15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HABERLERİN DEVAM1 Notlar (Baştarafı 1. Sayfada) kolun çevrilmesiyle açılabilen raylı kapı sistemimn korunması da yine gelenek için... Buraya girebilmek için önce kulaklarmda minik telsizler taşıyan ve pardesüierinin arkasmda sılahlan göze batan Amerikalı koruma görevlilerinin oluşturduğu barikatı aşmanız gerekiyor. Koruma önlemleri sıkı. ABÛ Başkanı Ronald Reagan'ın eşi Nancy Reagan ve Ürdün Kralı Hüseyin de yine bu otelde kalıyorlar. 23 EKİM 1985 rak "Benim amme davası acma hakdan alelacele yayımlandığım bildire(Baştarafı 1. Sayfada) kım var." dedi. Kürsüye gelerek rek imzasını geri aldığım açıkladı. davası açacağını söyledi. özkaÖzkaya'mn çok ciddi açıklamalarda Vehbi Batuman, Lezgin Önal, Ömer ya'nın konuşması HP'liler üzerinde bulunduğunu belirterek. "Rka ediKnşban ise gerekçe açıklamadılar. "şok" etkisi yarattı. yonıın, kimlerin basın toplantısı yapBu durumda büdiride imzalan kaöte yandan Calpçiler ekibinden tığını ve kimlerin itham edildiklerilanlar şunlar: Reşit Clker (lstanbul), olan ve bu bildiriye imza atan milni açıklasınlar" biçıminde konuştu. Yaşar Aysev (kurucu), O. Şeref Bozletvekillerinden 23'ünün bugün ya da Özkaya daha sonra kürsüye gelerek kurt (Çanakkale), Şükrii Yüzbaşıoğhafta sonuna kadar partiden istifa "Konu 10 HP İstanbul milletvekililu (Afyon), Kemal Gokçora (Bursa), edecekleri bizzat kendileri tarafından ne aittir" derken, konuşması başta Halis Soylu (Kars), Kazım lpek gazetecilere açıklandı. Calpçiler'in bakanlar olmak üzere ANAP'lılarca (Amasya), Necdel Calp (Ankara), thhazırladığı deklarasyonun bugün ya1 şiddetle alkışlandı. Günseli Özkaya san Gürbüz (Hatay), Cemal özdemir yımlanacağı bildirildi. HP Meclis (Tokat), Ha>ri Osmanlıoglu (Gazian run sözünü ettiği iddialar, bundan iki Grubu'nurı bu sabah yapacağı tophafta kadar önce HP Fatih örgütüntep), Ömer Necati Cengiz (lstanbul), lantının tartışmalı geçmesi bekdeki bir toplantıda 10 milletvekili ile Selahaltin Taflıoglu (Yozgat), Davut leniyor. ilgili olarak ortaya atılmıştı. Abacıgil (Balıkesir), Rnşen Işın (SıHP yönetimine tavır alan Necdet vas), Mehmet KafkasJıgil (lstanbul), Calp ekibinden Selahaltin Taflıoglu CALP, C. KONSEYt Sait Erol (Hakkâri), Rıza Tekin (Siile Cenıal Özdemir, parti yönetimıÜYELERİYLE GÖRÜŞTÜ irt), Hüsamettin Konnkserer (Edirnı suçlayan istifa dilekçelerini dün Özkaya'mn kürsüden kendi partine), Yılmaz Hastürk (lstanbul), SaTBMM Başkanlığı ile HP Grup Başsinin tstanbul B örgiltünü ihbar etlih Güngönnez (Kocaeli), Hayrullab kanlığı'na verdiler. Basına yaptıldamesinden hemen sonra eski G«nel (Mca (İzmir), Hüseyin Aydemir (Izrı ortak açıklamada, parti yönetimiBaşkan Calp'in Cumhurbaşkanlığı mir), Yaşar Aysev (Kurucu), Rahmi nin Türk halkının birlik ve beraberKonseyi üyeleri ile ayn ayn görüşmeTunçgil (Kurucu) liğini sağlayamayacağını savundular. lerde bulunduğu dikkati çekti. Calp, ÖZKAYA'NIN tHBARI Üyeler bu nedenle, istifa etmek zobu görüşmelerin 10 gün önce kararrunda kaldıklannı bildirerek "P»rti HP'nin parti içi sorunlan dün laştınlmış bir nezaret ziyareti olduyöneticileri ve milletvekilleri halkın TBMM Genel Kurulu'na da getirilğunu savundu. Meclis Genel Kurulu sornnlanyla ugraşacaklanna 1988 yv di. tstanbul Milletvekili GünseKÖıdevam ederken Konsey üyelerinin çalının seçim besaplannı yapmaktadırkaya, dün yaptığı gündem dışı konuşlıştıkları binaya giden Calp, burada lar. Bizler bovle bir duşunceye sahip mada, isim vermeden tstanbul örgübir saat kadar kaldı. ANKA muhadegiliz. Bizim için halkın mutluluju. tü'nü ihbar etti. Özkaya, "Bir partibirinin Calp'e yakın milletvekillerinbirlik ve beraberliği önemlidir" denin ba<nn toplaıttısında leokratik devden edindiği bilgiye göre, Calp görüşdiler. Son istifalarla Meclisıeki sanlet düzeni, monarşik devlet yönetimi meye ilişkin olarak "Geoelde özri kodalye dunımu şöyle: ANAP 208, HP ve düşmanla işbiriiği üçgenini içeren nulan göriıştük. Ama Konsey üyeleri 108, MDP 53, Bağımsız 25, Boş 6. Atatürk düşmanı Vahdettin ihaneti de bu daramdan ve gidişattan memiçinde 10 milletvekilinin TBMM çaHP, Meclisteki üye sayısının 108'e nun degiller" şeklinde konuşıu. tısı altında bulundufu ibban yapılinmesi üzerine TBMM Başkanlık Dimıstır. Savcılann böyksi bir itham ve "Görüşmenizin bugün yayımlavanı'ndaki üç kâtip üyelikten birini ihbar karsısındsı görevkrinin geregini nan bildiri ile ilgisi var mı?" şeklinkaybetti. HP'nin kâtip üyelerinden yeriııe getimelerini dUiyorum" dedi. deki bir soruyu Calp, "Dedigim gibirini n istifası gerekecek. Özkaya'mn pani isminden söz etme bi hiçbir Ugisi yok, politik bir görüşTrakya gezisinde bulunan Genel mesi karşısında ANAP Grup Başkan me amaçlanmamıştır. Kaldı ki, onBaşkan Giirfcan, istifalarla ilgili olaVekili Pertev Aşçıoftln. ayağa fırlaya br da politik bir gorüşme yapmamıjrak "Kurultay kanriannı sindiremerak suçlamalann hangi partiye ait ol lar ve herhangi bir soru sormamışytnler baska yol seçerier, bu doj»lduğunun açıklanmasım istedi. Ada lardır. Sorduklan sadece eşimin radır" dedi. Genel Başkan Yardımcısı let Bakanı Necat Hdem de, Bakan hatsTzbğıııın düzdip duzrimedigidir" Banş Can da "tstifada geç bile lar Kurulu sıralanndan ayağa kalka diye yanıtladı. kaldılar" diye konuştu. HP lstanbul Milletvekili H. Avni Ctler, Calp ve arkadaşlannın bildirisini değerlendirirken "Calpcllerin totunacak dallın kalmadıgı için saa haklan konusuna diger ülkelere (Baştarafı J. Sayfada) Cumhurbaşkanını savunnyorlar. oranla çok dah» ioce dçyip sık dogercekleşmedigi için", 12 Eylül Calp'e icazetli denmişti. şimdi bunu kumahyu". Türkiye'ye ilişkin dünkü 1980"den bu yana işlerliğini yiispatbdı" dedi. HP MKYK üyesi tçel tiren TürkiyeAET Karma Parlamen tartışmalar sırasında, muhafazakâr Milletvekili Ali Ihsan Elgin de eski to Komisyonu "dorom deŞişene grup dışındaki siyasi eğilimlerin kogenel başkan Calp'i elestirerek, "Parti kadar" yeniden kurulmayacak. An nuya yaklasımlan özetle bu oldu. disipllni bu şekilde ayaklar altına aücak, parlamentodaki Hıristiyan De Sosyalist grup adına konuşan ve Avnırsa, yann sosya) demokrat bir iktidan naal gerçeklestirebiliriz" diye mokrat grubun başkanı Egon rupa Parlamenıosu'nun eski Başkakonuştu. Klepsch tarafından sunulan ve "or nı Pietr Dankert, ülkede demokrasiCALPÇİLERİN BİLDİRİSİ ta yol formDİü" olarak nitelenen ta ye dönüş konusunda adımların atılsan benimsendiği takdirde, Karma dığını vurguladıktan sonra şöyle koGürkan yönetimine muhalıf olan nuştu: "Ama bu adımlar yeterii deParlamento Komisyonu resmen işler2'si kurucu, 2'si bağımsız 27 mılleıgildir. Işkence ve kötü muaıneleler lik kazanana kadar TBMM ile Avvekilinin dün yayımladığı deklarassurmektedir. Bunu Türk hükümeti de rupa Parlamentosu arasında bir inkâr etmemekte ve bunu uygulayanyonda, Cumhurbaşkam Evren'in "parlamenterler arası heyet" kurula lar için soruşturma açmaktadır. anayasal görevini yerine getirmek için cak. "Türk milletvekilleri ile AET Türkiye, Balılı olmak istediği için, yaptığı her konuşmadan sonra, makdanışma organı arasında bir köprü" Türkiye'deki dunımu da Batılı desadıru aşan yorumlamalar yapılarak işlevini üstlenecek bu heyetin kurul mokrasi ölçüleriyle ölçmeliyiz. Baa kendisine karşı yıpratıcı kampanyaması ise, Avrupa Parlamentosu'nun Türkler, bana 'Bize, Dogulu bir delar başlatıldığı öne sürüldü. DeklaAnkara'ya kırmızı ışığı söndürdüğü, mokrasiyi yaşama hakkı verin' dcdirasyonda, Türkiye'nin yakın tarihinancak yeşil ışığı yakmadan san ışığı ler. Ama, böyle bir demokrasi ile den ders almayanlann, kısır politik tercih ettiği şeklinde yonımlanacak. Türkiye'nin Batılı olması mümkün pkarlan için, kişisel başanlar elde etmek hırsıyla halkın sağduyusunu Strasbourg'dakı parlamento göz müdür?" Dankert, Ankara üzerinde temsil eden 1982 Anayasası'na ve onu lemcilerine göre, bugünkü oylamanın "baskının" sürdürülmesi için, Türkkorumakla görevli Cumhurbaşkanıne şekilde sonuçlanacağını şimdiden iye AET Karma Parlamento Komisna karşı cihat açmalarının bir siyakestirmek zor. Dünkü tartışmalardan yonu'nun henüz kurulamayacağını sal irtica girişiminden farklı olmadığı sonra, sosyalist. komünist, de Gaul da konuşmasında vurguladı. bildirildi. letü ve çevreci milletvekillerinin, B«lLiberal milletvekillerinin görüşüfe raporunun olduğu gibi ve Kurucu üye Yaşar Aysev, bildiriyi "esnekleştirilmeden" kabul edilmesi nü dile getiren Wolf, "Türkiye'ye okuduktan sonra basın mensuplarının soru sormayacaklannı sert bir bi yolunda oy kullanacaklan anlaşılmış karşı daha titiz davranmalıyız" derdurumda. Buna karşılık. Hıristiyan ken. en çok üyeye sahip Hıristiyan çımde belirtince tartışma çıktı. Aysev, milletvekili Şeref Bozkıırt'un bil demokrat, muhafazakâr ve liberal demokrat grup sözcüsü Lemmer, "12 üyeler, Klepsch'in "orta yol formulü" Eylül oncesi unutulmamalıdır. Türkdiriyi TV çekimi için yeniden okuyacağını söyleyince gazeteciler toplan için el kaldıracaklar. Ancak, oylama lere ders vererek bugünkü dunımu nın gerçekleşeceği oturumda hangi düzeltemeyiz" şeklinde konuştu. Partıyı terk ettiler. lamentoda Türkiye'yı en çok destekIstifacı iki mitletvekilinin de imza gruplardan kaç milletvekilinin hazır leyen muhafajzakfir grup sözcüsü bulunacağı kestirilemediğinden, ladığı bıldiriden, daha sonra beş milPrag ise, "Bizim insan haklannı en Strasbourg'dakı gözlemcilere göre, letvekilinin imzalannı çektikleri açıkçok çlğneyen Dogu Bloku'yla bile landı. Feridun Şakir Ögünç. "Ben şimdiden bir tahminde bulunmak ilişkilerimiz var, Dost ve mattefik DM'de bu anayasaya hayır oyu ver "müneccimligin'" ötesine gitmeyeeek. Türkiye'ye küsmektense konuşmak miş bir iiyeyim. Bildiriyi bana okut"Türkiye, AETye tam üyeligi evladır" görüşünü savundu. Komümadan imzalatnlar. Okuduktan sonamaçlayan ve Batılı olmak isteytn bir nist ve çevrecilerin oluşturduğu Gökra imzamı geri alıyonım" dedi. Sa ülkedir. Bu yüzden, bizim ölçülerikuşağ) grubu da BaJfe raporunun ollim ErH, metninin grupta tartışılmamiz de Batılı olmalı ve Türkiye'de in duğu gibi kabul edilmesini istediler. Sofya'ya tepkî BM'de (Baştarafı 1. Sayfada) rası bazı anlaşmazhklardan bir bölümünün engellenmesinde başarüı olduğunu kaydeden Özal, iki süper guç olan Sovyetler Birliğj ve ABD'yi Güvenlik Konseyi'nde "kendi çıkariannı dünyamn çıkariannın iizerinde lulmakla" suçladı. Türkiye'nin, Ortadoğu'nun "tarihsd mirası" olduğunu vurgulayan Özal, "Osmanlı İmparatorluğu dö•eminde bölgenin dini, kiillürel ve etnik kimliği muhafaza edilmistir" dedi. Özal, "tkinci Dünya Savaşı'n dan soora bu bölgenin kimliğinin değiştirilerek başkalaşlınlmasının ciddi bir hala olacağından emindik" sözleriyle de tsrail devletinin kuruluşu ılzerindeki çekincelerini beürtti. Türkiye'nin 1947"de BM'de kabul cdilen •TıUstin'in payiaşılması" karar tasarısına aleyhte oy kullandığını hatırlalan Özal, "Ancak bu karar bile uygulanmamıştır. Bir Yabudi devleti kuruldu. ancak Filislin halkına kendi kadcrini tayin hakkını kullanmasına izin verilmedi. Bu adaletsizlik bugün de devam etmekledir" diye ekledi. Özal, "tsrail de dahil olmak üıtre bölgedeki biitün ulkclerin güvenli ve tanınmış sınırlar içinde yaşama hakkını lanıyoruz" diyerek tsrail'e degüvcnce verdı. Özal, "kahraman talk" diye söz ettiği Filistinlilere kendi kaderini tayin hakkının tanınması gerektiğini kaydetti ve lsraiPin 1967'de işgal ettiği topraklardan çekilmesini istedi. özal, Ürdün Kralı Hüseyin ile FKÖ lideri Yaser Arafal tarafından hazırLanan banş planmı da "cesur bir girişim" olarak mtelendirdi ve "Egtr ısrail yeni oldubittilerden kaçınır ve bu barış girişimini yakalarsa, Fllistin sorunnna adil ve kalıcı bir banşın her şeye ragmen bulunabilecegi umndnmuzu koruyoruz" dedi. Özal, konuşmasında Lübnan sorununa değinmemeyi yeğledi. BULGARtSTAN Başbakan Özal, Bulgaristan konu, sunda da aynen şunları söyledı: ; "İnsanın dini inaoçiartnda serbestligini ve ibadet özgürlügünü de kapsayan bu hakkın evrimi astriar alraıştır. Yirminci >uz>ılın son çeyregin' de bu lemd hakkın kaba ve ısrariı bir şekilde ihlal edUmesini herhangi bir zeminde meşrıı gnsterebilmek mümkiin degildir. Bazı ulkelerde azınlık, lara karşı ulusiararası yukumlühikler ihlal edilerek yürütülen baskı politikalannı kınıyoruz. Din ve vicdan özgüriügü ve kültürd kimlifini koruma hakkı ısrariı bir şekilde ayaklar altına alınan Bulgaristan'daki Türk azınlıgı da bu durum içindedlr," Özal'ın konuşmasındaki Bulgaristan paragrafı iki hafta önce Halefoğlu'nun BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmadan gerek üslup, gerekse de içerik bakımından farkhhklar gösterdi. Halefoğlu, din özgürtüğünün engellenmesinin yanı sıra Türkiye'nin şikâyetlerindeki başlıca noktayı oluşturan bir milyon insanın isimlerinin zorla değişıırilmesi ve aynca azınlık mensuplarının göç etmelerinin engellenmesi şeklindeki uygulamalan gündeme getirmişti. Buna karşılık, özal sadece din ve vicdan özgürlüğü sorununu gündeme getirdi. Özal'ın, bunun hernen ardından 4erorizm ve uyuşturucu madde ve silah kaçakçılığı arasındaki bağlantıyı vurgulamas; dikkatleri çekü. Başbakan ayrıca, BM Genel Sekreteri Perez de Cuelbr'ı da, "Kendisine duyduğumuz takdir ve güveni. destegimizi burada > tekrarlamak isterim ' sözleriyie övdü. Uluslararası ekonomik ilişkilerle ilgili konusma bölümünde de Özal, "Türkiye, bugüo gelişme yolundaki ülkeler arasında dı$ borçlannı odeyebüen birkaç iilkeden birisidir" şeklinde bir ifade kullandı. özal, birçok ülkenin ticarette uyguladığı korumacıhk siyasetini de elestirerek, "Korumacıhk diinya ekonomisini ciddi bir şekilde tehdit etmeye başlamtştır" dedi. özal. sanayileşmiş ülkelere yönelik olarak da, "Piyasa güçlerinin yapısal dcgişim sürecini lamamlaınalan amacıyla talebin. tkarelin serbestieşlüilmesiyk biriikle artınlması ve böylece rekabetin yeniden canlandınlmasıniB zamanının geldigine inanıyorum" diye konustu. Sanayıleşmis ülkelerin bu siyaseti sürdürmelen halinde dünya ekonomisinin içine dıiştüğü bunalımdan çıkamayacağıru 192930'ların krizine geri dönülebileceğini kaydeden Özal, "Tarihlen aldıgımız dersleri aklımızdan çıkarmaınamız ve aynı halalan lekrarlamaklan kaçınmamız gerekir" dedi. "STIL FARKI VAR" Özal'ın konuşmasında Halefoğlu'1 ndan farkh bir şekilde Bulgaristan ın isminı vererek eleştirmesi sonunda, Halefoğlu'nu guç durumda bırakıp bırakmadığı yolundaki Cumhuriyet'in sorusuna, "Niye bırakahm ki? Gonış aynlığı yok, slil farkı var" dedi. "Halefoğlu, BM'nin Bulgaristan'ı isim vererek elestirmek bakımından uygon bir fonım olrnadıgını söylemişti. Siz ne isim verdiniz?" sorusuna, "Sen ille d« mesele anyorsun galiba. Cumhoriyet böyle bir gazele degildir" karşılığını verdi. Özal, "ti.endisinden farkh bir çizgi izleyerek Dışişleri Bakanmızı guç durumda bırakmadınız mı?" sorusuna da "Yok. Hayır, hayir" yanıtını verdi. BULGARLAR CEVAP HAKKI KULLANMADI Başbakan özal dün akşam Yugoslavya Cumhurbaşkanhğı Konseyi Üyesi Radova Vlajkoviç'ten sonra alkışlar arasında kürsüye çıktı. özal kürsüye doğru yof alırken, kendisini alkışlayanlar arasında eşi Semra özal da dikkat çekmekteydi. Uganda delegasyonu ile aym sırayı paylasan Türk Heyeti'nden iiç sıra arkada bulunan altı kişilik Bulgar delegasyonu yalnızca Uç diplomatla temsil edilmekteydi. Bulgaristan'ı kutlama törenlerinde temsil eden BM'deki daimi delegeleri Büyükelçi Boris Tverzkov, özal'm konuşması sırasında yerinde yoktu. Bulgar diplomatlan özal'ın konusmasını başından sonuna kadar büyuk bir dikkatle dinledıkr. Özal kürsüden indiğinde Bulgar delegasyonunun kendisini alkışlamadıgı dikkat çekti. Bu arada dikkat çeken bir durum, Bulgar delegasyonunun Özal'ın konuşmasında "Bulgaristan"ın ismini geçirdiği halde cevap hakkı kullanmamayı yeğlemesi oldu. Gazetemiz yayına gırdigı saatlerde henuz Bulgar delegasyonundan cevap hakkı konusunda bir girisım yapılmamıjtı. ÖzaPla Calpçîlerin bildirisi: EvTen'e cihat Halefoğlu arasmcla görüş ayrılığı yok özel nitelikli bir toplantıda söyledi. Bu bir seremonidir. Karşı tarafa söz hakkı doğması söz konusu degildir. Oysa.' Sayın Dışişleri Bakam'nın konuşması BM dönem toplantısının gündemi çerçevesinde yapıldıgından söz hakkı doğabilirdi." Eralp, daha sonra Bulgar Dışişleri Bakan Yardımcısı'nın azınlık Türklerle ilgili sözleri hakkında da şu ifadeyi kullandı: "Sayın Ganev'in açıklamasında en enteresan nokta da, biz ovalann, daglann, nehirlerin de ismini degişliririz, şeklindeki sözleridir. Sayın Bakan Yardımcısı canlılarla cansızları bir tutuyor ve çağdaş düşünce de budur, diyor. Ben çağdaş düşiincenin canlılarla canadan aynı tuttuğunu hiç görmedim. Kaldı ki nehirler, dağlar ve ovalar isimleri değiştirilmek istendiğinde direnemezler de.'' Eralp, Bulgaristan ikili görüşmelere yanaşmadıgı 1 sürece Türkiye'nin Bulgaristan m Türk azınlığına yaptığı baskıları uluslararası forumlarda gündeme getirmeye devam edeceğini sözlerine ekledi. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü YaJım Eralp, Başbakan Turgut Özal ile Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu arasında BM'de Bulgaristan'daki Türk azınlığa îşte eski New York 'u yaşatma yapılan baskılara ilişkin olarak ya çalışan Carlyle Oteli'nin bu bu ülkenin isminin geçirilip gegeleneksel havası ve bütün eski çirilmemesi konusunda görüş ayliği içinde şehri oldukça tepeden rılığı bulunmadığını belirtti. gören bir katında geçen pazar Eralp, ayrıca Bulgaristan Dışişgününden bu yana gazeteci göleri Bakan Yardırncısı İvan Gazüyle çizilmesi gerçekten zor bir nev'in, Bulgaristan'daki Türk tablo sahneleniyor, azınlığın isimlerinin değiştirilmesiyk ilgili açıklamasını yanıtlarBu katta her şeyden önce yoğun birfaaliyet var. Birtakım in ken, "Çağdas düşiincenin eanlısanlar odalardan çıkıp odalara lan cansızlarla aynı tuttuğunu giriyorlar, otel görevlileri bu ka hiç görmedim" dedi. ta çiçek, hediye ve bazı zarflar Eralp, dün düzenlediği olağan taşımakla meşguller. Asansöriin kapısı açılıyor ve içinden işada haftahk basın toplantısında, Dımı oldukları izlenimi veren şık şileri Bakanı Halefoğlu'nun söz hakk< doğmaması için Bulgarisgiyimli birtakım insanlar çıkıp doğruca koridorun hemen sağın tan'ın adından BM Genel Kurudaki suit odaya yöneliyorlar. lu'ndaki konuşmasında söz etmediği halde Başbakan Özal'ın Bir bankanm yöneticileri oldukları sonradan anlaşılıyor. El dün BM'deki konuşmasında lerinde çiçekle koridordaki kala Bulgaristan'ın admı anmasının balığı yararak bu odaya giren çif bir görüş aynlığını gösterip göstin ise Türk kamuoyunun Havel termediği biçimindeki bir soruya şu yanıtı verdi: san olaymdan yakmdan tanıdığı Aydın Corp. Başkanı Ayhan "Sayın Başbakan bn sözleri Hakimoğlu ve eşi olduğunu farkedebiliyorsunuz Eski dostlar ne de olsa... Bu arada, odadan çıkan Bialkin adındaki şahsın ABD'deki Yahudi lobisinin bir numaralı yönelicisi olduğu çok sonradan anlaşılıyor. Halbuki odaya Merkez Bankası'na danışmanhk hizmeti veren LazarFrer fırmasınm yöneticisi sıfatıyla girmişti. Sonradan öğreniliyor ki, Profılo Holding Başkanı Jak Kamhi de bu görüşmede hazır bulunmuş... Bazı milletvekillerî de ise büyük ve canlı bir kalabalık tarafından zurnalarla ve alkışlarla karşılandılar. Açık hava sinemasında saionu tıkhm tıkhm dolduran yurttaşlara seslendiler. İlk konuşmayı yapan lnönü, bir yıl önce Uzunköprü'de konuştuğıınu anımsattı, o zaman da özal'ın tarımı ve üreticiyi desteksiz ve sahipsiz bıraktığından yakınıldığını, ama o günden bugüne hiçbir değişiklik olmadığını belirtti. "Ama başka bir değişiklik oldu, geçmişte parça parça dağınık halde kalan sosyal demokratlar bu arada birieştiler" dedi. ltnalat ve ihracatın göz boyama aracı olarak kullanıldığını vurgulayan Gürkan, ithalatın üreticiye baskı için kullanıldığını belirterek, şöyle dedi: "Türkiye'de tekeller var. Hükttmetin buna çare bulması gerekirken. Özal ithalat yaptınyoruz ya karşılığını veriyor. Bakın bir örnek vereyim: Koç otomobil iiretiyor. Ama dışarıdan otomobil de ithai ediyor. Yani hem iiretiyor hem de ithal ediyor. Şimdi Özal diyor ki: İşte bakın ithal etlirdik, böylece tekelleşme yok ohıyor, rekabet geliyor, birbirleriyle >«rış ediyorlar diyor. Yahu aynı adam, ithal eden de ttreten de aynı adam. Kimi kimle >nrış ettiriyor?" TRT'DE YALNI2 8 DAKİKA Gürkan, TRT yayınlarının tek yanlı ojuşuna dikkat çekerek, "Başbakan, devletin giicünü kullanarak muhalefet partilerini TRT'de tartıştırmam diyor. Bu zorbalıktır. Bir gün seçeneklerin âlâsının sosyal demokraside olduğunu görecektir. TRT'de iki yıl içinde 8 dakika muhalefet yapabildik" dedi. Başansızhğı tescil edilmiş bir başbakanın demokrasinin iyi işlediği ulkelerde görevi bıraktığını belirten Gürkan, "Hükümet tamamen keyfi bir tutum içinde ekonomik ve sosyal bir politika izlemektedir" şeklinde konuştu. Oğrenciye (Baştarafı 1. Sayfada) "Öteden beri başartsızlık nedeniyle üniversiteden uzaklaştırılan öğrencilere meslek yüksek okullannda öğrenim imkânı tanınması YÖK tarafından ön göriilmiiştür. Son zamanlarda TBMM'de de bu yolda bir kanun teklifi vardır. Bu yolla üniversiteden uzaklaştırılan öğrencilere sınava girmeden meslek yiiksek okullannda okuma imkânı tanınacaktır. Bu durumdaki ögrenciier üniversitelere başvuracaklar. Ancak kanun teklifi ile bu konu liim aynntıları ile düzenlenecek. Zalen YÖK'de de bu vardı. Bizim benimsediğimiz şudur: Bir öğrencinin tek dersten başansızlık nedeniyle öğrenim imkânından mahrum kalması, mesela mühendis olacakken lise mezunu kalması. Bunun için önlem alınacak. Birinci yılın derslerini tamamladıktan sonra atılan ögrencüer, bir yıl. iki yılını tamamlayan öğrenciler ise bazidersleri vererek, meslek yiiksek okullanna devam ederek diploma alacaklar. Bu öğrenciler ön lisans diploması alacaklar, meslek sahibi olacaklar." Rektörler Komitesi toplantısıtıın ardından Hacettepe Lniversitesi'nde toplanan Üniversitelerarası Kurul, tek dersten atılan öğrencilerin durumunu ele almadı. Ancak kurulun söz konusu öğrencilerin oranı hakkında bilgi alarak, YöK'iin bu öğrencilerin meslek yüksek okullanna yerleştirilmesi yolundaki görüşii yinelendi. (Baştarafı 1. Sayfada) ki ilçe ve kasabalarda programda olmadığı halde yurttaşlarca yolları kesildiği için durmak zonında kaldılar ve çok sayıda üretici ile görüştüler. Inönü, Cumhurbaşkam Evren'in Kastamonu konuşmasına verdiği ^nıtla ilgili olarak, "Aklımdan gecenleri söylemek en demokratik hakkımdı" dedi. GürKatın devamlı müdavimlerin kan da Calp ve arkadaşlannın bu den biri de eski DFT Müsteşarı, konudaki açıklamalan hatırlatılşimdi ENKA Holding'in yöneli dığında, "Bu arkadaşlarımız ya cisi Yıldtnm Aktürk. Gazetecile demokrasiye gectigimizin farkmÖZAL'IN TEMASLARI re dağıtılan görüşme programın da degiller, ya da demokrasiyi özal dün ayrıca ikili temaslar da da ENKA yöneticilerinin ısmi bilmiyorlar" diye konuştu. yaptı. öncelikle Irak Devlet Başkan geçmiyor, ancak Özal'm yanına SODEP ve HP liderleri, dün Yardımcısı Taha Muhiddin ManıPla girildiğinde kendisinin salonun bir araya gelen özal, daha sonra Edirne'den Uzunköprü'ye geçerABD'nin eski Dışişleri Bakaru Henry bir köşesinde sakin bir şekilde ken otobüste gazetecilerin soruoturduğu göze hemen çarpıyor. Kissinger'la görüşlü. larını yanıtladılar. lnönü, CumKatın en renkli kişiliklerinden hurbaşkaru Evren'in Kastamonu Özal daha sonra bir grup üst dubiri de özal'ın özel doktoru Cen konuşmasına verdiği • • ntn eleşzeyde banka yönetieisiyle yemek ye^ a ıı di. Türkiye'nin BM nezdindekı dai giz Aslan. Houston'da Özal'ın tirildiğinin haürlatılması üzerine mi delegesi Dter Türkmen larafmdan amellyat masasmda bıçak altın şunları söyledi: verilen iş yemeğine, Morgan Gua da fotoğraflarını çekerek bir ga"Sayın Cumhurbaşkam'nın ranty, American £xpress, Bankers zeteye veren "Fahri Gazeteci" anayasa konusundaki sözleri Trust, Chemical Bank, Irving Trust, New York'ta da özellikle fotoğhakkında ne düşündüğüm soruManufacturers Hanover Trust ve rafçekimi işlemlerinde gazeteciChase Manhattan bankalanmn başlerden yardımlarını esirgemiyor. lunca ilk aklıma gelen demokrakan ya da başkan düzeyindeki yönetik düzende halkın bir oylama ticileri katıldı. Özal, yemekteki koBir de gazeteciler tabii... Uçak sonucu ortaya çıkan kararına nuşmasında Türk ekonomisindeki saygı göstermesi beklenen davraTürkiye'den kalktıktan bu yana son gelişmeler hakkında bilg: verirnış oldugu şeklindeydi. O arada Özal'a eşlik eden Altan Öymen ken, KlT'lerirt de halka satılacağını aklıma başka bir demokraside ve Eser ünür Houston'un yoraçıkladı. Fransa'da bir cumhurbaşkanının gunluğunu henüz üzerlerinden özal, akşam da TürkAmeTİkan atamamış gözüküyorlar. Bir kö yinereferandumsonucunda böyDernekleri Federasyonu tarafından şede ise piposundan bir nefes da le bir davranış gösterdiği geldi. Türkevi'nde verilen davete katıldı. Demokrasilerde böyle şeyler olaha çeken tsmail Cem... özal, ikilî temaslarını bugün de bilir anlamında bu örnegi söylesürdurecek. Özal, bugun sırasıyla lsDanışmanlar, bürokratlar, dim. Başka bir niyetim yok. Akveç Başbakanı Olof Palme. Çin Halk diplomatlar, planlamacılar, Cumhuriyeti Başbakanı Zhıo 7i"yapişletsat"çılar, Yahudi işalımdan geçeni söylemek de zanyang ve Macaristan Cumhurbaşkandamları, eski bürokratyeni işa nediyorum en demokratik hakhğı Konseyi Başkanı Pal Loconzi ile damlan, Amerikalı işadamları, kım. Sayın Cumhurbaşkanı'na görüşecek. Ayrıca BM Genel SekreYahudi lobisi, Kongre üyeleri, saygısızlık etmem aklımdan gecteri Perez de Cuellar'm vereceği öğsekreterler, Türk ve Amerikalı mez. Sözlerimde de öyle yorumle, Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi'nin de akşam yemeklerine, bir de korumalar, otel hizmetçileri, ko lanacak şeyler yok." ABD Başkanı RonaM Reagan'ın damiler ve gazeteciler... Herkes iç NİYE TELAŞLANDILAR? Aydın Giiven Giirkan da, Calp vetine katılacak. içe ve sıkı fıkı... yanlısı milletvekillerinin aynı konudaki açıklamalanyla ilgili bir s o r u ^ yanıtlarken, şöyle konuştu: "Sayın Cumhurbaşkam son derece demokratik davranmış, neyi önemsediğini vurgulamıştır. Arkadaşlarımız niye telaşlanmakta, neyi önemsemektedirler. Anlamak mümkiin degildir. Çok doğal bir saygı çerçevesinde herkes iilke yaranna bildiği düşiinceleri açıklamışUr. Demokrasi zaten bunun için, bunlar söylensin diye vardır. Onun için bu arkadaşlanmızın demokrasi anlayışlannı bir kez daha gözden geçirmelerinde yarar var." Dün sabah Edirne'den kalabalık ve canh bir grup tarafından uğurlanan konvoy, ilk olarak Kırcasalih kasabasına uğradı. Köylüler sorunlanyla ilgili olarak Gürkan ve Inönü'ye dert yandılar. Üreticiler sorunlarını anlatırken, ANAP'lı Belediye Başkanı Şükrii Arabacı'da, "Köylu perişan, sahipsiz. Başbakan'a dilekçe verdik, cevap bile vermediler" dedi. İnönü bunun üzerine "Bizi iktidara getirin çözelim" diye konuştu. AETIde. Türkîye'ye ANAP 1988'de gidebilir (Baştarafı 1. Sayfada) "International" isimli kunıluşun yayımladığı son Türkiye raporunda, "Geçmişin içe kapanık ekonomisini ve hukumellerin olu dogmuş polilikalan ve dış borç sorunlan, dunya is topiumu üzerinde derin bir etki bırakmıstır. Yabancı sermayenin bugünku istikrann kalıcı olup olmayacagından kaygısı vardır" denildi. Türkiye'de yatırım ve ticaret olanaklarımn tartışılacağı ve çok sayıda üst düzey hükümet yetkilisinin katılacağı Business International'ın "Yuvarlak Masa" toplantısı öncesinde yayımlanan raporda, yabancı sermayenin tüm beklentilerini Özal hükümetinin ve izlediğı politikalarm devamına bağladığı dikkati çekiyor. Raporun bu bölümünde şu görüş ifade ediliyor: "Yabana is topnımu için riski arttıran şey Özal'ın 1988'e kadar veya bu larihteki seçimler sonucunda hiikümette kalıp kalmayacağı ve Özal ekonomisine muhaliflerin iktidara gelip gelmeyecegi konusudur." Türk ekonomisi ve siyasal gelişmelerin ayrıntılı bir şekilde ele alındığı raporun, "Özal'ın Türkiye'sinde CManaklar" diye başlayan ilk bölümünde ilk kez Türkiye'de bir hükümetin ekonomik kalkınmanın motoru olarak yabancı sermayeye ilgisini açıkça ve içtenlikle ifade ettiği belirtilerek şöyle denildi: "Özal'ın Başbakanlıgı altında TürkiyeDogu Akdeniz'de ve Ortadoğu'da en ilgi çekici iş ortaklanndan biri olmuştur. Ancak Türkiye ekonomisi kritik bir dönemden geçmektedir. Eger ekonominin uluslararası hale getirilmesine yönelik çabalar guç kaybederse ekonomisini açması için dünyamn bütünleşmiş ticari ve mali piyasalanıun yeniden baskısı altında kalabilir." Raporda, "Türkiye'nin yabancı yahnmcılar için çekici bir ülke olması. genelde özel sekiörün özelde de bu kesime teknoloji ve sermaye sağlayan yabancı yatınmcılann 1 ürkiye'nin kalkınma çabalannı hızlandırması ve yönelicilerin, işçilerin çabalan, yetenekleri ve özverilerinin odullendirilmesi isteniyorsa, hükümet acı da olsa bir dizi tercihi yapmaktan kendini alıkoyamaz" şeklinde bir görüş savunuluyor. Siyasal gelışmelere de deginilen raporda Cumhurbaşkam Kenan Evren'in ekonomik konulardan kendisini uzak tutmasına karşı günlük sıyasi konuların içine girmek konusunda bir kararsızlık göstermediğine işaret ediliyor. Özal'ın, Türkiye'nin dış finansman teminine ilişkin programının başansımn dış borçlanmanın arttuılmasından ziyade, dışsatım gelirlerinin yükseltilmesine bağh olduğunun vurgulandıgı ve Türkiye için dışsatım gelirlerini daha önceki yıllardaki yüksek düzeyinde tutmasının güçlüğüne deginilen raporda. "thracatçılar Türk hükümetinden daha az destek bekkmek zonında kalabilirier. Çiınkü Türkiye ticari ortaklannın, özellikle de ABD'nin ihracal tesvikleri konusunda baskısı altındadır" deniliyor. Türkiye'nin dış fınansman temininde dünyamn önde gelen bankaları ve finans kuruluşlan karşısındaki kredi itibarını korumaya önem vermesi gereğinden söz edilen raporda, Türkiye'nin en azından üç veya dört yıl sonra önemli dış borç ve faiz odemesiyle karşı karşıya kalacağına dikkat çekiliyor. Raporun bu bölümünde, "Özal, Türkiye'nin borclannı ödeyemez duruma duşmesi halinde, tüm ekonomik canlanma programının 10 yıl öncesine geri gideceğinin farkındadır. Bu nedenle döviz varlıgının devamı için içerde mali disiplinin sağlanması gerckltdir" göruşu vurgulanıyor. BUSİNESS İNTERNATIONAL NEDİR? Merkezi New York'ta bulunan Business International. uluslararası şirketlere dünyamn çeşitli ülkelerinde yatırım ve ticaret olanakları üzerinde danışmanlık hizmeti veren özel bir kuruluştur. 30 yıldan bu yana faaliyetini sürdüren Business International, birçok şirketin karar alma organları için en sağlıklı dış bilgi sağlayan kaynak olarak görülüyor. Kuruluş iyi örgütlenmiş bif yayın sistemi ve düzenlediği yuvarlak masa toplantılarıyla uluslararası iş toplumuna hizmet veriyor. Business International, yayımladığı haftalık raporlarla, Asya'dan Avrupa'ya, Latin Amerika'ya kadar diinyanın birçok ülkesinde ekonomideki gelişmeleri uluslararası şirketlere aktanyor. Siyasal ve ekonomik riskler okuyııculara iletilerek, girişilecek ticari faaliyetler konusunda uyarıcı bir rol yerine getiriliyor. 250 üyesi olan Business International'de 5 de Turk kuruluşu bulunuyor. ISTANBUL SANAT TIYATROSU HANS FALLADA Baife, raporunun tartışılmasından önce Avrupa Parlamentosu koridorlannda çift taraflı bir kulis faaliyeti göze çarparken, bazı mülteci Türk gruplan dağıttıklan büdiride Türkiye'de insan haklanmn çiğnendiğini ve azınlıklar üzerinde baskı uygulandığını iddia ettiler. KUÇUKADAM Atina'nın iddiası Oyunlaştıran: YILMAZ ONAY Yöneten: RUTKAY AZİZ Müzik: TİMUR SELÇUK Dans Düzeni: ALTAN TEKİN Çeyre Düzeni, Giysi: ALİ CEM KÖROGLU NAZ ERAYDA SANA? Türk ve ABD uçaklan liuıan hava sahasını ihlâl etmiş ATİNA, (a.a.) Yunanistan, Türk uçaklannın iki kez, Amerikan uçaklarının ise 13 kez hava sahasını ihlal euiklerini öne sürdü. Yunanistan Savunma Bakan Yardımcısı Antonis Drosoyanis, Türk ve Amerikan uçaklarının bölgede süren NATO "Display Determination" tatbikatı sırasında Yunan hava sahasını ihlal ettiklerini söyledi. Drosoyanis, Amerikan A7 tipi uçakların Saratoga uçak gemisinden havalandıklannı iddia etti. Atina'daki Amerikan Hava Ataşesinin, Savunma Bakanlığına çağnldığı ve kendisine Yunan hükümetinin protestosunun iletildiği haber verildi. OLAYLARBN ARDINDAKI GERÇEK îuma 21.00/C.tesi 13.30, 16.30/Pazar 16.30, 19.30 Tel: 140 67 92 ŞAN TIYATROSU'NDA Meriç ilçesinde büyük sevgi gösterilen iki lider Uzunköprü' BASS, BANKA VE SİGORTA İSÇİLERİ SENDİKASI BOĞAZİÇİ ŞUBE BAŞKANLIĞI'NDAN BİLDİRİLMİŞTİR Bass/Banka ve Sigorta tşçileri Sendikası Boğaziçi Şubesi'nin 13.10.1985 günü yapılan genel kurulunda organlara seçilenlerin timlikleri aşağıdadır 2821 sayılı yasa uyarınca ilan edilir. Yönetim Kurulu Asıl Adı Soyadı Sanatı ve mesleği tkamet adresi Halit Çalışkan Başkan Osmanlı Bankası İKİ Yarış Sk. 3/2 Yeniköy/İst. Hüseyin Taşdemir Sekr. Osmanlı Bankası İSÇİ Rüzgârlı Bahçe Sk. 8'7 Bakırköy/İst. Ihsan Yerıer Mal. Skr Osmanlı Bankası İşçi Şehitvardar Sk. 27/6 Gültepe/İst. Zülfü Cangir Üye Osmanlı Bankası Işçi Serince Sk. 101 G.O. Paşa/lst. Musıafa Ergin Üye Osmanlı Bankası Işçi 1281 Sk. No. 47 Küçükköy/lstanbul tlkcan Gökalp Üye Demirbank İWİ Kayışdağı Cad. 114 Feneryolu/İst. Nezih Görel Üye Osmanlı Bankası İşçi Yaprak Sk. 28/5 Küçükesaı/Ankara İbrahim Yıldız Üve Osmanlı Bankası Işçi Talatpaşa Anayurt Sk. 17 Okmeydanı Hikmet Yılmaz Üye Osmanlı Bankası İşçi Hacı Salih Sk. 34/3 Fatih/lst. Denetim Kuruhı Asıl Ahmet Alatlı Osmanlı Bankası Işci Dibekli Cami sk. 27/6 Beyazıt/tst. Berrak Koyutürk Demirbank İşçi Dr. Zeki Seren Sk. Önal Âpt. Göztepe/İst. Celal Sönmez Osmanlı Bankası i 5 çi Y. Mah. Dutluk Sk. 1/1 Beşiktaş/lst. Disiplin Kurulu Asıl Kenan Meral Demirbank Işçi Serdengeçti Sk. 7/7 K.M. Paşa/İst. Güngör Perçinli Osmanlı Bankası Işçi lnönü Cad. 113/1 K. Maltepe/lst. Sabri Türkay Osmanlı Bankası Hçi Tepedelen Çeşme Sk. 20 Unkapanı/ist. Nasuh Yenici Osmanlı Bankası İŞÇİ H. Ziya Türkkan Sk. 7/17 Şişli/İst. Mehmet Yılmaz OsmanU Bankası İşçi Talimhane Sk. 6/11 Avcılar/Ist. Sirkeci'ye tek araç 50.000. TL.'ye kadar aranıyor. 526 10 00 (9 hat) / 470 10.30 / 18.00 arası GAZETECİYE KİRALIK DAİRE A H S A B I SUNUYORUZ MUTFSGINIZA.SOFRANIZA.BÜRONUZA SECKtN.SICAK.SEVİMlJ. , •rumurtaa AbdıbeyCad Gul Sk No 1 Ka!4 Tei 356 81 53 Merdrvenkoy/Goztepe/IST AŞI KAMPANYASINA KATILINIZ TOrkiy«RotaryKutQbteh gcrlerı ahşap (Baştarafı 1. Sayfada) manlara, bloklara yüklenen faturalar en serinkanlı insam isyan ettirecek bir başıboşluğu ve sorumsuzluğu yansıtmaktadır. Kamu kuruluşlan bu alanda, "Ben istediğim parayı faturaya yazanm ve alırım" pervasızlığı içinde bulunmaktadırlar. Tek ders yüzünden üniversitelerden uzaklaştırılan gençlerin durumları da yüksek politika çevrelerinde kuşkusuz yeterince değerlendirilemiyor. "Çalışsalardı, sınıflarını geçselerdi" mantığı bu alanda ağır basmaktadır. Ne var ki üniversitelerde çahşma düzeninin nasıl olduğunu ve gençlerin başarısızlık nedenlerini, biraz zahmete katlanarak inceleyen var mıdır? Büyükler gençlerden başarı beklerken, gençlerin büyüklerden ne istediği ve hangi koşullarda bulundukIarı düşünülüyor mu? Gerçek şudur ki, toplumun rahatsızlıklan gün geçtikçe yoğunlaşıyor. Dün tek dersten başanstz olan öğrencilere bir olanak yaratılması için girişimlerin başladığım, toplantılar yapıldığım gazetelerde okuyoruz. Bu konuda gençlere hoşgörüyle bakmalıyız ve elden geldiğince olanaklar yaraımaya çalışmalıyız. Üniversiteden dışlanan her gencin toplumda işsiz ve olumsuz bir yurttaşa dönüşeceğini düştinmeliyiz. Son yıllarda ülkede olup bitenleri yalnız sayılarla, istatistiklerie değerlendirmek moua oldu. İnsan denen faktörün varlığını unutmuş göninüyoruz. * * * • Artvin Nüfus Memurluğundan aldığım nüfus kâğıdımı kaybettim. Hükümsüzdür. YÜCEL KARA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle