Katalog

umhuriyet Büyükelci Eric da Rin, "Türk dostlanmız bize gelip daha ne kadar sabredeceklerini soruyorlar. Biz de, bekleyin seçimler olsun, diyoruz. Seçimler oluyor. Bu kez, seçim sonrasını bekleyin, diyoruz. Kuşkusuz Türk tarafımn sabırsızhğını anlıyoruz" diyor. SEDAT ERGİN ANKARA Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun ittifak içinde takındığı ters tutumlara karşılık, NATO yönetici kademeleri bu tutumların Türkiye ile Yunanistan arasında bir tercih yapümasını gerektirmediği görüşündeler. NATO Genel Sekreteri Lord Carrington'un siyasi işlerden sorumlu yardıması ftalyan diplomatı Büytlkelçi Eric da Rin, Ankara'nın ittifakın Yunanistan ile Türkiye arasında bir tercih yapması gerektiği yolundaki isteğinin "adil olmadığı" kanısında. Daha önce Ankara'da da büyükelçilik yapmış olan da Rin, bu görüşünü, NATO merkezinde kabul ettiği bir gnıp Türk gaze ^alııt^. Cumhurivet Maıbaacılık vc Cıa/uculık Turk Amınım Şırl'cıı adın.t Nadir Nadi. 0 Cıcncl ^j\ın MuJuru llasan( ?mal. MUC^NCN*: Mt.Jurıı hmine l >akliüil. >a/ı l;len Mjduru Oka> dıınrnMn. # Hjhcr Mcrkc/ı M.ı durıı >aK'in Ba\er. Sj>la l)ıı/cnı ^ oneınKnı \\ı Acar, # fcrnstk ıler \ \ K\R\ \alcınl)ogan.İ/MIR Hikmel (,'etinkata. \D.\V\ Mehmıl Vlman V/HS y/Urı Kıatıhu! H.ıberlerı Kcha «•/, l)ı> HjKrlcr l.n<un Balo. Lkonomı: (Kman l lagav Kıılıur ^\dıı> Kmev. Maı:a/ın ^atvın Pek>en, Spor Dantsmanı Abdulkadir \iirelman. Dıı/clıııu Kttık Durtrjs. \raMinna Şahın \lpa>. U Scndıka Şukran Kt'lrnci. # koordıııauır Ahmtı koruUan. • Malı hlcr. Kml Irkııl. llaıı. /j>a ho>enr. H,ılkl.ı Ihskılcr dulderrn Ko«ar. Idaıc. llusrtin durer. Ivlcıınc Sadun Nonme/. «uwn ıv Yuvunl umhurnel Maıbaacılık ve Ga/etecılik T.A.Ş. Turk Ocağı Cad. W 41 Cağaloğlu Kianbu!, l'k: 246Kıanbul, Tel. 526 10 (X) (9 hai). Tele\ 22246 • Hurolar 4nksıra: /ı\j Ookalp Buharı Inkılap Sokak No 19 4 Tel 33 II 4147, Ielc\ 42344 • l*mir: Halıı /ı>a BuKar. No 64 3. Tel 25 4"?(«.I3 12 30Telex: S2K9 • \dana: (.akmak C acl. No 134 kal 3. Tel 1455OIT3I Telev 62155. TAKVİM 18 Haziran 1985 Imsak: 3.23 Güneş: 5.24 Öğle: 13.10 Ikindi: 17.10 Akşam: 20.45 Yatsı: 22.37 NATO, Papandreu'ya karşı "sabır" önerdi tecisinin sonılarını yanıtlarken açıkladı. NATO Genel Sekreter Yardımcısı, açıklamalan sırasında Yunanistan'ın Papandreu'nun başbakaniığı döneminde ittifakın temel çıkarlanru etkilemediği görüşünü de getirdi. Da Rin'e göre, "Papandreu'nun tutumlan sözde İMİdı ve uygulamaya geçmedL" Olaylarla sözlerin birbirinden ayn tutulması gerektiğini behrten da Rin, Papandreunun sözlerini uygulamaya koymadığı için ittifakın çıkarlannın etkilenmediğini belirtti. Da Rin, "tttifakın çıkarlannı etkileyen bir olay oiursa, kuşkusuz buna tepki gösterflir. Ancak bu an gdmemistir" şeklinde konuştu. Türk gazetecilerin, Papandreu'nun ittifak ilkeleri ile ters düşen somut davranışlarını hatırlatmalanna, örneğin Yunanistan'ın kuvvetlerini doğuya, Türk sımnna kaydıracağı yolundaki açıklamasınm NATO'nun tehdit değerlendirmesi açısından yarattığı çelişkiye dikkat çekmelerine karşılık, da Rin, Papandreu'yu karşısına alacak bir söz sarfetmemeye büyük özen gösterdi. NATO yetkih'si buna karşüık Yunanistan'm Papandreu döneminde ittifak içindeki temel yükümlülüklerini yerine getirdiğini belirtti. Lord Carrington'un yardımcılığı sırasında, seçimler sonrasında Yunanistan'ın yapıcı bir tutuma yöneleceği beklentisini de dile getirdi. Da Rin, "Yunan Uderliginin gerçekleri ve ihtiyaçlannı veniden gözden geçirme döneminde ittifak ve özeflikJe Türkiye ile ilişkOerinde yapıa bir tutnma yönelmesini ümit ediyon u " dedi. SODEP'liler, Barış2 davasına alınmadı İstanbul Haber Servisi İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı (2) Numarah Askeri Mahkemesi'nde görülen 48 saaıklı Banş Derneği2 davasım izlemek isteyen SODEP'li yöneticiler duruşma salonuna alınmadılar. Mahkeme SODEP yöneticilerinin duruşma salonuna alınmalan için avukat Aü Rıza Dizdar'ın istemini "idarece alınan bir tedbtrin kaldınlması veya dinleyicilerin içeri alınması hususunda bir emir verilmesintn mahkemenin görevi" olmadığı gerekçesiyle reddetti. Duruşma yazılı delillerin okunmasmın sürdürülmesi için 2 temmuza ertelendi. Mavi Tren hamyonete çarptı: 3 ölü îşçi bulmak için "masraf": Adarn başı 5 bin Ura YENİ VE tLGtNÇ UYGULAMA Çalışma ve Sosyal Güveniik Bakanlığı, 15 şubatta bir tebliğ yayımladv Kamu ve özel işverenler, lş ve İşçi Bulma Kurumu'ndan işçi talep ederken, her işçi için 5 bin lira masraf ödeyecek. Türkİş karşı çıktv tşe yerleştirmelerde, işverenlerden her ne nam altında oiursa olsun bir para istenmesi, tş ve îşçi Bulma Kurumu'nu devre dışında bırakacaktır. ZAFEREDOĞRU 8 haziran gecesi, Londra nın Queens Park Rangers Stadı'nda hlandalı BarryMcGuigan (solda)ile tüy sıklet dünya şampiyonu Panamalı Eusebio Pedroza karşılaştılar. McGuigan rakibini 15 raund sonunda sayı ile yenerek şampiyonluğu ele geçirdi. Stadı dolduran 25.000 kişi, Pedroza 'yı umulmadık bir yenilgiye uğratan hlandalı 'yı alkışlıyordu. Irlaııdalı düşman kardeşleri bir boksör birleştirdi S haziran günü Londra'da, 7 yıldan bu yana Dünya Tüy Sıklet Boks Şampiyonu olan Panamalı Eusebio Pedroza'yı yenen Barry McGuigan, anayurdunda ve Ingiltere'de herkesin sevgilisi. İrlandalı Protestanlarla Katolikler, ilk kez onun sayesinde bir araya gelebildiler. Kültür Servisi 8 haziran cumartesi günü, İngiltere'nin başkenti Londra'nın birinci lig kulüplerinden Queens Park Rangers'ın sahasında Panamalı Eusebio Pedroza ile dünya tüy siklet şampiyonluğu için karşılaşan İrlandalı boksör Borry McGuigan, rakibin 15 raund sonunda sayı ile yenerek bu ünvanı ele geçirdi. 1978 yılında şampiyon olan ve bugüne kadar 19 kere ünvanııu başanyla koruyan Pedroza'nın böylesine umulmadık bir yenilgiye uğramasına yol açan neydi? "Le Monde" gazetesinin Londra muhabiri Francis Cornu, maçtan bir gün önce gazetesine yazdığı "Boksun Banştırdığı İrlandalılar" başlıklı yazısında bu soruya ilginç yanıtlar getiriyor. Serbest lrlanda Başbakanı Garrett Fitzgerald'ın maçın sona ermesinden birkaç dakika sonra telefonu açıp McGuigan "a söyledikleri, bu yanıtları açıklamakta yararb olacak: "Siz Irlanda'da da banşın gerçekleşmesine çok büyük bir katkıda bulundunuz." ŞİDDETTEN SONRA BİRLEŞME François Cornu'nün gerçekten ilginç olan yazısı şöyle: "Aylardır Güney ve Kuzey irlandalılar, Katolikler ve Protestanlar, tngilizlerle birlikte 8 haziran gecesi, Londra'daki bir futbo! sahasında aynı coşkuyu, aynı heyecanı paylaşmaya hazırlanıyorlar... Düşman olarak unlu kardeşler ya da yeğenler, bu karşılaşma dolayısıyla yarıdan fazlası İrlanda Denizi'ni aşmış bulunan 25 bin kişi, cumartesi gecesi bir boks maçında hazır bulunmak üzere şaşırtıcı bir birleşme hazırlığında. Bu kez kalabalığın çatışması söz konusu değil. Ingiltere ve lrlanda tarihindeki karanlık sayfalara karşın, böylesi akıl almaz olağanüstülülükte bir mizah ve spor anlayışı yaratabilirdi kuşkusuz. Birkaç yıldan beri tılsım kendini gösteriyor, çok yetenekli ve ufak tefek bir delikanlı, yıkıcı yumruklannın da yardımıyla bütun bir halkın gizliden gizliye şiddete son verme yonundeki istemini dile getiriyordu. Cumartesi dunya şampiyonluğu için ringe çıkacak Barry McGuigan bu. Olanca alçakgönülluluğü ve mantıklıhğıyla tüy siklet omuzlanna çok ağır bir sorumluluk yuklenmesini dilemediği halde durumu çok iyi biliyor. Neyse ki bu McGuigan bir bilge kişi, çünkü onun yerinde başkası olsa çoktan aklı başından girmişti. 'Barr> McGuigan'ın başanlan biraz da çevresini saran sevecenlikten kaynaklanıyor; Hıristiyan ve Protestan topluluklannı birbirlerine yaklaşürraak için herhangi bir kişinin yapabileceğinden fazlasını yaptı.' Kuzey lrlanda eski Dev let Bakanlarından James Prior böyle konuşuyor. Yerine geçen Douglas Hurd ise, ne yapıp edip 6 haziran günü boksörü ziyaret etti ve ona başarılar diledi. Böylesi övguler karşısında, ufak tefek, esmer, ürkütücü delikanlı, tüm ">eşü ülke"yi ve Ingiltere'yi yerinden hoplatan dupduru mavi gözleriyle gülümsüyor yalnızca. Şaşırtıcı bir karışım: Ringde kurbanları çok kötü bir 15 dakika (çoğu kez daha da kısa sürüyor bu) geçiriyor, ama karşılaşma biter bitmez, son rakibi Fransız Ferid Gallouze'a yaptığı gibi, McGuigan hemen yanlarına koşup içtenlikli ve şaşırtıcı incelikteki davranışlanyla onlan hemen avutuyor. AKILLA GÖNÜL ÇELEN BOKSÖR Ringlenn dışında, McGuigan. başka bir biçimde yürekleri fethediyor. Kuzey İrlanda'nın sorunlarını fazla doğrudan gündeme getirmemekte gösterdiği ustalıkla, iyi bir boksörün aklıyla da insanlann gönlünü çelebileceğini kanıtlıyor. Her konuda gucünu olçülü kullanmayı ve etkilerini ölçmeyi biliyor. Yarattığı birleştirici ve akıl almaz büyüklükteki hayranlığm kendisi için 'ek bir itici güç" olduğunu itiraf etmekle yetiniyor. Barışçı McGuigan'ın buyuk soylevlere gereksinimi yok. Öyküsü her türlu yorumdan uzak bir meydan okuma. 24 yıl önce trlanda Cumhuriyeti'nde, sınırın hemen yakınında, annesiyle babasının bakkallık yaptığı kuçuk Clones köyünde dünyaya gelmiş. Katolik olduğu halde, çevre baskısına aldırmadan bir Protestanla evlenmiş, boksör olarak kendine daha iyi bir yer açabilmek için Îngiliz uyruğuna geçmiş, bunu yaparken de bir an bile gerçek kökenini yadsımamış. Kimse de onu uzlaşmacı diye suçlamayı aklına getirmemiş. Tabii, başarı da (26 profesyonel karşılaşmada 25 kere üstün gelmiş, bir kere yenilmiş) işini kolaylaştırmış. Ama genellikle bilinmeyen bir başka istisna (trlanda'nın 65 yıl önce ikiye bolunmesinden bu yana, Kuzey ve Guney İrlandalılar. Katolikler ve Protestanlar, aynı ulusal rugby milli takımı saflannda bir araya geliyorlar) ile bile kıyaslanamayacak bir durum bu. DÜŞMAN KALELER EL ELE Kuzey lrlanda başkenti Belfast'ta, Muhteşem Barry'yi desteklemek ve alkışlamak için, Protestanlarla Katolikler eskiden olduğu gibi bolunmüşlüklerini unutuyorlar. Onun her maçı, boksun neredeyse bahane olduğu izlenimini uyandıran bir şenlik. Maç öncesi, Belfast'ın Protestan ve Katolik kesimlerinin kaleleri olan Shankill ve Falls sakinleri, kahramanlarını alkışlamak için aralarındaki duvarı aşıp bir heyet oluşturarak Londra'daki boks maçını izlemeye koşuyorlar. Shankill ve Flls'da ayn ayn kurulan McGuigan Taraftarlar Kulübü başkanlan, Barry'nin zaferi için el ele verdiklerini açıkhyorlar ve geleneksel biçimde işlenmiş, ama bu kez ayrılık değil de birleşme simgesi olan bayraklar altında toplandıklarını belirtiyorlar. Büyücü McGuigan, Protestanlarla Katolikleri birleştiren gerçek bir tapınma konusu. Belfast sokaklarında, ünlü boksorün fotoğrafları dinsel imgeler gibi Katolik ve Protestan mağazalarının vitrinlerini süsluyor. "O bir melek" diyor bir Protestan nine. " O bir aziz" diye atılıyor hemen bu kez bir Protestan nine. Bu iki yaşlı kadın, aileleriyle birlikte McGuigan'ın önceki maçlarını izlemişler. NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜ McGuigan'ın maç öncesi kaldığı Londra'daki otelin karşısındaki "pub"lardan birinde, Barry'nin bir yandaşı Irlandalı boksörün Panamalı Eusebio Pedroza'yı yeneceğinden emin olmadığını belirtiyor... Yine de, biranın lrlandahları duşlere süruklediği bu saatte, alaycı bir biçimde göz kırparak ekliyor: "Ama bir Nobel Banş Ödiilü de, dünya şarapiyonluğunun yerini tutar..." Boylece, birkaç yıl önce şiddete karşı birleştikleri için Nobel Banş Odülü'ne değer bulunan Irlandalı Protestan ve Katolik kadınlardan oluşan gruba değinmek istiyor. E\et, ama bugün onlan anımsayan kim? Bu durumda da, büyücü Barry'nin, söz konusu kadınların yetersiz kaldığı yerde başarılı olmasını dilememek ne mümkün? Kuşkusuz, bu kırık burunlu melek, tüm sevimliliğine karşın lrlanda sorununu çozebilecek durumda değil. Onun vurucu gücünün de sınırı var. Ama şiddete yönelik bir sporun yol açtığı epey garip vonelişle, insanlann hayal gucünü, bir banş düşünün yenilenip sıirmesi umudunu >aratacak kadar sarsmış bulunuyor bir kere." POLATLI, (a.0.) Ankaradan tstanbul'a gitmekte olan Mavi Tren'in dün saat UJO'da Polatlı çıkışındaki Şehitlik geçidinde Kadir JUna'nın kullandığı kamyonete çarptı, olayda kamyonette bulunan Ztki 1itna, Adem Yildız ve Sabri Yılmaz öldü, sürücü yaralandı. Kaza nedeniyle Ankara İstanbul demiryolu iki saat ulaşıma kapandı. IŞIK KANSU ANKARA lş ve tşçi Bulma Kurumu, işverenlerden, bulduğu her işçi başına 5 bin lira masraf alma uygulamasına başladı. TürkIş, bu uygulamanın Türkiye'nin onayladığı Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 88 sayılı sözleşmesine aykın olduğunu belirterek, "tşe yerleştirmelerde işverenlerden her De nan. altında oiursa olsun bir para istenmesi, lş ve İşçi Bulma Kurumu'nu devre dışı bırakacaktır" görüşünü savundu. Çalışma ve Sosyal Güveniik Bakanlığı, 15 Şubat 1985 tarihinde bir tebliğ yayımlayarak, kamu ve özel işverenlerce lş ve tşçi Bulma Kurumu'ndan yapılacak işçi taleplerinde, talep olunan her bir işçi için masraf karşıhğı 5 bin lira alınacağını bildirdi. Bu tebliğin ardından, lş Yasası'nda bir değişikUk yapılarak, lş ve İşçi Bulma Kurumu'nun işverenlerden hizmetler karşıhğı masraf alabileceği hükme bağlandı. Bu gelişmeler üzerine Türklş, Başbakanlığa ve Çalışma ve Sosyal Güveniik BakanlığVna birer yazı göndererek, bu uygulamalaruı Türkiye'nin 30 Kasım 1949 tarihinde 5448 sayılı yasayla onayladığı, " l ş ve İşçi Bulma Servisi kurulması hakkında" Uluslararası Çalışma örgütü'nün (ILO) 88 sayılı sözleşmesinin genel ilkelerine aykırı olduğunu, arulan 88 sayılı sözleşmede bu hizmetin parasız yapılması ilkesinin getirildiğini anımsattı. Türklş'in yazısmda şu görüşlere yer verüdi: "Ülkemizin içinde bulunduğu istihdam durumu dikkate alındığında, tş ve İşçi Bulma Kurumu aracılıgı ile işe yerleştirmelerde işverenlerden her ne nam altında oiursa olsun bir para istenmesi, kurumun devre dışı bırakılması sonucunu doğuracaktır. Bu takdirde de, İş kanunu'nun 'lşçilerin elverişli oldukları işlere yerleştirümelerine ve çeşitli işler için elverişli işçiler bulunraasına aracılık etmek hususlannın düzenlenmesi kamu görrvi olarak devletçe yapıLr' hiikmü uygulanamaz duruma düşecektir." Türklş yetkilileri, devlet kuruluşlannın bile işçi ihalesi açarak, taşeron marifetiyle işçi çahştırdıkları bir dönemde, lş ve İşçi Bulma Kurumu'nun bu uygulamasının çok büyük zararlara yol açacağını ifade ettiler. Da Rin, Papandreu karşısında Türkiye'den önUmüzdeki dönem de "sabır" beklediklerini kaydederek şöyle dedi: "Türk dostlanmız, bize gelip daha ne kadar sabredeceklerini soruyorlar. Biz de, bekleyin seçimler olsun, diyoruz. Seçimler oluyor, bu kez seçim sonrasını bekleyin, diyoruz. Kuşkusmz Türk tarafımn sabırsızlıgını anlıyoruz." Eğer TürkYunan sorunlan masa başında çözümlenmez ve Türkiye değişik bir çözüm yolu ararsa, NATO buna ne der? Da Rin, soruyu "Endişe verici" buJduğunu benrterek, bunun "çok uzakta olmayan geçmisteki bir örnegi batırlattıgım" kaydetti ve şöyle devam etti: "Konnlann böyle bir dramatik secenegi gerektirecegmi sanmıyonım. Haynti, güvenligi tehdit eden sorunlar olabilecegini, ulusal çıkarlann söz koousu olabilecegini anlıyorum. BUdigim kadanyla sizin için önemli olan 12 mil sorunu, diger örnekler ise Limni ve Yunan ordulannın doguya dönüşü. Bunlar büyük capta rabatsız edid unsuriar. Ancak değişik seçenekier gerektirmiyorlar. Türkiye'nin dosdan bu sorunlan yeterII derecede bir gerçekçUikle görüyorlar. Söylenene degil, yapılana bakmak gerekir." LONDRA, (a.a.) Milli Savunma Bakanı Ztki Yavuztürk'ün katıldığı NATO Bağımsız A vrupa Program Grubu 'nun Londra 'da dün başlayan toplantısında Türk ordusunun modernlestirilmesi imkânlan görüşülüyor. Toplantıda aynca A vrupa Savunma Sanayii'nin guçlendirilmesi amacıyla teknolojik araştırma projeleri üzerinde ortak alışmalar yapılması için görüş birliğine varıldı. ANKARA, (ANKA) Türkiye ile Kanada arasında nükleer enerjinin barışçı amaçlarla kullanımı konusundaki işbirliği yapılmasını öngören anlaşma bugün Dışişleri Bakanı Vahit Hale/oğlu ve Kanada'mn Ankara Büyükelçisi Gilles Mathieu tarafından imzalanacak. Türk Ordusunun modernleşmesi Nükleer anlaşma YÖK ilanla profesör arıyor ANKARA, (a.a.) Yüksek öğretim Kurulu, Resmi Gazete'ye verdiği ilanla, 14 üniversitede görev yapacak profesörleranyor. tlanda, Cumhuriyet, Çukurova, Marmara, Dokuz Eylül, Hacettepe, Erciyes, Fırat, Yüzüncü Yıl, Anadolu, Ankara, Ege, Uludağ, Gazi ve Atatürk üniversitelerinin çeşitli fakültelerinde görevlendirilecek profesörlerin, 15 gün içinde Bilkent'e müracaat etmeleri istendi. Dalan iftar yemeği verdi 'Türkiye'ye turist akıyor" Reuter Ajansı 'nın, Türkiye 'de turizm mevsimini konu alan haber yorumunda, turizm acentelerinin "rekor bir sezon" bekledikleri belirtiliyor. Habere göre îngiliz ve tederal Alman firmaları bu yıl en büyük ilgiyi Fethiye, Ölüdeniz, SideAspendos ve Antalya yöresine gösteriyor. LONDRA, (a.a.) Türkiye'de bayram öncesinde yoğunlaşan iç ve dış turizm trafiği, uluslararası alanda da dikkati çekiyor. Reuter Ajansı, Türkiye'de turizm mevsimini konu alan haber yorumunda, "Türkiye, beklenmedik turist işgalini yaşıyor" baslığını kullandı. Haberde, "Güneş, kumsallar, taritai yerler ve ncuzluğun çektigi turistler, daha önce göriilmemiş şekilde TUrkiye'ye akıyor" denildi. Ajansm Ankara muhabiri Paul Bolding imzalı yazıda, turizm acentelerinin "rekor bir sezon" bekledikleri, bu görüşün Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıogiu tarafından da ifade edildiği kaydedildi. Taşçıoğlu'nun gecen yıl 840 milyon dolarda kalan turizm gelirinin bu yıl 1,5 milyar dolara çıkacağını tahmin ettiğini, sezon sonunda Türkiye'de yatak kapasitesinin 75.0OO'den 87.000'e yükselmesini beklediğini hatırlatan Reuter, komşu Yunanistan'da ise yatak kapasitesinin 360.000 olduğuna dikkat çekiyor. Haber şöyle sürtlyor: "Türkiye'nin güney kıyılannda görüşü alınan yabancı turistlerin çoğu, daha önce Yunanistan'a gittikJerini ve şimdi yeni bir yer denemek istediklerini söylediier. Bu turistler, Türkiye'ye uçak biletinin Yunan adalanna yapılan seferierden daha pahalı olmasına ragmen, ucuzluk dolayısıyla Türkiye'ye yeniden geleceklerini söylediler. Günde üç charter uçağının indiği Dalaman Havaalanı'na, Londra'dan yapılacak gidiş döniış sefer yaklasık 225 dotar (yaklaşık 120.000 TL.) tutuyor. Birkaç mil ötedeki Rodos için ise bu fiyat 150 dolar (yaklasık 80.000 TL.). Geçen ay bir grup Almanın yapmaya çalışügı gibi, Rodos'a inip oradaa Türkiye'ye gelmeye çalışanlar var. Ancak Yunanistan'm geri dönüş için bu kişileri kabul etmeyecegini hatırlatmak gerekiyor." YERLİ TURİSTLER VE LOKANTALAR HOŞNUT DEĞİL Paul Bolding, turizm patlamasından yerü turistlerin ve lokantacılann pek hoşnut olmadığını söylüyor. Bolding'e göre, ramazan ve kıırban bayramlanndan yararlanarak tatil bölgelerine gitmeyi planlayan yerli turistler için yer sorunu giderek büyüyor. Otellerin ise, müşterilerine yanm ya da tam pansiyon zorunluluğu getirmeleri, lokantalann iş alanını daraltıyor. Bolding, turizm acentelerinin Türkiye'ye ilişkin kampanyalarını da şöyle anlatıyor: "Yerii acentelere göre, Îngiliz ve Federal Alman şirketleri bu yü Türkiye'ye ilişkin kampanyalarını çok arttırdılar. Bu şirketler, ikj haftalık güneş tatillerinden, Doğiı Anadolu'ya otobüs turlanna dek değişen çok degisik programlar öneriyor. Hedefleri ise, birkaç kez Yunanistan'a giden ve artık degişik bir yer denemek isteyen turistler." Haberde, Îngiliz ve Federal Alman firmaların bu yıl Fethiye ile Ölüdeniz'e önem verdikleri, SideAspendos ile Antalya yöresinin de büyük ilgi gördüğü kaydedildi. Yunus Nadi Armaqanr85 finalistleri İstanbul Haber Servisi İstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, belediye çalışanları ile ilçe belediye başkanlanna Pera Palas Oteli'nde bir iftar yemeği verdi. Daire başkanlan ile her şubeden bir işçi ve memurun katıldığı iftar yemeğinde Eminönü, Fatih, Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa ve Kadıköy Belediye Başkanlan 'nın bulunmaması dikkati çekti. Belectiyeler Birliği Genel Kurulu İstanbul Haber Servisi Marmara ve Boğazları Belediyeler Birliği'nin ikinci olağan toplantısı dün yapıldu Anakent Belediye Meclisi salonunda yapılan toplantıda Bozöyük Belediyesi kendi isteği ile birlikten aynldı. Susurluk, Malkara, Kevsut, Pehlivankö'y ve Adalar Belediyeleri'nin ise üyelikleri oybirliğiyle kabul edildi. Katılma no: 64 1. BOĞAZ KÖPRÜSÜ^NÜN MİMARI WILLJAM BROWN: Fatih Köprüsü'nün görünümü ilkinden daha güzel olacak Köprü yaparken çevre güzelliğini bozmamaya dikkat ettiklerini söyleyen Brown, "Görüntü, bir kamu hizmetidir. Bunu kabul ederseniz işinizi çevre koşullarım bozmayacak biçimde yürütürsünüz. Deneyeceğimiz budur" diyor. ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) Kimilerine gore Istanbul Boğazı'nı "Bir gerdanlık gibi süsleyen", diğer bir görüşe göre ise, "Bogaz'ın doğal güzelliğini bozan" Birinci Boğaz Koprusü'nün çizim ve mühendislik hizmetlerini veren, ikincisininkini de almaya çahşan Fox Partners şirketinin ortağı, VVilliam Brown ile göruştük. îlk köprünun çizimlerini bizzat yapan, ikincisininki için de Ankara'da temaslarını surdüren Brovvn, "Her köprünun yeni köprüler doğurduğu ve bu tıir çözümlerin köprüler tuzağına dönüştüğü" yolundaki görüşlere ilişkin bir soruyu yanıtlarken, "İstanbul çok hızlı gelişen bir kenl. Boğaz'da yeni köprülerin gerekliliği her zaman giındeme gelebilir" dedi. İki köprünun mimari stilleri hakkındaki görüşlerini açıklayan Brovvn, şöyle dedi: "Her iki köprünun de çizimlerinde amaçlanan, mümkıin olduğunca hoş goriinmeleridir. Modern tasanm ve inşaat yöntemleri bunun gerçekleşmesine olanak tanıyor. Umudum ikinci köprünun göze daha hoş görünmesi." Japonlarla çalışmanın kendileri için bir sorun yaratıp yaratmayacağı konusunda da Brown, şu yanıtı verdi: "Kesinlikle olmaz. Aslında 196O'lı yıllann ortasında söz konusu Japon firmalan ile yurt dışında ilk köprü inşaatlannda Yeni Zelanda'da ortak çalıştık. Biz vine mimari ve mühendislik hizmetleri veriyorduk. Dolayısıyla biz bu firmaların kapasitesini o tarihten beri bili\oruz." Brovvn, temsil ettiği firmanın modern asma köprüler yapan şirketlerin "belki de en iyisi" olduğunu belirttikten sonra, köprü yaparken çevre güzelliğini bozmamaya dikkat ettiklerine isaret etti \e "Görüntü bir kamu hizmetidir. Bunu bilir ve kabul ederseniz işinizi çevre koşullannı bozmayacak biçimde yüriitürsunüz. Bizim de deneyeceğimiz budur" dedi. Brovvn, Fatih Koprüsü'nün Ortaköy'deki ayağının dibinde bulunacağı ve yangın tehlikesine maruz kalacağı gerekçesiyle yıktınlmak istenen seramikçi Jale Yılmabaşar'ın "müze evi" hakkında da şunları söyledi: "Bu hanımla görüştüm. Evi kesinlikle yangın tehlikesine maruz degil. Çünkü yangına karşı köpnide kesin önlemler alınacaktır. Ancak tek sakıncası, evin köprü a>ağının tam altına geleceğidir. Köprü ayağı allında oturmak isterse onu büemem." Dündar Kıhçhn yargüanması ANKARA, (a.0.) Dündar Kılıç'm yurt dışına eroin kaçırmak suçundan yargılanmasına, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 4 Numarah Askeri Mahkemesi'nde bugün devam ediliyor. Dündar Kılıç ile birlikte arkadaşı Ferda Seven hakkında da ölüm cezası istemiyle açılan davanın bugünkü duruşmasında, bazı konuların araştmlması için Emniyet Genel Müdürlüğü ile savcılıklara yazılan yazılann cevapları okunacak. Etiyopya'yu Kızüay yurdımı ÇAĞDAŞ IKTİDAR POÜTİKACISI !.. ANKARA, (OM.) Türkiye Kızüay Derneği, kuraklık ve açlığın hüküm sürdüğü Etiyopya'ya gıda yardımı yapacak. Kızüay Genel Başkan Yardımcısı thsan Saraçlar, Etiyopyaya ilk etapta 10 bin dolar para yardımı yapıldığını belirtti. Gıda yardımı yapılması konusunda Dışişleri Bakanlığı'nın gerekli girişimleri sürdürdüğünü kaydem.