Katalog

Cumhuriyet Türkiye'nin yeni AET politikası devlet sım gibi Başbakan Özal'ın basın toplantısında yaptığı açıklamalardan sonra gerek Başbakanlık, gerekse Dışişleri, AET politikası konusunda bilgi vermekten kaçınıyorlar... ANKARA, (ANKA) Türkiye'nin AET politikasmın gozden geçirilebileceği izlenimini uyandıran Başbakan Turgut Özal'ın son basın toplantısındaki açıklamalarına karşın, bu konuya ilişkin "esrar perdesi" henüz aralanmadı. ANKA muhabirinin "yeni" AET politikası ile ilgili olarak gerek Başbakanlık, gerekse Dışişleri Bakanlığı nezdinde göruştüğü yetkililer, özal'ın basın toplantısında açıkladığı gibi baZJ çalişmalann yapıldığım ve bu çabşmalar sonucunda da bazı girişimJerin olabileceğini belirtmekle birlikte, aynntıb bilgi vermekten kaçındılar. Söz konusu yetkililer, bilgi vermemeye "yukandan talimat gelmesini" gerekçe gösteriyorlar. Bu arada, şimdiye kadar özal hükümetinin dış politikası konusunda her zaman açık bir biçimde görüşlerini bildiren MDP Bitlis Milletvekili Kâmran tnan, ANKA muhabirine "Bu aşamada bir açıklamada bulunmanm hüküraetin müzakere pozisyonuna zarar verecegi" gerekçesiyle göriiş bildirmekten de kaçındı. AET sorunlan ile görevli bir yetkili, özal'ın basın toplantısındaki sözlerinin " k a t ı " bir biçimde değerlendirilrnemesi gerektiğini söylerken, Dışişleri'nden üst düzeyde bir yetkili, "Basbakanın yaptığı açıklamalann ötesinde herhangi bir bilgi vermek dunımunda degiliz" dedi. Başbakan Özal, cumartesi günü yaptığı basın toplantısında serbest dolaşım hakkına ilişkin olarak " Alraanya'ya kalkıp anlaşmayı askıya aldığımızı söylemeyiz. Eğer anlaşmanın tadili gerekiyorsa, bunu bizim Ortak Pazar'a girişimizin miizakerelerinin yapıldığı bir sırada yaparu" şeklinde konuştu. Başbakan başvuru konusunda bir çalışmarun başlatıldığını da açıkIamıştı. Başbakan Özal'ın ilk kez bu çeşit ifadeler kullandığına dikkati çeken gözlemciier, bu konuda farkb görüşler belirttiler. Bir görüşe göre, ö z a l hukümeti "ttyelik" konusunu artık daha "ciddiye" almaya başlıyor ve "serbest dolaşıma ilişkin pazarlığı AET Ue olan diğer sorunlardan ayn tutmayarak", "akıicı" ve "dogru" bir politikaya yönelmiş görünuyor. Kimi gözlemcilere göre ise, Özal'ın "Üyelik konusunu İDceliyoruz" biçimindeki sözlerine karşın, Türkiye'nin AET ile ilişkilerde hâlâ "ekonomik amaçlarla" hareket ediyor. "Serbest dolaşım" hakkını diğer sorunlardan soyutlayarak bazı ekonomik ödünler koparmak için kullanıyor. AET'NİN TUTUMU ANKA muhabirinin görüştuğü AET çevreleri ise üyelik başvurusu için "zamanlama"nın çok önemli olduğu yolundaki göruşünü yineleyerek, Türkiye'nin bu konuda görüşme çağnsında bulunması halinde topluluğun "oyalama" taktiğine başvuracağım itiraf ettiler. Vıhıbı C umhurhel Machaanlık w Cîa/eıcıılık Turk \nonım i>ırkelı adma Nadir Nadi. 0 lnMie >JMn Muduru: Hasan Cemal. Muesse.e Muduru Kmine l şakli£il. >j,'i Klerı MuJuru Okı> donensin, 0 Haher Merke/ı MuJııru \alc,ın Bajer. Sj\U Du/erı " one:menı \\i \car. 9 TemuUıler \NI k \R \ ^al^ı^l>ııgan. I/MIK HikmeK, elınkata. \ D W \ MehmelMercan. Klanbul MaK'rkı Rrha <>/. Üı> Hahcrler I rj»un Balcı, bkonomı Osmın i !»((•>. Kullur Vdın Imev. Ma^a/ın >al<ın Pek>en. Spor Dan^rnanı Abdulkadır >.ucrlman. Du/dlmc Kffik ])urba>. Ara>t.rma Şahın Alpa>, 1} Sendıkj ^ukran ketencı. Haber Ara^lırma l fuk (.uldemır. 0 ko.ırjınaıor MınKI Kurulsan. 0 Malı l;ıır f.rol Krkul. llan /ıva lrgene. Ha!*İJ llıskıkr dıılderrıı kn^ar. Ijare Huse>ın (jiırrr. ijleıme Omlrr ( rlık Hınu/j \t' *lu\ün. C umhtıritel Maîbaacılık \e Cıa/cteulık T.A Ş Turk Ocağ] Cad. '9 1 C igaloflu Ivianbul. PK 246kıanbul, Tel 526 IOOO<%atl. Tele.x 22246 • 4 / ımlur \nkara. /ısa Oonalp BuUarı Inklap Sokak No 19 4 Teh 13 11 4I4"7, • Kle\ 42'44 • l/mir: Halıı / ı u HuKarı \.< M 3. Tel 2< 47 W 13 12 V) Telex ^2.^9 # 4dana: (,jkn;ak C J J NO I'4 ku' i. Tcl 145<iOl9711 Telex 62155 TAKVİM 21 ARAL1K 1985 Imsak: 5.45 Guneş: 7.17 ;le: 12.06 İkindi: 14.25 Akşam: 16.45 Yatii: 18.12 2 tiyatrocu için yiirütmeyi durdurma Kültür Servisi 1402 sayılı yasa gereğince İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolarındaki görevlerıne son verilen Aliye Uzunatağan ve Başar Sabuncu'nun, avukaüan Dr. Çeth Özek araalığıyla tstanbul Anakent Belediye Başkanlığı aleyhine açtıkları davcda, tstanbul 3. İdare Mahkemesi, yürutmenin durdurulması karan aldı. Aliye Uzunatağan ve Başar Sabuncu hakkındaki sakıncalılık durumu Sıkıyönetirr. Komutanlığı'nca kaldınlmış, ancak tstanbul Büyuk Şehir Belediye Başkanlığı iki sanatçınm Şehir Tiyatrolarındaki görevlerine devam etme istemini geri çevirmişti. A TEŞ ETTt Adalet Sarayı'ndan önce soygunculann başı, yanında bileğine kelepçelenmiş halde bir rehineyle birlikte çtktı. Polisin müdahalesine fırsat vermek istemeyen soyguncu çevreye ateş etti (yanda). tlk soyguncudan on bcş dakika sonra, bu kez, olayın bafluttcısı Faslı Abdülkerim Halkiyanında yine kendisine kelepçeli iki rehineyle birlikte binadan aynldı. (Üstte.) Aç ülkelere daha çok yardım ANKARA (a.a.) Turkiye 1986 yılında açlık ve kurakhk çeken ülkelere yaptığı gıda ve malzeme yardımını artıracak. 1986 yılında Turkiye güç durumda bulunan Burkina Faso (eski Yukarı VoltaJ, Mali, Moritanya ve Sudan'a 2 mılyar lira tutarmda gıda, malzeme ve teknik yardım yapacak. Turkiye geçen ay açlık ve kuraklıktan eıkilenen A/rika Ulkelerinden Somali'ye 555 milyon lira tutarmda gıda, malzeme ve araç yardımında bulunmuştu. 4 rehineyle arabaya binen soyguncular havaalanında teslim oldular Fransa'mn Nantes kentinde 30 saat boyunca Adliye Sarayı'nı işgal eden üç soyguncu, dört rehineyle otomobile binerek havaalanma gittiler. Yolda iki rehineyi daha bırakan soyguncular küçük bir jet uçağından 400 m. uzakta park ettikîen sonra polisle sürdürdükleri görüşmeler sonucu teslim oldular. Dış Haberler Senisi Fransa'nın Nantes kentinde, öncekı gün üç soyguncunun Adliye Sarayı'nda bulunan 35 kişiyi rehin almalarıyla başlayan olay, dün Nantes havaalanında soygunculann yanlanndaki son iki rehineyle birlikte teslim olmalarıyla kansız bir şekilde bitti. Dün, yerel saatle ikindi sırasında polisin kendilerine sağladığı bir arabayla ve yanlarında dört rehine olduğu halde Adalet Sarayı'ndan ayrılan üç soyguncu, daha sonra rehinelerden ikisini bırakmışlar ve havaalanında Mystere 10 tipi küçük bir jet \antes baskını kansız bitti uçağından 400 m. kadar uzakta park etmişlerdi. Arabayı kuşatan Fransız polisi, soygunculann uçağa ulaşmalarını engellerken bir yetkili, başhca amaçlarının kan dökmemek olduğunu söylemişti. Görüşmeler sonunda soyguncular, pes ederek teslim oldular. Hiçbir rehinenin zarar görmediği olayda, polis. gazetecilerin havaalanında olupbitenleri izlemesine izin vermedi. Olay, geçen perşembe sabahı, sılahlı soygun suçundan hapis yatmış ve yirmi gun önce tahliye olmuş Fas uyruklu Abdülkerim Halki'nin önce Adalet Sarayı'nın kapısındakı polisleri, sonra da iki soygun sanığı arkadaşının yargılandığı mahkeme salonundaki polisleri etkisiz hale getirmesiyle başladı. Halki, daha sonra iki arkadaşının da yardımıyla salonda bulunan 35 kişiyi rehin aldı. Zaman içinde rehinelerin buyük bir bölümünu serbest bırakan uç soyguncu, Fransız televizyonundan ve radyosundan çağırdıkları muhabirlere açıklamalarda bulunarak Fransız hukuk sistemini eleştirdiler ve rehinelerin yaşamına karşılık serbest bırakılmayı istediler. Polisin izin vermesiyle soygunculann yanına gidip göruşen radyo muhabiri, daha sonra ızlenimlerini şoyle ozetlemişti: "Ya gidecekler ya da intihar edecekler, ama rehineleri de kendileriyle birlikte götürecekler." 30 saatir Adalet Sarayı'nı ışgal altında tutan silahlı kişiler, dün öğleden sonra yanlarında tuttuklan son dört rehineyle birlikte binadan ayrıldılar. İlkin soygunculann şefı durumundaki George Courtois, binadan bir eli rehinelerden birine kelepçeli olarak dışan çıktı. Bir müdahale olasılığına karşı gazeteci ve polisten oluşan kalabahğa ateş açan Courtois, polis olduğu sanjlan birini yaraladı. On beş dakika sonra da öbür iki silahlı, geri kalan uç rehineyle birlikte dışan çıktılar ve hep birlikte bir arabaya binerek hızla uzaklaştılar. Soyguncular, izlerini kaybettirmek için şehir içinde bir süre tur attılarsa da kurşun geçirmez yelek giymiş çok sayıda motorsikletli ve otomobilli polisin izlemesinden kurtulamayarak Nantes havaalanına yöneldiler. Bu yolun barikatlarla kesilmiş olmasından ötüru geri dönmek zorunda kalan soyguncular, on 398 devlet memuru yurt dışına gidîyor ANKARA, (ANKA) Yetiştirilmek amacıyla yurt dışına gönderilecek devlet memurlan ile iigüi kurum kontenjanları belüiendi. Dünkü Resmi Gazete'de yayınüanan Bakanlar Kurulu karanna göre, 398 devlet memuru, eğitim görmek, bilgi ve becerilerini arttırmak amacıyla ABD ve çeşitli Avrupa ülkelerine gidecekler. Bu arada, en çok kontenjan 81 kişi ile Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğına tanınırken, en az kontenjan ise Gazi Üniversitesi ve Devlet tstatistik Enstitüsü'ne verildi. Tanm Reformu Genel Müdürlüğüne tanınan 8 kişilik kontenjan uyarınca 2 kişi 2 yıl boyunca ABD, Federal Almanya ve Ingiltere'de çiftlik idaresi konusunda eğitim görecekler. Köy Hizmetleri Genel Müdürluğü'ne tanınan 70 kişilik kontenjan kapsamında ise 1 kişi 15 gün boyunca ABD'de suni yağmurlama, 3 kişi 9 ay boyunca lngiltere'de toprak drenajı konusunda, Vakıflar Genel Müdürlüfü'nden 3 kişi ise 6 ay boyunca Fransa'da arşivleme konusunda bilgilerini arttıracaklar, eğitim görecekler. Milli Eğitim ve Gençlik Spor Bakanhğı'na tanınan 81 kişilik kontenjan uyarınca 25 kişilik Ingilizce öğrenimi için 1 yıllığına Ingiltere'ye, 10 kişi Fransızca öğrenimi için 1 yıllığına Fransa'ya, 10 kişi ise Almanca öğrenimi için 1 yıllığına Almanya'ya giderken, 15 kişi de Arapça dili ve edebiyatı konularında eğitim görmek amacıyla Suudi Arabistan, Irak ve Mısır'a gidecekler. Başbakanlık'tan ise 35 kişiden 15'i ne olduğu belirtilmeyen staj eğitimi konusunda l'er yıl boyunca Fransa, Federal Almanya ve Ingiltere'ye gönderilecek. İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürluğü'ne tanınan 35 kişilik kontenjan uyarınca da bu kişiler, bilgilerini arttırmak ve uygulamaları yerinde görmek amacıyla, istihbarat, kaçakçılık, trafik, eğitim, asayiş konulannda toplam 1 yıl boyunca ABD ve çeşitli Avrupa ülkelerinde eğitim görecekler. beş dakika kadar güvenlik görevlileriyle tartıştılar. Ikı rehinenin daha serbest bırakılmasından sonra, soyguncuların havaalanına girmelerine izin verildi ve içinde iki rehineyle uç soyguncunun bulunduğu araba, Mystere 10 tipi küçuk bir jet uçağından 400 m. kadar uzakta bir pistin sonunda park etti. Fransız radyosunun ve ajanslann geçtiği haberlere göre, soyguncular gitmek istedikleri ülke konusunda açık konuşmadilar. Zaman zaman Fas ile İsviçre'den söz ettiler. Kuçuk jet uçağının orada bulunuşunu rastlantı olarak gösteren Fransız güvenlik yetkilileri, sorunu kan dökülmeden çözmeyi amaçladıklannı, ama soygunculann isteklerine de boyun eğmeyeceklerini belirtmişlerdi. Fransız yetkililer, soyguncularla saatler ya da günlerce pazarlık etmeye hazır olduklarını da söylemişlerdı. HepatitB virüsü BURSA, (a.a.)~ Son aylarda dünya AIDS kriziyle çalkalanırken, sessiz sedasız artmakta olan ve karaciğer hastalığı olarak bılınen "HepatitB" vıriisünü dünyada 200 milyon insanın taşıdığı bildirildi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi tç Hastalıklan ve GastroenterolojiAna Bilimdalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Memik, "Hastalık. genellikle tekrarlayan sarılık şeklinde yıllarca devam edip, sonunda siroza ve zaman zaman da karaciğer kanserine kadar gelişme göstermektedir. Tedavisi zor ve seyri çok tehlikelidir" dedi. saat 670 bin liraya hediyelik Türklş'in eylem toplantısı bugün IVFTMJ yöneticileri Ankara'da konvoyla karşılandı. Türkİş'in "Parlamento'ya Çağrı" toplantısına 2000 civarında sendikacı katılacak. ANKARA. (Cumhuriyet Burosu) Türkİş'in "eylem" programının ilk uygulaması, bugün 2000 civarında yönetici sendikacının katıiacağı kapalı salon toplantısı ile başhvor. Toplantıya katılmak uzere Bruksel'den dönen Türkİş Genei Başkanı Şevket Yılmaz ile Lluslararası Hur Dünya İşçı Sendikaları Konfederasyonu (1CFTU) Genel Sekreteri John Vanderveken ve Asya Bolumu Sekreteri Peter Deyong'u, Esenboğa'da dun 50 arabalık bir sendikacı konvoyu karşıladı. lCFTL'nun lcra Kurulu toplantısı ardından, Turkİş'in başlattığı "eylem politikalarına" destek olmak amacıyla Turkiye'ye gelen 1CFTU Genel Sekreteri, havaalanında verdiği demecte, "Türkİş'in çalışma yaşamı ile ilgili olarak ortaya koydugu tüm endişelere kadldığını \e ortaya koyduğu çöziim yollannı desteklediğini" ıfade etti. Vanderveken, Turk hukümet vetkihleri ile herhangi bir göruşmede bulunmayacağını da belirtirken. Turkiye1 de kaldığı sure içinde bir basın toplantısı vapacağını soyledi. Turkl,s bugun yapacağı "Parlamento Lyelerine Çağn" toplaniısı ile e> lem politikalarının ilkinı yaşama geçirirken, ICTFU Genel Sekreteri, toplantıda bir de konuşma yapacak. Ankara Esenboğa Havaalanı'nda dun 50 arabalık bir konvoyla karşılanan TürkIş Genel Başkanı Yılmaz \e Turkiye"ye gelen ICFTU Genel Sekreteri Vanderveken ve Asya Bolumu Sekreter Yardımcısı Peter Dejong'un. "Türkiye'deki çalışma hayatıyla ilgili sorunlan yakından bildiklerini" soylediler. \Vanderveken ve yardımcısı daha sonra Türkİş binasında, senciika başkanları ile birlikte kendilerine verilen brifingi izlediler. ICFTU temsilcileri bugun 200 sendikacının katılacağı "Parlamenlo İ'yelerine Çağn" toplantısında hazır bulunacaklar. Madenİş Sendikası'nın Başkanlar Kurulu'nda dun bir konuşma yapan Turkİş Genel Sekreteri Sadık Şide. TurkIs'in sokaktan medet ummadığını, ancak çaresiz kaldığını soyledi. Sofyn Büyükelçisi bilgi veriyor TÜYAP tarafmdan gerçekleştirilen 4. Hediye Fuan, Etap Marmara'da dün açıldı. 75 'e yakın yerli ve yabancı fîrmamn kattldığı fuara ilgi oldukça fazla. Fuarda sergilenen mamullerit: fiyatlan 250 lirayla, 670 bin lira arasmda değişiyor. Fuann hiç kuşkusuz en ilgi çeken tarafı ise 670 bin liraya alıcı bekleyen "Dunhill" marka saat ile küçük çocuklara hediye dağıtan yeni yüın müjdecisi "Noel Baba"ydı. 31 aralığa kadar açık olacak 4. Hediye Fuan 'na giris tam 800, öğrenci ise 400 lira. (Fotoğraf: UYGAR GÜRKAN) ANKARA, (a.a.) Türkiye'nin So/ya Buyukelçisı Ömer Lütem 5 gunden bu yana Ankara'da goriışmelerde bulunuyor. a.a. muhabirinin aldığı bılgiye göre, 16 aralık pazartesi gunu Ankara'ya gelen Sofya Buyukelçisi Ömer Lütem, Bulgaristan 'ın Turk azınlığa uyguladığı baskı konusundakı son gelişmelerle ilgili olarak ust düzeyde görüşmeter yapıyor. Mersiii'de ilk omurga nakli MERS1N (OM.) Sosyal Sıgortalar Kurumu Mersin Hastanesi'nde ilk kez omurga nakli ameliyatının başarılı şekilde gerçekleştirildiği bildirildi. Omurga nakli ameliyatını gerçekleştiren beyin cerrahi operatorü Dr. Aydın Ege ile goğüs cerrahi operatoru Dr. Ali Atasalihi, konu ile ilgili şunları soylediler: "Hasta Ferhat Özsinan'ın kann bölgesi ve bacakları uyuşuk, aynı zamandc kuvvetsizdi. Göğüs boşluğu açılarak altıncı göğüs omurunun govdesi çıkarıldı, yerine kaburga yerleştirildi." AET limanlannda Türk gemilerine tutuklanma tehlikesi Paris Memorandumu'nda yer alan hükümlere uymayan gemilerin seferden alıkonacağı, tutuklanacağı ve eksiklikleri giderilerek yapılan harcamalann cezalı olarak geri alınacağı belirtildi. DENİZ SOM Uluslararası düzeyde gerekli önlemlerin kısa sürede alınmaması durumunda Avrupa limanlanrun Türk bayrakh gemilere kapanması ve özelh'kle AET ülkelerinin limanlanna giren Türk gemilerinin tutuklanması tehlikesi başgösterdi. Kısaca "Paris Memorandumu" olarak anılan ve 28 Ocak 1982'de 14 Avrupa ülkesi tarafmdan imzalanan "Liman Devleti TarafiDdan Gemilerin Kontrolü Hakkında Metnorandum" imzaası devletler, kendi limanlanna gelen yabancı bayrakh gemilerden, taraf olmasalar bile uluslararası sözleşmelerin kurallanna uyulmasını istiyorlar. Memorandumun özünü oluşturan uluslararası sözleşmelerden "Yökleme Sının", "Denizde Can Emniyeti", "Gemilerin Denizleri Kirletmelerinin Önlenmesi," "Gemiadamlannın Eğitim, Yeteriik ve Vardiya Tutma Esaslan", "Denizde Çatışmay ı Önleme Karallan" ve "Ticaret Gemilerinde Asgari Standartlar'a ilişkin sözleşme hükümlerinin karasuları ve limanları içinde aynen uygulanmasını isteyen ülkeler, bu konuda kesin kararlı olduklarını bildirdiler. KATI BtÇİMDE UYGULANACAK Paris Memorandumu'na imza atan B. Almanya, Bdçiks, Danimarka, Finlandiya, Fnuua, Hollanda, tngiltere, trlanda, Ispany», İsveç, ttalya, Norveç, Portekiz ve Yunanistan adma memorandumun Genel Sekreteri Dr. Sylvie Maier, "LJoyd's"a yaptığı açıklamada özellikle "Gemilerin Denizleri Kirtetmelerimn Önlenmesi Uluslararası Söz!eşmesi"ne dikkati çekerek, J986 martmdan itibaren bu sözleşmenin en katı biçimde uygulanacağmı bildirdi. Dr. Maier, kısaca "MARPOL '73" olarak anılan sözleşme hükümlerine uymayan gemilerin seferden alıkonacağını, tutuklanacağını ve eksiklikleri giderilerek yapılan harcamalann cezalı olarak geri alınacağıru açıkladı. Memorandum Genel Sekreteri, "Gemilerin MARPOL'a taraf olup olmamaları önemli değil, bizim taraf olmamız yeterli," şeklinde konuştu. Paris Memorandumu Genel Sekreteri, kısa adı "IOPP" olan belgenin bundan böyle her gemiden isteneceğini de açıkladı ve denizi kirletmesi durumunda her türlü zaran karşılamaya yeterli bu "mali teminat belgesi"ne sahip gemilere biraz daha anlayış gösterileceğini bildirdi, ancak bu belgeye sahip olmayan gemi hakkında MARPOL hükümlerinin en aynntılı biçimde araştırılacağını belirtti. MARPOL hükümlerine göre, aynca bayrak sahtbi ülke hükümetinin ya da hükümet adına sigorta şirketinin gemiye "deniz kirtiliğini önleme belgesi" vermesi gerekiyor. Geçen y\\ yapılan denetimlerde bu belge eksikîiğinden 900 ticaret gemisi tutuklandı. TUTUKLÂNANLAR Paris Memorandumu çerçevesinde son 1 yıl içinde denetlenen ticaret gemilerinden 54'üne yaşam yerlerinin pisliğinden, 22'sine ısıtmahavalandırma eksikliğinden, 66'sına tuvalet ve banyolann dummundan, 67'sine yaşam yerlerindeki ışıklandırma noksanmdan, 32'sine kumanya kalitesizliğinden, 40'ına kuzine ve kumanyalık duzensizliğinden, 48'ine çalışma yerlerindeki ışıklandırma sorunundan, 473'une filika malzemelerinin eksikliğinden, 612'sine can sallarından, 527'sine yangın sondürme cihazları eksikliğinden tutuklama kararı verildi. 1984 temmuzundan 1985 temmuzuna kadar yapılan ve katı olmayan denetimler sırasında Turk bayrakh 108 ticaret gemisinde de eksiklik saptandı ve bunlardan 7'si tutuklandı. Paris Memorandumu sekreteryasımn yıllık raporuna göre Türk bayrakh gemiler, ceza alan ülkeler arasında 14. sırada yer aldı. BÜYÜK SORUNLAR Türkiye'nin Paris Memorandumu'na taraf olmamasına rağmen, 14 Avrupa ülkesinin karasulan ve limanlannda memorandum koşullarını araması, Türk bayrakh gemiler ve özellikle yaşh ticaret filomuz için önümüzdeki aylarda büyük sorunlar yaralacak. Lloyd's da bu konudaki haberlerinde, Paris Memorandumu'na ilişkin yorum yaparken, "Avrupa limanlarından düşük standarth gemilerin kovulması amaçlanıyor," cümlesini kullandı. Söz konusu 14 Avrupa ülkesinin çoğunun Ortak Pazar üyesi olması da Türkiye açısından konuyu daha da önemli bir duruma getiriyor. Bu durumda, AET Topluluğu ile olan ticari ilişkilerimizde deniz taşımaczlığında Türk bayrakh gemilerin devre dışı bırakılması sonucu ihracat ve ithalatta yabancı bayrakh gemilerle iş yapılması ortaya çıkabilecek. Shult z'un ziyareti bekleniyor A.NKARA, (Cumhuriyet Burosu) ABD Dışişleri Bakanı George Shultz'un onumuzdeki ilkbaharda Turkıve've gelme olasılığının bulunduğu, ancak ziyaret için kesın bir tarih saptanmadıği, gerek Turk gerek ABD laynaklarınca bildirıldi. Verilen biigiye gore Shultz. bu konudakı arzusunu, bundan kısa bir »ure once Bnıksel'de gurustuğu Dısısleri Bakanı \ahit Halefoglu'ııa bildirdi. Diplomatık çe\ U,J. Jen sağlanan bügilere gore, Shultz. Tuıkiye'yı zıyareı etnıeden once Yunanibtan'a ujıavac;1' Shultz'un Atina zıvjretını , ^ınleştırebilnıek için de ABDAunanıstan ılı>kılenndekı nornıalleşnıe surecının netleşmesini beklediğı bildirıldi A\nı >eki!de Shultz'un Turkive ziyaretinı de u?>ler anla}nıası pazarlığınııı olumlu bir nolaaya vardığı bir zanıanlanıaVJ oıunnıak ı>;tedicı tahmin edi'ıvor. Italyan savcuar Sofyu'da sorguhıyor 3 Italyan savcı, Papa davasıyla ilgili olarak Bulgaristan'ın Roma Büyükelçiliği'nde görevli iki diplomatın sorgusunu tamamladıktan sonra iddianameyi hazırlayacaklar. SOFYA, (AP) Papa'ya suikast girişimi davasının mahkeme heyetinden Yargıç Severino Saotiapichi, yardımcısı Yargıç Fernando Attolico ve Savcı Antonio Marini, Bulgaristan'daki çalışmalanna dun öğleden sonra başladılar. Bulgar sanıklardan Zelio Vasilev, 2.5 saat ifade verdi. Askeri üniformasıyla sorgulamaya gelen Vasilev, öteki iki Bulgar sanıkla birlikte Ağca ile yapılan toplantılara katılıp katılmadığı sorusu üzerine, "Merak ediyorum. Eğer Ağca ile görüşseydim, hangi dilden konuşacaktık" dedi. Roma'daki Bulgar Büyükelçiliği eski görevlileri olan Vasilev ile Todor A>"vazov, Papa suikastma katılmaktan Italyan Mahkemesi'nde gıyaplarında yargılanıyorlar. Öteki Bulgar sanık Antonov ise Roma mahkemesinde duruşmalara çjkıyor. Önceki gun Sofya'ya gelirken davayla ilgili gazetecilerin sorularını cevaplandıran Savcı Marini, zamanın kısıtlı olması nedeniyle yalnızca iki eski Bulgar diplomatın sorgulannı yapabileceklerini söylerken, bu yolculuktan neler umdukları yolundaki bir soruyu da, "Bu, konuşacağımu kişilerin verecekleri yanıtlara bağlı" şeklinde yanıtladı. Papa II. Jean Paul'e suikast girişimi davasında Mehmet Ali Ağca'ya yardım etmiş olabilecekleri iddiasıyla suçlanan Bulgar görevlilerin sorgulanmasına, Bulgar makamlan, "Adalete yardımcı olmak ve gerçeğin ortaya çıkmasını kolaylaştırmak amaayla" razı olmuşlar ve mahkeme heyetinin Sofya'ya gelmesini kabul etmişlerdi. tstanbul Haber Servisi Bakırkoy'de, yurt dışından sokulduğu belirlenen 60 milyon lira değerindeki 6 kilo eroini Narkotik Şube Müdurlüğü elemanlarına satmaya kalkan iki kişi yakalanarak gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube ekiplerı, Aksaray'da yapılan araştırmalar sonunda iki kişinin 6 kilo eroini pazarlamak istediklerini belirlediler. Eroınlerin Mehmet Üşen ve Mehmet Tahir Dağtaş tarafmdan pazarlanmak istendiğini de saptayan Narkotik Şube dedektifleri, uzun süre izledikten sonra ilışki kurdular. 6 kilo eroini Bakırkoy'de almak üzere Üşen ve Dağtaş 'la buluşan dedektifler, iki kaçakçıyı suçiistü yakaladılar. 60 milyonluk eroin BağKur ve SSK'nın prim alacakları ANKARA, (UBA) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan alınan biigiye gore, sosyal güvenlik kuruluşlarından BağKur ve Sosyal Sigortalar Kurumu'nun toplam 256 milyar lira tutarmda prim alacağı bulunuyor.