Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 OCAK 1984 EKONOMİ CUMHURİYET/9 Günün aynası "Doğu'da yutırıma ihracattan fazla teşvik verdik" Ekonomi Servisi Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral "yatınmlar için teşvik yok" diyenlerin sadece lstanbul bölgesini yatırım alanı olarak düşünmemelerini önerdi. Aral, "Teşvik ok diye niçin yakınılıyor. Do^ıi'da yatınm yapanlar niçin yakınıyor. Doğu'da yatırım yapanlar için ihracattan daha fazla teşvik konuldu. Sadece İstanbul ve yöresini yatırım alanı olarak düşünmekten vazgeçelim" dedi. İşadamlarını "Doğu'da yatırım yapmaya çağıran" Cahit Aral, ayrıca İstanbul Sanayi Odası "yatınmlar paneli" düzenleyecek olursa, konunun daha enine boyuna tartışılabileceğini belirtti. Ihracatçının pek çok sorusunu Ankara takımı yamtsız bıraktı MERAL TAMER İstanbul İhracatçı Birlikleri'nin duzenlediği iki gün sürelı "İhracatın Sorunlan" seminerı pek çok bakımdan oldukça ilginçti. Seminer oncelikle kuçuk ve orta ölçekli ihracatçının dinamik yapısını ve sorunlarına ne denli sahip çıktığını gostermesi açısından ilginçti. Hilton Oteli'nin koca balo salonunu iki gun süreyle sabahtan akşama kadar dolduran ve oturacak sandalye kalmadığı için toplantıyı baştan sona ayakta izlemeyi goze alan ihracatçı ve ilgili kalabalığı, insanı hayrete duşürecek boyuttaydı. Her seminere pek nasip olmayacak bu ilgi ve kalabalığı gördükten sonra, insanın ister istemez "Turgul Özal'ın yıireği rahal olsun, bu ilgi ve dinamik yapıyla ihracatımızın artmaması mumkun miı" diyesi geliyordu. "İgne atılsa yere düşmez" deyimi ile tarif edilebilecek bu seminerin gorduğü çarpıcı ilgide, kuşkusuz seminer duzenleyicilerinin de büyük payları vardı. Ekonominin yeni "Orkestra şefi" Prof. Pakdemirli'den iki bakana; Merkez Bankası, Teşvik Uygulama Dairesi gibi ihracatçının Ankara'da muhatap olduğu, ya da ulaşamadığı için olmadığı mercilerin en yetkili kişilerine, hatta Başbakanlık Başmuşaviri Adnan Kahveci'ye, bankacısından, meslek odası yetkililerine, çiftçisine, esnafına, gümrükçüsünden ambalajcısına dek konuşmacıların ve davetlilerin saptanmasında thracatçı Birlikleri yöneticilerinin yaptıkları doğru seçim, toplantıyı ilgi çekici kılan ana etkenlerden biri olarak dikkati çekti. YANITSIZ SORULAR Toplantıda dikkati çeken bir başka nokta ise, küçük ve orta olçekli ihracatçının son kararlara, önce kıyısından köşesinden dokunup, toplantmın sonu yaklaştıkça dozu giderek artan eleştirilerin ve üst burokratlara yönelttikleri birçok sorunun yanıtsız kalmasıydı. Büyuk ihracatçı sermaye şirketlerinin hedef tahtası haline donuştüğu seminerde, ihracatçılar tarafından hayli ilginç sorular ortaya atıldı. ihracatın Sorunlan SeminerVnin ardından... EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY Müjde: Turkiye'de hızlı devalüasyon sürecek "Turkiye'de hızlı devalüasyon oluyor ama kimse farkında değil, basın bunu manşet bile yapmıyor artık." Son ekonomik kararların hazırlanmasında önemli payı olduğu bilinen, Anavatan Partisi'nin vetolu kurucularından, banka müdürü Erol Aksoy'un sözleri bunlar. Önceki gün yapılan "İhracatın Sorunlan" panelinde konuşan Aksoy haksız da değil doğrusu. Türk Lirası 29 aralıktan bu yana son yılların en hızlı devalüasyonuna uğrarken basınımız her nedense bu konunun üzerinde fazla durmadı. 30 aralık günü bankalar eliyle gerçekleştirılen örtülu devalüasyondan söz etmeyen gazetelerimiz üç gün önce bu örtünün kaldırılmasını ve doların lira karşısında son iki haftada yüzde 10'a yaklaşan değer artışının Merkez Bankası kuriarına yansıtılmasını da pek önemsemediler, "devalüasyon" gerçeğini sanki kabul etmek istemediler. Allahtan hükumetin ekonomi politikasını çizmede etkili olan beyinlerden ikisi, Adnan Kahveci ve Erol Aksoy öncekigünkü panelde çocuğun adını açık açık koydular ve Türk parasına hızla değer kaybettirmenin ne kadar yararlı ve gerekli bir şey olduğunu anlartılar da basınımızın dikkati bu konuya çekilmiş oldu. Halit Narin gibi "Türk parasının değerini koruma kampanyası" açılmasını isteyen ışadamları ise bu açıklamaları herhalde ilgıyle izlediler. Başbakanlık Başmüşavirı Adnan Kahveci, paranın değerinin sürekli olarak düşük tutulmasını "sağlam" ve "sağlıklı" kur politikası olarak niteledi ve Japonya'nın hızlı kalkınmasında döviz kurunu düşük tutmasımn önemini vurguladı. Kahveci, liranın hızla değer kaybetmesinin üreticiye, ihracatçıya ve hemen herkese büyük yarar sağlayacağmı belirterek, "Hızlı uretim artışının formulü de buradadır" dedi. Erol Aksoy ise ihracatta vergi iadelerınin azaltılmasından ve ihracat kredi faizlerinın biraz yükseltilmesinden ihracatçıların fazla kaygı duymasına gerek olmadığını kaydederek, "Hızlı devalüasyon bu nedenle uğranacak zararları fazlasıyla kapatacaktır. En önemli teşvik unsuru döviz kurudur, asıl kâr oradadır," şeklinde konuştu. Önceki gün yapılan açıklamalar Türk Lirası'nın son haftalarda hızlı değer kaybının doların dünyadaki tırmanışından bir ölçüde etkilenmekle beraber bir rastlantı olmadığını, hızlandırılmış devalüasyonun hükumetin ekonomik stratejisinde kilit bir unsur niteliğı taşıdığını ortaya koyuyordu. Kahvecı'nin konuşmasında belirttiğı gibi, yüzde 7'lik bir büyüme hızına erişmek için Batı'dan ya da Arap âlemınden gelecek kaynaklara bel bağlanamazdı, tek köklu çözüm ihracatı arttırmaktı. İhracatı arttırmanın en sağlam yolu ise döviz kurunu düşük tutmak, liranın değerini mümkün mertebe hızlı düşürmekti. Bu sayede Türk malları dünya pazarlarında ucuzlamış olacak, bugün hıç akla gelmeyen malların bile ihraç edılmesi şansı doğacaktı. Bu politıkanın başarıya ulaşması ve ihracatta saptanan hedeflere varılması için liranın hızlı değer kaybının "cesaretle" sürdürülmesı gerekıyordu. Kahveci ve Aksoy'a göre liranın hızla değer yitırmesı ithalatta getirilen serbestinin bir ithalat furya' sına yol açmasını da önleyecektı. Bütün bunların açık anlamı şudur: Türk Lirası bundan böyle hızla değer kaybetmeye devam edecek, yıl sonunda dolar belki de 450500 lira olacaktır. Liranın bu hızlı değer kaybının ekonomıde ve halkın bütçesinde nelere yol açabileceği azçok bilinmektedır. "Dolar arttı gerekçesiyle" her mala zam yapma alışkanlığının yerleştiği ülkemızde bir yandan böyle bir kur politikası izlerken diğer yandan enflasyonu aşağı çekmek, "orta direğı güçlendirmek" nasıl mümkün olacaktır? Hükümete yakın beyinlerın üzerinde durmaları gereken bir soru da herhalde budur. Küçük ve orta ölçekli ihracatçı, dinamik yapısı ve sorunlarına sahip çıkan tavırlarıyla göz doldurdu. Küçük ve orta ölçekli ihracatçının son kararlara, önce kıyısından köşesinden dokunup, toplantının sonu yaklaştıkça dozu giderek artan eleştirileri ve üst burokratlara yönelttikleri birçok soru yamtsız kaldı. Hükümet yetkilileri büyük ve büyüyen şirketlere tanınan teşviklerin, küçükleri safdışı bırakmayı değil, tam aksine büyümeyi özendirmeyi amaçladığını söylediler. Ankara'da Esnaf ve Sanatkârlar "Başkanlar Meclisi" toplantısı ANKARA (ANKA) 139 dernek başkanının katılacağı Ankara Esnaf ve Sanatkârlar Dernekleri Birliği'nin genişletilmiş başkanlar meclisi toplantısı bugün yapılacak. Esnaf ve Sanatkârlann sorunlarının tartışılacağı toplantıda, Sanayii ve Ticaret Bakanı Cahit Aral ile Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Mustafa Kalemli'ye birifing verilecek. Toplantıya ayrıca Başbakan Turgut Özal'ın da katılması bekleniyor. Odalar Birligi Genişletilmiş Başkanlar ıoplantısı bugün ANKARA (ANKA) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin "Genişletilmiş başkanlar toplantısı" bugun birlik salonunda yapılacak. 256 Oda ve Borsa Meclis ve Yonetim Kurulu Başkanları ile başkan vekillerinin yanı sıra tem silcilerin katılacağı toplantıda, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Mehmet Yazar bir konuşma yapacak. Bir gun surecek toplantıda, hükumetin aldığı son kararlar ve özel sektörün sorunlan gorüşülecek. Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral Salça dışsatımında devletle özel sektörün işbirliği istendi tSTANBUL, (THA) Salça Sanayicileri ve İhracatçıları Birliği Başkanı Enver Demirci kontenjan olmasaydı önümüzdeki yıllarda AET ülkelerine salça dışsatımının iki katına çtkabileceğini söyleyerek salça dışsatımı ile ilgili anlaşmalarda devletle özel sektörün birlikte çalışması ^erektiğini savundu. AET'nin /ürkiye'ye 8 bin 500 tonu salça, 8 bin tonu korserve olmak üzere toplam 16 bin 500 tonluk bir kontenjan ayırdığını vurğulayan Demirci, Turkiye'de konserve uretimi yapılmadığı için AET ülkelerine yalnızca 8 bin 500 tonluk salça satma olanağı olduğunu açıkladı. Enver Demirci, uzun yıllar süren calışmalardan sonra Avrupa ve özellikle Ingiltere'de kalitesizlik imajının yıkıldığını belirterek, bu yıla kadar yeterli olan kontenjanın bu yıl yalnızca İngiltere'nin alımlarıyla dolduğunu kaydetti. Ekrem Pakdemirii rarlar ve daha fazla teşvikten yararlanmaya çaba harcayan ihracatçının karşısında sürekli yukseltilen barajlardan yakınarak "20 milyon dolar ihracat barajı dediniı koştuk yetiştik. 30 milyon dediniz, koşa koşa ona da yetiştik. Şimdi 50 diyorsunuz. Yarın 100 miı diyeceksiniz? Bizde hal kalmadı" şeklinde konuştu. "Uluslararası" çekleştirene ek bir teşvik düşıinülmeli" şeklinde görüş belirtti. Cenel Muduru Erol Aksoy Petkim'in kredili satışlarında banka teminat mektubu geçerli İZMİT, (THA) İzmit'in Yarımca bölgesinde bulunan PETKİM'in kredili satışlarında, "banka teminat mektubu ve devlet tahvillerinin" de geçerli olacağı bildirildi. Kısa adı PETKİM olan Petro Kimya A.Ş. yetkilileri, şubat ayından itibaren kredili satışlara başlanacağını söylediler. Yetkililer, karbon siyahı ve sentetik kauçuğun kredili satışlarının yapılacağını açıklayarak, satışlarda banka teminat mektubu ile devlet tahvillerinin de geçerli olacağını kaydettiler. Doç. Bağrıaçık: Türkiye'ye para kazandıran küçük firmalardır tSTANBUL, (THA) Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atilla Bağnaçık, Türkiye'ye bugün ihracatta para kazandıran firmalann küçük firmalar olduğunu belirterek, "Vergi iadelerini zaman içinde diişürraek bu firmalann hevesini kırmak demektir" dedi. Doç. Dr. Atilla Bağrıaçık, ithalat ihracat rejimiyle ilgili olarak Nokta Dergisi'ne yaptığı açıklamada, Turkiye'de yüzde 8590'lara varan monopol ve oligopol koşullarını içeren bir pazar hâkimiyeti olduğunu öne sürerek, bunun nedeninin, uygulanan ıthal ikamesi programı olduğunu söyledi. Son ekonomik önlemlerle birlikte ithaiatın liberal ulkelerle Türkiye aleyhine bozulan ticaret dengesini duzeltmek için de buna mecbur kahndığı Bir başkası bürokrasi çarkının doğrultusundaydı. çok ağır işlediğinden ve bu nokAnkara takımına gore, teşviktalardaki gorevlilerın bilgisizlikler ve vergi iadelerinde onemli lerinden dolayı, ihracatın kosavrıcalıklar yoktu. Zaten vergi teklendiğinden yakınarak, "Büiadelerı aşamalı olarak kaldırılarokrasi çarkı ne zaman hızlı iscak. Buna karşılık TL'nın dolar letilmeye başlatılacak?" dı\e karşısında değer kavbı hızlandısordu. Bir diğeri, ihracat kredinlarak "GerçekçiSağlam Kur'lerinin kıtlığı'ndan ve zamanın'la ihracatın teşviki sağlanacakAynı bağlamda, bir soru ile da verilmediğınden, bir başkası tı ki, bundan tum ihracatçılar hükümeti bazı şirketleri kayır kurlarda ve faizlerdeki karaboryararlanacaktı. sa'nın bir turlu ortadan kaldırımakla dolaylı olarak itham eden Hukumete vakınlığı ile bilinen Aytaç Arkaya, "Bugün 50 mil lamadığından vakındı. Uluslararası Genel Muduru Erol yon dolar olarak belirlenen baAnkara'dan yonetimi ve usi Aksoy'un, "23 haftadır devaluraj. 1984 sonunda 311 milyona mı (Bu rakam Enka'nın bu yıl burokrasiyi temsilen seminere asyon yapılıyor, kimse farkında katılanlar ise, bu soruların çoğu değil. Bu kur ayarlamaları, siz ki ihracat rakamı) yükseltileOrneğin, 350 milyon dolarlık nu yamtsız bıraktılar. Onların, ihracatçılar için en sağlıklı teşcek?" dedi. ihracat yapan fındıkçıların, geviktir" demesi uzerine işin aslı yoneltilen sorular a verdikleri çen yıl ancak 5 milyar lira ihrakarşılıklar, ihracatın bir hukü astarı iyfce anlaşıldı. Bir diğeri, erken ihracat yapacat kredisi kullanabildiğini dile met politikası olarak saptandığı, rak aldığı ihracat kredisini vadeAksoy'u dinleven ihracatçılagetiren Lokman Kondakçı, ke sinden once ödeyen ihracatçının buyuk ve buyüyen şirketlere ta rımızın taşvikler konusunda yulımelerin üstune basa basa "Kinınan teşviklerin, küçükleri saf reklerine su serpildi mi bilemiyoödullendirilmesi görüşünu ortame ne kadar ihracat kredisinin dışı bırakmayı değil, tam aksine ruz. Ama bu sozleri duyunca, ya att\. Yamtsız kalan pek çok verildiğinin açıklanmasını istiyobuyümeye özendirmeyi amaçla1984 sonunda bir Amerikan Dosorunun aksine bu fikri benimruz" dedi. seyen Prof. Pakdemirii, " H a t dığı, 50 milyon doların uzerinde ları'nı 450 lira dolaylarında gokilere tanınan tek avncalığın sos rursek şaşmamaya kendimizi ta hiç krediye başvurmadan ihKilimcilik grubundan Kemal yalist bloktan ithalat olduğu, bu şimdiden alıştırdık. racatı kendi kaynaklanndan gerHamurculu, sık sık değişen ka İhracatçı BirliklerVnin açıklaması: Kredisini kısa sürede geri ödeyen daha az faiz versin İSTANBL'L (a.a.) istanbul İhracatçt Birlikleri'nde yapılan Ortak açıklamada ihracat kredilerinin daha verimli kullanılabilmesi için "Kısa vadede odenecek kredilerin, uzun vadede odeneceklerden daha az faizle verilmesi" istendi. 8 ihracatçı birliğin başkanlarının hazır bulunduğu toplantıda, Pamuk İpliği ve Hambez İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mehmet Şuhubi tarafından yapılan ortak açıklamada. ihracatçıların vergi iadelerinin azaltılması karşısında bir tepki göstermediklerini ve kararı olumlu bulduklannı işaret edilerek, "İhracatçılar kendilerine yönelik yararlardan rahatlıkla vazgeçebilmektedirler" denildi. Açıklamada, ihracatçı kredilerinin daha verimli kullanılabilmesi için kısa vadede odenecek kredilerin uzun vadede ödeneceklerden daha az faizle verilmesi istendi. Açıklamada Japonya ve Güney Kore ihracatçı şirket tiplerine prensipte hiçbir ihracatçının karşı olmadığı ifade edilerek, amacın ihracatçı şirketlerin ciddi pazarlama fonksiyonu yapabilmeleri olduğu vurgulandı. Ülkemiz ihracatının yuksek rakamlara varması için mevcut pazarlarla yetinılmemesi gerektıği de kaydedilen açıklamada şoyle devam edildi: "Mevcut pazarlar bizim için yeterli değildir. Biz alternatif pazar aramnonız. Paralel pazarlar anyoruz. L'zak yerlerdeki pazarların potansiyilenin daha yüksek olduğunu biliyoruz". Açıklamada, Comecon ulkelerinden yapılacak ithaiatın büyuk ihracatçı şirketlere \erildiğide belirterek, bu ihtalatın sorun yaratmayacak şekilde düzenlenmesi istendi. leşmesinin, kaynaklan dovız arttırıcı alanlara çekeceğini, işgucu ile yeraltı ve yerustü kaynaklarının dış pazarlarda değerlendirilmesini teşvik edeceğini bildirdi. Güney Kıbrıs, Batılı şirketler için Ortadoğu'ya sıçrama tahtası oluyor Kıbrıs Rum kesiminde şube açan Batılı şirketlerin kazançlarının tümünü dışarı çıkarma olanakları var. Vergiler yerli şirketlerin yarısı kadar. Bu şirketlere sosyal sigorta ödeme yükümlülüğü yok. Lübnan bunalımı nedeniyle Beyrut'tan ve Sosyahst Papandreu hükümeti yüzünden de Atina'dan kaçan "Offshore" şirketler, Güney Kıbrıs'ta üsleniyorlar Ekonomi Servisi Ortadoğu'yla iş yapmak isteyen Batılı şirketler için, Kıbrıs Rum kesiminin giderek daha fazla öııem kazandığı bildiriliyor. Ortadoğu'ya olan yakınlığmın yanı sıra, Rum kesiminin sunduğu yasal ve mali kolayhklar nedeniyle, bu bölgenin Beyrut'un eski konumuna göz diktiği ve yavaş yavaş Akdeniz'deki "offshore" ticaretin merkezi durumuna gelmeye başladığı öne sürulüyor. "The Wall Street Journal" gazetesinde yer alan bir yazıya göre Kıbrıs Rum kesiminde şube açmak isteyen "offshore" banka ve şirket sayısı hızla artıyor. Bu bölgede şubesi olan yabancı şirket sayısı 2200'ü aşmış durumda. Bu sayının son yıllarda ortalama yüzde 30 oranında yükseldiği ve bu yıl faaliyette bulunma isteklerinin 400'ü bulduğu vurgulanıyor. Kıbns Rum kesimi de döviz gelirlerinin yüzde 5'lik bölümünü bu şirketlerden sağlıyor ki bu da 40 milyon dolar ediyor. Kıbrıs Rum kesiminde şubesi bulunan şirketlerin yarıya yakını Avrupa kökenli. Bunlar içinde de İngiliz, Alman ve Hollandalı şirketler en ön sırada bulunuyor. Arap şirketler toplam içinde yüzde 30 oranında bir pay alırken, geri kalan yüzde 20'lik bölüm Amerikan şirketlerinden oluşuyor. Offshore şirketler arasında Pepci Co., Hilton International, Johnson and Son, Tetra Pak Interaational AB gibi dünyaca unlü çokuluslu şirketler ve Federal Bank of the Middle East, Banque de Commerce and Credit International ve Middle East Bank tnternational gibi tanınmış bankalar var. Yabancı şirketlerin daha çok transit taşıma, mühendislik, danışma, sigortacılık ve gemicilik alanlannda faaliyet gösterdikleri belirtiliyor. Bu fauiiyetlerin amacı Ortadoğu'da etkinliği arttırmak. Örneğin, Pepsi Co.'nun Nicosa kentindeki burosunda 60 Ortadoğu uzmanı çalışıyor. Kıbrıs Rum kesiminin özellikle son yıllarda yabancı şirket akınına uğramasının iki temel nedeni var. Birincisi, Lübnan bunalımı nedeniyle Beyrut'tan, Sosyalist Papandreu Hükümeti yüzünden de Atina'dan kaçan offshore şirketlerinin en uygun bölge olarak Güney Kıbns'ı görmeleri. lkincisi de Kıbrıs Rum kesimi yöneticilerinin bu akını kolaylaştıracak yasal duzenlemeleri gerçekleştirmesi. Ortadoğu'daki işlerini Güney Kıbns aracılığıyla yürüten yabancı şirketler için bu bölgenin çekiciliği başlıca şu noktalarda toplanıyor: • Ortadoğu'ya 60 mil yakınlık. • Yasal ve mali kolayhklar. Yasa hükümleri bu konuda çok kesin ve açık. Her şirket kazancının tümünü dışarı çıkarma hakkına sahip. Vergiler oldukça duşük ve yerli şirketlerin yarısı kadar. Sosyal sigorta yükümlülüğu yok ve döviz kontrollerinden tam bir muafiyet var. • Mükemmel haberleşme, taşıma ve konaklama olanakları. Kıbrıs Rum kesimi yonetimi de Güney Kıbns'ı Ortadoğu'ya yönelik "offshore" ticaretin merkezi haline getirmeye kararlı gorünüyor. Bu amaçla, yabancı şirketlere yeni kolayhklar tanıma ve altyapı hizmetlerini arttırma yönündeki çalışmalar hızlandırıldı. Özellikle, modern konteyner olanaklarıyla donatılan Limasol limanında gemi trafığinin günde 2530'a çıktığı haber veriliyor. Limasol'da yeni otel ve büro inşaatlarının da son aylarda hızlı bir artış gosterdiği belirtiliyor. Üç büyük ilde indirimli satışlar 1 şubatta başlayacak ANKARA, (UBA) Anka ra, İstanbul ve İzmir'de mevsim sonu indirimli satışların 1 şubat tarıhi ile 28 şubat tarihi arasında yapılacağı açıklandı. Indirimli satışlar, her üç ilde de ticaret odalannın denetiminde yapılacak. Bu arada üç büyük ilde bazı mağazalann nakit sıkıntısı nedeniyle indirimli satışlardan önce maliyete kadar inen ölçülerde indirimli satışlara başladıkları gozlendi. Bazı mağazalar da özel müşterilerine davetiye çıkararak, resmi indirim başlamadan once indirimli fiyatla alışveriş yapmaları için çağnda bulundular. İndirimli satışlardan yararlanmak isteyen fırma ve mağazalann 1 şubat tarihinden önce ticaret odalanna başvurarak indirim için izin almalan gerekiyor. Çayırova Cam Fabrikası 1 milyoıı metrekare ayna üretecek İZMİT, (THA) Sümer lumu, Ortadoğu ve Arap ülkelebank'ın Çayırova Ayna Fabrika rine ihraç edilecek. Çayırova sı'nda, bu yıl bir milyon metre Cam Sanayii yetkilileri, bu yıl tesislerden "250 milyon dolarlık kare ayna üretilecek. Edinilen bilgiye göre, bu yıl ayna ihracatı"nın planlandığını üretilecek aynanın büyük bir bö açıkladılar. Gündüzkondu yöntemiyle bir günde konut ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Gündüzkondu yöntemiyle bir gündc konut yapılıyor. YİJBETAŞ firması tarafından "gündüzkondu" yöntemiyle, fabrikada yapılan blok hücreler bir araya getirilerek "günde dört", "yılda bin konut" inşası gerçekleşiyor. Yüksel Beton Sanayii ve Ticaret A.Ş. (YÜBETAŞ) tarafından fabrikada duvar ve tabanları sese ve ısıya karşı buyük direnci bulunan perlit betonuyla üretilen hücreler, daha önce hazırlanmış inşaat sahasına TIR'larla taşınıyor. Büyük bir vincin hazırlanan projeye göre, yan yana veya üst üste koyarak yerleştirdiği hücreler, montaj işlemi tamamlandıktan sonra bir daire meydana getiriyor. YÜBETAŞ murahhas uyesi Nejat Eviş, sistemin enflasyondan etkilenmediğini belirterek şöyle dedi: "İmalat ve teslimin bir günde bilmesi nedeniyle sistemin enflasyondan etkilenme olasılığı yoktur. Başlangıç ve bitiş tarihleri arasındaki enflasyonisl etkiler hücre sistemi için söz konusu olamayacak." Nejat Eviş, "gündüzkondu" ¥/ A ARAP TURK BANKASI A.S. DISBANK 16 OCAK 1984 F f DIS TiCAPEl 3A\KASi SATIŞ 312.08 110.86 ALIŞ 307.10 109.09 i 16 Ocak 1984 tarihli döviz kurları ALIS DOVIZ KURLARI Merkez Bankası doların esas kurunu 294 lira 42 kuruş olarak belirledi. Dövizin Döviz Dövız Efeklif Efektif Cinsi Alış Satış Alış Satış 1 ABD Dolan 306.90 311.20 306.90 312.06 1 Avustralya Dolan 277.38 281.26 263.51 282.04 1 Avusturya Şilini 15.37 15.59 15.37 15.63 1 Batı Alman Markı 108.30 109.82 108.30 110.12 I Belçika Frangı 5.31 5.38 5.04 5.40 1 Danimarka Kronu 29.95 30.37 29.95 30.45 1 Franstz Frangı 35.42 35.92 35.42 36.02 1 Hollanda Florini 96.43 97.78 96.43 98.05 1 Isveç Kronu 37.29 37.81 37.29 37.92 1 hviçre Frangı 136.75 138.66 136.75 139.05 100 ttalyan Lireti 17.90 18.15 17.01 18201 100 Japon Yeni 130.87 132.70 124.33 133.07 1 Kanada Dolan 245.62 249.06 233.34 249.75 1 Kuveyt Dinan 1043.52 1058.13 991.34 1061.05 1 Norveç Kronu 38.73 39.27 36.79 39.38 1 Sterlin 429.51 435.52 429.51 436.73 1 S.Arabistan Riyali 87.40 88.62 83.03 88.87 Yübetaş firması "gündüzkondu" yöntemiyle bir gunde konut yapıyor. Gündüzkondu yöntemiyle fabrikada yapılan "blok hücreler" bir araya getirilerek günde dort, yılda bin konut inşası gerçekleşiyor. Firma yetkilisi, başlangıç ve bitiş tarihleri arasında ortaya çıkacak enflasyonist etkilerin hücre sistemi için söz konusu olaınayacağını belirtiyor. sısteminin depremden de etkilenmediğini vurgulayarak, sistem hakkında şu bilgileri verdi: "Hücre fabrikadan çıklığı anda, o bölumde gerekli her türlu kullamm ve aksesuar malzemeleri de hazır bulunuyor. Örneğin, hücre bir oturma odası ise, yerde marlev döşenmiş, kalorifer boruları, radyatorier, kapı ve çerçeveleri ile pencereleri takılmış olarak TIR'a yukleniyor. Hücre, inşaat alanına geldiğinde yapılacak iş sadece tuıçle hücreyi kaldırıp. projede öngöriilen yere koymaktan öteye gitmiyor. Hücre yerine konduktan sonra da gerekli montaj bağlantıları yapılıyor." Geliştirilen sistemle halen Milli Savunma Bakanlığı, Turk Silahlı Kuvvetler mensupları için Ankara'da Yıldız mevkiinde yaptırılan 2020 konuttan 350 adedi inşa ediliyor. SAT1Ş 1 ABD Dolan İB. Alman Markı 309.60 110.40 139.00 437.00 KIRALIK 312.00 111.29 140.12 440.52 lisviçre Frangı 1 Sterlin Levenl Nısbetıye'de Buroya Villa katı 912 arası: 164 09 90