Katalog

24 HAZIRAN 1984 HABERLER CUMHURIYET/7 DYP 1. kuruluş yıhnı kutladı "Hükümetin devlet anlayışı gayri ciddi" Haber Merkeıi Doğru Yol Partısı'nın 1. kuruluş yıldönumü dolayısıyla tstanbul'da düzenlenen panelde konuşan Terctiraan gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak. "Her sıkıntının çaresi demokraside aranmalıdır fikrı butun kesimlerde bir >erleşebilse buyuk mesafe katetmış oluruz" dedı Partı Genel Başkanı Vıldırım Avcı, Ankara'dakı basın toplantısında konuştu ve "Devleti anlayış larzı bu kadar gayriciddi olan ve onu bir buyuk holding gibi goıvn hukumete şimdıye kadar rastlamadıgım" ılerı surdu Avcı, "Bugun için bir erken seçirain soz konusu olrnadığım" behrttı Doğru Yol Partısı'nın 1 kuruluş yıldönumü dun Istanbul ve Ankara'da kutlandı Ankara'da, Başkan Avcı ve kuruculardan oluşan bır heyet önce Annkabır'ı zıyaret ettı Ardından Genel Merkez'de bır basın toplantısı düzenlendı. Basın toplantısında hukumetin ekonomık uygulamalarını eleştıren Avcı şöyle konuştu: "Turkiye gerilemiş, fakirieşmiştir. Alınan iktisadi tedbirlerin neticesi raeydanda. Gidisat da belli. Buna rağmen hukumet aynı yolda devam edecegıni ısrarla belırtmektedir. Yeni yeni zamlar, yeni beceriksizlikler ve aynı yanlışlar ve aynı neticeler... Bu tam bir kısır dongudur. Bu 'balan batar. kalan kalır. kalan sağlar bizimdır' zıhnıyelının (a kendisidir. Olaganustu şartlann ortaya çıkardığı ve hiç bır koklu inanç ve sağlam zemıne sahip olmayan bugunku iktidar şimdıden tukenmiştir. Meclisin durumu da iktidannkinden paıiak değildir, meclisin milleti ile organik bagında buyuk kopmalar meydana gelmiştir. Mılletin yansına yakın bir çoğunluğu, bu mecliste temsil edilmeraektedir. Nihayet, meclisin muhalefeti tabanını yitirmiştir. Meclis kursusunden muhalefet yapılmamakladır. " Yıldırım Ava bir gazetecmın erken seçım konusundakı sorusunu şöyle yanıtladı. "Bugun boyk bir şey soz konusu değil, şartlar 1985 veya 1986'da bir erken seçimi gundeme getırebilir." Avcı, bır başka soru uzerıne, "Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in siyasi parti lıderteriyk goruşmesirti olumlu karşıladıklannı, tarafsız buyuk bır organın bu temaslanmn demokratik rejıme fayda sağlayacafına inandıklannı" behrttı Avcı, "Hazine'den partisine yapılması soz konusu edilen 14 milyon lira yardımı, bir hayır kunırauna bagışlayabileceklerini" söyledı İFTAR YEMEG1 DYP Genel Başkanı Yıldırım Avcı, parüsının kuruluşunun 1 yıldönumü nedenıyle dün akşam bu ıftar yemeğı verdı. Çankaya'da bır restoranda venlen ıftar yemeğmde HP Genel Başkaıu Necdet Calp, SODEP Genel Başkan Yardımcılan Cezmı Kartay ıle Türkân Akyol, MDP Genel Sekreten Ülku Söylemezoğlu ve Refah Partısı Genel Sekreterı Ahmet Nedım Çetın bulundu Başbakan Turgut Özal da DYP'nm kuruluşunun 1 yıldönümune tstanbul seyahatı nedenıyle katılamadığını bıldıren bır telgraf göndererek, DYP'nın kuruşunu kutladı. tSTANBUL'DAKt PANEL DYP'nm 1. yıl kutlamaları kapsamında yer alan "Dogru Yol Partisi'nin Siyasi Hayatımızdaki Yeri" konulu panel, dun Etap Maımara Oteh'nde >apıldı. DYP Istanbul ll 2 Başkanı Sadrettin Turan'ın yönettığı panele eskı bakanlardan Halil Başol, Metah Esenbd ve Turgut Toker ile gazetecı Nazlı Ilıcak konuşmaa olarak katıldılar. 200 cıvannda ızleyıcinin katıldığı ve sorular yönelttıği panelde, DYP'nın dış pohııka, ekonomı 4 Olağanustu rejımden henuz çıkılmış olmasından dolayı, bırtakım bekleyış ve he\eslerın devam etmesı. En azından devam ettığı endışesının mevcut olması. DYP'nın sağda Anavatan'a alternatıf bır partı oldüğunu söyleyen Ilıcak, şoyle konuştu "DYP'nin mevcudiyeti hem demokrasinin, hem miHiyetçi muhaf azakâr fıkrin teminatıdır. Doğru Yol, ıktıdardan memnun olmayan kiUelerı bir çatı altında (oplamayı amaçlamaktadır. Yalnız bu fonksiyonunu yerıne ge(irebılmesi, derlenip toparlanmasına, kamuoyunu tatmin edecek bir \itrinlc mılletin karşısına çıkmasına baglıdır. Olağanustu dönemin şartları \e sarsıntıları içinde bunu yapmaya fırsat bulamamıştır. Maalesef kuruluş yıldonumunu kutladıgı bugun dahı istikbalinden emin değildir. Çunku Anayasa Mahkemesi'nde kapatılma davası gonılmektedir. Ilıcak, şoyle devam etti: DOĞRU YOL PANELt Eski bakanlardan Turgut Toker, Halil Bafol ve Meüh Escnbtl ile gazeteci Nazlı Uıcak 'ı/ı konuşmacı olarak katıldığı "D YP'nin siyasi hayatımzdaki yeri" konulu panel dun yapıldı. ve siyasi konulardakı göruşlen tartışıldı lktıdann sağ kelımesıni kullanmaktan özelhkle kaçındığını ve bunun venne lıberal kelımesıni kullandığını belırten Tıcaret eskı Bakanlarından Halil Basol, hberalızmın 19 yıizyılda kaldığını ve oldüğunu söyledı Lıberahzmın, "bugunku iş hayatını biraz da okşamak amacıyla kullanılan bir husus" oldüğunu behrttı. Türkıye'de demokrasının bır gelgıt olayına benzedığını söyleyerek konuşmasına başlayan Tercuman gazetesi yazaıı Nazlı Ilıcak, "Henuz serbestçe tahlil yapacak durumda olunmadıgını" behrttı, şöyle dedı: "Onumuzde ne gibi olaylann bizi beklediğini bilmiyonım. Ama su kesin ki arzu edilen istikrar sağlanamamıştır. Hem de Meclis çogunluğuna dayanan bir siyasi parti bulunmasına ragmen. Siyasi partiler koku yıllara davanan bir inanç ve mucadele birıkımidir. Anavatan'ın içine huzursuzluk tnhumlarını atan unsur, değişık duşuncedeki ınsanlann bir araya gelmesıdır. 12 Eylul sonrasında polılıkanın ikincı plana itilmesi buna ımkân vermişlir. Depolitize olan halk da, ekonomik faktorieri on plana almış ve oyunu siyasi bır tercibi yansıtacak sekikle kullanmamıştır." Varolan ıstıkrarsızhğın nedenlennı 4 ana noktada toplayt n Ilıcak, bunları şu şekılde sıraladı. 1 Yeni kurulan partılerın henuz bır kalıba oturamamaları. Bu yuzden de 40 yıllık çınarın da.anıklılığını gosterememelen. 2 Te^.rubelı politıkacıların sıyaset sahncsiuden çekılmesı 3 6 Kasım seçımlen ıçın sadece uç partıye %ıze verılmesı. "Her sıkıntının çaresi, her buhranın çozumu demokrasi içinde aranmalıdır, fikri sivil, asker, koylu, kentli, isçi, memur, her kesimde bir yerleşebilme buyuk mesafe katetmiş oluruz." tmar lskân eskı Bakanlarından Turgut Toker de konuşmasında, "Kişinin muhtaç duruma duşmesinin sosyal sonınlann temeli oldugunu" söyledı. "tşsizlik bize gore en buyuk sosyal soru n ve adaletsizliktir. Bunu onlemek için iş imkânlan yaratmak ve yatınm yapmak ve teşvik etmek gerekir. Aynca insan guven içinde olmalı ve yarın endişesinden kurtarılmaiıdır" dedı Yüce Görev Partisi kapatdmadı, "varhğı sona erdi" ANKARA (Cumhuriyel Burosu) Anayasa Mahkemesı, Yuce Gorev Partısı'nın kapatılması ısiemışle açılan davada, Cumhunyet Başsavcıhğı'nın partının kapatılmasına ıhşkın ısteminm reddıne, soz konusu partının "hukuki varlıgının sona erdiğine" ve varsa, partının mallarının Hazıne'ye devrıne karar verdi. Cumhunyet Başsavcısı, 30 Haziran 1983'de Anayasa Mah1 kemesı'ne "Yuce Gorev Partisi nin dagılma durumunun saptanması ve kapatılmasına karar verilmesi" ıstemıyle dava açmıştı Anayasa Mahkemesı Sıyasal Partiler Yasası'nın 121'iıcı maddesının, Medenı Kanunun 70. Dernekler Kanunu'nun 44'ncu ruaddelerının ışığında, Yuce Görev Partısı'nın 24 Haziran 1983 gunu dağılmış duruma duştuğunu saptadı. Anayasa Mahkemesı, Yüce Görev Partısı'nın mal varlığı konusunda Sıyasal Partiler Yasasının 110. maddesının benzetme yoluyla, kendıhğınden münfesıh olan sıyasal partılere de uygulanabılecek nıtelikte oldüğunu saptadı Mahkeme, 2S/%n9İVtt "Yuce Gorev Partisi'nin hukuki varlığının sona erdiğine, soz konusu partinin kapatılmasına ilişkin ıstemin reddine ve varsa partinin maharının Hazine'ye geçirilmesine" karar verdı Ünlu yönetmen Joseph Losey, iki yıl once Venedik Film Festivali'nde belki de son basyapıtı % sayılabılecek "4labalık 'ı sunmustu. Kultur Servisi Amenkalı unlu film yönetmenı Joseph Lose>, 75 yaşında Londra'da öldu Losey'ın basın sözcusu Theo Cowan, yonetmenın kısa bır sure önce hastalandığım ve geçtığımız cuma gunü Londra'daki evınde oldüğunu açıkladı. Sınema dunyasının en önemlı yönetmenlerınden bin sayılan Joseph Losey, 1909 yıhnda doğdu 1929 vıhnda Harvard Ünıversıtesı'nı bıtıren Losey, bır süre geçımını kazanmak ıçın çeşıtlı ışlerde çalıştıktan sonra uğraş alanı olarak sınemayı seçtı 1940'lann sonlannda eleştırmenlerce umutla karşılanan bır başlangıç >apn Sınemaya 1948'den başlayarak "Yeşil Saçlı Çocuk" adh fılmle atılan Losey, 1950'Ierde "tnsafsız Zaman", "Kaderin Cilvesi" gıbı filmler çevırdı 19S0'lerde Amenkah senatör Mc Carthy'nın başlattığı "solcu avı" sırasında kovuşturmaya ve baskılara uğrayan Losey, ülkesını terk ederek tngıltere'ye yerleşmek zorunda kaldı, bu ülkeyı kendıne yurt edındı Sanatçı, 1960'lardan başlayarak çağdaş sorunlan ele alan en önemlı fılmlerını lngıltere'de gerçekleştırdı. Çağımızın en büyük sınema ustalan arasında yer alan Losey, 1960'larda "Aldatan Kadııı", "Uşak, "Modesty Blaise", "Kaza Gecesi", "Aşkı Arayan Kadın" ve "Gizli Merasim" gıbı başyapıtlar yarattı. 1970 yıhnda "Arabulucu" adh fılmıyle Cannes Film Şenlığı'nde Altın Palmıye'yı kazandı. Joseph Losey, lngıltere'de yaşamayı sürdurtnesıne karşın 1976 yıhndan sonra fılmlerını Fransa'da çevırmeye başladı. Fransa'da yaptığı son filmlennden "Dotı Giovanni" ve "Alabalık" geçen yıl ve bu yıl ulkemızde Sınema Günlerı'nde gösterıldı Lose>, bır ay kadar önce başrollerınde Vanessa Redgrave ve Sarah Miles'ın oynadığı son filmı "Steaming") tamamlamıştı Unlti yönetmen Joseph Losey öldü Anakent belediye başkanının veto yetkisine tepkiler sürüyor Yavru belediyelerin umudu Genel KuruTda BA 'VA.4 $L BEStlVtN ÖNÜMDE Banka mudurunden 15 günlük beklemeden sonra kredi sozu alan ureticılerin yuzu guluyordu. Banka şubesinin onunde toplanıp bir de fotoğraf çektirdiler. "Neyse sozu aldık. tnsallah yarın geldiğimizde zorluk çıkmaz" diyorlardu şubesinin ANKARA (Cumhuriyel Bnrosu) Büyuk kent belediye başkanlarına, îlçe beledıyelennın çalışmalarını veto etmek hakkını tanıyan maddenın Butçe Komısyonu'nda aynen benımsenmesı, başkentın ılçe belediye başkanları arasında tepkıye ve karamsarlığa yol açtı Başkanlar yıne de "umutlannı konımaya" çaba gösterıyorlar Çankaya Belediye Başkanı Erdoğan Yavuzlar konuya ılışkın durum değerlendırmesını yaparken, zayıf da olsa bir umudu oldüğunu bıldırdı. Vetonun ağır bır hukum oldüğunu, benımsenmesıne karar verılırken uzerinde çok ayrıntıh bıçimde düşünmek gerektığını ve bu hakkın tanınmasının getıreceğı sonuçtann mutlaka hesaba katılması gerektığıni hatırlatan Yavuzlar şöyle dedı "MiUi iradeyle gelmiş bir belediye başkanını yine milli iradeyle gelmiş bir başka başkan, anakent belediye başkanı veto edecek. Bir olayı kişilere bu kadar baglaraak doğru değildir. Du^unun ki veto hakkı Belediye Meclisi'ne bile değil de başkana tamnıyor. Bu olacak şey değil. Aslında vetonun hiçbir turiusu olacak şey değil." de eden Erdoğan Yavuzlar, o gün Başbakan Ozal'la göruştüklerının buyuk bır bolumunün Bütce Komısyonu'nda çözüme bağlandığını, ama veto konusunun çok çok ağır bır karar oldüğunu yıneledı Yavuzlar sözlerinı şöyle bağladr "Begenmedim, sevmedim bu durumu. Genel Kurul'un belli bir noktada, olaya daha başka şekiMe yaklaşacağı ve bu antidemokratik konuyu çağdaş bir anlayışla çozeceği yolundaki umidimi korumak istiyorum. Umidimiz orada da kınlırsa daha başka hiyerarşik kademeler var." Mamak Belediye Başkanı Mehmet Akgun, her şeye karşın veto hakkının Genel Kurul'da uzun uzun duşunuleceğıne, tartışılacağına ınandığını bıldırerek "Biz elimizden geldiği, dilimizin donduğu kadar veto hakkının sakıncalannı anlattık. Ama hâlâ diretiyorlar ve oyle istiyorlarsa o>le olsun" dedı Mehmet Akgun, veto hakkının her ıstenılen zamanda ve her ıstenıldığı bıçimde kullanılmayacağı ınancında oldüğunu, bu hakkın venlmesı durumunda, ne gıbı koşullarda ve ne gıbı kurallarla kullanıiacağının da bazı esaslara bağlanacağmı umduğunu söyledı. Her şeye karşın anakent beledıye başkanlarının veto hakkını olurolmaz bıçimde kullanmayacaklannı bıldıren Mamak Belediye Başkanı, bu makama, hızmet \ermek ıçm geldıklerını, bu hızmetı yaparken veto edılecek kararlar uretmemeye çalışacaklarını, yani kendılerıne duşen gorevı dıkkatle yerıne getırmeye çaba göstereceklennı soyledı ve şoyle dedı: "Haklı olduğumuz herhangi bir konuda, hak etmediğimiz bir vetoyla karşılaşırsak, durumu aynen basına açıklar ve kamuoyuna duyururum. Ve çok açık soyluyorum, gunu gelince konuşur ve olup bitenleri butun açıklıgıyla ortaya koyanm." Altındağ Belediye Başkanı Muzaffer Atılgan konuya ıhşkın göruşlerını açıklarken, şu andakı ılçe beledıyelerınin tek tek, bundan oncekı "tek şehir Ankara belediyesi" durumunda oldukian, bu belediyelerin 1580 sayılı yasanın tanımladığı beledıyeler olduğu ve "Yeni olanın, statusu degişenin" buyuk kent beledıyelen olduğu yolundaki goruşunu yıneledı "Hepsi de seçimk gelmiş ve milli iradeyi temsil eden belediye basVanlarT'nın aynı yollarla gelmiş bır başka başkan tarafından veto edılmesının anlamı uzerinde durulması gerektığını bıldıren Muzafter Atılgan, "Buyuk şehir beledıyesinin yen protokoldur, gorevlen de prolokol gorev leridir" dedı. Bir kredi alına övkiisü Fransa'daki "özel okullarT destekleme mitinginde olay çıkmasından korkuluyor SABETAY VAROL PARİS Fransa tarıhının en buyuk kıtle gosterısı olacağı tahmın edılen "ozel okulları" destekleme mitinginde olay cıkmasından korkuluyor. Bastılle Meydanı'nda bugun yapılacak olan ve 11.5 mılyon kışının katılması beklenen mıtıng ıçın Başbakan Pierre Manrov "Aileleri, tedbirli davranıp çocuklarını mitinge goturmemeye" çağırdı İçışlerı Bakanı Gastone Deffere ıse, "tfade ve gosteri ozgurluğune saygılı oldugu içitı toplantıya izin veren hukumetin hıçbir kanunsuzluğa goz yunımayacağını" açıkladı. Muhalefettekı klasık sağ partılerın tum yönetıcılerınden başka son Avrupa Parlamentosu seçımlerınde yuzde 10 oy alarak Fransız polıtıkasında bırdenbıre önem kazanan ve lıderhğını JeanMarie Le Pen'ın yaptığı aşın sağ Mıllı Cephe Partısı'nın de a>rı bır kortejle katılacağı dev mıtıngm olaylı gecmesınden endışe edıldığı ıçın gorulmemış guvenhk onlemlerının ahndığı açıklandı Mıllı Eğıtım Bakanı Alain Savao'nın hazırladığı Katolık Kılısesıne bağlı çevrelerın buyuk tepkısıne neden olan ve geçtığV mız ay Meclısten geçtıkten sonra, onumuzdekı gunlerde Senatoda tartışılacak, olan "Ozel Okullar YasasT'nın karşıtları, bu yasayla Fransa'da eğıtım özgurluğunun kısıtlandığını ıddıa edıyorlar Bunlara gore, çoğunluğu dınsel kurumlarca yöneltılen ozel okullarda çalışan öğretmenlere ısterlerse memur olma hakkının tanınması, bu okullara sağlanan devlet yardımının azaltılması, aılelerın çocuklarının okullannı seçme ozgurluğune ındınlmış bır ağır darbe sayilıyor. 15 gün banka öntinde bekleyen üreticiler, ancak soz alabildiler Bir üretici şöyle diyor, "50 kişi burada 15 gündur bekliyoruz. Bir kişinin gündelik yövmiyesi 500 lira olsa, 50 kişinin burada 15 günluk bekleme maliyeti 3 75 bin lira eder. Yazık değil mi? HAKAN KARA tZMİR Tam 15 gundur Hamzababa Koyu tutun uretıcılerı, Zıraat Bankası Bağyurdu Şubesı onunde beklıyordu. Her gun 50'ye yakın uretıcı, "Belki bugun kredilerimizi alabiliriz" dıye gelıyordu bankanın onune Ama 15 gundur Hamzababa Koyu muhtarı Hamza Bulut ıle Banka Muduru arasında suren goruşmeler sonuç vermıyordu Turkıye Cumhurıyetı Zıraaı Bankası Bağyurdu Şubesı, 1984 yılı uretımı tutun kredılerını dağıtmaya başlamıştı Halılbeyh, Gökçeyurt, Sarılar, Sınancılar köylerı tutun uı etıcılerı, kredılerını hep almışlardı Kredıyı alamayan bır Hamzababa Koyu kalmıştı Neden tutun uretıcılerı 15 gundur banka onunde beklıyorlardı9 Hamzababa Koyu muhtarı Hamza Bulut, bunun nedenını şoyle açıklıyordu "Tum çevre koykr kredilerini aldıklan halde, bizim koye bir turlu kredi vermek istemiyor banka muduru. Gerekçe olarak da koyumuzden daha onceki yıllarda kredi alıp borcunu odemeyen ureticileri gosteriyor. Tutunden borç alıp da vadesi geldigı halde 9 kışi bu borcu odememıştı. Kovun 700 kışilik nufusu, geçimini tutunden sağlar. 9 kişi geçen yıl borcunu odemedi diye tum koye kredi vermıyor banka muduru. Halbukı her uretici aldığı borçtan bankaya karşı şahsen sorumludur. 9 kişi için 99 kişi cezalandınlır mı? Borcunu odemediği takdırde uretıcı hakkında icraı muamelc vapılarak paranın tahsilıne gıdilır .Oysa banka muduru, "Bu dokuz kişi borcunu odemeden sızın koye kredi vok" dıyor Sonunda köy muhtarı ve uretıcılenn kendı aralarında seçtıklerı 3 kışı, Zıraat Bankası Bolge Muduru'ne başvurmakta bulu yorlar çareyı "Bakalım ne olacak? Banka Bolge Muduru bize sorunu çozumleyecegjne dair soz verdi." dıyor başvuruculardan Yaşar Sonmez. Bağyurdu kasabasına vardığımızda, 50'yı aşkın tutun uretıcısını Zıraat Bankası onunde bekler buluyoruz "Tam 15 gunden beri bekliyorum banka kapısında" dıyor Yaşar Ay, " Kredi) i bir turlu vermiyorlar". Bu arada uretıcı Refik Çetın soze karışıyor 50 kişi burada 15 gundur bekliyoruz. Bır kişinin gündelik yevmiyesı 500 lira olsa, 50 kişinin burada 15 gunluk bekleme maliveti 375 bin lira eder. 1 azık değil mı? Uslelik tulunde kınm mevsimindeyiz. Tarladaki tutunu toptamazsak, tutunler yanar. Aynca ılaçlamak da gerekiyor. Bir suru masraf var ve bu krediye buyuk ihtiyaç duyuyoruz. Hem buyukknmiz, "Turkıye tarımsal sanayıyle kalkınacak'' der, hem de bizim gibi vannı >ogunu tutune baglamış insanlara kredi almakta zorluk çıkanlır. Sonunda koy muhtarı ıle bankaya gırıyoruz, şube muduruyle goruşmeye "Bakın" dıyor mudur Ozer Bayram, "Burada kaç kişilik borçlu lıstesı var elimde. Ben geçen yıldan borcu olup da vadesi gelmiş olan 9 kişinin borcunu odemesini istiyorum." o sırada telefon çaltyor "Evet efendim, buradalar. dıyor banka muduru, "Ama nasıl olur? Efendim bunlar butun koy akraba, bepsı bırbinne kefil oluvor. Ama efendim anlalamadım galiba, bir suru borçlan var bankaya. (vet efendim, olur efendim." Telefon goruşmesınden sonra ukrar başlıyor uretıcılerle banka muduru arasındakı tartışma Lretıcı Erdoğan Bulut. "Biz nasıl veririz bu dokuz kişinin borcunu. Zaten bizde para yok. O yuzden kredi alıyoruz ya. Kredi alırsak eger, o kişilere para yardtmında bulunuruz, onlar da borçlannı oderler" dıv or Gerek telefon konuşmasının etkısı, gerekse daha sonra uretıcı ıle çıkan tartışma sonucu banka muduru, "Fettah Bey, hallet şunlann işlerini defolup gitsinkr" dıye seslentnce, "Sen bize nasıl defolup gitsınler" dersın dıye tekrar başlıyor tartışma Sonra muhtarın çabasıyla yatıştınlıyor uretıcıler Hep bırhkte dışarı çıkıyorlar. Ziya Bulut, "Neyse sozu aldık. lnsallah yann geldiğimizde zorluk çıkmaz" dıyor. Butun ureticılerin gözleınde bır mutluluk pınltısı okunuyor, yuzler guluyor, söz almışlardı ya Kredi mutlaka verılırdı. Boyİece 15 gun suren kredi alma oykusu de şımdıhk mutlu sonla noktalanıyordu. "Ama ya bolge muduru de halletmeseydi, o zaman ne yapardık?" dıyor koy muhtarı Hamza Bulut ve eklıyor, "llle her yıl bir ust mevkıye gidip şikâyet mı etmek gerekiyor tarım kredisi alabilmek için. Neden ureticıye bu tur zorluklar çıkanlır?" Konu Içışlen Komısyonundayken Başbakanla yaptıkları göruşmeden "nisbi bir rabatlama duyarak aynldıklannı" ıfa Thatcher'a Galler'de yıımurta atıldı LONDRA, (a.a.) tngıltere Başbakanı Bayan Margaret Thatcher'a Galler'ın guneyınde yer alan Porthcavv yerleşım merkezınde yumurta atıldı. Yumurta, Başbakanın omuz başında kırıldı ve Bayan Thatcher'ın bluzunu kırlettı. Olay, Bayan Thatcher, Porthcavv'de Muhatazakâr Partı'nın bır toplantısından çıkarken meydana geldı Galler ulkesımn köylulerı, Ortak Pazar'ca kendılerıne tanınan sut kotasından duydukları hoşnutsuzluğun etkısıyle, grevde bulunan maden ışçılerının eşlenyle dayanışma ıçme gırerek, Başbakan'ın Porthcaw'ı zıyaretını protesto amacıyla ellenne geçırdıklerı her turlu eşyayı Thatcher'a fırlattılar Saldınlara karşın, polıs, Thatcher'ı bır şemsıye ıle korumayı başardı Thatcher'a fırlatılan eşya arasında, tereyağı paketlerı, domates \c dondurmaya varıncava dek çeşıtlı yıyecek maddelerı bulunuyordu Thatcher, olavdan hemen sonra otomobılıyk bölgeden ayrıldı. le yemeğinde bir araya geldiler. 4 ralanndan çok sayıda unlu çık tığı için bu adla anılan sımfırt oğrencileri 40 yü sonra dun bazı eksikliklerle bir araya geldiler. Bu sınıfın oğrencikrinden BuientRahşan tcevtt çifti "isteksiz oldukları", AhmetReha lsvan çifti " Reha Isvan'ın cezaevinde olması" nedemyle toplantıya katdmadılar. Eski gazetecilerden Altemur Kıhç "işleri nedeniyie Hong Kong'da olduğu", eski bakanlardan Fahir tlkel de ' 'oruçlu olduğu'' gerekçesiyle toplantıya gelmediler. A BD 'den bu loplantıya katümak için Istanbul'a gelen Tunç Yalman berabennde sınıf arkadaşı Bulent Ecevıt'in yaptığı kara kalem bir portresini de geıırmişü. Herkes tarafından çok beğenilen bu resım, eski arkadaslannın bilınmeyen bır becerisinı sergilediği için şaskmlıkla karşılandı. Toplu yemekten sonra toplantıya katılomayan arkadaslannın gonderdikleri sesli ve yazıU mesajlan dinleyen 1944 yüı mezunlan Robert Kolej'in ana binası onunde toplu fotoğraf çektirdiler. Daha sonra okulun bahçesinde uzun bir yuruyuş yaparak eskı gunlerinı andılar. (Fotoğraf MEHMET AKIF) Robert Koleyin ünlüler f