20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 HABERLERİN DEVAMI 10 KASIM 1986 KURULTAY'DAN NOTLAR tl başkanlan 5 yıllık yasaklar kalktıktan sonra Kurultay yapılmasını istedi SHPde, DSP'ye karşı kesin tavır lerini ise şöyle açıkladı: " D S P neden kurnldu ya da Ecevit neden onu destekliyor diye yakınmaya hakkımız yok. Bilelim ki hatalanmız, çalkantılanmız ve tekrarlanan eksikliklerimiz DSP'yi veya başka bir sosyal demokrat partiyi aranır kılar. Ancak, ara seçimde DSP'den geien haksız ve insafsız suçlamalara yanıt vermemiz, onlan kabullendigjmiz gibi bir izknim yarattı. Balıkesir il örgütü olarak DSP'nin bundan sonra da hedef alınmaması, ancak saldınlanna karşı susmanra yaran ve anlamı olmadıgı inanandayız". Kırh, ara seçim sırasında organizasyonda birçok hata yapıldığını da bildirerek, "genel başkanın kürsüde gelinlik kız gibi bekleülip öteki konuşmacüan dinlemek zornnda bırakıldıgını" söyledi. Tekirdağ tl Başkanı Gnneş Gürseler de ara seçim sonuçlannın çok karamsar bir havada değerlendirildiğini belirttiği konuşmasında, parti içindeki çekişmelere son verilmesini istedi ve "Parti parcalanırsa o çok sevilen koltüldar ortada kalır" dedi. Gürseler, şöyle konuştu: "Ecevit ara seçimde bize karşı McCarthy üslubu De konuştu, seçinüerde de söyledik. Ama aldığımız sonuç ortada" dedi. Konya II Başkanı Recaî Ersoy bildiride, ara seçim için 'yenilgi' diye söz edilmemesini ve YOK sorunu yanı sıra ortaöğretimdeki gelişmeler için de görüş belirtümesini önerdi. tstanbul Milletvekili tbrabim Ural ise, bildiriye "aşın uçlara karşı olundugunun mutlaka eklenmesini" istedi. tl başkanlan ve milletvekilîeri bildirinin bugün düzenlenecek bir basın toplantısı ile Genel Başkan Erdal tnönü tarafından açıklanması isteğini de dile getirdiler. KUçük kurultayın öğleden sonraki bölümü, genel başkan yardımcılan Yiğit GUIöksüz ve Jbrahim önen ile genel sekreter yardımcısı Yakup Kepenek'in tüzük, program ve parti içi eğitim raporlan konusunda bilgi vermesi ile başladı. Daha sonra konuşan Bursa tl Başkanı Yüksel Özer, küçük kurultay öncesinde SHP içinde bir genel başkanlık sorunu varmış gibi gösterilmeye çalışıldığını söyledi. Yüksel Özer, DSP'nin ve liderlerinin yanlışlannın, açmazlarının dile getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, Bülent Ecevit'i eleştirirken, " C H P gemisi daha batmadan, batacağı anlaşılınca gemiyi ilk terk eden bizim karizmatik suvari oldu" dedi. özer, konuşmasında, Canver'in dokunulmazlığımn kalkmasına çekimser oy veren milletvekilleri ile parti içi istihbarat örğütü öneren Hüseyin Avni Güler'i de eleştirdi. Bunun üzerine Güler, sözlerinin basına yanlış yansıtıldığını bildirdi ve MtT ile işbirliğini değil parti içi bir haber alma ya da istihbarat örgutü kurulmasını önerdiğini söyledi. Güler alkışlarla karşılanan konuşmasında kendisini de anlattı ve "Biz esasında görevimizi tam olarak yapamıyoruz. Bizler figüranız, idare edenler başkaları. Sermaye, egemen güçler" dedi. "Figüranız" sözlerinin amacını aştığını bildiren Canver'in itirazı üzerine Güler, "Ben 12 Eylülden sonra bize fıgüranlık yaptırmak istediler demek istedim" biçiminde açıklama yaptı. Bu arada İstanbul İl Başkanı Hasan Fehmi Güneş, tüzük ve program kurultayının ayrı ayrı yapılmasını istedi. Güneş, tüzük için fazla tartışmaya gerek olmadığını ve MKYK'nin bu işi bir an önce bitirmesi gerektiğini kaydederek, programın en alt birimlere kadar tartışılması gerektiğini söyledi. Edirne tl Başkanı Fuat Erçetin, 12 Eylül harekâtına yeterince karşı çıkılmadığını SHP'nin partileşmediğini belirtti. Amasya Millitvekili Kazım tpek ise, Demirel ve Ecoil'i eleştirerek, "Memleketi 12 Eylül'e getiren ve sonra şapkayı alıp kaçanlar bunlardı. Şimdi de memleketi kurtaranlara küfür ediyoriar" dedi. SHP Küçük Kurultayı'nda daha sonra söz alan il başkanlan ve milletvekilleri şöyle konuştular: Selçuk Gedikli (Sakarya tl Başkanı): Seçimde alınan sonuç parti içi çekişmelerden kaynaklanıyor. Parti güllük gülüstanlık değUdir. Grup, MKYK, örgüt bir türlü uyum içine giremedi. Öncelikle yapılması gereken partinin adını değiştirmek olmalı. Parti yöneticileri bile bugünkü adı tam soyleyemiyor. Halkçı Parti yerine Halk Partisi yapılmalı. Olağan kurultay 1987 kasımından sonraya bırakılmalı. Parti Meclisi modeli gelirilmeli. Günhan Beşok (Amasya İl Başkanı): DSP'ye >«nıt verilmemesi oy kaybettirdi. MKYK ve Meclis Grubu birbirinden kopuk. Gnıbun SHP olgusunu içine sindirmesi gerekir. Bir kısım milletvekillerinin iki parti varmış görüntüsü yaratmalan ve gnıbun MKYK'nin üzerindeymiş gibi görünmesi ne pahasına olursa olsun önlenmeli. Ömer Faruk Anç (Isparta tl Başkanı): Partinin içinde sağ egilimli hizipler varalmak istiyorlar. Bu çaba içindeki milletvekillerine sesleniyonım; bu partiyi sağa çekemezsiniz. Ikide birde istifa ederiz diyen milletvekilleri ancak DSP'ye gideıier. Ancak, orada umduklanm bulamazlar ve oranın ancak çaycıbaşısı olurlar. Halil İbrahim Şahin (Denizli Milletvekili): Sahte üye yazımları hakkında genel başkan ve il başkanlan bugüne kadar ne yaptı duymak istiyonım. Bu iki gün içinde küçük kurultay yerine büyük kurultay yapsaydık. Sonımlu genel başkan, sorumlu MKYK, sorumlu yöneticiler partinin sahipleri tarafından eleştirildi. Bngün yapılacak tek şey, çıkış yolu olağanüstü kunıltaya gitmektir. Bugün Sayın tnönü, genel başkanuğınızı tartışma kokan ve MKYK için, olağanüstü kurultayı toplayıp güven istemek anlamsız. Böyle bir şey için erken kurultay söz konusu olamaz. Biz burada milletvekilleri ile iki günde dialog kurduk, anlaştık, birbirimizi sevdik. MKYK üyeleri ile milletvekillerinin bugüne kadar böyle bir oluşumu sağlayamamış olmasını esefle karşıladım. Arsan Savaş Arpacıoğlu (Amasya Milletvekili): Bizi burada 50 milyonun önünde suçladılar. Bizi bizden tanıyın. kulaktan dolma bilgilerle tanımayın. Biz Gruplaşmayu tepki HASAN UYSAL ANKARA Dün geç saatlerde sona eren SHP Küçük Kurultayı, sabah saat 10.00'da MKYK üyeleri, milletvekilleri ve il başkanlan ile toplandı. SHP Genel Başkanı Erdal tnönü dahil, palloyla oturutan satona, bazı üyelenn kurultay başladıktan bir hatta birbuçuk saat sonra geldikleri görüldü. İki gün süren küçük kurultay, ara seçimlerde alınan sonucun, yıtirilen beledıye seçimlerinin ve parti üst yönetiminde gözlenen kapışmanm il örgütlerini nasıl moral çökünlüsüne uğratnğım da açıkça ortaya koydu. Kuçuk kurultay boyunca ^ il başkanlan, daha önce beklenenin aksine, isimler üzerine tarltşma , s yapmak yerine, partinin içinde bulunduğu durumdan nasıl çıkanla . cağım tartışlılar. Dün sabah îik konuşmayı, bir gün önce sırası geç geldîği için konuşmasını erieleyen, MKYK üyesi tsmail Cem yaptı. Cem 'in konuşmasının çok sert olacağını ve konuşmasından sonra tartışmalar çıkacağını bekleyenler yamldtlar. Cem 20 dakika süren konuşmastnda, açıkça SHP'de yeniyaptlanmaya gidilmesini, ivedi bir olağanüstü kurultay yaptlması gerektiğini vurgutarken, "Yapacağvn konuşma ile kendimi muhtemeUn sevimsiz kılacagtm " diye sOzlerine başladı. "Halkın bize güvenini onarmarrut, üstlendiğimiz iddiaya layık olmamıı gertkiyor'' diyen Cem, partinin bir düşuş içinde bulunduğunu, durumu düzelltp tvmanışa geçirmenin çok ıor bir iş olduğunu vurgulayarak, "Kaçmakta ohm treni yakalamahyız" dedi. Cem'in konuşmasını üyeier sessiz dinlediJer. Basına kapalı olarak süren kurultayda, SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar ile gönişen basın mensuptarı, kapalı kapıların açtlmasım sçğladılar. Basın mensupUm Cem 'den sonra kursüye çıkan ve birsaate yakm konuşan Balıkesir tl Başkanı önder Kırh konuşurken balkondaki yerlerini aldılar. SHP yönetimmın "Bastndan gizli bir olayımız yok. Sizin Ulemenizde hiçbir sakınca yok, ama... Baalan. basmt görünce show yapmaya kalkabillr ve kuçuk kurultay amacmdan sapabiiir. Bunun için basuut kapalı yapıyoruz" suzJerı de bOyiece rafa kaldınldt. Kırlı uzun, ama içerikli konuşması uzaymca SHP Genel Başkanı tnönü tarafından üç kez "Toplayın tütfen Sayın Kırh" uyarısı aldı. Bazı milletvekilleri de, "Yabuz seni mi dinltyeceğiz? Nastlsa yazıtı rapor hazırlayıp vermişsiniz" biçiminde lafattılar. Kırlı bu nedenle birbuçuk saaıe uiaşabılecek konuşmasını birsaatte lamamlayarak kürsüden indi. Küçük kurultayınyapüdığı Ses Smeması'nın girişinde tezgâhlannı açan foıoğrafçılar, kurultay boyunca çektikleri resimieri satarak, belki de kurultaydan en çok kazançlı çıkan insanlar oldular. Küçük kurultay sırasında "uyanık" davranıp, HP'nin Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu 'nda yapılan kurultayda çekilen, ancak ellerinde kalan resimieri de yeniden satmaya getiren fotoğrafçılar bunların bir bölümünu satmayı başardılar. Ancak HPMKYK'ye seçildikten sonra DSP 'ye geçen ve genel sekreter olan Suri Korkmaz 'ın bulunduğu 2İ fotoğrafın bir tanesinin bile saulmayışı dikkat çekti. İlk gün il başkanlannca Cüneyt Canver'in dokunulmazltğmm kaldınlması sırasında çekimser kaldıklan için eleştirilen iki milletvekili Mustafa Çelebi ile Şevki Tastan, ikinci gün de nasiplerini aldüar. Kürstiye çıkan il başkantan sık sık konuya temas ederek, Canver'in ozellikle Şahinkaya konusunda yaptığı mücadeleyi Ovüp, tebriklerini sundular. Aynca partinin Canver'e yeterii destek vermemesinı eleştirdiler. Aslında eieştmlerden genel başkan dahıt, milletvekHleri, MKYK üyeleri ve il başkanlan da bolca nasiplerini aldılar. Ancak bu eleştiriler kurultay öncesı tnönü'nün ikazlannın da katkıstyladozu aşmadı ve bir sertleşmeye, havantn elektriklenmesine yoJ açmadı. Ara seçimkr öncesi Bülent Ecevit'in SHP'ye yönelttiği elestiri ve suçlamalara parti yonetiminin yanıt vermemesinin sonucu olsa gerek, bunun acısmı küçük kurultayda il başkanlan bol bol çıkardılar. Konuşmacılar adeta ittifak yapmışçasma DSP ile birleşmenin gündemden çıkartılarak, suçlamalara en ağır yanıtm verilmesini isterlerken, Ecevit, "Sağm ekmegineyağsürmek", "Mc. Carthyciükyapmak", t "htrslanmn aklını geçmek", "din sömurüsü yapmak", li CHP nin ve sosyal demokrasinin 6 llkesini çlğnemek" iie suçlandı. Ecevit'eyönetik hemen her eieştıri alkış toplarken, eleştırinin dozu arttıkça alkışlann da aynı doğnıltuda arttığı gözlendi. Tokat İl Başkanı Kenan Süzer, konuşması dinleyenleri en çok neşelendiren il başkanı oldu. Kendine has üslubu ile ve naif bir havayla konuşmasma, "Kaptan denizde seyretmekte olan gemide çarkçıbaşıyı çağırmış. 'Söyle bakalım, kazan patlarsa ne olur?' diye sormus. Çarkçtbaşt btraz duşünüp, 'Allah o günleri göstermesin' demlş. Bizimki de o hesap" diye başlayan Süzer, salonda herkesin gütmesine yol açan şu sözleri söyledi: "Bu küçük kurultay çok gerekstz. Biz vstm kucuk kurultayı vazgeçük, büyük kuruhayı yaptık geldik. Tam birbuçuk aydır, orada, burada, oteBerde. lokantalarda, gazete manşetlerinde maaşallah kurultayiar yapıp duruyoruz " Partinin adının "Halk Partisi" olması gerektiğini, bunun tüzük kurultaymda değiştirilmesini isteyen Süzer'den sonra kürsüye gelen Tekirdağ tl Başkanı Guneş Gürseler konuşurken, 20O'e yakm delegenin bulunduğu küçük kurultayda dinteyidlerin sayısının 60 civanna düştüğü gözlendi. Gürseler, "Benim tabanan üye obnazsa ben ktme U baskanhğı yapacağvn. Ne bymeti var o zaman tl başkanhğtnın. O zaman genel bafkan ktme genel başkanhk yapacak? MlUetvekül ktme mületveküHği yapacak? Arnk nkbmnı başımtiB toptayahm " derken salonun sessizliğe gömüldüğu görüldü. Bazı il başkanlannın tüzük ve programda yapılması gerekli değişiklikleri, kuntltay tarihi üzerinde düşüncelerini ve partinin gelışmesi ve büyamesi için önerilerini içeren raporianm MKYK'ye ilettikleri küçük kurultayda, beklenen gruplaşmalann, çekişmelerin, ağırsuçlamalann yerini çoğunluğun birlik içinde hareket etmek isteği aldı. Gerek konuşmalarda, gerek kulislerde, gerekse önceki geceparasızhk nedeniyk TBMM Halkla llişkiler Binast'nda verilen kokteylde, küçük kurultay üyetermin büyük çoğunluğu hangi konutarda görüş birliği içinde olduklanm ortaya koydular; ortaya çtkan sanuca göre "herhangi Idtolojtk aynmdan kaynaklanmayan, koltuk pejindekl hUtphfmetertien " ozellikle Meclis grubunun disiplinsizliğinden, parti içi sorunlann MKYK üyeleri ve milletvekillerince dışanya yansıtılmasmdan, eylemsizlik ve ilkesizlikten şikâyette birleşen il başkanlan, Erdal tnönü 'nün tartışmasız ve rakıpsiz genel başkanlığında, yapay aynmlann giderilerek, "ttk vüatt, tek btden" olarak birlik otunmastnda, DSP ve Ecevit'e tepkilerde birleştiler. Daha radikal bir program isteyen il başkanlan aynca tüzükte yapılacak değişikiikle ya genel başkan yardımcılannm sayısının bire düşürulmesini ya da genel başkan yardımcılıklannın tümden kaidınlmasını belirterek, 4 genel başkan yardımcüı sistemden hoşnutsuzluklarını dile getirdiler. Kısacası SHP Küçük Kurultayı için belki "dağ fare doğurttu" denilemez, ama bir yıl öncesine oranla çok coşkusuz, isteksiz geçti. Oze yönelik önemli önerilerin de yapüdığı küçük kurultayda, il başkanlannın gruplaşmaya karşı gösterdikkri ağır baskı ve tepkinin de etkisiyle "btrtik görüntüsü" ile çıkıldı. Ancak bu birlik ve dayantşma, disiplin altına girme, partiyi içten dışa doğru açma görüntüsünün, gerçek mi yoksayapay mı olduğu önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak. Çağlayangil, ınegöl'de konuştu: Milletten baska hakem tanımıyoruz İhsan Sabri Çağlayangil, 'Bugün eğer demokrasi yaşıyorsa, Güniz Sokak'taki o mütevazj odamn 6 sene dolup taşması neticesinde yaşıyor' dedi. BURSA, (Cumhuriyet Bürosu) DYP'nin yurt çapında başlatmayı düşündüğü "Yavaya Dönüş" toplantılannın ilki dün Inegöl'de yapüdı. llçenin en büyük düğün salonunda yapılan toplantıya yüzlerce partili katıldı ve uzun süre "yasaklar kalksın" sloganı atıldı. DYP tnegöl îlçe BaşkanhğVnın düzenlediği toplantıya katılan İhsan Sabri Çagteyangfl, Aydın Menderes, Siimer Oral ve eski bakanlardan Muhammed Kdled, ilçe girişlerinde yaklaşık 200 arabahk bir konvoy tarafından karşılandı ve klaksonlar çalınarak ilçeye girildi. "Yavaya Dönüş" toplantısında konuşan eski bakanlardan thsan Sabri Çağlayangil, "Hâltimiyet kayıtsız şartsız Türk milletiniııdir' diye anayasaya yazı yazmak bir şey ifade etmez. Bunu gerçekleştirmek lazımdır. Bunu sizler yapacaksmız, mBlet yapacak. Hakem sizsiniz. MlUetten başka hakem tananıyonız" dedi. Konuşması zaman zaman alkışlarla ve "yasaksız Türkiye", "yasaklar kalksın" sloganlan ile kesilen İhsan Sabri Çağlayangil, DYP'yi kurduklarında birçok kişinin, "ölü doğdu" dediğini hatırlattı ve daha sonra şöyle devam etti: "Bizi suçlayanlar okJu. 'Siz memleketin şartlarından haberdar değilsiniz' dediler. Herkes büyük lider DemireTi anyordn. Belki hakhydılar. Bizim gönIttmttz de gözümüz de Demirel'e yakındı. Ama şartlar onu başımızda görmeye elverişli değildi. Biz inançlanmıza bağlı kaldık. Bugün eger demokrasi yaşıyorsa, Güniz Sokak'taki o mütevazı odanın 6 sene dolap taşması neticesinde yaşıyor." Konuşması sırasında kendisini alkışlayanlardan "yasaklan nmarsamamaiannı" da isteyen Çağlayangil, "Yasaklann kalkması ile ilgili kanun tasansı Meclise geliyor. Bu tasanya 'hayır' diyen milletvekili bîr daha o yüce Meclisin çatısından içeriye giremez. Tasanyı desteklemeyen parti, meclisin yüzünü göremez. Yasaklar 1987 senesinde kalkacak ve hak sahibini bnlacakür" dedi. "Ynvaya Dönüş" toplantısında son konuşmayı yapan Aydın Menderes, iktidarın milletin dertlerinden haberdar olmadığını iddia etti ve "Milleti piyasa ekonomisinin şartlanna teslim etmek gaddaıiıkür" şeklinde konuştu. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) SHP Küçük Kurultayı iki gün süren çalışmalannı dün tamamladı. Genel Başkanı Erdal tnönü ve Genel Sekreter Fikri Saglar'dan sonra il başkanlan da DSP ve Ecevit'e tavır koydular ve DSP ile birleşme konusunun gündemden çıkanlmasını istediler. tnönü, kurultayın kapanış konuşmasuıda "genel başkanlıkta kalıcı olugunu" vurguladı, Inönü "Siz beni bırakmak istemedikçe ben genel başkan olarak sizden ayrılraara" dedi. tnönü kurultayda herkesin içindekini ortaya koyduğunu ve açık eleştirinin bütun boyutlan ile sergilendiğini söyledi. Amacın SHP'yi daha güçlü kılmak olduğunu kaydeden tnönüî'Kimse hayale kapılmasın SHP dağılmıyor. SHP büyüyor. daha biiyük başanlara birlikte gidecegiz" diye konustu.Kurultayda 2 gün içinde 40 kadar il başkanı, milletvekili ve MKYK üyesi konuştu, yalnızca MKYK üyesi tsraail Cem ile Denizli Milletvekili Halil Ibrahim Şahin olağanüstü kurultay istedi. SHP küçük kurultayı dün il başkanlannın ara seçim sonuçlannı değerlendirmeleri, tüzük ve program değişiklikleri konusunda görüşlerini açıklamalan Küçük Kurultay bildirisini Genel Başkan Erdal tnönü, bugün bir basın toplantısıyla açıklayacak. nusu yapmak isteyenkr var. Olağanüstü kurultayda güven oyu isteyin ve o tartışmayı ortadan kaldınn. Osman Hilmi Memecan (Ordu tl Başkanı): Bugün önlem alınmazsa parti sonunda intihar eder. DSP'nin eleştirilerinden bıçak kemiğe dayandı. Ecevit ortaya kan davası koydu. Bu davaya neşter vunılmau, suçlamalara yanıt verilmeli. Ayhan Fırat (Malatya Milletvekili): Başansızugın en temelinde olağan kurultay öncesinde yapılan genel sekreter degişikliği yatıyor. Gnıbun, genel merkezin yekvucut görünmemesi yatıyor. Örgütler millelvekillerini kucaklamadı. Gittiğimiz yerlerde burun ucuyla bile selam alamadık. Biz bir sıcak ilgi bekledik. Bugün kaybediyoruz, çünkü SHP'lileşemedik. Tufan Doğu (Muğla tl Başkanı): 5 ay önce seçümiş genel başTBMM'de çalışıyoruz. DSP kardeş parti. DSP'ye tavır almak doğru olmaz. Birleşme umudu bırakmalı. Partiden aynlacak milletvekilleri gidecek kapı bulur. Genel Başkan Erdal tnönü kapanış konuşmasında parti içi disiplin konusunda görüşlerini şöyle özetledi: "Biz inanç partisiyiz, birbirimize bağlılığımız kuru bir disiplinden ka\ naklanmıyor, ama biz dogrultumuzda ilerlerken, bundan sapma göruntüsüne izin vermeyiz. Ben genel başkan olarak bunu sizden aldığım güçle engelleyeeeğim. Bütün organlann kendi disiplin kurullan var. Benim görevim yalnızca gerektiğinde onlan uyarmak." Komisyon tarafından, ortaya konan görüşler ışığında yeniden düzenlenecek olan SHP küçük kurultay bildirisini bugün tnönü açıklayacak. Küçük Kurultay'ın kapanış konuşmasını yapan tnönü,"Siz beni bırakmak istemedikçe ben genel başkan olarak sizden ayrılmam. Kimse hayale kapılmasın SHP dağılmayacak, büyüyecek"dedi. ile tamamlandı. Kurultayın ikinci günkü çalışmalan sırasında ilk konuşmayı MKYK üyesi tsmail Cem yaptı ve "partinin çok ciddi, çok köklü ve çok acil bir yeniknmeye" ihtiyacı olduğunu savundu. Küçük kunıltaya katılanlardan, "kendi siyasal gelecegimi eflerine emanet ettigim insanlar" diye söz ederek konuşmasma başlayan Cem, bir süre kendisini anlatu ve"Sonınbtnmızuı çapı çok büyümüştür ve çok köklü, çok cesur bir yenilenmeyle iistesinden gekbfleceğimiz bir noktaya vannışür. Bu yenilenme, partinin olağanüstü kurultay karan alması ve yöııetim organlaımın yeniden seçilınesidir" dedi. Yönetimin yenilenmemesi durumunda parti içinde üzülünmeye devam edileceğini savunan Cem, çalışmalannda Aydın Güven Gnrkan ile dirsek teması olduğu ve Deniz Baykal'dan destek talebinde bulunduğu haberlerine de değindi. Cem, "Sayın Gürkan ve Sayın Baykal benim arkadaşundır. Her ikisiyle de görüşürüz. Fakat Sayın Gürkan'dini, «agdalri poliükacılardan bile daha vahim biçimde siyasete alet etti. 'Eşim Meclise, ben hapse' diyerek fantezi ve kapris fle oy toplamaya kalkışb. Ancak her şeye karşm yüzde 8 oy almış ve sagın ekmegine yag snrmüştür. DSP ile birleşme konusu arnk gündemden çıkanlmalıdır. Bize yönelttikleri bu kadar hakaretten sonra birleşmeden hâlfi naal bahsedflebiliyor? SHP'yi hem eleştiren hem de miUetvekülerine çengel atanlan nasd iyi niyetli sayanz?" Tekirdağ tl Başkanı Gürseler, mületvekillerinin konuşmalarının partinin sağa kaymasım isteyen bir görünüm yarattığını bildirerek bu durumu eleştirdi ve olağan kurultaym, 5 yülık yasaklann kalktığı 1987 kasımından sonraya bırakılmasını istedi. Tokat İl Başkanı Kenan Süzer ise partinin adının " H a l k Partisi" olarak değiştirilmesi zamaru geldiğini söyledi ve ara seçimde alınan sonucun temel nedeni olarak ilkesizliği gösterdi. Ozal: (Baştarafı J. Sayfada) ye kadar aakcri mMahakfcr xaman « " » « T Tirkiye'ıım >«nn». masuı enseOedi. AıHk halk Ayad tartçmalarnı, knv çtldşaelerin İÇIİM glrmek istemryor. Tirk halkı dearakraM Oe kaiknn u yohudan başka bir yoJ wçnüyor. Biz demokraatyi de, ckonomlk kalkumayı da btrükte götttrBeye karartayu" biçiminde konuştu. Uçakta gazetecilerie sohbetini sOrduren Başbakan özal, konuşmasının sonunda bir soru üzerine, "Ben seçfan sistraıİBtaı dettşÜrimesHçtahlçkİBMeyetaMmat •ermedim" diyerek, şunlan ekledi: "Bizim parti tçtede de Mçim ç fiblddi t 9 tinnek isteyea arkadaflanm Tar. HerkeaiB keadiBe göre bir çabşması daUUr. Ben bmna eacei otammnı. A a u şaam Mşiaiyordup. Seçta ristemi 0e ak ak oypek dotrn de|D. Biz ön »SOlerdnkala eçtmdsteminİB baa akaakhklarmı gdrdik, sadece bmnnla Bgffl ofak tefek det^kMkkrimiz oUbölr." Başbakan Özal ve beraberindeki heyet saat 20.00 sıralannda Ankara'ya döndü. Özal havaalanında bir basın toplantısı düzenleyerek gazetecilere 11 gün süren Uzakdoğu gezisiyle ilgili bilgi verdi. Ziyaret ettiği ülkelerle Türkiye'nin ticaretinin fazla olmadığına işaret etti, yapılan görüşmelerde ozellikle bu ülkelerle ihracatın çeşitlendirilmesi, arttırılması konulannm ele alındığını anlattı, siyasi temaslarda ise Ortadoğu ve Uzakdoğu'daki önemli konular üzerinde durduklannı bildirdi. Malezya'ya ilk kez gitmesine karşın sıcak bir ilgi gördüğünü kaydeden özal, "Önümüzdeki sene sergiler açmak suretiyle biraz masraf yaparsak, bu ülkeye de mal satabileceğimiz kanaatindeyim" dedi. üyesi tsmail Cem, çapı çok büyüyen sorunlann cesur bir yenilenmeyle üstesinden gelinebileceğini, bunun yolunun da olağanüstü kurultay kararı alınması ve yönetim organlannın yeniden seçilmesi olduğunu söyledi. la herhangi bir dirsek temasımız kurultay konusunda oknadıgı gibi, Sayın Baykal'a aynı konnda herhangi bir talepte de bulunmuş degilim" diye konuştu. Balıkesir tl Başkanı Önder Kırlı ise, il örgütünün görüşlerini kapsayan ve bir rapor halinde genel başkanlığa sunduğu uzun konuşmasında, SHP'nin kendini otomatik iktidar adayı gibi görmesinin çalışmalannı etkilediğini belirtti. Parti içindeki gruplaşmalann hemşerilik ve arkadaşlik ilişkilerinden kaynaklandığını kaydeden Kırb, gruplaşmalan eieştirirken, "Ünlü banka rekhunında olduğu gibi 'yok aslında birbirimizden farkımız' niteliğindeki verimsiz ve kişisei zıtlaşmalardan kaynaklanan gruplaşmanın partiye hiçbir yaran olmaz" dedi. Önder Kırh, TBMM grubunu eieştirirken, milletvekillerinin kendi aralannda uyum içinde olmadığını belirtti ve "Partiden aynlabOecegini sürekli giındemde tutan, bnnun sonucu kendisine ayncalıklar tamnan insanlarla bir yere varmamız mümkün degildir. Hiç kimse zorla partide tutulamaz" diye konuştu. Kırh, DSP konusundaki görüşSüzer, "Küçük kurultaya boşuna geldik. Aslında bu kunütayı bir aydır yapıyoruz. Otellerde, lokantalarda, bürolarda, gazeteierde yapıyoruz. Hatta biiyük kurultayı bile yaptık. Gazetelere bakıyoruz, yönetimi biie degiştirdik" diye konuştu. Süzer, parti içinde herkesin "birlik ve berabertik"ten söz ettiğini, ancak bir yere gelindiğinde bunu jlk önce en çok konuşanlann inkâr ettiğini bildirdi. Süzer, "Genel başkan, seçim öncesi miting alanlannı heyecandan tir tir titretseydi biz yine kazanamazdık. ÇUnkü ilkelerimizi yeterince benimsememiştik. Dkesi olmayanlar da böyle güniibiriik politikalar yapar" dedi. Küçük kurultayda daha sonra komisyonca hanrlanan kurultay bildirisi taslağı okundu. Ancak, bildiri ile ilgili olarak söz alan MKYK üyeleri ve il başkanlan DSP konusunda kesin tavnn bildiride açıkhkla belirtilmesini istedüer. MKYK üyesi Atila Sav, bildirinin diü açısından yeniden gözden geçirilmesini önerdi ve uzunluğundan yakındı. Kars Milletvekili Ömer Kuşhan da bildirinin uzun olduğunu söylerken, "Biz banlan a n KUALA LÜMPUR'dan YALÇIM DOĞAM (Baştarafı I'. Sayfada) ladeş'i bir kenara koyalım, "Uzakdoğu " diye belkipek anlayamadığımız bu ülkelerle kendini "Avrupalı sayan" Türkiye arasında, neyazık ki, dağlar kadar fark var. Bitmek bilmeyen siyasal çalkantılar, arkası kesilmeyen askeri müdahaleler, bir türlü yakalayamadığımız ekonomik gelişme... Bunlan düşündüğümüzde son 11 günde haritada yerini kolay kolay gösteremediğimiz bu ülkeleri göriince, insana fenalık basıyor. Herkes gördüklerinden öylesine etkileniyor ki, tepkisini çeşitli biçimde dile getirirken, Başbakan özal sanki tarihi suçluyor. Hong Kong'dan Kuala Lumpur'a uçarken, uçaktaki sohbet sırasında şunları söylüyor: "Ekonomik gelişmeye aslında biz çok daha erken başlamıstık. 1970 ekonomik istikrar paketini uyguladığımızda, kendi aramızda karar vermiştik. 1971 sonunda tam anlamıyla konvertibiliteye geçecektik. Ama 12 Mart'ta ihtilal oldu. Yapılanlann tersi yapılmaya başlandı. Sonra 10 yıl bekledik, 24 Ocak kararlan için." özal, Türkiye'de "ekonomi tarihini" 24 ocakla başlatmak istiyor. Örneğin fıyat artıslarına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, "Temel olarak 24 Ocak kararlanndan sonraki ftyatlan ahn" diyor ve ekliyor: ' '1971 'de istediklerimizi yapabilseydik ve ihtilal olmasıydı, bugün biz de Güney Kore seviyesine gelirdik." Gördüklerinden adeta "komplekse kapılmıs gibi" bir tepki ile Başbakan özal dalıyor, gözleri bir noktada sabitleşiyor "•Türkiye ile Güney Kore ve Malezya arasında pek fazla fark yok." Kendi söylediklerine kendi de inanmıyor olmalı ki, hemen ardından yüzü asılıyor: "Aslında Amerikan pazarına çok tan girmis olmam gerekirdi. Bizim işadamlanmız üç yılın sonunda rekabeti ve ihracatı ancak yeni öğrendiler." Kısaca Özal, Türkiye'nin bugünkü durumuna bir gerekçe bulmaya çalışıyor. Gerekçe ararken morali bazen bozuluyor, bazen de kendi kendine "Ekonomik gelişme iyidir" yolunda telkinler veriyor. Ancak, şunu teslim ediyor: "Güney Kore planlamastyla, Malezya serbestpazar ekonomisi ile kulkınmış." Türkiye 'ye dönüş yolunda biraz da iç politikaya geçiyoruz. Başbakan Turgut Özal'ın siyasal içerikli sorulara ve ozellikle siyasal affa ilişkin sözleri dünkü gazetelerde yayımlandı. Biz sadece tek bir gözlerrtimizi aktarıyoruz. özal, siyasal yasaklan çok zor kaldırır. Siyasal yasaklar konusunda kendisi ve partisi dısında, kimden ne öneri gelirse gelsin, 1988 seçimlerine dek Özal ipe un sermeye çalışacaktır. Yanıt verirken takmdığı tavır, kullandığı sözcükler, yüzündeki mimikler sanki hep bunu gösteriyor. Tiyatrocu mu olmak ıstiyorsunuz? Çekinmeyin... Bize başvurun... SANAT MERKEZI BUSHİDO VEMT Uşak eşrafından merhume Hacı Zehre ye merhum Hacı Bekir Yüancıoğhı'nun oğullan, merhume Atiye Tiritoğlu, merhum Şerafettin Yılancıoğlu, merhum Cemal Yılancıoğlu, Reşat Yılanaoğlu'nun kardeşleri, Ratibe Yılancıoğlu ve Macide Yüancıoğlu'nun kayınbiraderleri, Ehika Şahin ve merhum Eyüp Şahin'in damatlan, Yasin, Perihan Yılancıoğlu, Tahsin Nennin Yüancıoğlu, Emre Margit Yılancıoğlu, Zehra Ferit Boysan, Doğan Sema Yılancıoğlu, Bekir Elif Yılanaoğlu'nun amcalan, Aysel Yaşar Karacasulu, Cengiz Sacide Şahin, merhum Ertan Gülden Şahin, Kenan Selçuk Şahin, Sevmç Yalçın Yörükoğlu, Fuat Tülin Şahin'in eniştelen, Pınar ve Çınar Yüancıoğlu'nun biricik babalan, Ayfer Yılanaoğlu'nun çok sevgili eşi, yureği sevgi ve iyilik dolu değerli insan H.Hilmi Bulunmaz yön«timinde: Çağdas tiyatro eğitimi Tei: 522 65 85 Faüh Cd. No: 46 (M»lta. Çarysı) FATIH DAMAR CERRAHLARI JÎNEKOLOGLAR !.. İNGİLİZ MALI AHMETKEMAL YBLANaOĞLU AİLESİ DOPPLER Satışa Sunulmuştur TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRLÜCÜ KİFİDİS ORTOPEDİ istıklâl Caddesı 391/A (Paşabahçe Karşısı) BEYOCLUİSTANBUL Huntleigh Technology 9 Kasım 1986 günü fstanbul'da hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz naaşı 10 Kasım 1986 (bugün) öğle namayim müteakip Bebek Camii'nden kaldınlarak Ortaköy Mezarhğı'nda ebedi istirahatgâhına tevdi olunacaktır. NOTT Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin T.E.Vtna bağışta bulunmalan rica olunur Sahibinden, Levent petrol sitesinde daire, 2 oda 1 salon, 90 m2 kaloriferlı asansörlü. 163 32 88 163 34 22 Tel 143 25 59 • 151 37 69 Izmir (Karşıyaka 3rjstanlı)da 140 m 2 satılık boş daire. Tel: 570 13 76 (İSTANBUL) SATILK DAIRE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle