25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EKİM1986 HABERLER CUMHURİYET/9 Mevhibe İnönunün durıunu daha iyi Ismet tnönuiıün esi Mevhibe Inönü'nün sağbk durumunun daha iyi olduğu bildirUdi. lnönü'nün ktzı Ozden Toker, annesmin sağUğtntn düne göre daha da iyi olduğunu, sabah kahvalüsmı yaptığını söyteâL Toker, annesinin ne zaman taburcu edile'gğtni bibnediklermi, taburcu jdüeceği günün bugün belli olacağmı belirtti lartm Orman ve Köyişleri Bakanbğı Orman Genel Müdurü Mehmet Ali Karadeniz, orman aümlanrun tanm alanına dönüştürübnesine üişkin yönetmelik çausmalannm tamamlandığım bOdtrdl ANKA muhabirinin komıya üişkin sorulamu yanulayan Karadeniz, yönetmelik çalışmalarmm yanı sıra, tattmatlann da hazırlandığuu, ülke bazında dağıtma islemlerine hız verileceğinisöyUdu Ozetle Cindoruk: Sertlige son JÜLtPE GÜLÎZAR ANKARA DYP Genel Başkanı Hiisamettin Cindoruk, sistemin yürümesi için birtakım siyasetçilere konmuş yasaklann kalkması gerektiği görüşünü yineleyerek, "Yasıüdan kaldınrsınız, dört senede bir de seçim ) »parsuuz, işler büyük ölçdde kolsylaşır" dedi. DYP Genel Başkanı Cindoruk, Cumhuriyet'in sorularına şu yanıtları verdi: Ara seçimde üslubunuz çok sertti. Şimdi yumuşamaktan söz ediyorsunuz. Nasıl olacak bu ve neden olacak? CtNDORUK Ben seçim öncesinde muhalefet partisi genel başkanı sıfatıyla, Türkiye'yi şoktan kurtarmaya çalışıyordum. Türkiye ihtilal ve korku şoku yaşıyordu. Sert muhalefet yaparak, hedefı yıpratarak ve raillete güven vererek bu şoku atmaya yardımcı oluyordum. Bu tonla konuşmanız, birçok çevreierde hoşnutsuziuk yaratıyordu. Hatta sizin partililer arasında bile. CtNDORUK Hayır, tam aksine bana daha sert konuşmamı tavsiye ediyorlardı. Üstelik de halka karşı konuşuyordum, haJkı diriltmek, siyasete çekmek ve Başbakan'ın korkulacak bir kişi olmadığını vurgulanıak gerekiyordu. Hem söylediklerimin hepsi de doğnıydu. Kimi kez iktidar liderine 'Patates güzeli, pathcan kraliçesi, yalancı pehlivan, cami avlu DYP Genel Başkanı: Ihtilal yapmanın ayıp olduğu anlaşılmalı ANKARA'dan YALÇEV DOGAN "Gülün Adı" ya da Suçlu Kim?.. ANKARA "Davranışlannı yöneten tek şey, gerçeğe ulaşma isteğf ve her zaman beslediğinl gördüğüm, gerçeğin belli biranda ona görünen aey olmadığı kuskusuydu" (Gülün Adı, s. 29). "Üstün olmalan gereken insanların suçunu kanıtlamak sık sık kaçınılmaz oluyor. Ama kotülüğün nedenlni, suçluyu kamunun gözünde küçük düşürmeyecek bir blçlmde ortadan kaldırmak gerekir. Bir çoban yanılgıya düserse öteki çobanlardan ayn tutulmalıdır, ama eğer koyunlar çobanlara güvensizlik duymaya başlarlarsa vay halimlze" (Gülün Adı, s. 47) "... Yüzyıllar boyu böyle adamlar barbar sürüleıinln saldınlannı, manastırlannı yağmaladıklannı, krallıklan ateşe verdilderini gördüler, ama yine de parsömeni ve mürekkebi sevmeyi sürdürdüler, dudaklarının ucuyla, yüzyıllan aşıp onlara ulaamış olan, kendilerinin de gelecek yüzyıllann öteslne ulastıracaklan sözcükleri okumayı sürdürdüler" (Gülün Adı, s. 222). Son aylarda kitap dünyası yeni bir fırtınayla çalkala Gülün Adı okumaya merakın düşük ol . . hiçbir zaman elden bırakmamak... Gerçek dediğiniz, öylesine değişken ki!... Nasıl bu kadar emin ölabilirsiniz?... Elinizde emin olmak için ne ölçüde yeterli veri var?.. Ya ihmal ettiğiniz çok küçük bir nokta, aslında gerçeğin ta kendisi ise ve siz ön yargılarınızla gerçeğe ulaştığınızı sandığınızda, gerçeğe binlerce kilometre uzaklardaysanız?.. Ve de eğer toplumu yönlendirmek ve yönetmek için yola çıkıp da, bu tür yanılgılar içinde kıvranırken, gerçeğe sürekli uzak düşüyorsanız?... Kitabın baş rollerinden birini üstlenen başrahip, cinayeti araştıran akıllı, kurnaz ve bilgeliği ile ün kazanmış Rahip VVilliam'a "Her gerçek, her kulağa göre değildlr" dedikten sonra, söyle sürdürüyor: "Hem sonra, kitap kolayca Indnebilen bir yaratıktır; zamanın geçisl acı veıir ona; kemlroenlerden, kötü havalardan, beceriksiz ellerden korkar. Yüzyıllar boyunca, her önüne gelen elyazmalanmıza canı Istedlği gibi dokunabilseydi, bugün onlann büyük bir çoğunluğu var olmazdı". Yaşlı Jorge'un, "zararlt" olduğuna inandığı bilgileri içeren bir kitabı saklamak uğruna, "öldürmeyeceksln" buyruğunu hiçe sayarak, bir dizi rahibı zehirlemeyi, bu uğurda, sonunda kendi ölümünü bile göze alması, kitaplığın, o bilgilere ulaşmaları istenmeyen ya da yasaklanan kişilerin dolambaçlı yollardayrtmelerıni sağlamak için bir labirent bıçiminde duzenlenişi, onca kitabın yerini yalnızca bir kişinin, kütüphanecinin, bir de ölüm ansızın gelip çatarsa bu gizinin onunla birlikte yitip gıtrnemesı için kütüphaneci yardımcısının bilmesine izin verilmesi çarpıcı bir serüven. Gizlenen kitap, Aristo'nun kaybolduğu sanılan, ama gerçekte kitaplıkta tüm gözlerden uzakta saklanan Poetika'sının ikinci kitabı. Rahipler arasında İsa'nın gülmeye karşı olup olmadığı tartışılırken, bir rahip, Aristo'nun o Aristo ki, ünlü tasımlarıyla bütün bir Ortaçağ düşüncesini biçimlendirmiştibu kitabında gülmeyı, gerçeği daha iyi açıklama aracı olarak nitelediğine değınmesinm bedelini canıyla ödüyor. Sunun ardından, öteki "meraklı" rahipler de meraklarının kurbanı oluyorlar İsa'nın gülmeye karşı olup olmamasının derin düzlemde anlamı, kuşkusuz gerçeğe, mutlak doğruluğuna ve bıricikliğine inanılan bakış açısının dışında bir başka açıdan yaklaşılmasını önlemektedir. insanlık tarih boyunca, kitap toplatmalar, yasaklamalar, yakmalar ve zoıiamalarla geçirdiği aşamaların ve bu tutumun bir örneğini "Gülün Adı"nda bir kez daha yaşıyor: Engizisyonun sapkınlıkla suçladığı Rahip Michele'nın inancımn bedelini yakılarak ödemesıne karşılık. yaklaşık bir yüzyıl sonra Galileo Galilei'nin "Eppursi mouve" • "Ne yapayım ki dönüyor", demiş olsa da olmasa da bilim uğruna yakılmayı seçmemiş olması, sorunu değiştırmiyor: Amaç, kurulu düzeni sarsabilecek düşüncelerin, mumkun olabildığince gızlenmesi, en azından bu düşuncelehn yaygınlaştırılmasının ne denli olabılirse, o denli geciktirilmesidir. Yeter ki, kurulu düzen sarsılmasın!.. Ne sarsabilir kurulu düzeni?.. Düşünceler, düşünceler. düşünceler... Ve bunların yaygınlaşmasına hizmet eden araçlar: Kitaplar, kitaplar, kitaplar... O halde "Gülün Adı" ya da suçlu kim belli: Düşünceler ve kitaplar... Herkesin okuması gereken bir kitap "Gülün Adı". Hayır, yetmez Ozellikle ve asıl "Türkiye'yi yönetmiş olan, yöneten ve yönetmeye aday olanların" okuması gereken bir kitap Çünkü, ülkeleri yönetmiş olmak ya da yönetmek "her şeyi bllmeye " yetmiyor. "Ben billrim" demek, senin bilmediğinı" öyle iyi sergilıyor ki kitap boyunca.. Bu ölçüde güç bir çeviriyi başardığı için Şadan Karadeniz'i ayrıca kutlamak gerek. Orman arazileri Husametıin Cindoruk sunda bulunnıuş, kundağını millet baiğlamamış, Demirel'le kendisini karşılaştırmasın; bu, topal eşekle tayyarenin yarışmasına benzer.. vs..' dediniz. Bunlar sizce dofnı mu? CtNDORUK Ben bunları söylemedim, yazıyorlar. Bu değişme neden mi olacak? TBMM'de belli bir üslup içinde neden mi olacağım? Orada karşınızda seçmen değil, yüce Meclis vardır ve Türkiye'nin bütün meseleleri en yilksek seviyede orada konuşulacaktır. Sayın Ondoruk, 'devrim muhafızlan' dediginiz milletvekillerini transfer ederek Meclis grubunuzu oluşturdunuz, 'milli iradenin serbestçe teşekkül etmediği' TBMM'ye girdiniz. Hem de kazetli dediginiz partilerden transfer yaparak. Ne Ben seçim öncesinde muhalefet partisi genel başkanı sıfatıyla Türkiye'yi şoktan kurtarmaya çalışıyordum. Türkiye, ihtilal ve korku şoku yaşıyordu. Sert muhalefet yaparak, hedefi yıpratarak ve millete güven vererek bu şoku atlatmaya yardımcı oldum. Bana daha sert konuşmamı da tavsiye ediyorlardı. dersiniz? CtNDORUK Önce şunu belirtmeliyim, bir kere biz o partilere katılmadık. Mesela HP ve SODEP gibi davranıp, intihar etmedik. Biz o partilerden birinin feshini sağladık. Devrim muhafızlan sözünü, milletvekilleri için değil, belli bir davranış üzerine bazı milletvekilleri için soyledim. Sayın Demirel'in geçen yıl, Cumhurbaşkannnızın yaptığı konuşmaya karşı çıkışını, MDP o günierde bir bildiri yayımlayarak kınamıştı. O olay üzerine 'Devrim Muhafızlan' dedim. Ama grubunuzu da yine o partiden gelenleıie oluşturdunuz, büyiik ölçüde.. CtNDORUK Evet, onlann içinde öyle insanlar var ki neden almayalım? Elbette alırız. Son ra TBMM'yi ben her fırsatta yucelttim ve her çarenin Mecliste olduğunu söyledim. Ama o güolerde basmı iyi izleyenler, sizin MDP'lilerden grup oluşturmaya başladıgımz zaman gerek TBMM, gerekse militarizm ve 12 Eylül konusundaki sözlerinizde açık bir yumuşama olduğunu anımsayacaklardır. Ne dersiniz? CtNDORUK Hayır, yanlış var burada. Ben hep ihtilallere ve cuntalara karşı olduğumu söyledim. Orduya hiç söz söylemedim ve toz kondurmadım. tlk giinden bu yana bep 'Bir daha askeri müdahale olmasın, demokrasi kesintiye uğramasın ve seçimle gelen iktidar seçimle gitsin' diyorsunuz. Bu nasıl gerçekleşecek? CtNDORUK Böyle bir ortamın gerçekleşmesinde sivil siyasetçilere ve kurumlara büyük görev düşüyor. tlk olarak sistemi işletmek gerek. Bunu başarabilirsen, insanların kafasındaki cunta düşünceleri yine olur, önleyemezsin ama, bu düşünce uygulamaya geçemez. Giderek de ihtilal yapmanın gereksiz, yersiz ve ayıp olduğu anlaşılır. Sistemi kim isletecek? CİNDORUK Sistemi evvela siyasetçiler işletir. Bunun için de birtakım siyasetçüere konmuş yasaklann kalkması şart. Yasakları kaldınrsınız, dört senede bir de seçim yaparsınız, işler büyük ölçüde kolaylaşır. Türkiye'de sizin bep soylediginiz gibi 'yasaksız ve yasakIısız demokrasi yılları ve seçimler' oldu. Ama, bunlar yirmi yılda iiç kez demokrasiyi kesintiye uğraraaktan kurtaramadı. CİNDORUK Evet ama, denenmiş hadiseler her iki tarafa da birtakım dersler veriyor. 1960'taki müdahalede yaşanan kanlj olaylar bir daha yaşanmadı mesela. 60 müdahalesi kanla, vahşetle yapılan bir darbeydi. .\ma 12 Mart ve 12 Eylül'dekiler bunlan yapmadılar. Yani birtakım gelişmeler oluyor. 6O'ta, bu Ulkeye yıllarca hizmet etmiş bir başbakan ve iki bakan asıldı. Ama ondan sonraki müdahaleler anarşistlere karşı yapıldı. Elbette biz bu ikisine de, aynen 27 Mayıs'taki gibi karşıyız. Burada bir şeyi söylemek istiyorum, yine de 12 Eylül'ün bir faydası olmuştur. Sağı da, solu da demokrasi fikrinde birleştirmiştir. Bu çok önemlidir. Çünkü, demokrasinin kesintiye uğramaması için üzerinde birleşilecek en önemli asgari müşterek, demokrasidir. nıyor. Aslmda, Türkiye gibi S o Sabancı, Kültür Sitesi açıhyor Hacı ömer Sabancı tarafından Kayseri Erciyes Üniversitesi kampusu içerisinde yaptınian "Sabancı kültür Sitesi" bugün törenle hizmete açılacak. MUü Eğttim Gençlik ve Spor Bakanı Metbt Emiroğlu 'nun açtbşmı yapacağt Sabancı Kültür Sitesi'nae 600 kisilik çok amaca tiyatro, kütüphane, konferans, çalısma, özel okuma ve sergi salonian buhtnuyor. Fındıkta Meclis araştırması istenecek Doğru Yol Partisi Ordu Millet•tküi Ali Mazhar Haznedar, adyasyona karşı hükümettn gerekti tedbirleri ahnakta aciz kaldtğun iddia ederek, "Eğer findtkta radyasyon varsa diğer ürünlerde de vardtr" dedi. Do§u Karadeniz bölgesindeki üretid temsilcilerinden radyasyon konusunda göriis alan DYP mületveküTeri Ah Mazhar Haznedar ile Cafer "Iayyar Sadıklar dün Trabzon Ziraat Odası'nda bir toplantı düzenledüer. Haznedar, toplantıda yaptığı konusmada, findtktaki son gelişmelerle ilgiti verüecek Meclis araştırması için an hazırhk yaptıklannı söyledL ANAP içinde DYP atları DYP'liler, iktidar partisi içinde var olduğunu ileri sürdükleri 100 kadar 'müstakbef DYP'liyle ilgili olarak "Onlara, istjfa et, bize gel demiyoruz; gerektiğinde bizimle birlikte hareket et diyoruz" şeklinde konuşuyorlar. adam adama temaslar yürütülüyor. DYP'li milletvekilleri, ANAP'hlara, "İstifa et bize gel demiyoruz. Gerektiğinde bizimle birlikte olmalan yönünde garanti istiyoruz. Bunun karşdıgında ise hiçbir şey vaat etmiyoruz" dediler. DYP'liler, "sayıları 100ü aşkın ANAP'lı milletvekilinin giinü geldiginde kendileriyle blriikte hareket edeceği " umudunu koruyorlar. Çok gizli tutulan kişisel temaslar da, bu temel üzerinde kuruluyor. Süleyman Demirel'in erken seçim için bir acelesi bulunmadığını savunan DYP'liler, parti örgütünü 1987'de erken seçim yapılması için bastırdıklarını öne sürüyorlar. DYP'nin, partili milletvekillerine kanca atması ANAP'hlar arasında paniğe neden oluyor. ANAP'lı milletvekilleri bir yandan örgütü, öte yandan yöneticileri ve milletvekillerini suçluyorlar. ANAP'lı bir parlamenter, "DYP sizlere cengel atıyormuş. Partinizden DYP'ye gidenler oldu mu?" sorusuna, aynen şu karşılığı verdi: " 3 ayda elimize ( milyon 200 bin lira geçiyor. Bu hiçbir şeyitnize yetmiyor. Herkes borçlu. Geçen giin bir miUervekili arkadaşımız 'Parayı verseler niye gitmeyelim' diyordu. Örgüt yönetidlerimiz, seçim için giden paraian yemişler. Lokallerinin parasını bile ödememişler. BeJediyeler ANAP'lı, bu yuzden işlem yapmıyortar. Bu parti böyle gidemez. Artık bitiyor" duğu çorak bir ülkede böyle lyıaP »unyası sine bir fırtına ilk anda garip " u Yertl geliyor Herhangi bir kitabın fırtınayla ortalama satışının beş bin çalkalanıyor. dolayında bulunduğu bir ül Polisiye bir kede "Ortaçağı anlatan bir roman gibi romanın", üstelik çeviri bir kaleme alınmış, romanın, ikinci baskıya hazırlanmakta oluşu 'tam bir engin bir vahayı" andınyor. Kim ne düşünce ve derse desin, hangi ölçulerde felsefe şöleni. yargıya vurulursa vurulsun, Gerçeğe romanın kendisi kadar, çevi ulaşmak, ön risi de "tam bir sanat ürii yargıya nü". Kitabı zengin bir kapılmadan Turkçeyle Türk okuruna sunan Şadan Karadeniz ın ön ulaşmak ve sözde belirttiği gibi, "her bilimsel çeviri aslında bir yorum" kuşkuyu elden Kitabın kendisi dünyanın bırakmamak... dört bir bucağında geniş Özelllkle ve asıl yankılar uyandırdığı gibi, 'Türkiye'yi şimdi de Şadan Karadenız' yönetmiş olan, in getirdiği "yorumçeviri" yöneten ve benzer ilgiyi Türkiye'de yayönetmeye ratıyor. Kitap ilk anda, yüzeysel aday olanların yaklaşımla, bir polisiye ro okuması man gibi kaleme alınmış. Po gereken bir lis romanı tekniğı açısından kitap bu. kitap alabıldığine ustaca kurulmuş. Yazaröykü boyunca, bekfenmedik ölümler dizisinin çeşitli asamalarında okuyucuyu birden çok doğrultuda yönlendıriyor. Kişi. bir labirentin dolaşıklığı içinde, bir yolu bir süre irleyip çıkışa yaklaşmışken ve bazen tam çıkacakken, bir çıkmazla yüz yüzegelip başlan başlayan bırı gibi, geri dönüp yeniden iz sürmeye başlıyor Polis romanında olduğu gibi, bir cinayeti aydınlatmaya çalışan dedektifler gibi. cinayeti kimın ışleyebileceğını düşünürken, aniden kendinizi engin bir düşünce ve felsefe şöleni içinde buluyorsunuz Cinayeti işleyenin kim olduğunu düşünürken. "gerçek ve kuşku", bilime ulaşmanın yollan ve gerçeği kavramanın izdüşümleri arasında sarsılıyorsunuz. Nasıl kı, cinayeti düşünürken, "Tamam cinayeti işte bu kişi işlemiştir" diyerek artık yargınızı kesinleştirirsiniz... Fakat hayır hayır, son anda küçük, ama pek küçük bir noktada duyduğunuz kuşku, sizin "gerçeğe" hiç de yakın olmadığınızı, cinayeti kımin işlemiş olduğuna ilişkın hiç de gerçekçi bir ipucu yakalamamış olduğunuzu sergilıyor... Gerçeğe ulaşmak, önyargıya kapılmadan ulaşmak ve bilimsel kuşKuyu w.T«w«e. av arda ı ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ara seçimde beklenmedik bir sonuçla 4 mılktvekiiligini alan DYP'de şimdi "iktidar'i a giden yollara, "ANAP'tao kopardacak öyelerle" taşlar döşenme çabası içine girildi. DYP'liler iktidar partisinden milletvekillerini kendi partileriAnkara Styasal Bilguer Fakülte ne getirmek yerine bu iiyelerin si'he 196162 yıllannda giren öğ . ANAP içinde kalarak, "zamarencüerden bir bö'lümü, önceki , nı gddi|inde" DYP ile birlilcte hareket etmeleri düşüncesinde gece Uludağ'da "Mini tnek bulunuyor. DYP'liler, "ANAP Bayramı" adıyla bir araya geldifer. Mülkiyeliler, okula girisleri içinde Tnıva Atı" olmayı yeglinin 25. yudönümünü, "politika yorlar. Bu nedenle Genel Başkan Hiisamettin Cindoruk'un seçim dan, resmiyetten ve bürokrasikampanyası sırasında sözünü etden uzak" bir sekilde neşeyle tiği 100 ANAP milletvekili ile kutladüar. "Mini tnek Bayramı" ESBANK RDRNR ŞUBESİ HİZMETİNİZDE Esbank Adana şubesi; kambiyo ve dış ticaret işlerinizde uzman personeli, hızlı işlemleriyle tam yetkili olarak hizmetinizde. jjpetlas TAŞINDIK LASTİK SANAYİ VE TİCARET Genel Müdürlüğümüz, 1 Ekim 1986 tarihinde fabrikamızın bulunduğu KIRŞEHİR'e (Kırşehir Kayseri Karayolu 7. km. Gölhisar Mevkii) taşınmıştır. Şirketimizle, yazışma ve temasların yeni adresimize yapılmasını rica ederiz. PEJLAS LASTİK SANAYİ ye TİCARET A.Ş. . GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Yeni Adres: Petlas Lastik Sanayi ve Ticaret Genel Müdürlüğü P.K. 7 KIRŞEHİR Tel: (4871) 2492 TLX: (44648 KLAP TR) FAX: (4871) 4533 KENT APT. D. 1/2 ESBANK ADANA ŞUBESININ Müdürü Adresi Telefonu Teleteksi İsmail Altuğ İnönü Caddesi No.141 15677, 18092,23209 63010 ESBANK 'tedbirli ve kararh" GALEDİEDHAN HALASKARGAZİ CD. NO. 286/A ŞİŞLİ 19861987 sezonu devamlı karma sergisi açılmıştır. Telefon: 130 27 64 148 57 98 Galerimu Salı ve Pazar giinleri kapalıdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle