Katalog

Cumhuriyet Sovyetler'den 25 yıl süreyle doğal gaz alacağız SSCB'nin Türkiye'ye vereceği doğal gazın fıyatı açıklanmadı, Türkiye, Bulgar sınırı üzerinden mal karşılığında yılda 1,5 milyar metreküp doğal gaz alacak, bu miktar 2 yıl sonra yılda 6 milyar metreküpe çıkacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SSCB ile Türkiye arasındaki 1985 yılı dış ticaret protokolü, dün Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Ekrenı PakdemirH ile SSCB Dış Ticaret Birinci Bakanı Komarov tarafından imzalandı. Ancak daha önceden sabah erken saatlerde imzalanacağı bildirilen doğal gaz anlaşması, fıyat konusunda SSCB hukümetinin tavn belli olmadığındar. 10 saatlik bir gecikme ile akşam saat 20.00'de imzalanabüdi. SSCB ve Türkiye arasında imzaJanan 1985 yılı dış ticaret protokolü uyarınca iki ülke arasındaki ticaret hacminin önumüzdeki yıl 600 milyon dolara çıkanlması öngörüldu. Dış ticaret protokolü ile iki ülke arasındaki ticaret hacmi iki kat arttınhyor. Protakolü imzalayan Ekrem Pakdemirlı, bundan sonraki yıllarda her iki tarafın ticari ilişkileri geliştirme konusunda anlaşmaya vardıklannı açıkladı. N.D. Komarov başkanlığındaki 18 kişilik SSCB heyetı, önceki gece gec saatlere kadar Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Ekrem Pakdemirli ile doğal gaz konusunu göruştu. Dün butün gun devam edilen toplantılarda, SSCB heyetinin doğal gaz karşılığında Turkiye'den alacağı mallar uzerinde tartışıldı. SSCB'nin önerisi tartışılırken, sorun doğal gaz karşılığında SSCB'ye satılacak rnaJiann her yıl iki taraf arasında yapılacak görüşmelerde saptanması formuluyle çözumlendi. Ekrem Pakdemirli, ticaret protokolünun imzalanmasından sonra, doğal gaz konusunda SSCB heyeti ile 25 yıllık bir anlaşma sağlandığını açıkladı. Pakdemirli Türkiye'nin Bulgaristan sının uzerınden 1987 yılından itibaren doğal gaz alacağını, doğal gaz miktannın önce yılda 1.5 milyar metreküp olacağını, 2 yıldan sonra bu miklann yılda 6 milyar metreküpe çıkanİacağını söyledi. Ekrem Pakdemirh'nin verdiği bilgıye göre, SSCB'den sağlanacak doğal gaz Türkiye tarafından Bulgaristan sınınnda teslirn alınacak. Buradan da boru hattıyla Hamitabat'a ulaştınlacak. Doğal gaz Hamitabat üzerinden İzmit ve Gemlik'e kadar getirilecek. Hamitabat'ta elektrik uretiminde, cam ve çimento sanayiinin enerji ihlıyacının karşılanmasında, İzmit İgsaş'ın işletilmesinde ve Gemlik Amonyak tesislerinin enerji ihtiyacının karşılanmasında kullanılacak. SSCB'den alınacak doğal gaz karşılığı odemeler Türk ihraç mallanyla yapılacak. Pakdemirli bedelin ödenmesinde kullanılacak mallann her yıl taraflann biraraya gelmesi ile belirleneceğini, bunların genelde tarım ve madencilik ürünlerinden oluşacağını söyledi. Anlaşmanın imzalanmasından sonra konuşan SSCB Dış Ticaret Birinci Başkan Yardımcısı (Arkası 8. Sayfada) Sahıbı CumhurKet Matbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırketı adına Nadir Vadi, Q Genel Ya>ın Muduru Hasan Cemal, Muessese Mtıduru Emine Lşaklıgil, Yazı Işierı Muduru. Oka> Gonensin. 0 Haber Merke z\ Muduru. Yalçın Bajer, Savfa Duzem Yonetrr.enı Ali Acar. TAKV1M 19 Eylul 1984 Imsak: 5.14 Guneş: 6.41 Temsılaler ANKARA Yalçın Doğan, 1ZV1IR Hikmer Çelinkava, ADANA: Mebmet Mercan. • Servıs Şeflerı Isianbul Haberlerı Reha Oı, Dış Haberler ECrgun Balcı, Ekonomı Osman llaga). Kulıur *\dın Emeç. Maga7in Yalçın Pekşen, Spor Danı>manı 4bdulkadir \ucelman, Duzeltme Refik Durbaş, Araştırma Şahin Alpa>, IşSendıka Şukran Kelenci. Burotar • Ankara: Zıya Gokalp Bulvarı Inkılap Sokak No 19/4 Tel: 33114147, • Izmir: Halit Zıya Bulvarı \'o 65/3, Tel 254709131230 • Adana: Çakmak Cad No 134 Kat 3. Tel 145501931 • Ba<,an \e Yayan. Cumhurhel Matbaacılık \e Gazeıecılık T A Ş Turk Ocası Cad 39'41, Cağaloğlu, lsl PK 246l>ı Tel 5209^03 Teie\ 22246 ~ Oğle: 13.02 Ikındı 16.31 Akşam: 19 15 Yatsı. 20 35 Uygulama 1987'de başlayacak BEYRUT AYNASEVDA ORTADOGU '84 Suriye Iran'a, Iran Suriye'ye muhtaç 1984 yılında Ortadoğu'nun en güçlü ve en becerikli devlet adatnı kim diye sorulursa, bunun yanıtı tereddütsüz Hafız Esad olmalıdır. İsrail'in Lübnan raporundan: Suriye'yi bir tür diyaloğa getirmek gerekir. Suriyeliler çok pragmatik kişiler ve onlarla ciddi iş yapabiliriz, îsrail'de ortak temcu Mısır'sız savaş, Suriye'siz barış olmaz. CENGİZ ÇA^a)AR BEYRUT 1984 yılında Ortadoğu'nun en güçlu ve en becerikli devlet adamı kim diye bir soru sonılacak olursa, bunun yanıtı tereddutsuz Hafız Esad olmalıdır. Dile kolay, Suriye Cumhurbaşkanı, ulkesinin tarihinde rekor sayılacak bir sureyle 14 yıldır rakipsiz iktidar koituğunda. Oysa, Suriye bir zamanlar Orta Amerika'nın muz cumhunyetlen gibi askeri darbe nüktelerinin başlıca konusuydu. Hafız Esad, 14 yıl iktidar koltuğunu korumakla kalmadı, aynı zamanda, son iki yıl içinde bölgenın en nufuzlu lideri olarak da sıvrildı Hafız'ın bu konumunda, önündekı en güçlu engel, en karizmatik ve itıbarh Arap lideri durumundaki Yaser Arafat'tı. Hafız Esad, Arafat engelinı, acımasız biçimde de olsa, bir kenara savumverince Kral Huseyın'in de Suriye tazyiki altında sesi soluğu duyulmaz oldu. Sıra geldi Lubnan gureş minderi üzerindeki hesaplaşmaîara. önce Emin Cemayel'in burnu surtuldu. Amerikan deniz piyadesinin süngülennın ve 6. Filo'nun toplannın gölgesinde Lubnan'a egemen olacağını sanan Falanjist Lübnan Cumhurbaşkanı'na ABD'nin (bizzat ShulJz'un) kanatları altında Lubnanlsrail Anlaşması yırttırıldı. Şubatta Suriye'nin desteğınde Şiı ve Durzi güçlenn ayaklanması karşısında Emin Cemayel ayakta kalabılmenin tek yolunu VVashington değil, Şam yoiunu tutmakta buldu. Lubnan'da surekli olarak Suriye'yi tehdit eden ABD bırdenbire boşlukta kaldı. Çekildi gitti. Bir Israil kı, Lübnan istilasını bir turlu siyası sonuçlara donuşturememiş, taraf olduğu anlaşma ilga ediliyor ve hiçbir şey yapamıyor. Bir ABD ki, Lubnan'da kendisını binbır tehdit altına sokup, hiçbirinı yerine getiremeden çekıp gidiyor. Bir FKÖ lideri Arafat ki, darmadağın olmuş hareketinin söz sahibı olmasının tekrar bölgede bir konum kazanmasıyla mumkün olabileceğınin farkında Sunye ile köpruleri tekrar kurma yolları anyor. Bir Suudi Arabıstan ki, Körfez Savaşı'nın alevlerinin kendı kapılanndan içeri girmemesinin yolunu Sunye kaldıracını Iran uzerinde kullanmakta gorerek, Şam kapılarını aşındırıyor. Butun bu olgular neye işaret ediyor? Suriye'nin hatta daha doğrusu Hafız Esad'm tartışmasız gucune. ŞARON ROMANTtZMt BİTTİ tsrail, bir zamanlar Ariel Şaron'un "romantizmi" ile açıkladığı politikada köklii değişiklikler yaptı. Fotoğrafta Şaron, /982'de Beyrut varoşlarmda. Yani, geçmişte kalan romantik günlerde. Almanya: îspanya ve Portekiz îşçîlerine de ayrıcalık yok Genscher, Almanya'daki Türk işçilerinin serbest dolaşımını ve sosyal haklannı örnek göstererek, îspanya ve Portekiz'in Ortak Pazar'a tam üye olmasına yeni koşullar getirdi. BRÜKSEL, (Cumhuriyet) "Sutten ağzı janan yoğurdu ufleyerek yer." îspanya ve Portekiz'in Ortak Pazar'a tam uye olması konusunun tartışıldığı dunku AET Dışişleri Bakanları toplantısında, Federal AJmanya'nm tutumu tamamen bu deyişe benzedi. Bonn temsilcisi Hans Oietrich Genscher dünku toplantı sırasında, Federal Almanya'daki Turk işçilerinin durumunu hatırlatarak, hukümetının îspanya ve Portekiz'in topluluğa tam uye olmasıyla bu iki ulkenin göçmen işçilenne "ayncalıklı" davranamayacağını soyledı. Genscher, ÖzaPın Bonn'da yaptığı temaslar sırasında, AET ulkelerinde Turk işçilerinin serbest dolaşımı konusunda tam bir taviz vermediğinı ve Türk Başbakanı'nın konuyu "saklı" tuttuğunu behrttı. Almanya Dışişleri Bakanı'na göre, Ankara'nın odun vermesi durumunda, "Bu faturanın karşılığı olarak Alman\a, Türk goçmen işçilerine sosyal yardımda bulunacak." Ancak özellıkle çocuk parası ve işsızlık sıgortası alanlannda Bonn hukümetı, "içinde bulunduğu mali durumu gözönıinde Intacak." Bu yuzden, îspanya Portekiz, AET'ye tam uye olduğu takdırde bu iki ulkenin Federal Almanya'daki işçilerine Turk işçılerinden "ayncalıklı bir tutum takınılması >e daha çok sosyal yardım verilmesi soz konusu değil."Genscher'e göre, îspanya ve Portekiz'in uye olması durumunda, bu ulke göçmen işçilerinin Türk işçilerinin aldığı kadar sosyal haktan yararlanması gerekiyor. Bruksel'deki topluluk gozlemcilerine gore, Federal Almanya'nın bu tutumu hem Turkiye'yi frenlemekten, hem de Îspanya ve Portekiz'in uyeliğı sırasında fazla fatura odemek istememekten kaynaklanıyor. Ote yandan, îspanya ve Portekiz'in uyeliği sorununun ele alındığı dünku AET göruşmelerinde fazla bir ilerleme kaydedilemedi. Başlıca sorunlar arasında, zeytinyağı ve narencıve satımının diğer guney bolgesi ülkelerini etkilemesi yer aldı. Normal olarak, tspanya ve Portekiz'in 1 Ocak 1986'da Ortak Pazar'a tam üye olması gerekıyor KasteUizedeleiin ük faiz hücumu BAŞKAN'DAN ÖNERİLER Mutlaka belgeyle başvuru. Elinizdeki belgelerin fotokopileriyle başvurmayın. İlk günden tasfıye kuruluna hücum etmeyin. Başvuru süreniz çok geniş. Paranız mutlaka ödenecek. Aldığınız çeki bankadan o gün çekmek zorunda değilsiniz. 10 gün süreniz var. CELAL BAŞLANGIÇ İZMİR Kastelli alacaklılarına önceki gün ılk kez Izmir'den başlatılan faiz ödemeleri nedeniyle tstanbul 9 Nolu Tasfıye Kurulu ve ödeme yapan Emlak Kredi Bankası Çankaya şubesi "Kastellizede"lenn hücumuna uğradı. İlk gun 600 "Kaslelli/ede" ye toplam 66 mılyon 501 bin lira ödendi. Izmir'de 16 kasıma kadar surecek Kastelli alacakhlanna 6deodemeler ve Tasfıye Kurulu ile bankalann çalışması konusunda "Cumhuriyet"in sorularını yanıtladı. Izmir'de ve diğer ıllerde faiz alacağı için Tasfiye Kurulu'na başvuracak "Kastellizede"lere alacaklarının tahsılinde nasıl davranacaklarını anlattı. Tasfiye Kurulu Başkanı Sezai Onanl'm "CumhuriyeJ" muhabirinin sorularına verdıği yanıtlar şöyle: Kastelli alacaklılannın ilk başvurulannda one çıkan aksaklıklar nelerdir? ONARAL Başvuracak yurttaşlar oncelikle ellerindekı belgenin asıllarını getırmeli. Fotokopiyle başvuran yurttaşların sorunlannı çozumleyememekten başka bir guçluk çıkmadı karşımıza. Bir de yanlış hesaplamalar olabilir. Bunları da hemen anında duzeltıyoruz. İlk gün büyük bir hucum oldu Tasfiye Kurulu'na... ONARAL Bızım en fazla kapasitemız 2 bin 500 muamele. Sabahın 7.30'undan akşamın 19.00'una kadar aralıksız çalışıyoruz. Burası iki ay açık. Ama yine de vatandaş acele edıyor. Sizden çeki alan ardından bankaya hucum ediyor... ONARAL Evet, oysa elindeki çeki paraya çevirmek ıçın 10 gunlük bir suresi var. Bunun için bankalarda kuyruk oluşmasına da gerek yok. Bizim getirdiğımiz sistemde her turlü aynntı düşünuünüştur. Kuyrukta bekleyen bazı yurttaşiar, Kastelli'nin daha kolay odeme yaptığını one surüyoriar. ONARAL Oncelikle fotokopilerle başvurmasınlar. Çunku belgeyi kim getirirse çek ona veriliyor. Onun için ellerindeki belgelerin asıllanyla gelsinler. (Arkası 8. Sayfada) Bir günde 66,5 mîlyon lîra ödendî İsrairin gözünde Suriye Nitekim, Suriye'nin bu belirgın gucu ve artan ağırhğıdır ki, israil'in 1984 başında hazırlanan Lubnan'a ilişkin raporunda "Lübnan uzerinde tsrail Suriye Anlaşması' ara başlığı altında şu sarırlann yer almasını sağlıyor: "Lubnan uzerinde zımnî bir tsrail Suriye Anlaşması onerisi son haftalarda büyük bir hızla gelişti. Bu, en yuksek siyasi karar vericiler tarafından çok ciddi biçimde goz onune alındığı gibi, askerler larafından da uygun karşılaruyor. Bunun (zımnî bir İsrail Suriye Arüaşmasının) en i.vi seçenek olduğuna inanılıyor. Bu duşunce okuluna göre, İsrairin ve Suriye'nin Lıibnan'daki çıkarları arasında temel bir çelişki yok. Suriye, niifuz ve hâkimiyet, İsrail ise giivenlik istiyor." Raporda, bu gorüşun gerekceIeri sıralandıktan sonra, " d " ve " e " şıklarında şu ilgınç yargılara yer veriliyor: "d MarunOerin ardından Aleviler gelecek. Bu, 1 yıl. 2 yıl ^ ya da 10 yıl alabilir. Aleviler'in / varlıklannı surdıirmeleri bizim desteğimize bağlı hale gelecek... "Manıniler'den sonra Aleviler" İsrail'in yine hayal kırıklığına uğramalanna yol açsa bile uygulamaya hazır olduklan bir politikadır." e "Şaron Savaşı" esasta tsrail hukumetinin arzulanna ve amacına tersti ve ulusal çıkarlanmıza hizmet elmedi. Şaron, çapının dışına çıkıyordu. Suriyelileri tumuyle Lubnan'dan dısan çıkannak hiçbir zaman bizim amacınuz olmadığı gibi bizim işimiz de değiidi. Ayrıca, İsrail'de, Suriye'deki Esad rejimini çok fazla zayıflatmanın çıkanmıza olmadığını duşunen çok kişi var. İsrail'de kamuoyu ve hukumetteki mevcut hava, İsrail'in "ŞaronBeşir Cemayel romantizmi"nden vazgeçmesidir." Siyonıst devletın bolgede nasıl azınlıkların hamisi rolu oynamaya niyetli ve azimli olduğunu, bolge ulkelerinin kuçuk birimlere aynşıp bolunmesi biçimindeki temel felsefeyı nasıl koruduğu ve bu arada gunlük politikadaki kıvrakhk yeteneği, soz konusu raporun Suriye'ye ilişkin yukarı aktardığımız satırlarmda kendisini gosteriyor. Raporda, bu bölumun ardından gelen "tsrail Suriye Anlaşması'nın Amaçlan" ara başlığı altında sıralanan dort madde de, ongörulen zımnî anlaşma da Israil'ın beklentılerini sergilediği gibi, İsrail'in stratejık zihniyetineve uslubuna da ışık tutacak niteliktedir: melerin yanı sıra, Antalya'da I ekım 31 ekim, Kayseri'de 8 ekım19 ekim, Konya'da 8 ekim19 ekim, Ankara'da 22 ekim16 kasım tarihleri arasında yapılacak odemeler için yapılan programa göre ilk iki ay içersinde toplam 59 bin 100 "Kas'ollizede"nin 1 milyar 445 milyon liralık faiz alacağı ödenmiş olacak. tstanbul 9 Nolu Tasfiye Kurulu Başkanı Sezai Onaral, Kastelli alacakhlanna ilk gun yapılan Dengesiz beslenme iş verimini düşürüyor Türk Prodüktivite Derneği'nin kursunda konuşan Dr. Şener Bingöl, "Yetenekli, bedenen ve kafaca güçlü, sağlıklı insan yeüştirmenin temel öğelehnden en önemlisi insanı tüm yaşam boyu, yeterli ve dengeli olarak beslemektir" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Toplu iş sözleşmelerinde çalışanlann beslenmeleriyle ilgili hukumlerin yetersiz olduğu, sozleşmelerde bu konuda bılimsel bir sıstem uygulanmadığı bildırildi. Yetersiz ve dengesiz beslenmenin iş verimini olumsuz yonde etkilediği kaydedildı. "Toplu tuketim yerlerinde insangucu verimliligini arttırmaya yönelik beslenme egitimi" konusunda Milli Prodüktivite Merkezı tarafından duzenlenen kursta konuşan Ziraat Yuksek Muhendısı Dr. Şener Bingol, "Yetenekli, bedenen ve kafaca guçlu, sağlıklı insan yetiştirmenin temel ogelerinden en önemlisi, insanı tüm yaşam boyu, yeterli ve dengeli olarak beslemektir" dedi. Konuşmasında, "işgıicü verimliliği ile beslenme arasındakı ilişkiler"e değınen Dr Bingol, şunları söyledi: "Toplumda genelde, yetersiz ya da dengesiz beslenmenin mevcudiyeii ile memur ve işçinin sabit geliıiilerinin ve ozellikle asgari ucretin duşük oluşu karşısında toplu beslenme yapılan kurumlarda verilen yemeklerin besin ogelerinde yeterli ve dengeli olmanın zoruniuiugu ortadadır. Nitekim ulkemizde çalışan dar gelirli kişilerin gunluk besin ihtiyaçlannın yarısının oğle yemeğinden sağlanması gerektiği duşiinulurse, kurumlarca gerçekleştirilen toplu beslenmenin onemi daha iyi anlaşdır. Ayrıca, yasa ve tuzukler ile uygulamalarda. toplu iş sözleşmelerinde yer alan, çalışanlann beslenmeleriyle ilgili hukumlerin de yetersiz durumda olduklarını goz onunden uzak tutmamak gerekmektedir. Toplu iş sözleşmelerinde bile belirli kaiori duzeyinde yemek verilmesi, bazılannda bir oğun yemek karşılığı belirli miktar para odenmesi, diğer bazılannda da belirli para duzeyinde bir öğün yemek verilmesi öngorulmektedir. Bundan da anlaşılacagı uzere sozleşmelerde bilimsel bir sistem uygulanmamaktadır." TRVnin 1985 yayın programı nasıl reddedildi? Yunanistan FIR ham için Türkiye'yi protesto etti STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan Türk savaş uçaklanmn Yunan hava sahası ve Atina FIR hatlarını ihlal ettiği iddiasıyla Turkiye'yi protesto etti. Yunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yuannis Kapsis, Turkiye*nin Atina Büyükelçisi Nazmi Akıman'ı dün saat 18.30'da bakanlığa davet ederek Yunanistan'm ıddiasını yineledi. Protesto girişiminde bulundu. Yunanistan Ulusal Savunma Bakanbğı'nın açıklamasında öncekı gun, "Kuzey Ege'de iki Türk Fantom uçağının Atina FIR hatünı D33 tipi başka bir savaş uçağının da Midilli, Girne adalan arasında kalan Yunan hava sahasuu ihlal ettiği" iddia ediliyor. lasanın 2 maddesi çelîşiyor HALİÇ TEMlZLtöl Anakent Belediyesi'nin onderliğinde sürdürülen HaUç Hn temizienmesi çakşmalanbutunhıztylasüriiyor. S "yavru" belediye başkanının da bu çahşmaya aktif bir şekilde katıldığı gözleniyor. Bu kez ytktm sırası Eminönü Gıda Sitesi'ndeydi... (Fotoğraf: ENDER ERKEK) Haliç'te dozerler "hızlı" boşaltmamız için bile zaman tanınmıyor" diyerek, "Durumun hiç de bdyle olmadığını" savundular. "Bu insanları anlıyorura, ekmek parası kazamyorİar. Yıkım onlar için hiç de boş değil, ama kendilerine >er verilecektir" dıyen Aktaş, esnafın kooperatifine bin dönum arsa tahsis edildiğini vurguladı. Başlangıçta Haliç'ın temizlenebıleceğinden kuşku duyduklarını belırten Aktaş, "Bir süre önce çöplük olan" Yemiş Iskelesi'nin temızlendiğini de belirterek, "Geçenlerde buradaydım. Bir lodos geldi, ortalıgı tertemiz etti. Neredeyse girip yuzecektim" dedı. Aktaş, bir yandan Haliç'ı öte yandan da yıkılan yerlerdeki temizleme çahşmalannj izlerken, "Sanki yangından mal kaçınrcasına" dukkâniannı boşaltan çarşı esnafının onunla a>nı duygular içinde olmadığı an tstanbul Haber Servisi Hahç'te yıkım dun de surdu. Eminonü Yemiş Iskelesı'nde yıkılan yapılann daha enkazı kaldırılmadan sıra Istanbul Gıda Sitesi'ne geldi. Eminönü Belediye Başkanı Tahir Aktaş yıkılan yerlere baktı baktı, "Geçenlerde buradaydım. Bir lodos geldi, ortalıgı tertemiz etti. Neredeyse girip yuzeccktim" dedi. Küçucuk bir lokantanın sahibı Hidayet Sözer de sıranın kendi dukkânına gelmesını beklerken kardığı "irmik helvasını" "cenaze helvası" olarak mtelendirdi ve "Belediyeyi Allah'a havale" etti. Dün sabah saatlerinde başlayan yıkımda hazır bulunan Emınonu Belediye Başkanı Aktaş, "On metrekarelik veri yıkmak için liç ay uğraşıyonız" derken Sıte esnafı, "Bize yazıiı tebligat yapılması bir >ana, dukkânlan Ithal patatesin saüşına başlandı Istanbul Haber Servisi Bir sure önce Yunanistan'dan ithal edilerek içinde güve ve böcek bulunduğu gerekçesiyle ilaçlandıktan sonra yurda girişine izin verilen 25 ton patatesin satışına başlandı. Tanzim satış mağazalarında 3 kilosu 250 lıradan satılan ıthal patatesler buyük ilgi gördu. İki ay önce Yunanistan'dan ithal edilen 50 ton patatesin ilk 25 tonluk böiumu "aşırı zararlıva bulaşık" olduğu gerekçesiyle Yunanistan'a geri gonderilirken ikincı parti 25 tonu ise ilaçlama ve "filibasyon" işlemleri gerçekleştıkten sonra satılmasına izın verilmıştı. laşılıyordu. M. Emin Sağgın, "Mallannın ve demirbaşlannın çoğunu çıkartamadıklaruıı" belirterek, "Bize yer göstermedikr. Malı eve taşıyacağız" derken, olanca gucuyle "yıkımdan mal. kaçıran" Dayur Çalışkan, "Mallan nereye koyacağımızı şaşırdık. Bu ulkede anayasa denen bir şey var, biz bunlan ekmek kapımızı yıksınlar diye mi seçtik.." şeklinde konuştu. Eminonu Çarşı Kurma Kooperatifi Başkanı Haydar Kuşçu ise, Enıinonu Belediye Başkanı Tahır Aktaş ve Bedrettin Dalan'la onceki akşam bir goruşme yaptıklannı belirterek, "Toplantıda bize binalann yıkımını bir hafta ertelediklerini ve arsa vereceklerini soylediler. Sabah iş« geldigimizde ise dozerleıie Karşıiaştık. Dukkânlan boşaltma fırsatı bile tanımadılar. Mallar mahvolmasın diye dozerle yanşıyoruz" dı>e yakındı. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) 2954 sayılı TRT Yasası'nın iki maddesi arasındakı ilk çatışma, bir uygulama sonucu ortaya çıktı. Çatışma, oncekı gun toplanan Radyo Televızyon Yuksek Kurulu'nun, TRT'nin 1985 yayın planını kabul etmemesi sonucu belirlendı. Yuksek Kurul bu kararında, "Yayın ilkekrinin kurul tarafından tespit edilmesi gerekliğini ve ilkeferde kurula danışılmadıgım" ret gerekçesi olarak gostermışiı. Yayın planı reddedilirken, kurul uyelerı TRT Yasası'na gore yayın planının ılkelerıni belirlemede Radyo Televizyon Yuksek Kurulu'nun yetkilı olduğu goruşunu savunmuşlardı. TRT Yasası'nın Radyo ve Televızyon Yuksek Kurulu'nun gorevlerini hukme bağlayan 7. maddesirün (a) fıkrasında aynen şoyle deniliyor: "Yurt içinde yapılacak radyo ve televizyon yayınları için bu kanunun beşinci maddesinde belirlenen yayın esaslarına uygun ilkeler tespit etmek." Aynı yasanın, organların teşkilı ve gorevlerı başlıklı ikinci bölümunde kurumun organlan sayıhyor. Bu organlardan bırı Yönetim Kurulu. Yönetim Kurulu'nun görevlerini belirleyen 12'nci maddenin (a) bendinde ise aynen şoyle deniyor: "Türkiye Radyo Televizyon Kurumu'nun program, yayın, teknik, personel. idari, mali ve her turlu hizmetlerine dair temel ilkeleri ve hedefleri tespit etmek ve bunlarla ilgili kararlan almak." Aynı maddenin (e) bendi yıllık yayın planını karara bağlamayı da yine Yonetım Kurulu'nun gorevlerı arasında sayıyor. Karal: Saraylam halka açacağız Saraylar Sempozyumu 'nun 3. basın toplantısı dün Beylerbeyi Sarayı 'nda yapıldı. İstanbul Haber Servisi TBMM Başkanlığı ve Başbakanhk Divanınca hazırhklan sürdurulen ve 1517 kasım tarihleri arasında duzenlenecek olan "Milli Saraylar SempozyumıT'nun 3. basın toplantısı Beylerbeyi Sarayı'nda dun yapıldı. Millet Meclisi Başkanvekili ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Baskanı Halil İbrahim Karal ilk basın toplantısından bugune değin geçen sürede bılim ve sanat çevrelerıne gereklı duyuruların yapıldığını, 500'e yakın kışı ve kuruluşa duyuru mektubu gönderıldığıni belirtti. Sempozyunıun ve ouııa par«ueı oıar^K s>urdürulecek kültür faaliyetlerinın programlarının da saptandığını belirten Karal, sempozjTima sunulan bildirilerin bir kitap halinde toplanacağıru söyledi. Mıllı Saraylar Sempozyumun 3. basın toplantısı daha sonra Beylerbeyi Sarayı'nın bahçesmde duzenlenen davet ile sona erdı. Davet sırasında gazetecilerin sorulannı yamtlayan Karal, saraylan halkın göremeyeceği.gezemeyeceği yerler olmaktan kurtarmayı amaçladıklarını belirterek, "Saraylan baika açacağu" dedi. Stratejik hesaplar "İsrail Suriye Anlaşması'nın Amaçlan: a) Suriye'nin Sovyet mihverine çekimini notralize etmek ve aynı zamanda ABD'nin korkularının yatışraasını sağlayarak, İsrail'in çıkanna gorulmeyen bolgedeki askeri varlığını azaltmasına zemin hazırlamak. b) Suriye'yi bir tür diyaloğa getirmek. Suriyeliler çok pragmatik kişiler ve onlarla ciddi iş (Arkası S. Sayfada)