Katalog

30 NÎSAN 1985 • • * * HABERLERİN DEVAMI CUMHURÎYET/11 Olağantistü dönem kaygıları (Baştarafı 1. Sayfada) den yararlammaya çagıran, fildrkrini ve deştirOerini çekinmeden ifade etmeye özendiren sözier dnymak ödemimlzi dile^getirirsem n ı n n saygısızhk etmiş sayılmam" görüşunu savundu. SODEP Genel Başkanı Erdal Inönü dün yaptığı yazüı açıklamada, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Antalya'da turizm mevsimini açarken yaptığı konuşmada, dışardan gelen bazı eleştirileri cevaplandınrken, Türkiye'de yasalann yabancılann sözlerine göre değil, ancak halkın isteklerine göre değiştirilebileceğini ifade ettiğini belirterek, şöyle dedi: "Bu fikre tamamen katıldığımızı belirtmek zevkli gorevimdir. Inancımız odur ki, 12 Eylül öncesinin kargaşası henüz hatırlarda canh iken tekrar demokrasiye geçmemiz de yabanolar zorladıgı için degil, miUetimizin istediği İÇİD gerçekleşmektedir. Aynı inançla bagun bep birlikte demokrasimizi yerleştirmeye çalısıyoruz. Vatandaşlann serbestçe hükümet icraatını eleşünneleri, hayat pahalılığmı, gelir dagıhmının bozulmasını, işsizliğin artmasını, partizanca davranışlan, haksız uygulamalan, çeşitli yolsuduklan dile getirebilmeleri, h^kiannı arayabOmeieri için muhalefet görevimiri yapıyoruz. Bir yasada defişiklik önerdiğimizde bunu ulusun yuce çıkarlannı dtişunerek istiyoruz." Geçmiş ve gelecek hakkında düşuncelerin, eleştirilerin rahatça yapılmasına olanak vermeden sağlanan bir milli birlikle çağdaş dünyadaki yanşta gittikçe daha geride kalmacağıru kaydeden Inönu, açıklamasını şöyle sürdürdu: "Yakm geçmişteld siyasetcilerin eleştirisi ya da ovgusiinu yasaklayan 2969 sayüı yasanın değişmcsi zamanının geldiğini onun için belirttik. Bu kanımızı konıvoruz. Eğer vakın geçmişin siyasetçileri uzerinde konuşmanın gene bizi 12 Evlul oncesine döndurecegi kaygısı hâlâ surerse, bugünkü siyasetçilerin davrantşlannı nasıl ekştirebilecegiz sorusn sürekli karşımızda olur. Biz bu olağanıistü dönem kaygılannın artık bırakılması gerekü£ine inanıyoruz. 12 Eylül doneminden aldıgı dersler halkımıza ve siyasal partiJerimize anarşik hastahklan demokrasi içinde yenmek, gucunu ve bagışiklıgını kazandınnış olmalıdır. Şimdi bem düsuncelerimizde hem girisimlerimizde canlı davranışlarla ulusça kalkınmayı hızlandırma zamanıdır. Bu nedenk Sayın Cumhurbaşkanunızın konnşmalannda biraz da vatandaşlarunızı demokrasinin butun nimetlerinden yararianmaya çagıran, fikirierini ve eleştirilerini çekinmeden ifade etmeye özendiren sozler duymak ozleraimizi dile getirirsem, umanm saygısızuk etmiş sayılmam." Smavla öğretmenlik Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın, din ve ahlak kültürü öğretmenleri ile İngilizce öğretmenlerinin başvuru sayılan ile atamaları arasında bir denge oluşturamadığı öne sürüldü. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Gençlik ve Spor BakanlığYnca belirlenen kontenjanların uzerinde başvuru olması nedeniyle 11 ayn branştaki "ögretmenlik sınavlan" dün yapıldı. Değişik illerden başvuran 4 bin 48 5 adayın Ankara'da 8 okulda girdıkleri sınav sonuçlanna göre, bakanlık, 1950 öğretmenin atamasını yapacak. Milli Eğitim Gençlik ve Spor BakanlığVnın geçtiğimiz yıl temmuz ayında atamasım yapacağını duyurduğu 16 bin öğretmenden bugüne kadar yaklaşık 10 bıninin ataması gerçekleşirken, ihtiyaç fazlası başvuru olan ınuyaç ıazıası Daşvuru oıan branşlar ve başvuru sayılan şöyle: "Edebiyat 851, felsefe 203, tarih 576, coğrafya 490, matematik 11.535, fızik 274, kimya 341, biyoloji 590, Almanca 543, Fransızca 264, eğitim uzmanı yardıması 218, toplam 4485." Bu branşlarda atanacak öğretmen sayılan ise şöyle: "Edebiyat 400, felsefe 100, tarih 300, coğrafya 100, matematik 11.300, fızik 200, kimya 200, biyoloji 100, Almanca 100, Fransızca 50, eğitim uzman yardımcısı 100." NE tSTEDİ, NE ALDI ? öte yandan Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın (jençıiK ve spor BaKanııgı ihtiyaç fazlası başvuru olduğunu duyurduğu dallar dışında kalan din ve ahlak kulturu öğretmenleri ile İngilizce öğretmenlerinin başvuru sayılan ile atamalan arasında bir denge oluşturamadığı öne sürüldu. Bakanlık, daha önce yaptığı açıklamada 800 din kültürü ve ahlak öğretmenine ihtiyacı olduğunu açıklamışken, bugüne kadar atanan bu dersin öğretmen sayısı 1117'yi buldu. İhtiyaç olan 800 İngilizce öğretmeninden ise bugüne kadar 407 öğretmenin ataması gerçekleşti. Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın başvurulann sona erdiği 30 Kasım 1984 tarihinden bu yana guvenlik soruşturmalan sonuçlanarak atamalanm gerçeklestirdiği öğretmen sayılannın branşlanna göre dagılımı da şöyle: İngilizce 407, beden eğitimi 419, resimiş 443, müzik 272, seçmeli ders 135, din kültürü ve ahlak 1.117, kız teknik okullan meslek dersi 606, anasınıfı 3 bin, ilkokul öğretmeni 3.858. ÖCRETMEN1İK SINAVLA Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Vehbi Dinçerler, daha Önce yaptığı açıklamada, bundan böyle öğretmen atamalannın smavla yapılacağını açıklamıştı. Buna göre, ıhtiyaca bakılmaksızm öğretmen adaylan branşlanna göre sınavlara girecekler. Sınavda başanh olan adaylann atamaları yapılacak. Dinçerler, halen öğretmeRİik yapanların da sınava tabi tutulacaklanm, başanlı olmamalan halinde yaygm egitime girerek yetiştirileceklerini de belirtmişti. Türkîyede işçinin (Baştarafı 12. Sayfada) Dr. Dirk Neumann Alman hukuk uygulaması hakkında bilgi verirken, mahkemelerin önce taraflan uzlaştırma yoluna gittiklerini, uyuşmazlıklann aşağı yukan 1/4'unun bu aşamada çözüldüğünu beUrtti. Iş mahkemelennde yargıçlar yanında, yargıç yetkisine sahip işçi ve işveren temsilcilerinin, davaların çözumünde hukukçu yargıçlardan daha yararh olduklarını, çünku uygulamayıbildiklerini, çözüme daha sağhklı varabildiklerini bildirdi. Davanın açümasından 2 ay sonra ile çok istisnai hallerde 6 aya kadar uzayabilen, mahkemenın taraflardan yazıh bilgi aldıkları bir hazırlık döneminin geçirildiğini ve genellikle de ilk duruşmada davanın çözüldüğunü açıkladı. Davaların yaklaşık 2/3'unün de bu duruşma aşamasındaki uzlaşma önerileri çerçevesinde çözulduğunu ve mahkemeye kalan kararların da yaklaşık yansında işçinin bütün sonuçları ile davayı kazandığını anlattı. Türkiye'deki durumu anlatan Prof. Seza Reisoglu, Türkiye'de işçinin feshe karşı korunamadığmı, yargılamalann çok uzadığı ve olumlu sonuçlar vennediğini genel olarak vurguladıktan sonra özetle şöyle dedi: "Tazminat verümesi, bu hakkın kötüye kullanüması halinde Anayasadeğişikliği istemek (Baştarafı 1. Sayfada) Anayasası'nın ikinci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti detnokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir denildiğını anımsatarak, "DikJkat ederseniz ka•un devletindir denilmjyor" dedi. Tuna bunun taşıdığı anlamın, siyasal iktidarlara verilen bir görcv olduğunu vurguladı. Ahmet Nusret Tuna, siyasal iktidarlann ilk görevinin, mevcut yasalann hukuka uygun ve insan haklanna yararh olup olmadığını araştırmak ve aykırı olanlannı hukuk düzenine uygun ve insan haklanna yararh dunıma getirmek olduğunu anlattı. Yine 1982 Anayasası'nın beşinci maddesinin "KişOerin ve toptamua refah, huzur ve mutlılagiınıı saihunayı, temel hak ve böniyeüerini sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdasmayacak surette smniayan siyasal, ekoionik ve sosyal engelleri kaldınnayi, imsan maddi ve manevi vartafuun gelişmesi için gerekll sartlan hazuiamayı" devlete temel amaç ve görev olarak verdiğıni anlattı ve bu görevın, iktidarlar eliyle yerine getirileceğini söyledi. Tuna, bu konuda kendilennın konuşmasına gerek bile olmadığını ve iktidarın bu temel görevını yerine getinnesi gerektiğmi bildirdi. DYP Genel Başkan Yardıması Ahmet Nusret Tuna, anayasaların kendilennın de anayasa hukukuna, hukuk düzenine aykırılığının tartışılabileceğini ve gerekirse aksayan yanlannın düzeltilebileceğini vurgulayarak şöyle dedi: "Mesela bu anayasamn geçici dördüncü maddesi, vatana, millete hizmet etmekten başka bir suçu olma) an bazı insanlann eUerini koüannı baglamıs, onlara birtakım yasaklar getirmiştir. Bu, hukuka uygun mudur şimdi? tktidaıiann gorevleri boylesi kanunlan, kanun maddelerini araşürmak, bnlup çıkarmak ve onlan hukuk düzenine uygun hale getinnektir. tktidan görevini yapmaya çafınyoruz." Bölücü çete mensubu 5 kişi ölü olarak ele geçiriidi ANKARA, (a.a.) Bingöl'ün Karlıova ilçesınin Kaynarpınar koyu ile Diyarbakır'm kırsal kesiminde yapılan aramalar sırasmda sıkıyönetim guvenlik kuvvetleriyle sılahlı çatışmaya giren bölucu çete mensubu 6 kişiden 5'i ölu, biri yaralı olarak ele geçirildi. Genelkurmay Sıkıyönetim Koordinasyon Kurulu Basın ve Halkla llişkiler Şubesi'nin yaptığı açıklamaya göre, Bingöl'un Karlıova ilçesıne bağlı Kaynarpınar köyünde olu olarak ele geçirilenlerden birinin bölucu çete nin Bingol ve kazalan asken sorumlusu olarak bilinen Mehmet Guler, ötekisinin ise Karakoçan ilçesinde bir astsubay ve iki jandarma erinin 18 Aralık 1984 gunu şehit edilmesi olayına karıştığı belirlenen İmam Huseyin Bilgin olduğu bildirildi. Açıklamada Diyarbakır ilinin kırsal kesiminde faaliyet gösteren bölucu bir çetenin üç silahlı militanının da girdıkleri silahlı çatışma sonunda çok sayıda silahla birlikte ölü olarak ele geçirildikleri kaydedildi. tazminatın birkaç misli arttınlması seklinde olabilir. Ya da işveren tarafmdan hizmet akdinin yasada belirlenen sebepler dışında feshedilmemesi, yapılan fesihlerin geçersiz olması gerekir. Dava sonunda feshin gecersizliğine karar verilmesi halinde, işçinin ise iadesine ve dava sıire since odenmeyen ücretlerin fc karşılığı olmakstzın kendisÛH ödenmesi seklinde düzenlenebilir." Erlangen Nürnberg Üniversi tesi'nden Prof. WoJfgang Blomeyer, Almanya'da fesih hakkı nın kötuye kullanılmasını denet lemeyi amaçlayan feshe karş koruma önlemlerinin açık biı sosyal doyum etkisi yarattığını anlattı. Prof. Munir Ekonomı ise, Türkiye'de işçinin geniş biı şekilde feshe karşı korunduğu geçiş dönemi sonrası yasal düzenlemede ciddi bir boşluk doğduğuna işaret etti. Türkiye'de işçinin feshe karşı korunmasının, özellikle işveren tarafmdan hizmet akdinin feshinîn geçerli sebeplere bağlanmaksızın yapılamaması, keyfılikten çıkanlması gereği uzerinde durdu. Kıdem tazminatının kısmi güvence işlevinin kalktığını, işsizlik sigortasının bulunmadığim, yaşlıhk sigonasının getirilmek istenen sınınn da göz önunde tutulması gereğıni de anımsattı. Ciddi bir yasal boşluk bulunduğunu anlattı. AYŞE SÜHEYL AKTARI doğan oğulları KEREM'le dost ve akrabalarına sesleniyorlar. SAN FRANCISCO 28.4.1985 yükle,yükle daha daha yükle mmmm Kamyoneti Işte Otoyol'un şehir içi ağır yük kamyoneti 35 NC. Motoru güçlü, hızı yüksek, manevra kabiliyeti otomobil kadar iyi! Direksiyonu tüy gibi hafif, görüş açısı adeta sinemaskop! Viraj demiri, güçlü şasisi, geliştirilmiş arka dingili ve 12 kat lastiğiyle, emniyeti tam! Satış sonrası hizmetteyse, rakipsiz! Alın Otoyol 35 NC'yi, yükleyin yükleyebHdiğiniz kadar, vurun yokuşa, girin dar sokaklara günün her saatinde!.. Türkiye'de bütün Otoyol bayilerinde. Genel Distribütör: Otoyol Pazarlama A.Ş. Büyükdere Cad. No. 85, Stad Han Kat 6 P.K. 75, Mecidiyeköy İstanbul; Tel.: 167 69 15 (5 hat), Teleks: 26375 "En Güçlü Diesel Motor" EHDVHL 35 NC kamyon gibi kamyonet. t