Katalog

OUMHURİYET/8 (Baştaraft 1. Sayfada) Hakkâri'nin Çukurca ilçesinde aynhkçı teröristlerin saldınsı sonucu şehit olan 8 erimizin cenazeleri dün memleketlerine gönderildi. Van Havaalanı'nda dün yapılan törende konuşan 21. Seyyar Jandanna Sımr Tugay Komutan Yardımcısı Kıdemli Albay Naci Altunkaya, "Silahlı Kuvvetler mensuplanmıza karşı girişilen bu eylemleri, öç alma duygusu dışında, sabır ve metanetle, ancak dikkatle izliyonız" dedi. Kıdemli Albay Naci Altunkaya şöyle konuştu: "Yine acı bir gün yaşamaktayız. Sekiz kahraman evladımız yine kallesçe, hunharca arkadan vunılmnşlardır. Tarihi tahrif edip, gençleri yanlış bilgilerie Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplanna yönlendirip menfur cinayetler işletenlerin peşindeyiz. Ataturk devrim ve Ukeleri yolundan asla şaşmayan Silahlı Kuvvetler mensuplanmıza karşı girişilen bu eylemleri, öç alma duygusu dışında, sabır ve metanetle, ancak dikkatle izliyonız. Hakkâri'deki vatandaşlarımız, sekiz şehit evladı için iiç gün müddetle yas ilan etmişlerdir. Halkıouz bu tiir olaylan asla tasvip etmemektedir. Dini ahlaksızlıklar serisine son vermeyen aynhkçı bu güçlere son kez ihtar ediyoruz: Türk devleti veonun kollayıcısı kahraman Türk askeri ve milleti, devletin bekasını korumaya azimlidir. Onlann bu hareketleri bir başan alameli değildir. Zaman gösterecektir Id, birkaç sıçramadan sonra bunlann kaçacak delikleri kalmayacak ve kıskıvrak yakalanarak hak ettikleri cezayı bulacaklardır." Şehit erlerimizden Osraan Temiz karayoluyla Artvin'in Şavşat ilçesi Saylıca köyüne, diğer şehitler ise uçakla memleketlerine gönderildi. Jandartna onbaşı Mettn akkuş, Kütahya'nın Simav ilçesine, jandarma erler Mürsel Ulunç Ankara'nın Kırıkkale ilçesinde, Cevdet Özdemir Sinop'un Gerze ilçesinde, Hatnit Deniz Bursa'nın Kemalpaşa ilçesinde, Musa Aytan Zonguldak'ın Ulus ilçesinde, Naci Çakar tstanbul Bayrampaşa'da, Cengiz Karaca Edirne Uzunköprü'de toprağa verilecek. Şehit erler içih askeri tören düzenlenecek. Ankara Çankaya Belediye Mecüsi, şehit edilen 8 erin adlannın Çankaya belediye sınırlan içinde bulunan cadde ve sokaklara verilmesinı kararlaştırdı. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Halit Toroslu, bölgedeki incelemelerini tamamlayarak Ankara'ya döndü HABERLERİN DEVAMl Bir şehit PENCERE (Baştarafı 2. Sayfada) Afiyet olsun. ama bu kısa sureli borcu nasıl ödeyeceksiniz? Ciddiye almayın, önemli değil... İdamlar konusu ne olacak? ANAP grubu olarak onaylıyoruz ya.. Son bir soru: Sivil toplum konusunda ne düşünüyorsunuz? Elhamdülillah siviliz. Kravatınız çok şık... Şık giyinmeyi severim. Teşekkürter. MU^ERREF HEKİMOGLU ANKARA, .,ANK A,.. 12 EKİM 1984 İğne İle Kuyu Kazarken... Kaç yıl önce Pariste, UNESCO'nun önünde bir delikanlıyı tanrttı Hıfzı Topuz, Selçul Demirel'i, Abidin Dino'dan dinledim sonra. Fransız gazete ve dergilerinde karıkatürleri yayınlanan bir şanatçımız. Ayrıca kitaplar resimliyor. Fransızca, Almanca, İngilizce, Japonca kitaplarda onun desenleri ve imzası var. Geçen hafta Nev Galerısi'nde açtığı sergiyi seyrederken tatlı bir soluk aldım. Güzel bir sergi başka bir mutluluk veriyor insana Selçuk Demirel ile oturduk, bir söyleşiye daldık sonra, Dinolar, Picassolar, Orhan Pekerler, insanlar, kediler, yumurtalar, Paris, İsveç, Burdur öyküleriyle Gaziosmanpaşa tepelerinde kavak yelieri esti... Selçuk Demirel kedileri çok seviyor, İsveç'te açacağr sergi için bir kedi dizisi hazırladığını söyledi. Kuzey insanına sıcak ve yumuşak bir selam mı acaba? Kedılerin ilginç adlan var, biri Şatamat, kırmızı gözlü, görkemli bir yaratık, biri yalnız kedi, kucaklayıp okşamak isteği veren bir yalnızlığı var, derken bir mart kedisi, masmavi bir gecede tüm yıldızlar gözlerinde pariar gibi, bir eşe kavuşmak özlemiyle bakıyor. Siz gözlüklü yumurta gördünüz mü hlç, o gözlük niye gerekli diye düşünürken nice yorumlar üretebiliyorsunuz. Bir başka tablo jenerik, Fransız TV'sinde kullanılıyor. Seyrederken düşünüyorum, Fransız TV'si, Türkiye için neler yayınlıyor, kimi yayınlarda tarihsel gerçekleri nasıl değiştiriyor, ama bir Türk sanatçının yaprtını kullanmaktan da geri kalmıyor. Milyonlarca Fransız seyrediyor onu. O sergiyi izleyen gün, Devlet İstatistik Enstitüsü salonunda Türk, Yunan krıltürel ilişkilerine dönük tartışmaları dinledim. Üç günlük bir seminerin son aşamasında sanatçılar konuşuyordu. TürkYunan ilişkilerindeki sorunların çözümünde sanatçılar nasıl etken olabilir sorusu tartışılıyor, öneriler söyleniyordu. Elbet güzel bir girişim, yararlı bir tartışma. Ancak çok üretken olduğu söylenemez. Kimi sanatçılar sorunlan vurguladı yalnız, kimileri Kişisel başanlannı sergilediler, kimileri kitaplannın Yunancaya çevrilmediğinden yakındriar, kimileri hızını alamadı, tekelci bir davranışla çok uzun konuştu, başkalannın da konuşabileceğini unutmuş göründü. Ben de düşündüm. TürkYunan ilişkilerindeki sorunlann çözümü için belli koşullar gerekiyor, tarihi, coğrafyayı değiştirmek olanağı yok, ama koşullar ne olursa olsun bir şeyler yapmak zorunluğu var. Çünkü Ege'nin iki kıyısında yaşayan Türk ve Yunan halklarımn asıl özlemi barış. Yunanistan'ın kimi politikacıları Türk düşmanlığını kışkırtan bir kamuoyu yaratarak, son manevralarda olduğu gibi ortak savunma antlaşması içinde de sorunlar çıkararak bölge banşını gölgelemekten öteye gidemezler. Bu gerçeği Yunanistan'ın muhalefet partileri bile görmüş bulunuyor. Bence Friedrich Neumann Vakfı'nın girişimiyle TürkYunan aydınlan arasında başlayan diyaloğu da böyle değerlendirmek gerekir. Koşullar ne olursa olsun barış yolunda olumlu bir adım, bu tür diyaloglarla gerçekieşebilir. Türk ve Yunan sanatçıları arasında köprüler kurarak, kamuoyundaki yanlış izlemleri silmeye çaba göstererek. Türkiye açısından bu çok kolay. Çünkü biz, kuşaklar boyunca TürkYunan dostluğunu Atatürk'ten bir uzantı, bir uyarı diye düşününüz. Yunanistan'a düşmanca bir bakışımız yok. Ankara tartışmalanna katılan Yunan gazeteci ve bilim adamlan en azından bunu hissetmiş olmalı. Barış yolunda herkes bir şey söylemeye istekliydi o toplantılarda. Kimi duygusal. kimi bilımsel, kimi bölgesel, kimi, örneğin Doğan Kuban evrensel, ama herkes dostluk ve banştan yana. Konuşmakla barış gerçekleşmez kuşkusuz. Ama bu diyalog somut olaylarla sürdürülebilir. Bir Selçuk Demirel Japonca kitaplan resimler de neden Yunanca kitaplan resimlemez. Ya da "ben savaş resmi yapamam" diyen Oya Katoğlu ve öteki ressamlarımız Yunanistan'da sergiler açsa ne olur? O güzel renkler bir Türkün diye Yunan seyircilerin gözlerini okşamaz mı? Bence okşar. Yunan ressamlarını da biz ilgiyle seyrederiz kuşkusuz. Ankara Sanat Sahnesinde oynanan "Misafir" ya da Yücel Erten'in yeniden destanlaştırdığı Keşanlı Ali Atina'da oynayabilir, biz de Yunan oyunlannı ülkemizde alkışlayabiliriz. Efes'te, Bergama'da, Atina'da ortak festivaller düzenleyebiliriz. Birlikte şarkı söyler, dansedebiliriz. Örenliler Yunan turistlerte az Sirtaki yapmadı bu yaz... Ege'nin ürünlerini ortak değerlendirir, bilimsel araştırmalar yapabiliriz. İğne ile kuyu kazmak kolay değil elbet. Ama umutla başlamak gerekir. Barış yolundaki çabalar umutları daha kolay yesertir değil mi? Ege'deki iki komşunun ortak özlemi yolunda, bir çaba yorgunluğa ve özveriye değer bence. Bir süre Önce Kemancı Suna Kan, Selanik'te bir konser vermeye hazırlanırken son anda bir telgrafla konser geri bırakıldı. Salon onanlıyormuş... Selanık Üniversitesi'nden Ankara'daki toplantılara katılan genç tarihçi bunu biliyor muydu acaba? Son dakikada engeller yaratarak bir yere varılamaz. Ama Selanikliler Suna Kan'ı dinleselerdi güzel bir duyguya varabilirler, Türkiye'ye daha güzel bakabilirlerdi belki. Ben çok hayalciyim belki de. Her zaman güzel varsayımlar düşünüyorum. Teodorakis'i Türkiye'de görmek istiyorum. Melina Mercuri'yi yıllarca önce Kuşadası'nda özlem dindirdiği günlerin çizgisinde, Ege'nin iki yakası şarkılar ve danslarta buluşsun, Türk ve Yunan bilim adamlan Ayasofya'daki arşivleri birlikte tarasınlar, insanlık tarihine yeni sayialar eklesinler istiyorum. Bu isteği öne sürerken somut deneylerim de var. Vaktiyle Fransa'da, Sorbonne Üniversitesi'nde çahşan Yunanlı bilim adamlarından biri geldi İstanbul'a, Ayasotya'daki Orta Yunanca arşivlerden yarartanmak iznini haylı güç aldı, ama bir süre çalıştıktan sonra kaç kitap yayınladı. Fatih'in mektuplan, Fatih döneminde haberleşme ve Cem Sultan'ın yaşamıyla ilgili çok ilginç gerçekler çıktı ortaya. Böyte bir çahşma her alanda üretken olabilir. Ama nedense üretken bir pohtikaya yönelmiyor Yunan dostlarımız. Oysa düşmanlık hiçbir şey üretmez, kan ve gözyaşından başka... "Güvenceli" yardım (Baştarafı 1. Sayfada) ler Meclisi ve Senato) onaylanan karar, Başkan Reagan'ın imzasına gitti. Reagan'dan veto beklenmiyor. Kongre Uzlaştırma Komitesi, "Genel Devamlılık Kararı Bütcesi" içinde Temsilciler Meclisi'nden 540, senatodan da 715 milyon dolar olarak gelen iki ayrı yardım miktannı 700 milyon dolar olarak birleştirdiği çalışmalanru önceki gece tamamladı. Uzlaştırma Komitesi'nin üzerinde çahşmalannı bitirdiği Genel Devamlılık Karan Bütçesi önceki gece geç saatte ABD Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nda, dün öğleden sonra da Senato Genel Kurulu'nda kabul edildi. Buna göre, ABD'nin 1985 mali yılında Türkiye'ye vereceği 700 milyon dolann 485 milyon doları dış askeri satışlar kredisi (FMS), 215 milyon dolan da hibe olarak işlem görecek. Ancak Türkiye'nin bu yardımı alabilmesi Başkan Reagan'ın Türkiye'nin tutumu konusunda Kongre'ye güvence vermesi halinde gerçekleşecek. Kongre'de kabul edilen karara göre, Başkan Reagan'ın iki konuda güvence vermesi gerekiyor. 1) Toplumlararası görüşmelerin etkilenmemesi ve Kıbrıs'h Türklerin Maraş bölgesine yerleşmesinin önlenmesi doğrultusunda Türkiye'nin ağırhğım koyduğuna ilişkin güvence. 2) Türkiye'nin Senato'nun 278 sayılı tavsiye karanna uyduğu yolundaki güvence. (278 sayüı karar KKTC'nin bağımsızhk karannı kmıyor, dünya ülkelerini bu karan tammamaya çağırıyor ve Türkiye'nin KKTC'yi resmen tanıma kararının geri alınmasını istiyor.) ABD Dışişleri BakanhğYnın konuyla ilgili mensuplan, yardımın Reagan'ın Kongre'ye güvence vermesi koşuluna bağh kalmasını "Yardımın şarta bağlanması" şeklinde yorumlamıyorlar. Bir dışişleri mensubu, koşullan şöyle yorumluyor: "KKTC'yi resmen tanıma karannı geri almaması halinde yardımın verilmeyeceğini Türkiye'ye şart koşmak farklı, Başkan Reagan'a şart koşmak farklı seylerdir. Başkan Re^Jan'ın vereceği güvence Türkije'nin geçmişte aldığı kararlan yaralamayacmk bicimde formüle edilecektir." 700 milyon dolar tutanndaki ABD yardımı Başkan Reagan'ın genel devamlılık karan bütçesini onaylamasından sonra yürürlüğe girecek. Genel Devamlılık Karan Bütçesi'nin Nikaragua ve su projelerine aynlan bölümler nedeniyle veto edebileceğini açıklayan Başkan Reagan, Uzlaştırma Komitesi'nin tartışmah konulan bütçe dışına çıkarmasıyla veto karannı geri aldığını bildirdi. Konuya ilişkin yorumunu sorduğumuz Temsilciler Meclisi üyesi Silvio Çonte, "Başkan Genel Devamlılık Karan Bütçesi'ni bu haliyle de veto ederse Kongre'de isyan çıkar" dedi. Beyaz Saray'ın basın sözcü yardımcısı Marlin Fitzwater ise sorumuzu "Veto beklemiyoruz. Zaten başkanın Türkiye'ye yardımla ilgili en ufak tereddüdü yok" yanıtını verdi. Başkan Reagan, Kongre'den Beyaz Saray'a ulaşır ulaşmaz genel devamlılık kararı bütçesini onaylayacak. Türkiye'nin tutumu konusunda Kongre'ye güvence verdikten sonra da yardımın hibe bölümü yürürlüğe girecek. öte yandan KongTe, askeri yardımın dışında Türkiye'ye 175 milyon dolarlık bir ekonomik yardımı da onayladı. d3v * I Û n n n o t t i Hakkâri'nin Çukurca ilçesinde askeriaraca saldıran teröristj Kl t / C U l l f l c a ı ^ ^ atefj s o n u c u şenit olan er Naci Çakar'ın tstanbul'dakı evı de yasa boğulmustu. Şehit er Naci Çakar'm cenazesi dün tstanbul'a getirildi. Çakar'ın annesi Bakiye Çakar oğlunun şehit olduğunu öğrendikten sonra sürekli gözyaşı döktü. (Fotoğraf: THA) İnönü, Avcı (Baştarafı 1. Sayfada) huzurun ve sükunun devamı en bıiyük arzulanmız arasındadır. Meselelerin mabiyetini her ne kadar basın ve ilgili makamlann ifadeleriyle lakip etmeye çalışıyorsak da, bu olaylann Büyuk Millet Meclisi'nde de etraflıca. gönişülüp alınan tedbirlerin ve hadisenin vüs'atının kamuoyuna duyurulmasında faydalar mutalaa elmekteyiz. Şehit edilen erbaş ve erlerimizin ailelerine. Türk milletine ve Silahlı Kuvvetlerimize başsaglığı diler, hadiselerin bir an önce önlenmesini yürekten arzuladıgııtıızı belirtirim." MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ'a başsağuğı telgrafı gönderdi. Sunalp mesajmda "Vatanın birtik ve beraberliği ve bölünmez butünlüğü için mücadelede son ferdine kadar şehitligi en yüce mertebe sayan degişmez inancımızla Türk Silahlı Kuvvetteri carniasına şahsınızda başsağlıgı dUerim" dedi. TEKDAL: NEFRET VE LANETLE KINIYORUZ Refah Partisi Genel Başkanı Ahraet Tekdal, Çukurca'da meydana gelen ve 8 erin ölumüyle sonuçlanan olayla ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Olayı nefret ve lanetle kımyoruz" dedi. Tekdal, "Vatandaşlanmızın bu gibi hainlik karşısında daha duyarlı ve daha aktif vaziyet almalan gerekebiUr." biçimindekonuştu. tlçe Jandarma Bölük Komutam Jandarma Önyüzbaşı Yalçrn Aydm 'ın îstanbul'daki evinde yas vardı. Yüzbaşı Aydın 'ın eşi Zeynep Aydm'ın 2 ay önce Hakkâri'den tstanbul'ageldiği öğrenildi. Şehit yüzbaşuıın ablası Ayten Aydrn kardeşi ile önceki gün telefonla konuştuklanm, diğer kardeşi Fehmi Aydın 1n (25) 19 ekimde yapılacak nikâh törenine katılmak üzere tstanbul'a gelmek için söz verdiğini bildirdi. Fotoğraf ta, Yüzbaşı Aydın 'm eşi ve iki çocuğu görülüyor. (Fotoğraf: THA) Bülent Eirsoy'a (Baştarafı 1. Sayfada) 5 ay 25 gün meslekten men edilmesine ve 8 bin 335 lira ağır para cezasma çarpUrümasına karar verdi. Sanatçı Bülent Ersoy'un bu cezasının Yargııayca onanması halinde, "yargıca hakaret" suçundan tzrnir 6. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve daha sonra tehir edilen 11 ay 20 gunlük hapis cezasmı da çekeceği belirtildi. Bülent Ersoy, daha sonra 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde Hafta Sonu Gazetesi hakkındaki açtığı tazminat davasına girdi. Ersoy, söz konusu gazetenin bir zamanlar hakkında önyargılı yayınlar yaptığını, ancak Avrupa'dan dönüşünde bu gazeteyle aralannda iyi bir diyalog kurulduğunu bildirdi ve davadan feragat ettiğini söyledi. Duruşma başında yargıç, "Bülent Hanım mı, Bülent Bey mi size nasıl hitap edeceğiz" diyerek espri yaptı. Ersoy'un avukatı da bu konudaki davalannın temyiz süresi içinde olduğunu bildirdi. Başkentte yoğun bir gtin yaşandı (Baştarafı I. Sayfada) istemeleri üzerine Mecüs Başkan Vekili söz hakkı vermedi ve gerekçe olarak da hükümetin 17 ekim tarihinde Mecliste bu konuda açıklama yapacağını söyledi. Güneydoğu olaylan ile ilgili olarak hükümetin Meclis'te açıklama yapacağını, dünkü toplantılar sırasında Başbakan Turgut özal'ın telefonla TBMM Başkanı Necmettin Karaduman'a ilettiği öğrenildi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in başkanlığında dün sabah toplanan Bakanlar Kurulu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesine yönelik çeşitli konulan görüştü. Cumhurbaşkanı Evren, bu bölgedeki yatınmlann hızlandınlmasını ve bütçeye konmuş ödeneklerin geciktirilmeden amaçlan doğrultusunda kullaıulmasını istedi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, dün saat 9.55'te Başbakanlık binasına geldi ve Başbakan Turgut özal tarafından karşılandı. Ozal ile makamvnda yaklaşık 10 dakika görüşen Cumhurbaşkanı daha sonra Bakanlar Kurulu'na başkanlık etti. Cumhurbaşkanı EvTen, toplantıdan önce yaptığı açıklamada, güneydoğu bölgesinde bazı olaylann cereyan ettiğini beürterek, son yurt gezisinde bu yörede tespit ettiği dilek ve ihtiyaçlann Bakanlar Kunılu'nda görüşüleceğini söyledi. Cumhurbaşkant, şöyle konuştu: alınabilir, yapılabilir, hangileri daha sonra ele alınabilir. Bu konulan görüşmek üzere Bakanlar Kurulu toplantısını tertip ettim." Ek sınav önerisi haftaya TBMM'de ^. ^ ^ vorı 2.5 saat süren Bakanlar Kurulu toplantısında Cumhurbaşkanı Evren'in, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki yatınmlann hızlandınlmasıru ve da"Biliyorsunuz, güneydoğu bölgesinde bir gezi yapUm. Sa ha önce bütçeye konmuş yöre ile yın Başbakan da bu bölgede kı ilgili ödeneklerin geciktirilmeden sa bir gezi yaptılar. Bu bolgede amaçlan doğrultusunda kullamlcereyan eden olaylar var. Bun masını istediği öğrenildi. Cumhurbaşkanı, bu bölgedeki hangi lan mahallinde gördük ve bu meyanda da uzun zamandan be yatınmlann ne zaman geTcekleşri gidemedigimiz o bölgeyi bir ürileceği ve bu yatınmlann 1985 planında ne ölçüde yer aldığı kodefa daha gözden gecirme imkânını bulduk. Bu arada gerek ora nulannda da bilgi aldı. daki yönetîcilerin, gerek nalkıCumhurbaşkanı Kenan Evnuzm bazı dilek ve ihtiyaçlan olren'in başkanlığında yapılan ve du. Bunlan Bakanlar Kurulu' yurt dışında bulundukları için muza aksettinnek ve bunlann Devlet Bakanı Ahmet Kurtcebe içerisinde olabilirlik derecesi Alptemoçin ile Milli Savunma olanlan tespit etmek için bu lopBakanı Zeki Yavuztürk'ün katılanbyı düzenkdim. Biliyorsunuz lamadığı toplantıdan sonra Başgüneydoğu bölgesine ben şahsen bakan Turgut özal bir açıklama eskiden beri büyuk önem atfedeyaparak Cumhurbaşkanmın son rim. Kalkınmada öncelikli yöreyurt gezisi ile ilgili gözlemlerini ler arasındadır oralan. Mevcut anlatoğmı belirterek şöyle dedi: hükümetimiz de bu konuya bassasiyel göstennektedir. Acaba, "Sayın Cumhurbaşkanımız oradaki ihtiyaçlann hangisi ele son yapUğı doğu ve güneydoğu 9ınav sisteminin değiştirilmesi ve ek sınav hakkı verilmesini isteyen üniversite öğrencileri, TBMM'ye ve fakülte dekanhklarına dilekçe yağdırıyor. 120 kadar sınava giren Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri 2 bine yakın dilekçe gönderdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ANAP Elazığ milletvekili Mehmet Özdemir'in YÖK yasasına geçici bir madde eklenerek, vize alamayan yüksekokul öğrencilerine ek smav hakkı tanınmasını öngören yasa önerisi önümüzdeki hafta içinde Milli Eğitim Komisyonu'nda ek alınacak. Özdemir, hazırladığı önerinin gerekçesinde, "vize sınavlarının YÖK kanunu kabulünden itibaren istikrarlı bir uygulamaya kavuşturulamadıgını"' belirtti. Özdemir, ek sınav hakkı ile ilgili olarak, "ara sınavlann uygulanış biçimi öğrenciyi müşkül durutna sokmuştur" dedi. Öte yandan üniversite öğrencilerinden TBMM'ye ve fakülte dekanlıklanna, smav sistemi ve ek sınav hakkı konusunda dilekçeler yağmaya devam ediyor. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri toplam 2 bine yakın dilekçeyi ilgili birimlere gönderirlerken dilekçelerinde sınav sistemini eleştirerek ek sınav hakkı tanınmasını istediler. YÖK Yasası'na geçici bir madde eklenerek öğrencilere bir ek sınav hakkı tanınmasını içeren önerge sahibi ANAP Elazığ Milletvekili Mehmet Özdemir, "Ara sınavlann uygulanış biçimi öğrenciyi müşkül durumda bıraktı" dedi. Özdemir, ara sınavlarda not ortalamasmm ders geçme notuna katkısına ilişkin esaslarm değiştirilmesinin öğrenci>e ikinci bir zorluk olarak belirlendiğini vurgulayarak şöyle konuştu: "Ogrenciler için asıl zorluk ara sınavlann uygulanış biçiminden kaynaklanmışlır. Pek çok yüksekoğretim kunımunda bir yarı yılda ayn ayrı zamanlarda yapılması gereken ara sınavlar yarı «jılın c n n l o n n a d\f\n yılın sonlanna doğru bir günde iki sınav yapümak suretiyle uygulanmış, kimi kez hiçbir zaman aralığı tanınmatnıştır. Öğrenci bir günde 4 vizeye girmek zorunda kalmıştır. Bu uygulama öğrenciyi müşkül durumda bıraktığı gibi ara sınavdan beklenen faydanın saglanmasını engellemiştir. Bu dunımları dikkate alarak, vize sartı aranmaksızin bir ek sınav hakkı daha tanınması için yasa önerisini hazırladım." YASA ÖNERİSt NE GETtRİYOR Mehmet Özdemir'in onümüzdeki hafta Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşülmesi beklenen yasa önerisi. Komisvonca benimsenip Meclis Genel Kurulu'nca kabul edildiği takdirde vize sınavlarında yeterli not alamayan ya da yıl sonu sınavlanna giremeyen öğrencilere ek bir sınav hakkı tanınacak. Ek smavlarda 100 üzerinde 50 alan her öğrenci başarılı sayılacak. Ek sınavlar, yasanın yayımı tarihinden itibaren 30 gün içinde üniversite senatolannca belirlenecek günlerde yapılacak. seyahatinde edindigi intibalan, bu arada programla ilgili olarak kendisinin güneydoğu ile ilgili tavsiyelerini konuştuk. Zaten güneydoğu ve doğu konusunda biz hükiunet olarak çok özel tedbirler almıştık. hemen hemen kendisinin arzu ettiği kısımların çogu da programa alınmıştı, onu Her VIDEOSINEMA da kendisine izah ettik. Butçe ve okuruna ücretsU program inşallah bugün (dün) BİR ZAMANLAR tamamlanacak." AMERİKA bileti ve VİP VİDEO'dan bir Özal, bir gazetecinin "Goneygeceliğine dogudaki olaylar görüşüldü ücretsiz kaset... mü" sorusunu ise, "Kısa bir görüşme oldu" şeklinde yanıtladı. Başbakan özal, bu acıklamasımn ardından Cumhurbaşkanı Evren'le haftalık olağan görüşmesini yapmak üzere Çankaya Köşkü'ne gitti. Cumhurbaşkanı Evren ile Başbakan özal'ın görüşmesine Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ da kaüldı. Görüşme sırasında Evren, Özal, Halefoğlu ve Üruğ'un birlikte yemek yedikleri de öğrenildi. Başbakan özal, saat 12.50'de girdiği Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nden saat 15.15'te çıkarken, makam otomobüini durdurmadan kendisini bekleyen gazetecilere el salladı ve Başbakanhk Konutuna gitti. Dışişleri Bakanı Halefoğlu ise makam otomobilinin Köşk çıkışında durmasma karşın gazetecilere, konuşmayacağım belirtmek için elini ve başını iki yana salladı. HÜKÜMET, MECLİSE ifHSIM VAVMJUSVPHJKA AŞ BlLGt VERECEK «odtaferCod M v n H a n Bu arada, güneydoğuda meydana gelen olaylarla ilgili olarak hükümet 17 ekim çarşamba günü Mecliste açıklama yapacak. TBMM'de dünkü birleşimi ESKİŞEHİR yöneten Başkan Vekili AbdülhaASLtYE üm Aras, hükümetin Meclis Başkanlığı'na bu konuda istemde 1. HUKUK bulunduğunu bildirdi. HAKİMLİGİNDEN Güneydoğuda meydana gelen Dosya No: 1983/326 olaylarla ilgili olarak Meclisin Davacı Hasan Hüseyin dünkü birleşiminde gündem dıKerman tarafından davalılar şı konuşma yapmak isteyen HP Mahmut Murat Abdülbaki Milletvekili Vecihl Ataklı ile Etike ve Zeki Can aleyhleriMDP Milletveküi Murat Sökne açılan alacak davası sebemen'e, Başkan Vekili Aras bu bi ile; gerekçe ile söz hakkı vermedi. Adresi tesbit edilemiyen TBMM Başkan Vekili Aras'davalı Abdülbaki Etike'nin ın bu bilgiye nereden sahip olduduruşmanın bırakıldığı ğu araştırıldığında, Başbakan 31.10.1984 çarşamba günu Turgut özal'ın TBMM Başkanı saat 09.00 da mahkememiz Necmettin Karaduman'a telefon duruşma salonunda hazır buettiği öğrenildi. Elde edilen billunması veya bir vekille kengiye göre özal, Karaduman'a tedisini temsil ettirmesi, davalefonla ulaşarak, "Kendisinin lı Abdükbaki Etike'ye gıyap gtkcek hafta içinde güneydoğukararı yerine geçmek üzere daki olaylarla ilgili Meclis Genel ilanen tebliğ olunur. Kurulu'na bilgi vereceğini" söyBasın: 25686 ledi. Buna dayanarak güneydoğu ulaylan ile ilgili göriişmelerin • l.Ü. Edebiyat Fakültesi şeTBMM'de gelecek hafta içinde bekemi kaybettim. Hükümsüzyapılması bekleniyor. dür. ENGÎN US BirZamanhr Amerika Bekçi Murtaza Namuslu Antalycı'84 Locarno'84 ^nedik'84 Fellini/Güne//Rohmer/Welles ÇALIŞANLARIIN SORULARI/SORUNLARI YÎLMAZ ŞIPAL "Bilerek BağKur'a tiye obnadınT SORU: 38 yaşındayım. 1983 yılının nisan ayında bir küçük bakkaliye dükkânı açtım. Bilerek BağKur'a üye olmadım. Ve BagKur iştirakçisi de olmak istemiyorum. Şimıli ise, geçen dönemi de içinde alan bir borçlanma göndermişler. Acilen ödemem isteniyor. Ödemezsem ve iştirakçi olmassam icra yoluyla alacaklannı söylüyoriar. Ne yapmam gerekir? M.E AYDBS YANIT: BağKur Yasası uyannca "sosyal güvenlik kuruluşlan kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene ruzmet akdi ile bağlı oknaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; a) Esnaf ve sanatkârlar, tüccar, sanayici ve borsa ajan ve acenteleri, mimar ve mühendisler, sigorta prodüktörleri ve eksperleri, eczacılar, tabipler, veterinerler, gümrük komisyoncuları gibi ticari kazanç veya serbet meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya götürü usulde gelir vergisi mükellefı olanlar" BağKur'a zonınlu sigortalı olmak duramundadır. Yasanın 26. maddesine göre "Sigortalı olmak hak ve yükümlülügünden vazgeçilemez ve kaçınılamaz." Yasa sigortalı olmalan gerekenlerin ise başladıklan "tarihten itibaren en geç üç ay içinde kunıma basvurarak kayıt ve tesçillerini yaptırmak" zorunluluğunu da getırmiştir. Sigortah olması gerekenler, bu yükümlülüklerini üç ay içinde yerine getirmezlerse BağKur'ca "resen" tescil eşlemi yapılır. BağKur iştirakçisi olmak ya da olmamak sizin ısteğinize bağh olayıp yasal bir zorunluluktur. Bu zorunluluğu yerine getirmeyenler ve prim ödemeyenler için "sigortalının prim borcu miktannı gösteren belgeler" icra dairelerine verilir. Cklenmeyen bu primler icra yolu ile BağKur'ca tahsil edilir. önerimiz size bildirilen prim borçlannızı, giderek büyümeden yatırmanızdır. • 196/50 sayılı İ.S.K.İ. makbuzumu yitirdim. Geçersizdir. OSMANDİKKATLİ • Şebekemi kaybettim. Hükümsüzdür. İSA SÖZTUTANLAR 4. sayısı çiktı. İSTANBUL 7. ASLİYE HUKUK HÂKÎMLtĞİNDEN Dosya No: 982/548 E. 984/192 K. Mahkememizde davacı Canan Serez vekili Av. Halit Aras tarafından davacının kocası gaip Sadık Serez için 15.9.1982 tarihindt açılan gaiplik ve evliliğin feshi davası sonunda: Denizli ili Çal ilçesi Selcan köyu C.053/04 S.Î9 K.191/177'de kayıtlı 15.1.1945 d.lu Sadık Serez'in gaipliğine ve evliliginin feshine karar verilraiştir. Gaibin adresi meçhul olduğundan işbu kararın kendisine ilan yolu Ue tebliğine, süresi içinde temyiz edilmediği takdirde hükmün kesinleşeceği tebliğ makamına kaim olmak üzere gaibe tebliğ olunur. 26.9.1984 Basm: 12053 ILAN • l.D.M.M.A. Gündüz lnşaat Bölümünden 1977 yılında almış olduğum 2448 numaralı diplomamı kaybettim yerine geçerli belge alacağımdan hükümsüzdür. ADNAN MURA TOĞLU