14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ZUMHURİYET/R 14 ŞUBAT 1984 HJYUKKEN' Kartal eski Belediye Başkanı Mehmet Ali BükJü, belediye baskanlannın bağımsız çahşamaması ve üstünde Demokles'in kılıcı gibi bir yasa ve kararlar bulunursa o belediye başkanının hizmet edemeyeceğini savunuyor. 1975 1980 yıllannda Kartal Belediye Başkanı olan Büklü, 20 yvl ükokul öğretmenliği yaptıktan sonra belediye başkanı olmuş. Halen Kartal'da avukaüık yapıyor. Belediye başkanlığı döneminde Marmara Belediyeler Birliği Başkanlığı görevini de yapan Büklü, büyuk kent belediye duzenkmesine ilişkin, sorularımızı şöyle yanıtlıyor: tstanbul Belediyesi için >eni getirilen düzenleme nasıl olmak? Bir anakent belediyesi ve ayrıca her ilçede birer belediye olarak hazırlanan yeni düzenleme ne gibi sonuçlar gelirir? BÜKLÜ Metropoliten bir sistem federasyon gibi olacak. tlçe belediveleri birer federe birim olacak. lçe dönük hizmetlerde yetkileri olacak fakat, dışa dönük hizmetlerde Istanbul Belediye Başkanının görüşleri alınacak. Bunlar amirden memura verilecek bir talimat gibi midir? Yeni seçilecek belediye başkanlannın ve belediye meclislerinin kararlan mıdır? Her belediyenin bir meclisi ve bir de tstanbul belediyesinin bir meclisi olacak. İstanbul Belediye Meclisi'nin aldığı bir karar ilçe belediye meclislerince benimsenecek mi benimsenmeyecek mi? Yani belediyelerin görev ve sorumlulukları ne olacak? Eğer yerel belediyeler İstanbul Belediye Meclisi'nin karartanm yürıiten bir başkan ve kurul biçiminde duşünülurse, o zaman ilçe belediyelerin başkanlannın bugünku şube müduründen bir farklan olmaz. Seçimle gelmiş olsa dahi yaptığı işler içın (Istanbul Belediyesinin emri budur) diyerek sorumluluğu üzerinden atabilecektir ve hizmet de yapılamamış olacaktır. Metropoliten belediye sistemi ile ilgili bir çalışma 45 yıl önce de vardı. Bir anket yapılmıştı fakat, biz bu metropoliten sistemı belediye meclislerimizde kabul etmedik. HYELERI NASBL DUZENLENME FVSVN POLTTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Kartal 19751980 Belediye Başkanı Yeni kurulan bir belediyenin tüm hizmetleri kendi başına gerçekleştirmesi düşünülemez. tstanbul'da 1516 müstakil belediye olduğu zaman, ulaşım işini hiç birisi kendi başına çözemez. Ulaşım işi anakent belediyesine aü olacaktır. Kanalizasyon ve su işi, zaten ÎSKİ 'ye (îstanbul Su Kanalizasyon Idaresi) bağlı bulunuyor. tmar konusunu eğer anakent belediyesi üstlenecekse, o büyük sakıncalar yaratır. Belediye başkanının öziük haklanmn üst mecliste görüşülmesinde yarar görüyorum. Çünkü, bazı uygulamalar oluyordu. Belediye başkanı, belediye meclisi üyelerinin bazı isteklerini yerine getirmeyince, meclıs üyelen başkana karşı birleşip maaşını kesebiliyorlardı. Böyle bir olayı belediye meclısınden alıp daha üst bir kurula vermekte yarar var. kararlar merkezi çözümlenmelidir. Ama ufak bir tadilat için Ankara'ya kadar gidilip zaman kaybetmekte hiçbir yarar goremiyorum. Belediye başkanının ozlük haklanmn ust mecliste görüşülmesinde yarar görüyorum. Çunkü bazı uygulamalar oluyordu. Belediye Başkanı belediye meclis üyelerinin bazı isteklerini yerine getirmeyınce, meclis üyeleri başkana karşı birleşip maasını kesebiliyorlardı. Boyle bir olayı belediye meclisinden alıp daha üst bir kurula vermekte yarar var. Belediyelerin uygulayacağı cezalar, alacağı harçlar konusunda üst meclis eşgudüm sağlayabilir. Kiiltür hizmetleri konusunda da Istanbul Belediyesi yetkili olabilir. Zaten her belediyenin bunu yapacak imkânları olmayabilir. Üst belediye bir kültur \akfı kurabilir. L'st belediyenin ait belediyelere karşı yaptınm gücü ve hiyerarsik ilişkileri nasıl olabilir? BÜKLU Işte asıl tartışmalı konu o. Üst belediye ile ait belediye arasmda ihtilaf olursa başvurulacak merci ne olur veya iki ait belediye başkanı arasmda ihtilaf olursa ne olur. Bence içişlerinde beledıyeler müstakil olmalı ama tüm şehri ilgilendiren konularda tstanbul Belediye Meclisi'nin kararlarına belediye başkanlan uymalıdır. Uymak zorunda ohnalıdır. Çünkü bu kararda ait belediye başkanının belediye meclisinde de kendi oyu olacaktır. tki ait belediye arasında çıkan bir ihtilafta da hakem rolunü üst meclis ovnamalıdır. Beşiktaş Meyhaneleri... Son günlerde dikkatleri üstüne çeken genç romancı Orhan Pamuk, Cevctet Bey ve Oğu//ar"ndaki kahramanlardan hem mühendis, hem şair olan Muhittin'i Beşiktaş meyhanelerinde gezdirir. Çevresinde yetenekli gençler de vardır. "Niye Beşiktaş meyhane/eri" diye sorduklannda yanıtı şöyle olur: "...Birazdan bir konuğumuz gelecek... Edebiyatçılar Beşiktaş meyhanelerine pek uğramazlar. Onlan görmek istiyorsanız 8eyoğlu'na çıkın! Gerçi gelecek arkadaş da Beşiktaş'a pek uğramaz: Nişantaş'lıdır. O da yukardan geliyor sizin anlayacağınız. Zaten bu Beşiktaş hep altta kalmıştır. Eskiden Vıldız'da saraydaydı efendilerimiz, şimdi Nişantaş'talar. Mesela şöyle: Yıldız1daki efendi Nişantaş'a taşınmca Cumhuriyet oldu! Hayır, bu pek güzel değil. Başka nasıl söylenebilir? Eskiden padisah vardı, şirndi de tuccartar var. Ama bu Beşiktaş'ta değişen hiç bir şey yok." Gençler roman kahramanı şaire sorartar: "Peki, Yahya Kemal bir şair olarak Tevfik Fikreften üstün mü?" "Al birini, vur ötekine!..." der şair Muhittin. Hiç birinin önemi yok... Baudelaire'in yanında hepsi solda sıfır." "Ağbi Varlık'ta Cahit Sıtkı'nın şiirini okudunuz mu?" "Hayır." Cahit Sıtkı'nın, Peyami Sata'ca Cumhuriyet gazetesinde tanıtılmasından söz edildiğine göre, olay 1932 yıllannda geçiyor demektir. Çünkü Peyami Safa'nın ilk makalesi Cumhuriyet'te "Bugunkü Şiirimiz" başlığıyla 27 Ekim 1932'de yayınlandı. Beşiktaş meyhaneleri deyince Şair Nedim'den sonra belki roman kahramanı Muhittin gelir ama Cahit Sıtkı da yabana atılırlardan değildır. Mülkiye, Yıldız'da iken Cahit Sıtkı Beşiktaş1 da oturmuştur. Buradaki meyhane ve kahvelere de gitmiştir. Beşiktaşlı Avukatlar Erdal ve Hadi'nin dostu (benim de dostum) kadim Beşiktaşlı İlhami'ye soracak olursanız, tepede, Bahri Baba Parkı'nın karşısında, şimdi bir beton yı^ını altındaki kahveye sık sık gelirmiş. Bu kahveyi o zamanlar llhami'nin büyük babası ışletırmiş. "Cahit Sıtkı Beyiçok görmüşlüğüm var." diye anlatırmış. Zaten Cahit Sıtkı da bir şürinde buralardan "Park oktuysa ne çıkar eski mezarlık." diye söz eder. Park var, kahve var, kilise var, bir de meydanlık.. Bir şair için azımsanacak görünürn değil. Beşiktaş'ta, o yıllarda hangi meyhaneler vardı, bilemiyeceğim. İlhami'ye sorsam, onun da yaşı benden fazla değil. Geriye Baba Hakkı kalıyor, ona sorası olsak, "Futboldan meyhaneyi gözüm mü görüyor?..." der, savuşturur. Bazı Beşiktaş meyhanelerini Behçet Necatigil döneminden bilirim. Çarşı içinde vardı. Bir de iskelenin üstünde. Şimdi emekliler için lokal yaptılar. Ankara'dan gelişlerde şair dostları ve özetlikle Behçet Hoca'yı görmek için iskele üstüne epeyce gitmişliğim vardır. Bugüne gelince, gene çarşı içinde birkaç tane var. Gömlekçi İlhan'la arada sırada buluşuruz. Başka yazar arkadaşlann da geldiğini İlhan söyler. Kıyıya yakın, kafetaryanın altında bir tane var. Avukat Erdal, Hadi ve ortak dostumuz İlhami ile bir zamanlar sık uğrardık. Şimdilerde özel işlerimizden olacak epeyce ara verdik. Meyhanelerden üstadımız Ahmet Rasim söz edecek olsa en ince ayrıntısına değin ballandıra ballandıra anlatırdı. Bizler not tutmadığımız için pek ayrıntıya giremiyoruz. Ama çarşı içinde Muhittin Baba'nın dergâhını da unutmamak gerekir. Gariban dostiar uğrağıdır ama, ne de olsa eski gözağrısıdır. Çocukluk arkadaşım Murat Tuncay, Beşiktaş'ta otururken, bundan en az 20 yıl önce, burayı bana öğretmişti. Muhittin Baba anlatmıstı. Ramazan'da akşamcılar kaybolurlarmış. Meyhane boş kalmazmış, başka müşteriler doldururmuş. "Bunlar kim?" diye soruldugunda, Üsküdar'dan gelenler" denirmiş. Şöyle ki, Ramazan'da,Beşiktaşlı akşamcılar, Üsküdar'a, Kadıköy'e dadanırlarmış, Üsküdarlılar da Beşiktaş'a kapağı atarlarmış. Ahmet Rasim üstadımız da Beşiktaş'da demlenirmiş. Bir kezinde sancı tutmuş, Babıâli'ye zor yetiştirmişler. Ahmet Rasim'den açıldığına göre, Almanya'dan yazan Belma Hanımın yerden göge kadar hakkı var. Üstadın yazmasını yasaklayan Sansürcü Hıfzı'dır. Uzun bir süre yazamamış, sonra yazmıştır. Yeni harflerin çıkışında işsiz kalanlar arasında üstat yoktur. Böytece düzeltilmiş olsun!... Bu pahalılıkta, evde içilemiyor ki, meyhane aransın!.. Bağımsız çahşmayan belediye başkanından hizmet beklenemez Yani muntazam bir araç parkı kuramadık. Ekonomik güçlerimizi birleştiremedik. tstanbul'un böyle metropoliten belediye başkanlığını düşünursek şimdi seçime katılan 6 parti var. Çeşitli partiler belediye başkanı çıkaracaklar. Eğer yasa bunun ilişkilerini iyi koymazsa, bu metropoliten belediye sisteminin de birçok kişiyi bağlamayacağını, ilçe belediye başkanlarının Istanbul Belediye Başkanının emirlerine boyun eyemeyeceğini şimdiden gormek mümkun. Bir de şunu belirtmek gerek, eğer tstanbul Belediye Meclisi'nin kararları bütün belediyeleri bağlayacaksa, o belediyeler bir şube niteliğini aşamaz. Eğer bağlamayacaksa ve yerel belediyelerin meclislerinin kararları geçerli olacaksa o zaman da tstanbul Belediye Meclisi'nin kararlannın hiçbir geçerliliği kalmaz. Belediye başkanı eğer bağımsız çalışmazsa, kendi karar organı üzerinde demoklesin kılıcı gibi bir yasa ve karar görurse o belediye başkanından hizmet beklenemez. Ben şahsen 12 Eylül öncesinin belediye düzenini daha uygun görüyorum. MEHMET ALt BÜKLÜ nusunu eğer anakent belediyesi üstlenecekse o büyük sakıncalar yaratır. tmar konulannda tum yetkinin yerel beledivelerde olmasında büyük zaruret \ar. Elektrik zaten TEK'e ait. İSKİ'nin hizmetleri ve bir de otobüs işini tstanbul Belediyesi üzerine alırsa geri kalan tüm hizmetleri yerel belediyelerin götürmesinde yarar gorürum. Ama bakanlığa gidecek konuların Istanbul Belediye Meclisi'nde görüşülüp sonuçlandırılmasında yarar gorürum. Her konuda Ankara'ya gitmemek lazım. tmar konusu da bunlardan birisi olabilir. Tabii imar planlan konusunda genel Size gore hangi konular anakent belediyesinde. hangi konular yerel ilçe belediyelerinde karara bağlanmalı. Yetkilerin hölüşumu nasıl olmalı? BÜKLÜ Yeni kurulan bir belediyenin tum hizmeıleri kendi başına gerçekleştirmesi duşünulemez. Istanbul'da 1516 müstakil belediye olduğu zaman ulaşım işini hiçbirisi kendi başına çözemez. L'laştm işi anakent belediyesine ait olacaktır. Kanalizasyon \e s\ı işi zaten tSKt'ye (tstanbul Su Kanalizasyon tdaresi) bağlı bulunuyor. ımar ko Metropoliten belediye birlik ve organizasyonu sağlamak Yetkili ilçe belediyeleri olmalıdır. Büyük ilçelerdeyapüacak hizmetin tesbiti için, iki sene geçecek. Küçükköy eski Belediye Başkanı Kemal Ağıralioğlu, metropoliten belediye sisteminin Türkiye'de Batı'daki ölçüler içinde uygulanamayacağını savunuyor. Gaziosmanpaşa ilçesine bağlı Küçukkoy'de 19771980 döneminde belediye başkanlığı yapan Ağıralioğlu, 1963'ten belediye başkanı olana dek belediye meclis uyeliği yapmış. Şimdi ticaretle uğraşan Ağıralioğlu, Marmara Belediyeler Birliği'nde encümen uyeliğinde de bulunmuş. Sorularımızı şöyle yanıtladr. tstanbul belediyesinin ilçelerde birer ait belediye ve anakent olarak ust belediye biçiminde düzenlenmesini nasıl karşıhyorsunuz, Metropoliten düzenleme yararlı mı? A G I R A L İ O C L L Alman Küçükköy 19771980 Belediye Başkanı Güçlerimizi birleştiremedik tstanbul ve çevre belediyelerinin oluşturdugu bir tstanbul Belediyeler Birliği kurulmuşlu. Bir de Marmara Belediyeler Birliği vardı. Bu birlikler nasıl işledi? BÜKLÜ tstanbul Belediyeler Birliği yasaya göre oluşturulmuş resmi bir kuruluştur. Ama tatbikatta gorüldü ki, bizim düşüncelerimizi gerçekleştirecek kadar elverişli birlikler olamadılar. 34 belediye tstanbul Belediyeler Birliği'nin üyesiydi. Bir kanal açma makinesi ihtiyacımız varsa, elinde makine olan belediye başkanından rica ediyorduk gönderiyordu. Bütün belediyeler özel isteklerle bunu yapıyorduk. gözlemlerim olmuştu. Şimdi oradakine benzer bir sistem getirilmek isteniyor. Orada eyaletlerin benzer belediye birimleri ve bağlı olduklan üst belediye var. Almanya'da üst belediye murakıp gibi hareket ediyor. Ait belediye üst yönetime yapacağı hizmetlerle ilgili bir iş programı sunuyor. Bu programa gore parti ayrımı filan gözetmeden hemen istediği para tahsis ediliyor. Sonra ust belediye bu iş programının yapılıp yapılmadığını kontrol ediyor. Eğer hizmet yurümüyorsa o zaman tahsisatı kesip iş programını fazlasıyla yurüten belediyelere veriyor. Ama bizim ülkemizde bu koşullarda bu sistem yürümez. Orada yetki çatışması olmuyor. Dolitik sürtüşme olmuyor. Bizde beledive memurlarımız ora daki kadar yaklaşamıyor halka hizmet bakımından. O modelin Türkiye'de halka hizmet vennesi mumkün değil. Müstakil belediyeler daha iyi hizmet verir. Metropoliten belediyeye bağlı olursanız, bütçe oradan çıkacak, her iş orada bitecek. İlçe belediyeleri hiçbir hizmet getiremez. tskân ruhsatı, imar durumu üst belediyeye verilirse ait beledi\ eler şube müdürünün yaptığı işleri yapacak duruma düşurulür. O zaman niye seçim olsun. Ortak organizasyon Peki, 12 EylüTden önceki sistemin daha yararlı olduğunu mu düşünüyorsunuz? AĞIRALtOGLU Çok kü çük Deledıyeleri ayırmak da zararlı. Her seçim döneminde siyasi yatırım olarak yeni küçük belediyeler kuruluyordu. Kırtasiye artıyor, gerek yok. Çevre belediyeleri büyük ve tam yetkili be KEMAL AGlRALtOGLU ya'da bu konuda benim bazı ERZtNCAN BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN Şehrin muhtelif cadde ve sokaklannın tratuvar betonlama işi 2886 sayılı kanunun 35'inci maddesi uyannca kapalı zarf usulu ile eksiltmeye çıkanlacaktır. 1 tşin keşif bedeli 29.484.511.22 TL. olup, geçici teminatı 884.535.32 liradır. 2~ 8.3.1984 perşcmbe günü saat 10.00'da Belediye Encümeni huzurunda yapılacaktır. 3 Ihale dosyası mesai saatlerinde Fen lşleri Müdürlüğü'nde görülebilir. 4 Eksiltmeye girebilmek için taliplilerin, a) Geçici teminatını, b) 1984 yıhna ait Ticaret ve Sanayı Odası belgesini, c) lhalenin ilk ilan tarihinden sonra haarlayacakları Noter tasdikli yapı araç bildirisini, teknik personel bildirisinı, taahhut beyannamesi, roali dunun bildJrisini, Bayındırlık ve Imar tskân BakanlığYndan almış olduklan B grubu müteahhitlik kamesi ibraa suretiyle. Belediye Başkanlığı'ndan yeterük belgesi talebinde bulunulacaktır. 5 Iştirakçiler Belediye Başkanhğı'ndan alacaklan yeterlik belgesini geçici teminatını ve teklif mektuplarını zarfa kovarak, ihale saatinden en geç bir saat evvel îhale Koıtıisyonu Başkanlığı'na vereceklerdir. 6 Yeterlik belgesi için son müracaat 5.3.1984 tarih, pazartesi gunü mesai bitimine kadardır. 7 Telgrafla müracaatlar vakaleten başvurular \e postadaki vaki gecikmeler kabul edilmez. Basın: 11315 MARDİN C . SAVCILIGINDAN tLAN Cinsi 80 randımanlı (550) Gram.Fab.Ekmeğı Kemiksiz Sığır Eti Margarin Yağı Domates Salçası Tuz Bulgur Makarna Kuru Fasulve Nohut Mercimek Reçel Zeytin Arpa Şehnye Çekirdeksız Kuru İJzum Toz Şeker Helva İrmik Turşu Konserve Patates Yumurta Miktan Fiyatı LiraKrs. 33.00 550.00 360.00 245.00 22.50 87.50 130.00 177.50 100.00 100.00 150.00 50.00 130.00 287.50 105.00 300.00 110.00 175.00 200.00 50.00 22.50 Mu\. bedeli Muv.leminatı UrsKrş. Lira Krs. 11.550.000.13.200.000.4.320.000.1.715.000.112.500.875.000.1.040.0002.13O.OOO.500.000.800.0O0.450.000.750.000.260.000.287.500.420.000.900.000.220.000.. 350.000 2.000.000.750.000.2.250.000.346.500.3%.000.155.520.51.450.3.375.26 250.31.200.63.900.15.00024.000.13.50022.500.7.800.8.625.12.600.27.000.6.6O0.10.500.60.000.22.500.67.500. 350.000 Ad 24.000 Kg 12.000 ' 7.000' 5.000' 10.000 ' 8.000 ' 12.000 ' 5.000' 8.000 ' 3.000 ' 50.000 ' 2.000 ' 1.000 ' 4.000 ' 3.000 ' 2.000 2.000 ' 10.000 ' 15.000 ' 100.000 Ad T.C. KADIKÖY ASLİYE 3. HUKUK HÂKİMLİĞt İLAN 1981/894 Davacı Remzi Akan'ın annesı Kamile Akan'ın 29 Ağustos 1973 tarihinde öldüğünden raırasçı olarak kocası İzzet ile evlatlan Sait, Pakize ve Remzi Akan'ı bıraktığı, Pakize Akan'ın Sıvas Şuşehirı nüfusunda kayıtlı iken 1965 yılında Erol Turgay ile evlendiği ve kocanm İstanbul, Kadıköy, Caferağa, Vapur İskelesi Sok. Hane 22">e gittiği ve PAKÎZE AKAN'ın da bu haneye gittiği, 1965 yıhndan bu yana hiçbir haber alınamadığından \e o tarihten uibaren hayatta olduguna dair hiçbir emare elde edilemediğinden davacı Remzi Akan tarafından gaipliğine karar \erilmesi talep edilmış olmakla, Medeni kanunun 32'2. maddesi gereğince gaip olduğu iddia olunan PAKtZE AKAN'ı bilen ve tanıyan ve adresinı bılen kimseler varsa mahkememizın 1981/894 sayılı dosyasına bir sene ıçinde bildirmeleri ve hayatta ise duruşma günu olan 15.2.1985 gunu saat 10.00'da mahkemede hazır bulunması için tebligat yapıldığımn kendisine bildinlmesi ilan olunur. 10.2.1984 Basın: 1632 1 llımiz Kapalı Cezaevı'nde bulunan hukumlu \e lütuklulara yedırilmek uzere 1984 malı yılı ihtiyacı bulunan 21 kalem gıda maddesi 2886 sayılı Ihale Kanununun V. maddesi gereğince Kapal Teklif Usulu ile satın alınacaktır. 2 Ahnması stenen gıda maddelerınin muvakkat temınatlan yukanda hizalarında gösterilmiştir. 3 Ihale 28.2 .1984 tarihine rastlaşan salı gunu saat 14.00"te C. Savcılığı odasında yapılacaktır. 4 Konu ile ilgiü şartname Mardin Kapalı Cezaevı Mudurluğu'nden mesai dahıhnde parasız temin edilebilir ıır. 5 Muayyen gun ve saaıte teminat makbuzları ve havi teklif mektupları ihale komisyonuna \erilecektir 6 Postadak \aki zecikmelerin kabul edılmeyeceği ILAN olunur :Basın: 11515 DUYURU GÜNEY EGE LİNYİTLERİ tŞLETMESİ MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN MUHTELİF MALZEME SATIN ALINACAKTIR Aşağıda aynntılı durumu gösterilen muhtelif malzeme. 1. Şartnamesıne gOre kapalı zarfla teklif alınmak suretiyle yapılacak ihalenin en son teklif verme gün ve saatleri karşılarında gösterilmiştir. Malzemenin cinsi Muhtelif montaj malzemesi Muhtelif cins elektrod Hava kompresörü Dosya no 90072GELİY/841012 29GELİY8411; 90072GELİY/841011 Miktan % kalem 74 kalem 1 kalem İhale tarihi 5.3 .1984 6.3 .1984 7.3 .1984 Saati 15.00 15.00 15.00 Dostiar Büro Malzemeleri Sanayii ve Ticaret Limited Şirketi • Elektronik ve mekanik yazı hesap makinelen satış • Elektronik ve mekanik yazı hesap makinelen tamin • Yazar kasalar satış ve tamiri ADRES: Kemankeş Cad. No: 71 KARAKOY (Denizcilik Bankası Genel Müdürluğu Meydanı Cıtizen mağazası) Tel.: 144 79 82 145 51 08 2 Teklif zarflan ü?erlerine firma adı ve adresî ile ihale konusu yazılarak en geç saat 15.00'e kadar müessesemiz Genel Muhaberat Servisi'ne verilmiş olacaktır.. 3 Teklif zarflan ihalenin yapılacağı günde ve saat 15.30'da müessesemiz Satmalma Komisyonu huzurunda açılacaktır. 4. Konu ile ilgili şartnatneler: a) Ankara'da TKİ Genel MüdUrluğü Satınalma Dairesi Başkanhğı'ndan, b) Istanbul'da TKİ Salınalma Müdurlügü'nden (Odakule ts hanı kat: 12 Beyoğlu) c) Muessesimiz Ticaret Şube Mudurlüğu'nden Recai Güreli Cad THK İş hanı Kar. 1 MUĞLA temin edilebilir. 5. Postadaki gecikmeler dikkate alınmayacaktır. 6. Müessesemiz Devlet İhale Yasası'na tabi değildır. Basın 11469 ledıyeler haline getirmek lazım. Biz eskiden Istanbul Belediyeler Birliği'ni kurmuştuk. Çevre belediyelere hatta köylere bile yol yapımı konusunda, kanalizasyon yapımında, araç gereç sağİanmasında ortak organizasyon sağlamyordu. Metropoliten belediye işte bu birlik gibi organizasyon işini yaparsa yararlı olabilir. Ama yetkili olan ilçe belediyeleri olmalıdır. Yoksa elinden araç gereci alınmış yetkisiz belediye başkanı yerine şube mudürü daha iyi. Çunkü şube mudürü siyasi bir amaç taşımaz. Seçilecek kişinin ise siyasi görüşü var. Üst belediyenin görüşü ile uyuşmazsa ne olacak? Merkez üst belediye kendi görüşündeki belediyeleri kollayacak. tmar planlan gibi tüm kenti ilgilendiren konular da var ama... AĞIRALtOĞLU Bu ko nuda kusur nazım plan burolannda. 15 yıldır planlamayı yapıp uygulamayı belediyelere vermeleri lazımdı. Verilen plandan başka turlu uygulama yapan belediyelere de ceza getirilmesi lazımdı. Şehir kurulurken. imar durumu belirlenir. Şimdi gecekondular yapılıyor, sonra ıslah bölgeleri kuruluyor. Yapıldıktan sonra düzeltmek çok zor. Yeni düzenleme kısa dönemde nc gibi sonuçlar verebilir? AĞIRALİOĞLU Mesela Bakırköy ilçesini ele alalım. Bakırköy sadece bir kent kadar büyuk ilçe. Niçin merkezi sisteme bağlansın. Bakırköy'deki yapılacak hizmetlerin tespiti için bile sırası gelene kadar 2 yıl geçecektir. Murakabe ve imece usulü organizasyon için belki merkez belediye olur ama, hizmetin tespitini ve yürütmesini ilçe belediyesi yapmalıdır. Eskiden değil parti ayrımı, aynı parti içinde gorüş farklan bile hükumetten alınacak parayı etkileyebiliyordu. Şimdi üst belediye ile ait belediyeler arasında parti farkı bulunursa ne olacak. Ama mesela tstanbul Beledi\eler Birliğini biz CHP'li ve AP'li belediyeler hizmet; bırlikte yapıyorduk. Mesela Ümraniye AP'li belediye idi. Ben Kuçukköy olarak çakı! taşıdım, greyder götürdüm, iş programı yapıyor, ekıpleri ayarhyor, birlikte hizmet veriyorduk. Particilik, belediyenin hizmetlerinde fazla etkin oluyor mu? AĞIR.\LtOĞLU Bana göre belediye başkanlarının partilerden olmaması lazım. Partisi olmayacak belediye başkanının. O yorenin sevilen, tanıdık kişilerinden seçüecek. Sonra partilerin de illa bir belediye başkanlığı alma hesabs gütmemesi lazım. Eğer bir parti hizmet verecekse, verebilecekse gırmeli. Yoksa parti burada da belediye seçimini kazandı dı\e değil. Partili adayların kişiliklerinin seçimlerde çok etkin olacagı soyieniyor. Siz nasıl düşünüyorsunuz? AGIRALİOCLL Eğer da ha once hizmet yapmış bilinen kişiler çok önemh olsaydı, mesela biz CHP'liler 1977 seeimlerinde bazen hiç halkın gormediği adaylarla baz: yerlerde seçim kazanabilır mıydik? Partiler daha onenıli oy acısından ama, tabii adayların da onemi var. SORULARI/SORUNLARl YILMAZ ŞtPAL (İş Yasası'nın Yaptırımları) AGIR VE TEHLİKELt İŞLERDE RAPORA tLtŞKtN Ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak işçilerin işe girişlerinde veya işin devamı süresince bedence bu işlere elverişli ve dayanıkh olduklan; işyeri hekimi, işçi sağhgı dispanserleri, bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en yakın Sosyal Sigortalar Kurumu sağlık ocağı, hükümet veya belediye doktorlan tarafından verilmiş muayene raporları olmadıkça; bu gibilerin işe ahnmaları veya çabştmlmaları yasaklanrruştır. Bu yasağa uymayan ve "işçflere doklor raponı almayan veya istek balinde ilgili memura göstermeyen" işverenler ya da vekilleri "hakkında onbeş bin liradan yetmisbes bin liraya kadar agır para cezası" uygulanacaktır. Eski uygulamada "işcilere doktor raponı almayan" işveren ya da vekiline "500 liradan az olmamak üzere ağır para" cezası öngörülmüştü. ONSEKtZ YAŞINDAN KÜÇÜK tŞÇİLER İÇİN RAPORA İLtŞKtN "13'ten 18 yaşına kadar (18 dahil) çocuklann herhangi bir işe ahnmalanndan önce; işyeri hekimi, işçi sağlığı dispanserteri; bunlann bulunmadığı yerierde sırası ile en yakın Sos>al Sigortalar Kurumu, sağlık ocağı, hükümet veya belediye tabiplerine muayene ettirilerek işin niteliğine ve şartlanna göre vücut yapılannın dayanıkh olduğunun raporla belirtflmesi ve bunlann 18 yaşını dolduruncaya kadar en az her altı ayda bir aynı şekilde doktor muayenesinden geçirilerek bu işte çahşmaya devamlannda bir sakınca olup olmadıgının kontrol ettirilmesi ve bütün bu raporlann işyerinde muhafaza ettirilerek yetkili memurlann isteği üzerine kendilerine gösterilmesi" zorunlu kılınmıştır. Bu zorunluluğu yerine getirmeyen ve "ahnması gereken raponı almayan veya bu raporlan istek balinde yetkili memurlara göstermeyen işveren veya vekili hakkında onbeş bin liradan yetmişbeş bin liraya kadar ağır para cezası" öngörülmuştür. Eski uygulamada bu ceza "500 liradan az olmamak üzere ağır para cezası" idi. GEBE VE EMZİKLt KADINLARA tLİŞKİN "Gebe ve emzikli kadınlann hangi donemlerde ne gibi işlerde çalıştınlmalannm yasak olduğu ve bunlann çalışmalannda sakınca olmayan işlerde bangi şartlar ve usullere uyacakları ve ne suretle emzinne odalan veya çocuk bakım yurdu (kreş)" gerektiğını belirleyen ve "Çalışma, Sağlık ve Sosyal Yardım bakanlıklan tarafından birlikte" düzenlenen 20.7.1973 tarihli "Gebe ve Emzikli Kadınlann Çauştınlma Koşullanyla Emzirme Odalan ve Çocuk Bakım Yurtlan (Kreş) Hakkında Tüzük" hükümlerinin, şartlanna ve usüllerine uymayan "işveren veya vekili hakkında kırkbeş bin liradan ikiyüz yirmibeş bin liraya kadar ağır para cezası" uygulanacaktır. Bu hükümlere uymayanlara öngörülen eski ceza ise "1500 liradan az olmamak üzere ağır para cezası" idi. ÇEŞtTLt TÜZÜKLERE tLtŞKİN a) Ağır ve tehlikeli olarak gösterümiş işlerden başka işler için de işçilerin ilkönce doktora gosterilmelerini, b) Bazı işlerde çalışan işçilerin belirli sürelerde genel sağlık muayenesinden geçirilmelerini, c) Çeşitli veya bir kısım işlerde çalışan işçilerin sağhk durumlarının aksaması, yaptıkları işin ürünlerine ve genel sağlığa yahut birlikte çalıştıkları öteki işcilere zararlı olursa, bu gibilerin o işlerden çıkanlmalarım, ç) Ne durumda ve ne gibi şartları haiz olan işyerlerinde banyo, uyku. dinlenme ve yemek yerleri ile işçi evleri ve işçi eğitim yerleri yapılmasını öngören "Anılan lüzük hükümlerini yerine getirmeyen işveren veya vekili hakkında kırkbeş bin liradan, ikiyüz yirmibeş bin liraya kadar ağır para cezası nükmolunur" ve bunların yinelenmesi durumunda cezalar iki katına çıkanhr. CAUŞANLARCN Siin<t>k Süreıtk
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle