Katalog

HABERLER 6 KASIM 1983 Kadındoğum doktorları: POLITIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Önce korunma, sonra kürtaj Sağlık çevreleri kürtajın koşullu olarak devlet hastanelerinde de serbest bırakılmasına karşın, çocuk istemeyen ailelerin korunma yöntemlehne boşvermemesini öneriyorlar. Bazı kadın doğum uzmanlarına göre ise, "bırakın geri kalmış illeri, büyük kentlerdeki kadınların önemli bir bölümü de kontrol yöntemlerinden habersiz." tstanbul Haber Servisi Kurtaj Yasası'nın yürürluğe girmesinden sonra, bazı eşlerin "Nasılsa kıirtaj yasallaştı, para alınmayacak" biçiminde duşünmenin rahatlığıyla korunma yontemlerini bırakmamalan gerektiği belirtiliyor. Kadın doğumcular ve iç hastalıklan uzmanları, kadının sağlığı ve ailenin mutluluğu için kürtajın başvurulacak son çare olması gerektiğini belirterek, Aile Planlaması Yasası'nın uygulamasında önceliğin eşlere doğum kontrol yontemlerinin öğretilmesine verilmesi gerektiğini söylüyorlar. Ağırlık noktası konusunda "Egitim, eğitim, egitim" diyorlar. Kürtaj "koşullu" olarak 1 kasım 1983 tarihinden başlayarak uygulamada da serbest bırakıldı. Bundan böyle ilgili yönetmeŞtKAYETtNtZ NE? VeliefendiYanşAtıH*stanesinde,"hasta" at likler hazır olup, uygulayıcılara iletilirse SSYB'nin belirlediği lara röntgenden, kan ve idrar lahlillerine kadar her tıbbi uygulama devlet hastaneleri ve sağlık kuyapılıyor. Haslanede bu yıl içinde 2 bin 262 müdahale yapılmış. rumlannda on haftaya kadar olan gebeliklere son verilebilecek. Ancak, çeşitli kadın doğumcu ve iç hastahklan uzmanlanndan edinilen bilgiye göre, bazı eşler, yasanın uygulamasına başlanmadan önce 27 mayıs 1983 tarihinde yayınianmasından yanılgı\eliefendi Hipodromu'nda yarış atlarının tedavisi ya düşerek "Nasılsa yasa çıktı, amacıyla kurulan "at polikliniği" insan hastanesin kürtaj serbest bırakıldı, üstelik parasız yapılacak" biçiminde deki en gelişmiş aygıtlarla donanmış durumda. Has düşünmenin rahatlığı ile koruntane başhekimine göre, "Kendilerine getirilen ya ma yontemlerini bıraktılar. Hasrış atlarının yüzde 70'i kalp hastası. Bu yüzden ba taneye başvurup, uygulamanın başlatılmadığını öğrendiklerinde zı atlar koşması gereken yarışta, birden yarış dışı ise, iş işten geçmiş oldu. Doktorlar, bu çarpıcı örneğin dahi, eğitim yönüne ağırlık verilmeyen bir kürtaj uygulamasının büyuk boyutlarda olumsuz sonuçlara yol açacağını dikkat çekiyorlar. YOL GÖSTEREN YOK Kt... Çeşitli kadın doğum uzmanlarının deyimiyle "Bırakın Van'ı, Hakkâri'yi, büyük kentlerdeki kadınların önemli bir bölümü doğum kontrol yöntemlerinden habersiz." Çoğunluğunun ise bilgisi olsa da kullanmadığını ya da düzensiz, kontrolsüz, gelişigüzel kullandıklarını bildiriyorlar. tstanbul'daki bazı doğum klinikleri gezildiğinde, nedeni "belirsiz" düşuklerden ve uçuncu beşinci doğumlar nedeniyle yatan kadınlar "Niçin korunmayı denemedin? Korunma yöntemlerinden birini kullanmayı düşıinmedin?" yolundaki sorulara çoğunlukla şu yanıtları veriyorlar: "Bilmiyordum. Yol gösleren olmadı. Oğreten olmadı ki.. Kocam istemedi. Komşum hastalık yapıyor dedi." Aile planlamasında eğitimi hangi kurumlar üstlenecek? Diğer bir deyişle eşlere doğum kontrol yöntemleri nerde kimler tarafından öğretilecek? Sağlık çevrelerinde, bu soruya başLa ilkokullar olmak uzere tüm okullarda, çevredeki eşlere okuma yazma seferberliği benzeri aile planlaması kursları verilmeli biçiminde çok çeşitli yanıtlar veriliyor. Bakanlık bu alanda başlangıç için üç buyuk ilde ilk adımı atmış. Yasal kürtajın yapılması için belirlenen devlet hastanelerinin aile planlaması merkezleri ile bazı aile planlaması ve ana çocuk sağlığı merkezlerinde eşlerin eğitilmesi on hazırhklann tamamlandığı bıldiriliyor. Sağhk çevreleri ise, Bakanlığın bu girişiminin yerinde olduğunu, ancak sorunun eşlerin bu merkczlere nasıl gönderileceği noktasında duğümlendiğini belirtiyorlar. Aynca, aile planlaması ve ana çocuk sağlığı örgütlenmesinin ulke çapında, hatta kentlerde )ıerince yaygın olmadığını anımsatıyorlar. Eğitimin, aile planlaması merkezleri ile sınırlı tutulmayarak doğum klıniklerine yaygınlaştınlmasını Oneriyorlar, "Kadının ilk eğitiminin yapılacagı yerler doğum klinikleri olmalıdır." diyorlar. Kadın doğumcular, doğum kliniklerinden, aile planlaması merkezlerine kadını ve kocasının gonderilmesini daha kolay ve başlangıç için en gerçekçi yol olarak ortaya koyuyorlar. Sağlık çevreleri, kürtajı değil ama, kürtajın hastanelerde, uzman kişilerce ve yasal olarak yapılmasını genelde olumlu buluyorlar. Ancak bazı endişeleri var. Endişeler, özellikle uygulamanın Anadolu hastanelerinde nasıl yapılacağı ve bu işin kimi durumlarda asistanlara bırakılabilme olasılığına ilişkin. Çelişkiler Kenti... Kentın hayli iyı otellerinden biri... Oldukça pahalı da... Gece geç gelip yattım. Sabahleyin kalktıgımda gördüm, otelin penceresı gecekondulu bir alana bakıyor. Alanda kırık dökük, çerden çöpten evler var. Bunlara ev denebilir mı? Ne bulmuşlarsa duvar dıye örmuşler, üstünü örtmüşler, pencere ve kapılar takmışlar. Koskocaman gökdelenlerin ardında böylesi gecekonduların bulunuşu ne büyük çelışkı!.. Bu çelişkı, belki de bu kentın gerçek yaşamıdır. Ana caddelerden geçenler, arka yerleri göremeyenler bilmezler. Evlerin çevresi eski tenekeler, tahta parçalan ile sınırlandırılmış. Böylece kımin nesi var, kendine kalmış... Her evin küçük bir avlusu varmış gıbi oluyor. İşte bu avluların birtnde beş altı yaşlannda bir çocuk,portakal agaçlarının dibınde beyaz bir atı elinde kaşağı tımar ediyor. Yorgunluğunu çıkarmış gıbi görünen at, yavaş yavaş geviş getiriyor ve kendine gosterılen bakım ve özenden memnun görünüyor. Sabahın erken saatınde çocuğun işi de bu! Yaşlı bir kadın, kondusuna bitişik bir yerden her halde ahır olacak bir kovaya doldurduğu hayvan dışkılannı ortadakı ağacın dibine döküyor. Birkaç tavuk gıtgıtlıyarak buhar çıkan taze dışkılarda bir şeyler arıyorlar. Küçucük bir kulübeye benzeyen, tek başına örtülü bu yer tuvalet olacak... Biri gırrniş. öteki onun çıkmasını bekliyor. Genellıkle kadınlar bu örtülü tuvalete koşuyorlar. Erkekler için durum daha da kolay, çünkü duvarın dibınde çöğdüruyorlar Ama içerde bir kadın varsa, kapıda bekliyen öteki kadın kıvranıyor, bıran önce ötekinin çıkması için tahtaya vuruyor. "Kız, dur geberdin mi, biraz bekle!. ." sesi duyuluyor. Erkekler bu sese gülüşüyorlar. Uzun iç donuyla bir adam evin ıçinden çıkarak tavuklara tencerenın dibindeki artıklan döktü. Tavuklar bırbırterıni gagalayarak dökulen artıkların üstüne üşüşüyorlar. Şalvarlı bir kız, göğüsleri oldukça açık, kendini kimsenin görmediğınden güvenli duvar dibindeki bir küpten su doldurup içerı girdi Dirı ve dımdık göğüsler, kimseye aldırdığı yok. Önlük ve çantaları düzenli. güzel çocuklar okula gidıyorlar. Böyle çocukların, gecekondulardan çıktığını görenler şaşarlar. Çünkü hiçbıri gecekondu çocuğuna benzemıyor. "Gecekondu çocuğu nasıl olur?" diyeceksıniz. Herhalde bu kondular gıbi bakımsız, yıkık, perişan olur. Ama değıl! Biraz sonra kızlar çıktılar. Onlar da çok iyi giyimli. Dışarda görenler bunlar ıçın de gecekondulu diyemez. Öylesine şık, güzel. Bir türlü bu kondulu yaşama akıl erdiremedım. Bu kenti çok iyi tanıyan bir arkadaşıma sordum. "Bu dışardan daracık görünen gecekondularda," dedi. "Kaç kişinin kaldığı, kaç kişinin oturduğu, kaç kişinin uyuyup uyandığı bilinmez. Bilirim diyen varsa yalan söyler." Gerçekten de akşam oldu mu birer birer nasıl doluşurlar, sabah oldu mu gene birer birer nasıl boşalırlar akıl, sır erecek gibi değıldir. Birkaç gün kaldım otelde Içime dert oldu Sabahları erken uyanıyor, gecekonduların ve orada yaşayanlann nasıl canlandığını, sabaha nasıl başladıklannı gözluyordum. Nüfus sayımlarında buralara sayım memurları giremezmiş. Neden giremez dıye sorarsanız, hem nüfus çokluğundan, hem de korkudan... Öyle ya kapısmdan adım atıldığında girilemıyecek kadar kalabalık olan bir yere sayım memuru nasıl gırsin. Arkadaşım dedi ki, "Bu yüzden bu kentin nüfufbnu tam bilen yoktur" Bu kentin nüfusu tam büinmediği gibi, yoksulu, zengini de tam bilinmez. Çünkü zengini de yoksulu da aynı şalvarı giyerler, yoksulu da zengini de aynı kebapçı da yerler... Ökumuş yazmış da olsalar, okumuş yazmış da olmasalar aynı şiveyle konuşurlar. Her ıkisıni bırbirinden ayırmak zordur. Neresinden bakarsanız bakın, alabildiğine bir çelişkiler kentidir. Bu kentin nabzını kimse elinde kolay kolay tutamaz Tutamadığı için de sağlığını da, rahatsızlığını da kestiremez. inliyor mu, seviniyor mu? Adını koyamayacağınız bir mırıltı duyarsınız, anlam veremezsiniz... KÜR1AJ NEDİR? tstanbul Haber Servisi Kürtaj, kimi kadındoğum doktorunun deyimı ile on dakikahk bir iş. Diş çekmek gıbi bir şey. Kimi doktorlara göre, en az doğum kadar, kadını yıpratıa ve bazen, özeUıkle yapıldığı koşullar tıbbi kurallara uygun değilse normal doğumda daha da riskli. Kesinlikle, çocuk sahibi olmak ıstemeyenlerin başvuracağı en son çare. Kadın doğumcular, kürtajı "Rahim içinde oluşan ceninin vakumla kapatılması ya da çeşitli kesici aletlerle kazınması yoluyla alınması" biçiminde tanımtıyor ve eklıyorlar; "Bir insanı denize atıyorsunuz ya da kendisi atlıyor sonra kurtarmaya çalışıyorsunuz." Anlattıklarına göre, kürtajhiçdeöyle kolay bir operasyon değıl. Kör bir kuyuda iğne aramak gibi bir şey: Normal bir rahmin tüm büyüklüğü 7 santim dolaylannda. İç yuzeyıne tıp di/inde Mukoza denıliyor. Mukozadan sonraki bölum kas. Hamılelik dönemi dışmda, Mukozanın yüzeyi her ay adetle birlikte dışarıya atılıyor. Cenin, rahmin iç kısmında, Mukozanın uzennde oluşuyor. Su dolu bir kesenin içinde gelişen cenin, eşi aracılığıyla anneden besleniyor. Ancak, ceninin rahmin neresinde bittiğt belirsız. İşte kürtaj, ya da gebelığe son verilmesi çaltşması bedenın görulmeyen ve ceninin nerede bittiğı belirsiz bir bölgesinde gerçekleşiyor. Kürtaj kesici aletlerle kesme ve kazıma, vakumla koparma olmak üzere ikı yöntemle yapılıyor. Rahim bir araçla açılıyor. Bu boşluktan içeri sokulan kesici aletlerle, görulmeyen bir alanda önce cenin bulunuyor ve cenin ile kalan parçalan kazınıyor. Bu işiyapan kışinin uzman olması şarl. Kazıma sırasmda, Mukoza fazla kazınabilır. Bunun sonucu olarak rahım delınebihr, kısırlık, Utihap meydana gelebılir. Gerektiğınden az kazmarak parça kalabilir. Kanamalar ve yme Utihap meydana gelebilır. Yarış atlarına modern hastane kalabiliyor. VURAL AHI İnsan topluluklarmda ayrıcalıklar olur da, hayvan topluluklarmda ayncalıklar olmaz mı? Hayvanlarda da mutlu azınlık sınıfının oluştuğuna bir örnek mi istiyorsunuz? Işte örnek size.. "Velicfendi Hipodromu Yanş Allan Hastanesi." Bir hastane ki, çoğu insanın atları kıskanası gelir. Modern tıbbi aygıtlarla donanmış, tam teşekküllü, acil servisi bulunan büyük bir poliklinik. Hastanenin Başhekimi lç Hastahklan Veteriner Uzmanı Hakkı Tekin ve Cerrahi Vet. Uzman Ali Akşit bu hastanenin kurucuları olarak şu anda görev yapmaktadırlar. Vet. Hekim Hakkı Tekin hastanenin tum ünitelerini gezdirirken, en ince ayrıntısına kadar bilgi veriyor. Gerçekten insanların tedavi edildiği bir hastanede olduğu izlenimini veriyor burası. İnsanın çeşitli hastalıklannın tanısında yardımcı olan tıp aygıtlarını at hastanesinde gormek şaşırtıcı oluyor. Elektro laboratuvannda kalbin elektrosunu çeken kardiyografi aygıtı, röntgen makineleri, bakteriyoloji teşhis laboratuvan (Kan, idrar, Utihap, gaita) analizlerinin yapıldığı bölüm, antibiyaogram tayini, biyokimya laboratuvan. Kanda vitamin ve tnineralleri saptayan spektrofotometre aygıtları. Hakkı Tekin arka ayağı şiş bir atı gosteriyor: "Tanıya varabilmek için röntgenden tutun da, kan ve idrar analizlerine kadar her şey yapıldı. Sonuçta böbrek bozukluğu olduğu ortaya çıkanldı" diyor. Bir bölümde de ata serum veriliyor. Bu atın derdi bedeninde mineral ve vitamin eksikliğinden ileri gelen kas yorgunluğu. Başhekim yakmıyor. "Böyle modern hastane ahırlann çok yakınında bulunurken, bazı at sahipleri. atlann çeşitli hastalık belirtilerinde bize başvurmayıp. seyislerinin eline bırakıyorlar. İlkel tedavi yöntemleri hastalığın daha da artmasına neden oluyor. Sonra atı bize getiriyorlar ama, iş işten geçmiş olujor. Özellikle ilaçlardan ileri gelen toksikasyonlar ve yanlış ilaç içirilme sonucu oluşan yabancı madde pnömonisi yüzunden yılda 45 at öliiyor" Hakkı Tekin şu ilginç dokümanlan veriyor: "Bize getirilen yanş atlarının yüzde 70'i kalp yetersizliğinden hasta oluyor. Bu yuzden yanşması gereken yaşta yanş dışı kalıyor. Erken tanıya vardığımızda, sağlığına kavuşturuyonız. Bunun nedeni de tay evresinden sonra at son derece enerjik ve süratli olduğundan jokeyine ve antrenorune haz veriyor ve gelişigiizel uçarcasına koşturulan atta, kalp buyumesi (Hipertrofi) oluşuyor. Kalbin buyumesi karşısında mitral kapakçıklar görev yapamaz hale peliyor. Atlann antrenmanları Saha bilimsel bir programla duzenlenirse, yarış yaşamlan çok daha uzun olacaktır." Atlann içme sularından ve yemlerden de çeşitli bakteri ve parazit alabileceğine değinen Tekin, "Önceden bağırsak enfeksiyonlanndan birçok yanş atı hastalanıyordu. Ama bugün bu tehlikeyi 82 ton su alan depolara klor vererek kaldırdık. Atlann içtikleri sular klorlu, yemleri de tahlilden geçiriliyor." Ayrıca 1 bakteriyolog 1 bslenme uzmanı, 1 elektro uzmanı, doktorla, 4 salık memurunun hizmet verdiği Yanş Atı Hastanesi'nde, 1982 yıhnda 5888, 1983 yılı içerisinde de 2262 tedavi yapılmış. özel poliklinik defterlerine teşhis ve tedavileri özenle işleniyor. Yarış Atı Hastanesi'nin bir de modern nalbanthanesi var. Yakında tngiltere'den bir nalbant uzman getirilerek nalbant ustası yetiştirilecek. 4 saatte 40 ehliyetsiz yakalayan Yıldırım Ekip 250 bin lira ceza kesti tstanbul Haber Servisi Trafik kazalannı en aza indirmek amacı ile oluşturulan "Yıldınm Ekip" gerçekleştirdiği 4 saatlik kontrol sonucu ehliyetsiz taşıt kullanan 40 kişiyi ele geçirirken, yaklaşık 250 bin lira peşin para cezası kesti. Dün saat 13 sıralarında Komiser Yardımısı Huseyin Eren yönetiminde Beşiktaş'taki Trafik Ekipler Mudürluğu'nden hareket eden 10 görevlinin bulunduğu Yıldınm Ekip, sırası ile Sefaköy, Küçükçekmece, Tepeüstü, Kanarya yolu ve Küçükköy semtlerinde yollan keserek kontrollerini sürdürdu. Yüzlerce taşıt sürücüsünün ehliyet ve ruhsatlarını kontrol eden görevliler aynca taşıtlann motor şasi numaralan ile elektrik aksamlarını inceledi. Resmi plakalı taşıtlan da durdurarak sürücülerinin ehliyet ve ruhsatlannı kontrol eden Yıldınm Ekip, gorevlilerin yanlarında görev belgesi bulunmayanlar hakkında zabıt tanzim etti. 7 ynşmdaki çocukların yüzde 49ünde işitme bozukluğu saptandı tsUnbul Haber Servisi tlkokul çağı çocukları uzerinde yapılan işitme taramalarında önemli derecede işitme kaybına uğramış hastaların saptandığı, ancak bu konudan ailelerin haberli olmadıkları belirtildi. Istanbul Tıp Fakultesi Kulak Burun Boğaz kliniği öğretim üyelerinden Prof. Nermin Başarer yaptıklan tarama ve çalışnıalar konusunda şunlan dile getirdi: "tstanbul'da bu yıi içinde Çubuklu, Gundoğdu, Burgaz Ada ve Bayrampaşa'da ilkokul 1. sınıf çocukları uzerinde yapılan işitme taramalannda çocuklarda yüzde uç ile dört oranıda işitme ozurlerine rastlandı. Bu yuzde, sosyokültürel ve sosyoekonomik düzeyi düşük olan bölgelerde çok daha yüksek olacaktır. Erken tarama tespiti ile basansız kabul edilen çocuklann ledavileri ile çocuklar bu özürlerinden kurtulacaklardır." Istanbul Tıp Fakultesi Çocuk Psikiyatrisi Bilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. Kemal Çakmaklı ise kendi birimlerinde yapılan çalışmalarda ilkokul çocuklannda kurşun kalemlerin ağıza gotürülmesinden dolayı kurşun zehirlenmeleri konusunda anlamlı neticeler bulunduğunu söyledi. ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞtPAL TARIM İŞÇİLERİ (Sigortalıhk Başlangıç ve Sona Erme) Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Yasası 1 Ocak 1984'de yürürluğe girecektir. Yasa, sigortalı olmayı zorunlu kılmayıp isteğe bağlı olarak ve yazılı istekte bulunmak koşuluna bağlamıştır. 1984 yılı içinde sigortalı olmak isteyen, süreksiz işlerde çalışan tarım işçilerinden "yazılı istekte bulunanlar, istek tarihini takip eden aybasından itibaren sigortılı sayılırlar." Ocak 1984'de sigortalı olmak isteğini Sosyal Sigortalar Kurumu'na yazılı olarak bildiren tarım işçisi şubat 1984'den geçerli olarak sigortalı sayılacaktır. Ancak, Yasa 1984 yıhndan sonra sigortalı olmak isteyenleri "yazılı istekte bulundukları tarihi izleyen yılbaşından" geçerli olarak sigortalı sayacaktır. 31 Aralık 1984'den sonra 1985 yılının herhangi bir ayında sigortalı olmak isteğini yazılı olarak Sosyal Sigortalar Kurumu'na bildirenler, ancak 1 ocak 1986'dan geçerli sigortalı olacaklardır. Yazılı istekleri sonucu sigortalı olanlar; 1 "Primlerini, ait olduğu yılı takip eden yılın şubat ayı sonuna kadar ödemeyenler ile odedikleri halde aynı süre içinde Kumma tevsik elmeyenlerin, o yılın 1 ocak gununden itibaren" sigortalı lıkları sona erecektir. 2 Tanm kesiminde ve süreksiz bir işte çalışanlardan yazılı istekleri ile SSK sigortalısı olanlar, dilediklerinde bu sigortalılıklarını sona erdireceklerdir. Bunun için de "Sigortalılıklanna devam etmek istemediklerini Kuruma yazılı olarak" bildirmeleri gerekmektedıı. Bu bildırimlerin SSK kayıtlanna geçtiği tarihi izleyen yılbaşından geçerli olarak sigortalılıklan son bulacaktır. 3 Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Yasasından yararlanarak sigortalı olanlardan, "Sosyal Güvenlik kuruluşlanna tabi olarak çaiışmaya başlamalan nedeniyle prim veya kesenek kesilmeye başlandığı" tarıhte de sigortalıhk sona erer. taşı toprağı altın" diye. Gelmişler koca tstanbul kentine, Yozgat''tan, Tokat'tan ve öteki illerden. Geçim için savasmaya. Koncagül Hanımbiri bir, diğeri beş yaşındaki çocuklartnı yanına almış, çıkmış Gültepe'deki gecekondusundan kırpmtı toplamaya. Y'akit öğle olmuş. Once çocuğunu emzirmiş, daha sonra da çıkınındaki yiyeceği beş yasındaki mzı ile paylaşmış. KoncagülHantm işini büyük bir titizlikle yapıyor. Öyle herkesin yüz vermeyeceği kırpıntılan süzüyor, yokluyor, ise yarıyanlan tek tek ayınyor. Kırpıntılar onun elinde evinin aşına dönüşüyor. (Fotoğraf: ENDER ERKEK) tstanbul'un neresine bakarsanız bakın, bir geçim Koncagül Hanımhn işi' kaynağı bulursunuz. Boşuna mı demisler, "İstanbul'un Damar hastalıklarına karşı havuz tedavisi Judocu ve sualtında kalma dünya rekortmeni Namık Ekin'in spor salonunda zayıflamayı sağlayan hidroterapi dışında, Artroz tedavisi de yapılıyor tstanbul Haber Servisi Yaşamboyu spor sokakta, caddede, kırda, ormanda koşma ve yürume biçiminde etkisini lonları açılıyor. Spor salonlannı açanlar ölü yatırım demeyip, astronomik rakamlara ulaşan giderleriyle, çeşitli spor aygıtlany' la, salonlannı donatarak isteyensürdürürken, aerobik ve diğer lere sunuyorlar. tip cimnastikler de kapalı spor Sporla sağlığı bir arada yürüsalonlanna yansıyor. Özellikle ten ve tıp biliminin verüeri ışığıntstanbul kentinde özel spor sa da düzenlenen venı bir spor salonu hizmete girdi. Ünlü judocu, cimnastikçi ve sualtında uzun süre kalma dunya rekortmeni Namık Ekin'in açtığı spor salonu, batı olçüleri gözönune alınarak düzenlenmiş. 1000 M 2 'lik bir alanda, çeşitli spor araç ve gereçlerin dışında, zayıflamayı sağlayan ileri yöntemlerle "Hidroterapi" denen su tedavisi uygulanıyor. Bu su tedavisi için uygulamalar batıdan örnek alınarak yapılmış. Buyukçe bir havuzda ekzersizlerden sonra içine çelik, kükürt, sodyum kloril bileşiklerin bulunduğu suda vibrasyon oluşturuluyor. Bu bir mesaj etkisi yapıyor. Bunun dışında terlemeyi devam ettirip yağlann yakımını sağhyor. Bedendeki tüm metabolizma artıkları dışan atılarak hucrelerin canlı bir biçimde kalması sağlanıyor. Bu yöntemle aynı zamanda spordan gelen sakatlıklar ve kireçlenmeler gideriliyor. "Artroz" tedavisinde etkili oluyor. Bir de şok havuzu var. Sıcak havuzdan çıkan kişi, 5 derecelik soğuk havuza giriyor. Bu uygulamayla da bir çok damar hastahklan tedavi ediliyor. Suya girildiğinde soğuk su, damarlann gerilımini arttırıp guçlendiriyor. Beden içinde yanmayı kamçılıyor, kalp atışı ve solunum artarken kan da içerilere kaçıyor, mesane ve bağırsakların çalışması da sağlanıyor. KasmıpaşaVlaki tıafik kazasında iki bayan doktor öldü tstanbul Haber Servisi Kasımpaşa'da önceki gece meydana gelen trafik kazasında iki bayan doktor hayatını kaybetti. Mustafa tlik yönetimindeki 34 HF 993 plakalı minibüsun çarpması sonucu Cibali Dispanseri Dahüiye Doktoru Ümit Sar (39) ile ablası emekli doktor Nurhan Sar hayatlannı kaybetti. Olaydan sonra şoför Mustafa İlik gözaltına alınarak kaza ile ilgili soruşturmaya başlandı. DEVLET HAVA MEYDANLARI İŞLETMEŞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1. Genel Mudurlüğumuz Hava Limanı \e Meydan Mudurluklerınde istıhdam edilmek uzere iyı derecede Ingilizce lısanına vakıf Elektrik, Elekıronık ve Makine Muhendisı erkek eleman ahnacaktır. 2. ARANAN NİTEL1KLER: a. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun değışik 48. maddesindekı nitelik \e şartlara uygun olmak. b. Adayların askerlik gore\inı yapmış olmalan. c. iyi derecede Ingilizce bilmek şarttır. 3. Sınavlar 22.11.1983 gunu saat 10.00'da Genel Müdürlukıe yapılacaktır. 4. Isteklılerin resimli nüfus cuzdanlannm lasdikli örneklerine eklı dilekçeleri \le birlikte imtihanın yapılacağı Genel Mudurluk (Etiler/ANKARA)'ya muracaatları gerekmektedir. Basın. 27070 Kaç Topluluğu kalite kontrolünde Japon deneyini uygulayucak Ekonomi Servisi "Japon Mucizesi"nin yaratıcısı olarak bilinen "kalite kontrol çevrimleri' uygulamasını Türkiye'de ilk kez Koç Topluluğu başlatıyor. Koç Topluluğu, soz konusu tekniği kendı ışyerlerine adapte etmek amacıyla ABD, California'da kurulu "Kalite Kontrol Enstitüsü" ile birlikte bir eğitim programı hazırladı. Bu programla ilgili ilk genel toplantının yann yapılacağı bildirildi. Toplantıda Kalite Kontrol Enstitüsu Başkan Yardımcısı Welton D. Howell bu uygulamanın ABD ve Japonya'daki örneklerini anlatacak. TÜRKİYE BİLİMSEL VE TEKNİK ARAŞTIRMA KURUMUNA ELEMAN ALINACAKTIR TUBITAK Uygulayıcılarla tlişkıler Ünitesmde çalıştırılmak üzere: Bir Endustn Mühendisi, Bir Inşaat Mühendisi, Bir Elektrik veya Elektronik Mühendisi alınacaktır. Adayların iyi derecede Ingilizce bilmesi, lısansüstu eğitim yapmış olması ve erkek adayların askerlığıni yapmış olması gerekmektedir. tlgilenenlerın "Atatürk Bulvarı, 221 Kavaklıdere ANKARA' adresindeki "TUBİTAK Personel Mudürluğü"nden sağlayacaklan formları doldurarak, engeç 30 Kasım 1983 gunu mesai bitimine kadar muracaatları gerekmektedir. Kurumda yapılacak on seçimde uygun gorulen adaylar, aynca yabancı dil sınavı ve mülakata çağrılacaktır. SAĞLIK HAVUZU Zayıflama hucrelerin canlı kalması, kircelenmelerin giderilmesi, damar hastalıklannın tedavisinde, özel havuz yöntemi Batı'da da uygulanıyor. Basm : 27219