Katalog

2 KASIM 1986 KÜLTÜRYAŞAM ILffYANLAR tSMAİL GÜLGEÇ M KIN/ıVİ YÇ VA UQKAyi V E UÇMA Ğ CUMHURİYET/5 Burhan Doğançay'ın hayatı ve sanatı New York'ta kitap oldu Özgürltik yolunu bulan adaıtı New York'un en önemli sanat kitapçılanndan "Rizzoli Bookstore", ressamheykeltıraşfotoğrafçı Burhan Doğançay üstüne yayımlanan kitap için bir haftahk vitrin yaptı 3000 basılan "Burhan Doğançay: Hayatı ve 1utkusu"nda Jacques Rigaud, Roy Moyer, Gilbert Laseaut gibi ünlü eleştirmenler Doğançay'ın sanatını değerlendiriyor. ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK Ekim ayı ortasında New York'un en önemli sanat kitapçılanndan "Rizzoli Bookstore " u n ressamheykeltıraşfotoğrafçı Burhan kitabı, daha önce Amerikan Sanat Federasyonu'nun direktörlüğünü yapan, ressam ve sanat tarihçisi Roy Moyer hazırladı. 3000 basüan "Burhan Doğançay: Hayaü ve Tutkusn" adlı kitabuı 25OO'ü dağıtıldı. Kitabın ğançay. "Şimdiden galeri önerileri, koteksryoncutann telefoalan üç dört katına çıkmış durumda." Az rastlanır kozmopolitizm Doğançay'ın kitabının önsözünü, ondokuzuncu yuzyıl sanatını derleyen Paris'teki "Musee d'Orsay"ın başkanı ve "Institntd'Etüdes Politkjue'te öğretim görevlisi Jacques Rigaud yazdı. Rigaud, Doğançay'ı dünyaya vakfetmekte: "Türkiye babavatanı, Avrnpa ailesi, Amerika tse evi. Bugünün artisüeri açısıadan az rastianan bir konnolardan etkilenişini, bunlan yansıtışını anlatarak devam etmekte: 'tster istemez Chartie Chaplin'i akla getiriyor. Büyük şehrin darbderine, itip kakarak peş peşe isabet alan darbelere karşı giden ve geriye kendi yöntemleriyle dövüşen, sonunda özgürlük yolanu bıilan adam." Çagdaş bir hastalık Doğançay'ın duvarlara atfettiği işlev kitabın çeşitli bölümlerini yazan bu birbirinden ünlü sanat eleştirmenlerini de etkisi altına almakta. Kitabın derleyeni Moyer, adeta Doğançay'ın yerine anlatmış: "Artistik süreçte, artist davan bir çagdaş hastahk olarak işlevselleştirir. Bunu hem içsel hem de dışsal şeylerin yıkumakta olduğanu göstermek amacıyla yapar. Duvar gibi, üstüne çizen insan da görttnmez, karşüaşıhnaz ohır, IdşiHksizleşir. tçseiliklerini dünyanın dışsal parçalannı düzene koyduklan biçimiyle bütünleştinneyi uman bir insanlar toplulugu hissediUr." KİM KIME DUM DUMA BEHtç AK Heykelleri konusunda ise Moyer, Doğançay'ın çocukluğuna değin uzanmakta. Doğançay'ın heykellerindeki gölge öğesinin önemli yeriyle çocukluğunda izlediği Karagöz kukla tiyatrosunun görüntüleri arasında bağlantı kuruyor: "Doğançay, Türkiye'den bir çocuk olarak gölgeyi ruhla tanımlamayı ögrendi... Biz gölgeleri bir şeyin parçası olarak görme alışkanlıgına sahip degiUz. Fakat Doğançay'ın hareketleri objeye gölge kadar önem veriyor." Fotoğraflarla ilgili bölümse "estetik" konusunda öğretim DUVARLARDAN ETKÎLENÎŞ Burhan Doğançay 'la ilgUi kitabı derleyen ressam ve sanat tarihçisi görevini Paris Nanterre ÜniverRoy Moyer, sanatçının yapıtlannda duvarlardan etkilenişinden söı ederken, "Doğançay, duvan çağsitesi'nde sürdürmekte olan sadaş bir hastahk olarak işlevstUeftiriyor" diyor. nat eleştinneni Gilbert Lascault politizm." Rigaud şöyle demektarafından hazırlandı. Glive GiDoğançay'ın kitabının piyasaya tanesi 75 dolara satılmakta. boire ise kapanışta "Tüm duvarçıkışını kutlamak amacıyla bir Ünlü koleksiyoncular, sanat te: "Amerika'daki ilk döneminin üriinleri. Doğançay'ın Celiların anlatılacak hikâyeleri var haftahk vitrin yapması, sanatçıyı eleştirmenleri, galeri sahiplerinin ne'inde isimlendirdigi gibi, yuve dünyanın tum duvarlan ortak çok etkiledi. Doğançay, çahşmakitabın piyasaya çıkışı için Rizbir dili konuşuyor. Doğançay'lan ve hayatmı konu alân kalın zoli Kitabevi'nde verilen koktey kan yükselen' bir şebir olan, bu ın tutkusunun sonu yokmuş giciltli, büyük boy, iyi baskı kitale gelmeleri, Doğançay'ın bun New York denen şehrin, bu dünbi gözükmekte" diyerek Doğanbın hazırlanmaya başlamasından dan sonraki çahşmalan için, ca yanın hiçbir yerinde rastlanmaçay'ın duvarlardan esinlenerek piyasaya çıkışına değin olup bilışmalarının piyasaları için yan metal, elektrik ve dikeylik geliştirdiği yığınla çalışrnasırun tenleri "rüya gibi bir şeyM olaönemli bir gelişme oldu. "Dün dönyasına karşı giriştigi rekabeti her birinin ayrı bir özelliğe sahip rak nitelendirmekte. ya çapında kaç ressamın bn tür kanıtlamaktadır." Rigaud, Doğançay'ın duvarolduğuna değiniyor. "Hudson HU1 Press"in bastığı den kitabı çıkmış" demekte Do PÎKNtK PÎYALE MADRA BUNLAB KALP ATIŞLAQIN. DUM ANMEMfZIN KöilA"yi CAiSAKIA Fîhni üretenlerin yunşması değü B. ECEVtT ANTALYA 23. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Yılanlann Öcü" fümindeki rolü ile en iyi erkek oyuncu ödülünü alan Kadir lnanır, Türk sinemasının gelişmesi için devlet desteğinin gerekli olduğunu belirterek, TRT'nin de Türk fıhnlerine gerektiği kadar önem vermediginden yakındı. 19 yıldır sinema ile uğraştığmı hatırlatan lnanır, Şeiif Gören'in "Sen Türkülerini Söyle" adlı fılminin derece alamamasına uzüldüğünü de belirtti. Kadir tnanır ayrıca Türkiye'de "Sen Türkülerini Söyle" gibi bir filmin de kolay kolay yapılamayacağını, hatta "Yüanlann Öcü" filrninden daha güzel olduğunu söyledi. Sonuçlan nasıl degerlendiriyorsunuz? tNANIR Şerif Gören'in "Sen Tttrkükrini Söyle" fılminin ödül alamaması üzücüdür. Eğer ben başarılıysam, onun yönetiminin dışında bir gram farkh bir şey yapmamışsam, yönetmenin yerini setlere teslim etmek zorunluluğunuz var. "Sen Tiirkülerini Söyle" 61minin derece alması gerekmiyor muydu? tNANIR Ben Türkiye'de "Sen Türkülerini Söyle" gibi bir filmin kolay kolay çekileceğini tahmin etmiyorum. Içeriği, teknik kalitesi ya da bir dönemin belgeseli olması açısından. Burada senaryosunda kopukluklar var diye atmış jüri üyeleri. Zaman zarnan bunu ben de hisseitim. Ama kalabahklar izlerken öyle bakmayacak meseleye. Bana göre "Ydanlann Öcu"nden daha güzeldi. Diğer derece alanlan dışlamıyorum. Mutlaka belli bir değerleri var. Şerif Gören gi Türk sineması son yıllarda bir tırmanışa geçti mi, gelişme var mı? tNANIR Var sayıhr. Gelişme şöyle olacak. TRT ile konuşma halindeyiz. Bugün 70 milyon liraya çıkan en pahalı Türk fılmi, 700 milyon liraya çıktığı za En iyi erkek oyuncu Kadir İnanır'a göre Antalya Festivali HIZU GAZETECI NECDET ŞEN "J^L \*rli itrı EFT&L kapımn omnua. &Z™ çörunaı ocaiay'a öuruyorâu. yukan Şerif Gören'in "Yılanlann öcü" adlı fümindeki başarısıyla Antalya'da en iyi erkek oyuncu ödülüne değer görülen Kadir tnanır, Antalya Festivali'ndeki yarışmanın fılmi üretenlerin yanşması olmadığı düşüncesinde. tnanır, Şerif Gören'in, "Sen Türkülerini Söyle" fılminin derece alamamasının üzücü olduğunu söylüyor. bi bir kişinin de burada olmasını çok isterdim. Devlet destegi şart Jürinin belli bir kesim olması yarışma için sakıncalı oluyor gibi söylentiler var. tNANÜt öyle bir şey varsa, yarışmayı halka açmak gerekir. 500 bin1 milyon kişinin izlediği yarışma çok daha zevkli olacaktır. Gazeteler yapıyor boyle bir şeyi. O zaman Antalya Füm Festivah'nde tartışma da ortadan kalkar. man enternasyonal bir kalite kazanır. İyi bir konuya oturtulduğunda durrya sinemasının bu konularla ilgilenmeyeceği düşünülemez bile. Kaldı ki, televizyon bu kadar dolar verip yabancı film ahrken 'buynın kardeşim, bunu da siz alacaksuıız' diye baskı bile yapılabilir. Yani devlet destegi şart. Seks kokan toplum Alün Portakal Festivali'ne tam olarak sahip çıkümış değil. Tam bir sinema festivali havası içinde yapamıyonu. Ne yapmak gerekiyor? İNAN1R Festivâ bana göre Antalya Film Yanşması, filmi Üretenlerin yanşması değil. Bir oyuncular derneği kurulabilse, bu o zaman olabilir. Festival komitesi gelir oyuncular derneğine, müracaat eder, biz de arkadaşlarla görüşürüz ve iyi bir festival olur. Filmi üretenler yarışmış olur. "Aahh Belinda" da kadın ön planda, ama "Kurbagalar"da da kadın var. Önemli olan cinseUik mi? İNANIR Türkiye seks kokan bir toplum, ama biraz da güzeli bulmak lazım. Bunu basın olarak siz araştırın, sizin konunuz. Kapalı bir toplumu nasıl açacaksınız? Çıplakhk çok önemli olsaydı, bazı dergilerin çok satması gerekmiyor muydu? Sinema kanunu için ne düşünüyorsunuz? tNANIR Hükümeti yöneten iktidar partisinin politik tavnndan olabilir, ama bir kanundur, ortaya çıkmıştır ve o kanunu ortadan kaldırmaya kimsenin gücü yetmez. Yeni gelen aydınlık kesim o gözle baktığı zaman yeni bir kanun gücünde kararname ile değiştirebilir. Ama bu kanunun çıkması çok önemliydi ve o kanunu çıkaran hükümete çok şey borçlular. Politik tavrıru beğenelim beğenmeyelim, tartışaUm tartışmayahm, kanunu çıkartmışlardır. Büyük bir görevdir. ÇİZGİIJK KÂMtL MASARACI son AĞAÇ \AŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN ona gakiıgmafn amat ben de kat(Lı(?ırn yemeic yâpımına ama çok. ozelbıBclüRürrrno^ g;bt öaeL v c AHMErf uSTANlm iR eskak evlenmeyi ciüşünuyo^ HAFTALIK HABER DERGİSİ öğrenciliğin keyfi yok Kemal Türkler, Ümit Kaftancıoğlu, Cavit Orhan Tutengil, Ümit Doğanay, Akın Özdemir, Bedri Karafakioğlu Yurtlarda disiplin, evlerde baskı, çevreden tepki T4RİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARKAN 2 Kasım 1924'7E BU&UKI, LONORA'DA İLGtUÇ BİR. S&R&ı AÇ(LPt.GEMEUİIGLE İUGtİTER£'MtN ÇEŞİTLİ KOLOMILE/SİNOEfJ GÖNOEK/LEAf EŞYAlAKDAN OtJJŞAN SEKGİ, 8ÜYÜK. fZLEYfCİ 7DPLULU6UUU ÇBICMİÇTJ. SURIAA 'OAkl KJÜZİK ALETUERİ, ALTtN £AHfU'NP£H OO(OJMA TEZ£/WLA&, İNGlLİZ 6UYAHASI 'NbAN £LMAS MAPENt AKAÇGEE£ÇLeilİ BULUfJUYO/SOU. ANCAK, S£R&iL£HeN Ş£yL£JB ASASINDA £N İL&İMCİ, NYASALANDU (ŞİM0İKİ MALAVt") fffJŞ YERUNİN YAPTlĞt 6/SfKJETn. LATVLE'AlİN SĞZ KOMUSU BİSİKLBTİ YAPARKEN HERHANGİ Blft MOOeHM ALET KULLAUMADIĞt PA ÛSTÜKIOEKl YAZIDA 8ELHZTİLM/ÇTI. BİSİKLETİN %,9O AHSAMI SEtZT S'£ AĞAÇT7VJ OYULMUÇTV. BISIKLET MERAKI.. Aydınlanmamış Cinayetler 2 Milletvekilleri lojman için birbirlerine düştü ' 'Erkek arkadaşlarımızı değil eve, semtimize bile çağıramayız" "Hep başkalarının istediğini yapmaktan bıkmıştım" "Gençlikten korkan bir toplumumuz var" ' 'İki sokak aşağımız genelev, tabiri caizse kerhane'' 50 YIL ÖNCE CUMHURİYET Atatürkün hitabı millele Ankara 1 (Telefonla) Cumhurreisi Yüce Önder Atatürk bugün Büyük Millet Meclisınin yeni çalısma yılım butün Türk yurdumı saygı ve heyecanla ayağa kaldıran nutuklarile açtılar. " Sayın millet vekilleri, sizi sevgi ve saygılarımla selamlayarak beşinci devrenin ikinci senesini açıyorum." Bir çok mevzulara değindikleri nutuklarında Ulu Önder, Türk Tarih ve Dil Kurumlan hakkında şunlan söylediler: " Başlarmda kıymetli Maarif Vekilimiz bulunan Türk Tarih Kurumu ile Türk 2 Kasım 1936 Dil Kurumunun her gun yeni hakikat ufukları açan ciddi ve devamtı mesaisini takdirle yadetmek isterim. Bu iki ulusal kurumun tarihimizin ve dilimizin karanlıklar içinde unutulmuş derinliklerini düny'a kültüründeki analıklannı reddolunmaz ilmi belgelerle ortaya koydukça yalmz Türk milleti için değil 19361986 ve fakat bütün ilim âlemi için dikkat ve intibahı çeken kutsal bir vazife yapmakta olduklarını emniyetle söyleyebilirim. Tarih Kurumunun Alacahöyükte kazılar neticesinde meydana çtkardığı 5500 senelik maddi Türk tarih belgeleri cihan kültür tarihini yeni baştan tetkik ettirecek mahiyettedir. SHP kaynıyor: Gizli toplantılar, yolculuğa hazırlananlar Keçiören Belediye Başkanı'nın IV.Murat'la ilişkisi Kennedy'lere kadınları , Frank Sinatra buluyordu | BUCÜIN CIKTI