Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/8 HABERLERİN DEVAMİ Tank Sesiyle Uyanmak... (1) (Baftara/ı 1. Sayfada) va, 11 Eylul 1980 gununun ozellıkle oğleden sonrası gıttıkce ağırtaşıyordu Gece yarısını bıraz geçe Çankaya'dakı evıme Genelkurmay ıle TRT Genel Mudurluğu: nun önunden turlayarak gıtmıştım Kapı komşum Cüneyt Arcayurek telefonumu beklıyordu Ona kısaca "Ne Genelkurmay'ın ışıklan yanıyor, ne de TRTnın onunde tanklar var' deyıp yatmıstım hemen Çok gecmedı, basucumdakı telefonun sesıyle uyandım Cuneyt'tı Hasan kalk kalk' Seslen duyuyor muUyku sersemlığıyle Ne sesı yahu ne dıyorsun sen bu saatte, deyınce Cuneyt de sesını yukseltmıstı hafıften Tank sesı oğlum, tank sesı Pencereye yaklaş da kulağını ac bıraz' Evet, gecenın sessızfığını delıp geçen tank gurultulerıydı bunlar Tank paletlerının asfaltla buluştuğu yerden cıkan, gıcır gıcır kulak tırmalayıcı sesler Çankaya'ya tırmanıyorlardı Oran'a doğru kıvnhyorlardı Apar topar gıyınıp kendımızı Cuneyt'ın kuçuk Volksvvagen ına attık Cınnah Caddesı1 nden aşağı, Atatürk Bulvarı'na ınıyoruz çevreyı gozleyerek Kuğulu Park Kavşağı nda durdurulduk "Evınıze gıdın, sokağa çıkmak yasak " TRT'nın onunde bır tank var Ankara Oteh Solumuzda Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı Meclıs'le Jandarma Genel Komutanlığı arasında tanklar Akay Kavşağı nda durduruyorlar gene Teğmen, Cuneyt'ı tanıdı Gayet nazık Cüneyt Bey, saat 03 OO'ten önce bır yere gırmış olun Sokağa çıkmayın Radyonuzu dınleyın Cuneyt, gazlıyor Kızılay Meydanı'nı geçıyoruz hızla Sıhhıye Kavşağı nda tanklar Durduran yok Sağımızda Radyoevı Onunde tanklar mevzılenmış Ruzgârlı'dakı Hurrıyet Matbaası'na telasla atıyoruz kendımızı Gece nobetçılen dışında kımsecıkler yok Baskı bıtmış Her taraf sessızlık ıcınde Once sağa sola, sonra da Istanbul'a telefonlar Baskıyı durdurun Ordu el koyuyor Saat uçten once herkes gazetede olmaya çalışsın, sokağa çıkma yasağı gelecek Arkasından bırer teleksm başına geçıp gazetelenmıze ılk ızlenımlerı taze taze yazmaya koyuluyoruz heyecanla Çankaya'dan Ulus'a, Ruzgârlı Sokağa gelısımızın kısa oykusunu de Ne var kı, ancak bırkaç satır geçebılıyoruz Istanbul'a teleksler bırden susuverıyor Mesleğıne duşkun gazetecılerın kulağına nedense pek hoş gelen o teleks tıkırtıları kesılıyor ansızın Telefona sarılıyoruz Onlar da ışlemıyor, kesık Geçememıştık haberterımızı Mesleğımız bır anda sankı /slevını yıtırmıştı Hıç unutmam, o an Cuneyt'le yuzyuze gelmış, bır sure oyle bakışmıştık çaresızlık ıçınde Evet, fılm artık kopmuştu Yapacak başka bır şey yoktu Radyonun başına çöktuk Bıldırıler okunuyor bırbırı ardından Boşluklarda da askerı marşlar çalınmakta Kopan fılm yapıstırılıp gene aynı yerden gosterılmeye devam etmeyecektı 12 Eylul 1980 gunu sabaha karşı yenı bır fılm vızyona sokuluyordu Turkıye'de * Fılm neden kopmuştu 7 Partısınden pariamentosuna, hükumetıne kadar butun sıyaset kurumlarımız demokrası konusunda neden bır kez daha yenılgıye uğramışlardı9 Denn bunalımın ustesınden demokrasının kendı kurum ve kuralları ıçınde neden gelınememrştı? 27 Mayıs 22 Şubat 21 Mayıs 12 Martlardan suzulerek gelmış sıyasal kadroların tecrube bırıkımı, çok partılı hayatın bır kez daha tokezlemesını neden onleyememıştı'? Gunluk deyışle 'bağıra bağıra gelen' bır askerı yonetımın bu denlı genel bır kabul gorebılmesı kamuoyunda onaylanması nasıl mumkun olabılmıştı9 Doğrudur, genellıkle hemen her ülkede "Demokrasıden kurtulmak ısteyen bazı çevreler vardır Bu çevreler, ellenne fırsat geçerse, demokrasıyı yıkabılmek, demokrasıden kurtulabılmek ıçın halkı can güvenlığınden başka bır şey duşünemez'duruma getırmeye çalışırlar Unlu ruhbılımcı Ench Fromm'un deyımıyle 'ınsanları ozgurlukten kacış psıkozuna çekmeye çalışırlar Onun ıçın teroru tahnk eder bazı çevreler' Çunku genel olarak benımsenmtş bır olgudur Insanların en guclu ıçgudusu her seyden once kendı varlığını surdurmeye donuktür, en guçlu ıhtıyacı ıse öncelıkle guvenlığını sağlamaktır Ulkemızde 'can ve mal güvenlığını yok etme stratejısı"ry\ 12 Eylul oncesı ızleyenler, ınsanların bu en temel ıçgudulerının çok tyı bıhncındeydıler kuşkusuz Ama buna karşı care bulmak başta ıktıdar olmak uzere, muhalefet dahıl butun sıyaset kurumlarımızın görevı ıdı Jeronzm ıktıdarla muhalefetın demokrası kapsamındakı ışbırlığını gerektırmez mıydı? O boyutlar9 da değıl mıydı Insanların "ozgurlukten kaçışpsıkozu 'nun kıskacına duşmelerını onlemek boylece demokrasıden kurtulmak ısteyen cevrelerın oyununu bosa cıkarmak kıme dusuyordu oncelıkle? Partılerı, polıtıkacıları parlamentosu hukumetıyle bırlıkte sıyaset kurumlarma değıl mı? Geçerlı cozumlerın aranıp uretıleceğı, uygulamaya sokulasu/7? cağı başlıca sıyasal forumlar bunlar değıl mıydı 9 Ulkeyı yönetır olmak, en basta can güvenlığını sağlamak ve surdurmekle eşanlam taşımıyor muydu"7 Ulke, yonetılır olmaktan çıktıkça doğmaya başlayan ıktıdar boşluğu ılelebet doldurulmadan kalabılır mıydı'7 Tabıı kı hayır Ismaıl Cem'ın dedığı gıbı, "Demokrasının butun felsefesı mantığı dengelerı ve kurumları gerılımlerın sıddet yaratmak noktasına varmadan, demokrasının olağan yöntemlerıyle ve demokrası çerçevesınde çozumlenmesıne donuktur " Bu olabılmış mıydı 12 Eylul oncesı? * Aradan tam dort yıl gectı Bazı konuları tartışmak yasak Sıyaset yasağı kapsamına alınmış olan kımı polıtıkacı ve devlet adamlarının bu gıbı konularda konuşmaları da kendılerını savunmaları da yasak Yasal cerceve bazı konularda ayrıntıya ınmeyı de olanaksız kılmış durumda Bılıyoruz butun bunları Ustelık, ıçımıze sındırebıldığımızı de söyleyemeyız Fakat demokrası kesıntıye uğramasın, 12 Eyluller olmasın bır daha dıyorsak, o zaman, bazı konular uzerınde tekrar tekrar, cıddı bıçımde kafa yormamız gerekecektır Ozlemını çektığımız Batı demokrasısının ne olduğunu, nasıl oluştuğunu, Turkıye'de nasıl ınşa edılıp, hangı koşullarda sureklılık kazandmlıp tokezlemeyeceğını musveddesıyie gerçek demokrası arasındakı ayrımı sağcısıyla, solcusuyla, ortayolcusuyla herkesın bellemesı gerekıyor Onun ıçın de 12 Eylul öncesının demokrası açısından bugun ıçın kaba çızgılerıyle de olsa, değerlendınlmesı bızce buyuk onem taşıyor hâlâ Bunlara "geçmışın soyut tartışmalan" dıye bakıp dudak bukenler çıkabılır Aynı kanıda değılız Ozel "kısıtiılık ' koşulları nedenıyle bu tartışmalardan burukluk duyanlar olabılır Onları da anlıyoruz Ama her şeye rağmen demokratık bır geleceğe sahıp olmak ıstıyorsak eğer, karşılıklı goruşlere tahammulu oğrenerek bu tartışmaları uygar bır bıçımde yapmak zorundayız Çok değışık forumlarda semınerler acıkoturumlar, konferanslar duzenleyerek 'demokrası"yı tartışmalıyız Ve bır hayat tarzı olarak demokrasıye sahıp olabılmek ıçın, toplumun her kesımınde neler yapılabıleceğını, neler yapılması gerektığını gundemde sıcak tutmamn yollarını aramalıyız Kendı kendımızle de bu çerçevede bır hesaplaşmaya oturabılmelıyız Demokrasıyı ıstıyorsak, alternatıflennı ıse ıçımıze sındıremıyorsak başka çaremız yoktur Ancak deneyımlerımızden dersler çıkartarak daha doğruya ve guzele yonelebılırız * Ozgurlukçü bır rejım olarak demokrasının kutupiaşma bolunme cepheleşme rejımı olmadığını kıtabı olarak bılenımız pek çoktur Sorulduğu zaman, "dıyalog ve uzlaşma re/ımıdır" karşılığmı verenlenn sayısı da azımsanamaz "Demokrası ortamının bırıncı koşulu uzlaşmadır Demokrası kulturunün bas gereğı ıse hoşgoru ' derız ama, pratıkte coğu kez bu ışı pek başarabıldığımız soylenemez Geçmışın sıyasal yaşantısında, omeğın gerek partı ıçı, gerekse partıler arası ılışkılerde bu goruşumuzu destekleyebılecek o kadar çok ornek vardır kı bunun ıçın belleğımızı zorlamaya bıle gerek yoktur Şımdı getırelım 12 Eylul oncesını soyle bır gözumuzun onune Dıyalog ve uzlaşmanın hoşgorunun ve demokrasının buna benzer "olmazsa olmaz' kavramlarının polıtıka sahnemızde kapsadıkları yer ne kadardı soyler mısınız? Ne yazık kı, o dandunlu ortamda esamesı bıle okunmuyordu bu kavramların Iktıdarla muhalefetın, Turk sıyasal elıtının sağ ve sol şıddetle demokrası arasında kesın bır sınır cızgısı çekıp ortak bır platformda demokrası adına ayağa dıkılmelerı omeğın en azından ortak bır "demokrası deklarasyonu ' yayınlamaları bıle ne yazık kı mumkun olmamıştı Her ne pahasına oiursa olsun ıktıdara gelmek, ılle de kendı partısının ıktıdarını surdurmek, demokrasının korunup gelıştırılmesı ıçın ortak platformlar oluşturulması gereğıne hemen her zaman feda edılmıstı Denn bır bunalım donemınde "demokrası" on plana alınıp taraflar arasında ışlerlığı olan uzlaşma ve ozverı orneklerı sergılenememıştı O gunlerde, 12 Eylul yaklasırken gayet tyı anımsıyoruz, bır gazetecı olarak parlamentoyu ızlemek ne yazık kı gıtgıde kasvetlı bır ış halıne gelmeye baslamıstı Gorevımız gereğı her oğleden sonra Meclıs e gıderdık Ulkenın nereye dogru yol aldığı acık secık ortadayken, yuce Meclıs'te olan bıtenler kımı zaman kâbus gıbı gelırdı Bütun bunları o gunlerde yetennce vurgulayıp kamuoyuna yansıttığımız kanısında değılım bugun Bu tutumumuzun altında demokrasının bır temel kurumu olarak parlamentoya verdığımız önem yatardı Bu bılınclı savsaklamanın pek bır ışe ya ramayacağını bılmıyor değıldık kuşkusuz Nıtekım demokrası yasatılamadı • Acaba yasatılamayan demokrası mıydı yoksa onun musveddesı mı, dıye de sorulabılır Bırıncısı olsa, bu kadar buyuk bır kabul gorerek, bır bakıma bu kadar kolay yıkılabılır mıydı'? Bır yasayış bıcımı olarak demokrası ıle ıkıncısı arasında ne gıbı bır ayrım vardı 7 Yarın da devam edeceğız bu konuya I ' ı IsraU lobisi, Kademeli geç emeklilik Turkıye'de tank ynpunına karşı ANK\RA (Cumhuriyet Burosn) Federal Almanya'nın Turkıye'de bır tank fabnkası kurulmasında Almanlar açısından "Belli mevzuat guçlukierinin bulunması"nın yanı sıra, ozellıkle Israıl'ın Amerıka uzerınden Bonn'a baskı yaparak boyle bır fabnkadan vazgeçılmesını ıstedığı bılduılıyor Alman kaynakiarından sağlanan bılgılere göre, Almanya Turkıye'de bır tank fabnkası kurmak ıstıyor tzmıt yalcnlarında Arıfıye'de ya da Kaysen' de kurulması duşunulen fabnkada uretılecek tanklann yarısını Turkıye satın alacak, yarısını da Almanya Ortadoğu ulkelenne satacak Hatta, bu konuyla ılgıiı olarak Başbakan Turgut Ozal Federal Almanya Savunma Bakanı Manfred VVorner ıle Turkıye'nın Bonn Buyukelçılığı'nde ıkılı bır göruşme yaparak tank yapınunı çeşıtlı yönlenyle ınceledı (Baştarafı 1. Sayfada) ~ formul bulunur Ama bunun konuşulacağı yer Ortakhk Konseyı'dır Bunun formulu, mekanızması nedır şu anda soyleyemem Yanı yapamazsınız, gerı atmadmız fıılen, hukuken gerı atmadınız ama fıılen bır gerıleme olmuş olur, ama nasıl olur onu oturup konuşuruz Naiil olacağını, ne şekılde yapılacağını Ortaklık Konseyı'nde konuşuruz Almanya ıle bu ış ıkılı halledılmez Ortakhk Konseyı'nde halledılır Ama Almanlarla bız oturup tabıı fıkır teatısınde bulunuruz 4. Malı prolokolde 600 milyon dolar kuçuk dedınız. Bıraı daha buyutmek mı gerekıyor? OZAL 4 VJaJı Protokolun anlaşması ımzalanmış, değışmesı mumkun değıl 5 'sınde bakanz Bız mesajı verdık Yanı bunu boyle tutmakla Turkıye uzerıne şu veya bu pazarlık yapılacağını zannedıyorsanız bu mumkun değıldır Bu rakam mumkun değıldır dedık Pekı ben soravım sız nasıl değerlendırdınız bu gezıyı7 Pek olumJu defiil OZAL Yalnız butun gazetelenn başyazısında vanz Burası Almanya, bu resmı bır zıyaret değıl, ama daha evvelkı başbakanların zıyaretlerını alın Ne kadar aksetmış bır onlara bakın Sonra şu var, basm toplantısmda konu daha zıyade ağırhklı olarak hep ınsan haklan dıye geldı Ama hıçbır şev yazmadı lar Yoksa Turkıye aleyhınde devamh bır kampanya var ama ne ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇI 10 EYLUL 1984 Ancak, yıne Alman kaynaklanndan elde edılen bılgılere göre, Israıl lobısı devreye gırerek "Turkije'de tank uretecek bir fabrikanın kurulmasını istemedığını" ABD'ye ılettı ABD'mn Almanya'ya bu yönde "bir telkınde bulunmasını" ısteyen Israıl, gerekçe olarak, "Turkıje'de ureülecek tanklann daha sonra kendisıyle savaşabilecek Korfez ulkelenne satılabüecegini" gösterdı ABD'mn de Israıl'ın ısteğmı Bonn'a aktardığı önesuruluyor Söz konusu gınşımı doğrulayan Bonn kaynakları "Tnrluye'de tank yapımına ilişkin Almanva'daki mevzuat guçluklennin varlığını" da sdzlerıne eklıyorlar Tank fabrıkasının yapımında tsraıl'ın bellı bır "engelleme" ıçıne gırmesıyle ılgıiı olarak Başbakan Ozal'a Hamburg'tan Ankara'ya dönerken yoneltılen sorular ve özal'ın yanıtları şöyle Tanklann Turkiye'de yapılmasını onlemek uzere uluslararası bır telkın var mı?.. OZAL Zannetmıyorum Bu konuda \lman Başbakanı Kohl sıze berhangı bır ka>gısını aktardı mı? OZAL Hayır zaten bu ış NATÖ ıcınde Yani, NATO'nun ona>ı ile mı ^apılacak tank fabnkası? OZAL Aşağı yukarı öyle Ama, bu tanklann bir kısmı daha sonra başka ulkelere satılacak.. OZAL O, ayrı bır konu Başbakan Özal tanklarla ılgıiı uluslararası herhangı bır önleme gırışımının Turkıye'ye yansıtılmadığını sdylerken, Alman kaynakları "İsrail'in devrede bulundugunu" vurguluyorlar .,, zıyarette onun ben ızıtıcede bu nı gormedım Daha çok o nokta yer alacaknıış gıbı gelıyor ama olmadı Tesaduf bızde bayrama rastladı bu ış Ben deeerlendır meyı şoyle yaparım bır kere, ış çevrelerınde şunu muşahade ettım Turkıve'mn artık bır pazardan zıyade bır partner gıbı gorulduğunu muşahade ettım Yanı proDİemler ortadan kalkmış, Turkıye yatırım yapılacak, ış yapılacak onemlı bır ulke olarak gorulmeye başlandı Hıçbır va bancı sermaye kuruluşu bana gehp de şoyle bır problemımız var demedı Hepsı bu polıtıkalardan memnunuz ışJerımız ıyı gıdı>or, dedıler Resmı makamlara gelınce, Turkıye daha bınakım projeler ıçın garantı verebıleceklerı anlaşılıyor Hatta Isvıçre ıcınde, dışarda ıtırazlar vardı buna rağmen yenı yenı bırtakım projeler ıçın garantı vermeye hazır olduklarını gordum Alman makamları ıle goruştuğumde ıyı bır dıyalog meydana getırdık, çok açık konuşulmuştur butun konular Onlar da Turkıye'nın meselelennı bır çok bakımlardan bıze yakın göruyorlar Oradan da ıyı bır ıntıba ıle donu>orum Basm toplantısı fevkalade ıyı olmuştur Çunku Alman Başbakanı, 'Basın toplaniısında sizı uzebilırler' dı ye ışaret verdı Ama öyle bır noktaya gelmedı Gayet ıyı cevaplar aldılar Şu mesajı verdık Meseleler bıraz sunı buyütuluyor Bu bıze kâfı Dığer butun cıddı gazetelerle konuştum, hepsınde de ayrı ayrı çıktı Taşucu'nda... Tasucu'ndan ayrılırken, Boğsak'ta denıze gırdık, OmerSamı Coşar'ın boğulduğu yerde Omer Samı Coşar'ın oturduğu balıkçı barınağının kapısı muhurluydu Pencereden baktım, ıcerde Omer Samı Cosar'm kıtaplan, kâğıttakılı daktılosu, masa ustunde açılmış, okunmadan kalmıs kıtaplar Gazetecı Omer Samı Coşar, on bır yıl, bu balıkçı barınağında yaşadı Bır akşam elınde fenerle balığa çıkan koytulerı uğurladıktan sonra, suya koyduğu sepetıne balık gelıp gelmedığını oğrenmek ıstedı, beş basamakiık merdıvenı ınıp, denızden sepetını aldı almadı oracığa düştu Yuzukoyun duşmuştu beş kansı bulan sudan yuzunu kaldıramadı Boğulup oldu Bılmıyordum, belkı cok kımse bılmıyordu, Omer Samı Cosar saralıymış Sara nobetlerı, ansızın gelır, bılınç bırden gıdermıs Eğer yuzustu duşmemışse, bıraz sonra kendılığınden gecermış Ancak, yuzustu duşerse, kuma bıle duşse, başını kaidıramaz, boğulur olurmuş Arkadaşlan anlatıyorlar, zaman zaman sara nobetı gelırmış Omer Samı'mn, onlara "Benı yalnız bırakın, geçer şımdı" dermış Ogece yapayalnız olmasa, daha yaşayacaktı belkı aramızda Bayramı Taşucu'nda gecırdık Aslan Eyce'nın ayırttığı 'Tezcan Motel"e yerieştık Kalacağım yere gıderken kulağıma Ruhı Sü'nun turkulen çalındı, uğradım, "Banş Dınlence Bufesı"nöen gelıyordu ses Ustu sarmaşıklarla ortulmuş, kıyı yolunda, bır barınak, bır bufe Abdullah Kolbaşı çalıştırıyor orayı SEKA'da ışçıymış, ayrılma zorunda bırakılmış Çok sıcakkanlı bır kışı, dılerım genısletır ışlennı yaz kış ışleyecek bır ışyerı durumuna getınr Kısa surede dost olduk Kolbaşı'yla Kımı okurlara da o haber vermış, 'Ekmekçı burada, aha Teczan Motel'de kalıyor" dıye Bır Cumhuriyet okuru O da bu yıl amma gezdı ha' demış Gezıp tozduğum yerlerı, oyle genış yazmasam mı, dıye duşundum Öyle ya, fazla goze batmaya başladı Oysa bu yıl, bır Cınarcık Yalova, bır de Sılıfke Taşucu toplasanız yırmı gunu bulmuyor Ancak, oncağızı bulamayanlar, dınlenemeyenler de var, yok m u 7 Emeklı Hava Albayı Abdurrahman Altoparlak la karşılaşıp tanıştım Susanoğlu'nda çadır kampında Altoparlak çoook uzuntulu gunler geçırmıştı Damadı, İstanbul'da bır açlık grevınde olmuş, kızı da ıçerdeydı Geçmış olsun, başınız sağolsun efendım dedım Ben, dedı, sızı çok başka duşunuyordum' Nasıl yanı, çok mu ufak tefeki Hayır ırıkıyım bın dıye Içımden gulumsedım llhan Selçuk da oyle, ırıkıyım fılan değıldır ufak tefek ınce yapılıdır O da hastalanmıştı dınlencedeyken, Gökova dolaylarında Apar topar Istanbul'a geldı hastanelerde yattı, durumu ıyı Bakın OktayAkbal'la, Uğur Mumcu'nun kalıplan yerınde sayılır pek ufak tefek değıller yanı Mehmed Kemal eh Taşucu, Sılıfke'nın ıskelesı, sabah yuruyuşlerınde koye cıktırn, koylulen ızledım Keçısı, kapının onunde eşeğı kopeğı Bıldığımız koy Evlerın çoğunda, eskı tanhsel kalıntılar, taşlar kullanılmış Insanlan yumuşak, cana yakın gerçekte Ancak, guvensız Yuzyıllar boyu, bır ortak çalışmaya, bırlıktelığe alıştırılmamışlar kı Yılmış lyıcene Selam versenız alıyorlar selamınızı kat kat Konuşmaları, doğup buyuduğum "Hadım koylulerının konuşmalarına benzıyor Endeenı ben getır (Elındekını berıye getır) Evlerın onunde bahçelerde, narlar kızarmaya yuz tutmuş Lımonlar portakallar yemyeşıl daha Lımonlar sulu sulu Taşucu'nda tanıştıklarım, sıtemler ettıler gazetecı olarak Bellemışsınız bır Bodrum bır Marmans başka yere gıtmezsınızi Buralara da gelın Buralan da duyurun Kamuoyu, ulkenın boyle yerlerı de olduğunu bılsın' dıyorlar Yıllar once Sılıfke'nın Tekır koyunde Atatürk ılk tarım kooperatıfını kurmuş, adı "Atako" Sonra o topraklar goçmenlere verılmış ışletmelerı ıçın Atatürk onları, satılmaması koşuluyta verdığı ıçın satamıyorlar, ancak varlıklılar kıralayabılıyorlar Turgut Bey, Almanya'lardayken, kardeşı KorkutOzal, Taşucu yakınında 'Orhan Ağaçlı"n\x\ bançesınde dınlencedeydı Annesı Hafıza Hanım da orada Hacııshaklı koyune dek uzanıp, soyleşmelıydım Korkut Bey, denızden çıkmış dınlenıyormuş Haber gonderdık geldı Uzun uzun konuştuk Az sonra Hafıza Hanım geldı, arabaya bınmıştık Oradan konuştuk Geç vakıt ayrıldık Türkiye'ye sahip olan (Baştarafı 1. Sayfada) yordu Hamburg'takı basm toplantısını daha sonra Başbakan Ozal' ın katılacağı akşam vemeğı ızleyecek ve Özal da oradakı konuşma sında, "Turkıye'ye gelın ve yatınm yapın" çağrısında bulunacaktı Yakın ve Ortadoğu Derneğı 1934 yılında, Hıtler'ın yavaş yavaş ıktıdara tıımanmakta olduğu yıllarda Berlın'de kurulmuştu Almanya'nın o devırdekı en buyuk sanayı kuruluşlarının urettığı malları Ortadoğu ulkelenne pazarlamak ve bu ulkelerdekı hukumetlerle ılışkı kurarak çeşıtlı ış alanlarında kolaylık sağlamak amacını taşıyordu ikıncı Dunya Savaşı'nddh sonra Bırlık parçalanınca dernek, mer kezını Hamburg'a taşıdı ve faalıyetlerını buradan yuruttu Bugun Almanya'nın en buyuk beş vuz fırmasının Ortadoğu ulkelerındekı tıcarı ılışkılerı bu dernek aracılığıyla yonlendırıhyor ve gelıştırılıyor "Korfeı ulkelenyle tıearet" denıJdı mı, Alman ışadamlarının ılk baş vurdukları kurum, ı>te bu dernek Derneğın uyelerı ve yönetıcılen Almanva'nın en buvuk firmalarının temsılcılerınden oluşuyor Der neğın Alman hukumetlerıvle de arası çok ı>ı Dernek "sosyal faalıyet" gösterıvor Alman hukumetlerı "resmı temaslar" jurutuyor Sonunda bır de bakı>orsunuz kı, Almanlar Orta ve Yakındoğu ul kelerıne yatınm >apma>a başlıyor, tıcarı ve sanayı ılışkıler artıyor, Alman malları Ortadoğu pazarını kaphyor Hamburg'ta Başbakan Ozal'ın "onur konugu" olarak bulundu ğu yemeğe Mman Cumhurbaşkanı Weızsaecker ıle Alman Dışışlerı Bakanı Genscher de katıldı Genscher yemekte vaptığı konuşma da, Dernek Başkanı Thıerbach ın sozlerını doğrulayarak, "Turkı>e. tslam dunvası ıle Batı dunvası arasında bır koprudur Bu gerçegı hem Avrupa hukumellerı, hem de Avrupalı ışadamları artık anlamalıdır" dedı Bır >andan, Ozal hükumetıne desteğını esırgemezken, ote yandan orada yemekte hazır buiunan beş yuzu aşkın ışa damına da "Turkije'de vatırım >apın" ışaretını vermış oldu Aslında, Ozal'ın Almanya gezısı, "ışadamlarını ıkna etme" açı sından başarıh geçtı Gerçı, Başbakan'ın daha sonra uçaktakı sohbet sırasında da behrttığı gıbı, "Bu işler hemen bugunden varına somut bır sonuç vermeyebilır." Ancak Alman ışadamları en azından bu gezı nedenıyle, "Turkıye'de guvenebilecekleri bır hukumetin bulunduğuna" ıkna oldular Alman ışadamlarının Turkıye'ye duymaya başladığı guvenı Al man Başbakanı Kohl'un da duyduğuna kuşku yok Çunku Kohl, Turkıve'mn Avrupa ulkelenyle sorunlarında hem "yardımcı" olacak, hem de hatta "arabuluculuk" yapacak Bır anlamda Turkı ye'\ı "sıyası olarak" desıekleyeck Ancak buna karşılık Turkı>e bellı buvuk >atırımlarda Alman fırmalarını herhalde "gozeteeek." Or neğın, gerek nukleer santralda, gerekse THY've alınacak uçak tıpınde Alman fırmalarınm dığer uluslararası fırmalarla rekabetle rınde, "ıpı goğuslemelerine ramak kaldığı" da bır gerçek Fırmalar, ışadamları, hukumetler arası goruşmeler vonunden "olumlu" ızlenımleı varatan Almanya gezısının, Alman basınına a>nı "olumlu olçulerde" yansıdığını soylemek gu«, Orneğın, Ozal'ın Kohl ıle yedığı yemeğı Alman TV'lerı aynı akşam tam onbeşıncı haber olarak vayınladılar Irak Dışışlerı Bakanı'nın Bonn zıyaretı ha ber bultenlerınde daha once ve daha genış ver aidı Alman gazete lerınde de Ozal'ın gezısı sekız on satırhk haberlerle venldı Sadece Frankfurter Allgememe bır başyazı yayınladı O da genellıkle "ışçı sorunlarına" ayrıldı Gerek Turk heyetı, gerekse Alman yetkıhlerı basındakı ılgısızlığı "gezının resmı olmayışına" bağladılar Ama, "resmi olmayan" ge zıde çeşıtlı "resmi" anlaşmalara varıldığı bır gerçek Universite (Baştarafı I. Sayfada) ları derslerden aldıklan notlar dıkkate alınmayacak ve bu durumdakıler mutlaka kurula guecek Ozal engelli koşuya (Baştarafı 1 Sayfada) Kalaycıoğlu, Turkân Ankan, Nevzat Bıyıklı ve Orhan Erguder başta olmak uzere, yaklaşık 4050 ANAP mılletvekılı, Içışlen Bakanı Tanrıyar'ı eleştırıyor, duruma derhal mudahale edılmesı gerektığını savunuyor ANAP Grubunda mılletvekıllerının buyuk çoğunluğu hukuk devletı ve ışkence ıddıalan uzerıne herhangı bır tartışmaya gırmekten ozellıkle kaçınarak, her ıkı bakanı eleştırıyor, şımdıhk "tarafsız gorunmeyi" Başbakan Özal'ın tavrını beklemeyı yeğlıy orlar Partı ıçı sorunlan "nıhani bir yumuşaklıkla" çozme konusunda başanlı sınavlar veren Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler, gelışmelenn "Ankan'dan kavnaklanan ilk sorun olmadığını" belırterek, "Parti içinde çozumlenemeyecek boyutlarda bir sorun ortaya çıkacagını sanmıyorum" dedı Ozal'ın ANAP Grubunu toplamadan önce, partılı yönetıcılerle goruşeceğı, Ankan'la Tannyar'ı Kapıkule operasyonu konusunda ayn ayn dınleyeceğı öğrenıldı BOLGELERDEN GELENLER ANAP Grubu, Kapıkule operasyonu nedenıyle doğan puruzlerı gıderdığınde sorunlarının çok buyuk bır bolumunu çöz muş olmavacak Çunku seçım bölgelennden dönen mılletvekıllen beraberlerınde pek çok >akınma, eleştırı ve taleple gehyorlar Mületvekıllennın yansıtacağı sorunların, taleplenn, ANAP Grubunda yenı tartışmalara yol açabıleceğı behnılıyor Bakanlıklann taşra duzenlemelenyle ıl gılı yakınmalar bu çerçevede önemlı yer tutacak Bır başka konu, bakanlar arasındakı uyuşmazlıklar Partısının buyuk kongresı vapılmadan hukumette değışıklık istemedığını bırkaç kez belırtmış olan Başbakanın bu nıtelıktekı puruzlen nasıl gıdereceğı merak edılıyor TannyarAnkan çatışması kazasız belasız çözumlenırse, Veysel Atasoy Husnu Doğan Ismaıl Özdağlar, CemaJ Buyukbaş Kaya Erdem gergınhklennın gıderılmesıyle uğraşılacak "Kadrolaşma" suçlamaları nedenıyle partı ıçınden dışmdan tepkı toplayan Mehmet Aydın ve Veysel Atasoy'un durumlarına açıklık getınlrnesı de gerekecek Başbakandan kısa vadede çözum bekleyen hukumet sorunlan arasında, ımar affı gıbı "muzminleşmiş" olanlar harıç, Aırbus ve nukleer santral ıhalelerı gıbı "nazık" konular da bu lunuvor TBMM'nın onumuzdekı gunlerde Anayasa gereğı cıkarmak zorunda bulunduğu yasalarla bırhkte 1985 malı yılı butçesı de Meclıs'te goruşulecek Dış borç sorunlan, gerı odemeler, kıdem tazmınatı, emekhhk yaşı, toplusozleşmelerdekı tıkanma, Özal'ın sorunlar gundemınde seçkın yerler kaphyor (Baştarafı 1. Sayfada) En kötu an, yenıden sarıhnalar. Görevhler ınsanlan bırbırınden ayırmak ıçın araya gırıyor . Suremn dolduğunu, koğuşa gıtme zamanının geldığını söyluyorlar Insanlar bırbınnden aynüyor Sanıklar geldıklen demır kapıya yönehyor Arkalarına bakarak son kez aılelerıne el sallıyorlar ve demır kapının arkasından kayboluyorlar Dıkkath ınsanlardan sesler yuksehyor "Bakın 5 dakika tam dolmadı.." "27 sanıye daha goruşmemiz lazım.." "Sure zaten az, o da tam dol Beş dakikalık bayrarn zıyaretı muyor.." Bazı aıleier göruş yermı terk etmıyor Çunku bekledıklerı yakını gelmedı Görevhler kendılenne koğuşa anons yaptırdıklannı, sanığın gorüşe çıkmadığını soyluyor Yakınlarıböylebır şeyın olamayacağını, görmek ıstedıklen kışının mutlaka goruşe çıkacağını belınıyorlar Gergın bır havadan sonra gorevlıler ve aıleier anlaşıyor Çocuğunu görmeye Istanbul dışmdan gelen bır baba ıse, "Gece 3.30da geldım. O saatten ben beklıyorum. Bır saat benım içın fark etmez. Onu gormek ıçın degıl bir saat, bir gun daha beklerim" dıyor Oğle arasından sonra göruş yenıden başlıyor Bayrampaşa Cezaevı'nde göruşen 4 bın sanık arasında, TIP davası nedenıyle hukumlu bulunan Alp Selek, Banş Da\ası nedenıyle hapıs cezasına çarptınlan ve haklarındakı karar Askerı Yargıtayca bozulan ancak tahlıye edılmeyen Ali Sirmeo, Melih Tumer, Orhan Taylan. Haluk Tosun, Gencay Şaylan, Nıyazı Dalyancı, Vledn Ozek, Erdal Atabek, Huseyın Baş, Gundogan Gorsev, Avkut Goker ve tahlıve edıldığı gun başka bır cezası kendısıne teblığ edılen DİSK Genel Başkanı Abdullah Başturk de \ardı 18 yuksek öğretım kurumunda kesın kayıtlar bugun başlıyor THA'nın habenne göre, sözkonusu okullar ve buralarda kayıt ışlemlennın bıtış tarıhlerı şöyle Marmara Unı , ODTÜ, Gazıantep T.U., Dıcle Unı , Erzu rum Atatürk Ünı 14 eylul, Ha cettepeÜnı 19e>lnl, İTÜ.Çukurova Unı , Ege Unı , Karadenız T U , Akdenız Unı , Trakva Unı , Samsun 19 Mayıs Unı 21 (Baştarafı I. Sayfada) eylul, Mımar Sınan Unı , 9 Ey Turkıye'de cezaevınden kaçarak lul Unı , Kon>a Selçuk Ünı 25 yurt dışına gıtmıştı Sıyası ıltıca aldığı Fransa'va >erleşen Guney, eylul, Ercıyes Ünı 26 eylul. 1983 yılı ocak ayında T C vaBu 17 okula ek olarak, Ana tandaşlığından çıkartılmıştı Yıldolu L'nıversıtesı Açıkoğretım maz Guney evlı, ıkı çocuk babaFakultesı'nde kesın kayıtlar bu sıydı gun başla>ıp 16 eylule kadar su recek Açıkoğretım Fakultesı'ne Fılm yonetmenı, oyuncu, se kavıtlar ıkı aşamada gerçekleş naryo ve roman yazarı Yılmaz tınlecek 10 16 eylul arasındakı Guney, 1937 yılında Adana'ya ılk aşamadan sonra, ikıncı aşa bağh Yenıce köyunde dunyava ma 511 kasımda olacak geldı Adana Lısesı'nı bıtırdı, bır Kesın kavıtların daha sonra sure İstanbul'da Hukuk ve Iktıvapılacağı beş okulda kayıt ta sat fakultelerıne devam ettı 1958'de Atıf Yılmaz'ın yanında rıhlerı şoyle Yıldız Unı 1221 eylul, Ana "Bu Vatanın Çocuklan" fılmıydolu Unıversıtesı 1725 eylul, le senaryo yazan, yönetmen yar Bursa Uludag Ünı , 1726 eylul, dımcısı ve oyuncu olarak sıne100 Yıl Ünı 2030 eylul. Elazığ maya gırdı 1%1'de bır oyku sunde "komunızm propagandaFırat Unı 2428 eylul. sı" vaptığı gerekçesıyle cezasına KESİN KAYIT TA çarptırıldı 1963 ten sonra Yeşıl İSTENEN BELGELER çam'da başrollerını oynadığı ucuz butçelı seruven fılmlerıyle Universite Rektorluklerı'nce Anadolu ınsanının gonlunu tet oğrencılerden kayıtlar sırasında hettı ve "Çırkın Kral" adıyla un ıstenen belgeler genel olarak şun lendı "Umut", "Acı", "Agıt", lar "Baba", "Arkadaş" fılmlerının • OSYM kımlık kartı yonetmenı olarak da dıkkatı çek • ÖSYM sınav sonuç belgesı tı "Endişe" fılmını çekerken • Öğrencının mezun olduğu Adana'nın Yumurtalık ılçesmde okuldan dıploması ya da yenı ta bır yargıcı oldurme suçuyla 18 nhlı mezunıyet belgesı yıl hapıs cezasına çarptırıldı • Tasdıklı nufus suretı 1981 vılı sonlannda bayram ız• Ikâmetgâh belgesı nıyle yatmakta olduğu Isparta • Cumhunyet Savcılığı'ndan Cezaevı'nden çıktı ve yurt dışısabıka kayıt belgesı na kaçtı Orada çevu"dığı "Yol" • Askerlık vağındakıler ıçın, fılmı, 1982 Cannes Şenhğı Buyuksekokula kavdolmasında as yuk Odulu'nu Costa Gavras'n kerlık açısından sakınca olmadı "Mıssing"ıyJe paylaştı Daha ğını gosterır belge. sonra "Duvar" adlı fılmı Fran• 12 adet 4,5 x 6 boyutlannda sa'da çektı Guney ayrıca, Zekı fotoğraf Okten'ın yonettığı ve uluslarara• Unıversıtece belırlenecek bır sı alanda başarı kazanan "Suru" bankaya ıstenen tutann yatırıl den başka "Duşman" ve "Baydığını göstenr banka dekontu ram" fılmlerının ortava çıkma• öğrencı karnemı, şebekemı sını sağladı ve pasomu kaybettım HukumYılmaz Guney'ın Fransızcaya suzdur NEJAT KANGAL Yılmaz Güneyda öldü Orhan Kemal çevrılen ve De Cuellar Odulu'nu alan "Boynu Bukuk Olduler", "Hucrem", "Salpa", "Sanık" adlı romanları, bırçok senaryosu "Ogluma Hıkâ>eler"ı son olarak da 1980'ler ba>ın daçıkan"Soba Pencere Camı ve Iki Ekmek İstiyoruz" adlı ıkı yenı romanı var (Baştarafı 1. Sayfada) başkanı Rauf Denktaş'la gelecek hafta sonuna kadar çeşıth goruş meler yaparak ıkı lıderden Kıbrıs somnunun çeşıtlı konu başlıklan hakkındakı goruşlennı ay rı ayrı alacak BM Genel Sekreten de Cuel lar'ın ıkılı goruşmelerden amacı, 16 aydır kesılmış bulunan toplumlararası goruşmelenn >enıden başlatılması ve bır zırvenın vollarının araştınlması a.a'nın habenne gore, Kıpnyanu ıle bırlıkte Nevv York ta bulunan Kıbrıs Rum yonetımı sozcu su Andreas Hristofıdes, bır Rumta gazetedekı demecınde, "Goruşmelenn sadece de Cuellar'ın çalışma konulannı degıl Kıbns sonınunun tum yonlerinı kapsayacak bır esasa yonelik olacağını" soyledı Hnstofıdes, goruşmelenn umut verıcı geçmesı haluıde bır zırvenın yapılabıleceğını doğruladı (Baştarafı 1. Sayfada) pıştı Kazada Ali Demirei öldu IzmırAnkara karayolunun Bornova tren ıstasyonu kavşa ğında meydana gelen zıneırleme trafik kazasında Ismet Esensoy ıle Kadir Çıçek olduler Trabzon'da otomobıl kam yon çarpışması sonucu Fırat Tannkulu ıle Ferdi Tanrıkulu yaşamlarını yıtırdıler Babasmın görevine başlıyor Trafik Istanbul Emmyei Mıtdur Yardımcılığı'na getınlen Asayış Şube Muduru Mehmet 4ğar, yenı gorevıne bugun başlayacak Bır sure once Içışlerı Bakanlığı onayıyla Emnıyet Mudur Yardımalığı 'na vukseltılen Mehmet Ağar, yenı Şube Muduru aıanana dek, Asavış Şubesı 'nden de sorumlu olacak Yıllar once babası 7ulfu 4ğar'm vuruttuğu gorevı ustlenen Emnnet Mudur Yardımcısı Mehmet Ağar'a 2 ayrı şube mudurluğunun daha bağlanacağı beklenıvor Mehmet Ağar i