23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriYet Sahıbı: Cumhuriytt Matbaacılık ve Gazetecilik Turk Anonım Şırkeıi adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Müduru: Hasan Cemal, Muessese Muduru: Emine Uşaldtgii, Yaa Işlen Muduru Okıy Goaeasin, • Yaa lşieri Mudur Yardımcısı: Ahnw< Konılsan, Haber Merkezı Muduru: Yatçtn B»yer, Sayta Duzenı Yöneımenı: Ali Ac«r. TAKVİM 30 Ekim 1983 lmsak: 5.44 Güneş: 7.27 Temsılaler: ANKARA: Yatçın Dogan, IZM1R. Hikmcl Ç«unk*ya, ADANA: Metımet Mcrcan, • Sen/ıs Şeflert: Utanbul Haberleri SHahattin Guler, Dış Haberler. Erçun Bakı, Ekonomr. Osm»a Ul»ga\, Yurt Haberlen: Barbaros Gençak, Kultur: Aydıa Eneç, Magazın: Yalçın Ptkşeo, Spor Danışmanr Abdulkadir Yucdman, Düzeltme. Refik Durbaş,Araştırma: Şahin Alp«>. Ikındi: 15.48 Akşam: 18.08 Yatsr. 19.40 Burolar: • Ankara: Konur Sokak No: 24/4 Yenişehır, Tet: 175R251758« İdare: 183335, • tzmir. Halıt Zıya Bulvarı No: 65/3, Tel: 25470913123 • Adana: Ataturk Caddesi, T.H K. Işhanı Kat 2/13, Tel 145501973 • Basan ve Yavan: Cumhuriyel Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Tur OcağıCad 39/41, Cağaloğlu, lst PK: 246Ut Tel: 5209703 Telex: 2224 Öğle 12.57 Parlamentoda bir öneri: Bekârlara devlet eliyle düzenli cinsel hayat sağlansın BAYRAK KANUNUNUN OYKUSU MIHINAİI iuruşuk bayrak asanlar! ve IV1EHMED KEMAL KANUN NO: 2994 TÜRK BAYKACI KANtîNC Isveç'te bürokrasiyle mücadele için özel bakanlık kuruldu Kim neyapmak isterse, hveç yöneticileri ya yasaklıyor, ya inceliyor, ya da yardımcı olmaya kalkıyor. Bu nedenle en özgür üîke olarak bilinen Isveç'te bir "İnsan Haklarını Kuriarma Derneği" kuruldu. Dış Haberler Servisi Yakın zamana kadar devleün yurttaşlanna gösterdiği ilgi bakımından tüm dunyaca örnek gosterilen lsveç'in panltısı sonüyor. Dunya kamuoyunda "tsveç modeli"nin yerini giderek yoneticılerin herkesin işine, aik ılişkilerine kanştığı bir sistem ahyor. "Isveç modeli"nde "Her bireyin sorunu, toptumun sonınu olarak görülüyor." Ancak soruna el koyan toplum değil, yöneticiler oluyor. Federal Alman "Der Spiegel" dergisinin verdiği bir örneğe göre bir sure once sosyal demokrat bir mılletvekili şu öneride bulunmuş: "Yalnu yaşayan kadınlara ve erkektere devlet eliyle düzenli bir cinsel hayat sağlansın." Her tsveç yurttaşına yılbaşında bir "Sosyal Hizmetier Katalogu" gönderilir. Alfabetik sıralarda başta, kürta], en sonda şikâyet haklarından nasıl yararlanılacağı anlatılır. Isveç'te devleün el atmadığı sorun yoktur. Kadınlann yüzde 75'i çalıştıgı için çocukların çoğunun bakımını devlet kreşleri üstlenir. Ancak butün bu hizmetlerin a|ır bir bedeli vardır: Kademeli ve erkeği ve kadını ayn ayr\ vergilendiren vergi sistemiyle kadınlar çalısmak zorunda bırakılır. Çocuk yardjmı çocuk iki yaşına gelene kadar verilir, sonrasında çocuğun bir kreşe gönderilmesi şart koşulur. Diğer Batıh ulkelerden farklı olarak devlet sadece çocuğa kötü muamele edildigi zaman değil, ana ya da baba "sosyal çevreye uyum gostermekte güçlük cekiyorsa" da çocuğu ailesinin yanından alabilir. Bu durumda çocuğunu gayet iyi yetiştirebilecek ana babalar bile "normal davranışlann dışına çıkıyorsa" çocukları üzerindeki haklanru kaybedebilir. ör NALİNA* 39 May» 19S6 [Resmi Gazete \W neıjlr ve Uâru. 5 Haziran 1936 Sayı: 3322] S. t. IHıator. c. 17 » »5» • Mulde 1 Türk bnyragv bu k*aı na baglı oroe*« göateulen şekıl »e nısbetletde olmak \e a) zermn üzenne beyaz ayyıldız koamak gartiyle, yerlı çaltden ye( pıhr Ancak çalıuln tedarıkınde zorluk ohır ıse en büyük mülkıye memurunun 1 zcnun rengı al olmak toere başka kumagtan da yapıl»bilır Madde t OttSu kuvvetlenyle resmi daıre ve teîekküller tarafından bayrakla1 nn çekllıs ve indırllıslertnde ve saar hususlarda yipüacak tfiren ve bunlann kuüa ı ' n&caklan huau«l AÎ&met ve fUamalarvn gekıller. nısbetlen v« clnslen ve TürkiyeJ Cumhurlug\inun yabancı memleketlerde bulunao reamt ve railll bınalarına (Ulus1 1 lararaa metotlanıiB gbre) Türk bayrağımn çeklUş vs ındıriUşlen ve reara! dairelerle tesekküllerden bafka yerlerde Türk bayrsgvnın ve dıger hususl bayraklann ı foralariB gerek temsil ve gerek »Osleme için ne «aman ve naal çeMlecegı ve nei ^rderde kuUaaılablleeegl ve bu kanunuD tatblk «eklllerı bir nlzamname Sle tesbU* je j Türk bayrag; ortJu kuvvetlenyle resmî dalrelerde ve mllll tejekkül' abah seklıde çekllir ve gtln batarkeu indtrmr^Şo kadar kıjlmnplara gtren jancağı selâmlamıyanîar afet bayr&mı günu gene buruJ şuk, soluk, kirli bayrak gördüm ve gene alay sancaKİaJ 1 nnı selâmlamıyan duygusuzlara ı»sla l tîım. Bereket venin ki bunlaıa sinirle Inen, bu duygusuzlukta ugraşan dinibü ftün Türkler de gördüm. Ben, ki elime kalem aldığım eünden^ fberi bu iki çirkin kayıdsızhğı düze!tır.r5el |çalışınm, yara yaza, Cumhuriyetin| 10 uncu yıldönümundeki büyuk bayrar | da, eviert, dükkînlara ve hususî tnüe Gazetemizin ve Yazı tşleri Muduru AbidiniOav'er'in çabalan sonunda sonuç verdi; Bayrak Kanunu Turkiye Büyük Millet Meclisi'nde 29 mayıs 1936da kabul edildi, Kanıtn 5 haziran 1936 günlü Resmi Gazete'de yayınlanarak yurürtuge girdi. Abidin Dav'er yasa çıkıncaya kadar usanmadan yayınlarını sürdürdü bıkmadan PLANLI BtR İSVEÇ KENTt İsveç'in başkenti Stockholm'dan 20 kilometre uraklıkta bulunan Kista kentinde 26 bin kişi yaşıyor. Başka yerterden farklı olarak burada hava temiz, kirlenmemesi için de otomobil ve motosikletler kentin dışındaki park yerlerinde bırakılmak zorunda. Sadece bu kent için sabah altı buçuktan akşam gec saate açık olan tam 50 çocuk kreşt var. Küçük apartman dairelerinde 400 yaşlı yaşıyor. Ayrtca bakım gerektirecek yaşlılar için 600 kişilîk bir yaşlılar yurdu var. Hafta arası herkes işe giltiğinden kent tiımuyle bir hayalet kent oluyor. Tum dünyanın imrendiği bu kentte >aşayanlar ise pek "mutlu" degil. Bir araştırraaya göre kentteki her on erkekten biri alkolik olarak polis kayıtlanna geçmiş, yedide biri suç işlemiş, beş aileden biri yüklu borca girmiş. İntihar oranı da fsveç ortalamasının bir hayli uzerinde. neğin Çingene olraak böyle bir gerekçe oluşturabihr. Bir Çingene ailestnin uç kızı bu şekilde devlet gozetımine almıyor. Kızların buyuğu 18 yaşını doldurunca, Sosyal Yardım Bakanlığı "büyük sakıncalara rağmen" kızın ailesine dönme isteğini reddedemiyor. Fakat bu kız "bu sosyal çevrenin dışında yetiştiği halde" yine bir Çingeneyle evlenince, bakanlık yine duruma el koyuyor: Bir sosyal görevli haftada en az yirmi saat bu aileyle birlikte olma ve onlara "tsveç toplumuna karşı güven duygusu aşıtamakla" görevlendiriliyor. Birçoklan tsveç'te intihar oranının yüksekliğini kendilerine bu kadar çok kanşan olmasına bağlıyorlar. Yargıç Petren bunlardan biri. Petren, "İsveç bürokratlan yurttaşı devletten degil, devleti ynrttaştan konıyor," diyor. Petren, tum dünyada insan haklannın uygulanması için girişimlerde bulunan îsveç'te "tsveç'teki tnsan Haklarıru Kurtarma Derneğı" kurmuş. tsveç burokrasisinin yurttaşın her derdiyle ilgilenmesinin bedeli, burokrotların aşın egemenliği olmuş. Bir memurun görevdeyken islediği bir suça ılişkin ancak savcı dava açabiliyor. Diğer Batıh ulkelerdekinin aksine yurttaşın yöneücilerine karşı dava açma hakkı yok. İsveç bürokrasisinin bu gucu her şeyi bilmesinden, her seyi öğrenmesinden geliyor. 1984'te tamamlanacak olan 25 bilgisayar arşivi, vergi memurlarının mükelleflerinin varını yoğunu bilmesıni sağlayacak. Bunlar: Vergi sicili, tıcaret sicili, sosyal sicil, merkezi polis sicili, sigorta ve bankalann miışteri listeleri, borsanın senetler sicili, gemi, özel tekne, hava taşıtları, mesleki trafik ve ehliyet sicili, ipotek sicili, "elden duşmeeşyalar âcill", kiracılar sicili ve içki satış izinleri sicili. Sosyal yardımıyla, sicilleriyle, denetimiyle, yasaklarıyla, burokrasi Isveç'e pahalıya mal oluyor. Stockholmlu ekonomistlerin hesabına göre üç yıl sonra burokrasinin maaşları ve masrafları, tüm yurttaşlara yapılan türn sosyal hizmetlerden daha pahalı olacak. Bayrak Kanunu 5 haziran 1936'da ytirürlüğe girdi Cumhuriyet'in 10. yılı görkemli törenlerle kuîlandı,Dav'er, 1934 ve 1935 yıllarında da yayınlarını kesmedi. Meclis, BayrakKanunu'nun ilk görüşmesini 11 mayıs 1936'da yapîı. 29 mayısta da Bayrak Kanunu'nu kabul etti. 3 saygı gösterilmesine büyük engel olmakudır. (...) tşte Türk bayrağı kanun tasansı bu düşuncelerden esin aunarak hazırianmıştır." YASA GORUŞULUYOR Yasanın ilk gorüşmesi (11 mayıs 1936'da) meclisin Nuri Conker'in başkanlık ettiği oturumda yapılmıştır. Tasarı uzerinde tartışmalar çıkmıştır. Tartışmalar, Bayrak Yasası dolayısıyla çıkanlacak tuzükler ustune olmuştur. tçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Milli Savunma Bakanı Kâzım Özalp, milletvekillerinden Refık Şevket tnce, Süleyman Sırrı, Tarık Us, Şükru Koçak söz alarak konuşmuşlardır. Ziya Gecher Etili'nin yasa tasansının tümiinün komisyona gonderilmesi için verdiği önerge kabul cdilmiştir. ŞALDAN YAPILACAK Meclis 20 mayısta Refet Canıtez'in başkanlığında toplandığı zaman, Bayrak Yasa Tasansı da göruşülmüştur, yasa şöyleydi: "Türk bayragı, saptanan şekil ve oranlarda al zemin üstüne beyaz ay yüdız konmak koşuluyla yerti şaldan yapılacaktır. Şalın saglanmasında guçluk çıkarsa, o yerin mülki amirinin izniyle zemin rengi al olmak üzere başka kumaştan da yapdabilir. Türk bayragı, ordu biriikleri ile resmi dairelerde ve ulusal kurumlarda sabah saat sekizde çekilir ve gün batarken indirilir. Şu kadar ki, limanlara giren ve çıkan ve seyir halinde bulunan harp *e tuccar gemiterinin bayraklannın çekiliş ve indiriliş saatleri için tuzüge özel hukumler konabilir. Yalnız ulusal bayramlarda ve genel tatil gunlerinde, tatil uzadığı sürece bayrak gece ve gündüz çekilir. Her gün bayrak çekecek res(Arkası II. Sayfada) C umhuriyet Bayramına kadar durup dinlenmeden, bıkıp usanmadan Abidin Dav'er, Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlarını surdiırdü. Ölçulere uymayan çirkin bayraklan, halkın alamamasını öğütlerken, bayrağın boyutlarını her gün yazıyordu. Belediyeler, bu yayınlar üzerine çirkin bayTak asılmasına engel oluyorlardı. Bu sırada, Cumhuriyet Bayramı yaklaşırken, bayrak ve ampul sıkıntısı başgösterdi. Dahasıvar, karaborsa yapılmaya başlandı. Cumhuriyeı Bayıamı bayraklarla, ışıklarla kutlanacağından elektrik araç ve gereçleri de bulunmaz olmuş. Kaymakamlıklar, bu kez de ampul ve bayrak karaborsası ile uğraşır olmuşlar. Yurttaşların Cumhuriyet Bayramı'nı bayraklar ve ışıklarla kutlamak isteyen hevesini karaborsacılar kırmaya başlamışlardır. Ticaret Odası konuya el koytnuş ve incelemeye başlarruş. Raporunu yakında ilgililere sunacakmış. Beri yandan spor kulüpleri de şenliğe katılıp katılamayacaklannı sormuşlardır. Abidin Dav'er bıkıp usanmadan her gün ölçulere uygun bayrak yayını yapıyor, "Yaza yaza çirkin ve biçimsiz bayrak asdraasının önüne geçtik" diyordu. YAYINLARINI KESMEDİ Cumhuriyet Bayrammm 10. yılı görkemli bir biçimde kutlandı. Abidin Dav'er bundan sonra da bayrak üstüne yaptığı yayınlan kesmedi. 1934 ve 1935 yıllannda da bu yayınlara hız ve Bayrak ve ampüı neden pahalı? tikâr tahkikahna dün resmen başlandt Y»ltınl»»«n onunca jnldönümÜBÛ, bSrük bir va ll«y«c«BU tM'H tim vabkn^atlu evlcrini fcnerf«rl« donatnuk H«smmd&, «muu t ı ü* lıaı«lıc<* tecmis lntlu almayımz Çirlon bayraklar Belediye asılmaîarma müsaade etmiyecek Bu tayrm\xanA •« ftlmaM ubp >Uı yvudu önöne te.d rlmek Hıyen bırcoV kım er it b.vr.k ».pn.»e« b»»Umıs Cumhuriyeı Gazetesi, Bayrak Kanunu çıkıncaya kadar bayrak konusundaki yayınlannı hiç kesmedi. Bir yandan yonetimi yasa çıkarmaya zorladı, diger yandan bayraga saygı ve sevgi konusunda toplumu bilinçlendinneye çalıştı, çirkinlikleri ve aksaklıklart ortaya çıkardı. rildi. Ancak 1936 yıhndadır ki, Türkiye bayragının çekiliş ve inbayrağın boyutlarmın bir yasa diriliş usullerinin ve çekilme ve indirilme zamanlarının ve süsleya kavuşması sa|lanabildi. Başbakan îsmet lnönü'nun 29 me için kullanılan bayraklann ocak 1935 tarihinde Milli Savun özel bayraklar ve forslarla birlikma Bakanlığı'nca hazırlanan ve te zaman, yer ve metot itibariyhükümeıçe benimsenen yasa ta le kullanılış şekillerinin ve yapıisansının gerekçesinde, bir Bay dığı kumaşların cins, ölçü ve rak Yasasınm çıkanlmasını şoyle renklerinin elde bir kanun bulunmamasından ötüriı çok kereanlatıyordu: "Yurt içi ve dışında Türkiye ler tatbikatta birbirini tutmazlık Cumhuriyeti Devleüni temsil et meydana gelmesi Türk bayramımek üzere çekilmekte olan na karşı geregi gibi bir ilgi ve Orta sınıf giyiminden yüzde 40 kesti Konfeksiyon üreümi ve satışı yapan atölye ve dükkân sahipleri satıştann çok düşük olmasından yakımyorlar. Piyasa fıyatlarımn yüzde 20 altında satış yapan işportaaların sattıklan mallarise kapış kapış gidiyor. İstanbul Haber Servisi Hazır giyim piyasası, konfeksiyonculanmn deyimi ile "4 ay çahşıp, 7 ay yatan" bir piyasa. Kış mevsirnine girdiğimiz şu günlerde satışlar farklılıklar gösteriyor. Orta smıfa yonelik uretim yapan konfeksiyon atolye ve dukkân sahipleri, satışlarının geçen yıla göre yüzde 30 ile yüzde 40 arasında bir düşüş gösterdi|ini söyluyorlar. "Bir Giyim Sanayii" yetkilileri, halkın duşen geliri, satış zorluğu içindeki fırma ve Fıyatlar arasındaki bir kısır dongu olduğunu söyluyorlar. Parakendecinin cebinde nakit para gormenin hayal olduğunu belirten konfeksiyoncular, "çeklerini vadesinde" alan kimseye rastlanmadığmı ileri süruyorlar. Şisli ve çevresi, yüzde seksenini alıyoruz derken, Mahmutpaşa'daki konfeksiyoncu, ancak yuzde otuzunu alabiliyoruz diyor. İmalatçılar için de ödenmeyen çekler sorunu geçerli. Butik An imalatçıların piyasasındaki vadesi dolan ceklerin yuzde yetmişini tahsil edemediğini söylüyor. İflaslar ve durgUnluk konusunda fikirler çelişkili. Konfeksiyonculann buyük bir bolümu "işler durgun, ama iflas etmek sözkonusu degil" fikrini taşıyorlar. Mahmutpaşa'daki trikotajcı Kadri Akbaba. " Herkes çapının MAĞAZALARDAGİYECEK DOLU AMA ALAN YOK Mahmutpaşa'daki magazalar ağnna ka dar malla dolu olmasına rafmen in cin top oynuyor. Magaza sahipleri elleri ceplerinde akşamı ediyor lar. (Foıoğraf: SİBEL KİLIMCI) ne olduğunu bilmeli" diyor. Akbaba, iflasların "boyundan büyük işlere kalkışanlann başına geldigini" belirtiyor. Şişli ve çevresinde, "Beymen'den ucuz, ama aynı kalitede" mal sattığım soyleyen Lumo mağazası "iyi kazandıgım1' belirtiyor. Lumo satışlarda ve talepte bir düşüş olmakla birlikte akılcı bir yaklaşımla "battnanın" sözkonusu olamayacağı görüşünde. Lumo, konfeksiyon piyasasındaki küçuk işletmeler için şu onerilerde bulunuyor: 1) Her önune gelene kredi yapılmamalı. 2) batılabilecek kadar mal alınmah. 3) Ufak magazalar takım elbise satmayı bırakıp spor giyime yonelmeli. Butik An ise, ftrma sayısının fazlalığından şikâyetçi. Kuçıik imalatçı olarak sıkıntıyı önlemede önerdiği çozum şu: "Teknolojisi ihracat yapmaya müsait olan firmalar, iç piyasayı biz küçük imalatçılara bıraksın." Konfeksiyon sanayiınde iplik önemli bir hammadde. tmalatçılar, iplik konusunda hayli dertli. Sentetik ipliğin tekel durumunda olduğunu belirtiyorlar Piyasayı elinde tutan Adana'da ki iplik fabrikalannın dolar kv runa bağlı olarak "zam" yaptü larını, finans yükiinu de müştı riye yüklediklerini öne surüyo lar. Konfeksiyon konusunda < kârh durumda olanlar işporta< lar. "Sürümden kazanma" ilkı ile piyasa fiyatlannın yuzde y mi altında sattıkları mallar V pış kapış gidiyor."Yeter ki ıs sın" fikrini benimseyen hall rağbeti işportaalara oluyor. îfmi 53* V İsmail Gülgec
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle