17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 8 1 NİSAN 1982 TPAO'nun 1982 hedefi: Bir tnilyon tonun üzerinde petrol üretimi • TPAO 1981 Y1L1NDA TOPLAM 155 BİN 032 METRE SONDAJ YAPARAK 1.01 MİLYON HAM PETROL ÜRETİMİ GERÇEKLEŞTİRDİ. < ANKARA, fCumhuriyet Bürosut Türkiye PetrolJeri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO), 1981 yılında toplam 155 bin 932 metre sondai yaparak 1 milyon 010 bin ton ham petrol üretimini ger çekleştirdiği belirlendi. TPAO verileri 1981 yılı içinde toplam 50 milyar liraîık yatınm harcaması yapılan kuruluşun yıl içinde Bat man, Aüağa, İpraş ve Ataş Rafinerileri'nde toplam 11.9 milyon ton ham petrol işlendiğini gösteriyor. TPAO'nun 1981 yılında 4 milyar dolar tutannda 11.2 milyon ton ham petrol ile 2R5 milyon ton tutannda 989 bin ton petrol ürunü dışalımı gerçekieştirdiğini belirten veriier. yapılan planlaına ile 1982 yılı içinde 3.7 milyar dolar tutannda 14 milyon ton ham petrol ile 368 milyon dolar tutannda 1.5 milyon ton petrol ürününün dış alımı gerçekleştirilecek. ARAMA VE SONDAJ FAALİYETLEBİ TPAO verileri 1981 yılında 85 bin 186 metr© arama. 70 bin 766 metre üretim olmak üzere toplam 155 bin 932 metre sondajın gerçekleştiril diğini gösteriyor. 1981 yılı içinde yapılan çalışmalar so nunda Güney Dinçer ve Batı Şelmo petrol sahalarında 87 bin 622 ton ham petrol üretildi. 1982 programı tse 153 bin 850 metre arama. 62 bin 200 metre üretim sondaH yapılmasmı öngörüyor. ÜRETİM ARTTYOR 1980 yılı içînde 940 bin ton ham petrol üretimi yapılan TPAO sahalannda. üretimin 1981 yılında 1 milyon 010 bin tona çıktığı belirleyen veriler. TPAO rafinerlerinde toplam 11.9 miîyon ton ham petrol işlendiğini gösteriyor. TEK TEK RAFTNERÎLER TPAO'mm Batman Refinerisi'nde 1980 yılında 8S0 bin 700. 1981 yılında 808 bîn 200 ton ham petrol işlerıdi. Tzmir Aiiağa Raflnerisi'nde 1980'de 3 milyon 220 bin 800, 1981'de ? milyon 865 bin 200 ton ham petrol îşlenirken, IPRAŞ'ta 1980 yılında 6 milyon 363 bin ton, 1981 'de 7 milyon 08f) ton ham petrol işlendi. ATAŞ Raflnerisi'nde de yabancı şirketlerle yürüyen süre fmlaşmasina göre. 1980 yıhnda 1 milyon 178 bin R00 ton. 1981 yılında ise 1 milyon 433 bin 500 fon ham petrol islendi Rafineriler için 198'i yılı icin öneörülen üretim programlannda toplam 15 milyon kadar artırılması düsünülüyor. R7 MTLYON DOLARLIK DÎŞ KREDt Edinilen bılgilere göre. TPAO üretimin artınlması içîn dış kaynak arama girişimlerini 1982 yılında da,sürdürecek Programlar 1982 yılında ikincil üretim metodlan kulianılnrak sahalardaki üretim düşüşümm durdurulabileceği v e Bati Rar man sahasında artış sağlamak için Dünya Bankasından 62 milyon dolarlık kredi sağlandı. 4. Seneler 1968'ln sonunu gösteriyor. Küçük esnaf artan hammadae fiyatlarının kıskacında boğuluyor. Altmışyedi ilimizden. biri Bursa'da montaj sanayii gelîştikçe küçük sanayi yıkılıyor... Türkiyenin en bereket 1 orman alanlarının bu1 lunduğu Bursa'da, maran goz hammadde bulaırnyor. O günün ftyatlan ile bir tabaka sunta esnafın deyişiyle. «ateş pahasına» 140 liradan satıhyor. Yöredeki esnaf dernekleri çeşitli politik etküer altında gelişmeleri büyük bir duyarsızhkla geçiştiriyor. Bu vurdum duymazlığa her sabah yapılan zamlar eklenince. kır kına merdiven dayamış Kemal Özgüneş. «uyanıyor.» Oysa marangoz Kemal usta o güne dek tşten eve, evden camiye gitmiş. Kendi deyişi.vle, «hep 22 tnetrekarelik diik kânıntia kavvulroaya calısmış.» Ama kendi yağı yetmeyince de yola düşmüş Yıl 1974. Esnafın konumunda hiç bir degişiklik yok. Ama suntanın tabakası 400 ltra olmuş, Îşte o yü marangoz Kemal ustanın öncülügünde tnegöl Bursa ve Eskişehir çevresinden 350 marangoz, Küçük Esnaf Sanatkârlar Kooperatifi «MABÎK»i kuruyor. Birlik ilgi görüp. kısa zamanda Balıkesir, Bursa ve Susurluk'ta yayılıyor. Ama üretime geçmek için salt marangozlann birleşmesînin yeterli olmadıgı anlaşıhnca bu kez orman köylerine de gidiliyor. Yapılan görüşmeler sonrası. Mustafakemalpaşa civannda kümelenmiş yoksul dag köy lerinden 43 orman köyü, kooperatifleri aracılığı ile bu birliğe katıtmaya <fEvet» diyor. 1977 yılı sonunda bu birleşmenin ilk ürünü almıyor ve Bursuntaş doğuyor. 5 ocak 1077 günü Bakanhğm verdiği teşvik belgesi, kurban kesilerek duvara asılıyor. Bursuntaş lüar bu birleşmeyi şirket Bogulan Cüç v Halk Sirketleri Kenan MOFOANmM Hammadde fiyatları artınca marangozların ölüm çanları çalmaya haşladı sözleşmeslnde şöyle tanımiıyorlar: «Türkiyenin ekonomik yapısı içinde orta tahakayı teşkil eden küçük sanatkârlar artan enflasyon ve dotayısıyle hammadde fiyatlarının artışı karşısında çok güç du ruma düşmektedir. ı>lobilya iiretiminde bulunan hrilge esnafının paha.li hanımaddeyi hulm;ık ta jrüçlıik çekmesi, onu günlerce d'ikkânını kapatmak zorunda hırafenıakta ve Türkiye'mizin 2.5 milyonluk işsizler ordusuna katılacak noktaya çetirmektedir.» Bursuntaş'ın tez geltsimi esnaf dernegini ürkütüyor ve işin öncüsü Kemal özgüneş dernekten çıkanlıyor. Bundan sonrasını Kemal usta şöyle anlatıyor: «Odalar Birliği toplantısı yapilıyordu. Baktım montaj sanayii protokol sırasına oturmuş. kalktnn. «montaj sanayi Bur sa'ya yetişkin personel için ge\di», dedim. Salon karıştı. Adımız çıktı. Dük kanırna maliye, vergi denetimine, SSK prim kon troluna geldi.» Her şirkette olduğu gibi burada da kredi gereği ortaya çıktı. 50 milyon sermayell şirket 75 milyonluk bir kredi aramaya başladı. Tek yatınm bankası olan Türkiye Sınai Kalkınma Bankasına gidildi. Gerlsinl yine Kemal ustadan dinleyelim: «Banka yetkilileri sunta sanayii doydu. Artık kredi vermiyoruz dediler. 49 orman köyünü temsil eden 7 kooperatifin ortak çabalanyla kurulan BURSUNTAŞ'a Almanya'da çalışan bin işçi de ortak oldu, ama sermaye yetersizliği sorunu aşılamadı. Banka haklı olarak geri kalnıış yörelere yöneldik dedi. Bu yargı belki doğru idi, ama Orhangazi*de de 30 lira yevmiyeye çalışan köyler vardı.» Bu sıralarda önernlt bir umüt ışığı doğdu. Alman ya'da çalışan işçilerin kurduğu 2300 ortaklı Gör Gel şirketi Bursuntaş'lılann arasına katıldı. 1978 yılı sonunda makinayı yapan ile işgücü ve hammaüdeyi yaratanlar bir yerde buluşmuştu. Teş vik belgesine göre şirketin 1979 yılı başında üretime geçmesi gereklyordu. Oysa makinalar hâlâ ortada yoktu. Buna karşılık suntanın tabakası 780 Uraya çıkmjştı. Bursuntaş'lılar için yine yol gözüktü... önce Orman Bakanlığı'na başvuruldu. Sonuç ahnamadı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na gidildi. Adı üstünde Küçük Sanayi ve El Sanatları Dairesine durum aktarıldı. Ama onlar da tesis edindirme kredist vermeyi reddetti. Gerekçeleri de. «bize entegre ol muş kooperatifler olarak, hele şirketleşmiş olarak hiç gelmeyin. Tek tek gelirseniı her birinize bircr alet alacak kadar kredi veririı» oldu. Yine Bursuntaş'lıların niteleroesiyle betimleyelim durumu: «Orman kbylüsti blr biçki makinası ile oyalan mak ısteniyordu.» Bu sıralarda ilgînç bir «yer kayması» oldu Büyüb sermayenin Kurdugu Mortas isimlt şirket Bandırma için aldıgı teşvik belgesini Bursuntaş'ın kuruiacagı ve artık «doymuij bölge» denilen Bursa'ya kaydırdı. Ama Buısuntaş'hlar dış etkenlerle yılmadı. Türkiye'nin 70 cente muhtaç olduğu günlerde dış kredi bıle buldu. Bursa'nın Almanya'daki kardeş kenti Darmstadt'ın eyatet bankası projenin özel niteiigi yüzünden 5 railyon marklık bir kredi açtı. Pakat. «bir garanti istoriz. üstelik bu garanti Ma liye Bakanlıgi'nın garantisi olamaz» dedi. Garan tiyi verecek ve uluslarara sı anlamda babul görmüş bîr özel banka bulunama yınca. bu kredi işi de yat tı. Bursuntaş'lılar nerdeyse yaptıkları işten kuşkuya düştüler. Bunun üzerine projenin değerlendirilmesi için DPT'ye başvurdular. 26 5.1978 tarihinde tktisad! Planlama Dairest Başkanı Oktar Türel imzası ile şu yanıt verildi: «Bursuntaş şirket yapısı açısmdan en iıst düzeyde teşvik ettnek istedigimiK bir kuruluş niteUğindedir. Tapısı da dokuz adet küçük esnaf ve sanatkârlar derneği ve koo peratifi, Almanya'da catışmakta olan binin uzerinde işçi ve Uırkdoku? orman köyünü temsil eden yedi adet orman köy kalkınma kooperatifi barındırmaktadır. Ortaklık gayet geniş bir yon ga levha tüketim ve yon ga levha üretirnine ham madde temin eden tahana düyanmaktadır. Bu nedenle gelişme «e güçlenme potansiyeli çok yükspk görülmektedir» Ama olmadı. Şirket tki kez tesis için uzatma i^ni aldı. Ancak o sıralarda faizleri serbest bırakan 1 temmuz kararları yürürlüge girdi. Şirket için ölüm çanları çalmağa başladı. Noktalanan öyküyü Kemal usta şöyle anlattı: «Baktık yok oluyoruz. Tabanımızı yitirmemek için üretim yerine ticaret yapmaya karar verdik. Ama bu kez de sermayeyi tuketmeye başladık. Belki boğulacağız, ama olmeyecegiz. Çünkü hİ7.i doeuran hakhhkti ve piyasanın bir gerçejjrl idi.» Ve gectiğimlz hafta bu halk şirketinin ölüm çan larını çalan bir karan gazetelerde haber olarak çıktı. Herkesin öz sermayesini artırdıgı bir dönemde Bursuntaş ?ermayesini 6 milyona indtrtyordu... POÜTİKA Vt Sampiyonluğun Mehmed KEMAL Bedeli Atatfirk'e kafa tutan bir adam olarak abartırlar. Oysa Yahya Kemal, kendini mebus ve büyükelçi yapan Mustafa Kemal önünde her zaman ezik düşmüş tür. Bırakm kafa Uıtmayı. Anadolu ya geçmesi için verilen parayı Eskişehir yenilgisi ustüne kaçıp Sofya'da yedikten sonra kendini bağışlatmak istemiş tir. Bursa'da Atatürk'le ilk karşılaştıgJ zaman büyük adamtn ayaklarına kapan dığmı Falih Rıfkı acılı bir dille anlatır. Ne yapacaksmız ki, hayranlannm hayal gücü aralarında Kemal adından baş ka benzerlik bulunmayan îki ünlüden birini «kafa tutmuş» diye süsler. Nazım için de bir söylence vardır, güya dilimizin büyük şairi. «Ben Deniz kızı Eftalya değilim diyesi olmuş. Böyle bir söz vardır ama. yakıştırıldıgı gibı abartmaü ve özendirici değildir, Çağnl dığmda, yüzüne değil, dost toplaötısmda söylenmiş bir cümteair'. »Gepçaği bi lenler az olduğu sürece kapah yerlerde söylenmiş her söze bir kahramanlık giysisi giydirilir. Futbolcu Bekir için de, Fenerbahçe çayırlarmda «Her attığı şutla bir öküzfi aidürurdu.» demezler miydi?.. Oysa Be kir ilk Türk işçisi olarak gittiği Almanya'da doğru dürüst bir takımda top bile oynayamamıştı. Nedense, tanmmış ünlülerden kah ramanlık. kafa tutarlık, gözü peklik bek lemekteyiz. Çok var ki, kahramanlık kılık degiştirmiştir. Bireysel olmaktan çıkmış, toplumsal olmuştur. Toplum olarak, dünya toplum ları arasmda ne kadar ilerde, ne kadar geride olduğumu zu bir görebilsek. çok şeyleri çözümlemiş olacağız. Ama. daha o düzeyde ya nşmayı göze alacak nitelikte değiliz. Balkan atletizm yanşmalannda uzun soluklu koşuda birinciliği alan Yurdadön. geçende, acı acı yakmıyor, «BBni üne kavuşturan Papandreu'dur.» diyordu. Bizi tedirgin eden politikasının ucunda kazandığımız birinçilik. Yurdadön'ün başka başanlarda unutulan ünunü pekiştirdi. Yurdadön'le bîr konuşma yapan Ab dulkadir Yücelman diyor ki: «Günde 8 bin kalorl ve 164 gram proteine ihtiyaeı var Mahmet'in... Bunun için de ayda 130 bin lira gerekiyor.» Şampiyonluk böylesi pahah iken, kahramanhğm bedeli ne olur ki!..7 Nedense her ünlüde bir kahraman lık, bir gözüpeklik arayan toplumuz. Mi marın bir ev, ressamın bir tablo yapması, şairin birkaç dize yazması ile ye tinmeyiz, onlann kudret sahiplerine ka fa tutmasmı, kendilerini öne atmasını isteriz. Reşat Nuri Güntekin, Maarif müfettişi olarak Niğde'ye doğru giderken otorayda (motorlu trende), yanında oturan bir Niğdeli kentin eteğini yalayan ağaç kümeleri arasmda eski püskü görü nen bir yeri göstermiş. «îşte, Faruk Nafiz'in ham!...» demiş Faruk Nafîz'in Niğde dolaylarında bir hanı olmadığmı ama, «Han Duvarları» diye bir şiir yazdığmı çoğu kişi bilir. Reşat Nuri, «Kıyafetinden anlaşıldı ğına göre Niğdeli arkadaş bir esnaf ya da bir işçi idi.» diyor. Işçi ya da esnaf görunümünde bir yurttaşm, o yıllarda, Han duvarlanm, Faruk Nafiz'i bilmesi sevindirici bir olaydır. Ayrıca. Faruk Nafiz, bu şiiri Istiklal Savaşı yülannda Kayseri'ye giderken bu handa konaklamak zorunda kaldığı için yazmıştı. ... Dedim hancı bildin mi Maraşlı Şeyoglu'nu?.. Gözleri uzun uztın burkuldu kaldı ben de. Dedi, hana sağ indl, ölü çıktat geçen de... Ahmet Haşim'i öldüğünde Eyüp Sul tan'a gömüyorlar. Mezan başında top lanari kalabahktan ağzı laf yapan herkes bir şey söylüyor: Haşîm şöyle büyüktü, şöyle erişilmez bir adamdı... Falan filan...» Gazeteci Nizamettin Nazif durur mu?... O da bir nutuk atıyor. «... Ahmet Haşim, sadece bir çair degildi, ulusal bir kahramandı. Çanakkale savaşları sırasında topçu yüzbaşısı olarak ne kahramanlık göstermiştir. Bir gün komuta ettiği batarya ile bir In giliz dretnotunu batırmıştır..» övmek için söylüyor, beri yandan da gerçeği saklıyor. Ahmet Haşim topçu yüzbaşısı değil. yedek teğmendi. lleri işler de görev almamıg, geri işlerde kullanmışlardır. Nizamettin Nazif'e. Haşim'in şairliği yetmiyor, onu ille da bir kahraman edecektir. Yahya Kemal'i yandaşlan Kurtulug savaşı için şiirler yazmadığı amldıgtnda YARIN: Söğüt toprağında yaşanankr... >.: ••»:," ; ' . , < : j> »> A"'*' tLAN ÜSKÜDAR 1. SULH HUKUK HAKİMLtGtNDEN Adnan Otsar lisküdar Pazarbaşı Mahallesi Şair Talat Sokak No: 48 tSKİ'DAR Patnıa Ayten Turan veto li Av. Nernün Temizöz t&r rafından aleyhinize açılan Kayyım tayini ile ügili davacia. adresiniz tesbit edilemedigtnden duruşma günü olan 12.5.1982 günü saat: lOJO'da mahkememizde hazır bulunmadıgınız veya kendinizı bir vekille temsil ettirmediğiniz taktirde Mabkememizin 1981540 esas Sayüı Ortaklıgm Giderilmesi davasında sizi temsü etmok Uzere kayyım tayin edileceği ilanen tebliğ olunur. 25.3.1982 (Basm: 3132) 2297 DOĞAN AVCIOĞLU ı\a s i j DCJİnCİ KİTAP CIKTI TEKIN YAYINEVl Ankara Cad. No. 51 Istanbul öBimttnftn . yılında aıuyoruz 1174 adet erkek, 21 adet bayan kol saati satınalınacaktır Şartnamesl, bedelsiz olarak aşağıdaki adnsslerden alınabilir. 1 KARABÜK'te: Demir ve Çelik Fabrikalan Müessesesl Tedarik ve İkmâl Müdürlüğümüz. 2 İSTANBUL'da: Sirkeci, Yalıköşkü Cad, Yalıköşkü Han Kat: 45'deki Mümessiligimiz. 3 ANKARA'da: Küçükesat, Büklüm Sokak No: 22" deki Genel Müdürlüğümüz. İSTEKIJaerin şartnamemlz esaslarına göre hazırlayacakları kapalı teklif mektuplannı, geçici teminatlanyla birlikte «n geç 21 nisan 1982 çarşamba günü saat 14.00'e kadar Karabük'teki Müessesemiz Haberleşme ve Arşiv Müdürlüğünde bulundurmaları ilân olunur. (Basın: 13056) vmoni Mİ DTJYÜRÜ GTP, Genel Teknik Ticaret ve Pazarlama A5. Yönetim Kurulu Başkanlığından; Sayın Ortağımız, Şirkettoüîiin yılhk olağsn genel kurul toplantısı 21.4.1982 günü saat 10.00'da îstanbul, Şişhane, Dr. Refik Saydam Cad. Dilber Ap. 57/6 İstanbul adresinde aşağıdaki gündemi görüşmek üzere toplanacaktır. Gtanel kurul toplantısına katılmanızı, katılmanıza mani bir hal varsa, hîssedarlardan birisini yahut dısardan birisini vekil tayin etmek suretile kendinizi temsü ettîrmenizi rica ederiz. Saygılarmuzla. S.S. AKADEMİLİLER SAHİL SİTESİ YAPI KOOPERATİFİ YÖNETÎM KURULU BAŞKANLIĞINDAN YILLIK GENEL KURUL TOPLANTI ÇAĞRISI Kooperatilimizin 5. normal Genel Kurul toplanttâ 25 nisan 1982 pazar günü saat 10.00'da Türk Standartlar Enstitüsü Konferans salonunda (Genelkurmay Başkanlığı arkası> yapüacakUr. Bütün ortaklar daveUidir, GÜNDEM: 1 Açılış, 2 Eaşkanhk divanı seçimi ve saygı duruşu, 3 Yönetim Kurulu 1981 yüı faaliyet raponmun okunması ve görüşülmesi, 4 Denetim Kurulunun taporunun okunması ve görüşülmesi, 5 Yönetim ve Denetim Kurullan"nuı aklanması 6 1982 yıh çalışma progranu, tahmini b ü t « ve inşaat kredi şekilleri ve temenni hakkında görüşme, 7 Turistik ve sosyal tesisler hakkındaki tekliflerin görüşülmesi, 8 Yeni yönetim ve denetim kurulunun seçimi, 9 Tamamlanmakta olan konutlar için kur'a hususıuıun görüşülmesi, 10 Yönetim ve Denetim Kurulunun yolluk ve huxux haklannm görüşülmesi, 11 Temenmler ve kapanış. (Cumhuriyet 2304 GÜNDEM: 1 Açüış ve Başkanlık Divanı seçimi 2 1981 yılı faaliyet raporunun takdimi ve bilançokârzarar hesaplannın tetkîki, murakıp raporlannm okunması ve 1981 yıh faaliyetlerinin ibrası, 1981 yıh kârının dağıümı hakkında müzakere ve karar Yeni yönetim kurulu ve murakıplann seçimi ve ücretlerinin tesbiti Yönetim kurul üyelerine ' TTK. 334 ve 335 rad. hükümleri geregince yetki verilmesi hakkında tearar. Toplantı tutanaklanıun divan heyetince imaalanması hususunda müzakere ve karar. Dilek ve temennüer. 3 4 5 sanatolayı nisan sayısı çıktı! 6 SÜMERBANK ORDU SOYA SANAYİİ MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 Bir yılhk ihtîyacsm» 6500 ton 10/18 cinsl linyit kftmürünün Soma'dan müessesemize 8 nisan 1982 perşambe günü saat 10.00'da kapah teklit abnak suretiyle üaale edilecektir. 2 Bu ihale için muvakkat temtaat 50.000. liradır. 3 Bu işe ait şartname müessesemiz Ticaret Müdürlüğünden bedelsiz olarak temin eclilebüir. 4 Müessesemiz ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta tamamen serbesttir. (Basın: 12971) 2295 7 BÜLÜT ELEKTRONtK MEHMET BULÜT TV Radyo, teyp, oto teyp montajı, vîdeo, tamiri ve bakımı ttinalı ve garantili yapılır. Yenisnlar Cad. No: 88 SABIYEB . İST. HAKİMLİĞİNDEN Esas: 1981/268 Davacılar M. Kemal özcan ve arkadaşlan vekili tarafından, Davalüar Raffe Şenağaç, Orhan Lülü ve Şara (Sara) Lülü haklannda tapu kaydının tescili ve hükmen tescili bakımmdan açılan davada: Davahlar Raite Şenağaç ve Orhan Lülü'nün Tarlabaşı Cad. No. 16 kat 2 Çengelköy/İstanbul adresine çıJcarılan davetiyelere verilen kenar yazıda, tanınmadığından bahisle bilâ tebliğ iade edilmiş bulunmakla; Antalya'nın Hurma köyündeld 258 ve 892 parsellerdeki davahlar hisselerinin yansmın iptali üa müvekkilleri adına tescilini talep etmiş bulunmakla, Mahkememızln 1981/268 esasında kayıtlı ve 10/5/1983 pazartesi saat 10.10'da Antalya Karabayır işhanındaki Asliye ı. Hukuk Mahkemesindeki duruşma salonunda biazat hazır bulunmalanna, veya davalılar Kaife Şenağaç ve Orhan Lülü'nün kendilerini bir vekille temsil ettirmedilcleri takdirde, haklannda gıyap kararı çıkanlacağı husu* sunun bUinmesini, davetiye yerine kaim olmak üzere dava düekçesi özeti ilanen tebliğ olunur. 16/3/1982 (Basın: 13153) : T.C. ANTALYA ASLÎVE 1. HUKUK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle