19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
\9 OCAK 1985 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 ABD'nin, Doğu Avrupa'ya yayın yapan Hür Avrupa Radyosu'nun bir programından ötürü Polonya hükümetinden resmen özür dilediği açıklandı. ABD'li yetkililere göre, ABD taraftndan fınanse edilmekte olan Hür A vrupa Radyosu 'nun, ocak ayı başındaki bir programında, Polonyalı lider Wojciech Jaruzelski, Adolf Hitler'e benzetilmiş, Polonya hükümeti ise, bu yayım "propaganda gangsterliği" olarak nitelemişti. (a.a.) ABD, Polonya^dan özür diledi Belçika, Cruiseler için yıınraşadı Başbakan Martens, 48 Cruise nükleer füzesinin yerleştirilmesi için Cenevre görüşmelerinin sonucunun beklenmeyecegini açıkladı. BRÜKSEL, (a.a.) Belçika Başbakanı Wilfried Martens, süper güçler arasındaki silahsızlanma görüşmelerinin sonuçlarını beklemeden, 16adet ABDyapısı Cruise fuzesinden oluşan ilk parti silahların ülke topraklarına yerleştirilmesi için mart ayı sonuna kadar bir takvim belirleyeceklerini açvkladı. Belçika, 1987 yılına kadar topraklarına toplam 48 adet füze yerleştirmeyi planlıyor. Martens, Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında, "NATO'nun Belçika dahil beş Batı Avrupa ülkesine S72 adet Cruise ve Pershing2 füzesi yerteştirilmesini öngören 1979 kararını u\gulamaya koymamız gereken bir noktaya gelmiş bulunuyoruz" dedi. Martens, ilk parti füzelerin Belçika topraklarına yerleştirilmesi için mart ayı sonuna kadar bir takvim belirleme karannı hükümet politikasında "köklü bir değişiklik" olarak nitelendirdi. Martens, hafta başında Washington'da ABD Başkanı Ronald Reagan ile yaptığı görüşmede, ABDSSCB arasındaki silahsızlanma göruşmelerinden bir sonuç elde edilmezse, silahları 1987 yıhndan itibaren kabul edebileceklerini açıklamış ve Cruise füzelerinin yerleştirilmesine, önceden tasarlandığı gibi bu yılın mart ayında başlanmayacağını duyurmuştu. Amerikan " C B S " televizyonu, ABD'nin Sovyetler Birliği'ne süahsızlanma gorüşmelerine mart ayı ortasında Cenevre'de başlama önerisinde bulunduğunu bildirdi. Sovyetler'in bu öneriye henüz bir cevap vermediklerini belirten " C B S " , bu haberi hangi kaynaktan aldığını açıklamadı. ABD ile Sovyetler Birliği arasında uzay silahlan ve nükleer silahlann azaltılması konusunda görüşmelere başlama karan, 78 ocak tarihlerinde ABD Dışişleri Bakaru George Shultz ile Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Andrei Gromiko'nun Cenevre'de yaptıkları görüşmede ele alınmış, görüşmelere başlama tarihi ile yerinin "daha sonra diplomatik yollardan belirlenmesi" öngörülmüştü. ABD Başkanı Reagan, Sovyetler Birliği'ne Avrupa'nın güvenliği konusunda alınacak somut onlemler uzerinde gorüşme yapması ve NATO ile Varşova Paktı arasında "güce başvurmama" anlaşması sağlanmasına yardımcı olması için yeniden çağrıda bulundu. POUTIKADA SORUNLAR ERGUN BALa Kıbrıs, ABD ve Sovyetler Kıbns konusu basınımızda uluslararası çerçeve içinde ele alındığında genellikle tek boyutlu biçimde yansıtıldı. Sorun ya "Amerikan emperyalizmi", ya da "Sovyet komünizminin" hesaplarına bağlanmaya çalışıldı. Soruna, "Amerikan emperyalizmi", "Hıristiyanlık âleminin Haçlı seferi" "Atlantik ötesindekı karanlık hesaplar" gibi klişelerte yaklaşanlara göre, Türkiye'nin Kıbrıs mücadelesi aslında ABD'ye karşı bir şahlanma, Washington'un baskısına meydan okuma, Batının "Haçlı seferine karşı cihad" ya da "ikinci bir kurtuluş savaşı" idi. Fazla ıçeriği olmayan bu yaldızlı ebediyatın değişik bir türü de başka açıdan empoze edilmek istendi Türk kamuoyuna: Kıbrıs sorununun karışmasında Sovyet Komünizminin rolü vardı. Türk Yunan sürtüşmesi ve bu sürtüşmenin yol açacağı bir silahlı çatışma NATO'nun güneydoğu kanadının cökmesine yol açacak, bu olgu da "Sovyet Komünizmine" yarayacaktı. "Sovyet Komünizmi" bu nedenle Kıbrıs'ta çözüm istemiyor ve Türkiye ile Yunanistan'ı kışkırtıyordu. Bu lâf kalabalığına, bir de çeşitli iç politika hesapları eklenince, Kıbrıs sorunu Türkiye'de tam bir arapsaçına dönüştü, ya da dönüştürüldü. Oysa konuya ısrarla tek açıdan yanaşma çabalarından vazgeçilse, ortaya daha değişik bir tablo çıktığı görülebilırdi. Önce Kıbrıs sorunu, A'dan Z'ye kadar görüş ayrılığı içinde olan ABD ile Sovyetler Birliği'nin dış polrtikada uyuştukları iki konudan biridir. Diğeri ise Körfez savaşıdır. iki süper guç de kendi çıkarları açısından Körfez savaşında Irak'ı desteklemekte ve Kıbrıs sorununun çözümlenmesini istemektedir. ABD, Batı yanlısı Körfez rejimlerinin yıkılacağı ve petrol bölgesinin İran'ın egemenliği altına gireceği kaygısı ile, Tahran'ın Körfez savaşını kazanmasını istemiyor. Sovyetler Birliği ise şiddetle antikomünist olan ve Afganistan'da mücahitleri destekleyen Şii devriminin Ortadoğu'da yayılmasını çıkarlarına aykırı buluyor. İki süper güç yine kendi çıkarları açısından Kıbrıs konusunda da uyum içindedirler. ikisi de sorunun çözüme kavuşmasını ve Perez de Cuellar'ın planınını başarıya ulaşmasını istiyor. Kıbrıs'ta Perez de Cuellar planın ve son gelişmeleri sadece Atlantik ötesinden gelen baskılara, ya da Batılıların çıkar hesaplarına bağlayanlar, her nedense Soyyetler'in de sorunla yakından ilgilendiğinı bir türlü görmek istemiyorlar. ABD, Kıbrıs'ta neden çözüm istiyor'' Çünkü Kıbrıs sorununun çıkmaza saplanması, birTürkYunan çatışmasına ve NATO'nun güneydoğu kanadının cökmesine yol açabilir. Aslında ABD yönetiminin gönlünde yatan aslan, bağımsız, bağlantısız bir Kıbrıs değtl, adanın taksim edilerek NATO üssüne dönüşmesidir. Ama VVashington Kıbrıs'ın taksimini kendi kamuoyuna yutturamayacağı gibi, böyle bir olgunun TürkYunan ilişkilerini çok tehlikeli bir noktaya tırmandırabileceğinin de bilincındedin Bu bakımdan, sanırız çok fazla heveslı olmayarak bağımsız, bağlantısız Kıbrıs federe devletini desteklemektedir. Sonuç olarak VVashington'un Kıbrıs konusunda aslında bir ikilem içinde olduğu düşünütebilir. Aynı ikilem Sovyetler Birliği için de söz konusu olabilir. Kıbrıs sorunun sürüncemede kalıp, Türk Yunan gerginliğinin artması NATO'nun güneydoğu kanadını güçten düşüreceğinden, Moskova'nın çıkarlarına uygundur. Ancak bu olgunun büyük bir tehlikesi vardır: Sorun fazla sürüncemede kalırsa, ada bölünüp, bir NATO üssüne dönüşebilir. Sovyetler Birliği bu bakımdan tehlikeli kumar oynamaktansa, ayağını yere sağlam basmayt yeğlemektedir. Böylece iki süper güçte, aslında gönüllerinde başka aslanların yatmasına karşın, bu hayallerin yol açabileceğı tehlikeleri düşünerek bağımsız bağlantısız, federe Kıbrıs Cumhunyeti tezini desteklemekte ve sorunun çözüme kavuşmasını istemektedir. Üçüncü Dünya ülkeleri ise özellikle iç sorunlarından kaynaklanan kaygılarla Kıbrıs bunalımına bir an önce bir çıkış yolu bulunmasmı diliyorlar. Ayrılıkçı akımlann güçlendiği dünyamızda, bölünmüş bir Kıbrıs, Hindistan'dan Yugoslavya'ya, Pakistan'dan Sri Lanka'ya kadar birçok ülkenın toplumlan için çok kötü bir örnek oluşturabilir. İşte Türkiye'nin Kıbrıs konusunda uluslararası platformlarda yıllardır yalnız kalmasına yol açan olgu, ilginç rastlantı olarak hemen tüm dünya ülkelerinin çıkarlarının aynı noktada birleşmesidir. Bu objektif gerçeği görmezlikten gelip, Kıbrıs olayına sadece Amerikan emperyalizmi, ya da Batının baskısı gibi klişelerle tek yanlı yaklaşımlarda bulunmakta ısrar etmek sorunun saptırılması anlamına gelir. Üstelik unutmamalı kı, Kıbns sorununun adil bir çözüme bağlanmasmda Türkiye'nin de sayısız çıkarları vardır. Bunlardan biri de içerde bölücü faalıyetlerle mücadele eden ve bölücülüğün karşısmda olan Türkiye'nin, dünya kamuoyunda bölücü suçlamasına hedef olmaktan kurtulması ve kendisinin de dahil olduğu Üçüncü Dünyada kötü bir örneği başlatmak durumunda kalmamasıdır. DenktaşKipriyanu zirvesi başarısızlığa uğrasa bile Türk tarafı iyiniyetini göstermiş olacak, suçlu duruma Rumlar düşecektir. Bu da küçümsenemeyecek bir kazançtır. Federal Almanya'ya Cruise ve Pershing füzelerinin yerleştirilmesi karannda etkin rolü bulunduğu gerekçesiyle 6 Alman yurttaşının ABD Başkanı Ronald Reagan aleyhine dava açtığı bildirildi. Söz konusu Alman yurttaşları, Karlroban'daki Devlet Mahkemesi'ne verdikleri başvuru dilekçesinde, ABD Başkanı Ronald Reagan'ın Federal Almanya topraklarına nükleer füzeler yerleştirilmesi karanmn yaşam güvencelerini ortadan kaldırdığını beürttiler. (ANKA) 6 Alman, Ronald Reagan aleyhine dava açtı Martens Köklü değişik,.k ABD, Etiyopyu için uzun vadeti yuraun planhyvr Washington, Etiyopya'yayapılan gıdayardımımn solcu gerillalarm etkin olduğu bölgelere ulaşmamasından kaygı duyuyor. Dış Haberler Servisi Etiyopya'da açlık etkisini sürdürurken, yardımın yerine ulaşması için çabalar sürüyor. ABD yetkilileri Sovyet yanlısı Etiyopya hükümetinin, uluslararası gıda yardımını solcu gerillaların denetimindeki Eritre ve Tigre bölgelerine gönderilmesini engellediğini söylüyorlar. ABD yönetimi buna rağmen, Afrika'ya özellikle açlığın etkisinin en çok hissettirdiği Etiyopya'ya yardım gönderilmesine devam edileceğini "uzun vadeli bir gıda yardımı" düşünüldüğünü belirtiyorlar. AP'nin haberine göre, Amerikalı yetkililer gıda yardımırun iç savaş nedeniyle gerektiği gibi dağıtılmadığını, bu nedenle milyonlarca Etiyopyaiının daha açlıktan ölebileceğini belirtiyorlar. Yardımın yerine ulaşmadığı kaygılan, Etiyopya hükümetinin gıda malzemeleri taşıyan bir Avustralya gemisine Etiyopya hükümetince elkonması üzerine arttı. Avustralya gemisi gıda yardımını Eritre'ye götürüyordu. Gemideki gıda malzemeleri Etiyopya hukümetince boşalnjdı. ABD yetkililerine göre, ABD ve Etiyopya hükümetleri arasındaki kötü ilişkiler nedeniyle Washington, Sovyet yanlısı bu hükumete baskı yapamıyor. Yetkililer, yardımın gerektiği gibi dağıtılması için gereken yolların deneneceğini belirtiyorlar. Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komitesi yetkililerine göre açlık ve iç savaş nedeniyle Etiyopya'dan kuzeye, Sudan'a kaçanların sayısı son iki ayda 130 bini geçti. BM'ye göre Eritre ve Tigre bölgelerinden her gün binlerce Etiyopyalı yurüyerek Sudan'a geçiyor ve mülteci kamplanna sığınıyor. Sudan'daki kamplarda da açlık sorununun tümüyle giderilemediği belirtiliyor. BM yetkililerinin raporuna göre çoğu zaman yemek pişirecek yağ sıkıntısı çekiliyor, gıda yardımı düzenli şekilde yapılamıyor. Özellikle onbinlerce Etiyopyalı çocuğun açlık tehlikesini atlatmış olsa bile kötü beslenmeden hastalandıkları kaydediliyor. Etiyopya yetkilileri yardımın gerektiği gibi dağıtılmadığı yolundaki suçlamalan reddediyorlar. Hükümet şimdiye dek, yardımın dağıtımı için Eritre ve Tigre gerillalarıyla görüşmeyi reddetti. Böylece gerillalarla hükümet arasındaki diyaloğun olınaması nedeniyle Erıtre ve Tigre bölgesine gıda yardımlarının ulaşması imkânları ortadan kalkıvor. F.Almanya'da füzeleri protesto kanıpanyası BON.N, (ANKA) Federal Almanya'da barış hareketi öncüluğünde geniş çaplı bir nükleer fuzelerı protesto kampanyası başlatıldı. Ulkenin pek çok kentinde düzenlenen yüruyuş, miting ve toplantılarda, nükleer silahlar ve Birleşik Amerika'nın Avrupa ulkelerine yerleştirdiği Cruise ve Pershing orta menzilli füzeleri protesto ediliyor. Önceki gun başkent Bonn'da düzenlenen nükleer füzeleri protesto yüruyüşüne 10 bini aşkın kişinin katıldığı bildiriliyor. Yürüyüşe özellikle geçen hafta Heilbronn kasabasında meydana gelen Cruise kazası protesto edilerek, Birleşik Amerika yönetimi aleyhinde gösteriler yapıldı. Geçen hafta Heilbronn kasabasmdaki bir askeri kampta bulunan Pershing füzesinin ateş alması uzerine 4 Amerikalı asker ölmuş, çok sayıda asker ve kasaba halkından sivil kişiler yaralanmıştı. Sudan'da, "meydan idamı" Sudan 'da lslami muhalefet hareketi, "Cumhuriyetçi Kardeşler" örgütünün lideri Mahmod Taha, 2 bin kifinin önünde idam edildi. 76 yasmdaki muhalefet lideri Taha, şeriat yasalarının şiddet yoluyla ve acımasız şekilde uygulanmasına karşı çıktığı gerekçesiyle salı günü idam cezasına çarptırtlmıştı. Taha ile birlikte ölüm cezasına çarptınıan diğer 4 muhalefet liderine, "tövbe etmeleri" için tanman süre uzatılmıştı. RomaKartaca barış anlaşması Son olarak 2 bin 131 yıl once savaşmış olan Roma ile Kartaca nihayet bir barış anlaşması imzalayacak. Roma'nm komünist Belediye Başkanı L'go Vetere, 3 şubatta Tunus'un Kartaca kentine giderek, aynı zamanda Arap Birliği Genel Sekreteri olan Kartaca Belediye Başkanı Şadli Klibi ile bir barış anlaşması imzalayacağuu açıkladı. Müattan önce üçüncü yüzyılda Roma ile Kartaca arasında başlayan Pön savaşlan, Milattan önce 146 yı Yeni seçim sistemi, yeni lında Romalı komutan Scipio ' kutuplaşmalara yol açtı; nun, kendideyimiyle "Kartaca' iktidar ve ana muhalefet nın ocağına incir ağacı dikmesiyle'" sonuçUmmıştı. (AP) partileri birleşti, komunistler cephe aldı. F.Almanya'da 6 yılın en büyük ABD manevrası UMUT YÜRÜYÜŞÜ On binlerce Etiyopyahnm tek kurtuluşu çorak topraklardan kaçmak, Sudan'da mülteci kamplanna sığmmak. Yunanistan nispi temsili tartışıyor lerinin ortadan kalktığını savunuyor ve PASOK'u "sağcılarla işbirliği yapmakla" suçluyor. Yeni seçim sistemine gore sandalyeler ilkin nispi temsil sistemine göre dağıhyor. Kalan sandalyeler ise ikinci bir dağılımda küçük partilerce dolduruluyor. Küçük partiler için değişiklik, sev'imlere katılabilmeleri için yüzde 17'lik baraja gerek kalmamaii. Ancak bu da KKE'ye göre herhangi bir değişiklik getirmiyor. Böylece 300 sandalyeli Yunan parlamentosunda küçük partilerin temsili sağlanıyor. KKE kuçuk partilerin temsiliyle "parlamento içinde söz haklanm" ya da kendi deyimiyle "sosyalist hükümeti kollama" ayrıcalıklarını kaybetmekten korkuyor. Seçimlerin iki büyük parti arasında yapılmasına her zaman karşı çıkan Komünist Parti Genel Sekreteri Harilaos Florakis. ilk kez hükümetin "degişim"ine karşı çıktı. Amerikahlar muhtemel saldırılar için alarmda Dış Haberler Servisi Amerikan Hava Kuvvetleri'ne bağlı filolar, Federal Almanya'da 2131 ocak tarihleri arasında yapılacak son altı yılın en büyuk ABD askeri manevralanna katılmak üzere yola çıktı. Manevralara 18 bin 600 Amerikan askeri katılacak. ABD Savunma Bakanlığı sozcüsunun açıklamasına göre, manevralar sırasında Avrupa'da Amerikan aleyhtarı terör eylemlerinin artmasından endişe duyuluyor. Frankfurt'taki bir Amerikan askeri yetkilisinin bildirdiğine göre muhtemel teror eylemlerine karşı guvenlik önlemlerinin alınması konusunda Federal Alman polisiyle işbirliği yapıhyor. "Kızıl O r d u " terör örgütünün tutuklu uyelerinin açlık grevlerini surdurmeleri nedeniyle, sempatizanların Amerikan, Batı Alman ve Fransız tesislerine karşı bombalı saldırılarını ve kundaklama olaylarını artırmasmdan korkuluyor. ATİNA Yunanistan Hindistan 'da yabancüara hükü1985'le birlikte seçim yılına ve mete ait ö'nemli gizli bilgiler verdikleri iddia edilen 5 üst düzey seçim heyecanına girerken yeni yetkilisi ile 2 işadamı tutuklan nispi sistemi siyasi arenada yeni dı. Hükümet görevlilerinden kamplaşmalara yol açıyor. Başbakan Andreas Papandüçünun Başbakanlık kâtibi, ikisinin Savunma Bakanlığı görev reu'nun Sosyalist Panhelenik Hareket Partisi (PASOK) ile lisi olduğu belirtildi. (AP) Mitsotakis liderliğindeki ana muhalefet partisi Muhafazakâr Yeni Demokrasi Partisi "basit nip sistem" olarak adlandırılan yeni seçim sistemi uzerinde anİaşırken, Genel Sekreterliğini Bangladeş'in başkenti Dakka'da Florakis'in yaptığı Komünist grevci işçilerle polis arasında çı Parti (KKE) her iki partiye karkan çatışmada 6 kişi öldü, 220 şı cephe aldı. kişi yaralandı. Bir konfeksiyon PASOK iktidara geldiği 1981 fabrikasında işçilerin ücretlerin seçimlerinde nispi temsil sistemi ödenmeyişini protesto etmek için giriştiği fabrika işgalinde, 6 işçinin polisin ateş açmasıyla öldürüldüğü, yarahlar arasında 20 de polisin bulunduğu bildirildi. Latin Amerika ve (a.a.) Hindistari'da casusluk STELYO BERBERAKİS Bangladeş'te grev çatışmasu 6 öfti, 220 ynralı Konstantin Mitsotakis Sosyalist hükümetle ilk anlaşma sloganını sıkça kullanmıştı, bugun küçük partilerin itirazına rağmen bu sistem kabul edildi. Yeni seçim sistemi, iki büyük partiye daha fazla şans tanıyor. Küçük partiler oy yüzdelerini artırsalar bile, parlamentoda tem Andreas Papandreu Komünist Parti'nin top ateşi altında sil oranları azalacak. Parlamentonun uçüncu büyük patisi Komünist Parti'nin (KKE) itirazı da diğer küçuk partiler gibi bu konuda yoğunlaşıyor. KKE yeni seçim sistemiyle iktidan paylaşma ihtimal ABD'nin entrika merkezi: Miami Karaip ülkelerinin darbeleri Miami'de planlanıyor. Uyuşturucu ücareti de buradan yönetiliyor. mi'deki Nikaragualı sürgünler arasından seçilerek eğitildikleri sanıhyor. İstihbarat kaynaklarının geniş olmasıyla tanınan Küba kökenlı bir Amerikalı da ABD yetkililerinin Nikaragualı karşıdevrimcilerle Miami'de görüştuklerini söyluyor. Yetkililer, ABD'ye giren uyuşturucunun Miami uzerinden geçtiğini Kolombiyalı uyuşturucu kaçakçüannın burada bir laboratuvar kurma>ı bile planladıklannı söylüyorlar. Yetkililere göre, Latin Amerika'ya silah sokma planları da burada yapılıyor. Miami'nin daha çok sürgüne gönderilen sağcılar için bir barınma cenneti olmasına karşıhk Latin Amerika'nın solcuları da bu kentte kendilerini rahat hissediyor. Küba asıllı bir avukat solcular için, "Yanki karşıtı olabilirler ama asla Miami karşıtı değiller" dıyor. Carter yonetiminde Kuba'daki siyasi tutukluların serbest bırakılmasında gizlice rol oynadığı bilinen Küba asıllı Amerikalı bir bankere gore de Miami komplo, ya da komplo görüşmelerinin sıkça yapıldığı bir kent. Bankere göre Miami'yi surgunler, devrimciler, silah tuccarları ya da uyuşturucu kaçakçıları için cazip kılan dört neden \ar: Coğrafya, dil, çevre ve en onemlısi para. Bu kişilerin Miami'ye gehş nedenlerinin en önemlisi, paralarına >akın olmak istemeleri. Latin Amerika ulkelerinden herhangi birinde karışıklık olduğunda, Miami bankalarında da bir hareket başlıyor. Miami. bu ozellikleriyle yaklaşık yuzyıldır bir sığınak olagelmiş. VEE^T Sabiha Gökçin'in eşi, Balamber, Beysun, Beygü ve Bergil'in babaları, Pınar'ın dedesi, Ayşe ve Dilek'in kayınpederi, Kurtulan, Çopur ve Gerçek ailelerinin enişteleri, Lübnan'ın başkenti Beyrut'un Müslüman batı kesiminde bir otomobile yerleştirilen bombanın patlaması sonucu 1 kişi öldü, 10 kişi de yaralandı. Bu olayın ardından Beyrut 'un Hıristiyan semtlerinin top ateşine tutuldugu, 2 kişinin öldüğü, çok sayıda yaralanan olduğu bildiriliyor. (AP) LübnarCda yvni bombalar, yeni çatışmalar Emekli Hava Pilot Albay ABD'den İsraiVe güvence ABD'tiyetkililer, Sovyetler Birliği ile Otadoğu konusunda yapılacak görüşmelerde tsraiVin çıkarlanmn gözetileceğini açıkladı. Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, Sovyetler'le Ortadoğu konusunda herhangi bir pazarhğın söz konusu olmadığını da sözlerine ekledi. (AP) Yeni Kaledon\a>da Kanak hderine suikast girişimi Yeni Kaledonya 'da Kanak geçici hükümetinin başkanı Jean Maire Tjibau 'ya ateş açüdı, lider yara almadan kurtuldu. Bu arada Fransa Devlet Başkanı Mittetrand ve tçişleri Bakanı Pierre Joxe 'un adaya gelişinden önce Fransa yanlısı gruplar gösteri çağrısmda bulunan bildiriler dağıttı. (AP) Dış Haberler Servisi ABD'nin Miami kenti, Latin Amerika \e Karaipler bölgesindeki darbelerin planlandığı, uyuşturucu trafiğinin düzenlendiği bir "karakent" oldu. Kimilerince yeni Kazablanka olarak nitelendirilen Miami'nin sessiz Cafe'lerinin karanhk köşelerinde her an bir hükümet devirmeye toplananlara, uyuşturucu ahşverişine tanık olunabilir. Castısların cirit attığı bu kentte konuşulan para miktarlanmn büyüklüğüne şaşmamak elde değil. "International Herald Tribune" gazetesinde yer alan bir yazıya göre, Miami'de entrikacıların varlığı neredeyse palmiye ağaçlannın ya da mayolu güzellerin varlığı kadar olağan sajılıyor. Siyasi bir danışmana göre Miami, Karaipler'deki 30 ülkenın paralarının toplandığı dev bir banka gibi. Miami'de ABD Haberalma Merkezi CIA'nın buyuk binasının yanı sıra, Federal Soruşturma Bürosu FBl'nın da ülkedeki en buyüklerinden bir burosu bulunuyor. Yoğun bir trafiğe sahip uluslararası havaalanı, lüks otel ve lokantalanyla, iki dilin konuşulduğu Ispanyol etkisindeki kulturü>le Miami Latin Amerika ve Karaipler için bir entrika cenneti oluşturuyor. CAHÎT GÖKÇİN 18.1.1985 günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz naaşı 20 Ocak 1985 Pazar günü Küçük Bebek Camii'nde kıhnacak ikindi namazından sonra Aşiyan kabristanına defnedilecektir. Tanrı rahmet eylesin. EŞİ VE ÇOCUKLARI AGrubu 1001 Kartalkaya Pcrşembe Pazar 45.000TL. 4Gun 3Gece B o k l * K a r t a l O t 6 İ Pazar Perşembe 60.000TL. 5 Gün 4 Gece « K. D. V. Yüzme havuztu Diskotek Beşçayı Skiliftfer Tam pansyonKonaklama ve Rehberlik hizmetkri dahiL [ io tıtrizmseyahat TEK YETKIli RtZFHVHSTON Miami'nin otellerinde, her an bir darbenin planlandığı ya da uyuşturucu trafiğinin düzenlendiği bir toplantıya tanık olmak mumkün. Amerikalı yetkililer, kirli işler için adam kiralama konusunda Miami'den uygun bir yer bulunamayacağmı, İspanyoîca konuşulan kenar mahallelerin kokain kaçakçılarını cezbettiğini soyluyor. Darbe planlayanlardan birısi de 66 yaşındaki Kubalı Huber Matos, Fidel Castro'nun üst düzey subaylarından olan Matos komünizm aleyhtarı göruşlerinden oturu 20 yıl Kuba'da hapis >attıktan sonra Miami'ye yerleşmiş. Matos bugün Nikaragua'daki Sandinist yönetimi devirmenin planlarını yapıyor. Miami'nin güneyinde, etrafı yüksek duvarlarla çevrili malikânesinde "bu yan kürede komünizmi gordiikleri yerde ezmeye aday" olduklarını soylediği Kubalı surgunleri eğitiyor. Nıkaragua'nın Sandinist yönetimini devirmeye çalışan karşıdevrimci genllaların da Mıa ' 3 <k i a O 3 s A C Merkez Şube : BEŞİKTAŞ, Bvtaros Bulvvı 35 lıt Tel: 161 10 74 • 161 82 26 Teiex: 26105 oror tr. : KADIKOY, Altıyo4, S«vimli Ijhanı l»t Td: 336 16 60 « Yazar RIFAT ILGAZ yazarlığmın 60'ıncı yılmı dost ve okurlarıyla bugün 15.0019.00 arasında kutluyor. KAD1KOY GENÇLİK KİTABEVI Kadıköy Muvakkithane Cad. TEL: 337 06 95 • İstanbul Emniyet Mudürlüğü'nden aldığım 13/3/1972 tarih ve 144701 nolu ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdur. HELENE MARLENE UZMEN • Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hukümsüzdür. HABİBE MERÎH ATALAY
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle