18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLERİN DEVAMI 25 TEMMUZ 1985 Yunanh parlanıenter Gökova'da santrala karşı çıktı BRÜKSEL, (aa.) AET Komisyonu'ndaki Yunan milletvekillerinden Constantinos Filinis, "Türkiye'nin lstanköj adası karşısında bulunan Türkevleri (Gökova) eivarında kunnayı planladıgı termik santralden derhaJ vazgeçmesini" isredi. Filinis, AET Komisyonu'na dün verdiği soru önergesinde, "Türkiye'nin Yunan adalanna yalun yerierde kurmayı duştindügü termik santrallerin. Yunanistan toprakları üzerine asitli yagraur vağmasına sebep olacagını, dolayısıyla Uikesinin bıitün tabii ve tarihi güzelliklerîni yok edecegini' iddia etti. Yunan milletvekili Filinis, "AET Komisyonu'nun, bu tehlikeli projelerden vazgeçmesi için Türkiye'ye baskı yapması gerektiği" göriişünü savundu. Filinis sözlerini şöyle sürdür.dü: "Şlmdiye kadar bfitiin uyanlara karşın Gökova'da termik santnü kurulmasından vazgeçflecegini gösteren bir harekette bulunulmamıştır. Bu santral yapddıgı takdirde adalar çevresi bir daha temizlenmeyecek şekilde kirlenecektir." Binlikler, 10 Bmlıkler... (Bafraraft I. Sayfada) Cumhurbaşkanı Evren de katıldı yerlere döküldü... Nişana katılan bir konuk, gece boyunca saçılan banknotların toplamının en az 23 milyon lırayı bulduğunu söyledi... Bülent Ersoy alnına yapıştırılan paralan orkestra elemanlarına dağıttı... Orkestra üyeleri bir ara müziği kesip yerlerden para topladılar... Dansöz Hülya Işıl salona sepetiçinde girdiğinde çılgınca alkışlandı... Işadamının en ufak bir masraftan kaçınmadığı 6 milyona mal olan nişanda yüzükler takıldıktan sonra davetliler genç nişanlıları ve orkestrayı para yağmuruna tuttular... (Dünkü Hürriyet ve Güneş gazetelerınden). * Ve ülkemizdeki gelir dağılımı konusunda geçenlerde şöyle konuşmuş Süleyman Demirel: "Türkiye gelir dağılım/nda Avrupa'da en adaletsiz gelir dağılımına örnek olarak gösteriliyor. Ben söylemiyorum. Dünya Bankası1 nın 126 ülke arasında yapmış olduğu tespitleri söy/üyorum. Türkiye nüfus artışında Avrupa'da birinci, enflasyonda onuncu, gelir dağılımında en kötüsü... Bebek ölümlerinde Avrupa'da birinci. Ortalama insan ömrü meselesmde Avrupar da sonuncu, dış borçta Avrupa'da birinci, cari işlemter açığında Avrupa'da birinci... Kişi başına düşen milligelirde Avrupa'da sonuncu... Bu tablonun iç açıcı olmadığını herkes kabul etmelidir Gelir dağılımı üzerinde biraz daha durmak istiyorum. Türkiye'de milli gelirin % 56.5'u nüfusun %20'sine gidiyor, % 43.5'unu da nüfusun % 80'ialıyor... Yukan gelirgruplannda °/o 10'un adam başına düşen gefiri 5045 dolar... Tabandakigrupların geliri, adambaşma 217dolar... Yani % 80. milli gelirden % 43.5 alıyor... Bu fevkâlade kötü bir gelir dağılımıdır. Size şimdi bazı misaller vereceğim. Gelir dağılımı 126 ülke arasında en kötü olan 8 ülke şunlardrr: Brezilya nüfusun % 20'si milli gelirin % 66.6'sını alıyor. Panama nüfusun % 20'si milli gelirin % 61.8'ini alıyor. Zambiya nüfusun % 20'si milli gelirin % 61'ini alıyor. Peru nüfusun % 20'si milli gelirin % 6Tini alıyor. Kenya nüfusun % 20'si milli gelirin % 60.4'ünü alıyor. Nepal nüfusun % 20'si milli gelirin % 59.2'sini alıyor Meksika nüfusun % 20'si milli gelirin % 57.7'sini alıyor. Türkiye nüfusun % 20'si milli gelirin % 56.8'ini alıyor. Keşke sekizin arasında olmasaydık. Bu analizden çıkanlacak çok büyük dersler vardırf' + Ve bir ara Özal yönetiminin "Bakanlarüstü Müsteşan' olarak nrtelenen Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Ekrem Pakdemirlı'nin, geçenlerde Bangkok'a giderken Yalçın Doğan'a uçakta verdiği demeçten: "SORU Ücreti ile geçinen geniş kesim, yani sizin ortadirek dedığinız kesim büyük sıkıntı çekiyor... PAKDEMİRÜ Ekonomi yeniden şekillenirken verilen acı ilacın ıstırabı olacak ama ekonomik bünye sıhhate kavuşunca bu unutulacak. Bakın, Güney Kore'de nasıl olmuş: 1960'da Turkiye'nin milli geliri Güney Kore'den iki misli daha büyük. Adamlar sosyal devlet anlayışını kullanmadan dısa açıldılar. Dışa açılma politikası ile bu noktaya geldiler. Şimdi sosyal devlet anlayışını uygulayacaklar. Sıra ona geldi" (Cumhuriyet, 2.7.1985, sayfa 9). • Yorumu da size bırakıyoruz artık... Basında sansürün kaldırdışının 77. yıldönitmü kutlandı MEHMED KEMAL POLtTtKA VE ÖTESİ Kimin Ardında Kim Var?.. Demirkeni: Güçlü bir demokrasi anlayışı içinde güçlü bir ülkede var olabilmek için veremeyeceğimiz, cammız dahii hiçbir şey yoktur. Başbakan Özal sabah, "Basın Bayramı'na katüacak mısınız?" sorusunu "Bugün Basın Bayramı mı? Bana davetiye filan gelmedi ki geleyim" diye ya'mtlamasına karşın akşam düzenlenen törene katıldı. İstanbul Haber Servisi BaMnda sansurun kaldınlışının 77. > ıldonumu nedeniyle düzenlenen gelenekse! "Gazeteciler Günü" dun Cumhurbaşkanı Kenan Evren"in de katılımıyla Yıldız Parkı Çadır köşkü'nde kutlandı. Başbakan Turgut Özal dun sabah kendısine davetiye gonderilmediği için katılmayacağını belirtmesine karşın akşam düzenlenen torene katıldı. Törende bir konuşrna yapan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih Demirkent, en büyük arzularının, güçlü bir demokrasi anlayışı içinde güçlü bir ülkede var olabilmek olduğunu bildirdi ve "Bunun için veremeyeceğimiz, cammız dahil hiçbir şey yoktur. Yeter ki şerefli bir milletin mensuplan olarak ıısllendiğimiz halkın sozcülüğünu şerefli bir şekilde yapabilelim" dedi. Nezih Demirkent, konuşmasında, anayasanın 28. maddesinin "Basın hürdür, sansür edilemez" hükmunü getirdiğini beürterek, "Fikirlerin yaygınlaşmasını önlemek mümkıın olmadığı gibi. suskun bir dünyayı da savunmak miimkün değildir" dedi. Basın ozgürlüğünu önleme yolunda uygulanmak istenen her türlü önlemin ömürsüz olduğunu hatırlatan Demirkent, daha sonra şöyle konuştu: "tster iktidarda, ister muhalefette, ister sagda, ister solda, ister biirokraside. ister serbest iş bayatında var olunuz, önemli olan asgari muşiereklerimizi tespit edip ortak bir bedefte, mutlu Tiirkiye'yi yaratabilmek ve onu korumakta buluşmamız gerekir. Bu da, ancak diyalog ve boşgörii ile sağlanacaktır. Demokraside korku ile bir yere gidilemez, cesur olmak, dogrnya alaşmak için yeteıii değildir, ama topluırun mutluluğu her kesimden insanın refahı, hepimizin arzusudur ve buna ulaşmanın tek yolu da akılcılıktır. Koşulları ne olursa olsun, Türk basını meşnıtiyette, milli mücadelede, Atatürk Törkiyesi'nde ve nihayet demokratik ortamda üstlendiği görevi sorumluluk duygusu içinde yapmıştır, yapmaya kararlıdır, azimlidir. Hiçbir zaman şirin görünmeyi tercih etmeyecek, doğrulan söylemeye devam ederek devletten yana olmayı hedef bilecektir. Bizim bildiğimiz Atatürk ilkeleridir, gittigimiz yol Atatürk'ün gösterdiği çagdaş dünya anlayışıdır. Bu sebeple bir defa daba tekrarlıyonız: Basın burriyetinden dogan mahzurlann yegâne izale vasıtası basın hürriyetidir.'" Ktanbul'da bulunan Başbakan Turgut Özal'ın. sabah kendisıne davetiye gonderilmedieini ileri surerek "Gazeteciler Günü"ne katılmayacağını bildirmesine karşın, akşam düzenlenen torene katıldığı gorüldü. Özal. dun Cumhurbaşkanı Evren'le birlikte gittiği Bolluca köyunde. muhabirimızin "Basın Bayramı'na katılacak mısınız?" sorusuna, "Bugün Basın Bayramı mı? Bilmiyorum. Bana davetiye filan gelmedi ki geleyim" yanıtını \erdi. Ozai, daha sonra, Bugun 24 temmuz değil mi?" diye sorarak, "Doğru, Basın Bavramıjdı. Verede yapılıyor?" şeklinde konuştu. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih Demirkent ise konuyla ilgili olarak "Biz Sayın Başbakan Turgut Özal'a davetiye göndermiştik" yarutını verdi. Yıldız Parkı Çadır Köşkü'nde yapılan "Gazeteciler Giinü'ne" İstanbul Valisi Nevzat Ayaz, Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, Mimar Sinan Üniversitesi Rektöru Muhteşem Giray, İstanbul Emniyet Müdürü Ünal Erkan, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcılarından Mehmet Ağar ve işadamlanndan Sakıp Sabancı ile Şank Tara ve kalabalık bir gazeteci toplulugu katıldı. Sendikalar arasında fark gözetmeyiz (Baftarafı 1. Sayfada) şöyle denildi: "BUindifi üzere: 2821 sayılı , Sendikalar Kanunu'nan 47. maddesi iie işçi \e işveren sendika ve konfederasyonlannın yılda bir defa Maliye, Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarınca maballinde olmak üzere birlikte veya ayn ayn denetlenmeleri mecburiyeti getirilmiştir. Esasen denetleme sonucunda . hazırlanan rapor ile TUrktş : Konfederasyonu yöneticilerine müfettişlerin yaptıklan denetim sonucu ve bugünkü mevzuatın Zı nygulanmasından ortaya çıkan . ^ konularia ilgili tespitler bildirilmiş ve aksaklıklann düzeltilmesi istenmiştir. Ancak, bu konu bazı kişi ve cevrelerce gereğinden fazla büyiitiilerek ve de eksik ve yanlış yonımlanarak kamuoyuna aksettirilmiştir. Diğer taraftan bu rapora karşı Türktş Konfederasyonu yönetkilerinin itiraz haklannın bulundugu ve boyle bir durumda da ortaya çıkacak ifatilafın yetkfli merdler tarafından çözümleneceği de bir vakıadır. Bir diğer konu ise: Hükiimetin işçi sendikalan ve konfederasyonlan arasında ayınm yapmaya, bölmeye veya değiştirmeye yönelik faaliyetleriyle ilgili haberlerin, bazı ilgililer tarafından sistemli şekilde yayümaya gayret edilmesidir. Yine bu çevreler özellikle bir kısım sendika ve sendikacılara prim yapüracak şekilde bu kampanyayı haber haline getirmektedirler. Hükümetiıniz. sendikal miicadeleyi tabii görmekle birlikte kanunlar çerçevesinde sendikal faaliyed yürütecek Idşi ve sendikalar arasında bir fark olamayacağı göriişündedir. Bu sebeble de hukürnet ve ilgili bakanlık olarak bu çekismenin içinde olmadığımızı ve olamayacağımızı ve çalışma hayatı ile ilgili kanunlan tavizsiz uygulayacağımızı bir kere daha açık ve kesin olarak ifade ediyoruz." Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kalemli, Bakanlar Kurulu'nun açıklamasından önce, Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz'ın Çalışma Bakanlığı'nın Türklş karşısında yeni bir konfederasyon yaratma gayreti içinde olduğu sözlerine karşılık "Bu tör polemikJere girmek istemiyonım" dedi. Bakan bu konuda fazla yorum yapmak istemediğini de belirtti. TÜRKİŞ KATTLMIYOR Bu arada Türklş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın sağlık hizmetlerinin yeniden düzenlenmesi için düzenlediği seminere, "Bakanlığın yeni SSK sağlık hizmeti modelinin mantığına katümadığım" belirterek katılmayacağını bildirdi. Şide, "İşçiye hayır getinneyecek olan modelin ortağı olmak istemediğimiz için semiaere kablmıyoruz." dedi. Selçuk Erverdi, dokuz yıl Erzurum İl Başkanlığı, on iki yıla yakın da milletvekilliği yaptıktan sonra, "Harç bitti, yapı paydos" diyerek polrtikaya eyvallah etmiş. Ne de olsa eski politikacı, hem dili durmaz, hem de deneylerinden yararlanmak gerekir. Solun bölünmesi karşısında bir örnek veriyor: "Çorum'da 6 Kastm seçimterinde ANAP 2, HP 2, MDP1 miO»'vekili çıkardı. ANAP'ın oy sayısı 25 Mart yerel seçimlerinde binden 70 bine düştü. Ama seçime katılan partılerin artması ile sol partilerin oyları bölünmeye uğradı. Eğer o seçimler genel seçimler olsa idi, ANAP 20 bin daha az aldığı halde, beş milletvekilinin hepsini çıkarmış olurdu. Hesap her il için aşağı yukan böyledir. Bu yüzden sol partilerin birieşmesi bir siyasal felsefe tarüşması çerçevesinde değil, seçim hesap kitabı çerçevesinde düşünülüp tartışılmalıdır." Kapatılan CHP'de dokuz yıl il başkanlığı, on iki yıla yakın milletvekilliği, bir ara bakanlık, grup başkan vekilliği yapmış olan bir siyasetçinin sözleri yabana atılmamalıdır. Gerçekçi yanlarından yararlanmalı... Kim yararlanacak? Perde önünde ve perde ardında siyaset yapanlar. Eski solun gücü, CHP'nin sola açılan oyları ile bir sol partinin kurulması gerekiyordu. Bu sol parti iktidar da olsa, muhalefet de olsa tıkanan demokrasinin önünü açmak için kuruluyordu. Soldaki secmenler böyle düşünerek oylarını genel seçimlerde zorunlu olarak HP'ye, belediye ve yere\ seçimlerde de SODEP'e verdiler. Oylar dağılmadı mı? Dağılanı oldu. Bu da ANAP'ın Işine yaradı, büyük kent belediyelerinin hemen hepsini aldı. Önümüzde ara seçimler var. Yenisi kurulursa bu seçimlere sol, üç partiyle girecektir. Eğer üç parti ile girilirse oylar parçalanır, bu kimin işıne yarar? Burada bir partinin seçim yitirmesi değil, demokrasinin yitirilmesi vardır. Yitirdiğimiz ve aramakta olduğumuz demokrasinin önünü parti kuracağım diye inatlaşarak kapamaya kimsenin hakkı yoktur. Hele kendi ortaya çıkamayınca oyuna girişmesi hiç de yakışık almıyor. Solculuk, kulüpçülük değildir. DYP, sağı bölmeye değil toparlamaya gidiyor. Arkada bulunan da büyük oynuyor. Kurulmuş iki partinin başkanlannı tasfiye ederek geldiler, bölme değil, toparlamadır. Sözlüğe bakarak fal açanlar varmış. Ben de Mustafa Nihat hocanın Osmanlıca Türkçe sözlüğünü açtım, 'Rahsan' sözcüğüne baktım. Sözcük Farsça sıfat. Parlak anlamına geliyor. Hoca, anlaşılır olması için bir de Tevfik Fikret'ten iki dize almış, şöyle: Karıştı leyli musibet leyali nisyana Açıldı gözlerimiz bir sabahı nahşana Sol, günümüzde türlü tonlarını temsil ederek örgütlenmp'ten yoksundur. Böyle olunca türlü tonlarını kapsayan solun . hibi yoktur. Ancak soldaki seçmen kendi kendine sahip çıkarak yaşama hakkını kazanacak, demokrasinin önünü açacaktır. Bu gerçekleştirildiği takdirde demokrasiye yatkın çevreler güçlenerek demokratik savaş vermeyi göze alacaklardır. Solun bölünmemesı gerekir. Solu bölmeye yeltenenlerin başarı sağlayacağını da sanmıyorum. Bu kanımı, çok daha ağır koşullarda, yani 6 Kasım seçimlerinde sol seçmen ispatlamıştır. Seçmende bu bilinç var oldukça önümüzdeki seçimlerde de oyunu bir bütün olarak, bir doğrultuda kullanmasını bilecektir. ORTADOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN Yükseköğrenim Kurumiarı arasında ö n Lisans ve Lisans Düzeyinde Yatay Geçiş Esaslanna llişkin Yönetmelik hükümleri ve üniversitemizin yönetmeliklerine uygun olarak 19851986 eğitimögretim yıbnda geçiş yolu ile kabul edilecek öğrencilerde aranılacak vasıflar, gerekli belgeler, başvuru tarihleri ve diğer hususlarla, bölümlerimizce bu maksatla aynlan kontenjanlar aşağıda beürtilrniştir. A. KOŞULLAR 1. Yatay geçişler ancak eşdeğer eğitim programlan uygulayan yükseköğretim kurumlan arasında yapılır. 2. Hazırlık smıfı ile birinci sınıflara geçiş yapılmaz. 3. Öğrencinin ayrılacağı kurumdaki bütün sınavlannı başarmış olması ve genel not ortalamasırun en az °7o 60 olması şarttır. (son sınıfa geçiş başvurulannda °?o 70 olması gerekir.) 4. Müracaatlann kontenjandan fazla olması haİinde sıralama not ortalamalarına göre yapılır. 5. ODTÜ'de eğitimöğretim Ingilizce dilinde yapıldığından adaylann dersleri izleyebilecek düzeyde tngılizce bilmeleri şarttır. Bu husus ODTÜ Yabancı Diller Yüksek Okulu tarafından yapılacak sınavla belirlenir. 6. Bir yükseköğretim kurumundan disiplin cezası ile çıkanlmış olanlar geçiş başvurusu yapamazlar. 7. Üniversite içinde yapılacak geçiş başvurulan yukarıdaki esaslara göre yapılır. B. GEREKLI BELGELER 1. Not belgesi (transoript): Basvuran öğrencinin aynlacağı kurumdan alacağı, izlediği bütün dersleri ve bu derslerden aldığı notlan gösteren resmi belge (kopya kabul edilmez) 2. Müracaat formu ODTÜ Öğrenci Işleri Dairesi Başkanlıgı'ndan saglanır. Bu belgeyi sağlayamayanlar aynı amaçla dilekçe kullanabilirler. Dilekçede başvurulan program belirtilir. 3. Yurt dışmdan yapılan başvurularda, adayın aynlacağı yükseköğretim kurumunu tanıtan katalog yeya benzeri dokümanın eklenmesi yararlıdır. 4. ODTÜ'de birden fazla program için basvuran adaylann, her program için ayn form doldunnalan (veya dilekçe yazmaları) ve her formda, o formda geçiş yapmak istedikleri programın kaçına tercihleri oiduğunun ilgili yere yazüması, her forma veya dilekçeye not belgesi (yalnız bir müracaat orijinal diğerleri fotokopi olabilir) eklemeleri şarttır. 5. Her müracaat için 1000. TL.'lık başvunı ücreti (ODTÜ öğrencileri için 500. TL.) ODTÜ Muhasebe Müdürlüğü veznesine (veya T.C. Iş Bankası Yenişehir Şubesi 3186 nolu hesaba) yatırmalı ve makbuzu (fotokopi olabilir) ilgili forma eklenmelidir. C. BAŞVURU TARİHLERİ Bütün başvurular belgeler tamamlanmış olarak en son 2 Ağustos 1985 günü akşamma kadar; ORTADOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ öğrenci Işleri Dairesi Başkanlığı ANKARA adresine yapılacaktır. Gaziantep yerleşkesi için başvurular ise, ODTÜ Gaziantep Mühendislik Fakültesi Dekanlığı GAZtANTEP adresine yapılmalıdır. Yatay geçiş yolu ile öğrenci kabul edilecek programlann kontenjanlan aşağıdadır: Yatay Geçiş Kontenjanlan Programlar 2. sıoıf 3. sınıf 4. sınıf Toplam Makine Müh. 6 3 1 10 Mühendislik Bilimleri 2 5 2 9 Endüstri Müh. 5 5 Maden Müh. 3 2 7 2 Jeoloji Müh. 3 3 2 8 Inşaat Müh. 4 2 12 6 Metalurji Müh. 3 3 2 8 Kimya Müh. 4 3 4 11 Çevre Müh. 3 3 3 9 Bilgisayar Müh. 6 2 8 Havacılık Müh. 4 2 2 8 Elektrik ve Elektronik Müh. 15 10 30 5 Mimarlık 3 3 3 9 Şehir ve Bölge Planlama 3 3 2 8 Endüstri Ürünleri ve Tasanmı 3 3 2 8 Fizik 4 4 11 3 Kimya 6 4 10 Matematik 5 5 5 15 Biyoloji 3 2 3 8 Istatistik 5 10 10 25 Psikoloji 2 2 4 Sosyoloji 5 2 3 10 Felsefe 20 20 40 Beden Eğitimi ve Spor 10 10 Pisikolojik Dan. ve Reh. 5 5 Biyoloji Eğitimi 15 10 10 35 Fizik Eğitimi 15 10 10 35 Kimya Eğitimi 15 10 10 35 Matematik Eğitimi 15 10 10 35 lngiliz Dili Eğitimi 2 4 2 Iktisat 4 3 12 5 Işletme 4 3 12 5 Kamu Yönetimi 4 2 6 12 Uluslararası Ilişkiler 5 5 f¥ A ¥1 ¥ GAZİANTEP MÜHENDİSLtK FAKÜLTESİ PROGRAMLARI COGRAMILARI Makine Müh. 5 13 3 5 Elektrik ve Elektronik Müh. 4 4 11 3 Gıda Müh. 5 5 15 5 Fizik Müh. 10 10 20 Inşaat Müh. 4 4 ÇALJ^ANLAREN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL w Her gün için 1 dolar" 1943 doğnmluyum. 1957 yılında Uk sigorta numaramı aldım. 1968 yüından bu yana Almanya'da çalışmaktayım. Türkiye'de iken SSK'ja 700 günlük prim ödemiş durumdayım. 1 Emekli olabilmem için kaç günJıik prim ödemem gerekiyor. Almanya'da çalıştıgım 18 yılın tamamını mı ödeyecegim? 2 Odeyecegim primin yeni yasayla ber gün için 1 dolar oldugu doğru ma? 3 Kesin dönüşü 1986'da yapacagım, bemen emekli aylığım bağianır mı? Bugünkii şartlarda emekli aylığım ne olur? M.A. ALMANYA Soru: Artık sizin de bir>ozlık eviniz olacak.. DEVRE MÜLK SİSTEMİNDEN FAYDALANIN TATILKOYU Tatilinizi iyi geçirin, isterseniz devredin, isterseniz kiraya verin. Dayah döşcli güzel evinizde her yıl, her mevsimde 15'er gün 4 kere tati! yapacaksmız. İzmir'e 70 km. uzakhkta tabiatın içinde, masrnavi bir deniz kenannda yaşayacak. böylesine güzel bir evi 150.000 TL peşin ayda 56.250 TL ve 24 ay taksitte alacaksınız. Soytaş Hoiding . Beyoğlti İş Mefkez Kat S Galatasaray Tei 145 03 5051 145 33 07 143 62 65 YANIT: 1 Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan emekli olabilmeniz i 4.300 gün prim ödemeniz yeterlidir. Bu da Almanya'da çalıştığınız 18 yılın tümünü borçlanmanızı gerektirmez. Bu çalışmanızın 11 yıl 11 ay 10 gününü borçlanmanız emekli olmanıza yetecektir. 2 Yurt dışında bulunan Türk vatandaşlannın yurt dışında geçen sürelerinin sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilmesine ilişkin 3201 sayüı yasanın 4. maddesi borçlanmayı "döviz ile değerlendirme" koşuluna bağlamıştır. "Sosyal güvenlik kuruluşlannca döviz ile değerlendirilecek sürelerin her bir günü için tahakkuk ettirilecek prim, kesenek ve karşılık borcu tutarı bir dolardır." Ancak aynı yasanın "tanımlar"a ilişkin 2. maddesinde; "d) Dolar; Amerika Birleşik Devletleri para birimini ifade eder." Denilmektedir. Çünkü, 27.1.1985 gün ve 18648 sayıü Resmi Gazete'de yayımlanan 162 sa>ılı "Vergi Usul Kanunu Genel Tebli^"ne göre, dolar yalnızca Amerika Birleşik Devletleri para birimi değildir. Tebliğe göre, dolarla şöyle sıralanmaktadır; Kur. (TL.) Sıra No 1 >övizler 2 Amerikan Dolan 442.50 5 Avustralya Doları 366.83 7 Bahama Dolan 437.77 10 Barbados Dolan 218.89 35 Guyan Dolan 104.02 42 Hong Kong Dolan 55.96 Kanada Doları 335.35 53 61 Liberya Dolan 437.77 83 Singapur Dolan 16.84 11.11 97 1 Yeni Tayvan Dolan 211.60 98 Yeni Zelanda Dolan Bu nedenle yasada dolarların kanşmaması için, yalnızca Amerikan Dolan vurgulanmıştır. 3 Kesin dönüş yapmayı düşündüğünüz 1986 yıünda, "Gosterge Tablosu" ile katsayının bugünden saptanması olanaksızdır. Ak Burun Asfan Burnu YENİ FOÇA İLANEN TEBLİGAT GEBZE İCRA MEMURLUĞUNDAN Sayı: 1983/1172 ALACAKLI: îbrahim Koç BORÇLU: Keramettin Yıldız, Iffet Yıldız Alacaİdı îbrahim Koç tarafından hakkınızda 10.8.1983 tarih ve 10.10.1983 tarihli iki adet 1.000.000.00 TL.'bk çeke istinaden icra takibi yapılmış ve takibe istinaden Gebze Hacıhalil Mahallesi Nalçacı mevkiinde kain 2 pafta, 180 ada, 11 parsel sayılı bahçeli ahşap eve 2.11.1983 tarihinde haciz tatbik edilmiş ve haciz 103 davet varakası bila tebliğ iade edilmiş ve zabıtaca yaptınlan tahkikat neticesinde adresiniz meçhul kaldıiından, İcra Iflas Kanununun 102. maddesine tevfikan yapılan haciz sırasında hazır bulunmadığınızdan işbu kâğıdın tebliği tarihinden itibaren adı geçen kanunun 103. maddesi gereğince kanuni süreye 15 gün ilavesi ile İ8 gün içinde haciz tutanağını tetkik ve bir diyeceğiniz varsa bildirmeniz için icra dairesine başvurmanız ilanen tebliğ olunur. 18.7.1985 Basın: %30 Güvercin Adası KLÜP SOYTAŞ YENİ FOÇA TATJL KÖYÜ FRANSE TATİL KÖYÛ Orak Adası Fener Adası Incir Adası
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle