Katalog

12 EKİM 1985 EKONOMt CUMHURÎYET/9 Türkiye bölümü yayımladı Özal için asıl zor dönem şimdi başhyor' Business Week ekonomik gerçeklerin Özal'ı yeniden kemer sıkmaya zorladığını, politik ortamın ve güçlenen muhalefetin ise bunu zorlaştırdığını belirtü. Ekonomi Servisi Dün çıkan son sayısında Türkiye'ye geniş yer ayıran Business Week dergisi, "Ozal Türkiye'de küçiik çapU bir mucize yarattı, ama asıl zor dönera şimdi başlıyor, iilkede ekonominin gerçekleriyle politik sorunlar içiçe geçmiş bir bütttn oluşturuyor" diye yazdı. Yüzde 40'larda direnen enflasyonun Özal'ı kemer sıkmaya devama zorladığını, oysa Türk halkının son iki yılda kemerlerini yeterince sıkmış bulunduğunu kaydeden dergide şöyle deniyor: "Özal'ın refonn programının başanya ulaşması için daha fazla kemer sıktırması gerekiyor. Ancak aynı anda ülkede muhalefetin, yeni siyasal partilerin ohışumuyla biriikte güç kazandığı görülüyor. Bu noktada Özal gözönii seçim sandığına dikip mali politikalannı gevşetirse uygulamak istediği ekonomik refonn progremı raydan çıkabilir. 'Ekonomik programımı feda eımem' deyip bildiği yolda yurürse bu kez politik intiharını hazırlamış olabilir." özal'ın uygulamaya koyduğu ekonomik programla Türkiye'yi "iflasın eşiğinden" kurtardığmı ve ülkede "1918'de Osmanlı tmparatoriuğu'nun çöküşünden heri görülmeyen bir zenginlik göriıntüsü" yaratmayı basardığını kaydeden Business Week, vitrinlerde Fransız parfümünden Mercedes arabalara kadar her şeyin bulunmasım ve video cihazı satışlarının hızla artmasını bu zenginlik görüntüsünün isaretleri olarak sayıyor. Bu zenginlik görüntüsüne karşın enfiasyonun aşağı çekilememesinin ve büyüme hızının bu yü düşmesinin "Türkiye'nin dış dünyadaki en iyi dostu" IMFnin de kaygılanmasına neden olduğunu belirten Business Week şöyle devam ediyor: "IMF, Türkiye ile standby anlaşmasını yenilemedi. Türkler bunu biz istemedik diyorlar. Yabancı bankacılar ise IMF'nin, Türkiye'nin bütçe açığını kapatamamasından, enflasyonu önleyememesinden ve büyüme hızının yavaşlamasından memnun olmadığını ileri süniyorlar. Dış borç ana para ve faiz ödemeleri gelecek yıl da yüklü olan Türkiye'nin yeni dış finansmana ihtiyacı olacak. Chase Manhattan Bankası'nın Türkiye Müdıirü Peter Nice, 'gerekli fınans desteği sağlanamazsa heışey durur' diye konuşuyor." Özal'ın oldukça güçlü bir muhalefet cephesiyle karşı karşıya bulunduğunu, "iş çevrelerinin genişçe bir kesiminin" ve KİTlerin yönetiminde ağırlığı bulunan bürokratlann da bu cephede önemli yer aldıgını yazan Business VV'eek son kamuoyu yoklamalarımn da Özal'ın partisinden sol partilere doğru bir kaymayı ortaya koyduğunu belirtiyor. Bu ortamda Özal'ın ekonomik reform programının sürekliliği konusunda tereddütler belirdiğini, Ankara'daki bir yabancı bankacının, "Bu programdan geriye dönüş olup olmayacağını bilmeden büyük miktarda yabancı vatınm sermayesi beklenemez" dediğini anlatan Business Week, Özal'ın ise "Allan izin verirse bu programa devam edeceğiz. Bir gün gelir benim yerime başkası başbakan olabilir ama bu programdan geri donulümez" dediğini belirtiyor. Business Week dergisinin kapsamlı yaasmda görüşüne yer verilen Citybank lstanbul Şubesi Müdürü John Bernson, "Sert bir ekonomik program uygulanırken bazüannın kemiklcrinin kınlması zorunludur. Ama Türkiye'de fazia kemik kırmaya kalkarsamz askerler işe kanşabilir" dedi. 6 TUSIAD'da külleri silkeleıne operasyonu Pamukbatık Genel Müdürlüğü'ne Çınar getirildi Ekonomi Servisi İbrahim Betil'in istifası sonucu boşalan Pamukbank Genel Müdürlüğü'ne Yönetim Kurulu üyesi ve Genel Müdür Başyardımcısı Doğan Çınar atandı. Bankanın dün Mehmet Emin Karamehmet'in başkanlığında yapılan yönetim kurulu toplantısmda nisan 1984'ten bu yana genel müdür olan Betil'in istifası oy birliğiyle kabul edildi. Bankanın yeni genel müdürü Doğan Çınar'ın geçici bir süre dış ilişkilerle ilgili genel müdür yardımcıhğını da üstleneceği öğTenildi. İbrahim Betil'in ise Çukurova içinde yeni bir görev alıp almayacağı henüz bilinmiyor. Ekonomi Servisi Türk Sanayici ve İşadamları Derneği TÜSİAD'ın İzmir'de yapılan ve yaklaşık yedi saat süreyle canlı tartışmalara sahne olan Yüksek İsüşart Konseyi toplantısmda, beklendiği gibi derneğin geleceği konuşuldu. Bir zamanlar hemen her konuda görüşü alınan, Ankara üzerinde ve kamuoyunda hissedilir ağırlığı bulunan TÜSİAD'ın giderek sıradan bir dernek haline gelmemesi için neler yapılması gerektiği ana teması çevresinde gelisen konuşmalarda, mevcut TÜSİAD yönetimine çeşitli eleştiriler yöneltildi. TÜSİAD'ın eski etkinliğine kavuşturulması için nasıl bir yeni yönetim oluşturulması gerektiği konusunda ise aynntılara girilmedi. TÜSİAD'ın lstanbullu "ağır toplan"nın önümüzdeki hafta toplanarak yeni yönetimin nasıl oluşturulacağı ve kimlerin yönetimde görev alması gerektiği konusunda görüş alışverişinde bulunacaklan söyleniyor. Geçen ocak ayında Ali Koçman'ın başkanlıktan aynlması üzerine Şahap Kocatopçu'nun adı üzerinKocatopçu Fahir tlkel de en azından "geçici bir çözüm" olarak görüş birliği sağlanmasında efkili olan TÜSİAD Onur Başkanı Vehbi Koç'un, bu kez yonetimde görmek isteyebileceği kişiler arasında Koç Holding üst düzey yöneticilerinden, eski Enerji Bakanı Fahir llkel'in ve Yaşar Holding'in kuruluşlarında da yönetim kurulu üyesi olan lzmirli sanayici Şinasi Ertan'ın adı geçiyor. Geçen yılki genel kurulda gündeme gelen "Patronlar mı yöoeticiler mi TÜStAD'ı yönetsin" tartışmasınm da yeniden gündeme gelebileceği belirtiliyor. TÜSİAD Istişare Konseyi'nin lzmir toplantısmda dile getirilen ve üzerinde durulması istenen konuların başında basınla ilişkiler geliyor. Önceki dönemlerde TÜSİAD'ın ortaya koyduğu görüşlerin, çeşitli çevrelerce onaylansm onaylanmasuı kamuoyundan ses getirdiği, övgülere ya da tepkilere yol açtığı beürtüerek bu etki gücünün yeniden sağlanması için neler yapılabileceği üzerinde duruldu. Hükümetin çeşitli uygulamalar yaparken ya da tasarlarken TÜSİAD'ı hiç değilse "bir taraf", "bir görüş odağı" olarak görüp fıkir danışmasımn önemi vurgulanarak, bu diyalogun yeniden sağlanması için neler yapılması gerektiği konuşuldu. Tanınmış bir TÜSİAD üyesi, "İlk kez bu toplantıda TÜStAD'ı kaplamaya başlayan kiiller biraz silkelendi" dedi. Verm paketi Mecliste SSCB'ye özel sektör de iç fıııdık ihraç edebilecek TURKIYE'den İç piyasaya nasıl sürülüp, neden toplatıldığı anlaşılamadı Kerbela'ya gidecek salçaya ne oldu? FARUK BESKİStZ İthalat kervamna salça da katıldı, ama nasıl? Istanbul'da gıda maddeleri satan bir mağazada önceki gün satışa sunulan, üzerinde "Kerbela" adresinin yazıldığı tspanya saiçasının kolüeri dün apar topar toplatıldı. Kilosu KDV dahil 400 liradan piyasada ancak iki gunlüğüne satışa sunulabilen lspanya saiçasının Ortadoğu ülkelerine ihraç edilmek uzere Tukaş tarafından ithal edildiğı, ama ihraç edilemeyince iç piyasaya sürüldüğu belirtiliyor. tspanya salçasını iki günlüğune satışa sunan Aziz Sucu fırması yetkilileri önceki gün salçayı tzmir'deki Kayacan Ticaret'ten satın aldıklannı haurlatarak, salçanın Türk salçasından da lezzetli olduğunu ileri sürdüler. Salçanın üzerinde "TukaşTurguUu tarafından ithal edilmiştir" etiketi bulunuyordu. Edinilen bilgilere göre Tukaş'm ithal ettiği salça iç piyasada pazarianması için Yaşar Holding kuruluşlarından Yaşar Dış Ticaret'e devredilmişti. Izmir'deki Kayacan Ticaret firması ortaklanndan Adil Kayacan kendi firmalannın İspanya salçasını piyasada ikinci elden satmaya çalıştığmı ve salçanın Yaşar Dış Ticaret'ten satın ahndığmı belirterek "Salçanın itbal miktarı konusunda bir bilgim yok. Bunu ancak Yaşar Dıs Ticaret'ten öğrenebilirsiniz" dedi. Kayacan Ticaret'in "Biz salçayı Yaşar Dış Ticaret'ten satın aldık" demesine karşıhk Yaşar Dış Ticaret Genel Müdürü Melih Aydın, kendi firmalannın bu konu ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, Tukaş'ın bazı kereler kendi firmalan aracıhğı ile ithalat yaptığına değinerek şunları söyledi "Benim bu konuda herhangi bir bilgim yok. Konuyu araştıracağım. Ama bildiğim kadarıyla bizim firma salça satışı konusunda bir girişimde bulunmadıl' Aydın, bizim salça kutusunun üstünde 'TukaşTurgutlu tarafından ithal edilmiştir' etiketinin bulunduğunu söylememiz üzerine "O zaman bu salçayı Tukaş ithal etmiştir" dedi. Cumhuriyet'in dün araştırmalarını derinleştirmeye çalıştığı sırada İspan>ra'nın Türk salçasından lezzetli salçası hem kutusunun üzerindeki Arapça yazılarla, hem de kolisinin üstündeki "Kerbela" adıesi ile biriikte vitrinlerden toplatılıyordu. ANKARA, (ANKA) Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, Sovyetler Birliği'ne ihracı tesçile tabi tutulan iç fmdık için özel sektöre de olanak tamdı. Türkiye'deki bazı sınai tesislerin kurulmasına ilişkin anlaşmalar gereğince bu yıl tahakkuk eden kredi ve faizlerin ödenmesi amacıyla müşteşarlığın tescili ile Sovyetler Birliği'ne ihraç edilecek mallardan 12 milyon dolarlık iç fındık için Fiskobirlik Genel Müdürlüğü yetkili kılınmıştı. İlk serbest bölge yönetmeliği ANKARA, (a.a.) Türkiye'nin ilk serbest bölge yönetmeliği bugün yayımlanarak yürürlüğe girecek. önümüzdeki günlerde de bölgede faaliyet göstermek isteyen girişimciler için duyurulara başlanacak. Edinilen bilgiye göre, alınan başvuruların değerlendirilmesinden sonra uygun görülenlere bölgede faaliyet gösterebilmeleri için ruhsat verilecek. lhracat ve ihracata dönük üretim ve yatırımı, istihdamı, katma değeri artıran, ödemeler dengesine olumlu katkılan olan, yeni teknolojiler getiren ve Türkiye'nin potansiyel ihracaiı ile olumsuz rekabete girmeyecek başvurular öncelik kazanacak. ANKARA, (a.a.) Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nun, 70 milyon dolarhk iş makinesi ihalesinin sonuçlanmasından sonra, inşaat makinelerinde bu yıhn ikinci büyük ihalesi, Devlet Su Işleri Genel Müdürlüğü'nce gerçekleştirilecek. DSİ Genel Müdürlüğü, altyapı hizmetlerinde kullanılmak uzere çeşitli özellik;j lerdeki makine ve ekipmanlardan oluşan toplam 1571 adet iş i.makinesi ithal edecek. Ithal edilecek ekipmanlann finansmanı, Dünya Bankası'ndan sağlanan 110 milyon dolarhk krediyle karşılanacak. Kutumnun üstündeki Ajrapça yazılar, kolisi üzerindeki "Ker bela" adrtsiyle hpanyol saiçasının ömrü ancak iki gün sürebildi. Iş makinelerinde ikinci büyük ihale EV EKONOMISI Gıdaların % 74'ü sağlığa zararlı ANKARA, (a.a.) Bazı üreticilerin sucuk yapımında kalitesiz et kullandığı saptandı. Et mamullerinin içinde deri artıklanna rastlanıyor. Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkan Vekili Doç. Dr. Yavuz lmamoğlu'nun yaptığı açıklamaya göre, 1985 yınının ilk beş ayuıda yapüan 1994 gıda kontrolünde, gıdalann yüzde 74'ü sağlığa zararu bulundu. Zararh bulunan maddeler ara. sında içme suları ile şekerli maddeler ilk sırada yer aldı. KISA... KISA... İMTAŞ Sigorta'nın Türkiye çapında duzenlediği acenteler toplantılanndan üçüncüsü bugün lzmir Çeşme'de yapıhyor. İki gün süreeek toplantıda sigorta acentelerinin karşılaştıklan sorunlar ele alınacak. İNTERTEKS önümüzdeki yıl içinde tstanbul'da tarun makineleri, gıda işlem makineleri ve ambalaj fuarlan düzenleyecek. 3 yeni endüstriyel fuarın yurt dışında tanıtım ve pazarlanmasına başlanıldıgı belirtildi. DIŞBANK Kadıköy şubesi Erenköy'de pazartesi günu hizmete giriyor. Dışbank'ın yeni şubesinin Bağdat Caddesi'nde dış işlemler konusunda tam yetkiyle hizmet vereceği belirtildi. ETİBANK'a ait Emet ilçesindeki bor madenlerinin alım bağlanusını yapmak üzere Türkiye'ye gelen Japon heyeti Hisarcık ve Espey mevkündeki borjnaden sahalarında incelemelerde bulundular. YAŞAR HOLDÎNĞ"kuruluşu Pınar Süt Olağanüstü Genel Kurulu'nda sermayesini 1 milyar 200 milyon liradan 3 milyar 600 milyon liraya çıkarttı. Genel Kurul'da üretici sütünün değerlendirilmesi, hayvancılığın kurtanlması konuları dile getirilirken üreticiler bugün içinde bulunduklan zor durumun genel bir değerlendirmesini yaptüar. MAN Kamyon ve Otobüs Sanayii A.Ş. ile Bosfor Turızm A.Ş. arasında geniş bir işbirliği protokolü ımzalandı. Bosfor, mevcut fılosunu air conditionlı ve özel hava köruklü Siiper MAN'larla yenilemek üzere ilk aşamada 10 adet otobusünün sıparişini verdi. Toplu beslenmelerde zehirlenme olaylarının tek nedeni pislik Beslenme uzmanı Doç. Dr. Türkân Kutluay: "Suyu sabunu olmayan helaları kullanan mutfak personelinin elleriyle didikleyerek parçaladıktan sonra servis için beklettikleri tavukta zehirlenmelere yol açacak bakteriler kolaylıkla oluşur. Bakteri oluşması engellenmek isteniyorsa, didiklenen tavuk mutlaka tekrar kaynatılmalıdır." Ama bizde demin de dediğim gibi suyu sabunu olmayan helalan kullanan, ya da su sabun olsa da tuvalete girdikten sonra el yıkama alışkanlığını edinmemiş mutfak personelinin özellikle tavuk aracdıgıyla zehirlenmelere neden olmaları çok kolay. Çüukü tav uk.kurumlarda sabahtan pişer, sonra biraz ılınınca aşçılar bunlan elleriyle kazandan çıkartıp, didiklemeye başlarlar ve genellikle didiklenmiş tavuk pilavın üstune konup bekletilir. Öğle üzeri ısıtılıp servis yapılır. İşte bu süre, stafilokok denilen toksik maddelerin oluşması için yeterlidir. Aynı şey sabah yogurulup bekletilen köftede de olur. Ancak köfte, yenmeden önce kızartıldıgı için yüksek ısı, köf tede oluşan mikroplan öldürür. Bu nedenle toplu beslenmelerde eğer ta>uk verümesi gerekiyorsa, ya tavuk didiklendikten sonra yeniden kaynatılmalı (ki mikroplan ölsün), ya tavuk didiklenirken mutlaka plastik temiz bir eldiven giyihneli, ya da temizlik koşullanna güvenilemiyorsa tavuk, yemek vaktinden hemen önce büyük parçalara aynlarak servis yapılmalıdır." Doç. Dr. Türkân Kutluayın bu söylediklerinden sonra, insan ister istemez "Acaba evlerimizde de tavuktan zehirlenmemiz mümkün mü?" diye duşünüyor. Çünkü evlerde de çoğunlukla tavuğun bir bölümü didiklenip pilavın üzerine konarak bekletilir. Özellikle tavuğun but, göğüs gibi "makbul" yerleri yendikten sonra e\r hanımları, kemiklerin arasında kalan diğer etleri didikleyip, tavuk suyuna yapılmış bir pilavın üzerine koyarlar. Ya da didiklenmiş bu tavuk etleriyle çorba piririlir. Doç. Kutluay, evlerde genellikle temizlik koşullanna uyulduğunu ve tavuktan zehirlenme olasılığının kurum beslenmelerine oranla çok az olduğunu dile getiriyor. HAZIRLAYAN MERAL TAMER ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Vergi yasalannda değişiklikler içeren vergi yasa tasanları (vergi pakedi), dün akşam Meclise verildi. TBMM Komisyonu'nda görüşülmeye başlanacak olan tasan ile getirilen yenilikler şunlar: • Çiftçiler için defter tutma zorunlulugu kaldınlacak. • Işletme usulünden defter tutanlar için tutma haddi 4 kat arttınlacak. • Okul, kreş, öğrenci yurdu, sağlık ve spor tesisleri için yapılacak harcamalann tamamı vergi masrafı olarak gösterilebilecek ve vergi matrahından düşürülebilecek. • Kalkınmada öncelikli yörelerde 10 yıl, öteki yörelerde 5 yü süreyle bu tesisleri işletenlerin kazançları vergilendirilmeyecek. • Kurumların bilançolarında yer alan gayri menkul ve katılma paylanmn satımlanndan sağladıkları kazançlar üç yıl süreyle vergi dışı tutulacak. • Fatura, müstahsil makbuzu ve gider makbuzlanna pul yapıştırılması uygulamasma son verilecek. • Emlak vergileri belediyelerce alınacak, köy lerdeki arsa ve araziler tamamıyla vergi dışı olacak. • Ücretlilere vergi iadesi yaygınlaştırılacak ve bütün mükellefler bu haktan yararlanacak, vergi iadesi dilimi yükseltilecek. • Kurumlar Vergisi 6 puan yükseltilecek, kurumlardan gdir elde eden pay sahiplerinden yeniden vergi ahnmayacak. KJT zamları sımrlaııdırıldı ANKARA (a.a.) Devlet Planlama Teşkilatı tarafından 5. Beş Yıllık Kalkınma Planı'na uygun olarak hazırlanan ve Yüksek Planlama Kurulu tarafından görüşüldükten sonra Bakanlar Kurulu'nda ele alınan "1986 Yılı Programı" hedefleri kesinleşti. 1986 yılında, yıl sonu itibarıyla yüzde 25 olarak programlanan enfiasyonun kontrol altında tutulabilmesi amacıyla, Kamu lktisadi Tesebbüsleri'nin ürünlerine yüzde 25'ten fazla zam yapılmamasının sağlanması kararlaştırıldı. 1986 programının diğer hedefleri ise şöyle belirlendi: Gayri Safi Milli Hasıla'da yüzde 5 artış sağlanacak, enflasyon hızı yüzde 25'te tutulacak, thracat 7.958 milyar dolar olacak, ithalat 11.350 milyar dolar olarak gerçekleşecek, cari işlemler açığı 700 milyon dolara çekilecek, turizmden 1 milyar 150 milyon dolar gelir elde edilecek. Doç. Dr. Türkân Kutluay Çapa Jip Fakültesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Beslenme Birimi öğretim üyesi. DOVIZ KURLARI Merkez Bankası kendi ı$leml" ı ıçın doların alış kurunu 546,15 lira olarak Detırtedi. Dövizin Cınsi 1 ABD Dolan 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şitinı 1 Balı Alman Markı 1 Bekjıka Frangı 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florını 1 Isveç Krorıu 1 isviçre Frangı 100 Italyan Lıretı 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınan 1 Steriin 1 S.Arabıstan RıyaJi Dövıî AlıŞ 54615 383 78 29.35 205.70 10.15 Doviz Satış 551.51 387.62 29.64 207.76 10.25 68.14 184.45 69 03 52.291 30.84 256 92 1865.11 778.04 151.15 Efektrf Alış 54615 364 59 29.35 205.70 9.64 67.47 182.66 68.35 250.41 29.00 241.66 1754.31 770.34 142.17 Efektii Satış 557.07 391.46 29 94 209.81 10.36 68 82 186 31 69.72 255 42 31.14 259.47 1883.57 785.75 152.64 IMFDünya Bankası toplantıları sona erdi Ekonomi Servisi IMFDünya Bankası 40. yıllık toplantıları bitti. Kaparuş oturumunda bir konuşma yapan Dünya Bankası Başkanı Clausen, 29 milyar dolarhk kredinin 'ihtirash ama gerçekleştirilebiur' bir hedef olduğunu söyledi. Clausen, sanayileşmiş ülkelerin ithalat engellerini ortadan kaldırmalan gerektiğini söylerken ABD'de de Temsilciler Meclisi'nde tekstil ithalatının suurlandmlması yolunda bir yasa tasansı oylanarak kabul edildi. Borçlu ülkelerin üst düzey yetkililerinin IMF'nin kemer sıkmayı şart koşan reçetelerini yoğun olarak eleştirdikleri toplantılann sonunda bir konuşma yapan IMF Başkanı Larosiere ise Peru Maliye Bakanı Alva'mn pragmatik eleştirilerde bulunduğunu, bu görüşlerin diğer borçlu ülkeler tarafından paylaşılmadığını savundu. DUNYA'dan PASOK'tan bir devalüasyon daha ATlNA, (Cumhuriyet) Yunanistan'ın para birimi drahmi, yüzde 15 oranında devalüe edildi. PASOK hükümeti, son zamanlarda ekonomideki krizi önlemek amacıyla drahmiyi, dolara karşı devalüe yoluna giderken, Ulusal Ekonomi Bakanı Kostas Simitis de, ekonomik önlemler paketini Andreas Papandreu'ya sundu. Drahmi, son 40 yılda ikinci kez devalüasyona uğramış oldu. Birincisi de, PASOK hükümeti 1983 yılında'iktidara geldiği zaman yapılmıştı. Devalüasyon sonucu, dün sabah 132,56 olan dolar 155.95 drahmiye yükseldi. Tekstilde korumacı önlemler ABD Temsilciler Meclisi'nden geçti WASHINGTON, (ANKA) Birleşik Amerika'da tekstil ithalatını sınırlamaya yönelik girişimler sonuç verdi. Temsilciler Mcclisi, dun Asya Ulkelerinden yapılan tekstil ürünleri ithalatının azaltılmasını ongören bir karar tasarısını onayladı. Karar tasarısını destekleyen Temsilciler Meclisi uyeleri, tasan ile Asya ulkelerinden gelen maliyeti düşük tekstil ürünleri ithalatındaki artışın durdurulacağını, bunun sonucununda da büyük sıkıntılar içinde bulunan Amerikan tekstil sanayiinin durumunun düzeltilmesine katkıda bulunacağını one sürdüler. Bir özel ilkokulda geçen hafta içinde çocuklann yemekten zehüienek hastaneye kaldınlmaları, özellikle anneler arasında büyük panik yarattı. Bize gelen telefon ve mektuplarda anneler önce "ya bizim çocuklanmızın da başına gelirse" diyerek kaygılannı dile getiriyor ve hemen ardından da "Bu konuda bizim yapabOeceğimiz bir şey var mı?" diye soruyorlardı. Bu konuda annelerin yapabileceği tek şe>', herhalde çocuklarırun yanına evden yiyecek vermek ve okuldaki yemek servisine katılmamalannı sağlamak. Ama bu çözüm değil kuşkusuz. Çözüm, kurumlardaki beslenmelerde temizlik kurallarına uymak. Çocuklar tavuktan neden zehirlendi? Tavuklar mı bozuktu? Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Beslenme Birimi öğretim üyesi Doç. Dr. Türkân Kutluay'a göre çocuklann zehuienmelerinin tek nedeni pislik ve yine Doç. Kutluay diyor ki, "Bu zehirlenme olayının bugüne kadar olmaması mucize..." Neden mi? Doç. Dr. Türkân Kutluay, bu görüşünün nedenlerini şöyle anlatıyor: "Besin zehirlenmelerine özellikle kurum beslenmelerinde ve tavukta rastlanır. Kurum beslenmelerinde temizlik koşullanna çoğunlukla uyulmadığını hepimiz biliyoruz. Suyu sabunu olmayan tuvaletleri kullanan mutfak personelinin, elleriyle yiyeceklere taşıdıklan bakterilerin her zaman için zehirlenmelere yol açması soz konusudur. Aslında mutfak personelinin incecik plastik eldiven, temiz gömlek giymesi, batta yemek pişirmeye girmeden önce duş alması gerekir. Nitekim Batılı ulkelerde bu bövledir. Toplu beslenmenin yapıldığı bir kurumda mutfaktan bir görüntü 67.47 182.66 68.35 250.41 30.53 254.38 1846.64 770.34 149.65 ÇAPRA2KUR 1 ABO DOLARI 2.655 B.AIman Markı 8.0947 Fransız Frangı 7.9904 Hollanda Florını 2.181 isvıcre Frangı Italyan üretı 1788 90 Japorr Yeni 214.69 S Araöıstan Rıyaiı 3.6495 1 Steriin 1.405 ABD Dolan AUIN GÛMÜŞ ALIŞ Currtfıurıyet Reşat 24 ayar kutçe 22 ayar bılezık 40.800 44.000 SATIŞ 41.000 45000 5.970 5800 112 5960 5 360 110 900 ayar gumuş Toplu beslenmenin yapıldığı bir kurumda aşçı tabaklara eliyle makarna servisi yapıyor. (Fotoğraflar: UĞUR GÜNYÜZJ 12 EKİM 1985 TARİHİNDEKİ DfiVİZ KURURI T.C. ZtRMT BANKASI DÖVİZ AUŞTL 546.20 383.76 29.45 205.92 10.20 56 84 67.47 182.76 68.35 250.41 30.53 254.38 396 08 1846.64 69.13 770.30 149.65 551.51 387.49 29.73 207.92 10.29 57.39 68.12 184.53 69.01 252.84 256.86 399.93 1864.60 69.80 777 79 151.10 lavuktan zehirlenme neden ve nasıl? Temizlik koşullanna uyulmadan hazırlanan tavukta toksik ınadde içeren stafılokok adlı bakteriler oluşur. Bu tavuğu yıyen kişide normal olarak 23 saaı sonra zehirlenme belirtiteh başlar. tlk belirtiler ağız kuruluğu ve bulantıdır. Bunu ani ve şıddetli karın ağrılan, kramplar ve ishaller izler. Hastalığın seyri ve bitişi, yenen gıdanm mıktanna bağlıdır, ama genellikle hastalık nasıl ani başlamışsa, aynı şekilde ani olarak bıter. İyileşme 12 gunde sağlanır. DÖVİZİN CİNSİ 1 ABO DOLARI 1 AVUSTRALYA D0URI 1 AVVSTURYA ŞİLM 1 BATI ALMAN MARKI 1 1 1 1 1 BELÇIKA FRANGI DANİMARKA KRONU FRANSIZ FRAN6I HOLUNDA aORİNİ İSVEÇ KRONU EFEKTİF 546.20 364 57 29.45 205.92 9.69 56.84 67.47 182.76 68.35 250.41 241.66 376.27 1754.31 65.67 770.30 142.16 f SATIŞTL ALÇTL. SATIŞTL BAI\KASI ALIS 546.35 İKTİSAT SATIŞ 551,31 1 İSVİÇRE FRAN6I 100 ITALYAN LIRETI 100 JAPON YENİ 1 KANAOA DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1STERIİN 1 S. ARABİSTAR RİYALİ 30.82 J 29.00 f ALI$ 205.78 SATIS 207.69 ZtRAAT BANKASI "Gucunc eri$lta«ı" 562.43 395.16 30.32 212.04 10.50 58.52 69.47 188.19 70.38 257.85 31.43 261.94 407.85 1901.51 71.18 793.19 154.09