Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
/ EYLÜL 1983 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/T YOTN DÜNYASINDA İNCELEME ARAŞTIRMA YÖNETEN ŞAHİN ALPAY Uginç olduğu kadar garip bir kitap Mim Kemal Öke, İNGİLİZ CASUSU PROF. ARMINUS VAMBERY'NİN GİZLİ RAPORLARINDA n. ABDÜLHAMİT VE DÖNEMt, Üçdal Neşriyat, İstanbul 1983, 167 s. Siyonizm ve Filistin Sorunu (1982) adlı doktora çalışması ve aynı çakşmanın daha "popükî" bir versiyonu olan II. Abdülhamit, SiyonisUer ve Filistin Meselesi (1981) adlı kitaplanyla tanıdığımız, Boğaziçi Üniversitesi öğretim kadrosundan Dr. M. Kemal Öke'nin imzasını laşıyan yeni kitap esas olarak, Macar asılh bir Türkolog olan ve uzun yıllar Türkiye'de kalan Arminius Vambrey'nin (18311913) 1889*1901 tarihleri arasında Istanbul'dan tngiliz Dışişleri Bakanhğı'na gönderdiği, II. AbdüK hamit yönetimi ve o dönemin Osmanh Devleti ile ilgili raporları içeriyor. Öke, "belgeleri yakın halde birbiri ardısıra dizerek değil, değerli hocamız Sayın Prof.Dr. Aydın Taneri'nin çok yerinde tavsiyelerine uyarak... değerlendirerek vermeyi" uygun bulduğunu yanyor Duyduk Gördük "Teluşe yok" ve Karadeniz Ereğlisi Karadeniz Ereğlisi, Karadeniz kıyısmda, yamaçta kurulmuş, şirinbirüçe. Yakın zamana kadar 5 bin olan nüfusu, Demir Çelik Fabrikalannm da kurulmasıyla kısa sürede 50 bin dolayuıa ulaşmış. Karadeniz Ereğlisinin insanı konuksever, yardımsever. Konuklannı bırakmak istemiyor. Ağvhanak için birbirleriyle adeta yanşıyorlar. Arkadaşunız Barbaros Gençak da geçtiğimiz günlerde Karadeniz Ereğlisi muhabirinüz Nihat Can 'a konuk oldu. Gençak ailesine evini açan Nihat Can ve arkadaslan, kendüerini bir an olsun yalruz bırakmaduar. Görülecek yerUri gezdirdiUr dolaştüar, baağa çıktdar. Bir gece babğa çıknklannda, önce yemük istavrit tutabilmek için bir saat Hopa yönüne gittüer. Yemükistavritleri tuttuktan sonra palamut çaparisi yaptılar. Ancâk deniz kurumuştu. Daha sonra Karadeniz Ereğlisi mendireğinin önünde demir atarak lüfer, kofanaya yattılar. Oltalan saldıktan bir süre sonra da heyecanlandılar. Oltaya büyük bir şey vurmuştu. Aceleyle çektiler. Bir de ne görsünler: Camgöz (köpek balığı yavrusu) değil mi? Homurdanarak denize attüar. Oltalar sahndı. Yine büyük bir sey vurdu ve çekildiğinde yine camgöz çıktı. Bu kez bahklar doğranarak denize atüdı. Gecenin geç saatlerine doğru devamlı camgöz çekilmeye baslanınca sandalda buhınanlardan biri ilginç bir öneride buiundu: Balıklara rakı içirelim.. öneri onaylandı ve ilk çıkan babğm ağzma bir duble rakı dökülerek denize salnerildi. Baak alkol almış insan gibi yalpalayarak kaçtı gitti. Karadeniz Ereğlisi'nin başka bir ilginçliği de konserve fabrikasının yöneticisi. Iri kıyım, kilosu yüzün üzerinde olan bu sevimli fabrika yöneticisinin diline doladığı bir tümce var: "Telaşe yok.. "Konserve fabrikası yöneticisi Ali Bey, yakınlannm anlattığına göre aslında canı tez bir arkadaş... Ancak her lafın başında ya da sonunda "Telaşe yok" tümcesmi söylemekten geri kalmıyor. Bulâfda biraz Karadeniz Ereğlisinin artık simgesi durumuna gelmiş.. Hatta arkadaşunız Barbaros Gençak da bu tümceyi öyle bir ezberltmiş ki, o bile zaman zaman "Telaşe yok" demekten kendisini alamıyor. Karadeniz Ereğlisi'nin bir başka Uginç yönü de evlerin pencerelerinde demir parmakuk olmaması. Karadeniz Ereğlisi muhabirimiz Nihat Can 'm yazıhanesi akşama kadar açık durur. Hemen bitişiğindeki "Maça Muhasebe Bürosu"ndaki arkadaslan tele/on çaldığında ilgilenirler, yazıhanesine gelenler onu bulamaytnca takviminin üzerine not. larvnı yazıp giderler, Nihat Can 'm söylediğine göre, Karadeniz Ereğksi'nde htrsızhk olaylan yok denecek kadar az... Uçenin karayolu bağlantısuu kamu tasıtlan sağayor. Bunlar büyük kentlerle bağlantıu olarak calısıyor. tstanbuVdan Karadeniz Ereğlisi''ne sefer yapan Üstun Erçelik fîrmasaun hem şoförleri, hem de şoför yardımcılan nazik, yardımsever.. Bir istediğinizi iki etmiyorlar. Şoförleri deneyimli.. Kesinlikle tehlikeli araç kuüanmıyorlar. tstanbuVdan beş saat suren yolu hiç anlamadan gelivermişsiniz bakıyorsunuz ki... Güvenle yolculuk edilebiliyor. Karadeniz Ereğlisi'nin insanı bir başka. Konuksever, yardımsever.. Arkadaşunız tstanbuVa döndükten sonra da yalnız bırakılmadı.. Konukseverlik telefonlarla da sürdürüldü.. Her akşam ya Nihat Can, ya da arkadaş grubundan biri Gençak 'ın evine telefon edip, Karadeniz Ereğlisi'ne ne zaman tekrar gelebileceğini soruyorlar.. Şimdi arkadaşunız yeniden Karadeniz Ereğüsi'ne gitme hazırlıklannda.. şit sonsöz ve nihayet 16 sayfalık bir "tngilizce Özet" Vambery'nin raporlarının İngjliz arşivlerinden çıkanlarak, Türkçe olarak yayınlanmasının değerli bir hizmet olduğuna hiç kuşku yok. Bu raporlar II. Abdülhamit dönemi hakkındaki bilgilerimizi zenginleştiriyor. Ancak raporlann sunulduğu kitabın gariplikleri de gerçekten üzerinde durulmaya değer. Bu garipliklerin biri, kitabın gili diğeT kaynaklarla karşılaştırarak herhangi bir kritiğe tabi tutmuş değil. Böyle bir kritik yapılmış olsaydı, bir "değerlendirme"den söz edilebilirdi. Öte yandan böyle bir değerlendirme de herhalde Vambery'nin raporlanndan ayrı bir kitabın konusu olmak gerekirdi. Öke, Vambery'nin raporlannı herhangi bir kritiğe tabi tutmamış olduğu halde; "II. Sultan Abdülhamit Han... büyük ölçüde Batı propagandasınm olumsuz tesiriyle milli tarihimizde Tanzimat'ın başlattığı çağdaşlaşma akımmı sekteye uğratan bir despot olarak tanıtüır. Oysa, aşağıdaki belgelerden de anlaşılaca anlaşılan öke'nin "tarafsız bir gözlemci" olarak nitelendirdiği ve II. Abdülhamit yönetimi ve döneminin gerçekleri üzerine eleştirmeden kabullendiği bir otorite olan Vambery, ne gariptir ki, kitabın başhğında kocaman harflerle "lngiliz casusu" olarak tanıtılıyor. KtMtN ADAMI? Dr.M. Kemal öke'nin kitabın içinde yazdıklarına bakarsanız: "Evet, Vambery lngiliz istihbaratından maaş alan gizli bir ajan, Ingiltere'nin Sultan Hamid nezdindeki casusudur. Buna rağmen, kendisi aslında... Türktngiliz ilişkilerini yeniden onarmak arzusunu yürekten duyarak bu hizmete talip olmuş bir prensip adamıdır" (s.127). Dahası, öke'ye göre: "Vambery'nin Britanya majestelerinin mi yoksa Osmanh Padişahının mı adamı olduğunu kestirmek pek kolay" değüdir (s.35)... Anlaşılan M. Kemal Öke yayınladıgı kitabın her yerde casus arama meraklısı olan çevrelerde daha büyük bir ilgi görmesini sağlamak için bu "sansasyonel" başlığı uygun görmüş. Vambery'nin raporlan gerçekten çok ilginç ve okunmaya değer. Ama, M. Kemal öke'nin bulup, Türkçeye çevirdiği bu raporları "bilim adamı" kimliği taşıyan bir kişiye yakışacak şekilde değerlendirdiği de pek söylenemez. Chartes Bettelheim M. Kemal Öke'ye göre Macar asılh Türkolog Vambery, "Britanya majestelerinin mi yoksa Osmanh Padişahının mı adamı olduğu pek kestirilemeyen" bir "tngiliz casusu" ve II. Abdülhamit döneminin "tarafsız gözlemcisi." M. Kemal Öke'nin imzasını taşıması. Söz konusu olan, Vambery'nin raporlannın Türkçeye çevrilerek yayınlanmasıdır. Öke1 nin Vambery'nin kimliğiyle ilgili birkaç sayfa, birkaç sayfa da yonım ekledikten sonra kitaba kendi imzasını koymasını okuyucu en azından yadırgıyor. öke, Vambery'nin raporlannda anlatılanları, bu dönemle ilğı gibi Sultan Hamid'in gerçek yüzu (arafsız bir gödemcinin (altmı biz çizdik) kaleminden değerlendirildiğinde bambaşka bir şekil arzetmektedir," (s.10) diye^ biliyor. II. Abdülhamit dönemiyle ilgili bazı kaynaklara itibar ettiği, başka bazı kaynaklara ise hiç itibar etmediği "Ingilizce özef'e eklediği kaynaklar listesinden de "Nazizm Döneminde Alman Ekonomisi" Charles Bettelheim (1913) özellikle merkezden planlanan ekonomiler ve Çin üzerine yapmış olduğu incelemelerle ün kazanmış olan, Fransa'nın en önde gelen Mancçı sosyal bilimcilerinden biridir. Pek çok eser vermiş hayli verimli bir yazar olan Bettelheim'ın yapıtlannın kısmen veya tamamen Türkçe'ye çevrilmiş olanlan da sekiz kitapta toplanmış bulunuyor. Bunlann ilki Şerif Hulusi'nin çevirdiği Küba Iktisadının Planlaştınlması 1965'te yayınlanmıştı. Bugüne kadar çıkan Bettelheim çevirilerinin çoğunu yapmış olan Kenan Somer, son olarak, Bettelheimın en önemli kitapları arasında sayılan ve 1945 yılında kaleme almış olduğu Nazizm Döneminde Alman Ekonomisi'ni (Savaş Yayınlan, Ankara 1982, 275 s.)'de Türkçe'ye kazandırmış bulunuyor. 1948'den sonra Paris'teki Ecole Pratique des Hautes Etudesde bölüm yöneticisi, 1958'den sonra da Institut d'Elude du Development Economique et Social'de öğretim üyesi olan Profesör Bettelheim, çeşitli Üçüncü Dünya ülkelerinde ekonomi danışmanı olarak da çalıştı. Başlıca eserlerinden biri olan Bagımsız Hindistanı (1%2) o ülkede bulunduğu sırada yazdı. Bettelheim'ın en kapsamh ve 1970'lerin ilk yansında çeşitli ülkelerde büyük bir ilgi uyandıran temel bir eseri ise SSCB'de Sınıf Miicadeleleri adını taşımaktadır. Bu kitabın 19171923 dönemini kapsayan 1. cildi 1970'de, 19231929 dönemine aynlan 2. cildi de 1975'te yayınlandı. Bettelheim bu incelemede Stalin'in fıkirleriyle, Stalin ve sonrasının Sovyet toplumuna sol açıdan çok ağır bir eleştiri yöneltir. Çin lideri Mao'nun 1976'da ölümüne kadar FransaÇin Dostluk Derneği'nin başkanlığını yapan Bettelheim, Deng SiyaoPing'in iktidara gehnesinden sonra Çin'e karşı da çok eleştirel bir tutum takmmıştır. Aradan sekiz yıl geçmiş olmasına rağmen, SSCB'de Sınıf Mücadeleleri'nin 3. cildini yayınlamamıştır. Suç toplantı yerinde Danışma Meclisi Adalet Komisyonu, Basın Yasa Tasartsı'na ilişkin görüşlerini almak üzere çeşitli basın kuruluşlannı toplantıya çağırmıştu Bunlardan İstanbul Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Izmir Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazete Sahipleri Sendikası ile Anadolu Basın Birliği'nin genel başkanlan ve genel sekreterleri toplantıya katılarak basın için önem taşıyan tasanya ilişkin görüşlerini bildirmişlerdi. Çağnlı olup da toplantıda temsil edümeyen tek basın kuruluşu, Ankara Gazeteciler Cemiyeti'ydi. Toplantı sona erdikten sonra, Meclis çauşmaUmm izleyen gazeteciler basın bürosunda araiannda konuşuyorlardı: "Yahu, toplantıya katüanlartn hepsi sabahm köründe uçağa atlayıp htanbuVdan geldi de Ankara Gazeteciler Cemiyeti 3 kilometre uzaktaki toplantıya gebnedi." 1^^^ £^^r ^^^ 1 • m ö k e ' n i n söz konusu "değerlendirmeler"i şunlar: Uç sayfalık bir önsöz; Vambery üzerine on sayfalık biyografık bir not; Vambery'nin ardarda sıralanan raporlarının sonlarına (raporun nerede bittiği, Oke"nin sözlerinin nerede başladığı belli olmayacak şekilde) yerleştirümis bazı paragraflar; onbir sayfa suren bir çe Fransa'da yayınlanan "Turcica"nm özeleki ARSLAN KAYNARDAĞ Fransa'nın Anadolu Incelemeleri Enstitüsü bir kitap yayınladı: Travaux et Recherches en Turquie, 1982 (Turkiye'deki Çalışmalar ve Araştırmalar, 1982) Kitap, Fransız Türkologlanrun 15 yıldan beri yayınladıgı Turcica dergisinin yılda bir çıkanhnası kararlaştırılan eki olarak hazırlanmış. Bu eklerde ele alınan konulann Turkoloji ile sınırlı olmayacağı, Anadolu'daki eski uygarhklarla ilgili yazılara da yer verileceği anlaşüıyor. Türkiye'ye gelip de sosyal bilim araştınnası yapan herkes, milliyeti ne olursa olsun, çahşma ve incelemelerini bu kitaplarda yayınlayabilecek. Fransız Enstitüsü bütün bilim adamlanyla işbirliği yapmaya ve onların görüşlerinden yararlanmaya hazır olduğunu bildiriyor. FRANSIZ ENSTtTÜSÜ Kitaptan öğrendiğimize göre, Fransız Enstitüsü 1930 yılında lstanbul'da kurulmuş ve ilk müdürlüğünü tanınmış sanat tarihçisi Albert Gabriel yapmış. Enstitü'nün zengin bir kitaplığı var. Çoğunluğunu Fransa'da yayınlanan Türkiye ile ilgiU kitaplann oluşturduğu bu kitaphktan herkes yararlanabiliyor. Bundan sonra, Türkiye'de yayınlanmış Fransızca gazete ve süreli yayın koleksiyonlannı tamamlamaya gayret edecekleri belirtiliyor. Tarihçi Türkolog Robert Mantran kitaptaki yazısmda, Fransa'daki Turkoloji çalışmalarının tarihini özetlemis. Saray tercümanlan Antoine Galland ile Petis de la Crouc'in 17. yüzyıl sonlannda Istanbul'dan sağladıklan çok sayıdaki kitap ve belgelerle başlayan Fransız Türkolojisi, Jean Deny gibi dünya çapında değerli bir Türkolog yetiştirmiş. YAKINDOĞU ARAŞTIRMALARI 1950'den sonra yeni bir atılım yapan Fransız Türkolojisi şimdi üç üniversitede birden çalışmalarını sürdürüyor. Paris'te eski Türk dili araştırmalarına ağırlık veriliyor. Strasbourg'da çağdaş Türk dili, Ortaçağ Anadolusu'nun efsane, destan ve dinsel edebiyatıyla, Anadolu tarikatlerinin dünü ve bugünü konusunda araştırmalar, Aix en Provence1 da çağdaş Türk dili araştırmalan yapümakta, ders verilmekte, tezler hazırlanmakta... Aix en Provence, Yakındoğu Araştırmalan ve tncelemeleri Grubu şu anda, Osmanh tmparatorluğu'nun Arap ülkeleri'ndeki eski vilayetlerinde geniş ölçüde tarih çalışmaları yapıyor. İstanbul, Kahire, Şam, Halep, Tunus, Cezayir'de sürdürülen bu çahşmalar vilayetlerin eski toplumsal hayatım şaşılacak bir zenginlikle ortaya çıkanyor. Ortadoğu ile Afrika arasındaki tarihsel ilişkiler konusunda birçok nokta aydınlığa kavuşuyor. Kitapta bulunan, arkeoloji konusundaki 4 araştırma raporuyla bir yazı yine bu konudaki yılhk bir makale bibliyografyası, İstanbul müze ve kütuphaneleriyle ilgili aynntıh yazılar yararlamlarak okunacak şeyler. Zafer Toprak'ın "Cumhuriyet'in İlk Yıllannda İstanbul Nüfusu" konusundaki belgesel yazısı nüfus tarihimizle ilgili güzel bir çahşma olarak dikkatimizi çekiyor. TASARLANAN ARAŞTIRMALAR Fransız Enstitüsü'nün çeşitli Türk üniversiteleriyle birlikte gerçekleştirmeyi tasarladığı programlar arasında şunlar var: Kentleşmenin tarihi ve gelişmesi, Selçuk kervansaraylan, Türk kütüphanelerinin tarihi koleksiyonlan, Türkiye'de yayınlanmış Fransızca süreli yayınlar, hukukun Fransa ve Türkiye'deki çağdaş eğilimleri, müze koleksiyonlarının kataloglan, Çayönü kazısmdan elde edilen eserlerin incelenmesi. Içeriği hakkında kısaca bilgi vermeye çalıştığım bu kitapla ilgili olarak birkaç noktaya değinmek istiyonım: Yazılann hepsi Fransızca, buna denilecek birşey yok. Ne var ki, yazılann Türkçe özetleri verilseydi birçok bakımdan daha iyi olurdu. Kitapta yer alan Almanca tek yazınm Fransızca özeti verilmeliydi. Bu kitaplar bundan sonra Türkiye'de bastınlamaz mı? Bastınlabilse herhalde daha ucuza satılabilecek ve daha çok kimse tarafından okunacaktır. Travaux et Recherches en lurquie güzel bir işbirliğinin olumlu sonucunu ortaya koymuş. Bu yararh çalışmanın geliştirilerek sürdürülmesini diliyoruz. di: Bir başka gazeteci araya gir "Toplantı yeri yanhş seçilmiş de ondan gelmediıer." Bir üçüncüsü meraklamp, "Mecliste toplumnayıp da nerede toplanacaklardı"diye sorunca yanıt çok kısa oldu: "Kas'ta" Kısa... Kısa... Kısa... Bruce W. McGowan/ Sinem Sancağı Mufassal Tahrir Defteri Türfc Tarih Kurumu Yayını, Ankara 1983, CXXH 542 s. Tahrir defterleri, Osmanh devletinde arazi ve emlaka, üretim ve vergilere, vb. ilişkin kayıtlann tutulduğu resmi defterîerdir. Bu konudaki öncü çalışmaları Halil Inalcık ve Ömer Lütfü Barkan yapmıştır. Tahrir defterleriyle ilgili yeni bir inceleme şimdiki Belgrad'ın kuzeybatısına düşen bölgeyi kapsayan Sinem Sancağı üzerine. Söz konusu tahrir defteri 15661567 yülanna, yani III. Selim dönemine ait. lncelemenin sahibi McGowan, tahrir defterleri üzerine aynntılı bilgi verdiği giriş yazısını hem Ingilizce hem de Türkçe olarak kaleme almış. Ne yazık ki, Türkçe metin ne Osmanlıca ne de Türkçe olmayan garip bir dille yazılmış. ilişkiler öğretimini 1966'da Ankara Üniv<ysitesi BYYO'nda başlatan bir uzman olan Asna, geçtiğimiz yıl Marmara Üniversitesi BYYO'ndaki görevinden istifa ederek ayrıldı. eserin bu 3. baskısı, 1976'da yayınlanmış olan 2. baskısuu temel alıyor. Mnrat Sarıca/ Siyasi Tarih 2. Basım, AR Yayın, İstanbul 1983, 284 s. l.Ü. Siyasal Bilimler Fakültesi eski öğretim üyelerinden Murat Sanca'nın ilk basımı 1980'de çıkan bu kitabı, 1789 Fransız Devrimi'nden 1. Dünya Savaşı sonuna kadar uzanan dönemde Batı'nın ve Osmanj Devleti'nin siyasal ve sosyal tarihini konu alıyor. İsmail Soysal/Türkiye'nin Siyasal Anlaşrjıaları 19231945 Türk Tarih Kunımu Yayını, Ankara 1983. Ismail Soysal bu çalışmasında 1918 Mondros ateşkes anlaşmasından, 1945 tarihli TürkiyeABD Askeri Yardım anlaşmasına kadar uzanan dönemde T.C.'nin imzaladığı siyasal anlaşmaları tarihçeleri ve açıklamalanyla veriyor. Kitabın tarih uluslararası ilişkiler, vb. alanlar da çahşan araştırmacüanmız bakımından büyük bir değer taşıdığı açıktır. A lltol Aydın AybayNezihi Sanal/ Açıklamalı tçtihatb Kat Mülkiyeti Kanunu Araştınna Egitim Ekin Yayınlan, tstanbul 1983, 224 s. Kat mülkiyeti kanununda Nisan 1983'te yapılan değişiküklerle bu alandaki ihtilafların çözümü kolaylaşmış bulunuyor. Kanunla ilgili bu yeni yayın, söz konusu değişiklikleri açıklıyor ve ilgili Yargıtay kararlanna gönderme yapıyor. Kitabm sonuna eklenmiş olan ayrıntüı endeks de kitaptan yararlanmayı kolaylaştınyor. D"nya Atletizm Şampiyonası'ntn yüdız atleti Carl Lewis, uzun atlamada 8.79 metreye ulaşıyor. Yakında dokuz metre duvannı da aşacağını iddia eden Lenis'e, Ordulu dört arkadaş meydan oku>or ve şöyle diyorlar: "9 metre duvannı aşmak sorun değil, gelsin de sıkıysa Ordu'nun Çambaşı Yavlası Tekmezar Ormanlığı'nda alkol duvannı aşsın." Evet, 29 büyük şişe şarap ve S büyük şişe de rakıyla Tekmezar'ı bulan dört kafadar alkol duvarını rahatça aştıktan, şişeleri de boşalttıktan sonra keyifle objektife poz veriyor ve Lewis'e sesleniyorlar "Herkesin duvan kendine göre. Sen kendi duvannı bil, bizim duvarı aşmaya kalkına."(Fotograf Cemil CİĞERİM) dllVOrfl M. Alaeddin Asna/ Halkla Üişkiler İstanbul 1983, 287 s. Bu konuda çeşitli çahşmalar yapmış olan Alaeddin Asna'mn altıncı kitabı Publk Relations adını taşıyor. Türkiye'de halkla Gülten Kazgan/ Tarun ve Gelişme 3. Basım, Der Yayınlan, İstanbnl 1983, 579 s. Prof. Gülten Kazgan'ın tktisadi Diişiince veya Politik tktisadın Evrimi yanındaki diğer temel eserinin yeni basımı yapıldı. Tanm ekonomisi ve Türkiye tarımı üzerine ülkemizde yapılmış belli başlı çalışmalardan biri olan HAYVANLAR İsmail Gülgeç EN GÜÇLU SiZSM'Z5&VIN HOROZ BUI MUHTE5BM NERDE TAVUJCMK »KIBIiKCIRSl 3O. yılında; 14 Dünya Rekoru, 23 Dünya Şampinyonluğu, 26.331 m'ezunu ile ve TARİHTE BUGÜN Mümtaz Ankan ORDULARİN HEDER'f 1922'DEBUGÜAJ, GAZİMUSTAftf K£AÂAL, ÜNLÜ BUYGUĞUNU VERDİ: 3O AĞUSTZlSTKKİ BAŞKOMlimNLIK Zf*ERİNO£N SONRA, YUNAN KUW£TL£RİNİN BÜYÜK KISUI YOK BOİLMİÇ, KAÇABİLSNLER PE İ2LENİYOROU. SÜ\/AIZİL£R AR. KA YOLLARl KESMEYE ÇAUŞIYORLAROI. MUSTAfA KSMAL, ARTlK OPOf BİR PÜÇ. MAN KUVVETİ tcALMAPiğlN/ ANLAMIŞTt. 'TÜRKİYE eUYÜK MİLL£TM£aJSİ OR. OULARfOİYE BAÇiAYAN BUYRUĞUNU Dİ.SON CÜMiS "ORDUL4R! H£P£FİNIZ AKDEHİZDİR,tL£8İ./wİDİ. BU İLERLEY/Ş İ2M/R'£ OEĞİM £ÛREC£KTİR... 1 Eylül ELEKTR0NİK MAKİNEUERJE DAKTILOGRAFI EGITIMI BEYAZIT: Mıthatpaşa Cad. 14 Tel:522 21 06 BEYOĞLU: İstiklal Cad. 87/7 Tel.144 90 11 KADIKÖY: Altıyol, Kuşdili Cad 8.Tel: 336 11 50 gibi yenilikleriyle en iyi dileklerini sunar. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Markoninin tecrübeleri Roma 31 (A.A.) Ayan azasmdan M. Markoni, yamnda amiral Pession bulunduğu halde Aranci körfezine gelmiş, çok kısa tulümevçler vasıtasiyle Roma ile telsiz muhaberesinde bulunmak üzere tecrübelerine Figa burnunda yeniden başlamıştır. başlamaktadır. Bu inhisar Denizyollan îşletme ldaresiyle Vapurcular Anonim Şirketi tarafından işletilecektir. Fakat Vapurcular Şirketi henüz kurulamadtğı için bütün işi Denizyollan îşletme Idaresi üzerine alacaktır. İdare bu maksatla kendi vapurlanndan başka on tüccar vapurunu da kiralamıştır. Bu vapurlardan maadası bugünden itibaren işlemekten menedileceklerdir. Diğer taraftan Vapurculuk Şirketi'nin teşkili için tüccar vapurlarınm kıymetini takdir eden komisyon, raporunu dün / Eylül 1933 akşam Iktisat Vekâletine gondermiştir. Tüccar vapurlarına konulan kıymetler şunlardır: Cihat: 14646, Sakarya: 55346, Vatan: 57807, Bülent: 26666, Dumlupmar: 33455, înönti: 29931, Millet: 25877, Sadıkzade: 29782, Adana: 18485, Adnan: 51477, Firuzan 19977, Samsun: 23442, Kerze: 21334, Saadet: 21193, Seyvar: 18103, Bartın: 22984, Güzel Handırma: 7585. Nilufer: 15082, Kemal: 14922, Cıde: 11151, Asya: 7363, Şerefnur: 2186, Bursa: 39892, Erzurum: 19331983 70571, Tayyar: 14585, Yeni Dünya: 5344, Mudanya Zaferi: 7250, İzmir: 5911, Feyyav 9241, Kırlangıç: 7720, Uğur: 10362, Selâmet: 9336 lira. Bu vapurlara konulan kıymetlerin yekunu (707,260) lira tutmaktadır. Doktor GALERİLER M: 1«S 1» 3S 528 66 29 522 89 97 YAZ KARMA RESİM SERGİSİ 20 Eylül'e kadar RESSAMLARINA AİT RCSIM Kurtulu» Cad. 191 Kurtuiuş/isT Tet 1404 783 SÜHA ÖZTM71R SANAT 6ALFRBİ 46 5940 K A R M A R E S j M S E R G |Sj 1 Haziran 31 Ağustos Devriın ErMI Hüseyin Hazan İhsan Şurdum M«tin Nigar Mehmet Tesen Nihat Akyunak Ortıan Ersoy Refia Çıray Ruzin Gcrçin Süha ÖztartarZ*M Kıral Posta Vapurları Kanunu Denizyollan îşletme Inhisan bugtinden itibaren Bevliye mütehassısı Koprubaşınd.ı Kmınoı.u han(59fiS) MEHMET ALİ