Katalog

18 NtSAN 1983 K Ü LT Ü R Y A Ş A M Cumhuriyet 5 gösteri ;haftanın scıncıtçizelgesi== P sı îşletme Fakültesı'nde perşem be günü saat 17.00'de düzenlediğl saydam gösterisi Yılma? Kaini'nüı. • TÜRK Ingiliz KUltür Der neğı'nde pazartesi 14.30'da «As saslnaticm of Trotsky» adlı Jo sepb Losey tilmi vldeodan gös terilecek Aynı gtin 19.00'da Ay la Sepici'run slayd gösterisı var. Salı günü 19.(K)'da Losey' in fllmi vinelenecs'ei. Perşembe 19.00'da Ali MHSIUIMŞ «Büyük Britanya'da Yaşayan Tarihi Kent Dokusunda Çağrktş Miraa ri Uygulamalar» konusunda biı konuşma yapacak. Cuma 14.31 ve 19.00'da Mirhael Apted'ın «Coal Miner's Daug'ıter» adlı filmi videodan sunulacak. Cu martesi 14.30 ve 1900'da ise Jack Goid'un «Littlc Lord Fa untleroy» adlı filmı görülebilir • ARMO'da Doğal Hayatı Ko ruma Derneği yaranna verilecek konferanslar şöy!e: Bugün 18.00'de Necmettin Âkten, «Pe nlz Kirlenmest» konusunda, cutna 18 OO'de Prof. Dr Mehmp* Çubufc «Denlzlerfn Korunması» konusunda konuşacaklar. • FRANSIZ KUltür Merkezi'nde salı 16.00'da. perşembe 20. 30'da Jacques Deray'm «Dn Rifiif a Tokyo» adlı filmi; sah 16. 00'da. çarşamba 18.30'da, cumar tesl 18.00'de Philippe de Broca'nın «Tendre PouJet» adlı fil ml gdsterilecek. # BOĞAZtÇİ Ünlversltesi Rek törlüğü ve Avusturya Başkonsoloslugıa KUltür Ofisi'nce orfaklasa düzenlenen, «Türkiye ve ivnsturya Sempozyamo» 19 • 21 nisan tarihlerinde Boğaziçl Ünlversitesi Cumhurbaşkanı Kenan Evren Salonu'nda yapıla cak. • MİMAR Slnan Ottiversttesı Sinema TV Birlmi'nde salı 16. 00'da Karel ReJsz'ın «En Büyük Suç»u, 19 00'da Andrzej Wajda' run «Kanal»ı; perşembe 16.00' da Moshe Mizrahi'nm «Onca Yoksnllufc Varkenoi. 19.00'da George Sfdney'in «Kınk Hayatlar»ı; cumartesi 13 00'de «Kırık Hayatlar», 16.00'da «Kanal», 19. 00'da «Onca Yoksulluk Varken» gösterilecek. % BOĞAZİÇÎ Ünıversitesi'nin düzenledıği «Türk tngiliz tllşkilerl Sempozyumu» bugün Cumhurbaşkanı Kenan Evren Salonu'nda yapüacak. m zik ANKARA • SANAT Kurumu'nda oiıgün aat 18 00'de Ssbahattin Kud ret Aksal'rn «önemlı Adam» oyunu Ustüne bır tartışma yapılacak. Kenan Işık. AtiIIa Sav. Işık Toprak ve Doç. Dr Artutı Ünüal'm katılacağı tartış mayı tlnsa) Piroğlu yönetecek Salj günü saat 16 00'de çocuk jyunu «Bretrıen Mızıkacılarıı nynanacak vt) saaf 17.00'de Sa lih Aydnğan. Yeşim Dorman Emio Özdemfr. Prot Dr Ata lay yörükoğlu, Erkan Vücc! ve bir çocuk ızleyıcınin katıl masıyla oyun listunde tartışı lacak. Çarşamba gilnü 18.30U. ki felsefs oturumunun konusr «Karl Jaspers». Peî&'fe Kuru mu"yla ortakiaş» düzeniener DU oturuma konuşmacı olaralt Dr. Akın Etan'la V^usuJ' ömpıkatılacak. • TÜRK îng'lı? KüHilr D=ı negi'nde perşembe İii 3u'dü «Anthony and CSeopatra» sdl' fiün var. Cumartest 18 30'da ise John Barton'ın oyunlaştjr dığı müzik ve söz derlemesı «The Hollow Crown» sunula cak. Garsonlar ve insanlar İSTANBUL O AKM Sinema Bölümü'nde salı ve çarşamba 18 OO'de «Canlandırma Filmi Öncüleri» adiı blr Alman belgeseli ve Meıuduh Ün'ün «Kaçak» adlı fllmi; cuma 18.00'de, cumartesi 15.00 ve 18.00'de, «Vahşl Hayvanlartn Yaşamı» adlı în?iliz belge seli ve Paulla Fraçne'm, «Kırmızı Balonun Devriafrrai» adlı filml. • AKBANK'ın «Aile ve Çocak» konferanslan dlzisinde bu haf ta Kenter Tiyatrosu'nda saJı gü nü saat 17.00'de Doç Dr. Ayla Oktay, «Olnıl Oncest Döneminde Çocuğun Egıtimi ve Ül kemizdekt Okul öncesi Egitlm Kurumlan» konusımda, perşem be gunü Doç. Dr Norma RaZOD. «Çalışan Anne ve Çocugtınun Egitim!» kormsunda konuşacaklar. • tSÜF'ün îstanbui Üniversite G » TUNÇ CnTer (keman) ve Hülya Saydam (plyano), çarşamba günü 19.00'da Atatürk Kültür Merkezl Kon ser Salonu'nda Fenerbahçe Lioness Kulübü'nun düzen lediğl blr resital verecekler Programda J. S. Bachın «la Minör 2 Nolu Sonatsı, Beetboven'in «Sonat N'o. 5. Op. 24»ü ve Cesar Franck' ın «Sonat»ı yer alıyor. • AVUSTURYA Kültür Oflsl ile Istanbul Filarmonl Derneğl'rün ortaklaşa düzenledikleri Thomas Ptnschof (flüt) Jochen Schabert (gitar) resitall pergem be 18.30'da Atatürk Kültür Merkezl 'nde. • DEVLET Senfonl Orkest rası'run AKM'de 22 nlsan günü saat 18 00'de ve 2 1 nl san günü saat 11.00'de vereceği konserlerl şef Cem Mansur yönetecek. Plyanlst Verda Erman ve trompetist Sukan Tangüner'in soltst olarak katıl acakları konserde Beethoven'ln 4. Senfonl si, Liszt'ln 1. Plyano Konçer tosu ve Vladlmir Krynkov' un Trompet ve Orkestra 1çin Konser Şiiri seslendirile cek. • BELEDİYE Konservatuvarı Türk Musikisl Toplulugu'nun sab günü saat 20. 30da Harblye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda vereceği konseri Rıza Rit yönetecek. ÎSTANBUL arsonlarla, haklı ya da haksız, sürtüşmeyenlmlz var mı? Sn azından «besap» geldiğlnde böylesi bir sürtuşmeden yakasını sıyıranımız, yok gibidlr. Oysa garson'.ar da, tıpkı müşteriler gibi, tasan. Asünda biraa hoşgörü ile garsonlarla müşteriler arasmda ebedi barışm kurulması iştcn bile degüdlr. akan zaman, duran zaman gun Paris'ten lâf açılmt^tı da, Muhsin Ertuğrul, basını lkl yana sallayarak. •Aman ne aç kaluım Pans'te, ne aç kaldım!» demişti. Tiyatroya SJtmekten yiyeceğe iceceğe para ayırmıyordu anlaşılan. Aç açına tiyatro seyredilir mi? Seyredilir, ama tiyatroya tutkun olmak koşulu ile. Van Gogh, kardeşi Teo'ya yazdığı mektuplardan birinde, üç günde bir yemek yediginı anlatır. Beethoven, para içfn beste yapmak zorunda kaldığından yakımrken, «An bu zorunluluk olmasa» demis Belki de buna benzer olaylardandır, sanatçılara rjarasızlık. açhk yakıştınlır genellikle. Hatta bu tür sıkıntılann ona yaratma gucü verdigine bile inananiar vardır. Yanlıştır elbette. Gençliğimde tanıdığım ozanlar içinde varsıl olanı yoktu Sonradan durumlannı düzeltenler oldu, ama gençlik ile sanat yanyana gotdi mi. varsıliık aranmaz artık. yaşam bulmuştur tadını Azla yetinmeğe razı olur sanatçı. Güzel bır şijr ya^raanın verdi^i mutlulu&u para saglayimaz. Bu bakımdan davanıklı olur ozan. Ankara'dan tstanbul'a çöçtügumde îşsizdim. Varsıl olmayan 'çin işsi?lik. cebi delik olmak demektir Bunun ver diği kiml sıkıntılar vardır ki, şiiri ezemese de. insanlann o güne değin bilinmedik yanlannı tanımaktan öturü. kötümserlik doğurur. En kötüsü de varsıhn bakışıdır. Bu bakışın altında saygiHizhk yatar. Diyelim, bir varsıl çafnda bulunurken. »Herkes gelsin* deyiverir. Öylesinin yüzöne artık hiç bakmamak çerekir. Anlar bunu elbet, ama başka aedenler uvdurarak. avıbım örtmek Için alçakça yorumlara kalkarak durumunıı örtbas etme yolunu tutar. Paraam verdiği âdilik. bütiin âdiliklere taş çıkartır. tşsiz suclu muamelesi görur nerdeyse. korkutur da çevresini, çünkü eski uyum denge bozulmuştur. Eskimis bir avakkabı, yeni ayakkabının tadırn kacınr Çok sevdigim bir arkadaşım. o zamanlar bana »sınıf değiştirmemU nim direnmem uzerine İse, 'Kiminle ö&üt!emişti Hep düşünür dururum, sıkonuşacaksınız, son nefesini veriyor» nıf nasıi değıstirilir diye Mahallevi dodiye ekledi. Sonra ünlü kantocu Şamğıştirmekle ml, givsileri dp*iştlrmekle ram'\n evine gittiğimi ansıyorum. Kamı. yoksa dostlan degiştirmekle mi' pıyı çaldım, şişmanca, orta yaşlı bir ErBir Franstz va7an, 'Tiıc kimse kesinkes menı yurttaşımız açtı, gözü yaşlı idl. hır tıntHan de.fiildir» diye yazmıstı. 'Şamram hammla konuşmah için gelr dedim. «Bey dakıka önce Biiyük bir bankanin. çocuk yavin miştim' öldu. ben oğluyum* diye yanıtladı benl. lan yapon bir yan kurulusundan i^ öno riqi almıstım Çalışmaya basladım. güzel Başka bir gün de, yeni bir röporde knaplar koydum ortaya. Polıs geU taj dizısine ba^lama karan aldık. Ben, di. senı sordu artık calısamazsm bura Oktay Rıfat, Orhan Kemal. Istanbul'un ^i» diverek üç av sonra çıkardılar. Bir en yoksul semtlerine gidecek, evlere gihuyum vardır. durumumdan kimseye recek, bu mutsuz insanlann nasıl yaşavakınmam biraz çekilirim kabuğvıma. dıklarmı anlatacaktık. Dizinin adı da ama tanıdıklan srördüm mü, neşem ye«Nasıl Yaşıyorlar» idi. Başladık dolaşrindedir îşsizlikmiş, parasızlıkmış, kimse mağa. Kısaca soyleyeyim, gördüklerlm acrna^ra kalkamaz o konuyu Öyle yapbenl ürpertmiştlr. Öraeğin, bir odada tım gene. deniz kıyılarında. parklarda oturan yedi kişilik bir aileyl zlyaret etdolaştım Bu kıyılar ve parklar Için miştim, bu ailede yalnızca bir kişi on''stça sıirler yaidım. Tuhafıma giden, sekiz yaşındaki büyük kız çahşıyordu durumumu bilmeyen uzak tanıdıklann ve bu kız veremdi. Fakat ana baba, beni gördüklerınde, durdurup parasız kızın hastalıgım sakhyorlardı, duyulıktan yakınmalan olmuştur. Memleket lursa i^inden olur korkusu ile. onlara lâyık oldukları parayı vermiyorRöporta) ilgi uyandırdı, ama yanda muş fçlerinde •Yani çekip gidelim mi kesildı. Gazetenin ölmüş patronlannburadan?' dive soranlar da vardi Benl dan birinin damadı spor sayfasını yönesorumlu tutar gibiydiler. tirdl ve kansı dolayısiyle ortaklardan Sonra Akşam gazetesinden, hafta blri idL Bir sabah gelmiş, 'Burası yoda bir sanat sayfası duzenlememi iste bancı ideolofilerin propaganda merkezi oldu» diyerek, benim masamı kaldiler. Ben bu işi yürütürken iç sayfa vrpferlıâi boşalmıs. Yazı tşleri Müdü dırtmış. Hıfzı Topuz telefonla durumu rü Hıfzı Topuz bu işi bana flnerdi Ar bana büdirdi, Gelme artık' dedl. O zamanlar bir gazeteci, hiç blr gerekçe tık ayhklı idım Hıfzı Topuz da yazdı, Çettn Ozkırım da vazdı o günlerin anı gösterilmeden kapı dışan edilebiyordu. Ne dava hakkı vardı. ne tazminat alırtannı dı. Daha sendika da kurulmamıştı. KöOrada ılk yaptığım röporta) dizisi şe ya7arlarından rahmetli Cemal Refih, •Dunkü Meşhurlar' dizi adııiı taşır. Tü mü vaslı olduftu için ya yetişemlyor. ya ikide bir, •Biz gazetecilerin cenazesi iane ilefeoJfeor»derdi. da son dakikîîlarına yetişiyordum ÖrBen gene deniz kıyılanna, parklanegin Mesrutivet döneminin ünlü İçişra döndüm. Bir eğitimdir bu. Geçen yaleri Bskanı Reşit Bev'in evine telefon zımda sözünü ettigim *tecrübe*yi kaedip dıleğimj anlattıgımda, oğlu Cemal Reşit Rey, önce •hasta» dedi. kısaca. be zandırmasa da. imzagünü Işsizlik . melih cevdet andav ÎSTANBUL • AKADEMÎ Kitabevl'nde salı gUnil Aslan Başer KafaoğJu, cuma günü de Can Yücel kitaplanru ünzalayacaklar. • SAYINLAR Kitabevi'nde (Aksaray Yeraltı Geçidi^ çarşamba günü saat 15.0019.00 arası Rıfat Ilgaz kitaplanru imzalayacak.. Rıfat ügaz'ın ayrıca 23 ntsan cumartesi günü Etap Marmara Oteîl'nde Çocui Fu arı'nda da 15.0019.00 arası lmza günü var. ANKARA • SANAT Kurumu'nda per şembe günü saat 18.00'de küçük sanatçı Muhittin Duruoglu bir plyano resitall verecek. Gelln görun kl, evdekl hesap, çoğunca, çarşıya uymuyor. Hayatl bey istedığı kadar önüne gelene garson larla nasıl iyi geçinileceğl hakkında vaaz verip dursun. Dlnleyen klm.. Allaiı selamet versin, şimdilerde Arabıstan çöllerinde mimariık düşlerini gerçekleştirm&k için ter töken sevgili dostumuz Erkal hangi Erkal demeyin, hele bele bu soruyu zlnJıar Fransızca sormayın, bu ko nuda aynntı vermemiz mümkün değil haklı ya da haksız, garsonlarla sür ttişmeyi neredeyse sanat evlet sanatçısı I plyanist tdü BJ haline getiren «sinirli müşret îzmir'e gel teriler» arasındadır. Mesledlğinde bir pro ği icabı en üst düzeylere ulaşan estetik duygusu, va sonrası Atatürk Kül Pransa ve Italya'da geçen tür Merkezi'nde görüş uzun yıllardan kaynaklamek üzere randevu al nan incelikll tad ustalığıyla dık. Provadan sonra îdil Mimar Erkal'a servis ve Biret'le konuşmaya başla yemek beğendirmek, hele balık konusunda, kimsenin »lık. O sırada yanımıza harcı değildir. Bu yüzden blr görevli yaklaştı: Erkal dostumurla yemeğa «Yasaktır, Inln asagiden mutlaka dört bagıya> diye seslendl. Arka şı bayındır bir cenga daşımız ne yapacağıru kendisinl hazırlamalıdır. bilemez halde görevllnin Erkal'm bu özelliğlni çok yüzüne bakarken. tdil iyi bilen Hayati bey, bir. Bfret övülesl bir hoşcö gün, yanına Uç beş dosturüyle, «Işlmiz son daki nu da alarak, onu, yemek kada biter, hemen ine ve servis konusunda pek r\n> dedt. Görevll he bır çskarsmayacağı bir yemen *Sigara içmeyin, et re götürdü. Gerçekten de o akşam Han'da berşey yo rafı klrletmeyln.» diye lunda glttt Servis, gösteatıîdı. Konuşma bitince rişshs ama mükemmeldı. tdU Blret görevliye dön Deniz ürünlerine ise herdü. «Sigara lcmedik. hiç hangı bir kusıır bulmek oAslan'ın bir yer) kirletmedik. yan Janaksızdı. Şef gm da çıkarmadık» dedi. gayreti, Hayati bey'in ince orkestrasyonu ile o Erkal'a hır çıkarma şansı tanınmamıştı. Ama işte can çıkar huy çıkmaz. Mımar Erkal, bütün gece, hır çıkaramamanm acısı içinde ktvramp durduktan sonra, çaresiz, garsonlarla yaptıgı ünlü kavgalardan oluşan anılarmı anlatmaya koyuldu. öyle ya kavgamn kendisi yoksa, anılan vardı. Havaya öylesino girmişti ki, anlatmıyor, adeta düpedüz kavga ediyordu. Sonunda Erkal, bır çıkararaa mıştı. Ama amlarla da olsa, gene de garsonlarla «mfl baîağa cenk etmenin» yolunu bulmuştu. Idil Biret AKAA'den nasıl kovuldu? lcrniyorum anasını satayım! ok lüks bir restaorant'ın kapısından |içeri ürkek adımlar la girdi. GirdJği anda da pişman olmuştu ama, siyah beyaz giysileri içindekl şet garson koşup karşıladı adamı. Bir masaya oturttu. O çevresine ba lonırken, garson eğilip sordu: «Emrlnfa; efendlm?» Adam garsona baktı. Almnda biriken terleri elinin tersiyle silip, yavasça sordu: «Çorba var mı, çorba?» «Var,» «Kaç para?» «tkl yüz yetmiş Iinu» Adam elini cebine atfcu Paralannı çıkartıp, kıns kı rış beslikleri, onluklan saydı. saydı, saydı, Basını kaldınp garsona bafktı, gülümsedi. Birden ayağa kalkıp: «tcmlyorum anasmi satayrm.» dedi. Garsonun şaşkın bakışl*rı arasmda çıktı gittî. D Ç!î GÜLGEC PEKİ 64Zİ& SERVÎ5İ ŞEFf HERĞUM KEyİFTE KJCEOE VAHU ENTELLEKTÜELAVI. ADAMI !6İ BÜTÜfJ O K&RILAft KI2LAR f / TAMAM TAMAM ENTELLEKTÜEL AYl HATTA, H&TTA GEKJELEVE BİUE âlDiyDR MÜDUftÜM. 1 Mİf 9 \ eejı oe YALVAR\P OÜRUA \6£RVI5İWE ALIRİZ KİM KİME DUM DUMA u Betiıç AK Sen Sîmdf tttîçök Toofc cunıım. 0 zaman ben t?ocflman bi gıtac fllf(P düvârîuro iîccdman ioumn yap. e'mi? (Boif, ien şimdi kücuk kücük yazılor ilerde kocaman tecaman Sen simdi küçük kuç Itarihte bugün 18 NİSAN 1933 Amenka'da neşrolunan yeni bır raporda dünyanın umum tıcaretlmn 1932 zarlındaki taaliyetj hakkında şayanı diKKaf ma1umat vardır. Bu rapora nazaran: «Mılletler arasındakı tlcaretin esasmı üıraoat kadar tthalât taşkil efler Pakat, medenı dünya bu hakikati 1932 senesınde de anlamamazlıkta devam etmiştir. Hâ'.â satın aldığmdan fazla satmak çareleri araş. Urılıyor. 1932 ıçınde medeni dünyanın bütün !hracatı 1932 senesine kıyasen kıymetçe %2l azalarak 21 milyar dolardan (44 mılyar TUrk lirasO 163 milyara (345 mtıyar Urai düsmuştür. 18 NİSAN ARİKAM 1932'cJe dünya memleketleri ihracatı % 2 1 azald» îhraç edilmek Uzere şehnnrze gelen w muamelesi gömlmek uzere burada bir tnüü det kalan eşyadan belediye oktrova resmini kabulü muvakkat şeklınde almakta, muayyen bir zaman sonra esya ihraç edılince parayı gerı vermekte, bu muayyen müddet doiarsa aldığı oktrova resmıni de ırat kaydetmpktedir. Ancak bu muayyen müddet kat'syetle tesbit olunmadığından belediye :1e tacirler arasmda sık sık ıhtılâflar çıkmakta ıdi Tioaret Odası idare heyeti bu noktayı nazan dikkate alarak müddetlerl söyle tesbit etmiştir: Beyaz peynlr, kaşar peynirl, zeytin yağı, zahireler ve hububat ıçin 6 ay, kuru yemiç ıçin 4 ay, haşaş, ara şit, kendlr gibi diğer yağlar ıçin 3 ay, tuzIu balık ıçin 6 ay. Buradan ihraç edilen eşyanın muamele müddeti AbDDtDBPRtM İ9O6 'A*, eİRLEŞİIC AMERİKA'NIN BÜYÜK KEUTL£RİHOEN SAN PBANCİS. CO'uA ÛEPBEMOUV.PAT. LAVAN HAVAGA2I BOÜUiA RlNIN N£D£H OLDUĞu" YAN61N /SE DEPRSMİ izLEOİ. £B BİN YAPtNtN >OK OLDUĞU FBLMETTE ihlGAN KAYBt ÇOKA20t. (İOO JC/'Şİ C/UAR/A/OA.) BU DA KUKTABM4 ÇAUŞUALAg/A/fA/ V£ İTFAY£M/Aj İYlORGANİZE EDİLMELEFÜ İLE $A&LANMIŞTI.. f94S'71E, TÜRKMÜ2/ĞÎHİN EN 6ÜÇLÜSE& &ANATÇILAfitNDAN UAP12 BUKHANtANKA&'M KALP KRİ2İNDEN ÖLPÜ. İLK &ENÇLİK YfUjafZfAIDA /£M4İL HAKKI YE2AT/' S£YL£ZO£M MÜZIK OERSLE&İ ALAN UAFtZ BÜ/ZM4A/, MEVLİrOtOJR,MÜE2. ZlNLİK YAPARDl.OOLOUKOüĞU ÇA&Kt I/ESA2EL PlÂfClARl\ İLE Û BESTELERİ DE VAftPI. 8UNLARJM PLÂKLAfZt İSE SATIŞ &EKORQR HAFIZ BURHAN... G