Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19OCAK1985 * * * * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/U zır bulundu Ne var kı goruşme DenktaşKıpnyanu goruşmesı olmaktan çok, Perez de CuellarKıprıyanu goruşmesı halınde cereyan ettı. Kıprıyanu buraya (Nevv York'a) bır muzakere amacıyla geldığını ısrarla tekrarladı Denktaş ıse Genel Sekretere hıtaben taraflar arasında buraya gelış nıyetlerı konusunda "Bir yanlış anlama olduğu gorunuyor" dedı Toplantıya yakın kaynaklann aktardığına göre, söz konusu goruşmede DenktaşKıprıyanu'ya anlaşma taslağının noktasını ve vırgulunu dahı muzakere etmeye razı olmadığını belırttı, ayrıca "Eger bir yanlış anlama suregelecekse, daha ileri bir tarihte yanlış anlamalar ortadan kaldınlarak tekrar bır araya gelebileceklerinı, ancak bu kez Turk tarafının masaya aynı tavizlerie oturmastnın soz konusu olmayacağını, tavızleri geri çekeceğini" bıldırdı. Zırveye yakın çevreler Kıpriyanu'nun ortaya koyduğu göruşlerın Turk tarafının umduğundan da ters olduğunu, federal devlet kavramı altında aslında Rum tarafının uzun yıllar savunmuş olduğu unıter devlet kavramına denk duştuğunu belırttıler Bu nedenle Turk tarafı da gayet kesın ve katı bır tutum ortaya Koydu Sonuç olarak Kıbrıs zırvesınde esasa ılışkın hıçbır konuda goruşme cereyan etmedı, her ıkı taraf da kendı goruşunde, yanı Rum tarafı "Biz buraya her konuyu muzakereye geldik" Turk tarafı da "Biz buraya Genel Sekreterin kaleme aldığı belgede boş bulunan tarihlen saptayıp noktasını virgulunu degıştırmeden belgeyi imzalamaya geldik" goruşunu karşılıklı olarak bırbırlerıne ıfade edıyorlar. ZİRVE DAĞILABİLİR Mİ? Tarafların tutumunda hıçbır değışıklık olmadığı takdırde zırvenın sonuçsuz bır bıçımde dağılması cıddı bır ıhtımal Denktaş, çok açık ve kesın bır dılle bıze tutumundan bır mılım dahı gerılemeye nıyetı olmadığını açıkladı Bu durumda zırvenın dağılmaması ıçın tek yol, Rum tarafının Perez de Cuellar'ın damgasını taşıyan belgeyi ımzalaması Aynntılı anayasal ve dığer konuların belgede ongorulduğu uzere oluşturulacak çalışma gruplarına bırakılması Bır başka formul de Turk tarafınca ortaya getırıldı o da şöyle. "Anlaşılan, tarafların Nevv York'a geliş niyetleri konusunda kesin bir anlayış farkı ya da yanlış anlama bulunuyor. Zirve dagıldı denmesın, ama bu anlayış farkı ya da yanlış anlama giderilene kadar ara verilsın. Daha ileri bir tarihte bu anlayış farkı y a da yanlış anlama ortadan kaldınldıktan sonra bir araya gelmek uzere New York'tan a>rılalım." Rum tarafının bu ıkı seçeneklı durum karşısında nasıl bır tavır takınacağını kestırmek zor Rum tarafında sınırlı bır hava hukum suruyor Zırvenın ılk gununun ıkıncı oturumu Rum heyetınde dıkkatı çeken bır tedırgınlık >arattı Genel Sekreter Perez de Cuellar ıle Spıros Kıprıyanu 5'er dakıka ara ıle gelıp, yaklaşık 45 dakıka Denktaş'ı bekledıler Onlarla bırlıkte 100'e yakın basın mensubu da ılerleyen her dakıka ıçınde heyecanlandı "Acaba Denktaş gelmeyecek mi? Acaba Denktaş zirveyi terk etti mi?" sozlerı ortada dolaştı Rum sozcu Hristofides'ın "Ya şimdi haber gonderip on gunluk bir ara istiyorum derse ne olacak?" dıye heyecanlı ve sınırlı bır şekılde yanındakı Rum gazetecılerıyle konuştuğu duyuldu Rum tarafının Denktaş gecıktığı sıradakı heyecanı ve asabıyetı ıkıncı oturum sonrasında da surdu Rum heyetı dun sabaha karşı TSİ 02.00 dolavlarında otellerıne döndu Yakın çevreler, Kıprıyanu ıle arkadaşlannın ılk gun sonundakı psıkolojık ortamını "Depressed" (sıkıntılı) olarak tanımladılar Buradan da anlaşıldığınca Rum tarafı zırvenın dağılmasını ıstemıyor Bu yuzden hıçbır sonuç alamayacağını anladığı tavrını surdurmek ya da gerı basmak ıkılemı ıçınde bocahyor Işadamı seminerde patladı (Baştarafı 1. Sayfada) hınç dolduran kalabalık tarafından sık sık alkışlarla kesılmesı, Narın'ın özel sektorun çeşıtlı kesımlerının "hislerine tercuman" olduğunu gosterıyordu. Konuşmacılardan Istanbul Sanayı Odası Başkanı Nurullah G«zgin, 1985 ıhracat rejımme ıhtıyatlı bır eleştırı getırırken, TLSIAD başkanlığı ıçın yanştan çekıldığını hafta başında açıklayan Ali Koçman, hukumetın ıhracat politıkasına en fazla sahıp çıkan konuşmacı olarak dıkkatı çektı Bakanından musteşarına, ıhracatçısından ıthalatçısına, kuçuk tuccardan bu>ıık ışadamına, akademısyenınden yuksek burokratına kadar Istanbul Hilton Oteli'nın Buyuk Balo Salonu'nu hıncahınç dolduran buyuk bır kalabalığın ılgıyle ızledığı "thracat Paneli"nde Sanayı Bakanı Cahit Aral ve Tarım Bakanı Husnu Doğan program dışı konuşma yaptılar Devlet Bakanı Cemal Buyukbaş'ın ıse söz almadığı göruldu Bu arada geçen yıl yıne bu zamanlarda duzenlenen ve "bakan mı musteşar mı once konuşmah" konusunda Prof Pakdemırlı ıle o toplantıya kaulan 3 bakan arasında toplantının 1 saat kadar ertelenmesıne >ol açan tartışma, bu yıl çözumlenmış görundu Çunku oturum başkanı olan Pakdemırlı, sozu once bakanlara verdı Bakanların ardından kısa bu açış konuşması yapan Musteşar Ekrem Pakdemırlı, hukumetın ıhracat polıtıkasının odak noktasının, spekulasyonlara yol açabılecek vergı ıadelerınden zıyade kur politıkasına kaydırıldığını dıle getırdı 1985'te 8 5 mılyar dolarlık ıhracat, 11 5 mılyar dolar ıthalat ve 3 mılyar dolarlık da "reeksport ve transit ticaret" öngorduklerını ve böylelıkle 20 mılyar dolarlık bır dış ticaret hacmıne ulaşılacağını vurgulayan Pakdemırlı, ABD \e AET'nın kısıtlamaları konusunda da "orijinal" bır açıklamada bulunarak, "Koladan korkmayın. Zirve kritîk aşamada Kota kondukça ihracatımız artıyor. Ben 1984 yılı ihracatını mal bazında ınceledim. Kota konmayan mallarda ihracatımız, kota konan mallara oranla daha az artmıs" dedı KOÇMAN S\\U\UYOR Pakdemırlı'nın bu açıklaması, gerek kursudekılerın, gerekse salondakılerın yuzlennde, nedenı pek anlaşılamayan gulumsemelere yol açarken, Pakdemırlı'nın soz sırası verdığı Alı Kocman, "Kota konan ıtıalda ihracatın arttığı iddiası. başlıbaşına bir panel konusu olabilir" dıyerek soze başladı Koçman, hukumetın ıhracat politıkasına tumuyle sahıp çtktığı konuşmasında, "thracata onem venne hadisesi Turkiye'nin kaderidir. 1980'de ihracata yonelinmesi bir tercih değil, ekonominin iflas noktasına geldiğinde gundeme gelmış bır mecburiyettir. Partiler ve hukumetler değişse de Turkiye'nin yoneldiği ıhracat politikasından donuş olmayacaktır. Zaten hukumet de ihracat politikasında sureklilığin ilkelerini, gelecek parti ve hukumetlerin tercihlerine bırakmayacak biçimde çizmiştir" dedı İhracatçı sanayıcı ıthalatçı gıbı ozel sektorun bazı kesımlerınce yapılan ayrımlara da karşı çıkan Koçman, özel sektöru sorumlu davranmava davet ederken, bazı kesımlerı bırbırıne duşurmek ve pay kapışmak ama cıyla vapılan bu a\nmları, "modeli zedeleyecek bolucu yaklaşımlar" olarak nıteledı Koçman, bu sozlen soylerken, tam yanında oturan ve bırkaç dakıka sonra hukumetı bazı kesımlen kayırmakla suçlamaya hazırlanan T1SK Başkanı Halıt Narın'ın sert bır ıfadeyle yutkunduğu, buna karşıhk Prof Pakdemırlı'mn yuzunde tebessumle başını saîlayarak Koçman'ı onayladığı dıkkatı çektı Koçman'dan sonra soz alan TİSK Başkanı Halıt Narın ıse, Ozal hukumetının ekonomık pohtıka^ını pek çok vönden o denlı eleştırdı, buyuk ıhracatçıları kabadayılıkla, bankacıları bır tur vurgunculukla, hukumetı bazı buvuk kuruluşlan gumruk duvarlarıyla korumakla oyle bır eleştırdı kı, oturumu voneten Prof Pakdemırlı, Narın'ı "zurna>a" benzettı Pek ovunduğumuz 7 mılyar dolarlık ıhracatı, dış ulkelerde tek bır kuruluşun yaptığını hatırlatarak soze başlavan Narın, "Bu ulkenin ihracatı birkaç firmanın tekelınde gelişemez. Hukumelin kendilerine verdiği ustun haklar sonucu bugun bazı ihracatçı kuruluşlar ortava çıkıp "leşvik verrnezsen ihracat yapmam, malı satmam' diyerek. hukumete baskı vapıyorlar. Ustun haklar, ustun hakları. onlar da luzumsuz lafları dogurur" diyerek, hem hukumetı hem de buyuk ıhracatçıları eleştırmeye başladı Narın bu konudakı eleştırılerını, "Seslerı yuksek çıkan bu kuruluşlar, acaba aldıklan reeskontlann ne kadarını ıhracatta kullandılar? Eger konuştukları kadar buvukseler, 1984'tekı başanlannı 1985 ve 1986 da da surdursunler... Ben şapka giymem, ama surdururlerse onlar için bir şapka satın alıp giyerim ve onlennde şapka çıkannm" diyerek surdururken, salondan alkış seslerı yukseldı Soz bombardımanını bır sure ıçın ıhracatçılardan bankalara çevıren, ama hukumetın uzennden hıç eksıltmeyen Narın, Turk bankacılarının bugunku çalışma bıçımlerıyle ekonomıye olumlu katkıda bulunmalarının mumkun olmadığını dıle getırerek şoyle dedr "Biz sanayiciler, bankacdann onunde ne kadar aglarsak ağlayalım, hıçkınrsak hıçkıralım, biz odadan çıktıktan sonra arkamızdan gulen bankacılanmızın 19*4 >ıh bilançoları, 1983"e gore katlanarak buyumuştur. Bankalar sadece kâr eden birkaç muessese>ı memnun edemez. Bu durumda. hukumetin yeterlı denetimi yapmamasının payı vardır. Bankalann disipline edilmesı şarttır. Ellenemeyen bazı kuruluşlar var. Hukumet uygulamalan, ozel sektorun bir kesimi için nimet, diğer birkesimi için kulfet olmamalı" şeklınde konuştu TISK Başkanı Halıt Narın, sanayıcı ıçın yatırım teşvıklerının ve kredılerın arttırılmasını ıstedığı son bolumde bıle bu ısteğını buyuk ıhracatçılara ve hukumetın koruduğu dığer kesımlere çatarak ve yıne salondakıler tarafından ılgı ve alkışlarla ızlenerek dıle getırdı Sanayici, ihracatçıdan once gelir. Biz olmasak, ihracatçı hiçbir şev yapamaz. Satacak malı nereden bulur? Sanayiciden gerisi hikâyedir. Biz olmasak ihracatçılann balonlan hemen soner. Biz, hukumete kabadayılık yapmıyoruz. Kabadayılık lafını kendı üzenne alınan buyuk ıhracatçılardan Mustafa Suzer, salonda oturduğu yerden Narın'ın sozunj keserek, "Biz kabadayılık yapmıyoruz, omuzlarımız yere geldi" dedı Buyuk ıhracatçı kuruluşlan çatısı altında toplayan Dış Ticaret Derneğı'nın yenı Başkanı Suzer, son gunlerde 1985 ıhracat rejımıne ve hukumete sert eleştırıler yoneltmıştı "Keşke bizim omuzutnuz da sızınki gıbi yere gelse" diyerek sozlerını surduren Narın, "Biz kabadayılık yapmıyoruz. Hukumete, bu iş"2022 veliahtla ve gumruk duvarlarıyla konınan birkaç şatoyla olmaz. Bızı de unutmayın dijoruz" dıyerek konuşmasını noktaladı Narın'ın bankalardan sonra eleştırı hedefı gumruk duvarlarıyla bazı buyuk fırmalann kay rılmasıydı Hukumetın ıthalat sılahını sık sık kullandığını ve çeşıtlı mallarda fıyat artışlarına karşı gumruk duvarlarını ındırme tehdıdını ortava attığını hatırlatan Halıt Narın, "Hukumet, mallanna enflasyonun yuzde 20 uzerınde zam yapan bazı buyuk muesseselen hâlâ neden gumruk duvarlarıyla koruyor?" Başka bır konuşmacıya soz vermeden önce Narın'ın sözlerıne yanıt vermeden edemeyen Prof Pakdemırlı, "Halit Narin arkadaşımız, bu konularda bizi hep eleştirir. Biz onu dinleriz. Ancak teker teker kişilenn değıl, toplumun menfaali olan ve sonunda Turkiye'nin yararlı çıkacağı kararlar alırız. Bır orkestra duşunun. Çeşitli enstrumanlar bir melodiyi çalarken, aradan bir zurna çıksa ve sesıni yukseltse. once solo yapıyor zannedersiniz \ncak zurna bir sure sonra susmayıp sesini yukseltmeyi surdururse, onun orkestranın uyumunu bozduğunu ve yanlış telden çaldıgını anlarsınız" şeklınde konuştu. (Baştarafı 1. Sayfada) bır tarıhte muzakere yurutulecek turden bır zırve duzenlenmesı ıçın bır formul uzerınde çalışılmasınj onerdı Denktaş da kendısıne bılınen goruşunu tekrarlayarak bu zırvede ımzalanması gereken belge ımzalanmadan ılerıkı bır tarıhte Kıbrıs sorununun her yonunun muzakere edıleceğı bır zırveyı benımsemedığını bıldırdı Denktaş'a gore, Kıprıyanu hem şu anda kâğıt uzennde bulunanları cebınde tutmak, hem de bunları ımzalayıp bır resmıyet kazandırmadan, ılerıde bır tarıhte doğrudan ıkılı goruşmeye de yanaşmadan bır muzakere zırvesı ıstıyor Turk tarafı bu tutumu kabuİ edılmez buluyor Turk tarafı, BM Genel Sekreterının tıkanıklık aşılamazsa zırvenın başarısızlıkla dağıldığını dunyaya açıklayacağım yolundakı tehdıtkâr ıfadesının Rum tarafına yönelık olduğunu belirttı Gunun ıkıncı oturumu tıpkı oncekı gun olduğu gıbı saptanan saatte başlamadı TSI 24'de başlaması gereken zırve oturumu TSt 00 30'da başlayabıldı Gecıkmeye Denktaş'ın 2 sayfahk yazılı uyarı hazırlamak ıçın sure ıstemesı neden oldu Denktaş toplantıya sunduğu ıkı sayfahk yazılı uyansında on anlaşma taslağının, uzennde oynanmaksızın ımzalanması gerektığını vurguladı Uyannın uslubunda anlaşma taslağının bugun de ımzalanmaması halınde zırvenın sonuçsuz kalacağı, yarı ultımatom nıtelığı taşıyan bır dılde ıfade edıldı BM Genel Sekreterı Perez de Cuellar, dunku bınncı oturumdan çıkarken, gazetecılere bır demeç verdı ve ABD'nın baskı yapması gerektığını ıma ederek, "CMumlu sonuç alabilmemiz için dışarıdan daha çok çaba gosterilmelidır" dedı Perez de Cuellar şoyle konuştu "Sorunun burada çozume kavuşmasını beklemiyorum. Ancak çozum yolunda yeniden rayına oturtup. bundan sonra topyekun çozume goturebilecek goruşme surecini başlatmak istiyorum. Her iki taraftan gereken biçimde yapıcı davranmalarını bekliyorum. Aslında yapıcı davranmışlardır. Ancak olumlu sonuçlar alabilmemiz için dışarıdan daha çok çaba gosterilmelidir. Kuşkusuz istenen husus, bir sonuç alınmasıdır. Sonuç alındıktan sonra toplantılara ara verilecektir." Genel Sekreter Perez de Cuellar'ın ustu kapalı bıçımde taraflar uzennde tazyıkte bulunmaya davet ettığı ABD'nın yoğun bır faalıyet ıçınde olduğu artık bılınıyor Genel Sekreter'ın BM bınasının 38. katındakı Amerıkalı yardımcısı Sberry'nın Washıngton ıle sureklı telefon teması halınde olduğu soylenıyor Ayrıca ABD Dışışlerı Bakanlığı ıle Kıprıyanu arasında da yoğun telefon temasları var. Bunların yanı sıra, ABD Dışışlerı Bakanlığı'nın Kıbrıs sorumlusu Richard Haas'ın da Nevv \ ork'ta olduğu spekulasyonları yapılıyor. Biz Kıbrıs Turk tarafı ıle Haas arasında hıçbır goruşme olmadığını kesınlıkle bılıyoruz Esasen Denktaş, bıze bır ABD'lı yetkılıyle ılke olarak ABD'de göruşmedığını ve sadece Lefkoşe'de kendılerını kabul ettığını söyledı BM nezdındekı Turk delegasyonu yetkılılen de dun sabahın erken saatlerıne dek hıçbır ABD yetkılısı ıle göruşmedıklerını ısrarla vurguladılar Richard Haas'ın Rum tarafı ıle göruşmuş olabıleceğı soylentılerı Rumlara nakledıldığınde onlar da bunu kesınlıkle yalanladılar lçlerınden bır tanesı "Haas'ın burada olup olmadığını Sayın Denktaş'tan oğrenin" dıye Rum gazetecılerıne tepkıde bulundu BİRINCt GİINKU GELtŞMELER Zırve toplantısının ılk gunu Rum tarafı adına Spıros Kıprıyanu 27 kasım tarıhlı on anlaşma taslağının 14 paragrafının tumu uzerınde goruş belırttı ve bu konulann muzakere edılmesını ıstedı Toplantıdan sızan bılgılere gore Rauf Denktaş, Nevv York'a muzakere ıçın değıl, uzerınde daha once mutabakat sağlanmış on anlaşma taslağının boşluklannı doldurarak ımzalamak amacıyla geldığını bıldırdı Denktaş, taslakta şu uç boşluğun nasıl doldurulacağının muzakere edılebıleceğını sovledı 1 Maraş ve çevresindeki altı bolgenin Rumların yeniden yerlesimine açdması için BM'nin geçici yonetımine terki, 2 Lefkoşe Uluslararası Havaalanı'nın yeniden trafiğe açılması için BM geçici yonetimine devri, 3 Geçici federal hukumetin kuruluşunun tarihinin saptanması. Denktaş, bu uç tarıhın saptanmasını muzakere edebıleceğını, bunun dışında belgenın tek bır vırgulu \e noktasının değıştınlemeyeceğını, boyle bır muzakereye gırışmeyeceğını ıfade ettı Tarafların bu kadar zıt tutumlan uzenne ıkı saat suren oturum dort saat sonrasına Kıprıyanu'nun Denktaş'la başbaşa goruşme ısteğı uzenne bırakıldı Zırve kaynaklarından elde edılen bılgıye göre, ıkıncı oturumda Denktaş ıle Kıprıyanu başbaşa goruşmeye çekıldıler Ancak BM Genel Sekreterı Perez de Cuellar, ıkı lıderı yalnız bırakmadı. o da göruşmede ha UGUR MUMCU GOZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) zeyde tutiTlması ANAP'ın olaya ılışkın taktıklerınden bırıdır Özdağlar olayını bır "zabıta vakası" olarak ele alıp, denız taşımacılığındakj gerçeklen gızlemek bırtakım çevrelenn ışine gelmektedır ANAP, ham petrol taşımacılığında devlet yerıne devlet bankalarınca desteklenen özel şırketlerın devrede olmasını ıster ANAP'ın ekonomık goruşlen bu yondedır Özal, Irarv^ dan alınan ham petrol konusunun pek kurcalanmasını ıstemez Çünku, ham petrolun kara yolu ıle taşımacılığı kardeşı Korkut Özal'ın "Bayraktar şırketı" tankerlerı ıle yapılmaktadır Buraya bır nokta koyup, gelm 1981 yılının son gunlerınde Denız Müsteşarlığı'nın el attığı bır konuya kısaca goz atalınr Denız Müsteşarlığı, 4 11 1981 günu ılgılı kamu kurumlarına bırer yazı göndererek, yurt dışından petrol taşırnak ıçın gemı satın alan bazı ışadamlarının alım bedellennı yuksek göstererek haksız çıkar sağladıklarını ılerı surmuş ve "Gemılenn gerçek fıyatlarınm tespıtı ışlemının etkın bırşekılde yenne getınlemedığını" belırtmıştı Soz konusu yazıda şu endışe dıle getırılmıştı Mevzubahıs gemılenn gerçek maltyetienne nazaran çok yuksek, hatta bunların ıkı mıslıne yaklaşan meblağlan gösteren faturalann temınının oldukça kolay olması sayesınde, devletten luzumundan fazla kredı talep ve temın etmek mumkun olmakta ve gemının gerçek bedellenntn dışında kalan ımkânını şahsı menfaatler ıstıkametınde kullanabılmesı olanağı ortaya çıkmaktadır Denız Müsteşarlığı bu haksız kazanç olayını, şu ornekle anlatmaktadır Işadamı, yurt dışından 5 mılyon dolara gemı satın almakta, gemıyı 10 mılyon dolara almış gıbı fatura sağlamakta ve bu 10 mılyon doların 9 buçuk mılyon dolarını devlet bankalarından kredı olarak almaktadır Işadamı, devlet bankasından aldığı kredının 5 mılyon dolarını gemının gerçek bedelı otarak odemekte, gerıye kalan 4 buçuk mılyon doları da Avrupa bankalannda dıledığı gıbı kullanmaktadır Denız Müsteşarlığı. 4 11 1981 tarıhınde "Gemı fıyatlannın gerçeğe uygunluğunun tespıtını temınen Musteşarlığın organıze vekoordıneedeceğı kuruluşlarvasıtasıylayenı önlemler alınmasını" önermış, ancak bu alanda hıçbır adım atılamamıştır Aynı yoldakı bılgı Içışlerı Bakanlığı'na da ulaşmış, bakanlık, 9.51983 gunü "Beş yaşından daha buyuk gemılen ucuz fıyatla yabancı devletlerden satın alıp uste bır mıktar daha para vererek eskı gemı alan ve ıkı mıslıne fatura kesen" armatorlerle ılgılı olarak, başta DPT olmak uzere ılgılı kuruluşlara yazı yazmıştır Sayın Başbakan'ın "gayrt cıddı" bulduğu savların bır bölumu ışte böyle devletın resmı belgelerı ıle kanıtlanmıştır Bugun araştırılmasına engel olunan ve hıç ıclerıne gırılmeyen konular bunlardır. Bu konudakı duzen şoyle ışlıyor Bır devlet kuruluşu olan Denızcılık Bankası Denız Naklıyat Şırketı'ne ham petrol taşımacılığı ıçın tanker alınmıyor, bunun yerıne, devlet bankalarından ayrıcalıklı taşımacılık şırketlerıne mılyarlarca lıra kredı venlerek, bu şırketlere gemı satın aldırtılıp, taşımacılık bu gemılerle yapılıyor Kara taşımacılığı ıse Başbakan'ın kardeşı tarafından ustlenılıyor Işın bır başka yanı da bu şırketlere odenen yuksek navlunlardır Oyle kı, devlet kredılerı ıle gemı satın alan armatorler, birkaç sefer sonunda gemı bedelını de çıkarma şansına sahıp oluyorlar Boylesıne bır kazanç duzenının bır genç ışadamını ıkı yıldan da kısa bır sure ıçınde 78 gemı sahıbı yapmasına da kımse şasırmıyor "£ee, ne yapalım?" dıye duşunulüyor Gemısını yürüten kaptan . Devlet arşıvınde "Akaryakıt Fıyat Istıkrar Fonu" hesaplarından akaryakıt bayılerıne yapılan haksız odemelerle ılgılı belgeler de bulunmaktadır Bu belgelerın ıncelenmesı lıkıt gaz taşımacılığı yapan şırketlere, devlet kesesınden yıllardır nasıl comertçe paralar odendığını de ortaya koymaktadır Bu çıkar duzenıne karşı koyan durüst burokratlar, ne yazık kı, hep devre dışı bırakılmaktadır Dıkkat edın, "ış bıtına kadro" ışbaşına geldığı günde, 19 Aralık 1983 gunu 83/7508 sayılı kararnameyı çıkararak, "Akaryakıt Fıyat Istıkrar Fonu"nun ışleyış koşullarını değıştırmış, 16 Mart 1979 gun ve 7/17298 sayılı kararname ıle bırlıkte, petrol taşımacıhğındakı navlun ucretlerının saptanmasını ongoren maddeyı de kaldırıvermıştı "Iş bıtıncıler," aynı kararname ıle akaryakıt zamları yapılması halınde "yuzde 3 oranını aşmayan fıyat farklannı" da akaryakıt bayılerıne bağışladıklarını, bundan sonrakı her akaryakıt zammında da bağışlayacaklannı ılan etmışlerdı Petrol taşımacılığının ve tıcaretının duzenı ışte budur Bu duzende haksız kazancın olmaması duşunulemez Onemlı olan haksız kazanç duzenının nasıl çalıştığını anlamaktır Özdağlar olayı, bu çıkar duzenının yanında devede kulaktır Petrol taşımacılığının tumu ele alınırsa, yurt dışından ucuza alınıp, pahalıya alınmış gıbı gosterılen gemıler, devlet kurumlarında görev yapmış emeklılerle sarmaş dolaş armatörler, partılere kasalarını açan denız taşımacılan, yuksek navlun ücretlerı devlet bankalarından sağlanmış mılyarlık kredıler. taşımacılık ışlerıne gıren kuçuk bıraderler gıbı konular gundeme gelecektır Sayın Başbakanı'mız butun bunları "cıddı" bulmuyor Bu konular "gayncıddı" ıse, "cıddı" olan nedır? Sayın Başbakan'ın kardeşının petrol taşımacılığından mılyonlar kazanması m\f Kingefe banka, Ağahan ve Hilalbey favorilerimiz ATİLLA 1. A^AK. Adana sezonunun ılk koşusunu (1200 m 1 26 00) gıbı guzel bır dereceyle rahat kazanan Ba turbe\, son yarışında kendısıne gu venenlerı yanılttı Kamacı 1 ıse bu ata >akın derecelerle v e ıstıkrarlı koşuyor Normal şartlarda Kıvanç ve Sembol'un kazanma şansının bulunmadığı bu koşuda, kalııe ve antrenman derecelerı ıtıbarıyla rakıplennden ustun Baturbev başta tutulmakla beraber, Kamacı l'ın bu ata yakın oranda kazanma sansına sahıp olduğu unutulmamalıdır 2. AY AK: Adana'dakı aynı mesafelı ıkınu koşusunu 1 30 OO'luk derecelerle rahat kazanan Ağahan, koşunun favonsı olmakla beraber bu defa Balaban ve Hıdırlıktepe gıbı rakıplerle mucadele edecek Kumda basa rılı yarışlar çıkaran Bayraktar 1, Is tanbul'dakı durumunda olmamasına rağmen surprız de duşunulebılır Altılıda Ağahan başta tmulmalı Bıl hassa Balaban'ın bu atı sıkıştırabı leceğı ıhumalı goz önunde bulundu rulmalıdır 3. AYAK. Kingefe gunun bankosu Serhan ıse ıkıncılık ıçın şansh 4. AVAK: Fury 2, Serkoç 1 ve Be> lerkızı'nın form durumlan ve son koşu derecelerı bırbırlerıne esıt denılebılecek kadar yakın olduğundan bırıncıyı koşunun seyırı tavın edecektır Penşan 1, bu kılo ıle bu mesafe de surprız ıhtımallerın başında gelıyor Hacer 5 bu tur koşularda her zaman surpnzeelvenşlıdır Demzl2lstanbul'dakı formuna ensemedı Rakıplerı ıle arasındakı kılo farkının duşmesı ıle Şımşek 149'un şansı bır haylı azaldı Altılıda Furv 2 ve Ser koç başıa olmak uzere Beylerkızı, a\ nca ırakân mspetınde Penşan 1 va zılmalıdır 5, AYAK: Derecelerı ıtıbanvla rakıplerıne oranla ustun görunen Hılal bey, koşunun favonsı tstıkrarlı koşan Kuçükzehra ıse en vakın rakıbı dır Form grafiğı vukselen Muraı 16, ıhmale gelmez Surprız aravanlara hafif kılolu Övunç'u tavsıye edebı lırım 6. AYAK: Gunun en zor yarışı Son koşularında form grafiğı vukselen Uıkubey, kılo ve mesafe dezavama jına rağmen Hamıtoğlu ve bu defa daha ıyı koşması beklenen Gunelı fa vonlenm Taspınar 1, As!ı 2, Koçe ro 1 ve hatta ağır kılolu Alkoc surprıze en yakın aılar Altılıda mumkun olduğu kadar çok at vazmakta tav da var Hipodromdan TAHMİN 1. kOŞL: F Yavlan P Cangul 2. KOŞU: F Baturbev, P Kamacı 1 3. KOŞL: F Ağahan, P Balaban, Hıdırlıktepe, S Bavraktar 1 4. KOŞU: F Kıngefe. P Serhan 5. KOŞU: F Furv 2, P Serkoç 1 Beylerkızı, S Penşan 1 6. KOŞL: F Hilalbey. P Kuçukzeh ra, Murat 16, S Ovunç 7. KOŞU: F Utkubev, P Hamıtoğlu, Gunelı, S Taşpınar 1 G4 j' G5 1 ] 2İ Uİ4 £ İ1O Günün programı 1. KOŞU: (Şarth) 3 Yş. Ingılızler Saat 12.00 1 000 000 TL 1 Yavlan 2 Beycıhan 3 Cangul 4 Nurbağnu Yaylan ve Cangul ekurıdır 55 55 53 5 51 5 Aykul Saım N.Guven M. Acar w ,a T[ (KUM) 1400 M. 2 1 3 4 (001) (004) (030) (040) 2. KOŞU: (Şarth) (B) Gr. Araplar Saat. 13.00 800.000 TL. 1 2 3 4 5 Sembol Baturbey Kıvanç Kamacı I Dılşah Hatun 59 5 55 58 53 58 5 Dede Karakuş A. Kılıç Aykut N.Gal (KUM) 1600 M. (344) (312) (401) 1 (122) 5 (333) 3. KOŞU: (Şarth) (C) Gr. Araplar Saat: 13.35 800.000 TL Bayraktar I Ağahan Alşahin Hı.Tepe Perışanım Balaban Efkârıye Gulnaz II Necla (KUM) 1200 M. 1 (303) 7 (411) 4 6 7 8 9 54 54 54 54 4«5 52 5 52 5 52 5 52 5 Yıldınm Saım Yıldızhan Karakuş Ozdeımr A. Kılıç Karataş N.Gul İ.Koksal 8 5 6 4 3 2 9 (000) (011) (000) P21) (004) (000) (000) III. TERTİP TAHVİL SAHİPLERİNE 1 2 1985 te ıtfaya uğrayacak III tertıp tahvıllerımızle ılgılı çekılışler 11 1 1985 tarıhınde Sayın Istanbul 6 Notefi denetımınde gerçekleştırılmıştır Itfa edılecek tahvıllenn ayrıntıları aşağıdadır KupurTL 4. KOŞU: (Şartlı) 3 Yk. Ingilizler Saat: 14.10 1.200.000 TL. 1 Serhan 2 Kingefe 3 Flush 66 66 58 52 5 B.Konuk Saım \ta Karataş (KUM) 1600 M 3 4 2 I (243) (121) (434) (040) No 292499 (dahıl) 9001142 (dahıl) 22512404 (dahıl) Adet 208 243 154 200 195 Tutar(TL) 10 000 24512650 (dahıl) 27502944 (dahıl) TOPLAM 25 000 ZİRVEDEN NOTLAR (Baştarafı 1. Sayfada) Yunanlı gazetecı yok Buna karşılık Kıbrıs Turk kesımınden gazetecı yok Uçu harıç dığerlen Nev,' York'ta gorevlı lOdolaymda Turk gazetecı de \ar New York'ta dondurucu soğuk, kar vağışı ıle yumuşadı Yollar karla kaplantnış durumda. Fakaı, koca kentte ha\a soğukluğu ve kar Rum tarafım, Turk tarafından daha fazla ılgılendı rıyor Çunku Turk tarafı, BM bı nasına, karşı kaldırımdakı otelınden vuruyerek ıkı dakıkada ulaşnor KKTC temsılcılığınm bulunduğu Turkevı de otelın hemen 50 metre uzağmda Rum ke sımının otelı ıse haylı uzakta, Central Park yakmlannda Buna rağmen toplantıya sureklı ola rak gecıken taraf, çok vakında bulunan Turk tarafı oluyor Bu elbette bır muzakere taktığı ve uslubu ıle ılgılı. Böylece Denktaş, Kıbrıs sorununun Turk unsuru olmadan çozumlenemeyeceğı ızlenımını vurguluvor. Çunku, butun projektorler Denktaş'ın uzenne dönuyor BM Genel Sekreterı Perez de Cuellar ve Rumlar beşer dakıka arayla geldik ten sonra butun basın heyecanla Denktaş'ı beklemeye başlıyur ve herkesın ağzmda Denktaş sözcuğu dolaşıyor "Denktaş geldi mi, Denktaş gelmeyecek mi. Yoksa terk mi edecek " sorularının ınuhatabı da, daha <,ok Turk gazetecıterı oluyor 4 Zılh 1 000 10000 000104 50 106 140 400 37 44 30 17 16 8 »4 11 31 12 100 400 Denızyolları nda zamlı tarife KopruKadıkoy Boğaziçı hattı KopruModa KopruBostancı KopruAdalar BostancıAdalar AdalarYalova KopruYalova KopruÇınarcık KartalYalova Halıç Korfezı Adalar arası Subayoğrencı aylık kart Eski 50 50 50 80 150 150 150 300 300 150 50 50 1000 Yeni 70 70 70 120 250 250 250 500 500 250 70 70 1300 5. KOŞU (Şarth) (C) Gr. Araplar Saaf 14 45 800.000 TL. 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 (KUM) 1600 M 1 3 11 10 7 5 9 2 8 ı Fun Serkoç Hacer V Şimşek 149 Beyza Meylo I Denız 12 Beylerkızı Perışan I Asıl Alceylan 36 55 55 53 52 53 51 K.Çelık B.Konuk 49 5 53 5 53 5 51 53 N.Gul N.Guven M. Acar S.Karagoz Karakuş Ozdermr Dede M Daş (001) (404) (324) (000) (024) (000) (432) (244) (021) 50 000 52985401 55415590 61016206 66726811 (dahıl) (dahıl) (dahıl) (dahıl) TOPLAM 10 000 000 6 (000) 4 (000) 6. KOŞU: (Şart. Han ) (B) Gr. Araplar Saat: 15.20 800.000 TL Lrartu Ender Hilalbey Murat 18 Kuçükzehra Murat 16 Guluzar 9 Sınem I Ovunç Guluzar 9 ve Sınem I ekurıdır (KUM) 1400 M 5 4 2 6 1 8 T 70077043 (dahıl) 70727115 (dahıl) 71307159 (dahıl) 72147230 (dahıl) 73257340 (dahıl) 73127319 (dahıl) 74417534 (dahıl) 76507660 (dahıl) 76737703 (dahıl) 87886799 (dahıl) 89019000 (dahıl) TOPLAM Oksa\:Gönlüm 7 değil 70 mihvn vermeyi isterdi DL'ZCE, (Cumhuriyet) Devlet Bakanı kâzım Oksav. SOYT^Ş Genel Muduru ıken •\NAP'a 7 mılyon lıralık bağış yapıldığı ıddıalarına ılışkın olarak, "Başarıyı çekemeyenler bızi boyle suçlamaktalar ve yıkmak istemektedirler" dedı A N \ P Duzce ılçe kongresıne katıian Devlet Bakanı Oksav, burada yaptığı konuşmada, kendısıne yoneltılen suçlamalar hakkında ılk kez konuştu Kazım Oksay, şoyle dedı •'Gazetelerde şahsım hakkında yazılaniar sıranın bana geldığını gosteriyor. 7 mılyon liralık u« gışta buiunmuşum. Bunun hesabını vereceğim. Yardım ettim, ama bu yardımı kanunlar çerçevesinde yaptım. Gonlum isterdi ki 7 değil. 70 mılyon lira verebilseydim. Olmamışı olmuş gibi gostererek, bizi yıkmayı amaçlayanlar emellerine asla ulaşamacaklardır." 20 000 000 60 59 58 56 56 49 50 49 56 5 B.Konuk K.Çelık Saim Karakuş A.Kıiıç A. Soydan S.Karagoz M.Acar Ozdemır 3 9 (041) (204) (423) (004) (322) (322) (004) (000) (200) 100 000 90359179 (dahıl) 93949448 (dahıl) TOPLAM 145 55 200 Vapur (Baştarafı 1. Sayfada) dı lstanbulAdapazan elektrıklı ekspres 220 lıradan 300 lıraya çıkartıldı. Demıryollannda eşya taşıma ucretlen yuzde 40 oranında zam gördu. KartalYalova ve DarıcaYalova arasında otomobıller 4 bın, 30 kışılık otobusler 4 bın 500, daha fazla yolcu taşıyan otobusier ıse 5 bın 400 lıradan geçış yapabılecekler. SırkecıHarem ve UskudarKabataş hatlarında ise motosıkletler 100, otomobıl, cıp ve minıbusler 400, 30 kışilik otobüsler 600, 31 yolcudan fazla yolcu kapasıtelı otobusler ise 1000 liradan taşınacak 20 000 00060 000 000 GENEL TOPLAM V M Yukarıda numaraları gosterılen tahvıl anapara ve faızlerıntn ıtlalan ıle 5 No lu kuponlara ılışkın faız odecnelerı 1 2 1985 ten ıt baren YAPI VE KREOİ BANKASI A.Ş. Araplar Karakuş Ata H.Guneş Saim Karataş Dede N.Gul Pişkın M. Acar Ozolke 7. KOŞU: (Şart. Han ) (A) Gr Saat: 15.55 1.000 000 TL 2 Hamıdoglu 3 Gurçeşme 4 Utkubey 5 Gunelı 6 Aslı II 7 Koçero 8 Urfalı 9 Taşpınar I 10 Kosesamı 1 Alkoc (KUM) 1800 M 9 1 6 2 3 4 1 ISTANBUL (FINDIKLI)ANKARAİZMİRBURSA şubeien gışelerınden yapılacaktır (MERKEZ) 53 5 62 55 55 55 54 51 49 49 5 48 8 5 10 (310) (400) (202) (042) (034) (002) (043) (000) (000) (003) Faızler gerçek kışılere Gelır Vergısı Stopajı yapılarak odenecektır 15 2 1985 larıhıne kadar yazılı olarak başvuruda bulunan tuzel kışılere aıt faız odemelerınden Mopaı yapılmayacaktır Sayın tasarruf sahıplerının bılgılerıne sunulur OYAKRENAULT OTOMOBIL FABRIKALARI A Ş