Katalog

Cumhuriyet Planh günler yeniden başhyor Dünya Bankası'nın da "Kalkınma planı yapın" demesınden sonra, DPT hukümete yüzde 3'le yüzde 8 arasında 42 buyume hızı seçeneği sundu. ANKARA (Cumhuriyet Biırosu) Dunya Bankası'nın Türkiye'ye ilettiği "Kalkınma planı yapın" yönündeki önerisi, özal hükumeti tarafından "yerinde" bulundu ve Devlet Planlama Teşkilao (DPT), Beşinci Beş Yülık Kalkınma Planı ile ilgili çalışmalara başladı. Sağlanan bilgilere göre, DPT beş yılhk yeni planda, yuzde 3 ile yüzde 8 arasında değişen kalkınma hızlanna ilişkin tam 42 ayn seçenek hazırlayarak hukümete sundu. Serbest piyasa ekonomisi uygulanmasına geçildiğınden bu yana, gerek beş yıllık kalkınma planlan ve gerekse buna bağlı olarak hazırlanan yılhk ekonomik programlar önemlerini yitirdi. Ayrıca, son birkaç yıl içinde o yılın ekonomik programı yıhn yarısı geride kaldığı halde, çıkmaz ve yayınlanmaz oldu. Buna karşı, Dünya Bankası, "serbest piyasa duzeninde de, kalkınma planlanna ve programlanna gerek duyuldugunu" vurgulayan çeşitli girişimlerde bulundu. Geçtiğimiz aylar içinde, Ankara'da görüşmelerini sürdüren Dünya Bankası heyeti, yeniden kalkınma planı yapılmasına ilişkin önerileri tekrarladı. Konu, özal hukumetinin teknisyenleri tarafından ele alındı ve DPT'de bu yönde hazırbklara geçildiği öğrenildi. Sağlanan bilgilere göre, yeni kalkınma planında uygulanmak üzere 42 ayn buyıime hızı seçeneği oluşturuldu. Yüzde 3 büyüme hızından başlayan seçenekler, yılzde 8 büyume hıana kadar ulaşıyor. Her seçeneğin ithalat, ihracat, yatınm, tasarruf, tuketim dengeleri de kendi içinde belirleniyor. DPT tarafından hazırlanan seçenekler, geçtiğimiz hafta içinde hukümete sunuldu. Hükümet bunlar arasında birini seçerek, plan çaJışmalanmn o seçim doğrultusunda yünitülmesini isteyecek. DPT'deki çalışmalar da, bundan sonra hükümetçe verilen talimat yönunde sürdürulecek. Hukumetin bu yöndeki talimatını mayıs başında vermesi bekleniyor. Sahıbr Cumhuriyel Matbaacılık \e Gazetecilik Turk Anonim Şirketı adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Muduru: Hasan Cemal, Muessese Vluduru Kmine Uşaklıgil. Vazı l>!crı Muduru. Okay Goıtensin, • \azı Ulen Viudur Yardımcısı. Ahmet Korulsan. Haber Merke/ı Muduru. >alçın Bayer. Savfa Duzenı Yonetmenı Alı Acar. TAKVIM 10 Nisan 1984 Temsılcıler ANKARA: Yalçın Doğan, 1ZM1R Hikmel (.etinkaya. ADANA Mehmel Mercan. • Servıs Şe/lerı: Isıanbul Haberlerr Selahattin Guler, Dı,s Haberler Ergun Balcı, Ekonomı: Osman Ulagay, kullur A>dın hmec, Magazın Yalçın Peksen, Spor Danışmanı Abdulkadir YucHman, Duzeltme Refik Durbaş, Araşlırma: Şahin \lpay. Burolar: • Ankara: Konur Sokak Ntr 24/4 Yenişehir, Tel: 189851253257, Idare 183335, • Izmir: Halıt Zıya Bulvan No: 65/3, Tel 254709131230 • Adana: Ataturk Caddesı, T.H.K. Işhanı Kat 2/13, Tel: 1455019731 • Basan ve Yayan Curahuriyel Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Turk Ocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu, Ist. PK: 246lst Tel 5209703 Telex: 22246 Imsak: 4.56 Guneş: 6.26 Oğle: 13.10 Ikındi: 16.50 Akşam: 19.44 Yatsı: 21 08 Başbakanlığa bağlı tüm kunılıışlar înceleniyor YANIT ARANAN SORULAR Bu kuruluşlar iyi çalışıyor mu? \erimli bir çalışma sistemi var mı? Çalışma duzeninde darboğaz ve tıkanıklıklar oluyor mu? Bu kuruluşlann uzun yıllar elden geçirilmemesi ne gibi sonuçlar doğurdu? Hızlı bir çalışma temposu uygulanabiliyor mu? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) KİT'ler, IDT'ler ve Başbakanlığa bağlı kuruluşlar, verimliliklerinin artunlması için yeni den gozden geçiriliyor. Özal Hukumeti, yasa gucunde kararname çıkarma yetkisinin 19 haziranda sona ermesınden önce, yeniden duzenleme çalışmalarının sona erdirilmesini hedefliyor. Edinilen bilgıye gore, Başbakanlık'ta oluşturulan bir komisyon, iktisadi devlet teşekkülleri ile, kamu iktisadi kuruluşları ve Başbakanlığa bağlı tüm kuruluşları incelemeye başladı. Komisyonun KÎT'ler ile İDT'lerin statülerinde yapılacak değişiklikleri belirlemek için yaptığı çalışma sırasmda 19 kasım 1983 tarihinde çıkan 2929 sayılı, " İ D T ve KİT Kuruluşları Hakkında Kanun"u da gozden geçiriyor. DEĞİŞİKLtKLER Kısa sure ıçerısinde tamamlanması amaçlanan bu çalışmalar sırasında, KlT'lerin statulerinde önemli değişiklikler yapılması amaçlaruyor. Komisyonun değişiklık önerilerini hazırlamasından sonra konu Başbakan Turgut Özal ve Bakanlar Kurulu'nca ele alınacak. Oluşturulan komisyonun ele aldığı ikinci konunun da Başbakanlığa bağlı kuruluşlar olduğu belirtildi. Başbakanlığa bağlı kuruluşlann, incelenmesi sırasında şu sorulann yamtlan aranıyor: • Bu kunımlar iyi çalışıyor mu? • Verimli bir çalışma sistemi var mı? • Çahşma duzeninde darboğazlar ve tıkanıklıklar oluyor mu? • Bu kunımlann uzun yıllar elden geçirilmemesi ne gibi sonuçlar doğurdu? • Hızlı bir çalışma temposu uygulanabiliyor m u ? " KARARNAME Başbakanlığa bağlı kuruluşlann incelenmesine gerek duyulmasının nedeni de bu sorulara bağlanıyor. Bu kurumların verimli ve hızlı çalışmadıklarımn dikkati çekmesi üzerine başlanan yeniden ınceleme sonunda bir kararname hazırlanarak bu kuruluşlann çalışma biçimleri ve yapılarmda önemli değişiklikler yapılacak. Bakanlıklann yeniden organize edilmesıne ilişkin yasa gücunde kararname çıkarma yetkisinin 19 haziranda sona ermesi nedeniyle yeniden duzenleme çalışmalarının bir an önce sonuclandınlması isteniyor. "Atmeira Olavı" filminde 3 sivilpolism yargılanmasım gosteren sahne... "Ahneira Olayı" gişe rekorlan kırıyor Generale yapılan suikastın ve üç suçsuz gencin işkencede öldürülmesinin cesur bir girişimle sinemaya aktarüması, tspanya'da bazı çevrelerin tepkisiyle karşılaştı. Filmi altı hafta içinda 600 bin kişi izledi. Kfiltür Servisi Ispanya'nın beş yıldızlı generallerinden birı kentte arabasını suruyor. Ansızın motosikletli iki genç arabaya hızla yaklaşıyor, gençlerden biri arabanın açık penceresinden ıçeri bir bomba atıyor. General ağır yaralı olarak kurtuluyor, ama arabadakı öteki üç kişi öluyor. Bask aynlıkçılarının bir eylemı daha. Bunun uzerine, Ispanya'nın yarı askeri kır polisi denilebilecek Sivil Muhafızlan ulke çapında bir insan avı başlatıyor. İlk aramalar sırasında uç genç yakalanıyor. Ancak sorgulama sırasında yapılan işkenceler sonucu gençlerin üçü de ölüyor. Bir süre sonra, işkencede ölen gençlerin olayla hıçbir ilgıleri olmadığı ortaya pkıyor. Çok geçmeden Ispanya hukumeti, üç gencin başına gelenın "trajik bir yanılgı" olduğunu açıkhyor. Ölay, gerçek bır olay. lspanya'da 1981'de meydana gelen söz konusu olay sonucunda Sivil Muhafızların üç subayı cinayetten mahkum oldu. Ve şimdı Ispanya halkı uç yıl önceki bu olayı beyazperdede seyrediyor. Yonetmen Pedro Costa Muste'nin "El Caso de Almeira Almeira Olayı" adıyla çevirdiği film, Ispanya'da gişe rekorlan kınyor. FUmi, altı hafta içinde lspanya'İSPANYOL SAĞCILARIN OFKESİNİ ÇEKTt İspanyol sağınm öfkesini uzennde toplayan filmin yonetmeni Pedro Costa Muste, fılmindeki diyaloglann neredeyse gerçek olduğunu, bunlan mahkeme tutanaklanndan, olen gençlerin aileieri ve avukatlanyla yapılan roportajlardan aldıklannı belirtiyor. nın kırk kentinde 600 bin kişi izledi. Bazen ihbarlan ciddiye almak zorunda kalan yetkililer, sinema salonunun önüne ambttlans ve itfaiye gönderiyorlar. "Almeira Olayı" adlı filmin yonetmeni Pedro Costa Mııste'nin bu konuda söyledikleri daha da ilginç: "Dikkat ettim, seyirciler salonun arka sıralannda oturmajı tercih ediyorlar. Filmi izlerken bir yandan da çıkış kapılannı kolluyorlar." lfeşiller'de tüm yönetim kadmların eline geçti Dış Haberler Servisi Federal Almanya'nın afacan partisi Yeşıller, parlamentodaki tum lıderlerini değiştirerek yeni bir sürpriz yaptı. Çarşamba gunu parlamento grubundaki sözculerin ve genel sekreterin görev suresinin dolması dolayısıyla toplanan Yeşil milletvekilleri, 9 saat süren hararetli bir toplantınm sonunda tumuyle kadınlardan oluşan yeni bir lider kadrosu seçti.Şimdiye kadar partmin parlamentodaki grubunun genel sekreterliğini Joschka Fischer, başsözcülüğünu Marie Luise Beck Oberdorf yapıyordu. Aynca Petra Kelly ve Otto Schily de grubun sözculeriydi. Yeşiller, parlamento grubunun liderlerini her yıl yeniden seçıyorlar. önceki liderlik kadrosu yarı yarıya kadınlardan oluşurken, bu kez tum görevleri kadınlar aldı. Hatta vekillikleri bile. "Frankfurter Allgemeine" gazetesi, unlü liderlerin yerine adları fazla duyulmayan kişilerin geçirilmesini, YeşU milletvekillerinin önümuzdeki yıl "yedek"leriyle değiştirilmesi mücadelesine hazırlık olarak yorumladı. Yeşiller' in pek eşı görülmeyen bır özelliği olan "rotasyon" ilkesi gereğince tum Meclis uyeleri dönem ortasında görevlerini önceden parti tarafından seçilmiş "yedek" milletvekillerıne bırakmak zorunda. 1983 martında Federal Meclise girmeyi başaran Yeşiller rotasyon ilkesinin nasıl uygulanacağı sorunuyla ilk kez önümuzdeki yıl karşılaşacaklar. Gerek Petra Kell>, gerek Otto Schily, deneyım kazanmış kadrolann (yani kendilerinın) bu kadar kısa bir süre sonunda görevden alınmasına karşı çıkıyorlar. Bu nedenle çarşamba gunkü 9 saatlik toplantı maratonunda kendilerini sonuna kadar savundular. Lider ler içinde sadece başsözcü Marie Luise Beck Oberdorf görevden alınmasına karşı çıkmadı. Partinin yeni genel sekreteri Christa Nickels, 31 yaşında bir hemşire. Görevini yardımcıları 49 yaşındaki Eczacılık Profesörü Erika Hickel ile 34 yaşındaki Pedagog Heidemarie Dann ile birlikte yürütecek. Bayan Dann milletvekili de değıl, "yedek"lerden biri. KADINLAR ÖRGÜTÜ Mİ) OLUYOR Yeni sözcülerden VValtraud Schoppe, sözü alır alma2, "Bu seçim tüm partilerdeki kadınlar için politikada aktif olma çağınsıdır," dedi. Bu arada, "Erkeklerin en azından orta yonetim kademelerinde yer almalanna göz yummalıyız," bıçimindeki esprisı Yeşiller içinde hoş bir espriden ibaretti, ama muhafazakâı Frankfurter AJIgemeine'nin epey tepkisıne yol açtı. Gazete diğer partilerde yönetim kademelerine kadınlann getirilmesinin sembolik anlam taşıdığını kabui etmekle birlikte, Yeşiller'in de kadınlara söz hakkı tanıma konusun ÜNL ÜLER SEÇtLMEDÎ Parlamento grubunun tüm yönetici kadrosunu değiştiren Yeşüler, Petra Kelly, Otto Schily ve Josckka Fischer gibi ünlüleri yeniden seçmedi. Yeni yöneticilerin ortak özelliği, yetişkin erkek çocuğu annesi olmalan. Partinin yeni Genel Sekreîeri Christa Nickels31ya da "fazla ileri gittigini" belirtti. Hatta "Yeşiller bir kadınlar şında bir hemşire. Görevini yardımcüan 49 yaşın orgütiı mıi oluyor?" sorusunu daki eczacılık profesörü Erica Hickel ile 34 yaşın bile sordu. daki pedagog Marie Dann ile yürütecek. VValtraud Schoppe 42 yaşın 9 yıllık haynli mobilya davası mahkumiyetle sonuçlandı İşadamı Selahattin Özbmncı, 5 yıl, on ay; Karadenız EreğL Gumrük Başmeımıru Mehmet Çağlı II yıl, 8 ay ağır hapis cezasına mahkum edıldı. Sanık Yahya Demirel hakkındaki dava, yurt dışında bulun duğundan duştü. NİHAT CAN ZONGLLDAK Kamuo yunda hayali mobilya dışsatımı yolsuzluğu kamu davasınm açılışının 9. yılında, iki sanıktan Selahattin Özbirinci'nin 5 yıl 10 ay, Mehmet Çağlı nın II yıl 8 a> ağır hapıs cezaları ile cezalandırılması ile sonuçlandırıldı. Yahya Kemal Demirel, Atilla Özçelik, Mehmet Çaglı. Selahattin Özbirinci, Osman Giıçlu ve Ökkeş Yukselici haklarında 23 mart 1976 tarihli iddianame ile Zonguldak Ağır Ceza Mahkemesi'nde acılan davanın duruşması sonunda mahkemece; Yahya Kemal Demirel'in münferit çıkış kaçakçılığı suçundan toplam 4 yıl hapıs, Karadeniz Ereğli Gumruk Başmemuru Mehmet Çağh'nın gcrevini suiistimalden toplam 4 yıl hapis cezaları ile cezalandırılmalarına. Atilla Özçelik hakkındakı davanın muvakkaren tatilıne \e gumruk kolcularından Ökkeş Yukselici'nin da, öğretim uyesi ve 17 ve 19 yaşındaki iki erkek çocuğunun annesi. Kendisine sorulduğunda medeni hal olarak boşanmış olduğunu belirterek, "gaynresmi evli" diyor. Ayrıca partisinin "cinsel politika" sozcusü. Sözcu Antje Vollmer, 40 yaşındaki bir kadın doçent, 5 yaşında bir erkek çocuğunun annesi ve kendi deyımıyye "tanm politikası muhalefetinden." Üçuncu sozcu Annemarie Borgmann ise son olarak bir ilkokulun müdur yardımcılığını yapıyordu. O da 16 ve 18 yaşında iki erkek çocuğunun annesi, milletvekili yedekJerinden ve ağırlıkla banş hareketleriyle ilgileniyor. Joschka Fischer'in yardımcısı olarak liderlerin görevleriyle ilgili en fazla deneyim sahibi olan kişi durumunda. Tiırizm Bankası tatil kredisi vermeyi durdurdu ANKARA (ANKA) "Amacı dışında kullanıldığı" gerekçesıyle tatil kredilerinin kaldırılması duşünulüyor. Turizm Bankası'nın bu nedenle tatil kredılenni ödemeyi durdurduğu öğrenildi. Turizm Bankası yetkililerinden edinilen bilgiye göre, banka tarafından memur, işçi, bunların emekli, dul ve yetimlerine verilen tatil kredilerinin bazı kişiler ce amacı dışında kuilaruldığı saptandı. Sinema salonları bombalanıvor Ancak, generale yapılan suikastin ve uç suçsuz gencin işkencede ölmesinin cesur bir girişimle sinemaya aktanlması, Ispanya'da nedense bazı çevrelerın tepkisiyle karşılaştı. Dahası yalnızca tepkıyle de yetinmeyen bu çevreler filme karşı bazı şiddet hareketlerine de kalkıştı. Sozgelimi, uç kentte filmin gösterildiği sinema salonlanna gaz bombası atıldı. Saragosa kentindeki bir sinema salonu sahibinin kansına ölum tehdıtlerı yağdı. Kimı zaman filmin gösterimi sahte bomba ihbarlan yüzunden yarıda kesilmek zorunda kahyor. İspanyol adaletinde dönüm noktası Gerek Costa Muste, gerek filmin yapımcısı Jose Maria Cunilles, filme karşı girişilen saldınlarm siyasal nitelik taşıdığı kamsındalar. Bu kanılannda haklı da gorünuyorlar, Çünku filmin temel aldığı cinayetler, tspanya'nın adalet tarihinde bir dönüm noktası oluşturdu. ilk kez, Sivil Muhafızların subayları sivil mahkeme önüne çıkanldı ve yargılandı. Bugüne kadar Sivil Muhafızlar yalnızca askeri mahkemelerde yargüanmaktaydı. Öncelikle ispanyol sağının öfkesini çeken filmin yonetmeni Costa Muste, fümindeki diyaloglann nerdeyse tumünun gerçek olduğunu, bunlan mahkeme tutanaklanndan, ölen gençlerin aileieri ve avukatlanyla yapılan roportajlardan aldıklannı belirtiyor. Eleştirmenler ise, Costa Gavras'ın "Kayıp" adlı fîlmini anımsatan yarı belgesel çok başarıh bir yapıtın ortaya çıktığı kanısındalar. A tasoy: Turistik bölgelere özel havayolu şirketleri sefer ynpacak İSTANBUL, (THA) Ulaştırma Bakanı Veysel A(aso). kısa mesafeli hatların ozel sektore ait havayolu şırketlerine terkedileceğini bildirdi. Turk Hava Yolları Yeşilköy Ana Bakım Üssu'nde bir süre once bakıma alınan THY DC10 tipi " İ z m i r " ısımli yolcu uçağının buyuk bakımının tamamlanması ve geçtiğimiz günlerde satın alınan Boeing727 tipi yolcu uçağının tadilatlarının tamamla narak. THY fılosuna katılması nedenıyle Yeşilköy Havaalam'nda bir toren duzenlendi. Torene katılarak bir konuşma yapan Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, Turk Hava Yolları'nın surekli bir gelişme içinde bulunduğunu, işletmeci firma olmanuı yanında, teknik hizmetleri de yerıne getirdiğıni belirttı. THY'nın yıllardır zarar eden bır muessese olduğunu, ancak bu yıl 4.2 milyar lıra kâr ettiğini belirten Ulaştırma Bakanı Atasoy, "Bu işletme, önümuzdeki yıllarda daha fazla kâr edecektir. Amacımız, havayolu ulaşımını daha geniş kitlelere yaymaktır. Bu yuzden, Tiırkiye'nin her larafına uçak seferi konacaktır. Özellikle kısa mesafeli seferler, özel havayolu şirketlerine terkedilecektir. Özel havavoyu şirketleri özellikle turistik yerlere seferier yaparak hem ulaşım hizmetini yerine getirecek, hem de turizmin gelişimine katkıda bulunacaktır" dedi. ATASOY POLONYA'YA GtDİYOR Ote yandan, Ulaştırma Bakanı Veysel Alasoy, Pendık Tersanesi'nde Polonva için gemi yapımı konusunda goruşmelerde bulunmak uzere çarşamba günu Varşova'ya gıdecek. Her şeyin hesabı verilıneli Filme seyircilerin gösterdiği tepki ise çok olumlu. Z^aten belli bir tehlikeyi göze alarak sinema salonJarını dolduran seyirciler, fîlmde Sivil Muhafız subaylar işkence sırasında kaçmaya kalkışan gençleri vurduklannı açıklarken, ıshklayıp yuha çekiyorlar. Gençlerin avukatının olayı aydınlığa kavuşturduğu sahnede ise, salonu alkışlar ve coşkulu haykınşlar kaphyor. Filmin yapımcısı Cunilles, haJkın bu tepkisini şu sözlerle açıkhyor: "Her İspanyol, Almeira'da korkunç bir şey olduğunu biliyor ve bunun nasıl ve niçin olduğunu gerçekten bilmek istiyor." Film sağ basından ister istemez olumsuz tepkiler alıyor, ama asıl ilginci Bask aynhkçılığını savunan bir gazetenin de filme karşı çıkması. Gazetede, filmin olayın üstune yeterince gitmediği ileri süruluyor. Filmin çekımi sırasında da birtakım güçlükler ve tehditlerle karşılaşan yonetmen Costa Muste, " B e n " , diyor, "fspanya'daki demokratik dönüşürau yansıtmak istedim. Filmin mesajı, Sivil Muhafızların bile yaptıklannın besabım vermeleri gerektiğidir." Altı haftada 600 bin kişinin sinema salonlarını doldurduğuna bakılırsa, Ispanyollar bu mesajı benimsivorlar. (ArkasıSa. U. Sü. Ide) KOKTEYLDE TAN1ŞTI ABD'li 5 mıhun Musluman uzennde eıktnlığı olduğu beürtüen PHIL DEL CROL V «, . ,rubunun zenci Başkan veBaşkan Yardımcısı, Başak Cursoy ve mankenleri ile Hilton'daki kokteylde tanıştı. (Fotoğraf: Cumhuriyet) Giyimde umudumuz: ABD'ti Mitelümanla] Magazin Servisi Geçtiğimiz yıllarda önemli aşamalar kaydetmesine rağmen son günlerde dış pazarlardaki, yerini kaybetmek uzere olan Turk hazır giyim sanayii için ABD'deki Muslümanlar yeni bir umut kaynağı oldu. ABD'deki Muslumanlann sahibi olduğu birçok şirketin birleşmesi ile kurulan PHIL DEL GROUP İNC. yetkililerinin 2 Turk hazır giyim firması ile anlaşma yapmak için ulkemize gelişi hem Turk şirketlerinin Amerikan pazarlarına girmesi, hem de Turk mankenlerinin ilk kez ABD'deki podyumlara çıkabilmesi için fırsat yarattı. Amerika'dakı çoğunluğu zencı 5 milvon Musluman uzennde bu>uk etkınliğı olduğu belırtılen PHIL DEL GROUP INC.'in Başkanı Ali Ahmad ve Başkan Yardımcısı Kemo Jabbar Bey, Hilton Oteli'nde verilen bir kokteylde Turk giyim sanayıcıleri, sanatçıları ve mankenleri ile tamştılar Turkıye ıçın Amerika'da ve Avrupa'da pazar yaratacaklarını belirten Ali Ahmad, kuruluşlannın özellikle Cidde ve Londra'da geniş bir ış hacmine sahip olduğunu, şimdi de guven ortamındaki Tiırk pazarı ile karşılıklı ilışkıye girmek istediklerıni belirterek, bunun ilk orneği olarak ayda 2.0005000 parça Turk deri giysisini Amerika'da pazarlayacaklarını söyledi. ABD'deki Muslumanların bu yakın ılgısine asıl sevinenler hiç kuşkusuz kokteylde hazır bulunan Turk mankenleriydi. Başak Gursoy Ajansı'nın organize ettiğı bir seri defile gezisi ile ABD'ye gidecek olan mankenlerın bu gezilerinin tum finansmanı da ABD'li Müslumanlara ait. "Dısardan gelen mankenleri bağnmıza basmanın moda olduğu şu günlerde, Türk mankenlerin onlar kadar iyi olduğunu Amerika'da gostereceğiz" diyen genç bayan mankenler Avrupa guzeli Neşe Erberk için de bunun ıyı bir fırsat olacağını, soyluyorlardı. Toplantıyı tertipleyen PHIL DEL GROUP'un Turkiye temsilcısi, INTERAL şirketi, yetkılileri Amerıkalı Muslumanların Turk lobisi için buyuk destek vaat ettiklerinı belirtti.