete göre yüz binlerce kişinin ekmeğini bir tek fınndan hiç aksatmadan yetiştirirmiş. Bu gizini de kimseye açmazmış. Fatih Sultan Mehmet, gemilerini karadan HaIiç*e indirdiği zaman Cebe Ali, gemilere binmemiş. Üç yüz müridiyle postlannı denizin üstüne yayıp, def ve kudürn eşliğinde denize açılmıştır. Bu durumu gören Bizanslılar korkudan ne yapacaklannı şaşırmışlar. Cebe Ali ve müritleri şimdı karakolun bulunduğu yere geldiklerinde surlara saldınp kente girmişler. Bu sırada Cebe Ali orada şehit olmuş ve buraya da onun adı verilmiş. Adı da zamanla halk arasında Cibali'ye dönüşmüş. Çevre sakinlerinden yaşlı kişilerin anlattıklanna göre karakoldan önce bir mescit varmış sur kapısının üzerinde. Surlann üzerinde de güvercin yuvalan. Sur kapısının üzerinde kocaman bir tuğra hâlâ duruyor. Zamanla mescit kulamlmaz olmuş. Güvercinler de yuva değiştirmiş. Taşlar, ara sıra surlardan yuvarlanıp duruyor. Semtin bir özelliği de sık sık yangınların çıkması. Yangınlar kuzey ruzgârlannm etkisiyle bütün İstanbul'a yayüınmş. Böyle bir yangında mescit de, sur kapısı da yanmış. Hasan Bedii, "Ben yakın zamana kadar gördiim, kapının tokmak derairi 50 kilo geliyordu" diyor. Muammer Karaca, "Cibali Karakolo" oyununu 16 yıl boyunca tam 3150 kez oynamış. Oyun öylesine tutulmuş, halk arasında öylesine sevılmiş kı, günlük dılde Cibali Karakolu deyiminin yerleşmesine neden olmuş. Halen karakolda görevli bir polis memuru bu ilginçliği şöyle bir örnekle anlatıyor: "Buraya geJmeden once Diyarbakır'da gorevliydim. Cibali Karakolu'ndan gelen bir arkadaş vardı. Karakolda ve cevrede kinue onun adını bUmez, herkes Cibali diye çagınrdı." KARAKOLDA FATtHA Karakolun binası vakıflara ait. 1931 yılında karakol olarak hizmete girmiş. önceleri iki katlıymış bi na. Yakın yıllarda bir kat daha çıkmışlar. Bu arada karakol görevlileri Cebe Ali'nin türbesini de ziyarete açmışlar. Belli bır ziyaret günü yok. Dileyen istediği zaman gehp bir "Fatiha" okuyup gidiyor. Ne polis memurlannın onlara kanştığı var, ne gelenlerin karakolun işlerine. Kapıda nöbet tutan memur, "Sabah gün doğarken yannn başına bir üsti su bırakıyonız, birkaç saat sonra bakıyoruz ki testinin suyu yanya inmiş" diyor. Karakol önceleri Eminönü'ne kadar bütün çevreye hizmet veriyormuş. Şimdi de Karadeniz Caddesi'nden Haliç Caddesi'ne, Haydar Mahallesi'ne 4050 bin kişiye hizmet veriyor. Bina yıkıldı yıkılacak. Duvarlara elini sürüyorsun, ıçerden inlemeler geliyor. Beton mu, sıva mı, kiremit mi, artık ne varsa erimiş, pul pul döküluyor. Emniyet Amirliği'nin çabasıyla dökülen, eriyen yerler onarılmış. Merdivenlerden ınerken Karaca'nın sesini duyar gibisiniz. Cibaii'nin köhne, yıkıntı binalarından bir aynmı yok. Ne geçmişiyle böbürlenir bir tavırda, ne yanında yöresindekilere yukardan bakar bir durumu var. Tarihın içinde eriyip o da Haliç'in, en çok da Cibaii'nin bır parçası olmuş. Bedrettin Dalan Haliç kıyılannı yıkmadan önce daha çok olay olurmuş. Esnaf arasında, hamallar çok kavga edermiş. Şimdi bunlar pek olmuyor. Ama yöre halkı yoksul. Semt sakinleri Cibali'ye "Fatih'in Hakkârisi" diyor. "Biz daha düne kadar cöp tenekesin) görrnemiştik. Çop arabası buralara girmezdi. Devlet de yoktu burada" diye de eklıyorlar. Kavgalar da yoksulluk yüzünden çıkıyor, çoğu zaman. Cibali Karakolu taşımyor. Haydar'da içinde lojmanı olan daha modern bir binaya gidiyor. Cebe Ali'yi kendi mezannda, bir başına bırakarak gidiyor. Cibali adı karakol olarak belki orada da yaşayacak. Ama bilinen, tanınan "ünlü" Cibali Karakolu olarak mı? Bunu da zaman gösterecek. ^ ^ ^ Âlçakian ıtçuşlar Magazin Servisi Federal Almanya'da alçaktan uçuşlarm insanlar üzerindekı etkilerini saptamak ıçın düzenlenen ankette, alçaktan uçuşlann yapıldığı bölgelerde oturanlann tiçte birisınin korkuya kapıldığı saptandu Ankete göre halkın yüzde 81'i alçaktan uçan uçaklan güniltüsünü her türlü gürültuden daha rahatsız edıci buluyor; yüzde 28'ı direksiyon başında birdenbire paniğe kapıldığı için hayatı tehlikeler atlatıyordu. Stern dergısindeki yazıya göre, alçaktan uçuşlann yapıldığı gunlerde okullarda ders saatlerinin dörtte biri boş geçıyor, bu arada psikiyatri kliniklerindeki doktorlar ani gürültu yüzünden bazı hastalannın pencereden atlamaya kalkışacak kadar korkuya kapıldığını belirtiyorlardı. Sağhk yeteneği yönetmeliği Yıkmtı Mustafa: Sorguda bulundum BURSA, (Cumhuriyet Bürosu) Küçük Hikmet'in katil zanlısı olarak tutuklanan Dunnuş Tekirtaş adlı garsonun cezaevi savcıhğı aracılığıyla gönderdiği dilekçe sonrasında, Yıkıntı Lokantası sahibı Mustafa Özlü ve oğlu Kemal Özlu'nun dün 2.5 saat ifadeleri alındı. Gemlik C.Savcı Yardımcısı Mevlüt Aydın'ın istemi uzerine jandarma tarafından adlıyeye çağnlan "Yıkıntı Mustafa" adıyla bilinen lokanta sahıbi, ifadeden sonra gazetecilere, "Savcı bey jandarma aracılığola beni çagutnuş. Gittim ifademi verdün. Garsonun mektubuoda yazdıklanm baoa sordu. Ben de kendisine komutanlar benı çağırdı, 'Sor bakalım Dunnuş'a bu işi yapmış mı, yapYAR1MSAATSÜRÜYOR Lazer ışınlanndanyararlamlanyontemde, safra kesesindekitafinparmamış mı? Seni daha yakından ta çalanarak dışan atılması işlemi yanm saat içinde tamamlamyor. nıyor, belki sana soyler. dediler. Ben de gozleri kapalı dunımda bulunan Durmuş'a 'Oglum yaplnsan erkekçe soyle. Bak biz dayak diyoruz' dedim. Bu srada odada jandarraa tttrafından gözaltına alınan diğer garsonlanm da >ardı" dedı. Gemlik C.Savcı Yardımcısı Mevtal Aydın, olayla ilgili dosyanın mahkemeye intikal ettırilebılmesi için AdFederal Almanya'nın Erlangen Tıp bir ilaç tarafından çözülemeyen li Tıp raporunun beklendığini taşlar, safranın onikiparmak basöyledı. Fakültesi'nde safra kesesi laşlarını parçalamak ğırsağına gitmesini engelleyecek Mustafa Ozlu ve oğlu Kemal Oziçin lazer ışınlanndan yararlanılmaya başlandı. kadar geliştiğinde dayanılmaz lu'nün Gemlik Savcılığı'nda bulunışınlanndan faydalamlmaya başduğu sırada, Bursa C. Savcılığı'na ağrılara neden oluyorlar. Bir Magazin Senisi Safra kebir vatandaşın başvurduğu ve küçük landı. Narkoz kullanmadan en sonrakı aşamada safranın kana sesi taşlarını ameliyata başvurHikmet olayı ile ilgili açıklamalarda karışmasıyla hastanın derisinde çok yarım saat içinde gerçekle>madan ortadan kaldırabilecek bulunacağını söylediği öğremldi. ve gözlerınde sararma görüluyor. bir yontem geliştirildı. Federal tirilen parçalama ışlemınden Bursa C Savcısı Avdemir Turnan taBu noktadan sonra da butun iş, Almahya'nın Erlangen Tıp Fakulsonra taşlar doğal >ollardan vurafından savcı yardımcılanndar bıcerrahlara kalıyor. tesi Kliniği'nde safra kesesi taşcut dışına atılıyorlar. risine gönderilen surpriz tanığm yaSafra kesesinde oluşan ve hiçzılı açıklamalanmn Gemlik C. Sav larım parçalayabilmek için lazer Stern dergisi Erlangen Tıp Facılığına dun akşam saatlerinde ulaşkültesi'nde ilk kez denenen lazer tığı doğrulandı. Olayı soruşturan vontemimn 7 hasta uzennde basavcı yardımcısı Mevlut Aydın, şarıyla uygulandığını belirtiyor. Cumhunyet muhabirinin bu konudaki sorusuna, " O şahıs, olav günu tslanbul Haber Servisi Beyoğıstenmiştı. Olay yenne gelen polısın, Yarım saat içinde tamamlanan oralarda dolaştığı söylenen tunıncu lu'ndakı evlerinde öncekı gun boğueve ginlmesi sırasında zor kullanıl işleme, hastanın yemek borusurenkli arabayı gorduğunü soylemis. larak öldurülen Aysç Ozgiin adlı 12 madığma, evde uzun sürelı bir boğuş na esnek bir boru sokularak başV erilen ifade, >apılan açıklama, üze yaşındakı kızın katıünm 15 yaşındamayı gösteren ızlerin bulunmaması lanıyor. Daha sonra borunun rinde durulacak bir olav degil. Faz ki amcasının oğlu Halis Özgun olduna bakarak cinayeti aile çevresinden ıçinden safra kesesinin ağzına la merak etmeyin"yanıtını verdi. birinin işlemış olabıleceği olasılığı ğu açıklandı. kadar uzanan bir sonda geçirıliüzennde durdu. Ancak cinayeti olay ;,or. İşlemi gerçekleştiren doktoTutuklu garsonun dilekçeh basvjAnnesinin alışveriş için çarsıya çıkyerinde bulunan bir slip ortaya çıkarrusundan sonra bugun de soruştur tığı bir sırada gerçekleştirilen olayda, run bir duğmeye basmasıyla sondı. Ayşe özgün'un >akın akrabalanymayı yüruten jandarma ılgililerinin 12 yaşındaki Ayşe'nin u^ına geçılmek danın ucundan bir tel çıkıyor ve la konuşurken amcasının oğlu Halis ifadelerine başvurulacağı da öğsafe kesesinin girişini açıp kapaÖzgün'un sorulara verdifi yanıtlarrenildi. yan kas kesiliyor. dan ve genel tavırlarından kuşkulaTEKtRTAŞ'IN AİLESİ BARO'YA Safra kesesi girişinin genişlenan polis, 15 yaşındakı gencin slipıyle BAŞVURDU olay yerinde bulunan slipin markatilmesınden sonra operatör Kuçuk Hikmet olayının ardından sını karsüaştırarak sorguyu bu yöne ucunda bir kafesi andıran telletutuklanan 16 vaşındaki garson Durçektıler rın bulunduğu yeni bir sondayı muş Tekırtaş'ın ailesi dun Bursa Bagınşın onune uzatıyor. Safra kerosu'na başvurarak parasızlık nedeHalis Özgun'ün emnıyet müdurlu sesi taşı tel kafesle tutulduktan niyle avukat talebınde bulundu. Bağune getirilmesinden sonra yapılan ro, muhlemelen bugun avukat ısmı sorguiamada zanlının suçu kabul et sonra lazer ışınlarıyla parçalanıbelirleyecek ve durumu aıleye bildıtiği açıklandı. Gazetecilerle göruştu yor. Tel kafes parçalanan taşları recek. Yetkililer, Durmuş Tekirtaş'ı safra kesesi girişinden uzaklaştırulen karate kursu öğrencısi Halis savunacak avukatın belirlenmesının rarak onikiparmak bağırsağına özgün, olay gunu erken maunede bir hemen ardından tutukluluk kararıHalis özgün Ayşe'nin katili 15 sınemaya giderek izlediği fılmlerden taşıyor. Taşlar daha sonra doğal na ıtiraz edileceğini de söylediler. yasında etkılendiğini söyledı yollaıdan vucudu terk ediyorlar. Macaristmvda evler atölyeye dönüşüyor Magazin Servisi Macaristan'da her ev para getirecek ilginç buluşlann yapıldığı küçük birer atölyeye dönuşmeye başladı. Neler yok ki, bu buluşlar arasında. Eski otomobil lastiklerini yeniden kullanıiabilecek hale getiren makineler, saç çıkartan kremler, mezbahaİardaki artıklardan üretilen proteinli ilaçlar, duz tabanlar için hava yastıkh ayakkabılar, alkolsüz şaraplar ve daha niceleri. Hemen hepsi yurtdısına ihraç edilen bu tiır buluşlar, devlet tarafmdan da dolayh yollardan destekleniyor. "Der Spiegel" dergisi "Felkinalom" (Sunuyorum) isimli en popüler televizyon dizilerinden birinde isteyen herkesin kendi yaptığı buluşları anlatabildiğini belirtiyor. Macar Ulusal Bankası kullanıiabilecek buluşlann patentlerini tescil ettirerek, uygun üreticileri buluyor, gerektiğinde devlet sübvansiyonu uyguluyor. Bir devlet işletmesi olan Taurus, eski otomobil lastiklerinden yeni lastikler yapabilmek ve bunun için gerekli makineleri üretebilmek için 18 milyon forint (yaklaşık 252 milyon lira) almıştı. Yem oyunuyla son gunlerde yeniden kendinden söz ettiren Ernö Rubik, ise, uluslararası piyasaya devlet yardımı olmaksızın çıkmayı başarmıştı. Dünya çapında büyük bir patlama yaratan Rubik küpünün üretimi için binlerce Macar vatandaşı küçuk işletmeler halinde örgütlenmiş, hatta Macar Ulusal BanSAL YANGOZİHRAÇ EDÎYOR Mavadadmdaki firma, dış ticaret işleriyle uğrasıyor ve Batılı ülkelere hayvan satıyor. Firmanın lsviçre ve Fransa 'ya ihraç ettikleri arasında salyangoz da var Dış ticaret işleriyle uğraşan kasının Başkan Yardımcısı JaMavad isimli firma ise, Batılı ülnos Fekete bile bu kitlesel uretikelere avlanmak üzere yabani me aktif bir biçimde katılmıştı. hayvan satıyor. İşe Italya'ya tavMacaristan'ın gıda maddeleri şan satmakla başlayan Mavad, piyasasına getirdiği bir yenilik de daha sonra Avustralya ve Yeni "alkolsüz şaraplar." Bu tur şaZelanda'ya geyik, Ingiltere ve raplann baş muşterisınin ABD Federal Almanya'ya yaban örolacağı tahmin ediliyor. deği ve sulun, ABD'ye bıldırcın Batıda "barikalar yaratan satmaya başladı. Bu konudaki k r e m " olarak tanıtılan ve yapıtalebin giderek artması uzerine mında ayçiçeği kullanılan bir cilt ha>vanların Macaristan'da özel kremi ile geçen yıl Avrupa Paolarak beslenmeye başlandığı beketleme Endüstrisi'nin buyük lirtih'yor. İsviçre ve Fransa'ya odülünu alan HeliaD firması, salyangoz ihraç eden firmanın bu yıl bezelyelerden yapılmış beyeni üriinu, çiftliklerde yetiştiribek kremiyle büyuk satışlar yaplen solucanlar. mayı planlıyor. ANKARA (ANKA) Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görevli askeri ve sivil personel ile askerlık göreviyle yükümlü vatandaşlarm sağhk yeteneklenni belırleyen, savaşta ve barışta yapılacak sağlık işlemlerını düzenleyen "Türk Silahlı Kuvvetleri Sağhk Yeteneği Yönetmeliği" yayımlandu ResmiGazete'de yayımlanarak yurürlüğe giren yönetmeliğe göre askerlik çağına gelen yukümlüler, yapılan sağlık muayenelerinden sonra "uskerliğe elverisli olanlar" ve "askerliğe elverisli obnayanlar" olarak iki gruba aynlacaklar. Askerliğe elverisli olmayan ytikümlüler askere almmayacaklar. Askeri okullara almacak öğrencı adaylannda "tam sağlam olma" koşulu aranacak. Safra kesesi taşları ameliyatsız yot ediliyor tSTANBUL, (a.eL) Dünya çiçek uretim ve pazarlamasmda soz sahıbi Danımarkalılar, urettikleri yaklaşık 500 çeşıt çi~ Çeğı Turkiye'de pazarlamak için gırişınilere başladılar. Sullanahmet'teki YeşılEv'de "Çiçek ve Senfoni" adı altında düzenlenen toplantıda, Danısh Delıght Flovvers, Daehnfeldt ve Fıonia adlı fırmalar urünlerini tanıtnlar. Danimarka Büyükelçisı Kıeld Hillumsen'ın de katıldığı toplantıda, davetlilere çiçek üretıminde uygulanan yeni yontemler hakkında da bilgi verıldi. Çiçek çıkarması Barış Yılı'nda rekor silahlanma fVASHINGTON (ANKA) Dünya Barış Yılı olarak ilan edilen 1986 da, dünyada silahlanmaya yapılan harcamalar, yeni bir rekorkırarak 1 trilyon dolara doğru tırmandı. ABD1 de yayımlanan bir raporda, 1986 yılında silah harcamalannın 1985 yılına göre 100 milyar dolarlık bir artış ile 900 milyar dolara yükselmesinin beklendiği bildirildi. Bu arada, silah sanayıinin dunyamn gayri safı milli hasılanın yüzde 6'sını oluşturduğu kaydedilen raporda aynca, silah sanayıinde halen 100 milyon kişinin istihdam edildiği de belirtildi. Âyşe'nin katiti amcaoğhı Papa'dan barış çağrısı WELLİNGTON (UBA) Asya ve Pasifik adalarındaki gezilerini sürdüren Pupa Jean Paul, Yeni Zellanda'nın başkenti Wellington'da yaptığı konuşmada tum insanlığı barışı korumak için çalışmaya çağırdı. 25.000 kişiye yakın kalabalığa seslenen Papa'nm politik konulardan uzak durmayı tercih ettiği ve konuşmasında daha çok dinsel barış hakkında va az verdiği görüldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle