17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 HABERLER 11 EYLÜL 1983 DAVALAR... SORUŞTURMALAR, İİTİA Siyasal Bilimler Fakültesi eski Dekanı Melih Tümer savunmasında "Tüzel kişilik suçlanamayacağına göre kollektif suçlama ile karşı karşıya bulunuyorum" dedi. Boğaziçi İJniversitesVnde 400'ü aşkın öğrenci atılma endişesinde Boğaziçi Üniversitesi hazıriık böliimünde açılan sınavlar, yıllardır ilk kez geniş tepki görüyor. AStYE UYSAL Ortalama 550 puanla Boğaziçi Üniversitesi'ni kazanan ve bir öğretim yılı boyunca yabancı dil hazırlık sınıfında okuyan yaklaşık 800 öğrenciden 400'ü aşkın bölümii okuldan atılma endişesi içinde. Aralarında 700 puana sahip olanlann da bulunduğu öğrenciler, okul yönetiminin az ve kaliteli öğrenci yetiştirme anlayışının kurbanı olacaklanm öne sürüyorlar, "Sınavlarda yöneltilen sorular düzeyimizin çok üzerindeydi. Sınavlar, adeta başanmızı ölçmek için degil, eleme yapmak amaayla düzenleniyor" biçiminde konuşuyorlar ve YÖK'e şu soruyu yoneltiyorlar: "Eger son sınavda da saptanan başanyı gösteremezsek, okul yöneticilerinin tutumu yüzünden Boğaziçi Üniversitesi'nde okuma hakkımız yanacak mı?" Boğaziçi Üniversitesi hazırlık bölümunde açılan sınavlar, yıllardır ilk kez öğrencilerden böylesine geniş tepki gorüyor. Oğretim yılı sonunda, sadece 96 öğrenci vıl icindeki ouanlan nedeniyle bitirme (îngilizce yeterlilik) sınavına alınmadılar. Yabancı dili bitirme sınavına alınmayacak kadar yetersiz bulunan bu öğrenciler "yeterii" hale getirilebilmeleri için ek bir öğretim yılı ya da 21 eylül çarşamba günü duzenlenecek yeterlilik sınavına alınacaklar. Kısacası, bitirme sınavına ahnmayan öğrenciler, genel sınav mantığı içinde "Bütünleme" sınavına kabul edilebilecekler ya da ikinci Îngilizce yeterlilik sınavına girecekler. Yıl içi toplam puanlan yüz üzerinden 50 ve üzerinde olan öğrenciler ise, "B.Ü. Yabancı DiHcr Yüksek Okulu Hazıriık Sınıfı" iç yönetmeliğine göre, bitirme sınavına alındılar. Buna karşılık bitirme sınavına giren öğrencüerin de 300'ü aşkın bölümü başarı ölçütü kabul edılen yüz üzerinden 60 puanı tutturamadılar. Bu öğrenciler de hazırlık yönetmeliğinin ilginç mantığı ile karşı karşıya kaldılar. Yüz üzerinden 40'ın altında puan alanlara ek bir öğretim hakkı tanınmazken, 40 ile 60 puan arasında alan 328 öğrenci "umut vprici" bulıınarak yetiştirilmek üzere 8 haftalık yaz kursuna alındılar. Yaz kursuna alınmayanlara ise, bitirme sınavına alınmayanlann gireceği 21 eylüldeki sınava katılmalan söylendi. Yaz kursunda 4 ara sınav yapıldı. Ara sınavlar sonucunda kurs içi toplam puanı yüz üzerinden 50 ve üzerinde olanlar, 12 eylül pazanesi günü yapılacak olan kurs bitirme sınavına girmeye hak kazanacaklar. Bu sınavda yüz üzerinden 60 puan alanlar hazırlığı başarıyla bitirmiş kabul edüirken, 60 puanın altında alanlar, başansız olduklarından yaz kursuna alınmayarak yetiştirilmeye gerek görülmeyenlerin katılacağı 21 eylül çarşamba günü duzenlenecek sınava alınacaklar. Boylesine ilginç bir yaklaşımla yapılan sınavlar sonucunda yüz üzerinden 60 puan almayı başaran öğrenciler B.Ü.'nün kazandıkları fakültesine kayıtlannı yaptırabilecekler. Diğerleri ise, ÖYM kartlannda yazıh 500, 600 ya da 700 puanlanna karşılık B.Ü. ile ilişikleri kesilecek. TRTdeki açık oturuma Kamer Genç de katılmak istiyor ANKARA (Cumhuriyef Bürosu) DM üyesi ve 6 kasım seçimlerinde Tunceli bağımsız adayı Kamer Genç dün TRT Genel Müdürü Macit Akman'a taahhütlü bir mektup göndererek, siyasal parti genel başkanlannın katıldığı açık oturuma kendisinin de çağrılmasını istedi. Kamer Genç mektubunda 3 siyasal parti liderinin yapacağı toplantıda bağımsızlann da söz hakkı olduğuna işaret ederek "Biz de bu toplantıda terasü edilmeiiyiz. O nedenle resmen size başvurmuş bulunuyorum gereğinin yapümasını rica ederim" dedi. MF.LİH TÜMER "lddia makamının ortaya koydugu kanıtlanmamış savlann bir giin tarih öniinde de yargınlanacak olduğnnu belirtmek islerim." (Fotograf: Deniz TEZTEL) Prof, Tümer: Kanıtlanmamış savlar bir giin tarih önünde yurgılanacak İstanbul Haber Servisi Barış Derneği davasının 5 eylül tarihli oturumunda savunmasını tamamlayan 1İTİA Siyasal Bilimler Fakültesi eski dekanı Melih Tümer, kollektif bir suçlama ile karşı karşıya bulunduklannı öne sürerek "lddia makamının ortaya koydugu kanıtlanmamış savlannın bir gün tarih önünde de yargılanacak oldugunu betirtraek isterim" dedi. Melih Tümer 28 sayfalık savunma metninde tutuklandığı güne kadar savcılıktan hiç bir çağrı almadığını, yasalara aykın hangi fiille suçlandığını tutuklandığı zaman bilmediğini, tutuklandığı tarihten 81 gün sonra ifadesinin alındığını belirtti. Askeri Savalıkça 18 mayıs 1982 günü ifadesinin alındığına değinen Tümer, sözlerine şöyle devam etti: "Çok bayretie karşıhıdıgım bir olayı bu sırada yaşadım. Iddianame elimize geçmişti ve iddianamenin iç kapagında 18 mayıs 1982 tarihi, dış kapagında ise 17 mayıs 1982 tarihi vardı. Yani sayın iddia raakanı benim sorgumu yaptıgı gün 91 sayfalık hacimli bir metin olan iddianame hazırdı. Kısacası sorgusuzsualsiz tutuklanmıştım. Bir hukuk devleti olan nlkemde ifademe bile başvurmaya gerek gormeyen iddia makamı beni suçiuyordu." KOLLEKTtF SUÇLAMA Tümer, esas hakkındaki savcının görüşünde de sorgusunun dikkate alınmadığını, suçlananın Banş Derneği oldugunu bildirerek "Tüzel kişilik suçlanamayacağına göre kollektif suçlama ile karşı karşıya bulunuyorum" dedi. Tümer, mütalaayi bir bilim adamı olarak herşeyden önce savcının uyguladığı araştırma yöntemi bakımından incelediğini, bir araştırmanın araştmcının uyguladığı yönteme göre değer kazandığını, yöntemi yanlış ya da yetersiz olan araştıncılann ortaya koydukları sonuçların da yanlış ya da yetersiz oldugunu belirtti. Araştırma konusunun doğal bilimlerde oiduğu kadar hukuk konusunda da böyle değerlendirilmesi gerektiğini savunan Tümer, şunları söyledi: "lddia makamının hazırladıgı mütalaa, kavraralara verdigi yanlış anlamlar, olaylar arasındaki karşılıklı ilişkiler, olaylar ile kişiler arasındaki nedensonuç üişkileri, kişilerin asıl kasıt ve niyetlerinin analiz ya da ihmali, olaylann bir bütün olarak ele alınıp degerlendirilmemiş olması. kullanılan kanıt niteligindeki belgelerin bu niielikleri taşımaması, araştırma konusu yapılan olayı kendi çevre koşulları içinde araştırarak analiz etmemesi nedeniyle yönlem bakımından uygun görmeye olanak voktur. Dolayısıyla vardıgı sonuçlar da belirsiz ve kabul edilemez niteliktedir." İLLEGAL BARIŞ DERNEGİ Tümer, mütalaanın bir yerinde Banş Derneği'nin kurulduktan sonra "llkg«l"e dönüştüğünün ılerı suruldüğunü, başka bir yerinde de derneğin "TKP'nin legal bir göriintüsü" olduğunun belirtildiğini hatırlatarak bunlan çelişkili açıklamalar olarak değerlendirdiğini söyledi. Tümer konu ile ilgili sözlerine şöyle devam etti: "Ancak illegal oiduğu söylenen bir dernek faalivetinin hangi tarihte bu duruma düştüğii açık ve seçik olarak açıklanraadıgı gibi 12 Evlül'e kadar olan dönemde sayın iddia makamının bugün kullanmaya çalıştıgı aynı delillere dayanarak dernek hakkında soruşturma >a da kovuşturma açmayaıt kamu görevlilerinin durumu konusunda hiç bir yonım, hiç bir mütalaada bulunmamaktadır. Bu sorun analiz edilmemektedir. Eger gerçekten böyle büyük suçlamalara konu olabiiecek önemde koşullar hasıl olsa idi görevlerinde çok titiz olan güvenlik kuvvetleri memleket aleyhine olan böyle bir faaliyete katiyen izin vermezler ve anında müdahale ederlerdi." Tümer, delil olarak gösterilen konuşmalardan ve sözlerden, dernek iiyesi olarak kendisinin sorumlu olamayacağmı, konuşmaların kişilerin fikir ve görüşlerini yansıttığını savunarak kollektif bir suçlama içine itildiğini söyledi. Tümer, sözlerine şöyle devam etti: "tddia makamı Banş Derneği olayında suçun şahsiliği ilkesi yerine kollektif suçluluk ilkesini uygulamak istemektedir. Bu başka bir deyimle toptan suçlamadır. Toptan suçlamaya daha çok totaliter rejimlerde başvurulmaktadır. Toptan suçlama çağdaş ve demokratik bir hukuk anlayışına lers düşmektedir." tddia makamının kişileri, kurumlan ve düşünceleri suçlamak istediğini, ancak bunun için yeterli kanıtlar ortaya koyamadığını ileri süren Tümer, şunları söyledi: "İddia makamının ortaya koyduğu kanıtlanmamış savlann bir gün tarih önünde de yargılanacak oldugunu beiirtmek islerim. Ne yazık ki iddianame ve mütalaa beni böyle düşünrneye zorlamaktadır. İnanmak istiyorum ki yüksek kurulunuz banş olayına onun layık oiduğu evrenselligin boyutlan içinde gerekli olan güncel ve büyük önemi verecektir. Olay a çağdaş yaklaşımlaıia dünya ve tarih onıinde egilecektir. Kurumlan kısırlaştırmak yerine geliştirmek inancında oldugunu ortaya koyacaktır. Türkiye'nin gerçekte hümanist, olgun ve barışçı olan yiızü üzerine örtülmek istenen perdeleri kaldıracaktır". Tümer, kurumların acıklanan ve onaylanmış amaçlarına ve tüzüklerine göre yasaların içinde faaliyet gösterip göstermediklerine göre değerlendirilmesi gerektiğini, suçlamalann kanıtlanmamış oldugunu belirterek "Atatürk Cumhuriyeti'nde ve 1983 yılında, dünya ve yurl koşullan veri iken, bir hukuk devleti olan Türkiye'de bu tür suçlamalar başta, inanıyonım ki sayın kurulunuz olmak üzere pek çok kimseyi nıhatsız etmektedir' dedi. Tümer, banş kavramının temelinde "Hümanizma" ve "Ekonomi" yattığına, banşın skğlanması için bu iki temelin sağlam, guçlü ve sürekli olması gerektiğine değinerek "Birşeyin sağlam, güçlü ve sürekli olabilmesi için gerekli olan tek faktor bilgidir. Bilgiden korkmamak lazımdır" dedi. Tümer, daha sonra savunmasını şöyle surdurdü: "İnsanlan düşüncelerine göre bölümlere ayınp onlarla diyalog içinde kalmayanlar bilgi birikimlerinden nasiplerini alamazlar. Gelişemezler. Diyalog kuramazlar. Birbirlerini suçlamaktan ve tökedetmeye çalışmaktan gelişemezler. Bir toplulukta her düşüncede her fikirde insan olur. Insanlar arasında diyalog kurmak olgunluğuna eri$memiş toplumlarda, bir birini anlamaya çalışmak beraber yaşamaya tahammül edebilmek olanaksudır. Sözünü ettiğim bu olgular insanlar için oiduğu kadar uluslar ve farklı ideolojiler için de doğrudur". Tümer, iddia makamının dünyadaki banş ve silahsızlanma istemlerini değerlendirmemiş olduğunu ileri surerek "Ne kadar büyük bir talihsizliktir ki banş ve silahsızlanma konusunda ilk karşı tutum takınan ülke, Banş Derneği davası ile Türkiye olarak gözükmektedir. İddia makamının soylemeye çalıştıgı gibi yasalar böyle istiyor demek inandırıcı degildir. Çiinkü yasalann ne istediğini soylemek için yasalan zorlamak gerekir" dedi. 30 yıl Türkiye'ye hizmet etmiş, bir kişinin formasyonuna ve düşüncelerine uymayan suçlamalarla karşı karşıya bırakılmasının, sorgusuz sualsiz hapse atılmasının anlaşılamaz bir davranış oldugunu belirten Tümer savunmasını şöyle tamamladı: "Konuyu aydınlatacak, kişilerin onurunu koruyacak ve Türkiye'nin hukuk devleti oldugunu kanıtlayacak adalettir. Yüksek kunılunuzdur. Onun için bu dava, şanlı bir tarihin içinden binbir deneyimle süzülüp gelerek sonunda bugün misakı milli sınıriarı çizilmiş bölünmez vatan topraklarında sonsuzluğu so ( mutlaşan üzerinde bağımsızlığına düşkün, gelişmeye karariı, içi insan sevgisi ve kardeşlik duygulan ile dolu olan, sözüne güvenilir, olgun ve çok onurlu insanların yaşadığı Mustafa Kemal Türkiye'sinin hümanist, banşçı ve adil olan gerçek yuzünü bir ke/ daha ortaya koyacaklır". Barış Derneği davası ükokullarda kayıtlar yarın başlıyor Lise son sınıflardaki başansız öğrencilerin dunımuları yarı görüşülecek. İlk ve orta dereceli okullarda 19831984 öğretim yılı 26 eylülde başlayacak. Haber Merkezi Lise ve dengi okuların son sınıfında bulunup bütünleme sınavlannda başansız olan öğrencilerin durumları yarın ele alınıyor. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı ükokullarda kayıtlar pazartesi günü başlıyor. İlk ve orta dereceli okullarda 19831984 öğretim yılına 26 eylül pazartesi günü başlanacak. olan ilkokullardaki kayıtlar 26 eylüle kadar devam edecek. Bu kayıtlarda 7 yaş grubu çocukların zorunlu olarak, 6 yaş grubu çocuklann da okullann kontenjanlarına göre kayıtları yapılacak. Bu yıl 7 yaş grubundan yaklaşık 900 bin çocuğun kaydedileceği ükokullarda, kontenjan yetersizliği nedeniyle bu yıl alıTHA'nın haberine göre, lise namayan 6 yaş grubu çocuklar, ve dengi okulların son smıfların çevre ve velileri tarafından yetişda bulunup, bütünleme, okul dı tirildikleri takdirde, gelecek yıl şından bitirme bekleme ve so sınıf atlayarak ikinci sınıftan öğretime başlayabilecekler. rumluluk sınavlarına girecek baMilli Eğitim Bakanlığı'na bağşansız öğrencilerin durumları yann toplanacak olan öğretmen lı ilkokullar ile orta dereceli okuilar kapsammdaki ortaokuller kurulu ve sınıf öğretmenler kurulunda görüşülerek sonuç lar ve Iiselerde öğretime 26 eylül pazartesi günü başlanacak. Bu landınlacak. Daha sonra tek ders sınavına girecek olan öğren okullarda kayıtlar 15 ağustosta başlamıştı. Kayıtlar 16 eylülde cilerin üniversiteye giriş hakları saklı tutulacak. Bu arada, bü sona erecek. Öte yandan, Milli Eğitim Batünleme, okul dışından bitirme, kanlığı tarafından taşra teşkilabekleme ve sorumluluk sınavlarına girerek basarı gösteren lise tı memur ve hizmetli ihtiyacını karşılamak üzere yapılan ve yolve dengi okul son sınıf öğrencisuzluk nedeniyle ertelenen sınavlerine bu yıla mahsus olmak üzelar, 13 eylul salı günü yenilenere herhangi bir universiteye kacek. Bu sınavlar için 142 bin 266 yıt yaptırabilmeleri amacıyla, aday başvuruda bulundu. Söz çıkma belgeleri erken veriliyor. konusu adaylardan 12 bin ]45'i Pazartesi günü başlayacak bakanlık kadrolarına alınacak. Anavatan PartisVnin Ankara merkez ilçe binası açıldı ANKARA (ANKA) Anavatan Partisi Ankara merkez ilçesi dün saat 14'de Merkez İlçe Başkanı İlhan Sadi Bartun larafından açıldı. Merkez ilçe binasının hizmete girmesi nedeniyle konuşan Genel Başkan Yardımcısı Halil Şıvgın, 20 mayıs tarihinde 37 kişiyle yola çıktıklannı, 4 aya yakın bir sürede 67 il ve 500'den fazla ilçede örgütlendiklerini belirterek şöyle dedi: "Partimiz millete yeni bir anlayış ve yeni bir ses gelirdi. Yer politikacı tipimiz, mutlaka ve. diği sözde duracak olan politikacı tipidir. Bugüne kadar milletin teveccühünü kazandığımıza inanıyoruz. Bu teveccühü seçimlerden sonra da görürsek millete hizmet verecefiz. Propaganda süresinin kısa olması nedeniyle çalışmalanmızı süraüe tamamlayacagız." Üniversitelerdekî açık kontenjanlar 17 eylül cumartesi gtinü açıklanıyor Tüm üniversiteler için yeni öğretim yılına başlama tarihi 3 ekim olarak belirlendi. tesi ile, Istanbul'da Atatürk EğiHaber Merkezi Üniversitelerde kesin kayıt işlemleri 15 eytim Fakültesi'ne bağlı bölümlelül perşembe günü sona eriyor. rin yetenek sınavlannın ilki yaKayıtlardan sonra açık kalan rın yapılıyor. Üç gün surecek yekontenjanlar 17 eylül cumartesi tenek sınavları sonucu başarılı günu açıklanacak. olan öğrenciler, kesin kayıtlarıTüm üniversiteler için 1983 nı bayram sonrası yaptırabile1984 öğretim Yılı'na başlama cekler. tarihi 3 ekim olarak belirlendi. Halen kesin kayıtların sürdüHacettepe Üniversitesi'nin ise 13 ğu Ortado&u Teknik Üniversiteekim tarihinde açüacağı belirtil si, yeni öğrencüerin hazırlık di.Çeşitli üniversitelerin ilgililesınıflanna ya da kazandıklan farınden edinilen bilgiye göre, yükkültelerin birinci sınıflanna aysek oğrenim kurıımlannda okurılabilmeleri için 21 eylül çarmaya hak kazanan adayların en şamba günü saat 10.30'da Ankageç 15 eylül perşembe günü mera'da, 4 ekim salı günü saat sai saati bıtimine dek kendilerin10.00'da Gaziantep'te yabancı den istenen belgeleri de yanlann dil yeterlilik sınavı düzenüyor. da götürerek kesin kayıtlarını Aynı üniversitede 198283 öğreyaptırmaları gerekiyor. tim yılında yabancı dil temel eğiIzmir'de Buca Eğitim Fakül timinde başansız olan öğrenciler ile Boğaziçi Üniversitesi 198283 hazırlık öğrencilerinden yaz okuluna devam eden 328 öğrenci 21 eylül çarşamba günü duzenlenecek yabancı dil yeterlik sınavlarına katılacaklar. ODTÜ Beden Eğitimi ve Spor bölümu yeterlilik sınavı ise, diğer okullarda oiduğu gibi yarın düzenleniyor. Öğrencilerin sabah saat 09.00'da okulun spor salonunda hazır bulunmalan isteniyor. Öte yandan geçtiğimiz perşembe günü başlanan Anadolu Üniversitesi'nin Açık Öğretim Fakültesi'nin kesin kayıtlarına, fakültenin Eskişehir, Ankara, tstanbul, Izmir, Adana, Erzurum, Elazığ, Samsun, Trabzon ve Van'daki kayıt merkezlerinde devam ediliyor. Açık öğretim Fakültesi'nin kayıtları da 15 eylül perşembe günü saat 15.00'te son bulacak. Yaklaşık 6 bin öğrencinin oğrenim gördüğü Atatürk Üniversitesinde yeni öğretim yılına başlama tarihleri belirlendi. Üniversitenin Tıp, Diş Hekimliği, Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi'ne bağlı Erzurum, Ağn ve Erzincan Yüksek Okullan ile Erzincan ve Erzurum Meslek yüksek okullarında yeni öğretim yılı 3 ekimde başlarken, Fen ve Edebiyat, İktisadi ve İdari Bilimler, llahiyat, Ziraat Fakulteleri ile Hemşirelik Yüksek Okulunda 10 ekimde başlayacak. Aydar: Huzur ortamını sürekli kılmak görevimiz ANKARA (UBA) Halkçı Parti Genel Sekreter Yardımcısı Kemal Aydar "Sağlanmış bulunan huzur, güven ortamını sürekli kılmak bizim gorevimizdir" dedi. Kemal Aydar konuşmasını şöyle sürdürdü: "Halkımız bir daha karanlık ve umutsuz günleri yaşamamak için özenle bir yeni arayış içindedir.Geleceğin siyasi tablosuna biçim verirken herşeji ve herkesi dikkatli bir incelemeden geçirmektedir. MiUetimizin bu duyarlılığı deraokrasimizin geleceginin güvencesidir. Halkımızın partimize karşı gösterdiği yakın ilgiden bu görevimizi lâyıkıyla yerine getirdiğimiz inancına vardık. O nedenle rahathkla bundan böyle huzur v» güveni sürdürmede katkımız vt yerirnri olacağına inandıgımızı soyleyebiliyoruz. Bunu basaracaT DISK Davası Baştürk: Anayasa'ya göre DISK'in dtişündüğünü açıklama özgtirlüğü vardır tstanbul Haber Servisi DİSK davası yargılamasında, delil olarak okunan DİSK ajansları üzerinde açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Abdullab Baştürk, söz konusu açıklamaların Sendikalar Yasası'nın 1. maddesındeki üyelerin iktisadi, sosyal ve kültürel çıkarlarını koruma amacı kapsamında oldugunu söyledi. "1961 Anayasası ve hükümet işçi ve işveren sendikalan temsilcilerinin oluşturduğu Uluslararası Çalışma Örgiıtü İLO'nun ilkeleri dognıltusundadır" dedi. 2 eylül günü yapılan yargılamada, toplum ve kalkınmaya ilişkin tüm konulann, yani DPT' ne ile uğraşıyorsa, bu konulann sendikalann uğraş alanı içine girdiklerine işaret eden Baştürk, açıklamalarını özetle şöyle sürdürdu: "Anayasanın 20. maddesine göre, DİSK yöneticilerinin birer yurttaş olarak sahip olduklan düşünme ve düşündüğünü açıklama özgürlüğüne ek olarak, DİSK'in de düşünme ve düşündüğünü açıklama özgürlügü vardır. DİSK adına açıklama yapan yöneiiciler tüzel kişiliklerin bu hakkını da kullanmışlardır. 275 sayılı yasada toplu sozleşme ve grev hakkı tanınmıyan konfederasyonlar işçi hareketinin genel politikasını yönetme, siyasi, iktisadi ve idari düzeydeki kunıluşlaria olan ilişkilerde işçileri t«msil elmek ve görüşlerini sergilemekle gorevlidirler. Ve İLO kararlan gereği anatüzük ve programlannı saptamada özgürdürier. Sendikalar aynca, bir baskı grubu olarak, yine Anayasa ve yasa hükümleri gereği, siyasi partilere, yasama organlarına, idareye, kamuoyuna tesir edecek pozitif çalışma yapmakla yükümlüdürler. Aynca her yurttaşın ve her örgütün sosyal bir hak olan istemde bulunma hakkı vardır. İşte DİSK yönelicileri yasal görevleri gereği söz konusu hakları kullanarak, 125 nolu ek deliller klasörunde yer alan açıklamalarda bulunmuşlardır. Üyelerinin çalışma ve yasama koşullannın düzeltilmesi, sosyal haklar, kültürel hayata katılma, saglık, beslenme, konut haklanna, ek olarak açlık, sömürii, savaş, banş, ırk ayrımı kalkınma, ulusal sonınlar, bağımsızlık, demokrasi konulannda insan onunı ile bagdaşan bir yaşam duzeyi için görüşlerini açıklamışlar, 1961 Anayasası'nı savunmuşlardır." DİSK'in devletin çeşitli organları ile ilişkiler içinde, kendisinden istenen görevleri yapan, üyelerinin iktisadi, sosyal ve kültürel çıkarlarını koruyan sendikal bir kuruluş oldugunu belirten Baştürk, DtSK ajanslarının DİSK'in yasai ve doğal görevlerinin ürünü olduğuna değindi, "Aksine, bir sendikal kunıluşun üyelerinin iktisadi, sosyal ve kültürel çıkarlanna ilişkin konularda susması, göriiş bildirmemesi, haklannı savunmaması, faaliyet göstermemesi suçtur. Yasalan çiğnemektir" dedi. Sendikal görev ve işlevler kapsamındaki DISK ajanslarının Basın Yasası'na göre yayınlanarak, zamanında yine bu yasa hükümlerine göre denetimden geçirildiğini suç unsuru bulunmadığını anlattı, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "TfirUye'de bem işçi, hem de işveren sendikaları, konfederasyonlan DİSK'in göriiş bildirdiği her alanda ya susarak, ya da açıklama yaparak göriiş bildirmiştir. DtSK'in göriiş bildirdiği biçbir alan yoktur ki, diger işçi ve işveren sendikalan, dernekleri göriiş belirtmiş olmasın. Demokrasinin var oiduğu soylenen her toplumda da bu doğaldır. TİSK'in göriiş açıklaması, göriişlerinin içeriği ne denli doğal ve yasal karşılanıyorsa ve de yargılanmıyorsa, DİSK'in açıklamalan da o denli dogal ve yasal karşılanmalı ve yargılama konusu yapılmamalıdır. 125 nolu ek deliller klasöriindeki sözünü ettigim DİSK ajanslannda Anayasa ve yasalara aykın bir husus yoktur. Ajanslar göıiişleriınizi, düşüncelerimizi yansıtmaktadır. Görüşlerimizin, düşiincelerimizin yıllarca sonra suçlanması çağdaş hukuk devleti ilkelerine aykındır." Karamehmertn mal varlığına elkonulması konusunda karan Eyüp Ağır Ceza verecek İstanbul Haber Servisi Caterpülar kaçakçılığı davasında gıyabi tutuklu olarak yargılanan Çukurova Holding A.Ş. sahibi Mehmet Emin Karamehmet ile diğer gıyabi tutuklu sanıklardan, Mustafa Ulvi Ülkü ve Osman Berkmen'in, Türkiye'deki bütün mal varhklarına el konması yolundaki mahkeme kararına yapılan itiraz Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce inceleniyor. Çukurova A.Ş. avukatlannın yaptıkları itirazı inceleyen bir üst mahkeme olan Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, belgelerin kendisine ulaştığını ve incelemeyi sürdürdüğünü belirterek, "Yalnız seçim çalışmalanmız nedeniyle ne zaman karar vereceğimizi bilmiyorum" dedi. Bu arada Mehmet Emin Karamehmet'in tüm mallarına el konulacağı haberi üzerine bir açıklama yapan Uluslararası Endüstri ve Ticaret Bankası Genel Müdürü Erol Aksoy, bankanın 3 milyarlık sermayesinde Mehmet Emin Karamehmet'in sadece 1 milyon liralık hissesi bulunduğunu bildirdi.Uluslararası Endüstri ve Ticaret Bankası 'nın büyük hisselerinin Çukurova Sanayi Işletmeleri, Sınai, Mali Yatırımlar ve Endüstri Holding gibi Çukurova Grubu'nda yer alan fırmalara ait oldugunu kaydeden Aksoy, "Bu grubun hisse senetleri Eliyeşil, Giicüm ve Karamehmet ailelerinin elinde toplanmıştır." dedi. Musa Oğün: Yurttaşlarımızı MDP saflarına davet ediyorum BURSA (ajı.) MiIIiyetçiDemokrasi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Musa Öğiin. dün MDP Bursa U teşkilatında toplu kayıtlar nedeniyle düzenlenen toplantıya katıldı. Musa öğün, toplantıda yaptığı konuşmada, "12 Eylül 1980 tarihinde Tiirk Silahlı Kuvvetleri'nin ulkede sağladığı milli birlik veberaberiiğindevamını sağlamak gayesiyle korulan MDP'ne bütün vatandaşlanmızın üye olmasını temenni ediyorum" dedi. MDP'nin bugünkü yönetimin kurduğu düzenin devamını sağlamayı ilke edindiğini de belirten öğün, özetle şunları söyledi: "MDP, bugünkü yönetimin kurduğu düzenin devamını saglayacakür. MDP, milletimize, bir daha 12 Eylül 1980 öncesine dönülmeyeceğine ilişkin söz vermiştir. 12 Eylül 1980 öncesine dönülmesini istemevenleri, MDP'nin saflannda birieşmeye davet ediyorum." IUı>iiiııı| GAZETESİ Bayram günleri yurdumuzun her yerinde okuyabileceğiniz gazete İSTANBUL BAYRAM GAZETESIdir. llân vererek yüksek tirajından yararlanabileceğiniz yegâne gazete. ofset baskılı İSTANBUL BAYRAM GAZETESİdir. İSTANBUL Eski milletvekili Oner'in katili kapıcısıymış ANKARA (THA) Ankara'da geçen cumartesi günü öldürülen ve cesedi bir gün sonra bulunan eski milletvekillerinden Ahmet Hamdi Öner'in oturduğu apartmanın kapıcısı tarafından parası için öldürüldüğü anlaşıldı. Katilin kapıcı Duran Şengül oiduğu, emniyet görevlilerinin bu kişinin son günlerde davranışlanndaki garipliklerinden şüphelenerek yaptıkları sorgulama sonucu öğrenildi. Sanık Dtıran Şengül, Ahmet Hamdi öner'i nasıl öldürdüğünü, Ankara Emek mahallesi 8. caddedeki apartman dairesinde dün uygulamalı olarak anlattı. Buna göre, olay gunü evine yorgun olarak gelen Ahmet Hamdi öner, dairesine çıkmak için kapıcı Şengül'den, yardım is Adres: Gazeteciler Cemiyeti CagaJogluISTANBUL Tel: 52212 2252254085268046 SİLİVRİ İÇRA DAİRESİNDEN MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLÂNI Dosya No: 983/439 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, mıktar ve kıymetleri yazılı mallar salışa çıkarılmıştır. Birinci arıtırma 14/9/1983 günü saal 11.00ll.lS'de Çarşı İçi Çınar Altında yapılacak ve o gunü kıymetlerinin r>» 75'ine istckli buluntnadığı takdirde I5/9''I983 gunu aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılarak en çok fıaı verene satılacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından gorülebileceği masrafı verildiği taklirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gonderilebileceği, fazla bilgı almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıy la icra memurluğuna başvurmaları ilân olunur. Muhammen kı>meli Ura Krş. Adedi Cinsi (Mahryeti ve önenli nitFİiklni) 40.000 2 takım porselen 8 kişilik yemek takımı 34 parça 18.000TL. 6 adet duduklu tencere saral elektrikli 48.000 TL 16 a\ıze Uçlu 20.000TL. 10 kutu 6'şar kiloluk fıncan I 1167 nolu lelefonun ıntifa hakkı 100.000TL Basın: 9724 Duran Şengül yakalandı. tedi. Öner'i dairesine çıkaran sanık, öner'in yatağına uzanması sırasında cebinden düşürdüğü 100 bin lira dolayındaki parayı alarak kendi cebine koydu. Ahmet Hamdi Öner'in parayı gizlediğini görmesi üzerine telaşlanan kapıcı Duran Şengül, bağırmaması için eliyle öner'in ağzını kapattı. Bunun üzerine kalbi pille çalışan eski milletvekili havasızlıktan boğularak öldü. İLKOKUL4. ve 5. SINIF ÖĞRENCİLERİNE DILK<D D KOLEJLERE HAZIRLAMA KURSLARI KAYITLAR SÜRÜYOR İstanbul Caddesi 47 572 21 44572 63 53 BAKIRKÖY, TESTLİ • Ehliyetimi kaybetim. Geçersizdir HALUK TÜYSÜZ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle