Katalog

12 ŞUBAT 1985 • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/U İdaııı beklerken (Baştarafı 1. Sayfada) raatlerine karar verilen davada, ölüm cezası istemiyle yargılanan Yusuf Taş, 3 yıl 4 ay ağır hapis cezasına çarptırıldığını ve tahliye edildiğini duyunca bayıldı. Sava, daha önce esas hakkındaki görüşünü belirtirken sanığın ölümle cezalandırılmasını istemişti. Tutuklu sanıklardan Abdullah Arslan, Aslan Canh, Yusuf Taş, Ali Askar Özsaltık, Kadri Önal, Zahit Gülaçtı, Alihan Tağ ile tutuksuz sanıklardan Ali İncesu ve Alaattin Taş'ın katıldığı dünkü oturumda, ilk olarak sanıklara son sözleri soruldu. Cahit Gülaçtı son söz olarak, "Hazırlık ifadem işkence ile alınmıştır. Dünyada ve ülkemizde işkenceyi bir kez daha lanetliyor ve beraatimi istiyorum" dedi. Daha sonra karan açıklayan mahkeme, Istanbul'un çeşitli semtlerinde silahlı gasp eylemlerini gerçekleştiren sanıklardan Güner Avcı'nın 53 yıl 4 ay, Alihan Tağ'ın 46 yıl 8 ay, Aslan Canh ile Ahmet Aslan Bakan'ın 43'er yıl 4'er ay, Bahattin Kılıç'ın 40 yıl ağır hapis cezalarına çarptırıldığını bildirdi. Mahkeme daha sonra, sanıklann bu cezalannın yasarun ilgili maddesi gereğince 36 yıla çevrildiğini açıkladı. Diğer sanıklar Şeref Talay 33 yıl 4 ay, Menderes Kaya 34 yıl 26 gün, Cahit Gülaçtı zı) yıl, Abdullah Arslan 34 yıl 1 ay 10 gün, Kadri Önal 31 yıl 1 ay 10 gün ağır hapis cezalanna çarptınldılar .Bu aradaölum cezası istemiyle yargılanan Yusuf laş, silah bulundurmak suçundan önce 6 yıl 8 ay ağır hapis, 33 bin 333 lıra ağır para cezasına çarptınldı. Daha sonra Taş'ın cezası yaş kuçüklüğü nedeniyle 3 yıl 4 ay hapis, 16 bin 666 lira para cezasına çevrildi. Taş, mahkemenin tahliyesine de karar verdiğini öğrenince bayıldı ve güvenlik görevlilerince salondan çıkarıldı. Çeşitli hapis cezalanna çarptınlan 13 sanık şunlar: Mete Tekin, Ali Askar Özsalük, tbrahim Gündiiz 6'şar yıl 8'er ay hapis, Muzaffer Dörtkaş 3 yıl, Maruf Dolgun 1 yıl 4 ay, Tevfik Özer 10 ay 20 gün, Mebmel Çelik, Cengiz Gökçe, Cemil Yılmaz. Şahsenen Uğurlu, Şerife Kiiçiik, Abbas Ekinci, Tahsin Atmalı 9'ar ay hapis. AİVAP tdil tlçe Başkanı Şiikrü Tutuş'un otomobiline Abdullah An ile Ferit Taş yerleştirilen bomba patladı. Tutuş'un oğlu yaralandı. hakkındaki duruşmanın tatiline İdil Kaymakamı olayın siyasi bir yönünün karar verilirken şu sanıklar da beraat etti: bulunmadığmı söyledi. Metin Uğurlu, Mehmet SelİDİL, (Mardin), (THA) az, ses gücü fazladır. Bombanın çuk, Alaattin Taş, Gülseren Çi Anavatan Partisi tdil tlçe Başka fünyesi aracın marş dinamosuçek, Baki Ozan, Mehmet Reşit nı Şükrii Tutuş'un özel otomo na baglanmıştır. Bomba, sol alt Oğurlu, Ali Gürseloglu, Enver biline konulan bombanın patla çamurluga yerleştirilmiştir. Saat Serçek, Havva Üzümcii, Sait Sa ması sonucu, oğlu Çelebi Tutuş 08.30 sıralannda tlçe Başkanı'lamoğlu, Ekrem Türkcan. Nihat (18) yaralandı. nın oglu Çeiebi Tutuş tarafından Bayboğan. Engin Doğanay, Ali araba çalıştınlmaya başladıktan İncesu, Mustafa Arguç, Meral Verilen bilgiye göre, Şükrü 6 saniye sonra patlama oldu. \'aGündoğan, Hasan Hüseyin İn Tutuş'un otomobiüne kimlikle ni park ettigi yerden 4 metre cesu, Niyazi Parlar. ri beürsiz kişüer tarafından yeruzaklaşmca patlama meydana leştirilen bomba, dün sabah sa geldi. Yaralı hastaneye kaldınlat 08.30 sıralannda patladı. dı. İlk sonışturma verilerine göOlayda, Şükrü Tutuş'un oğlu re, olayın siyasi bir yönii yok. Çelebi Tutuş yaralanarak kaldı Olay, ticari bir anlaşmazlıktan (Baştarafı 1. Sayfada) nldığı Mardin Devlet Hastane kaynaklanıyor." yeni oldugum için tanımıyor si'nde tedavi altına alındı. Bu arada, evlerinin üç ay öndum. Zaten başmüdürle de ilk defa karşılaşıyorum. Masanın tdil Kaymakamı Vedat Müf ce silahlı bir kişinin saldınsına uğradığını hatırlatan tdil ANAP üzerinde tutanak vardı. Başmü tüoglu, olayla ilgili olarak şuntlçe Başkanı Şükrü Tutuş, " O lan söyledi: dür Aydın imzalamamı söyledi. olayla bu olay arasında baglan"Mardin Emniyet MüdürlüBen de imzaladım. Sonra bize üçer milyon verip komando ye gii'nden gden ve inceteme yapan tı var. Üç ay önce evime giren simini ettirdi. Aşağıya indim, bi bomba uzmanı ekipterinin belir lahlı bir kişi, bizi öldünnek istedi. Ancak, tabancasının ateş allediklerine göre, bomba arabanu sonra Tahir Aslan bana bir maması sonucu kurtulduk" şekya dün gece (öDceki gece) yerteşpaket verdi. (Sonra alınm dedi) linde konuştu. tirilmiş. Bombmın tahrip gücü masam olmadığı için bu parayı Emin San'ya verdim. Tahir Aslan daha sonra Emin San'dan almış. Sonraki cumartesi günii Mehmet Hanh'ya gittim. Bu paGAZtANTEP, (Comhuriyet) kesmiş, halimize şükredelim dirayı iade edelim dedim. Hanlı, SODEP Genel Başkanı Erdal yor. O zaman hükümetin yapabiz de iade edeceğiz. ancak Ha İnönü, dört gün sürecek onun cagı bir şey kalmıyor. KDV'nin luk Bey, yok. Gelsin, konuşaca cu yurt gezisini dün Gaziantepenflasyonu düşürecegini söylüğız dedi. tki üç gün sonra Meh ten başlattı. yorlar. Bu bir kandırmacadır. met Hanh'ya gittim. Hanlı, baİnönü ve beraberindekiler, Zaten ilk başta yüzde 10 zam na, ben başmudürume soyledim. dün îstanbul'dan uçakla saat yapıyor" dedi. Beni kovdu. Bu işin kapandıgıBu arada bir vatandaşın "Gü15.00'te Gaziantep'e geldiler. nı, çolugun çocugun konuşma Burada coşkulu bir kalabahk taneş batü, SODEP dogdu" biçiması gerektiğini söyledi dedi. Üç rafından karşılanan İnönü 400' ü minde bağırması üzerine Erdal gün sonra da polis bizi aldı. Her aşkın araç konvoyuyla Oğuzeli tnönü'nün "yaşa" dediği duyulşeyi anlattık. Orada işkence gör ilçesine giderek partili Belediye du. SODEP Genel Başkanı dadük. Daha sonra Selimiye'ye or Başkanı Mehmet Ali Nafak'ı ha sonra Gaziantep'e dönerek, dan mali şubeye götünildük." Tek Kulüp Salonu'nda partililermakamında ziyaret etti. İnönü, le sohbet toplantısı yaptı. Belediye Başkanı'ndan ilcenin Kurtkan, tayin konusunda da tnönü'ye Îstanbul'dan harekimseye rüşvet vermediğini, ay sorunlan ve belediyenin çahşmaketinden önce bir gazeteci lan hakkında bilgi aldı. Burada nca kimseden de rüşvet almadı"MDP'nin zirvede Türkİş'in iskendisine antepfıstığı ile nar ikğını söyledi. tekleri kabul edilmezse hükümeti ram edildi. Daha sonra bir kahvede halkla sohbet toplantısı ya işçi düşmanı ilan edeceğiz" şekÇocuk bakımı ve ev lindeki açıklamasını nasıl değerpan tnönü, Başbakan Özal'm işinde çalışacak bayan lendirdiğini sordu ve "Bu görüvatandaşları kandırarak iktidaaranıyor. ra geldiğinı öne sürdü. tnönü, şe katılır mısınız?" dedi. tnönü 338 68 89 gece bu soru üzerine, "Ben kimsenin "Özal bir yıldır iktidara geldi147 37 94 iş saatleri görüşüne katümak ihtiyacında ginden beri söylediginin tersini degilim. Bulunmadıgunız topyapıyor, ne ortadiregi destekleNuruosmaniye Cad. di, ne de enflasyonu aşagı çeke lantıda hakkında bir şey söyleNo: 42 Cağaloğlu. yemem." diye konuştu. bildi, hatta o da artık umudunu ANAP tlçe Başkanuıa bombah saldırı Ozal yine idare etti (Baştarafı 1. Sayfada) Koordinasyon Kurulu'nn şikâyet etti, kaldınlmasını istedi. Özal bu kurulu savundu, "Müdahaleci bir tutum içinde olmadığmı" ileri sürdü. • "Zirve"ye çıkmadan önce ise, Türktş Başkanı Şevket Yılmaz gazetecilere açıklama yaparken "oldukça sert" bir eleştiri yelpazesi açtı. Yılmaz "zirve kapısf'nda şunları söyledi: • Serbest toplu pazarhk hakkı, grev hakkı ve hür sendikacıhk hakkı kâğıt üzerindedir. • Sendika yöneticileri tehdit ve baskı altındadır. • Giderek kararan tablonun, özgürlükçü demokratik rejimi olumsuz etkileyecegi açıktır. • İşçi çıkarmalarını işverenin keyfıliğine terkeden yaklaşım günümüzde hemen hiçbir ülkede himaye görmemektedir. Yasağın kaldınlmasından bu yana 5 bini aşkın işçinin işine hudutsuz bir keyfilikle son verildiği dikkate alınmalıdır. • Kıdem tazminatı ile ilgili çahşmanın araacından tamamen saptınldığı, hakkın özünü ortadan kaldırmaya yöneldigi kaygıyla izlenmektedir. • tşçiyi yüzde 30'lann çok görüldüğü, bir ortamda enflasyon hızı yüzde 50'leri aşmış bulunuyor. • Böyle bir tablo Türk işçisine layık degildir. Türk işçisine reva göriilen bu muamelenin degiştirilmesini istiyoruz. Başbakan Özal da, Zirve öncesinde gazetecileri göstererek, "Şevket Bey, bunlar bizi kavga edecek sanıyorlar" dedi. Başbakan'ın dediği "dognı" çıktı, "kavga" olmadı. UGUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) GOZLEM Papandreu (Baştarafı 1. Sayfada) anlaşmalar imzalayacak. Bu anlaşmalar içinde bir kara taşımacılığı anlaşması ile Sovyet ticaret fılosuna bağlı gemilerin Yunan limanlannda tamir kolaylıklarından yararlanması anlaşması bulunuyor. Yunanistan Başbakanı aynca, Sovyetler Birliği'nden Yunanistan'a dönen Yunanh siyasi mültecilerin Sovyetler'deki parasal haklanndan yararlanmasını öngören bir anlaşmayı da imzalaması bekleniyor. 1940'lann sonunda binlerce Yunan komünist partizan iç savaşm yitirilmesi üzerine Sovyetler'e kaçmıştı. Buna karşılık, Sovyet teknik yardımı ile Yunanistan'da kurulması söz konusu 4S0 milyon dolarhk alüminyum tesis lerine ilişkin anlaşmanm üzerine son rötuşlar yapılmadığı için imzalanmasının beklenmediği Yunanlı yetkililerce ifade edildi. Bu anlaşmaya ilişkin danışmanlığı bir Amerikan alüminyum tekeli Kaiser Aliminium yapıyor. Papandreu'nun, Sovyetler Birliği ziyareti sırasında Sovyet Komünist Partisi Genel Sekreteri ve Devlet Başkanı Konstantin Çemenko ile görüşeceğine ilişkin haberler doğrulanmadı. Yunan Komünist Partisi organı Rizospastis gazetesi Papandreu'nun bugün Çernenko ile görüşeceğini öne sürmüştü. Bilindiği gibi, Çernenko'nun hasta olduğuna ilişkin son günlerde yoğun söylentiler dolaşıyor. Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin organı Pravda gazetesi, Papandreu'nun ziyaretine geniş yer verdi. Pravda'da Papandreu'nun bir fotoğrafı ve özgecmişiyayımlandı. Gazete, Yunan hükümetinin "daha güçlü banş, nluslararası yumuşama ve Sovyetler Birliği ve diger ülkelerle ilişkilerin gelişmesinden yana olduğunu" yazdı. Pravda, YunanSovyet ilişkilerini de "dostane, iyi komşuluk ve yükselen bir egilime sahip" olarak tammladı. Bir düşünür, iki düşünür, üç düşünür sonra da, belli olmaz, günün birinde "pat" diye belgeleri yayınlayı veririz. Bu nedenle Uğur Bey kardeşimizin ANAP'a yaptığı 1 milyon liralık bağışın makbuzunu biran önce çıkarıp göstermesinde yarar vardır. Makbuz petrol tankeri degil ki, Süveyş Kanalında olsun, çıkar kasadan göster! işadamlarının büyükçe bir kısmı kuruluş aşamasında ANAP'a geniş mali destek sağladılar. Bu mali desteğin yasal sının olan 1 milyon lirayı aşıp aşmadığı, o günden bu güne, hiç araştırılmadı. Bu konunun araştırılması için hem parti hesaplarına hem de ilgili şirketlerin muhasebe kayıtlarına bakmak gerekmekteydi. Kim bakacak bu defterlere? Parti hesaplarını ancak Anayasa Mahkemesi inceleyebilir. Şirket hesaplarının da Maliye ve Gümrük Bakanlığı denetim birimlerince incelenmesı gerekir. Şırket hesaplarını başka nedenlerle inceleyen Ticaret Bakanlığı müfettişleri de şirketlerden partilere yapılan bağışları incelemeye alabilirler. "SOYTAŞ" şirketinin hesaplan da Sanayı ve Ticaret Bakanlığı müfettişince incelenmiştir. Devlet Bakanı Kazım Oksay'ın seçimlerden önce görev yaptığı SOYTAŞ şirketinden ANAP'a 1 milyon lirayı aşan bir bağış yapıldığı ileri sürülmektedir. Bakan Oksay'ın bugün yapacağı iş, bu müfettiş raporunu kamuoyuna açıklamaktır. Sanırız rapor kendisine ulaşmıştır. Bakan Oksay, bu raporu açıklarsa konu aydınlanmış olur. Açıklamazsa yine gün gelir belki biz bu raporu bulur ve açıklarız. O zaman da çok sevımsiz gelışmeler olur. Yeri gelmişken Adalet Bakanı'na da soralım: Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu 8.12.1983 günü bir rüşvet olayı ile ilgili olarak "... Müşteki Necmi İnanç'tan para isteğinde bulunduğu fezlekede belirtilen Avukat Cemal Dirik ile dosyadaki belgelere göre olaya adı karışan Avukat Yılmaz Engin haklannda gerekli işlem ve soruşturmanın yapılması için dosya örneğinin Adalet Bakanlığı'na gönderilmesi"ne oybirliği ile karar vermiştir. Adalet Bakanı'na yardımcı olmak üzere Yargıtay 1'inci Başkanlık Kurulu'nun 8.12.1983 günlü kararının 117 sayılı olduğunu da belirtelim. Kararda adı geçen avukat Cemal Dirık bir eski Yargıtay üyesidir. Konu, 14'üncü Hukuk Dairesi'nde görülen bir dava ile ilgili "karar düzeltme" karşılığında rüşvet istenmesi savına dayanmaktadır. Olayda iki Yargıtay üyesinin adı daha geçmektedir. Şimdı Adalet Bakanına soruyoruz: Yargıtay 1'inci Başkanlık Kurulu'nun bu kararından sonra Adalet Bakanlığı olarak ne gibi ışlemler yapılmıştır? Dosya şimdi nerededir, ne gibi işlemler görmüştür? Bu olay nedeniyle adı geçen şirketin sahıpleri kimlerdir? Bu şirkette daha önce hangi siyasetçiler çahşmıştır? Buraya bir noktalı virgül koyup, geliyoruz yine UM şirketine... Siyasi Partiler Yasası'na göre, partilere yapılacak bağış ancak "Makbuz karşılığı" olur. Uğur Bey, "Makbuz karşılığı bir milyon verdim" diyor. ANAP Genel Sekreteri de "Hayır almadım" diye diretiyor. Nasıl iştir bu? Yoksa, evet, ANAP, "makbuz dışı" bağışlar mı toplamıştır? Eğer makbuz dışı bağışlar toplamışsa biz hiç sanmıyoruz kim toplamıştır bu paraları? ANAP hesabını iyi tutmalıdır. Çünkü gün gelir hesabını iyi tutmayanlardan, birileri hesap sorar. "Elelden üstündür" derler. Hesabı kuvvetli olan son sözü söyler. Para ve pul işleri çok önemlidir. Aman dikkat! Uç mîlyonu Erdal Inönü Gaziantep'te Milletvekillerine dış gezi olanağı Milletvekillerine "dış gezi bnkânlaruu"açacak olan "dostluk cemiyetlerine" üye kayıt işlemleri başladı. THA muhabirinin TBMM Dış tlişkiler ve Protokol Müdürlüğü'nden aldığı bilgiye göre, Türkiye Kuzey Kıbns Türk Cumhuriytti, Türkiye ABD, Türkiye ttalya, Türkiye Kanada, Türkiye Endonezya parlamentolan dostluk cemiyetlerine üye olmak isteyen milletvekilleri 28 şubata kadar ' 'kayıtlanm'' yaptırabilecekler. MttletvekiUeri isterlerse birden fazla dostluk cemiyetine de kayıt olabilecekler. Kazan Kaynıyor. (Baştarafı Sporda) "Önce Denvall, sonra Alan... Antalyaspor sahi, Galatasara> yalanı 12." (Metin Bademli, Terciıman yazarı) "Bu hakemlere Fenerbahçe forması giydirseler daha iyi olurdu." (Fatih Terim, Calatasaray futbolcusu) "Vicdanen rahatım... Olayları tüm açıklıgıyla raporumda belirtecegim." (Hamza Alan, Hakem) "Galatasara>. Antalyaspor maçında doksan dakika sahada keçileri kaçırmış şekilde dolaştı..." (hlam Çupi, Milliyet Yazarı) "G. Saray acemiler mangası." (Milliyet başlığı, Ziva Şengül) "Yazımın başlığı, G. Sara> için." (Ziya Şengul, Milliyet yazarı) "G. Saray haraboldu" (Güneş başlığı). ""Galatasaray mahvoldu!" (Günaydın başlığı) ""Çıldırdılar!" (Tercüman başlığı) Koray: En (Baştarafı Sporda) atan takımı. Ahmet Dartar (Denizlispor Kulübü Başkanı): Takımımız şahsiyetini buldu. Artık ligde bizi kimse tutamaz. Orduspor'u üç golle yenerek gücümüzü ispatladık. Bu galibiyet futbolcularımıza güven kazandırdı. Eğer bu karşılaşmada hırslı ve atak futbolumuzu 90 dakika devam ettirseydik sonuç çok daha farklı olurdu. Orduspor galibiyeti için futbolcularımıza 40'ar bin lira prim dağıtacağız. Altan Ayanoğlu (Fenerbahçe Basın Sözcüsü): Zonguldakspor karşısında ilk yarı çok tutuk bir futbol sergiledik. Erken gelen gol bizi gevşetti. Fakat ikinci yarıda bambaşka bir Fenerbahçe vard\. îlk yarıda akıl almaz hatalar yapan defans ve orîa saha ikinci yarıda sahada fırtına gibi esti. Zonguldakspor ise çok mücadeleci bir ekip, deplasmana çıkan bir takımın aksine açık bir futbol sergilediler. Yakaladıklan pozisyonları harcamaları ise şanssızlıktı. Artık Zonguldakspor maçını unuttuk, gözümüz kupada. Ahmet Cerenceli (Eskişehirspor Genel Kaptanı): Bir galibiyete ihtiyacımız vardı. Şimdi rahatladık. Kale direkleri ve şans farklı galibiyetimizi önledi. Haftalardır yüzünu göremediğimiz taraftarlarımıza galibiyet hediye etmek tek arzumuzdu. Altay'ı net bir skorla yenip bu arzumuza kavuşurken, puanla birlikte futbolcularımızın ihtiyaçları olan morale de kavuşmuş olduk. Taraftarlarımızın da maç boyunca takımı destekleyip yalnız bırakmamış olması da kazanmamızı kolaylaştırdı. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Kemal Zorlu (Altay Kulübü Başkanı): Şartlanmış olarak sahaya çıkan Fikri Kuşdemir, 11 "den sonra gerek ceza alanımız içinde ve gerekse dışında yarattığı frikik ve çift vuruşlarla gol için yeşil ışık yaktı. Eskişehirspor gol atamayınca penaltıyı yarattı. Maç 00 devam ederken gole giden Mahmut'a arkadan itilerek engel olunmasma seyirci kalan hakemin Eskişehirli futbolcunun kendini yere atmasıyla penaltıyı verirken, vicdanınm sızlayıp sızlamadığını merak ediyoruz. Ligin ilk yarısında da yine Eskişehirspor maçında verilmeyen penaltı olaylara neden olmuştu. Karşılaşmayı Ankaralı hakemler yönetmişti. Aynı şekilde Eskişehir'de oynanan maça Ankaralı hakemin verilmesi Merkez Hakem Komitesi'nin affedilmeyecek hatasıdır. Bu ligde Altay'ın gasp edilen sekizinci puanıdıı. ESKJMIS OGAGINIZI ATMAYIN, SATMAYIN! Hâla mavi alevli fırmı olmayanlara Arçelik'ten büyük imkân: Arçelik, eskimiş ocağımzı 6000 liraya alıyor, beğendiğiniz yepyeni mavi alevli bir fırın veriyor...* Üstelik isterseniz12 aya kadar taksitle. Üstelik 783 sayfalık Arçelik Yemek Kitabı hediyeli. en vakın Arçelık Yetkılı Satıcısı'na eskımiş ocağımzı getırm, dıledığinız fırını alın, gotıirür.; ya da bu kuponu 'PK 58, TeşvıkıyeIstanbul" adresme postaîayın, Yetkih Satıcımız sızınle derhal temas kursun, taleplerınız hemen karşılansm. Adı, Soyadı . Adresı ESKİMİS OCAGINIZI GETİRİN. ARCEÜK FIRINj GÖTÜRÜN. G. Saray (Baştarafı Sporda) Helal olsun" diyerek tezahürat yaptı lar. Galatasaray Lisesi'nin müdur muavini ve basketbol takımı çalıştıncısı beden eğitimi öğretmeni Fevzi Bayram yaptığı açıklamasında şunları söyledi; "Yılmadan, usanmadan çalıştık ve her geçen gün daha iyiye giderek Türkiye Şampiyonluğuna ulaştık. Galatasaray basketbol tarihinde bu olayı ilk defa gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Takımımız İstanbul birinciliğinde Eskişehir'deki grup maçlarını bir antrenman havasında oynadı. Çok farklı galibiyetler alarak Türkiye Şampiyonası'na kadar geldik. Oyuncularımın hepsi Türkiye Şampiyonluğu'na and içmişlerdi. Bunu gercekleştirebilmek için bütün oyunculanm ellerinden geleni fazlasıyla yaptılar. Özellikle kaptan oyuncumuz Çağatay bu turnuvada buyük ilgi gordü. Kaan ve Cem de takımımızın başarısında pay sahibi olan oyuncularımızın başında geliyorlardı. Takımımız Türkiye Şampiyonası'ndaki maçlarında rakiplerine ortalama 2829 fark atarak mutlu sona ulaştı. Türkiye Şampiyonası'ndan sonra takımımız bizlere ve bütün basketbol seyircisine, "Bu takım rahat Dünya Şampiyonu olur" dedirttiler. Çalışmalanmıza şimdiden başladık. İnşallah Türkiye Şampi\onluğu'ndan sonra Dunya Şampiyonu da olacağız."