Katalog

3 AĞUSTOS 1985 DIŞ HABERLER CUMHURtYET/3 Ozetle Nikaragua'da 45 kişi ölaü İsrail üç gün önceki intihar saldınsı için misillemede bulundu Nikaragua 'daSandinist yönetimi devirmek için mücadele veren gerillalarla hükümet kuvvetleri arasında başkent Managua yakınlannda şiddetli çarpışmalann olduğu bildirildi. Nikaragua Savunma Bakanlığı, Trinidad bölgesinde meydana gelen çarpışmalarda 12 'si hükümet askeri olmak üzere 45 kişinin öldüğünü gerillalann ilk defa başkent Managua'ya bu kadar yaklaştıklannı belirtti. Israîl Lübııaııı bombaladı Hıristiyanların denetimindeki Lübnan'ın Sesi Radyosu ise savaş ucaklannın saldınsında, 15 kişinin öldüğünü, 20 kişinin yaralandığını ve Toplumcu Milliyetçi Parti'nin merkez binasının tamamen imha edüdiğini duyurdu. İsrail askeri komutanlığı tarafından Tel Aviv'de yapılan açıklamada ise, İsrail savaş ucaklannın, hedefi vurarak hiç yara almadan üslerine geri döndüğü bildirildi T.İIBNANLI HIRİSTIYAN LİDERLER Eski Lübnan Devlet Başkanlanndan ve Hıristiyanlann önde gelen liderlerinden Süleyman Franciye, ülkede düzenin sağIanması için Devlet Başkanı Emin Cemayel'in görevden uzaklaştınlması gerektiğini söyledi. Franciye, önceki gün Falanjistlerin denetimindeki Lübnan Gücü Ordusu Komutanı Eli Hobeyka ile bir görüşme yaptı. Görüşmenin, 10 ağustosta Suriye'nin başkenti Şam'da, Lübnan'daki Hıristiyan ve Müslüman liderler arasında yapıİacak toplantıya haarlık niteliğinde olduğu bildirildi. Lübnan'daki Falanjistlerle çeşitli görüş aynlıklan bulunan Süleyman Franciye'ye bağlı 5 bin kişilik milis grubu bulunuyor. Batı Şeria'daki Füistinîngiliz Üniversitesi de İsrail makamlannca iki ay süreyle kapatıldı. İsrail makamlan bölgedeki huzursuzluk ve terör gerekçeleriyle bu kararı aldıklannı açıkladılar Biitün Zenciler Siyah Değil SAMİM LÜTFÜ Tanıyanlar biliıier; Ergun Balcı sevecen, hoşgörülü, çabuk kızmayan, yumuşak başlı bir kişidir. Yumuşak başlılığı ilkeleri konusunda titizliğe boşveren aldırmaz bir "yumuşa/cça'itğa dönüşmez, ama onun olaylara peşin bir öfkeyle yanaştığı da pek görülmez. İki kadehten sonra, asıcıkesici, vurucukıncı Cengiz daman kabaran çogunluğun tersine, onun hiçbir zaman cıvıklığa dönüşmeyen sevimliliği artttğından gazeteci dostları, akşamüstü bir yerterde iki satır bir şeyler içmeye giderlerken Ergun da kendilerine katılacak olursa daha da keyiflenirler. İşte bu Ergun Balcı son günlerde yayımlanan iki yazısında enikonu öfkelenmiş. Balcı'yı öfkelendiren "Pick" Botha'nın Güney Afrika'sında meydana gelen olaylar ile BM Güvenlik Konseyi'nde ABD ve Ingiltere'nin ikiyüzlü tutumları. Olayları bilmeyen kalmadı. Bir süredir Güney Afrika'daki ırkcı iktidar ile zenciler arasında çatışmalar aldı yürüdü. Sanırım günümüz dünyasında insan adını ve çağdaş sıfatını hak edenlerin hepsi iğrenç "Apartheid" politikası karşısında duyulan öfkeyi paylaşmaktadırlar. Hatta geçen yılın sonundan beri ABD'de, 1960'ların sivil haklar eylemlerini andıran bir tepki büyüyerek örgütleniyor, örgütlenerek büyüyor. Olayın bu bölümü üzerinde başta görüş birtiğı sağlanmış durumda. Ama acaba Balcı, Güvenlik Konseyi'nin sürekli üyelerinden ABD ile Ingiltere'ye öfkelenmekte haklı mı? Güvenlik Konseyi üyeleri, ılla Pretoria'ya yaptırım uygulama kararı almalı mıydılar? Özellikle ABD ile Ingiltere'nin bu konudaki konumları son derece ilginç. Çünkü her iki ülke de Preioria'yı bağımsız devlet olarak tanımakta, onunla diptomatik ilişkilerini sürdürmektedirler. Bu durumda sözü edilen devletler, ya da benzer durumda olanlar varlığını, egemenliğinı, toprak bütünlüğünü tanıdıklan bir ülkeye karşı, o ülkede insan haklarının çiğnendiği gerekçesiyle yaptırım uygulanması için harekete geçebilirler mi? Devletler hukuku açısından yanıt açıktır. Birleşmiş Milletler şartı Güvenlik Konseyi'nin yaptırım kararı vermesine elverişlidir ve bunun için tutufacak yolun ne olduğu da şartta belirtilmiştir. Ama biz sorunu üst bir yaptırım erkinin uygulamada da var olmadığı Devletler Hukuku açısından değil de, daha geniş bir kapsam içinde ele almak isiıyoruz. Günümüz dünyasında devletler "içişleri" kalkanının ardına sığınarak, insanlığın çağdaş evrensel ortak değerlerine sırt çevirip, istedikleri gibi fütursuzca insanlık suçu işleyebilirler mi? Hitler'in cinayetleri karşısında seyircı kalmanın kendisine nelere patladığını görüp yaşamış olan insanlık, bir kez daha benzeri olaylarla karşılaştığında yine eli kolu bağlı duracak mıdır? Durmalı mıdır? G.Afrika'da 4 milyon beyazın 22 milyon zenciye anayurtlartnda köle gibi davranmaya hakkı var mıdır? Bu durum Pretoria'nın "ıçişi" olarak mı görülmelidir? Dünya Hitler'in 193345 yılları arasındakı cinayetlerine ve insanlık suçlarına karşı seyirci kalmakla iyi mi etmişti? Başka bir deyişle. Hitler'in cinayetleri karşısında başka türlü davranmak "içişlerine kanşmama" ilkesi gereği olanaksız mıydı? Hitler'in, Alman halkının desteğine de sahip olarak, varsayalım ki, bu özel konuda da onların onayı ile kendince "Alman devletine zarariı"olan Alman yurttaşı Yahudileri fınnlarda yakması III. Reich'in "içişi' miydi? Pick Botha Güney Afrika'sında beyazların zenci sorununu insanlık dışı kaba bir aldatmaca olan "Homeland" politikasıyla çözmeye kalkması G.Afnka'nın özet durumu dolayısıyla hosgörülmesi gereken bir davranış mıdır? Biraz daha ıleri gidelim ve varsayalım ki G.Afrika'da her şey tersine döndü ve zenciler duruma egemen oldular. O halde 22 milyon zencinin 4 milyon beyaza köle gibi davranma hakları olacak mıdır? Böyle bir durum o ülkenin iç işi sayılacak mıdır? Soru "etik" (ahlaki) nitelikte. Ama Hrtler örneği sorunun yalnız etikle sınırlı kalmayıp, insanlığın ortak geleceğini ilgilendiren yaşamsal boyutlara ulaştığmı da göstermiştir. Her birey, her siyasal parti, her hükümet, her devlet Güney Afrika'da işlenen insaniık suçunun, daha hafif deyişiyle beyaz azınlığın, siyah çogunluğun temel hak ve özgürlüklerini amansızca çığnemesınin G.Afrika'nın "iç işi" olup olmadığı bu durumda Pretoria yönetimine yaptırım uygulanması gerekip gerekmediğinin yanıtını aramalıdır. Bu yanıtı verirken acele etmeyip, iyi düşünmek gerek. Çünkü karar bir kez verildi mi, her zaman her yerde uygulanacak bir ilke, evrensef bir davranış anahtan olacaktır. Ola ki günün birinde yanıtı veren ya da partisi, hükümeti, devleti de insan haklarını çiğneyebilecektir. Unutmamalı ki, o zaman aynı ilke orv lara karşı da uygulanacaktır. Ne dersiniz, Ergun Balcı zencılerin temel hak ve özgürlüklerini çiğneyen Pretoria'ya karşı BM Güvenlik Konseyi'nde ciddi bir yaptırım kararı verilmemesine öfkelenmekte haklı mı? Yanıtı verirken unutmayın ki yeryüzünün bütün o tür maskaralan "Pick" Botha kadar aşıkâr palyaço kılığında olmuyorlar ve günümüzün tüm "zencileri" de siyah değiller. Federal Almanya, ttalya ve tngiltere 'nin ortak bir A vrupa savaş uçağı yapırru için ilk çahşmalara baslanmasmı kararlaştırdıklan, ancak Fransa ve tspanya 'nin bu anlaşmaya katılmadtğı büdirüdi. Paris ve Madrid, savaş uçağuun yalnızca havadan yere görev yapmasmı kabul etmiyorlar. Fransa ve tspanya ortak savaş uçağmın, hava çatışmast ve havadan yerîn bombalanması gibi iki görevi birden üstlenmesi gerektiği görünüşü savunuyorlar. Fransa Savunma Bakanlığınayakın kaynaklar, Federal Almanya, ttalya ve tngiltere arasında vanlan anlaşmada, uçağm aynntüi bir tanunının yapıldığını ve niteliklerinin belirtildiğini açıkladılar. Avrupa'da ortak savaş uçağı İsrail savaş uçaklarının, Lübnan'ın doğusunda Suriye yanlısı Toplumcu Milliyetçi Parti merkezini bombalaması, 14 kişinin ölümüne ve büyük hasara yol açtı. Dış Haberler Servisi İsrail savaş uçaklan, dün Lübnan'ın doğusunda Şatura kentindeki Suriye yanlısı Toplumcu Milliyetçi Parti'nin merkezine misilleme saldında bulundular. İsrail jet savaş uçaklannın bombardımanı sonunda, 14 kişi* nin öldüğü ve partinin merkez binasında hasar meydana geldiği bildirildi. Suriye yanlısı Toplumcu Milliyetçi Parti'ye mensup milisler, geçen çarşamba günü, Lübnan'ın guneyinde İsrail askerlerine karşı giriştikleri intihar saldınsı sonunda 3'ü İsrail askeri olmak üzere 8 kişinin ölümüne yol açmışlardı. Suriye yanlısı Toplumcu Milliyetçi Parti'nin sözcüsü Habib Kayruz İsrail savaş uçaklarının bombardımanı sonunda partinin merkez binasının büyük ölçüde hasar gördüğünü belirtti. tSRAtL 'DE ANTt ARAP CÖSTERİ tsrail savaş uçaklanmn Lübnan 'ın doğusuna düzenlediği misilleme saldından ance, işgal altmdaki Batı Şeria 'da düzenlenen bir anti Arap gösteride olaylar çıktı. Polis Arap aleyhtan göstericileri tutukladı. ABD'de 6 lran casusu yahalandı Aralarında bir albayın ve bir İranlı hükümet görevlisinin bulunduğu 6 kişi, tran'a 1.140 ton tanksavar roketi göndermeye hazırlanıyordu. VVASHINGTON, (AP) ABD federal polısi, bin albay altı kişiyi Iran'a yasadışı olarak silah satmaya girişmekten tutuklandı. ABD Adalet Bakanlığı'na 1981'den bu yana Iran'a yasadışı olarak silah satmayı amaçlayan 17. girişim ortaya çıkarılıyor. tranülann 9 milyon değerinde tam 1.140 TOW tanksavar fuzesi almaya çahştığı belirtildi. Iran'a Amerikan silahlarının satışı 1979'da lran'daki tslam Devrimi'nden hemen sonra yasaklanmıştı. O zamana kadar ABD'nin Ortadoğu'daki başlıca askeri üssü niteiiğindeki tran, Israil'den sonra Ortadoğu'nun en güçlü hava kuvvetlerine sahipti. Tutuklanan altı kişi arasında lran hükümetinin bir görevlisi olduğunu söyleyen Amir Hosseni de bulunuyor. FBI'ın verdiği bilgilere göre söz konusu satışa ABD ordusunun başlıca tanksavar silahı olan TOW'un da aralarında bulunduğu bir dizi kısa menzilli füze, F14 (Fantorn) savaş ucaklannın yedek parçaları, tank ve helikopter yedek parçaları, ayrıca kimyasal silahlara karşı koruyucu elbiseler dahildi. Geçen ay da fran'a F14 yedek parçalan göndermeye haarlanan 6 kişi daha ıııtuklanmıştı. Şah döneminde bölgenin en modern silahlarına sahip olmasına rağmen lran, lslam devriminden sonra uygulanan ambargo nedeniyle yedek parça bulamadığından 400 uçaktan oluşan hava kuvvetlerinin büyük bölümünıi kullanamaz hale geldi. Halen Iran'ın elinde çalışır durumda 90 uçak kaldığı tahmin ediliyor. Gerek Sovyetler Birliği'nden gerek Fransa'dan yoğun silah alımlarında bulunan Irak halen Iran'a oranla üç kat daha fazla tank a sahip. Bu nedenle tanksavar roketleri lran için büyük değer taşıyor. FBI tarafından basına dağıtılan raporda, Hosseni'nin, bağlantı kurmaya çahştığı bir FBI gizli ajanına, "Fiyatı hiç önemli değil. Ülkemiz içinde bulunduğu savaşta işleyecek silahlara ihtiyaç duyuyor'" dediği belirtiîiyor. Iranhlann TOW tanksavar roketinin yanı sıra Sidevvinder, Harpoon, Sparrow Aim7f, Sparrow Aim7m ve Phoenix füzelerinden de almaya çalıştıklan belirtildi. Tutuklanan kişilerin söz konusu TOW füzelerini henüz lran'a gönderememiş olduğu belirtildi. Federal Almanya Kesin dönüş yapan Türk işçilerine, kesintiler iade ediliyor FRANKFURT (AP) Federal Almanya'dan Türkiye'ye kesin dönüş yapan hak sahibi işçilerden 1 Ocak 1982 tarihinden itibaren yapılan kesintilerin ek sözleşme ile büyük ölçüde kaldırıldığı açıklandı. Bu konudaki açıklama, Federal Almanya Çahşma ve Sosyal Düzen Bakanlığı tarafından yapıldı. Açıklamada, ek sözieşmenin 1986 ilkbahannda yürürlüğe girmesinin beklendiği kaydedildi. Ek sözleşme uyarınca, emekliler ile geride kalan yakınlanna hastalık sigortası primi yardımı 1 Ocak 1982 tarihinden başlamak üzere yeniden ödenecek. 1982 ve 1983 yıllarında emekli sigortalarından ayiık bağlananlardan kesilen çocuk zamları da 1 Ocak 1982 tarihinden başlamak üzere hak sahiplerine veriIecek. 1 Ocak 1982 tarihinden itibaren sağlık nedeniyle meslekte iş görememezlik halinin Türkiye'de ortaya çıkması durumunda dahi Türkiye'ye aylık ödemesi yapılacak. Önceden bulduğu bir işe başlamak üzere Türkiye'ye giden işsiz Türk işsizi, Federal Almanya'daki sigona ilişkisinin sona ermesinden sonra 4 hafta içinde ortaya cıkacak hastalık hallerinde Almanya'daki hastalık sigortası haklanndan yararlanabilecek. Reagarıın burnundan ahnan parça temiz Başkan Ronald Reagan 'ın burnundan ahnan parçanın temiz çıktığt açıklandı. Beyaz Saray sözcüsü Larry Speakes, söz konusu operasyonun Başkan 'ın olağan kontrollerinden biri olarak değerlendirümesi gerektiğini belirterek, tedavi gerektiren bir durumun olmadığını söyledi. Speakes ahnan parçanın kanserli olup olmadığma ilişkin bir soruyu da yanıtlamadı ve yanıttn yaptığı açıklamada bulunduğunu söyledi. Başkan'a yapüan operasyonun Beyaz Saray revirinde gerçekleştirildiği bildiriliyor. Obote Uganda'nın dövizinî götürmüş Devlet Başkanı Tito Okello, hırsızlıkla suçladığı eski Devlet Başkanının ne kadar döviz çaldığını söylemedi, ancak bazı kaynaklar bunun ülkenin 3 yıllık döviz ihtiyacı olduğunu söylüyor. KAMPAL A, (THA/UBA) Uganda'da geçen hafta gerçekleştirilen darbeden sonra devlet başkanlığı görevini üstlenen Tuğgeneral Tito Ukello, eski Devlet Başkanı Milton Obote'yi Ulkenin dış döviz rezervlerini çalmakla suçladı. Tuğgeneral Okello, 4 siyasi partinin liderleriyle yaptığı görüşmede, devrik İider Obote'nin ne kadar parayla kaçtığını söylemedi. Ancak Obote'nin darbeden sonra kaçarken götürdüğü paranın, ülkenin 3 yıllık döviz gereksinimini karşılayacak düzeyde olduğunu bildirdi. Uganda lideri, Obote'nin başkanı olduğu "Halk Kongresi", "Demokratik Parti", "Mohafazakâr P a r t i " ve "Yurtsever Hareket" yetkilileriyle yaptığı görüşmede, hükümetin gerillalarla istedikleri yerde buluşmaya hazır olduğunu söyledi. Bu arada Uganda'da geçen cumartesi gerçekleştirilen askeri darbeden sonra kurulan Askeri Konsey, tüm yasama ve yürütme yetkilerini üstlendi. Devlet Başkanlığı ile Askeri Konsey BaşkanlığVna getirilen General Tito Okello bugün yaptığı açaklamada, anayasanın iki maddesinin askıya alındığını ve parlamentonun yetkilerinin Askeri Konseye devredildiğini bildirdi. öte yandan devrilen Obote yönetiminin 3 yerel sorumlusunun öldürüldüğü bildiriliyor. "Kampala Munno" gazetesinin bildirdiğine göre öldürülen kişilerin evleri de vakıldı. tran helikopteri îngiliz tankerine saldırdı tran helikopterleri, önceki gün öğle saatlerinde Basra Körfezi'nde seyreden bir tngiliz tankerinefüze saldınsı düzenledi, ancak tanker yara almadan kaçmayı başardı. Körfez'deki gemiciük kaynaklan, Katar'ın 160km doğusunda saldmya uğrayan 15 bin 590 tonluk tankerin saldından ronra yardım istemediğini ve yoluna devam ettiğini bildirdiler. ABDMmr ortak tatbikatı Mısv'da yapüacak ABDMısır "Kayan Yıldız " ortak askeri tatbikatlanna 9 bin dolaytnda ABD askeri katüacak. ABD Savunma Bakanlığı'ndan yapüan açıklamaya göre, gelecek hafta başlayacak olan tatbikat şimdiye kadar Mısır'da düzenlenmiş tatbikatlann en geniş kapsamhsı olacak. ABD Kongresi bütçeyi onayladı WASHCSGTON, (A.NKA) ABD Kongresi, 1986 yılına ilişkin Bütçe Yasa Tasansı'nı onayladı. Oylama, Kongrenin iki kanadı arasında bütçe açığında yapılması öngörülen kısıntı konusunda bir uzlaşma sağlamaya yönelik yoğun temaslan izledi. Senato ve femsilciler Meclisi tarafmdan onaylanan yasa, halen 225 milyar dolar üzerinde seyreden yıllık bütçe açığını 55 milyar dolar azaltarak, 172 milyar dolara indirilmesini öngörüyor. Bu arada, butçe açığında öngörülen azalma, bazı programlarda yapılacak kısıntı ile sağlanacak. Kısıntının sosyal programlan ve savunma bütçesini etkilemeyeceği belirtiliyor. Nitekim, bütçe harcamalan arttınldı. Sovyet endüstrisi altın çağında Ama petrol üretimi düşüyor. MOSKOVA (AP) Sovyet Merkezi İstatistik Bürosu'nun açıkladığı verilere göre Sovyetler Birliği'nin 1985 yılının ilk altı ayındaki endustriyel üretimi yüzde 3.1 artarken, şimdiye kadar ülkenin en büyuk döviz gelirini oluşturan petrol üretimi gerilemeye devam etti. Yayımlanan verilere göre Sovyet sanayii üretkenliğinde de yuzde 2.6 artış görüldü. Sovyet lideri Mikail Gorbaçov başa geçtiği 11 marttan bu yana işyerlerinde disiplinin ve verimliliğin artırılması yönünde kampanya yürütüyor. Kampanya çerçevesinde çeşitli bakanlıkları ekonomiyi canlandırma çabalannda geri kalmakla suçladı. Gorbaçov'un başa geçmesinden bu yana yedi bakan görevden alındı. Bunlar arasında petrol, demir çelik, inşaat malzemeleri, hafif endüstri, enerji ve etektik bakanlan da bulunuyor. Merkezi istatistik Burosu Müdür Yardımcısı Vasili Kudinov. TASS'a verdiği demecte, 1985 yıhnm ilk yansında başta otomatlar ve bilgisayarlar olmak üzere modern yatırım mallarında üretim artişı sağlandığını vurguladı. Bunun bilimsel ve teknolojik ilerleme sağladığını belirten Kudinov şöyle konuştu: "Fakat Sovyet ekonomisinin tüm dallan plan bedeflerioi yerine getirecek hıza ulaşamadı." Genellikle olduğu gibi Kudinov, başarısız endüstri dallannın adını vermedi, ancak yayımlanan istatistiklerden görülduğu kadanyla petrol, kömür, demir, petrokımya, inşaat malzemeleri, kereste ve kâğıt üretimlerinde gerileme görüldü. Izvestiya'da tam dökümü yayımlanan istatistiklere göre en önemli artışlar ağır yatırım malları, otomobil ve tarım makineleri alanlanndan sağlandı. Petrol üretiminde ise dünyanın en büyük üreticisi durumundaki Sovyetler Birliği 1984 yıhnda başlayan gerilemesini sürdürdü. Bu yılın ilk altı ayında 295 milyon ton petrol üreten ülke geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 4 daha az petrol elde etti. ttalHapishanede yapay döllenme ya'da guliybr Ki ına yu Obote Sürgün, ama zengin Kıbns Rum Yönetimi Lideri Spiros KipriyanulOgünlük bir özel ziyaret için 4 ağustos pazar günü Atina 'ya gidecek. Dün yapüan açıklamada Kipriyanu 'nun 1424 ekun tarihleri arasında New York'agiderek, lSekimde de BM Genel Kurulu 'nda bir konuşma yapacağı belirtildi. tedhiş eylemlerinden dolayı 14 yü hapis cezasına hüküm giymiş Marco Solimano 'nun yapay döllenme yoluyla baba olmasına izin verildi. Aşın sol bir örgütün üyesi olan 30 yaşındaki Solimano, cezaevinden 5 ay önce çıkan 29 yaşındaki eşi Luccia Niccolai ile cezaevinde evlenmişti. BBC'nin JRA sansürü tepki topladı Dış Haberler Servisi Îngiliz Televizyon Kurumu BBC'nin, Kuzey İrlanda'ya ilişkin bir filmi yayımlamama kararının kurumda çalışanlar arasında huzursuzluğa yol açtığı bildiriliyor. BBC radyosunun haberine göre, BBC yönetiminin söz konusu Kararının kurumun bağımsızlığını zedelemediği yolunda yaptığı acıkiama, çalışanlarca "duyunıcu" bulunmadı. Bunun üzerine 20'den fazla merkezde çalışanlar, 24 saatlik protesto grevine gitmeyi kararlaştırdılar. Grevin amacının BBC yönetiminin istifasını sağlamak olduğu belirtiliyor. Bilindiği gibi, BBC televizyonunca Kuzey Irlanda olaylanna ilişkin olarak hazırlanan ve gelecek hafta gösterilmesi planlanan film, İçişleri Bakanı Leon Brittan'ın isteği üzerine yayımdan kaldınldı. Söz konusu programda, Kuzey trlanda'nın bağımsızlığı için silahh mücadele veren Irlanda Cumhuriyetçi Ordusu (IRA)'nun siyasi kanadı olarak Hükümetin isteği üzerine BBC'nin IRA 'yla ilgili programı yayından kaldırması, ülke içinde tartışmalara yol açarken, bazı ülkeler tarafından kınandı. tanınan Sonn Feon Partisi'nin liderlerinden biri ile yapılan bir söyleşi de yer alıyordu. İçişleri Bakam'nın mektubunda programın yayımlanmasının kamu zaranna olacağı yolundaki Başbakan Margaret Thatcher'in de görüşüne de yer verilmişti. Bu arada, BBC Yönetim kurulu'nun kararı BBC'de çalışanlann yanı sıra, muhalefet ve insan hakları hareketlerince de kınandı. öte yandan Sovyetler Birliği, Libya, Yugoslavya gibi ülkeler, dünyada yaklaşık 120 milyon dinleyicisi olan Îngiliz yayıncıhk kuruluşu BBC'nin yurt dışı yayınına Îngiliz hükümetince yapılan müdahaleyi kınadılar. . Haberlerindeki tarafsızlığıyla bilinen BBC, İngiltere Basbakanı Margaret Thatcher ve içişleri Bakanı Leon Briltton'un emriyle, Kuzey Irlanda'daki aşın uçlann faaliyetlen ve Irlanda Cumhuriyetçi Ordusu IRA liderlerinden birinin konuşmasım yayımlamaktan vazgeçmişti. BBC, hükümetin müdahalesini kınayan çeşitli yayın kuruluşlarının tepkilerini bugünkü haber bülteninde verdi. BBC kurumunun eski başkan yardımcılarından Mark Bonham Carter, BBC'ye verdiği demeçte, "BBC dış yayınlannın bağımsızlığını tanımayan, hatta bu yayınlan propaganda aracı olarak gören kişiler, söz konusu programın yayımİanmamasıyla daha da güçlendiler" dedi. BBC'nin dünkü yayınında aynca Moskova radyosunun, yayına yapılan müdahaleyi bir "skandal" olarak nitelediği bildirildi. BBC, Sovyet yetkililerinin BBC'nin frekanslarını bozmaya calışmasına karşın bu ülkede yaklaşık 14.5 milyon kişinin BBC'yi dinlediğini açıkladı. Yugoslav Haber Ajansı Tanjug da, tngiltere İçişleri Bakanı Leon Britton'ı "sansürcü" olarak tanımladı. London Times gazetesinde yer alan habere göre ise, Libya, Çekoslovakya ve Polonya radyolan son olayı aynntılı olarak kendi kamuoylarma duyurdular. Gazete, BBC Dış Haberler Servisi çalışanlarının, kendilerine yönelik bir karalama kampanyası başlamasından endişe duyduklannı bildirdi. SSCB Dışişleri Bakanı Ingiltere'ye gidiyor Sovyetler Birliği'nin yeni Dışişleri Bakanı Eduard Şvardnadzenin tngiltere yi ziyaret etmesi için yapüan daveti kabul ettiği bildirüdL tngiltere Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Şvardnadze'nin Helsinki'de biraraya geldiği tngiltere Dışişleri Bakanı Geoffrey Howe tarafından davet edüdiğini belirttL Sözcü, ziyaret tarihinin daha sonra betirleneceğini bildirdl Savaşa önlem: ABD üe SSCB birbirine rehiıı versin CHİCAGO, ( u ) Uluslararası ilişkiler alanında faaliyet gösteren Amerikalı fizikçi Dr. Grey Dimond, ABD ve Sovyetler Birliği'nin karşıhklı olarak nükleer saldırı düzenlemelerini önlemek amacıyla 250.000 üniversite öğrencisini kura ile saptayarak birbirlerinin ülkelerine rehin göndermelerini önerdi. Dr. Dimond, öğrencileri karşılıkh olarak rehin gönderme fıkrinin atom bombası depolamaktan daha etkili olacağı gorüşünü savundu. Dimond, öğrencilerin rehin olarak değiştirilmesi olayının eski Yunan devrine dayandığını öne sürerek, iki yıluk programlar halinde kura ile 20 ile 25 yaşlan arası öğrencilerden seçilecek eşit sayıda kız ve erkeğin değiştirılmesini önerdi. Şiti'de 14 jandarma tutuklandı SANTtAGO, (a.a.) Şili'de, kapatılan Komünist Parti nin üç üyesinin öldürülmesi olayma kanştıkları gerekçesiyle, 14 jandarma görevlisinin tutuklandığı bildiriliyor. Konuya ilişkin resmi bildiride olayın ortaya çıkmasından sonra jandarmanın üst düzeydeki iki yetkilisinin devlet başkanına istifalanm sunduğu açıklandı. Silahh bir grup tarafmf'..jı kaçırılan komünist partisinin üç üyesi 30 martta Santiago dışında bir yerde öldürülmüş olarak bulunmuştu. Şili Kornünist Partisi üyesi olan Sosyolog Jose Manuel Parada, Profesör Manuel Guerrero ve Desinatör Santiago Nattino'nun öldürülmesi olavı ile ilgili olarak , yargıç Jose Canovas Robles'in dört aydan bu yana soruşturma yaptığı belirtiliyor. Mısır'da, her türlü alkollü içkinin üretiminin ve satışının yasaklanması için kanun teklifi hazırlandı. Teklifi hazırlayan 5 aşın dinci milktvekili, konunun ekim ayında açılacak olan parlamentoda ele ahnmasını istedi. Mmr'da alkollü içki yasağı