Katalog

EKONOMİ CUMh EKONOMİDE DİYALOG BURHAN ŞENATALAR 1945 yüında doğdu. Alman Lisesi'nde okuduktan sonra, Istanbul Üniversitesi tktisat Fakültesi'ni bitirdi. 1969'da asistan olan Şenatalar, 1973'te doktorasım verdi ve 1974'te doçent oldu. Almanya'da Searbrücken ve Ingiltere'de York üniversitelerinde de bir süre çalısan Şenatalar, uzun bir dönem l.Ü. tktisat Fakültesi'nde öğretim üyeliği yaptı. Şimdi t. U. Siyasai Bilimler Fakültesi'nde iktisat ve maliye alanında öğretim üyesi görevini sürdürüyor. raki yıllarda sürekli azalmış bulunuyor. 1984 bütçesinde bu payın yüzde 19'un biraz üzerinde olduğunu görüyoruz. Bu grubu daha yakından incelersek Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nın genel bütçe ödenekleri içindeki payının 1979'da yüzde 4.2'den 1982 ve 1983'de yüzde 3'ün altına düştüğü ortaya çıkıyor. 1984 bütçesinde de bu pay yüzde 3'ün biraz üstünde. Buna karşılık 1979'da Sağlık Bakanlığı bütçesinin gerisinde kalarak genel bütçe içinde yüzde 2.4 pay alan Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesi 1984 genel bütçe ödenekleri içinde yüzde 3.5 pay almış ve Sağük Bakanlığı'nın payını geçmiş. Milli Eğitim bütçesinin gene! butçe içindeki payı da gene 1979'dan sonra gerileme göstermiş... SORU Bu arada personel ödeneklerinin payı nasıl gelişmiş? ŞENATALAR Personel ödeneklerinin bütçe içindeki payı 1979 ve 1980'de yuzde 30 dolayındayken giderek azalmış ve 1984'de yüzde 25.6 olarak öngörulmuş.. SORU Peki burada daha çok bütçede payı azalan harcama gruplanndan söz ettiniz. Payı artan gnıplar bangileri? Geçen hafta Cumhuriyet altını 27 bin altın da 3.700 liraya Altın fiyatları dünyada ve Türkiye'de gerileme gösterdi. Bir ons altın hafta boyunca 9 dolar değer yitirirken, Cumhuriyet altını 27 bin, külçe altın da 3.700 lira düzeyine geriledi. Dünya borsalannda hafta başında 415 dolardan işlem gören altın sürekli bir düşüş gösterdi ve hafta sonunu 406 dolardan kapadı. Türkiye'de de aynı eğilim gözlendi. Pazartesi gününü yüksek değerlerden açan altın fiyatları salı günü önemli bir düşüş kayCumhuriyet Reşat 24 Ayar Bir ons (S) detti. Çarşamba g selen altm daha s geriledi. Bu gelişmt . J ,ı.oında bir haftada Cumhuriyet altını 500, külçe altının gramı da 90 lira değer yitirdi. Türkiye'de altın fiyatlarındaki düşüş dünya altın fiyatlannı yansıttı. Dünyadaki duşüş konusunda ise uzmanların geçerli bir gerekçe gösteremedikleri gözleniyor. Altın fiyatlarında geçen haftanın görünümü şöyleydi: 26 Eylül 27.50027.600 27.00027.500 3.7803.795 415 30 Eylül 27.00027.100 26.50027.000 3.6953.705 406 Bütçede sosytıl amaçlı harcama yapabilecek bakanhkların payı azaltılırken, Milli Savunma Bakanlığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kurufuşların paylan artıyor. ŞENATALAR Bütçede payı artan harcamalar genel hizmetler grubu içinde yer alan harcamalar. Yani Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, tçişleri Bakanlığı gibi bakanhkların yani sıra ozellikle Milli Savunma Bakanlığı'nın ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi kuruluşlann bütçe içindeki paylarının yükseldiğini görüyoruz. Bir bütün olarak genel hizmetler grubunun payı 197980'de yüzde 23 dolayındayken giderek artıyor ve 1984 bütçesinde yüzde 28'e çıkıyor. Bu arada Milli Savunma Bakanlığı'nın payı 1980'de yüzde 15 iken 1984 bütçesinde yüzde 18.4'e çıkmış.. SORU Şimdi bastaki konuya dönerek şunu tekrar sormak istiyorvm: Böyle bir bütçeyle hızJı büyüme hedeflenebilir, işsizlik ve gelir dağılımı gibi sorunlara çöziim beklenebilir mi? ŞENATALAR Bir kere şunu saptamak gerek. Bütçelerde öngörülen enflasyon oranı uygulamada aşıldığında bütçe reel olarak daralmış oluyor. 1983'de yüzde 20 enflasyon hedeflendi ve bütçe ona göre artınldı.ama görünüyor ki uygulamada fiyat artışları yüzde 30'a yaklaşacak ve bütçe reel olarak gerilemiş olacak. 1984 yılı için öngörülen yüzde 25'lik enflasyon ve yüzde 5'lik büyüme hızı da, ekonomideki son göstergelerin ışığında bana gerçekçi görünmuyor ve 1984 sonunda gene reel olarak daralan bir bütçeyle karşılaşacağız gibi geliyor. İşsizlik ve gelir dağılımının duzeltilmesi ise, demin de söylediğim gibi, zaten uygulanan ekonomi ve bütçe politikalannın önemle üzerinde durduğu sorunlar değil.. SORU Katsayı artışıyla memurlara getirilen zara ve vergi oranının yılbaşında yüzde 30'a indirilmesi nasıl bir elki yapacak? Bunun sınırlı da olsa olumlu bir etkisi olmaz mı? ŞENATALAR Katsayı hesaplanmasında da bence memurlann aleyhine işleyen bir mekanizma var. Burada gene enflasyon tahmini esas alınarak bir katsayı artışına gidiliyor. Gerçekleşen enflasyon, tahminleri aştığı anda katsayının memurlara getirdiği artışın etkisi de kaybolmuş oluyor, yetersiz kalıyor. Tabii teknik olarak yıl içinde yapılacak ayarlamalarla bunu gidermek mümkün ama istenmediği içinbu da yapılmıyor. Dolayısıyla katsayı artışıyla ve vergi oranının indirimiyle gelir dağılımını düzeltme hedefine yaklaşmak olanaksız gibi.. SORU Şimdi bir de bu yılki biitçenin görev süresi sona ermeden Danışma Medisi'nden geçirilmesi sorunu var, bunun için müzakerderin hızlandınlmasından söz ediliyor.Bunun bir sakıncası var mı sizce? ŞENATALAR Konunun kamuoyunda tartışılmasının sınırlanması açısından bir sakıncası var. Ama Danışma Meclisi'nin kendi yapacağı görüşmeler açısından bunun çok sakıncalı olacağını sanmıyorum. Danışma Meclisi'nin geçtiğimiz yıllarda yaptığı bütçe tartışmalannın çok verimli geçtiğini söylemek zor. SORU Peki, 6 kasım sonrasında oluşacak iklidann kendi hazırlamadığı bir bütçeyi uygulamak zorunda kalmasının sakıncaları olabilir mi? ŞENATALAR Bütçe esasında bir hükümetin en önemli uygulama araçlarından biridir. Bu nedenle yeni gelecek hükümetin devral Dolar gerileme devrine girdi Dünya döviz piyasalannda O.loranında gerilemesi"Canlangeçtiğimiz hafta değer kaybına ma yavaşlıyor mu?" sorusunu uğrayan dolar Türk Lirası'na gündeme getirdi. Bu da doları karşı yükselmeye devam etti. zayıflattı. Öte yandan, para arDoların sen paralar karşısında zının umulandan fazla artması, ki düşüşünün devam edeceği öne faiz oranlannın ileride düşeceği beklentisine yol açtı ve borsalarsürülüyor. Hafta başını 2.64 mark, 2.14 da dolar satışını hızlandırdı. Uztsviçre Frangı, 8.02 Fransız manlar dolardaki düşüşün önüFrangı, 238 Japon Yeni değerle müzdeki günlerde de süreceği rinden açan dolar, salı günü ha görüşündeler. Dünya borsalannda değer yifif bir yükseliş kaydetti, ancak daha sonraki günler geriledi. Bu tiren dolar Türk Lirası karşısıngelişme sonucunda 2.63 mark, da ise hafta boyunca 85 kuruş 2.12 tsviçre Frangı, 236 Japon değer kazandı ve 243.35 liraya Yeni değerlerine inen dolar ay çıktı. Dolann geçen haftaki gönı zamanda 8 Fransız Frangı sı rünümü şöyleydi: 26 Eyl. 30 Eyl. nırının da altına düştü. 242.50 243.35 Doların sert paralar karşısın Türk Lirası 2.64 2.63 da düşüş göstermesi çeşitli ne Mark 2.12 2.14 denlerden kaynaklandı. Uzman îsviçre Fr. 7.99 8.02 lara göre, ABD ekonomisine iliş Fransız Fr. 236 238 kin genel göstergelerin ağustos Yen 1.49 1.50 ayında ortalama yüzde Sterlin ($) Burtaan Şenatalar Osman UUgay'ın soralannı yanıtladı. Ulagay sordu, Şenatalar yanıtladı 1984 yılında devlet, 1977'dekinden de dar bir bütçeyle yetinmek zorunda devlet sektöründe çalışanlara yapılan personel ödemeleri daralıyor. Bunlara karşılık genel yönetimle, iç ve dış güvenlikle ilgili harcamalar artıyor. Bu çerçeveyi Türkiye'de de çok açık olarak görmekteyiz.. SORU Bu straladıgınız ögelerin her biri için gelişme dogrultusunu rakamlarla da ifade edebiliyor muyıız? ŞENATALAR Kuşkusuz. Birinci nokta bütçelerin bir bütün olarak daralmasL Bilindiği gibi bütçelerin bir başlangıç ödenekleri var, bir de yıl içinde alınan ek odeneklerle erişilen yıl sonu ödenekleri var. Sonuçta gerçekleşen harcama ise başlangıç ödeneğinden de, yıl sonu ödeneğinden de farklı oluyor. SORU Sayın Şenatalar, 1984 biitçe tasansının Danışma Meclisinde görüşülmesine yann başlanacak. Ben size ilk olarak 1984 biitçesinin son yıUardaki bütçekre *e özellikle 1983 bütçeane göre farklı nitelikler taşıyıp taşımadığını sormak istiyorum. ŞENATALAR Bir kere 1984 bütçesi 1983 bütçesine göre reel bir büyüme amaçlamıyor. Nominal olarak bütçe yüzde 25 genişlerken fıyat artışlannın da yüzde 25 olacağı öngörülmüş. Yani reel büyume amaçlanrruyor. Ikincisi, 1984 bütçesi 1983 bütçesinden farklı bir nitelik taşımıyor. Aynı şekilde 1980 sonrasında uygulanmış olan 1981 ve 1982 bütçelerinden de nitelik açısından pek farklı değil. Bu bütçelerin tümünün ortak özelliği Turkiye ekonomisinin içine girdiği krizin ve bu krize karşı uygulanan ekonomi politikalannın bir yansıması olmaları. Daha açık bir deyişle krize karşı uygulanan ekonomi politikalan ancak belirli yapıda bir bütçe getiriyor ve bu bütçe yaklaşımı da her yıl sayılann değişmesine karşın ana niteliğini koruyor. İktisat politikasımn ana tercihleri bütçe üzerinde de etkili oluyor... 1984 bütçesinin, işsizliğin azaltılması, gelir dağılımının duzeltilmesi ve sosyul adaletin topluma yaygınlaştırılması konusunda somut bir öneri geürmediğini görüyoruz. Temel ekonomik tercihler değişmeden bütçelerin değişmesi olanaksız. SORU Burada ana tercihler derken.. ŞENATALAR Ana tercihler, örneğin ihracatın ve özel yatınmların artırılması, fiyat artışlannın belirli bir düzeyde tutulmasıartık aşağı çekilmesi diyemiyoruz çünkü 1984 için öngöTülen fiyat artışı hızı 1982'de gerçekleşen rakamdan pek farklı değil ekonomide ana tercihler bunlar. Buna karşılık hedefienmeyen ana konular var, örneğin işsizliğin azaltılması, bölge ve sımflararası gelir dağılımının duzeltilmesi gibi. Birçok resmi belge, bu arada bütçe gerekçesi de bu sorunlara değiniyor tabii ve bu sorunlan hedefleri arasında sayıyor. örneğin 1984 bütçe gerekçesi amaçlan arasında gelir dağılımının duzeltilmesi, sosyal adaletin topluma yaygınlaştırılması, bölgesel dengesizliklerin giderilmesi gibi amaçlar saymakta. Ancak aksini söylemek çok ters kaçacağı için bu böyle yapılmakta ve tümuyle havada kalmakta. Gerçekte bütçe işsizlik ve gelir dağılımı sorunlannın çözümü açısından hiçbir şey getirmiyor. Zaten kapitalist ekonomilerde kriz dönemlerinde uygulanan iktisat politikalan öncelikle sermaye birikimi ve ihracatı artırma amaçlannı on plana çıkartıyor, işsizlik ve gelir dağılımı gibi sorunlan arka plana itiyor.. SORU Bu lür politikaiar özellikle son yıllarda biitün dünyada moda haline geldi galiba.. ŞENATALAR Evet bugün artık Asya'dan Latin Amerika'ya, Avrupa'dan Amerika'ya kadar kapitalizmin uluslararası dü2eyde standart bir reçetesinden söz etmek mümkün. Ancak bunun sadece IMF tarafından empoze edilen bir reçete olmadığım, her ülkede o ülkenin ekonomiye egemen çevrelerince de benimsenen bir reçete olduğunu hatırdan çıkarmamak gerekiyor. Bu çerçeve içinde butçe politikasının da çok standart bir nitelik kazandığını söyleyebıliriz. SORU Bütçekre yansıyan bu standart nitelikler neler? Bunu biraz acabilir miyiz? ŞENATALAR Bu nitelik şu ögelerden oluşmakta: Bir kere devlet harcamaları bir bütün olarak daralıyor. tkincisi, devlet yatınmları daralıyor. Uçüncüsü, devletin sosyal amaçlı harcamalan, örneğin eğitim, sağlık harcamalan daralıyor. Dordüncüsü düşük gelirli gruplara yönelik sosyal amaçlı transfer harcamalan daralıyor. Beşincisi, 1980 sonrasındaki tüm bütçeler gibi 1984 bütçesi de devlet harcamala rının daralmasını, kamu yatırımlarının ve sosyal harcamaların bütçedeki payının azalmasmı öngörüyor. Böyle bir karşılaştırma yaparken bütçelerin başlangıç ödenekleri yerine gerçekleşen harcamalan esas almak doğru olur. Çünkü 1981 'e kadar gerçekleşen harcama tutarı başlangıç ödeneğini önemli ölçüde aşıyordu. 1981'den itibaren ise gerçekleşen harcama bütçe ödeneğinden geride kalmaktadır. Gerçekleşen harcama tutarlarını esas aldığımızda 1980 sonrası yılların tümünde konsolide bütçe harcamalarının reel olarak 1977, 78 ve 79 yıllarının tümünden daha kuçuk olduğunu görürüz. Tam uygulandığı taktirde 1984 bütçesi için de aynı dunım geçerlidir. örneğin 1984 bütçesi 1977'de yapılan konsolide bütçe harcamalarından yüzde 6,1979'da yapılan harcamaların ise yüzde 10 daha ufaktır. Devletin kişi başına yaptığı harcamaya baktığmuzda bu gerilemenin daha da belirginleştiğini görüyoruz. Sabit fiyatlarla devletin kişi başına yaptığı harcama Î979'da 1371 lira iken bu tutar 1982 yılında 919 liraya düşmüş. 1983 sonunda da bu rakamın 1100 liranın altında kalacağını tahmin ediyoruz. SORU Rakamlar devlet yatınmlarındaki daralmıyı da aynı açıklıkla gösteriyor mu? ŞENATALAR Evet, gosteriyor. Devlet yatırımlannın konsolide butçe içindeki payı 197980'de yüzde 30'un üstündeyken giderek önemli ölçüde düşmuştür. örneğin 1983'de yüzde 25,1984'de yüzde 23'ün altında olacaktır bu pay. Beşaltı yıl içinde çok önemli bir daralma görüyoruz burada.. SORU Sosyal hiznetlerdeki daralma.. ŞENATALAR Bunu da sosyal hizmetler dediğimiz grubun konsolide butçe içindeki payının düşmesiyle görüyoruz. Sosyal hizmetler dendiği zaman, Türkiye'de uygulanan bütçe çerçevesinde, Milli Eğıtim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı bütçeleri, üniversitelerın bütceleri kapsanmakta. Bu tür harcamaların konsolide bütçe içindeki toplam paylan 1979'da yüzde 23'ün üzerinde iken son KİM NE DEDİ • Şahabettin BUgisu (tzmit Sanayi Odası Y önetim Kurulu Başkanı) Devlet, Devlet Baba'lığını göstermeli ve sosyal politikalan gözardı etmeden ekonomik gelişmenin sosyal maliyetini tamamen dar gelirlilerin üstüne yıkmamalıdır. • Sakıp Sabancı (Sabancı Holding Yonetim Kurulu Başkanı) Aylık alan adam mesut değildir. Zor yaşıyor. Biz enflasyonun gerisinde zam verirsek, bugünkü durumunun daha da zorlaşacağı muhakkaktır. • Ronald Reagan (ABD Başkanı) IMF'ye kotayı artıracağımıza dair söz verdik. Kongre'• Ali Nizamoğlu (Ercan Hol yi bu sorumluluğu kavramaya ve ding Genel Koordinatörü) kotayı artırma girişimlerimizi Enflasyon yüzde 30'lar düzeyin engellememeye çağırıyorum. deyken yatınm düşünmek mümkün değildir. • Yılmaz Geçler (MESS Ankara Temsilcisi) Yatlara, katlara değil, işsizliği önlemek için fabrika temellerine para yatırmamız lazımdır. • Şevket Yılmaz (Tfirkİş Genel Başkanı) Benim öyle lüks duşkünluğüm yoktur. Bir işçi temsilcisi olarak iyi giyinmek zorundayım. Ama şunu övünerek söylüyorum Uzerimde ne görüyorsamz hepsi öz vatanımm urünleridir. Sonra her gördüğümü alayım diye bir huyum yok. Mesela ayağımdaki ayakkabı 4 yıllıktır. Gerçekleşen enflasyon bütçedeki enflasyonu aşınca bütçe reel olarak daralmış oluyor^ katsayı artışıyla memurlara sağlanan zamlar da etkisini kaybediyor. dığı bütçeyi değiştirme gereksinmesi duyması düşünülebilir tabii.. SORU Ozellikle de farklı bir ekonomi politikası tasarlıyorsa her haldc. ŞENATALAR Evet böyle bir ihtiyaç doğarsa yeni hükümetin biriki ay devraldığı bütçeyi uygulayıp yeni bir bütçe hazırlığına girişmesi düşünülebilir. Ya da olağanüstü ödenek, ek ödenek gibi yöntemlerle bütçe uygulamasında istediği değişiklikleri yapabilir yeni hükümet. Ama ben iktidara aday partilerden Milliyetçi Demokrasi Partisi'nin böyle bir ihtiyaç duyacağını pek sanmıyorum. Anavatan Partisi'nin böyle bir değişikliğe ihtiyacı ise belki biraz daha fazla olabilir. SORU Bütün bu söylediklerinizden Türkiye'de bütcenin önemli bir araç olmaktan çıktıgı ya da çıkanldıgı sonucuna varabilir miyiz? ŞENATALAR Genellikle azgelişmiş ülkelerde butçe politikalan zaten çok etkili olamıyor. Bu nedenle de hangi parti iktidara gelirse gelsin ekonomide ana gelişme stratejisi değişmedikçe bütçe politikasında da ciddi bir değişiklik beklemek söz konusu olamaz. NELER OLDU? YHK Yaşanan enflasyonla resmı enflasyon hedefı arasındaki farkın iyice açılması üzerine başlayan "ek zam" tartışmasında Yüksek Hakem Kurulu'nun kesin tavn belli oldu: Ek zam yok. kesin konuştu: Ek zam yok zı işadamlarınca da haklı bulunmuştu. Ancak, Maliye Bakanlığı'yla, Yüksek Hakem Kunılu'nun başindan beri bu isteğe yanaşma eğiliminde olmadığı gözleniyordu. Bakanlığa göre durum işçilerin lehineydi, YHK'ya göre de bir yılda iki ücret artışı söz konusu olamazdı. YHK'nm bu eğilimi geçen hafta kesinleşti ve YHK yaptığı toplantıda ek zam yapılmamasım kararlaştırdı. da da yüzde 15 oranında geriledi ve 352 milyon dolar olarak gerçekleşti. Böylece ocaktemmuz döneminde dışsatım artış hızı yüzde 2.5 düzeyinde kaldı ve geçen yılın eş döneminde elde edilen 2 milyar 952 milyon dolarlık dışsatım rakamı yalnızca 75 milyon dolar aşılabildi. dolarlık açık vereceğine dikkati çekti ve bu açığın acilen kapatılması iin Japon, B. Avrupah ve S. Arabistanlı yetkililerle temasa geçtiklerini belirtti. Larosiere Reagan'ın IMF'yi destekleyeceği vaadini olumlu karşıladığım da ifade etti. Dünya Bankası Başkanı Clausen de ekonomik iyileşmenin dünya çapında istikrarh hale getirilmesi için işbirliğinin şart olduğunu söyledi. tiler. Firmalann yüzde 6'lık yeni bir zam hazırhğı içinde bulundukları bildiriliyor. Öte yandan özel sektör demir fiyatlannı kilo başına 4 lira artırdı. Aynı şekilde, teneke peynirine yüzde 5, tulum peynire yüzde 10 ve sabuna da yüzde 10 zam yapıldı. VEFATLAR İÇİN Yurtiçi, Yurtdışı, cenaze nakledilir. Cenaze ilaçlama, malzeme, tabut, bütün işlemler hassasiyet ve süratk yapılır. Tel.: 147 20 06 140 68 86 lşletmede aynca 18 ambulans mevcuttur. Cenaze ilanlanndan hizmet beddi alınmaz, acı gUnlerinizi paylaşır, günün her saatinde emrinizdeyiz. İSLÂM CENAZE tŞLERİ paranız yanmasın, sobanız yansın! Türklş, 1983 yılı için saptanan ücret artışlannın enflasyonun gerisinde kaldığını öne sürerek, bu farkın kapatılması için işçilere ek zam yapılmasını istemişti. Türkls'in bu istemi, baAçıklanan dış ticaret rakamları, dışsatım üstünde kara bulutlar oluşmaya başladığını gosteriyor. Dışsatımda son aylarda belirginlesen yavaşlamamn giderek gerilemeye dönüştüğü dikkati çekiyor. Haziran ayında yüzde 3 oranında azalan dışsatım temmuzIMFDünya Bankası Ortak Genel Kurul Toplantısı, açılışta olduğu gibi zengin ülkelere zengın "yoksullara daha fazla yardım yapın" çağnsıyla son buldu. Toplantımn kapanış oturumunda konuşan IMF Direktörü Jacques de Larosiere, gelişmekte olan pek çok ülkenin ciddi bir dış finansman ve borç sorunuyla karşı karşıya olduğunu söyledi. Larosiere, IMF'nin 1983 sonuna kadar kredi vermeyi sürdürmesi durumunda 6 milyar Bu haftaki zam furyasında, renkli TV, peynir, sabun ve demir vardı. Ekmek zammının da gündeme gelmesi bekleniyor. Maliyetlerdeki artışı gerekçe gösteren renkli TV üreticileri, fiyatlan yüzde 4 oranındf" inaksell Dışsatım üstünde kara bulutlar İLAN İST. I. SULH HUKUK HAKtMLtĞt'NDEN 965/413 Mahkememizce vesayet altına alınan Mahcur Ahmet Refik Özbilge'nin velisi vefat etmiş olduğundan Ahmet Refık'in vesayete muhtaç olduğu anlaşılmakta, halen Kadıkoy, Kızıltoprak, Itndede Sokak, No: 363'te oturur kardeşi Müjgan Kaya'nın vesayeti altına konmasma 26.9.1983 tarihinde karar verildi. tlan olunur. B 10338 Yalnız Demirdöküm sobalarında yakıt üzerinden geçen ısıtıtmış ikinci sıcak hava her türlü yakıtı kolavca yakar. Yüksek verimle yakar. Tasarruf sağlar. Üstün hava ayarlıdır. Kolay tutuşturur, kolay doldurur, kolay temizlersiniz. Emayedir. Hem üstten, hem önden doldurmalı tipleri vardır. Ateş tuğlalıdır. Uzun süre sönmeden yanar. Çabuk ısınır. Geç soğur. Dışı küçük. içi büyüktür. Az yer kaplar Külü saçıpdökmez. Sizi üzmez. Havayı kirletmez. IMF toplantısı başladığı gibi bitti Renkli TV\e yüzde 4 zam tLAN İST. 3. SULH HUKUK HAKtMLtĞİNDEN 1973/158 Ter. Adil Kileç'in terekesinin defterinin tutulmasma 11.12.1983 günü başlanmış ve 5/7/1983 tarihinde defter tutmaya son verilerek terekeden el çekilmiş olduğu ilan olunur. 28.9.1983 B 10390 Akbankhn SL3 döküm katı yakıt sobası Hannover temsilciliği açıldı daruşmanlık yapacağı ve havaleleri aynı gün ücretsiz olarak yurda ulaştıracağı bildirildi. Akbank'm, F.Almanya'da 6, tngiltere'de 1 ve ABD'de 1 temsilciliği bulunuyordu. // SL4 katı yakıt sot alın...kurtulun! // Akbank, F.Almanya'nın Hannover kentinde bir temsilcilik açtı. Hannover temsilciliğinin yurtdışındaki işçilerimize her türlü bankacıhk sorunlannda