Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/6 HABERLERİN DEVAMI 7 EKÎM1986 Hoşgörü ve saygı yerleşmeli "Evct, o kötü günler geride (Baştarafi I. Sayfada) kaldı. Affli bizler eger bu ofup sitesi'nin stçihş törenine I Mtnienfea ders almasun bilmezve bazı incelemelerde buluomak sek, dönüp dolaşıp yine aynj Ozere dün saat 9.50'de özel bir uçakla Diyarbakır'a geldi. 8. noktaya, hem de daha feci bir Ana Jet Üssfl'nde törenle karşı dnnunda getecegimizi unntmayalım. Bizler belki tarihten ders lanan Evren, bir süre 2. Ikktik almasutı beceremedik, ama bari Hava Kuvvet KomutanlığYnda sider banu yerine getirin. Getidinlendi, daha sonra Dicle Ünirin ki, Türkiye bir dalıa o günversitesi'ndeki törene katıldı. lere donmesin. Yalan bir gdecekYÖK Başkaru thsan Dograte 21. yiizyıla girecegiz. Türidyemacı Larafından karşılanan Evmizin 20. yüzyü ba^annda istiren, yaptığı konuşmada, "Ünihya ugrad^ını ve Alatörk'tin öo' ¥cfstncfunız HtkfinİHH her sfauıderiigİDde başlatdaıı Knrtnluş dald ltallfinmaanrfa yg AtatÖrkSavaşı'yla bafımsızlıgına kavuşMn bizJere hedef ohuak gösterditugnnn hepiniz biliyorsonuz. $ çafdaş, uygarnk dnzeyine nlaEger dünyadaki bu çok hızlı Uersumasında çok önemli görevleri lemeyi takip edemcz, ona ayak bulunan temel kuralnslanmız uyduramaz, gcUşmiş ölkekrlc anuında yer alıriar" dedi. aramızdaki mesafeyi kapatamaz Son günlerde sıkça demokrave seo ben kavgası Ue vaktimizi si sözcüğünün gündeme getirilbeba edip iierlenıeye çalısanu diğini vurgulayan Evren, şöyle anbasuuo tekeıiegine çomak dedi: sokmaya kalkışır, dinimizie hiç "Demokrasi sözrüğünü agızalakası olmayan harafeterden ve lanndan düsnnneyenlerin, detdklaierden kendimizi knrtararaokrasnin temd ögderinden bimazsak, 20. yüzyüın başlannda risjnin ve en önemKsinin tophunbasunıza gekn feiaketin 21. yüzda bofgörü, sevgi vt saygı ortayılda da başka bir sekilde tekrar mının yerieştirilmesi olduğunu etraesinden korkarun." nnntmamalan gerekir. Böyle bir Diyarbakır'a beraberinde ortam oİKşmadıkça,flerisüriilen Cumhurbaskanlığı Konseyi üyegörüş, öneri ve ahnan kararlarleri Narettin Ersin ve Tahsin Şafaı uygulamalara art niyetsiz yakhinkaya olduğu halde gelen Evlasabilme aiışkanlığı toplumda ren, töıenden sonra üniversifeye köklü bir dnygn şeklinde yerlesbağlı fen fakültesini hizmete açmedikçe, fertler ve kunıluşlar tı, baa öğrenci yurtlarında incearasndaki iligkilenle önce ölke lemelerde bulundu. Taran gözetilmedikçe ve nihayet ÖZAL YILDIZ*DA tartısmalar uygar bir şeküde yaBu arada Turgul Özal da lspdmadıkça sorunlann giderek tanbul Yıldız Üniversitesi'nin açıartması buzur ve gMvenin boztülış törenine katıldı ve bir ması kaçımlmaz olur." konuşma yaptı. özal, konuşmaCumhurbaşkanı Kenan Evren sında öğrencilerden alınan harçkonusmasının bir bölümünde de, lann düsüklüğünden söz etti. geçmişte başıboş bırakılan gençYÖK'teki aksakbkların giderillerin, başkaları tarafından yönmesi için kanun kuvvetinde bir lendirildiğine dikkat çekerek, kararname çıkarttıklannı anım"Kendi halkrine bırakılan bu satan özal, "Aksaklıklar çıktıkgendere elbet sahip çıkacakiar ça giderilecektir" dedi. özal, bnlunacaktı. Nitekün sagdaki ve üniversitelilere kendi üniversite soldaki asın uçlar bunlann bir anılarını da anlattı. böiimiine el atmakta gecikmeMİMAR SİNAN di. tnsan herhsüde yaradılışı geMimar Sinan Üniversitesi'nde reği geçmişi acı da olsa, tatlı da olsa çok çabuk unutabilmektedir. Unuttnğundan ve geçmişten bir türlii ders alınmadığından dolayıdır ki, tarih de sık sık te (Baştarafı 1. Sayfada) "Açıkça befli kli ki, bu yakışıkItenur etmektedir. Şimdi günümözde ibret ve hayretle seyrerti sız sözlerin amacı, SHP'nin ve ona vücot veren iki sosyal degimiz bazı olaylar bu gerçegi mokrat partinin, Türkiye de deyansıtmıyor mu? Altı yıi evvelki, mokratik düzene yeniden geçiliro karanlık günleri, toplu katliamken, demokrsslnin kunüması ve lan, ihtilal provalannı, biitün dttkkâniaruı, fınnlann, işyerieri bir sosyal içerik yolanda her kritik aşamada yapüklan önemli nin, tebditle kapaülmasım, ber katkılan unutturmak ve böylece gün birkaç banka veya işyerinin kamuoyanda SHP'nin yerini alsoyulmasını, üniversilelerin, maktı. Halkımızın yüksek anlaokullann birer birer barp alanı JTŞI ve otayian degerlendirme gübaline getirilip tatil edilmesini, bazı terörisüerin ölöm yıldö cü, bu maksadıo gerçekleşmesi•e engel oldn. Ben bu yersiz soçoiimleri dolayısryla ögretmenlerlamaların hiçbirine cevap vermele ögrencilerin birlikte dersieri dim. Çiinkü kendimizi savonboykot etmelerini ve pankart nazniayıp tsmalamu, sJogan atma mak için bile olsa, DSP ile bir tartısmaya girmenin. yalnız iktilannı, Türk bayragına saygısızhk dar partisine yarayacağına, her edUmesmi, pariamentonnn uzun süre zaafta bmküarak, cumhur iki sosyal demokrat partinin de başkanı seçtirilmemesini ne de •Jeyfaine olacagına inanıyordum. Niteldm sonuç, bu göriişümü çabuk uantiak. Sanki o günleri bizler yaşamadık, gdrmedik, acı dogruladı. DSP'nin bize karsı yürüttügü haksız kampanya sosmı çekmedik. O günler geçti ya, bir daha geri gelmeyecekmiş gi nanda, sosyal demokrat partilerin topiam oyu düştü, seçim takbi şimdi alabikliğine bir vurdumdnymazlık içerisindeyiz" biçi viminin başmda kararsız diye nitelendirilen oylar, hep sagdaki minde konuştu. Evren, konuşmasının son bö partilere gitti. Bu sonuçtan herlümünde de, üniversite gençliği kesin ders alması gerekir. Öyle aalasılıyor ki, kararsu seçmenkne seslenirken şöyle dedi: re göre, bir sosyal demokrat partinin, başka bir sosyal demokrat partiyi bu şekilde suçlaması, aynı zamanda kendisini suçlaması (Baştarafi 16. Sayfada) anlamına gelmektedir. HerhaMe reklam kampanyası yapılması, üç yıi bu darrams, genel seçimlerde boyımca TURBAN otellerinde tek ve tekrar ortaya çıkmamalıdır" yetkili genel satıcılığın TURBANErdal Inönü, Başkanlık Divattalia olduğunun kabul edilmesi ginı'ndaki son değişiklik ile ilgili bi istemler de yer aldı. Ancak Tiırizm Bankası yetkilileri, zararda kasıt unbir soru üzerine de "MKYK'nin suru bulımmadığını belirtirlerken, üç kimsevi görevden almadıgını, seyılhk anla$ma konusundaki öneriyi çim değerlendinnesi sonnnda bir de "OteUer belki üç yıi içinde sattlır. nöbet değisikliği yapıldıgını" Oaan için bir yılhk garmnti söyledi. Inönü, "Hepimiz göreverebiliriz" diyerek askıya aldılar. TUvi bırakmak istegimia söyledik, rizm Bankası tarafından söz konuyeni bir seçim yapıldı, bazı arkasu şirkete daha sonra 22 sayfalık yedaslar Başkanlık Divam'nda göni bir anlaşma metnj yollandı. Bu anrev almadı. Görevden alma diye laşma metni ise "iUşkiniıı kopma aşajnasuu" gelmesine yol açtı. birşey yok" biciminde konuştu. Başkanlık Divanı dışında kaTURBANltalia Genel Müdürü Gep Btdone ünzasıyla 28 eylülde TU lanlann uyguladıklan politikalarizm Bankası AŞ Genel Müdürü Scr nn yanlış olduğunun söylenemehat Albnonln'va "serl bir tdeks" yayeceğini belirten Inönü, "Bu arzısı yaaldı. Yazıda TUrizm Bankası kadaşlanmız kendi kişisel potiotellerini isJeten şirketin genel müdütikalannı uygulamadılar. Benim rü, TURBAN Seyahat Acentesi'ni de basında olduğnm bu knrulun tabrip etmek ve ortadan kaldırmakpolitikasını uyguladılar. Başlala suçlandı. Yaada, "TURBANnnda ben vardım. Buiikte poliItalia oiarak 1987 yıfanda TURBAN tika yaptık. Kimse yalnız başına Seyahat Aceotesi ile qılışmı niyeticahşmadı, degişfldik bu arkadasmizi açıkfa ortaya koymamız nedeniyle ulaşdmak isteaen bu amaf karlann yanns yaptığı biciminde defisında en büyük engeii leşkil ediyoğerlendirilmemeli, onlann suçroz. 1987 yıh için bazıriaııaa topiam lanmasmı kabul etmem. Siyaset22 sayfalık kontrat (bundan önceki te bu gibi degişiklikler olur. Geanlaşma metni bunun üçte biridir) neüikle de en çok çalısanlar, parTURBAN Seyahal Acentesi ile isbirHgi y»pm«ıntnn istemnedigiıuıı bir tiye yararlı olanlar değişir. Çiinkü çalıştıklan için eleştiri daha baska dHUidir" denildi. Yazıda aynçok onlara yöneliyor" dedi. ca, 1983 yılından bu yana 1.8 milyar liretlik bir harcama yaptığını belirten tnönü, yönetimdeki değişiküjirket, tek ve yetkili satıcılık hakkığin parti politikalannda değişiknın banka tarafından göz ardı edillik anlamına gelmeyeceğini bildimesi nedeniyle uğradıkian zararlann rerek, "Bundan sonra da çok çatelafisı konusunda, noter kanalı ile kşanlann degiştirilmesi gibi bir Kültür ve Turizm Bakanlığı'na basn getenek oluştunılacak mı? biçivunılacağı belirtildi. mindeki bir soruya "Hayır, haBu arada, merkezi tstanbul'da buyır böyle bir şey yok. Seçimlerlunan ve aralannda TURBANltalia de basansız oiduğıımnz göriilünbölüm şefınio de bulunduğu TURce bu yola gidildi. Bdki de bu KİMERA şirketi Turizm Bankası ile başansızJık degüdi. Belki kamu14 ağustos günü bir anlasma imzaoyn yoklamalan yanlıştı. Yoklaladı. Bu anlasmaya göre, 1986 yılınmalarda oyumuz yüksek gösteda TURBAN ile TURBANltalia rildi, sonra böyie oy alınca başaarasında yapılan tüm rezervasyonlar, anlasma sartlan ve getirdiği maddi nsızlık gibi geldi. Nöbet degişıkyukümlülükJer bu şirkete devredildi iikleri de böyle durumlarda ve konu tüm TURBAN otel müdurolur" yanıtını verdi. lüklerine teleks ile Uetildi. AnlasmaSHP Genel Başkanı Erdal nın yapıldığı son güne kadar TURlaönü, Genel Sekreter Fikri SagBAN'da çalısan llalya bötümü sefi ve lar ve eski Genel Sekreter Yarmihmandarlan, TURBAN'ın üstü dımcısı Cüneyt Canver ile birliklcapalı da olsa "halya pazannı btrekmaa" ile bu özel şirkete geçtüer. te Washington Restaurant'ta yemek yedi. DYP Genel Başkanı tlgüiltr, Italya pazannın Türkiye'ye Hüsamettin Cindoruk da eski 2 milyarlık bir döviz getirdiğjni ve şimdi bu paranın, bir devlet kurulu Genel Başkan Yıldınm Avcı ile su eliyle özel sektöre "fkraa birlikte aynı tokantada yemek edflnek" üzere oldugunu beürafler. yediler, ancak tnönü ile Cindoyeni ögretim yılına törenle girildi. Devlet Bakanı Mustafa Tınaz Titiz, törende yaptığı konuşmada, teknolojik gelismenin her konuda etkili oldugunu, sanatı da etküedigini beürtti, "Gelecefiıı sajuıtçılaruun iyi birer teknokrat olacagına inandıgıni" söyledi. Rektör Prof. Muhleşem Giray da konuşmasında, "Yaşadıgımız çağda Hİuslararasındaki savaş, ordnlan ve süahlan Ue degü bilinud araşOrma, kültür ya da sanat birildmleıi ile yapimaktadv. Ba konoda büyük sorumluluk, üniversitelerimize düsmektedir" dedi. ÇTLANT1C INSTrrUTE NTERNATIONAL AFFA^S UĞUKMUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) GOZLEM Ve Inönü DSP'ye çatti Turban ODTÜ ODTÜ'de düzenlenen acılış töreninde Rektör Prof. Dr. Mehmet Ciönlübol, bir konuşma yapi tı ve üniversitenin 1956 yılından öuu, tntemational Herald THbune gazeiesinin düzenlediği "Türkiye ve Avrupa: Ekonomik ve Siyasi bu yana Türkiye ile OrtadoguPtrspektif" konulu sempozyumda (Fotoğraf: aa.) nun en önde gelen eğitim kunımlarından biri oldugunu söyledi. Kuruluşundan bu yana mezun sayısırun 25 bine yaklaştığını (Baştarafı 1. Sayfada) grupta olursak probiemler azaözal, AEPye tam üyelikle birkaydeden Gönlübol, bu yıi kaylikte bazı sanayi kollannın darterek başlayan özal, bu değişi hr." dolan 3 bin 500 öğrenci ile bir min bir ayarlama değil de, cerbe yiyeceğini belirterek, "Bdki Türkiye'deki haberleşme ağı likte üniversitedeki öğrenci sayıde çoktan darbe yemeliydiler, rahi müdahale şeklinde gerçek konusunda Sharp şirketinin bir sının 18 bine yükseldiğini bildirleştiğini söyledi. Bu geçişin bir yetkilisi tarafından yöneltilen so çünkü konımacılığm maliyeti bidi. şok tedavisi sayesinde mümkün ruya da Başbakan, "Üç yıi önce ze çok yüksektir" dedi. oldugunu ve artık bu düzenden Türkiye'de köylerin y i z d e DPT müsteşan özal'dan sonDtĞER ÜNTVERStTELER vazgeçilemeyeceğini kaydeden 20'sinde telefon vardı, bugün ra bir konuşma yapan işadamı Başbakan özal, TürkAET iliş köylerin çoğn sebekeye bağlanJak Kamhi, Türkiye AET ile orKTÜ, Eskisehir Anadolu, Makileri konusunda konuşurken bu mıstır. 1988'de tdefonsnz köy taklık anlaşması yaptığı yıllarda latya tnönü ve Elazığ Fırat Üniilişkinin dengesiz bir pLatformda kalmayacakür" yanıtını verdi. buna karşı çıktığını, çünkü gümversiteleri ile Ankara Üniversitesi cereyan ettiğini söyledi. Mali Bir başka soru üzerine halen rük duvarlannın yerli sanayinin Basın Yayın ve Istanbul Denizciprotokolün 1980'den beri yürür uygulanmakta olan tanm politiişine geldiğini, ancak bugün lik Yüksek Okulu'nda yeni öğrelüğe konamadığını, serbest dola kasına ısrarla devam edileceğini Türkiye'nin yeni bünyelerle entim yılına törenlerle baslandı. şırn konusunda bir girişim yapı vurgulayan özal, Aydın Gürpıtegrasyonunun sağlıklı bir sanayi Gülhane Askeri Tıp Akademisi lamadığmı, gümrük birliği konu nar'ın AET ile sanayi entegrasgelişmesi için tek yol olduğuna (GATA)'nde yeni öğretim yılma sunda çaba harcanmadığını kay yonu konusundaki sorusunu, inandığını söyledi. Dış rekabet törenle girilirken, Akademi Kodeden özal, "Türkiye, Avrupa "AET'ye üye olsak da, olmasak sonucunda kendini yenileyen mutanı ve Dekanı Prof. Tümgedaki dogal yerini almak zornn da mevcut politikalara devam Profilo'nun, bugün buzdolabı neral Necati Kölan yaptığı kodadır. Hiçbir zaman çabadan edecegiz. Türk endüstrismin yüzihraç ettiğini kaydeden Kamhi, nuşmada, öğretimtn önemine devazgeçmeyecegiz, umutsuzluga de 75'i AET ile rekabet edecek "Niteldm Cezayir'de artık buzğindi ve "Sınıf geçme dış göriidüşmeyecegiz" şeklinde konuştu. düzeydedir. Ama entegrasyon dolabına bozdolabı değil de şttne göre amaçtır. Fakat sizden Bu konuşmasından sonra sem 1015 yıi veya daba kısa 'Profilo' denir hale geldi" şekgeçmek için degil, ilerinin çok pozyuma katılan çeşitli işa sörebilir" şeklinde yamtladı. linde konuştu. degerti asker bekimleri. hemsiredamlan, diplomatlar ve basın leri, bilim adamlan olabilmeniz Konuşmalann tamamlanmaBaşbakan Turgut özal'ın komensuplannın sorulanru yanıtlaiçin ögrenmenizi bilinçlenmenisından sonra konuklar konuşnuşmasından sonra, "Türkiye ve yan özal, "AET'ye tam üyelik zi istiyornz. Önetnli olan budur" macılara çeşitli sorular yöneltti. AET iUşkileri" konulu oturum karşılığında serbest dolaşımı dedi. Yabana sermayeye çıkanJan bübaşladı. Dış Politika Enstitüsü Türkiye'nin kısıtlamayı kabul rokratik engellerle ilgili bir soruDirektörü Seyfı Taşhan'ın yönetedip etmeyecegine" ilişkin bir sotiği oturumda ilk sözü alan In ya yarut verirken, "Türkiye Sinruya "Türkiye'nin bedefi tam üye gapur gibi Avrupa'nın ucuz güiz Dışişleri Bakanlığı Müsteşaolmaktır. Bu bedefe dogru yol emek pazan olabilir" diyen ruk birbirlerini göremediler. Fikn R. Q. Braithvraite, Türkiye'nin alırken, günümüzün sorunlannı ri Sağlar, Cindoruk'un masasıÖzal, Kanada Büyükelçiliği'Avrupa'daki yeri konusunda ve müttefiklerimizin içinde buna giderek elini sıktı. nden George Jacobe'un AET'kımsenin kafasında bir kuşku ollunduğu güçlükleri göz önüne Inönü, gazetecilerin sorularıye tam üyelik sonrasında Türkmadığını söyledi ve "Türkiye'nin alınz. Türkiye'nin serbest dolam yanıtlarken, Canver ve Sağlar iye'nin üçüncü ülkelerle ilişkilebaşvnru « n m ı l a n n a kendisinin şunda bir ertetemeyi kabul etmeile muhalefet stratejisini konuşri konusundaki sonısuna şöyle bilecegi bir iştir. Biz tngüizler iki si için diger menfaatleri açısıntuklannı bildirdi. tnsanlann bircevap verdi: kere kiliseye gidip evlenemeden dan tatmin edilmesi şarttır. Asıl likte yemek yemelerinin doğal "Bizim İslam ülkeleri ile olan döndük. Benim hükümetimin bu olduğunu ifadeeden tnönü, "Bu hedef unutulmadan serbest doiyi Uişkileriraiz AET ile ilişkilekonudaki resmi politikası, önce bir kırgınlık giderme yemegi laşınıda bazı ertelemder düşünürimize altematif değil, tamamlaTürkAET UişkUerinin normalimi?" sonısuna, "Kırgınlık yok lebilir" yanıtnıı verdi. yıcı bir unsurdur. Türkiye zasyonadur. Zamanından önce ki, toplanıp yemek yiyenm" karAET'nin tslam'a açüan eşigi olayapdmıs bir başvunınun reddeArabOil şirketinden yöneltişılığını verdi. bilir." len "Türkiye'nin AET'ye katıl dildigini kimse görmek istemez" DPT Müsteşan özal, bir başİNÖNÜ: GENEL BAŞKAN ması, Yunanistan n> olan sornn dedi. tkinci konuşmacı DPT ka soru üzerine de "McDoOLMAK tSTEYENE Müsteşan Yusuf Özal, ise, Türkilannın çözümüne katkıda bolnnalds'm bile yakında Türkiye'ENGEL OLMAM nnr mu?" sonısuna da Başbakan ye'nin AET'ye başvurmak için ye geiecegini" söyledi. Bu arada, ANKA'nın haberi"hazırdan daha hazır dunımda özal şu yanıtı verdi: Bu arada öğle yemeği sırasınne göre, yemekte Cüneyt Canoldaguna" söyledi ve AET'ye "Evet bulunur. Yunanistan ve da bir konuşma yapan Dışişleri ver'in Başkanhk Divamndaki deTnrkiye NATO'y^ beraber gir son üye olmuş bazı ülkelerin Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ğişikliği gündeme getirdiği ve miştir. Bugün problemlerimiz ekonomik durumlarının TürkiInönü'den kendisinin çalışmalaMustafa Asula, "sarttan etverisM vardtr. Eğer farklı gnıplarda ye'nin halihazırdaki durumufınndan memnun olup olmadığıgördüğünde Türkiye'nin AET'olursak probiemler artar. Aynı dan geride oldugunu kaydetti. m sorduğu öğrenildi. tnönü ise, ye tam üyelik için başvuracagıCanver'e, Genel Sekreter Yardımnı" kaydetti. cılığını istemediğini hatırlattı ve Sempozyumun öğleden sonraGenel Başkan yardımalannın da ki bölümünde ilk konuşmayı yabelli olması nedeniyle ikinci bir (Baştarafı 1. Sayfada) tderi artacak. Bu ülkeler bir yanpan OECD Genel Sekreter Yardeğişikliğe gitmediğini söyledi. dan insanlarma çok ağır bir fa dımcısı Pierre Vinde özetle şuntngiltere'nin pazar gazetelerintnönü, Canver'e "Yaptıklarını tura ödetmeden düzenli borç ları söyledi: den The Observer'in ekonomi aynen destekliyorum. Milletveidöderken, diger yandan özel sek"Türkiye'nin 1980 öncesinde yorumcusu VViIliam Keegan'ın li oiarak görevini yapıyorsuo, törün öncülügünde yeni yatırunyaşadığı krizbı nedeni 1973 petdeyimiyle "dünyanın en pahalı yaptıklannın destekçisiyim" depanayınndan" arta kalan iki te lara baslayacaklar. 3. Dünya ül rol krizi değil, kötü idare edilmedi. Inönü, Canver'in "Beni Sayın siydi. O yüzden enflasyonla mümel sonuç buluyorsunuz, biraz kelerinin yatınm malı talebi başGörkan mı istemedi?" sorusunu ta ABD olmak üzere büyük sacadele için para politikalannuı zorlarsanız. ise yanıtsız bıraktı. nayileşmiş ülkelerin gdişmesine devamı gerekli. Türk ekonomiBirıncisi, büyük sanayileşmiş ülkelerin şu anda bir görüş bir katkıda bulunacak. Dünya ça sindeki degişiklige alternatif Parti yöneticilerinin kamuoyu yoktur." önünde tartışmalannı ve birbir liği sağiayamadıklannı kabul et pında ekonomik büyüme çarkı, böylece dönecek ve bundan hermeleri, yani anlaşmama konulerini eleştirmelerini istemediğiVinde'den sonra konuşan Ekkes yararianacak." ni bildıren Inönü, Genel Başkansunda anlaşmaları. tkincisi, rem Pakdemirli "hasta ayaga Kâğıt üzennde ne kadar güzel lık tan istifa etmek istemesinin Meksika için son derecede karkalkacak, ama hâlâ tedavi ve babir senaryo değil mi? gündeme gelmesi üzerine de maşık bir kurtarma operasyonukıma ihtiyacı var" derken, Ame"Ben başanlı olduğum sürece ta nun son dakikada kotarılması, Gelgelelim iş bu senaryoyu uyrikalı ekonomist David Gill bii ki Genel Başkan oiarak kalböylece ünlü Baker Planı'mn çö gulamaya gelince durum tama"Türkiye eger Singapur'un yemak isterim. Partide olan bitenmen değişiyor. Ne Amerikalılar, pe atılmasırun şimdilik önlenmiş rini alacaksa sennaye ve tahvil lerin farkındayım, ancak birisi sonraki yararlannı düşünerek keolması. piyasasmı işletmesi gerekir" şekGenel Başkan olmak isterse, Bunlann her ikisini de mer sıkmak istiyor; ne Almanlar linde konuştu. Ingiltere'de yaonun genel başkanlığmı engelleenflasyonsuz yasamın keyfini bı"parlak" sonuç saymak olanakyımlanan Financial Times gazemek için entrika yapmara" şekrakıp har vurup harman savursız. Tam bir yıi önce dolann detesinin Türkiye temsilcisi David linde konuştu. maya yanaşıyor. Japonlar, yüz Barchard, konuşmasında, yapığerinin ortakîaşa çabalarla düşülerce yıllık yaşam tarzlarını deriilmesi karannm verildiği Plaza lan yeni düzenlemeler ve desentğiştirmeyi, lüks evlerde oturmaOteli toplantısından ve Baker ralizasyon girişimlerine karşın, yı, Japon malı dururken yabanPlanı'mn açıklandığı Seul'deki işadamlannın "Ankara'da büDünya BankasıIMF Genel Ku cı malı satın almayı kolay kabul rokratlarln odasının önünde rulu'ndan sonra esen umutlu ha edemiyorlar. kuyruğa ginneye devam ettiğiHBOMURHİNRMKKT 3. Dünya ülkelerindeyse özel va, bu yıi yerini karamsarhğa bıni" belirtirken, Deutschebank sektör kendinden beklenen yatırakmış görünüyor. Büyük sanaBaşkan Yardımcısı Claus Wreth «CKIIO6<M TMMI nm atılımını bir türlü gerçekleşyileşmiş ülkelerin aralarındaki "Türkiye'de, geçen 7 yıla baktirmiyor, parasını spekülasyona anlaşmazlığın dünya para ve sertığımda hayranlık duyuyorum. ya da yabana bankalara yatırmaye piyasalarını nasıl etkileyeShakespeare'e atıfta bulunmak mayı yeğliyor, "özel sektöre ola gereldrse, Sezar'm tam aksine ceği, Meksika'yı kurtarmak için nak yaratarak büyümeyi hızgeliştiriien çözümün uyguiamaTürkiye bugün bayatta ve bo 87000 landırma" modeli işleniyor. Enf yolda devam ederse daha çok da işleyip işlemeyeceği sorulan lasyon önlenemiyor, mülkiyet biraz da kaygıyla soruluyor. bayatta kalacak" şeklinde koyaygınlaşamıyor, toplumun çoVVashington'dan yazdığım ilk nuştu. Sempozyum bugün de ğunluğunu oluşturan kesimlerin yazıda da belirtmeye çalıştığım çalışmalarma devam edecek. dertlerine çare bulunamıyor, gibi, ekonominin ve paranın sotL GENEL MECLİSt'NDE 79 000 Tl runlarına çözüm aranırken, as yoksulluk azalacağına artıyor. Başbakan Turgut özal öğleBu ülkelerin düzenli borç ödelında tartışılan şey insanlann yaden sonra tl Genel Meclisi topmeleri de zorlaşıyor. şamları. Örneğin karşılıkü baIantısına katıldı. Konuşmasına ğamlüığın çok artmış olduğu Kısacağı kâğıt üzerinde cazip "tlk defa il genel meclisinde hidünya ekonomisinde, hemen bü gözüken çıkış yolu senaryosu >a87 000 n tap ediyonım. Belki biraz heyetün ülke gruplanru memnun edeşama geçirilemiyor, havada kacanlı oiabilirun. Onun için kusuKUŞAMtSl ceği düşünüJerek ortaya atılan çı hyor. Meksika için İcotanlan son rumun bağışlanmasını dilerim" kış yolu senaryosunu şöyle de kurtarma operasyonu, Dünya diye başlayınca büyük alkış topifade etmek mümkün: Bankası'nın büyümeye önceük ladı. Yerel idarelerin sorunlanna "tlk başta Amerikalılar biraz ooo n veren yeni anlayışuun, ticari bandeğinen özal, demokrasinin yer«fŞAOAU kemer sıkıp tasarmflarını arttıkalann borçlu ülkelere sağlayaleşip yaygınlaşabilmesi için bu nrken Almanlar ve Japonlar har caklan sınırh kolaylıklann teidarelere önem verilmesi gerekvurup harman savnracak, bu ül meldeki sorunlan çözemeyeceği, tiğini vurguladı. özal "Hatta kelerde kamu harcarnalan pomgiderek daha net ortaya çıkıyor. icap ederse anayasada bazı sıkın104 ooo n palanarak Almanya'daki işsiz"Dünyanın parası"na yön verentılar varsa, orada da degişiklikMfNMMUNm lik ve Japonya'daki konut sonılerin Washington'da yaptıkları ler yapılması icap eder" dedi. milNOTIl nu gibi sonınlar çözülecek. Bu yoğun toplantı ve temasiar soBaşbakan özal belediyelere iktihızlı harcama temposu Almannunda ortaya çıkan tablo da bu dara geldikten sonra pek çok imya ve Japonya'mn buyume hızkonuda iyimser olmayı güçleştikân tanıdıklannı yineledi ve /GKCIGdNMMHMIKJYON lannı ve iç taleplerini attıracak, riyor. Türkiye'nin bir sjstem değişikli72 000II bu iki ülke hem ABD'den, hem ğine gittiğini belirtti. Washington izlenimlerini New MAMUUth de diger ulkelerden daha fazla York'ta noktalarken ne AmeriHer değişikliğin bir reaksiyon mal alırken daha az satabüecek kalı sempatik şoföre ne Meksigetirdiğini kaydeden Özal "reakler. Bunun sonucunda ABD eko ka'daki, Peru'daki, ttalya'daki ya siyonlar umduğumuzdan az 160 ooo n nomisi büyük biitçe ve ticaret da başka bir ülkedeki yoksul inoldu" diye konuştu. açıklan vermeden canlanacak, salara ne ABD'nin, Avrupa'nın, dünya ticareti genişleyecek, temel dünyanın işsizlerine, ne de kadeEhliyetimi, niifus cüzdanımı, s. görev emrimi ve SSK maddelerin fiyatlan artacak. rini dolara bağlanuş yatınmcılaTttBS4«27IHI0nWI22t kartımı kaybettim, Böylece borçlu 3. Dünya ülkelera bir müjde verebiliyorum. Ne hükümsüzdür. 3.10.86 rinin gelirleri ve büyüme hızlan yapalım ki gerçek bize böyle göKâOMOT ÎEl 33* 16*0 ERGtN SÜRA TLl yöksdecek, borç ödeme kapasirünüyor. AET için kararlıyız kendilikJerinden geçersi2 hale gelirter. Demokratik sistemlerde ordular, hükümetlerin emrindedirier. "Camiye styaset sokmak" da ceza yasamıza göre suçtur. Din duygulannı ve dirtce kutsal kavramlan siyasal amaçla kullanmak yasaktır. Bütün bunlar yasakDr ve suçtur ama seç'tm hesapJan "Nakşibendi şeyhlerine" göre yapılır. Din duygulannı sömürenler, eğer, toplumun egemen katmanlan ile siyasal dayarusmaya girmişterse, Atatürkçuluk ve laikJik görmezlikten gelinir. Vbk eğer, din duygulannı ön plana alarak siyaset yapmaya koyulanlar, iç ve dış sermaye çevreleri ile baJlıbörekli ilişkiler içine girmemişlerse, toplumun egemen çevreleri ile ters düşmüşler demektir. işte, "Atatürkçuluk ve laOdik" ancak o zaman akla gelir. Boylesine "çift standartfı" bir Atatürkçuluk ve laikJjk anlayışı gunümüzde n e acıdır k i geçer akçe olmuştur. "Camiye ve kıştaya siyaset sokmak" böyle.. Ya "okula siyaset sokmak" nasıl oluyor? "Okula siyaset sokmak" ögrenciteri, sağ ve sol ideoloji ve bu ideolpjilerle oluşmuş örgütter emrinde birer "mHitarf yapmakla olur. 12 Eylül öncesinde öğretmenler, bin türlü sol görüş ve fraksiyon ite dilim dilim bölünmüş "TÖBDER" ve bir siyasal partinin emrindeki "Ülkücü Öğretmenler Derneği" olarak ikiye aynlmamış mıydı? Bu aynm, o günlerde, "eğitim enstituleri" sınavtnda yapılan bir usulsuzlük ile surdürülmüş ve "merkezi sistem" sınavından geçen öğrencilere yönetmelik hükümlerine ayk> n oiarak, "özel mulakat" yapılmış, bu yolla öğretmen adaylan "ülkücü olan ve olmayan" oiarak ikiye aynlmış ve ancak "ülkucuiük sınavmdan geçen dğrendler" okula kaydolabilmişlerdi. 1976 yılı kasım ayında, bu kösede, bu usulsuzluğün doğurduğu hukuksal sakatlıklara değinmiş ve "ütkucü oimadıklan için" bu sınavi atlatamayan ögrencilerin Danıştay'a basvurmalannı istemiş, bu yolda bir de çağn yapmıştık. Yapılan başvurular sonunda Danıstay, bu sakatlıklan saptamış ve sınav sonuçlannı iptal etmişti. Bugun yine böyie bir ofayia karşı karşıyayız: Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı, ilköğretim mufsttişlerini ilgili yönetmelikte öngörüimemiş "özef mulakaf'yoluyta seçme yoluna başvurmuştur. Bu "özel mülakaf^a dinsel konular sorulmuş ve bu yolla adaylar arasında bir çesit siyasal seçim yapılmıştır. Oysa, "İlköğretim MufetOştori Tayin ve NakH YunetmeHğrnin 9 ve 10'uncu maddelerinde "özel mulakaf d'ıye bir sınav kosulu konmuş değikjir. En az 5 yıi başanlı ilkokul öğretmenliği ve yöneticiltği yaptıktan sonra 3 yılhk eğitim enstitüterinin Turkçe, sosyal bilgiler, matematik ve fen bölümlerinden mezun olan ve bakanlıkça açılan kursu bitirenler ilkokul mufettişi olma hakkını elde ederier. Yönetmeliğin "Tayin Islerinde Usul ve Befgeter" başlıklı bölümünde de "özel mulakat" diye bir sınav yer almamaktadır. öyleyse, ilköğretim müfettişlerini "özel mulakaf yoluyla seçmek yönetmeltğe aykındır. Yönetmeliğe çok açık biçimde aykın olan bu yolla, geçen temmuz ayında yapılan "özel mulakaf sonunda 525 kişiden 330 kişi ilköğretim mufettişi olmuş; geriye kalanlar da elenmişlerdir. Bu yörttem, 1. MC hükumetinin Milli Eğitim Bakanı Ali Naili Erdem zamanında uygulanan "eğitim enstitüsü smavfan"nda uygulanan yorrteme tıpatıp benzemektedir. Okullara bu yolla yeniden "slyasef sokulmaktadır. Okullara bu yolla siyaset sokulursa, bu siyasete elbette bir de tepki oluşur. "Kutup/aşma" dediğimiz de işte böyle başlar. Bakan Emiroğlu'nu yönetmelikJer ve bu yönetmeliklere aykın sınaviar konusunda bir "özel mOlakaftan da biz geçirelim. Olmaz mı?. HNRRIiniNHI I^VUHV^V I^V^Vİ^t^l lbksullara müjde yok oıa cmmmk (Baştarafi 1. Sayfada) zaman özel kesim emekliyor. Üstelik, devlet in ürettiği mal bi, "sadece devlet tan ve hizmetlerdekiyüksekfiyat,bu findan" üretilen ürünlerin mal ve hizmetleri kullanarak ara bağlı bulunduklan kuruluşlar olmalı ve tüketim malı üreten saduğu ortaya çıkıyor. Kâr eden kamu kuruluşlan aslında ekono nayilerin maliyetlerini arttınyor. Aynca... Evet, aynca bir başmide "tekeld" konuma sahip kurumlar. Bu ürünleri başkaları ka, çok önemle çizilmesi gereken nokta şu: özel kesimin kârlan, üretmediği ve kimseye sormadan "ücretlerin düşürülmesi ftyatlanna zam da yapabüdikleri için "kârlı görünüyorlar."Halk pahasma" artıyor. Geçen yıi içinde "gerileyen ücret oranlan ile tan zam yoluyla topladıklan "bir özel kesimin artan kâr oranı aratür vergi", bu kuruluşlann "kânn oiarak görünüyor. Yoksa, sında tam birparaUUik var." Verimi arttırmadan, teknolojiyi yene verimlilik artışı, ne de teknonileştirmeden kâr etmenin tek lojik biryenilik söz konusu "ek yolunu bulmuş özel kesim: "Ückâr sağlamak" açıstndan. retleri frenlemek." Ücretleri ne Eğer tablodaki kamu kuruluş kadar frenlerse, çalışanların relannı ve bu arada özellikle elek fahı ne kadar gerikrse, sermaye trik üreten kamu ve özel kuru sahiplerinin geliri o kadar artıluşian bir yana bırakırsamz. özel yor. Tabloda matematik eşitlikkesimin geçen yıi elde ettiği kâle doğrulanıyor bu olgu. nn hiç de öyle ilk anda sunulduözel kesim, çarpık bir durum ğugibi, "yüzde 103" olmadığını sergiliyor. Devletten mal ve hiz• hesaplayabilirsiniz. Kamu kuru met satın aldığı zaman bunu luşlarını bir yana bırakın, yıllık yüksek fıyatla alıyor. Çalısanlar enflasyon oranmı da diişün, özel bu yüksek fiyat aracuığıyla önkesimin kâr oranı gerçek oiarak ce "dolayh vergi ödüyor." özel ancak yüzde 20 dolaylarmda. kesim kendini yenileyemediği ve Yani öyle çok yüksek bir kâr ora fakat kâr etmek istediği için, bu nı değil kez çalışanların sırtına bir ikinci kere daha biniyor. Ücretlerin İşte, "serbest piyasa ekonomismde" sorun buradaya gerilemesi sonucu kârını arttıntıyor. Zaman zaman özel kesimin yor. Ücretlilerin sırtındaki kambur üst üste biniyor. önce dev"özal'a bile bayrak açmasmın" lete vergi ödeyerek, sonra da serkritik noktası işte burasu Bunun anlamı şu: özel kesimde verim maye sınıfına kendi paylanna düşen dilimi küçültüp, ikinci bir lilik artmıyor. özel kesimde teködemede buhınarak. nolojik yenilik geriden geliyor. özel kesimde sermaye birikmi"Ücretlerk kâr arasmdaki çaryor. özel kesimin bu ölçüde "dü pık bağlantıyı" Özal düşünecek. şük kârlarla" yatınm yapmasmı En azından düşünmek zorunda kimse beklemiyor. "Serbest piyaolmalı. Kendini yenileyememeyi sa ekonomisinde " devlet yaptığı özel kesim düşünecek. Tablonun zamlarla büyüyerek gelişiycr. genelini de herhalde özal ile özel özel kesim emekliyor. Devlet kesim "baş başa" verip düşüneözel kesimin elinden tutmadığı cek. ANAP'ı imha ederiz (Baştarafı 1. Sayfada) ile ilgili sorusunu, "Eğer halk bana bir makamı layık görmüşse, ben halkıma hizmetten nasıl kaçabilirim" şeklinde cevaplandıran eski başbakan, sözlerine şöyle devam etti: "Demokrasinin yasaklarta yürüyecegine inanmıyonım. Yasaklarla bir yere gelinemez. Diledigi lideri seçememekle balka yasak getirilmiştir. En iyisi bu yasaklann bir an önce kaldınlmasıdır." Eski politikacılarla birlikte siyasi hayata atılmak isteyen genç politikacılann engellendiğini savunan Süleyman Demirel, olası kabiliyetlerin siyasi yaşamdan urktüklerini söyledi. Demirel, "kirta" oiarak nitelediği bu durumun Başbakan Turgut Özal tarafından da farkına varıldığını kaydederek, Özal'ın bu konuda Cumhurbaşkanı Kenan Evren *e tesir etmek istediğini ima etti. 12 Eylül Harekâtı ile ilgili oiarak, "Ordu kısa süre içinde sol ve sag teröristleri ezmiştJr. Bu, tehlikenin söylendiği kadar büyük olmadıguun ddilidir" şeklinde konuşan Süleyman Demirel, kendisinin neden düzeni koruyamadığına dair bir soruyu ise, "Ben gerekli her türlü tedbire başvurmuştum. Ancak devlet bunu yapamadı" şeklinde cevaplandırdı. Süleyman Demirel, geleceğe dönük planlanyla ilgili oiarak da, "Şahsım için hiçbir pluum yok. Ozgür ve demokratik bb* Türkiye görmek istiyonım. tnsan haklanna saygı gösterilmesini, hükümetlerin kanla, hfle ile degişmemesini diliyorum" dedi. 6F6MWİLKÖYÜ