Katalog

75 MART 1985 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ozetle Savyvtler SS20 yapımına hız verdi Avrupa, Yüdızlar Savaşı'na katdmasın Dış Haberler Servisi Sovyetler Birliği'nin yeni lideri Mikhail Gorbaçev, Batı Avrupa ülkelerini Reagan'ın "Yıldızlar Savaşı" projesini desteklememeleri için uyardı. Yeni Sovyetler Birliği Komünist Partisi Sekreteri Gorbaçev'le görüşen Federal AJman Başbakanı Helmut Kohl, Sovyet liderinin "ABD'niıı Avrupalı miittefiklerini Yıldızlar Savaşı projesinde yer almamalan" konusunda uyardı. Gorbaçev, Çemenko'nun cenaze töreni nedeniyle Moskova'da bulunan liderlerle görüşmelerini sürdürüyor. Önceki gün ABD Başkan Yardımcısı George Bıısh, Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand, tngiltere Başbakanı Margaret Thatcher, îtalya Başbakaru Sandro Pertini ve Kohl ile görüştü. BBC, Gorbaçev'le görüşen Batılı liderlerin genellikle "olumlu" bir izlenimle aynldıklannı belirtti. ABD Başkan 'Yardımcısı George Bush, Gorbaçev'le yaptığı görüşmede Reagan'ın "mektubunu" ilettiğini açıkladı. Bush, mektubun içeriği konusunda bir bilgi vermemekle birlikte, Reagan'ın Gorbaçev'e, ABDSovyet zirvesi İJnerdiğini ima etti. Yeni Sovyet lideri Gorbaçev'in ilk işi BaU'yı uyarmak oldu: Yunan Bakanı: Bush, "Mektubıı getirdim. tçindekileri tartışmayacağım. Ama Reagan'ın zlrvenin yararlı olacağını düşündügünü sanıyonım" dedi. Bush, Gorbaçev'le görüşmelerini "yapıcı" olarak niteleyerek iki ülke arasında büyük sorunlar bulunduğunu ancak "ilişkileri geliştinnek için zamanın uygun olduğunu" söyledi. TASS tarafından yapılan bir açıklamada, Reagan'ın zirve önerisinden söz edilmemekle birlikte, "Gorbaçev'in ilişkileri geliştirmek için çaba barcamaya hazır olduğunu söylediğini" duyurdu. ABD LHşişleri Bakanltğı, Sovyetler Birliği'nin elindeki geliştirilmiş SS20 füzelerinin sayısının artarak 111 'e yükseldiğini açıkladı. Dışişleri Bakanlığı 'nın 6/7dirisinde, Sovyetler'in çok büyük bir yapım plarnnı hızla gerçekleştirdiği vefüze sayısının daha da artınlacağı kaydedildi. 3 nükleer başlık taşıyan SS 20'lerin ülkenin her tarafına yayüdığına işaret edilen bildiride, füzelerin yetıi üslere yerleştirildiği, üs yapımının da hızla sürduruldüğü ifade edildi. (a.a.) AET para vermezse yeni üyeleri veto ederiz Sana Ne Olur mu? SAMtM LÜTFÜ Herif yılışık, sıntkan, sakız gibi de yapışkan mı yapışkan, yaklaşmış Hoca'nın yanına Bak Hoca! demiş ıkı tepsi baklava gidiyor. Bana ne? diye yanıtlamış Hoca, kafasını bıle çevirmeden. Berıkı diretmış, Ama Hoca, sıze gidiyor. Bizimki dayanamayıp parlamış, O zaman sana ne be adam! Zekâ ile sağduyunun çarpıcı bir bıçımde kaynaştığı, kıssadan hissesi kolay seçılen, döneminin deger yargılarını yansrtan Nasreddin Hoca fıkralarını Amerikalı dostlarımız çok seviyDriar. Türkiye'yi az da olsa tanıyan hemen her Amerikalının Hoca1 nın öykülerinı beğenmesının nedenleri arasında, yerel renklere ve folklara kolay ve çabuk bir kapıdan girmenin hoşnutluğunun yanı sıra, çağdaş yaşamlann çok önemli bir öğesi ve adeta kültürlerinın vazgeçilmez, bir toplumun parcası olan reklam uğraşının, en ılgi çekici. en çarpıcı, en akılda kalıcıyı, en kısa zamanda en lyi biçimde söyiemeyı sürekli arayışlarına, en güzel ve ince yanıt örneklerini yüzyıllar öncesınin daha pazar ekonomısine bıle girmemiş bir toplumun, halk bılgesinin sağduyu dolu deyişlerinde bulmanın da rolü olsa gerek. Şu sıralarda Sovyetler Birliği ile Cenevre'de nükleer silahlar konusunu görüşen ABD yonetıciteri, kıssadan hissesinde "sana ne!" olan öyküleri çok tuttukları da açık. VVashington bugünlerde hiçbır muitefikin Cenevre konusunda görüş bıldirmesine katlanamtyor. Hemen hırçınlaşıp, "sana ne?"yi yapıştırıveriyor. Amerikalı dostlanmızın Cenevre konusunda Türk gazetecilerinin soru sormasını bile yadırgadıklarını ve "Siz bu konuyla ne ilgileniyorsunuz? Körfez'dekı duruma bakın!" demeye getirdıklerini Sayın Ufuk Güldemır'in Amerika ropörtajından bir kez daha" öğrendik. Doğrusu ABD'nin bize de. bizden daha fazla önemsediği Batı ^vrupa'nın üç büyüğüne de. Cenevre konusunda, "sana ne!" demesindekı mantığı anlamak güctür. Bırakınız bir yana Cenevre görüşmelerinın özünde yalnızca ABD ve Sovyetler'i değil, tüm ınsanlığı ilgilendiren bir ölüm kalım sorununu ele altyor olmasını. Ama Sam Amca'nın masaya süreceği "MX füzeleri" ya da "Yıldızlar Savaşı" fişterinin parasını kim oduyor dersıniz? Herkes bıliyor, Reagan oyununu. dış politikada da ekonomik alanda da, silahlanma harcamalannı olağan üstü boyutlarda arttırma temelıne oturtmuştur. Şöyle geriye doğru dönüp, Amerikan askeri bütçesınin gelişmesine bakıldığında oldukça ilginç bir görüntüyle karşılaşılır. Başkan Johnson'un son yılı 1968'de, bir yandan askeri Vietnam Savaşı sürerken, ABD bütçesı 86 milyon dolardı. Nixon dönemınde de, Vietnam Savaşı'nın sonuna dek. bu bütçe yalnız 1 milyar artarak 97 milyar dolara çıktı. Akaryakıt fiyatlarının büyük ölçüde arttığı ve bu artışın tüm ekonomiyi etkılediği ilk petrol bunalımı sırasında 1974'te ABD askeri bütçesi 100 milyar dolara tırmanıyor, Ford döneminde 1976'da ise 107 milyar dolar oluyordu. Jimmy Carter'in, ıkinci petrol şoku dönemıni de kapsayan 4 yıllık başkanlık süresinde ise, ikincı petrol şokuna karşın, ABD askeri bütçesi yüzde 20'nın altında bir artışla 127 milyar dolara çıkmıştır. Başkan Reagan ise, işbaşına gelir gelmez, askeri bütçeyi olağanüstu artırmış, ıktidannın dordüncü yılı 1984'te yüzde 100'ün de üstünde bir artışla 221 milyar dolara çıkarmıştır. Bu yılki askeri bütçe 259 mılyardır. 1936 ve 87 ıçın öngörülen artışlarla Amerikan askeri harcamaları önce 325, sonra da 359 milyar dolara çıkarılacak yani Reagan ıktidannın 7. yıhnda askeri bütçeyi devraldığı duzeyin yüzde 300'ünün, Vietnam savaşının en yoğun yıllarındakı duzeyin ise yüzde 400'ünün üstüne çıkarmış olacaktır. Bu değırmenin suyu nereden geliyor? Başkan Reagan ABD askeri harcamalannı korkunç boyutlara fırladrken, vergılen arttırmayı reddetmiş, hatta bazı alanlarda azaltmış, silahlanma gırişimlerıni ise bütçe açıkları üzerine oturtmuştur. ABD askeri harcamaları ile bütçe açıkları arasındaki koşutluk son derecede çarpıcıdır. Örneğin 1983 yıhnda askeri bütçe 205 (Arkası 11. Sayfada) G. Kıbrıs'ta patlama Güney Afrika 'da geçert yıl yaklaşık 164 bin zencinin, eüerinde geçif izni butunmadan beyazlarm bulunduğu bölgelere girdikleri için tutuklandığı bildirildi. Parlamentoda bir konuşma yapan Yasa ve Düzen Bakanı Louis Le Grange, 1983 yıhnda da 206 bin kişinin aym gerekçeyle tutuklandığını açıkladı. G.Afrika'da 164 bin siynh tutukîandı Gorbaçev Kohl\t uyardu Beyruftaki ABD diplomatları en aza indirüdi Beyaz Saray sözcüsü, Doğu Beyrut'taki "istikrarsız ortam" yüzünden tahliyeye gidildiğini açıkladı. Suriye Beyrut'a özel elçi gönderdi. Dış Haberler Servisi Lübnan'da Hırisıiyan milislerin Cemayel yönetimine karşı ayaklanmasının ardından, Beyrut'taki ABD Büyflkelçiüği görevlilerinin çoğu tahliye edildi. Beyaz Saray Sözcüsü Larry Speakes, Beyrut elçisi Reginalt Bartholome* ve kısıtlı sayıda diplomatın gorevini sürdürduğünü açıkladı. Speakes, karann "Doğu Beynıt'taki istikrarsız ortam nedeniyle" alındığını belirtti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ednard Djerejian ise tahliyenin "geçici bir önlem" olduğunu vurguladı. Sozcü, ABD'nin Lübnan'da hükumetin otoritesini tehlikeye sokan son gelişmelerden kaygılı olduğunu açıkladı. Asi komutan Samir Geagea, Devlet Başkanı Emin Cemayel ile göruşmeyi reddetti. Böylece Devlet Başkanlığı Sarayı'nın bulunduğu Doğu Beyrut ve çevresine devletin yeniden egemen olması umudu zayıfladı. Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad, dun Beyrut'a üst duzeyde bir özel elçi gönderdi. Esad'ın Ulusal Guvenlik Danışmanı Orgeneral Muhammed Koli, Beyrut'a varır varmaz Lubnan Devleı Başkanı Cemayel ile toplantıya girdi. Bu gelişmeden önce de Hafız Esad'ın Emin Cemayel ile bir telefon göruşmesi yaptığı ve ayaklanmanın "kararlılıkla ve dikkatlice" ele alınmasını istediği oğrenildi. Cemayel, Hıristiyan topluluğu içindeki ayaklanmayı yatıştırmaya çalışırken, Şiiler arası iktidara oynayan gruplardan Islam Cumhuriyeti yanlısı radikal Hizbullah grubu liderleri ABD'nin Lubnan'dan ayrılması için mücadelelerini sürdüreceklerini açıkladı. örgütün üç hedefinin bulunduğu ve bunların ABD'nin aynlması, tsrail'in tumiiyle çekilmesi ve Falanjist Parlinin yargılanması olduğu belirtildi. ATtNA, (a.a.) Ispanya ve Portekiz'in Avrupa Ekonomik Topluluğu'na uyelik için resmen başvurularına çok kısa bir zaman kala Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, Yunanistan'a AET tarafından yapılan yardımın arttınlmaması halinde, iki ulkenin üyeliklerinin veto ediIeceğini açıkladı. Açıklamadan sonra, Yunanistan'ın AET işleri ile görevli Bakanı Teodor Pangalos da aym şantajı yineledi. Pangalos, "AET'den şefkat ya da himaye değil, para istiyonız" dedi. Dün, Atina'da gazetecilere bir demeç veren PangaJos, AET'nin mali güçlükler nedeniyle durdurduğu yardımın başlatılmasmı istedi ve "Yardım yapılmazsa, AET'nin genişlemesi de mumkiin olamaz" dedi. AET'nin, ekonomisi daha zor durumda olan üyelere uyguladığı IMP kredileri çerçevesinde Yunanistan'a 6 yıl için 4,8 milyar dolar verilmesinin planlandığını hatırlatan bakan, Yunanistan'ın bundan fazla bir miktar istemediğini söyledi. Güney Kıbrıs'ta Amerikan ESSO Petrol Şirketi ile Ktbns Rum Havayollan bürolanmn yer aldığı bina dinamitlendi. Dün geceki patlamada can kaybı oltnadığt ancak maddi hasar meydana geldiği açıklandı. (a.a.) İsraiVe yardım Israil Maliye Bakanı Yigal Kohen Orget, ABD yönetiminin, tsrail'e yeni ekonomik yarduntar yapılması konusunda olumlu bir yaklaşım içinde olduğunu bildirdi. Israil Maliye Bakanı Orget, New York 'ta düzenlenen Yahudiler Cemiyeti olağan toplantısına katılan ABD Dışişleri Bakanı George Shultz ile yardunlar konusunu görüştüğünü veShultz'un "yönetimin tsraü'e yeni ekonomik yardımlarda buhtnutmusı konusunda olumlu bir yaklaşım içinde olduğunu belirt tiğini" kaydetti. (ANKA) Pertinî'nin uçağına sabotaj yapıldı Arjantin'den dönmeye hazırlanan Pertini ve Îtalyan heyeti uçağının 5 vidası yerinde bulunamayınca, halya suikast girişimi söylenüleriyle ayağa kalktı. ROMA (a.a.) halya Cumhurbaşkanı Sandro Pertini'nin uçağına sabotaj yapılmak istendiği yolundaki haberler, Roma'yı ayağa kaldırdı ve değişik tepkılere neden oldu. Olay, Arjantin'e resmi ziyaretini tamamlayan Cumhurbaşkanı Pertini ile Dışişleri Bakanı Giulio Andreotti ve 100 kadar gazeteciyi taşıyacak uçağa Buenos Aires'te yapılan son bakım sırasında pazartesi gecesi ortaya çıkartıldı. halya havayollan "Alitalia" uçağını gözden geçiren teknisyen ler, iniş takımlarından 5'inin vidalarının yok olduğunu gördüler. Bunlardan 3'unun uçağın bir motorunun içinde ortaya çıktığı, daha sonra Arjantin Savunma Bakanlığı'nca açıklandı. Ancak havaalanında Boeing 707'nin 4 motorunun çalıştınlarak denendiği ve ttalyan heyetinin aynı uçakla Arjantin'den ayrıldığı biliniyor. îtalyan gazetecilerin bilgilerine başvurduğu havacılık uzmanları bu durumun önemli bir tehlike yaratmayacağını söylemelerine rağmen, Îtalyan basını olayı büyuk başlıklar ve sert yorumlarla duvurdu. Mübarek: FKÖ ile görüşmemek, ABD'ye pahalıya patlar WASHİNGTON, (AP) Ordadoğu banşı için ABD'de girişimlerde bulunan Mısır Devlet Başkanı Hıisnu Mübarek, "Reagan yonetimi, eger Filistin Kurtuluş Örgutü tam beklenen barış adımını attığı sırada ona sırl çevrirse, bunu pahalıya ödeyebilir" dedi. Washington'daki "Ulusal Basın KulübiT'nde onceki gün bir konuşma yapan Mübarek, Crdun Kralı Hüseyin'le Yaser Arafat arasında 11 şubatta varılan anlaşmaya değinerek, "Filistin halkını lemsil eden tek kuruluş banş yolunu seçmiş bulunuyor. Arafat bazılannın sandıgı gibi lerorist değil, ılımlı bir insandır. Ona yardım etmeyi denemeliyiz" dedi. NATO tatbikatı NA TO 'nun ' 'Soğuk Kış85" adı verilen tatbikatı, Sorveç'in kuzeyindeki Tromso'da başladı. ABD, Ingütere, IS'orveç ve Hollanda 'dan yaklaşık 10 bin askerin katüdığı taıbikai, altt gün sürccek. ıHi>artn iKnup hfitrmi ıtuuısı Teknesi "i*vde hesap yapmaya kalkan birikühatası yaparsa eserini an çuk bir cak evinin duvarlannı yıkarak çıkartabilir. Yatçı Peter Phillips deeünde balyoz duvan yıkıyor. 27'metre boyundaki açık deniz teknesini evin içinde döndürüp dışarı çıkartabilmesi için deliği biraz daha büyütmesi gerekecek. (Telefoto: AP/a.a.j Hüsnu Mübarek, "FKÖ ile diyalog kurmayan tek ülkenin ABD olduğunu, ABD'nin bu tutumu değişmedikçe de Ortadoğu banşııun saglanamavacagını " vurguladı. Güvenmekte haklısınız Akbank 37 yılm en başarılı neticesini sunuyor. Sermaye 50 Milyar İhtiyatlar 53 Milyar Mevduat 642 Milyar (vergidensonra) Akbank'ta daima rakamlar geçerlidır. Bu rakamlar ulaşılması zor bir mali gücün kanıtıdır. Akbank'a güvendiniz.danıştınız. 1985'de de Akbank sızlere "gerçek guvence"yı sunuyor. Tasarruf larınızı değerlendırmeyı, sıze gelir vegüvensaglamayı, ekonomımıze katkıda bulunmayı üstlenıyor. Akbank bu neticeye ulaşılmasını sağlayan sayın halkımıza ve tum çal.ışanlarma teşekkur eder. Bu yıl da Akbank'a daıuşmadan tasamıflannıza yön vermeyin. 37 yıldır olduğu gibi... Bir önceki yıl neticelerL Sermaye 15 Milyar İhtiyatlar 35 Milyar Mevduat 370 Milyar Kar eg.den^ 8 M i l y a r AKBAIMK Güverünizin eseri