Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 2 OLAYUAR VE GÖRÜŞLER 5 AGUSTOS 1982 ağlık hlzmetlerinden yararlanmamn bir «însan Hakkı» olduğu düşününü (fikrini) ilk kez 19. yüzyıl ortalann da bir Fransız hekimi ileri sürmüştür.. Bu düşün yüz yıllık bir gelişmeden sonra tkinci Dünya Savaşı sonrasında Birleşmiş Mllletlerin Însan Haklan Bildirgesinde şu biçimde dile getirilmiştlr: «Irk, din, politik inanç, ekonomik ve sos yal durum fark gözetilmeksizin herkesin erişilebilecek e n yüksek sağlık düzeyine ulaşması temel haklarmdan biridir..» 1961 Anayasamızda «Sağlıklı Yaşam»ı bir hak olarak hükme bağlamış ve bu alanda özel sektöre daha doğru deyimle muayenehane heklmlerine yer vermemiş, yasa dışı da saymamıştır. Bu doğru bir yargı idi. ÇÜnkü Osmanlı tmparator luğu zamanı bir yana, elli yıllık Cumhu riyet döneminde muayenehane hekimle ri parası olana hizmetten başka bir §ey yapamamışlardı ve yapamazlar da. S Sağlık Hakkı ve Yenî Anayasa SAĞLIK KONUSUNDA. SİGORTACILIĞI BİR ÇÖZÜM SANANLAR, ANAYASA KOMISYONU'NU ETKİLEMİŞLERDİ. TASARININ 63. MADDESİ DEĞİŞTİRİLMELİDİR. Prof. Dr. Nusret H. FİŞEK Haoettepe Üniversitesi'nde ögretim Üyesl kesin olarak yapılması gereken bir hiz met olduğu için, Amerika Birleşik Devletleri dahil. her yerde harcamaları ge nel bütçeden karşılanan bir devlet hizmetidir. Hasta tedavisine gelince: gelenek, bunun para ile satüan bir hizmet oluşudur. Geçmişte her ülkede parası olan hekime gitmiş, olmayan halk ilaçları ve hekimliği ile yetinmiştir. Bu durum 19. yüzyıl ortalanna kadar tartışmasız sürmüştür. 19. yüzyıl ortalarında Almanya* da uyanan halk hükümet üzerlne baskı yaparak kendilerinin de hekim hiz metinden yararlanmalannm sağlanmasını istemlşlerdir. Heklmler ise bu işe dev letin müdahale etmemesinde direnmiş lerdir. Uzun tartışmalar sonunda kamu kuruluşu niteliğinde bir sigorta ku rulmuştur. Bu düzen kısa bir sürede Amerika Birleşik Devletlerl hariç bütün sanayileşmiş ülkelere yayılmıstır. Bu Ulkelerde zorunlu sağlık sigortası dü zeni, sorunu bir ölçüde çözmüş ise de beraberlnde yeni sorunlar getirmlştlr. Bu sorunların başmda sigorta primleri nin halkın yakmacağı düzeye çıkması ve ulusal gelirden sağlığa ayrılan payın eko nomiyi olumsuz etkileyecek boyutlara erişmesi gelir. Bu gelişmelerln sonucu olarak sağlık harcamalarının devlet ta rafından karşılanraası düşünü, kuvvet kazanmağa başlamıştır. Bu alanda ilk kesin kararı alan kapitalist ülke îngilte re'dir. îngiltere'de 1946 yılında sağlık hizmetleri devletleştirildi. Öbür ülkeler, örneğin îsvec, Norveç, v.b. Sigortayı kaldırmadılar, primleri de yükseltmediler, sağlık harcamalarının büytik kısmı m (yüzde 80) genel bütçeden karşılama yı yeğlediler. ••• Bugün, sağlık alanında sigortacıuk çağı geçmiş bir uygulamadu. Batı ülke lerinin yüzyıl önce, hekimlerln baskısı ile yaptıkları hatayı bizim de tekrarlamamız gerekir mi?.. Ülkemizde genel sağlık sigortası 1950'lerden berl zaman zaman önerilmektedir. Bir kez de kanun tasarısı ha zırlanmış ve hükümet tarafından TBMM* ne gönderilmiştir. Ancak bu tasan ka nunlaşmamıştu. Ne için?.. Çünkü sağ duyu üstün çıkmış ve herkese hizmet verecek bir örgüt kurmadan. hastaneleri ve hekimleri yurdun her köşesine yay madan ve onları yeterli bir standartta çalışır duruma getirmeden sigorta pri Yeni Anayasa Tasansmda sosyal gü venlik bir hak sayılmasına karşm, sağlık sadece bir hizmet olarak ele alınmış tır. Bunun özel bir amaç ile yapılmadığı düşünülebilir. Ancak unutmamak gere kir ki Sosyal Güvenlik, kâr getirmeyen ve bu nedenle özel sektörü ilgilendirmeyen bir alandır. Sağlık alanı ise, pollti kada oldukça etkin bir grubun çıkarları nyla ilgilidir. Bu grubun, Anayasa Ta sarısımn 63. maddesi ile Anayasayı ken dilerine siper yapma peşinde olduğu gö rülraektedir. Bu tasannm bir özelliğl de genel sağlık sigortasını ilke olarak kabul etme sidir. Bu konuda doğru bir görüş sahibi olmak için sağlık alanmda sigorta dü zeninin tarihsel gelişimini hatırlamak gerekir. Koruyucu heklmllk hizmetl para ödeyecek müşterisl olmayan, fakat mi toplamamn anlamsızhğı kabul edllmiştir. (•). Anayasa tasansının 63. maddeslnde dikkat çeken bir başka nokta da ma 11 kaynağın genel bütçe ve sigorta ile sı nırlanması, kişinin hizmet karşılığı ödeme yapmasının kabul edilmemiş olmasıdır. Tasarıda özel sektöre yer verildiğine göre, bu muayenehane hekimleri nin hastalardan değil devlet veya sigor tadan para alacağı anlamına gelir. Sağlık hizmetlerinin devlet tarafından finanse edildiğl yerlerde bile ktştnln ba zı ödemeleri kendisinin doğrudan yapma sı gerekir. Bu savurganlığı önlemek için zorunlu bir önlemdir. Kanımızca 63. madde şu biçimde ol malıdır: «Koruyucu, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinden yararlanmak kişinin vazgeçilmez hakkıdır. Vatandaş lan ba haktan yararlandırmak Devletin ödevidlr.j» Madde bu biçlmiyle hükümetlere daha serbest karar verme olana ğı sağlar. Bu biçim, koşullar elverirse zo runlu sağlık sigortası kurulmasma da engel değildir. Sigortacılığı bir çözüm sananlar, Anayasa Komisyonunu etkilemişlerdir. Umalım ki. Danışma Meclisi ya da Millt Güvenlik Konseyi bu hatayı düzeltsin... Eğer 63. madde aynen halk oyuna sunulur ve anayasa yürürlüğe girerse o zaman umudumuz Sayın Aldıkaçtı'nın görüşünün gerçekleşmesine kalır. Sayın Aldıkaçtı basın toplantısında «Bu tasan bu şekll ile kabul edilse de ileride gene değişecektir.» haberini vermiştir.. (*) Bu konu o zaman basında bir çok yazar tarafından aynntıh olarak açıklandıgından bu yazıda yeniden ayrıntdara girilmemiştir. Cumhuriyeî SahibfrCumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.S.adina NADİR NADİ Genel Yavın Müdörü Muessese Muduriı \azt İşlerı Müdürü Yazı tîlerı Müdür Yardımciit Haber Merke/ı Müdurü Mızanpai Yönetmenı TEMSİLCLBt • HASAN CEMAl EMİNE UŞAKİIGll OKAY GÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER ALİ ACAR , ANKARA : „ • tZMİR î.. • ADANA • „ YALCINDOGAN HİKMETÇETİNKAYA MEHMET MERCAN SERVİS ŞEFLER) 0 htanbul Haberlerı Selahatfin GÜIER Dı* Haberlpr Irgun BALCI Ekonomı Osman ULAGAY >urt Haberlen. Barbaros GENÇAK Kiıltıır Aydın EM[C Magazın. Yalçın PEKSEN Spor Mehmed TEZKAN Arastırma. Sahin ALPAY Du/eltmt* Konur ERTOP BÜROLAR • Konur Soüak No. 24/ 4 Yenişehlr . ANKARA Tel: 17 58 25 17 58 66 Idare. 18 33 35 Atatürk Caddesi, T H K Ishanı Kat 2/3 ADANA Tel 14 55019 731 Halit Ziya Bulvarı No: 65/3 İZMİR Tel: 25 4? 091312 30 Basan ve Yayan: ' CUMHURIYET Mamaacılık ve Gazetecılık T.A.Ş, Halkevl Sok. No: 39 41. Cağaloglu • İSTANBUL P K.: 246 Islanöul. Tel: 20 97 03 (5hat) ftrodo Bir Korunacaklar Baskalarıydı... Mehmet AIi TUNABOYLU anker Kastelli olayı anlaşılmıştır kl, sistemln simgesidir. Ancak simgeleşen Banker Kastelli olayının perde arkası henüz aydınlanmamış ve açığa çıkmamıştır. Indirimli, taksıtli ve ileri tarihli çeklerle (Piyasada vâdell çek deniliyor.) ödemeli mevduat sertifikası ve tenzilâth alınan şirket tahvili pazarlamasıyla halktan para toplamaya tegvik edilen ve sonunda ödeme güçlügune düşen bankerin bu yola itilişiyie banka sahibl, banker aracılığı ile bankalardan yüksek miktarda borç alanlann, büyük kredileri blı süre faizsiz kullanma istek ve arzulan bir gün ortaya çıkacaktır. Kastelli'nin topladığı 120 milyar lira ne olmuştur? Bu sorunun yanıtı er geç bir gün verilecektir. KasteUi olayı b a a bankalann ltiban n a gölge düşürürken banka sistemlnin özellikle denetlm yönünden ele alınmasım da gündeme getirmiştir. anayasa için... içi Bu tasan, tasan olarak kalmalı Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu'nun hazarladıgı 'Anayasa Tasarısı'nı okuduk. Olağanüstü dönemin Anayasası denemez buna; çünkü 1960 Devrimi'nden sonra hazırlanıp halkoyuna sunulan ve kabul edilen 1961 Anayasası da bir başka olağanüstü dönemde hazırlanmıştı. O günden bugüne nerdeyse bir ceyrek yüzyıl gectı. Sayısız yayuj olayı, toplumsal bilinçlenme olayı ve düşünce üretimi yaşandı ülkemizde, yaşanıyor da... Sonra söz aramızda. teknik gelişme, bu yaşü dünyamızm insanlarım birıbirlerine o kadar yakından tanıştınyor ki... Bunlan, bu cağdas yaşamı nasıl bir anda yok sayacagız? Tasan bu haliyle kabul edilir de yaşama geçirilmeye çabşıhrsa çok çetin ve karmaşık günler yaşayacağız demektir. Şuadan ki, daha tasan yayınlandığmda, kamuoyunun büyük bir kesiminden önemti tepkiler gördü Olkemiz insanı daha fazla acı çekmemelidir, buna lâyık değildir çünkü. En iyisi bu tasan tasan olarak kalmahdır. Remzl İNANÇ ~ Öykücü natçılardan bilim adamlanndan gelecek muhalefet susturulmak istenlyorsa, muhalefetsiz demokrasinin olamıyaca^ı açıktır. • Aynca gene bu tasanda çağdışı bir kavram olan lokavtın sermayeye bir hak olarak verilmesi, sendikaların. derneklerin siyaset djşı bırakılmalan, hak grevi denilen kavramın ortadan kaldırılması hep özunde anti demokratik ilkelerdir. İşçiye sendikası, çalışana derneği yoluyla yonetime kattlma hakkı veriltnez işçinin ekouomık haklan, sosyal ve sıyasal haJslanndan soyutlanmağa çalışılır, yasak'nr temel alınırsa bu yolla nasıl bir demokrasi kurulacaktır? Önsel ÖZTOK ODTÜ Oğrencisî gürlüklere, sosyal ve çalışma banşına indirilen bir darbedir. Kamu kuruluşlannda mühendis ve mimarlann me^lek odalanna üyeliklerinin yasaklanraası ile. Türk Mühendis ve Mimar Odalan Birligi (TMMOB) kapatılmakla karşı karşıya bırakıtmak istenmektedir. Kamuoyunun dlkkatierini üzerlerine çekmemek için kapatılamayan kuruluşlar (ki bunlara TDK'da dahil) ekonomik ve daha başka yollardan pasifize edilmek mi istenmektedir? M. Zeki TANRIVF.HE Harita ve Kadastro Mühendisl TAKVtM İMSAK 3.56 5 Agustos 1882 GÜNEŞ 5.58 ÖĞLE 13.20 İKİNDİ 17.13 AKŞAM 20.21 YATSI 22.07 KURUCUSU: YAŞAR NABI NAYIR B Bürokrasiye daha da önem veriliyor Dün ve bugön hep bürokrasiden boğuhnakta oldu|^ımuzdan ^av kmdık. Ne var ki yeni Anayasa tâ*" sansı. bürokrasiye daha da önem vererek. yeni getirdigi kurumlarla yurttaşın işlerini çıkmazlara sokabiür. örneğin «Dil Kurumu» Türk Dil Kurumu, Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Dil Kurulu gibi üç kuruluş arasında yönlendirilecek dilimizın geleceği bürokrasi için de çok düşündürücü. Bugün kamu görevlisinin çogunlugu aydın kesim dedigtmiz okuma olanagı bulmuşlardan oluşmaktadır. Yeni tasan ile kamu görevlilerinin politikaya atılıp, devletin üst düzeyinde gorev almalannın yolu tıkanmıştır. Yargı, kişiler arası ilişkileri ve uyumsuzluklan çözüme kavuşturan kuruluşlar olmalıdır kanımızca. Bunlara yeni kurumlar getirtnek yerine, uygulamada pratigı ve tezligi sağlayıcı önlemlerin Anayasa'da saptanması daha önemliydi toplumuz için. Seçim yasası içerisinde yer alması gereken. seçmen yaşı, seçilme yaşı ve öteki hükümlerin Anayasa'da saptanmas; iieride sık sık Anayasayı degişıme zorlayıcı olabilir. Mehmet TURGUT Emekli Öğretmea Türk Dil Akademisi ile ilgili madde olağanüstü sakıncalı Geçtiğimiz dönemdekl demokrasi yozlaşmasınin yalnızca Anayasa metainden kaynaklandı^ını ileri sürmek haksızlık olur. Yonetime çağuıi sindirmiş, ileriye bakan ve ileriyi gören, insan ve yurt sevgısiyle dolu, dürüst ve kültürlü uygulayıcılann gelmesini özendirmeven bir sistem oluşturmadıkça niçbir metin tam yeterli olmayacaktT. Özgürlükçü ve çoğulcu demokrasi toplumun genel mutluluğtJTm amaçlar. Bu da yasaklamacı oımaktan akılcı olmayı gerektirir. Dünyada korkunç bir hızla geli'jen teknoloji akılcı olmayan toplumlann variıklannı tehdit etmektedlr. Örneğin beş yıla kadar Amerika ^e Ingiltere. siz isteseniz de istemeseniz de TV'lerinizin ekranına misafir o lacak. Bunu hemen Rusya da 1?leyecek kuşkusuz. Basına ve digçr iletişim organlanna getirilecek kısıtlamalar ve yasaklar o zaman gulünç olmayacak mı? özgürlüklere ve edinilıniş haklara ait eleştiriler bol bol yapılıvor. Ben çevrenin kbrunmasıyla ilır'U 64. madde. tarih ve kültür varîıklannra korunmasıyla İlgili ~ı% majjde ile sanat ve sanatçmın koruntr.asıyla İlgili 73. maddenin unutulrcamasına sevindiğimi belirtmekle Wrlikte. kültüre daha çok agırl'k verilmesini arzu etmekteyim. Türk Di11 Akademisi ile ilgili 168. maddeyi de gereksiz v e olağanüstü sakıncalı görmekteyim. Ozan SAĞDIÇ » Fotoğraf Sanatçısı Banker olaylan nedeniyle bazı önlemler ve kararlar alınmıştır. Alınan önlem ve kararlar tasvip görürken eleştiri konusu da olmuştur. Bunların başmda Merkez Bankasının bankalara para yardımı yaparak emisyon hacminin 400 milyar 11radan 450 milyar liraya yükselmesidlr. Devlet top lu iş sözleşmeleri nedeniyle Tekel Işçilerine; Ereğ li Kömür tşletmeleri işçilerine; Karayollan işçilerine; Zonguldak kömür madenlerindekl lşçllere; Sümerbank işçilerine; tarım ürünleri aıımı nedeniyle fındık, pamuk, çay ve buğday üıeticilerine; tkramiye nedeniyle Zonguldak Kömür Işletmeleri işçilerine, Bayındırlık Bakanlığı işçiierine, Makine Kimya Endüstri Kurumu işçilerine ve inşaatlar nedeniyle yüklenimcilere (müteahhitlere) ve gübre alımı nedeniyle gübre fabrikalanna borç lu iken ve bunlan zamanında ödeyemezken, Kastelli olayı nedeniyle Merkez Bankası. bankalara 52 milyar liralık yardım yapmış ve buna karşılık borçlarım Devlet Tahvillyle ödemeyi gündeme ge tlrmiştir. Enflâsyon nedeniyle zaten reel gelıri yıldan yıla düşen işçi ve Ucretlilerin aiacaklarım c zamanında alamamalan mağduriyetlerlne ve sıkıntüarının artmasına neden olmuştur. Bankere yatırım yapan ve bu yttzden zarar gören vatandaşlarımızın sayısı iyimser bir tahminle 350 bin kişidir. Buna karşılık lşçl ve üretici sayısı bunun çok üstündedir. Ürününün aeğerlni ve emeğlnln hakkım zamanında alamayan milyonların yanında bankerzedelerin sayısı ytizde l'dir. Bankalara yapılan para yardımı dış basında enflâsyonun yeniden tırmanışı şekllnde degerlen dirilmiştir. 52 milyar liranın piyasaya çıkanlması tepkiy le karşılanmıştır. Tepkiye şu hususlar haklı olarak neden olmuştur: «Iki ytfdır işçiye, memura, emekliye enflâsyon oranınm altında zam verildL Üretici alacaklan piyasaya toplu para çiKmasın dlye geriye itildi. Işçi ve memur ikramiyeleri ile toplu sözleşme farklan sürekli ertelendi. Buna karşılık KastelU olaymdan sonra 52 milyar lira gibi büyük oranda para sürüldü.> Bankerzede seçiminde yanılgı: 24 Ocak karar lan nedeniyle geçim darlığma düşen ve enflâsyon nedeniyle reel gelirleri azalan emeKçllerln (İşçi memur), emeklilerin ve dargelirliler arasında yer alan küçük esnafın sıkınüya düştüğü ve geçim zorluğu nedeniyle emekli lkıamiyesini, kıdem tazminatmı, elindeki ve avucuudakini sa tarak paraya dönüştürmesi ve bunu da banka faizinden daha yüksek faiz veren bankenere yatırması kaçınılmaz olmuştu. Geçim sıkıntısı çeken insanlar yüksek faizln çekiclliğinde güvenceyi düşünemiyorlardı, aylık faizle ancak gfcçimlerinl sağlayabiliyorlardı. Bu durumdaki vatandaşlara Devletin elini uzatması ve onlan kurtarmak İçin önlemler alması yerinde olmakla beıaber, durum lan açıklanan vatandaşlarımızın dışmaa bankerlere 5, 10, 20, 25, 30, 40, 50 ve 100 mllyon ve daha yüksek tutarlan yatıran vatandaşlarmuzı Her halde geçim sıkıntısı içinde olamazlar da devletin aynj ölçüde düşünmesi yerinde mldir ve dog ru mudur? Bankerler bavullann içinde mllyonları atarak binlerce lira yüksek faiz alanları da devlet korumakla yükümlü müdür? Bu vatandaşlarımız güvenceyi düşünerek devlet bankalannm verdiği faizin yüzde yüze yakm bir oranda fazla sını veren banker kuruluşlarma para yatırırken bu düzenin devam edemeyeceğini düşünmelert veya hiç değilse hatırlanna getirmelerl gerettrdl. Bankerzedelerde devletin zorunlu olarak ^ir ayırım yapması, geçim sıkıntıs» cekenler için azaml 2 mllyon lirayı esas alıp, bu rakamın üzerinde para yatıranlan normal hukuk kurallanyla baa başa bırakması gerekirdl. Bu taslağa benden «Evet» oyu yok Kamu hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmasıyla, düşünce ve ifade özgürlüğunun yok edilmesıyle, sendıkalann basit birer kurum haline dönüştürülmesiyle, basına konulmak istenen sansürle suskun bir toplum yaratılmak istenmektedir. Bu tutum anarşiyi önleyebilir. birliğı sağlıyabilir mi? Iktisadi kalkmmayı gerçekleştirip, refah bir toplum yaratabilir mi? Buna koskoca bir hayır derim. İnsanlar yazdıklan yazüardan hapsedilecekse. kafasmdaki düşüncelerden dolayı ömrünü dört duvar arasmda geçirecekse demokrasınin anlamı mı kahr? Işverenin lokavt dayanışmasına evet, işçının grev dayamşmasma hayır. Bu mudur demokrasi? Işçilerin sendikası varsın zayıf düşsün, işveren sendjkalan güçlü olsun. Nerede kaldı demokrasi. Eğer demokrasiyı mutlu bir azmhğuı her istedığini yapabileceği şeklinde tonımlıyorsak o zaman Aldıkaçtı haklıdır. Ama en basit hukuk kitabım bırakın sözlükler bile demokrasiyi o şekilde tammlamıyor. Bu taslağa benden Evet> oyu yok. Mehmet DEMİR ÎÎÇI felsefe yazıları Dçfincü kltap çıktı MAZHAR ŞEVKET İPŞİROĞLU'YLA KONUŞMA Falsefe, Dil va Sanat Üzarim AHMET ARSLAN • SELAHATTİN BAÖDATLI ÖNAY SÖZER • MURAT BELGE ARNOLD HAUSER • ORHAN TEKELİOĞLU AHMET OKTAY ÖNAY SÖZER / Hagel Kongresi YUSUe ÖRNEK / Bir Falsefe Semineri ARİSTOTELES / Metafizik II. Kitap (A) V* III. Kitap (B) ARDA DENKEU Bazı Terimler Uzartn* AÜ OÜNVAR • NALAN KESEROĞLU ATİLLA BİRKİYE Honrtoyon: StUhottin HIMv MİTİİN KİTtfCI VI HTİUIIMI vu>o, m. « , anMi nyotıılM Im Toprak Reformunu engelleyici nitelikte 1961 Anayasası'na tepki olarik hazırlandığını gördüğüm bu Anayasa Tasansı, Kamulaştırma Yasa&.yla getirdiği (sözüm ona) yeniliklerle Toprak Reformu ve Toplu Konut Yasalaruu uygulayacak hükOmetlerin elindeki olanaklar kısıtlanmaktadır. Toprak Reformu veya Toplu Konut Yasalannm uygulanmasında yapılacak kamulaştınnalarda «Ray'ç bedel» esas alınacak. vergi kaçıran toprak ağalan kamulaştırmalar sonucu milyonlarla ödüllendirilmlş olacaklardır. Toprak Reformu, Toplu Konut ve daha bircok araaçla yapılacak kamulaştınnalarda. devletin peşln ödemede veya taksitle ödeme yapma süresinin on ya da yirmi yıldan beş yıla Indirilmesi ve taksitle ödemelerln de devlet borclan için öngörülen en yükcsek fdiz hadlerine bağlanması gibi hükCınler Toprak Refonnu ve Toplu Konut çalışmalannı engelleyici oiteliktedir. Tasanda, işveren temsildleritıin de kabüllendiklerl gibi İşçi ve tsci sendlkalannın dilekleri dikkate aLnmadan, sadece ve daha cok l^verenlerin istekleri doftrultusunda hazırlandığını sanmaktayım. Aynca üye ödentilbiinin kesinti yoluvia degil de. dcğrudan doğruya sendikalara ödenmesini Isteyen va aynntı olarak nitelediğim bir hüVflm'e. sendikalann varlıklannı sürdr.rebilmeleıi için gereken en böyük gelır kaynaklanndan yoksun bırakı'noava çalışılması ülkemizdeki sendikal 5z • Yönetimin hatalan 1961 Anayasası'na yüklenemez 20 yıla yakın bir suredir yürürlükte bulunmus olan 1961 Anayasası nı gelmiş geçmiş hiç bir yönetim tam anlamıyla uygulamamıştır. Bu yönetimlerin hatalan. suçlan 1961 Anayasası'mn sırtuıa yüklenmiştir. 1961 Anayasası'na karşı çıkanlann basında tşveren çevreleri, gftrici bir gazetenin kalemşörleri gelmiştir. Bu çevreler hertürlü yöntemlere başvurarak, 1961 Anayasası'nın kaldırılmasım, değişmesini beryerde her dönemde savunmuşlar, bunun için çalışmışlardır. Bu çevreler bu günde lş başındadır. 1982 Ana/asa taslağı açıklandı. Açıklanmasıyla tepkilertn yükselmesı bir oldu. «Aldıkaçtı Anayasası'na» Anayasa Mahkemesi üyeleri, hukukçular gazeteciler. sendikacılar, bilım ve kültür adamlan ve hatta Anayasa'yı hazırlamakla gorevli üyeler bile karşı çıktılar. Şimdi Aldıkaçtı'ya soralım «Atdıkaçtı, Anayasa'yı nerden aJdı kaçtı da kamuoyuna suudu?» öyle ya 15 kişilik Anayasa Komisyonu'ndan 13'ü karşı çıkarsa adama böyle soru sorarlar Aldıkaçtı Anayasası'na karşı koymamak elde mi. Elde değil, onun İçin Aldıkaçtı Anayasası'na h&yır. Canan TAŞÇIOĞLU Ö§rettren DIYARBAKIR I LÂN TÜRKİYE DEMİR ve ÇELİK İŞLETMELERİ DtVRİĞl MADENLERİ MÜESSESESI MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Müessesemlz kuıcı tesislerinde kullanılmak üzere 7 kalem Rulman'ın temini lşi kapalı teklif alma usulü ile satın ahnacaktır. 2 Bu işe ait şartname; Ankara'da, T.D.Ç.t. Genel Müdürlüğü Büklüm Sk. No. 22 Küçükesat/Ankara. tstanbul'da; T.D.Ç.1. Istanbul Mümessilligi Yalı Köşkü Cad. Yah Köşkü işhanı kat 4, No. 5 Sirkeci/tstanbul İle Kayseri. tzmlr. Bursa, İstanbul, Ankara Ticaret ve Sanayii Odası Baş' mlıklannda görülebilir. 3 Geçici Teminat teklif tutanmn %4'ü nisbetindedir. 4 Kapalı teklif mektuplan en geç 31.8.1982 salı günü saat 14.00'e kadar Müessesemiz Muhaberat servisinde bulundunılacaktır. 5Müessesemiz 2480 sayılı kanuna tabi değildir. ÎLÂN OLUNUa (B.: 19627) Basının görevini yapması engelleniyor Anayasa tasansımn en fazla eleştirilecek yanlarmdan biri de düşünceyi yayma ve açıklama ile basın özgürlügune ilişkin 26'ncı ve 28'nd maddeleridir. Çünkü bu maddeler bütünüyle bir sansür jşlevi görmektedirler. Badyo sinema, televizyonda yapılacak yaymlann izln istemine baglanabihnesi llkesl, süreli yaymlann birden fazla mahkümiyet halinde geçici ya da temel1 kapatılmasma karar 1 verilmesl. degil varolanlann daha yayımlanmamış kitap. dergi ve gazeteler üzerinde bile yasaklar uygulanması basının ve sanatm görevlerini yapnaalarmı engel iemek demektir. Gaeeteciler. yazarlar. sanatcılar doğru bildiklerini savunarak hatalı davraıııslan eleştirerek toplumlanna ışık tutmak, öncülük etmek, evrense) gerçekleri göstermek gibi ağır, onurlu bir görevi üstlenmişlerdir Oysa getirilen kısıtlamalar öylesine agırdır ki basın nerbdeyse yürütmenm sesi durumuna sokulmuştur. Bu yolla basından, sa yetenekll Çocuklara ve Gençlere DUYURU Konservatuvara girmeyl düşünmez misinlz?» KONSERVATUVAR GÎRÎŞ SINAVIARI tÇtN Muammer Sun yönetiminde hazırlanıa dtrslerl verilir. Türk musikisi, Batı musikisl, Bale, San. Tiyatro. 64 10 90