Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 4 KÜLTÜR YAŞAM 25 ŞUBAT 1982 televizyon 19.20 19.50 20.10 20.30 20.50 21.05 TV OKULU İNANÇ DÜNYASI UYKUDAN ÖNCE HABERLER HAVA DURUMU SAZ ESERLERİ Selahattin İçli'nin *Hepsen rast saz eseri»ni Cüneyt Orhon, Mutlu Torun, Necati Giray seslendırecek. Istanbul'da ayın müzik olaylan.. Bülent TARCAN Şef Mıchei Rochat ve solıst Kemancı Valentin Stefanov ve ayrıca ıkı tamnmış flutçumuzün katıldığı konseri ızledım. Italyanların (bı^ım MozarU dıye ovdugu Cımarosa'mn ıkı flutlu künçertosunu Mukerrem Berk ve Na<5irn Acar'dan dınledık. Doğrusunu soylemek gerekırse flut repertuarının onemlı eserlerınden bırı olmasına rağmen bu tıp kompozısyonlar çağımızm muzık merakhlannı fazla doyuracak nıtelıkte olmanın gerisınde kalan barok ürünlerdır ve o konserde olduğu gıbı mce bir anlayış ile çalınmalarına rağmen elde olmayaraK Nejat Boren «Tosca»da.. daha kudreılı, daha dahıyane bır muzlk beklenıyor. Fakat zabulabildiğımı söyleyerek yetıne le çalındığı zaman daima akıcı man zaman kulağa daıma okşa ceğim çünkü, tek bır dınleyışle bir güzellikle dınlevenı sürükyan bu sevımlı eserlerın dınlen çağdaş eserler ıçin gerçek bır ler. mesı de yadırganmıyor. Berk' kanıya ulaşmanın benim içın Gala temsılı (Tosca) 19 ln başlattığı flut okulu içın da mumkün olmadığını onceden ha yeni eserler dınlemeyı iste soylemıştim. Lalo'nun tspanyoi ocakta seyrettiğim bu harcıalem operamn oynanışının bende rız. H. Wıenıawskı'nm sadece senfonısınde, kemancı Stefan kalan intibalarını şoylece özetkeman virtüozlüğunü koruyan Ruha, sıcak tonu, kusursuz yay lıyeyim. Şef Ervin Acel oldukünlü re mınor konçertosuna tekniği ve esere manâ veren ça dinamik bir temgelince bilmdıği gıbi bu tür yorumuyla kendinl zevkle dın po kıvrak ve eserın akıcılığını içersinde eserler hiç bir zaman Brahms, letti. 'Zorumunda o gün kon korudu. Bu temsilde Ustün baBeethoven hatta Mendelssohn' serde bulunan bazı «pürist»le şanyı Erol Uras'a tammak lanun konçertolarının yamna yak rın aşın rubatolar hatta tempo zım. Soprano Elena Grecu laştırılamasa da onları teknik düzensizlikleri bulduklarını işit Kenber, güzel sesli müzikal bir hakımıyeti kusursuz olan bir tim. Ben bu kanaatta değilim. ses sanatçısı olmakla beraber artistten dinlemenin kendine Stefan Ruha mükemmel bır ke Tosca rolünün Eerektirdiği has bir zevki de inkâr edıle mancı ve şunu da soyleyelim dramatik gerılimi takriben vemez. Sıcak bir ton, çevik ve ki Lalo'nun bu meşhur eseri rebiliyor. Buna karşm sahsen zarif bir yay teknigi bu kon aslında bir gösteriş hatta caka pek* sevdiğim Nejat Boren için çertolara keman keyfini yan konçertosudur. Kapsamındakl aynı şeyleri soylemek zor. Bu sıtır ve bu bakımdan da büyük müziğe bir derinlüc hatta pü gencimız de şarkı söylerken kevirtiozların repertuannda yer ristlerın istediği metafizik bir limeleri yuvarlayıp yutmak gibi etmişlerdir. Kemancı Valentin ruh bulmanın manâsı yoktur. bir türlü giderilemeyen bir Stefanov'un sağlam tekniği ve Bu eser mükemmel bir teknik diksiyon derdi var ve fazla olakusursuz müzıkalitesi ile bıze bu keyıfi tattırdığını inkâr edemeyiz. 15 ocak 1982 günü, genç şeflmiz Rengim Gökmen'in yönetimindeki bir programı kapsıyordu. Bu üstün yetenekli gencimizi her dinleyişimde daha da çok takdir etmekteyim. Dirije ettiği eserlere derinlemesine vararak canlı, anlamlı yorumlar elde ediyor. Batonu ve Jestleri zarif, ölçülü ve kibar. Konserin birinci kısmında K. Sünder'in ilk defa dınlediğım ikinci senfonısini yönetti ve bu esere dinamik bır hava vermek içın didindi. Bu senfonl hakkında ancak ikinci bölümünde br parça hareket ve canlılık rak sesini de henüz Rereği gibl tam bir vokal tekmkle kullanamıyor. Bunda bıraz da o akşam apar topar oyuna çıkarılmasınm etkisi olabilir. Nejat'ın daha basarılı olmasını bekliyoruz. Gerek Angelotti ve gereksa dığer kuçuk roller doyurucu olmadı. Ayrıca nizansen ybnun. den sıntan bir eksikliği de belirtmek lazım. Kılıse sahnesınde koro Tedeum'u (altarmıhrap)a doğru değil de tersme doğru söylüyordu. Dıkkat! 6 şubat günü benim içın büyuk bir mutluluk oldu. Fevkalade bir pıyanist oldugu nıspette gayet başarıh bir şef olduğunu gördügüm Azız Kortel ile ılk defa karşılaştım. Ne değerlı bır genç ve ne yetenekli bır artıst. Orkestra şeflerımızın yenı kuşağının çok kıymetli bir üyesı. Programda ilk eser olan Yalçın Tura'nın üçüncü süıtı bu yetenekli artıstın yorumuna rağmen fazla birşey vermedi bızlere. Yalçın Tura, üstun yeteneklennı vakmdan bildiğim bır kompozıtorümuzdür. O'ndan çok daha iyi bır eser beklerdim. Eski bir orkestra arkadaşımın oğlu olan Garo Atmaca'ya gelince bu gençtten her yonüyle «iızel olan bir Schumann dınledik. Bu vıyolensel konçertosu müzığinın nefasetme rağmen saz ıçm çok ters ve güç yazılmış bir eserdir, fakat Schuman'ın elemli ruhunun ezoterik bir anlatım içinde ifade edildiği konçerto çello UteratürUnUn bir pırlantasıdır. Garo Atmaca bu çetın eseri genç, güçlü ve anlamlı bir şeküde bize dinletti. Helva yapacak biri... Faruk GÜVENÇ elevizyonumuz renkll yayma geçiş hazırlılslannda. Bu geçış içın aylardan beri demeçlerle, yazılarla kamuoyu oluşturuluyor, renkli yayının çağımızın gereği olduğu öne sürülüyor. Oysa aynı TRT'nin radyosu, kurulduğu günden beri müzik kayıtlanm ve yayınlarını tek kanal üzerinden yapmakta ama bu ilkel metoda başkaldıran, stereo sisteme geçişi öneren bir klşl çıkmamaktadır. Bugün yeryüzünde müzik yayınlarında stereoya geçmemiş tek bir ülke kalmamıştır. Ankara'nm küçücük Polis Badyosu bıle bu yönde Devlet radyosundan daha ilerdedir. Mono stüdyoların stereoya çevrılmesi güç ve pahalı birşey olmadığı için bu konudaki tembelliği anlamak daha da güçleşmektedir. Aynı TRT, Türk bestecilerinin eserlenni banda kaydetmek için yıllardan beri orkestralara, topluluklara, solistlere yüzlerce milyon lira ödemiştir. Her gün dinlediğimiz bu güzel bantlann uluslararası piyasada pratik hiçbir değeri yoktur. Daha geçen gün Hlkmet Şimşek bir söyleşimizde, Ankara'da kaydedilen bantları, stereo olmadığı içın, Avrupa'mn hiçbir yayın kurumunun programa almadığını söyledi. Elbette ergeç stereoya geçîlecektir Türkiye'de de ve o zaman ayni eserler tekrar banda alınacaktır; bu defa belkı milyarlar ödenerek! Ve böyle bir gecikmeyle Devleti, maddimanevi, inamlmayacak kadar zarara sokan kişilerin yakasma kimse yapışmayacak, bürokrasiden kaynaklanan bu suç, her zamanki glbi cezasız kalacaktır. Türkiye'de Devlet stereo kayıt yapacak bir stüdyoya sahip olmaymca, plak yapımını da kimse düşünmemiştir bugüne kadar. Oysa çağımızda dış dünyaya açılmamızm, sanat varlığımızın Batıya tanıtılmasınm en sağlıklı yolu, uluslararası kataloglara girecek plak yayınlarıdır. Bugüne kadar böyle bir girişimde bulunulmuş olunmaması, Türkiye'nin kenara itilmişliğinin en önemli nedenlerinden biridir. Vakıa devletin parasal olanaklarmdan yararlanarak, kişisel çabalarla bazı plaklar yaymlanmiştır: ancak bunlar eşedosta bedava dağıtılan dar smırlı propaganda aracı olmaktan öteye geçememiştîr Bugün. domin de soylediğim gibi, müzik dünyasında plakla llgrt çekebilmek için tek koşul, büyük plak şırketlerinin uluslararası kataloglarında yer almaktır. Eğer Deutsche Granımophon Geselschaft, Phılips, Columbia gibi büyük plak şirketlerinden biriyle ortaklaşa bir fabrika kurma olanağı şimdilik yoksa, Kültür Bakanlığı, halk oyunları ekibini veya diğer toplulukları yurt dışına yollamak lçin sarfedeceği parayla pekala bir büyük plak firmasıyla anlaşabilir, o firma teknik gücünü harekete geçjrerek burada bizim orkestralarla dünya standartlarında kayıtlar yapabilir, kendi listesınden kataloga gıren plaklar yaymlayabilir. Eğer bu plaklarda müzikseverlerin ilglsini çekecek popüler eserlerle Türk müziği akıllıca dengelenirse. Batı dunyasmın kapılarını aralamak hiç de güç olmaz. Boyle bır yayını besleyecek potansiyel Türkiye'de ve hatta Kültür Bakanlığının bünyesi içinde fazlasıyla vardır. Demek ki yağımız var, unumuz var, çekerimız var; bakalım helva yapacak biri çıkacak mı? *Köstebeğin Gözleri» adlı ikinci ana bölümü başlıyor. Bu bölumde işlenen olaylan da iki haftada izliyeceğiz. 'Köstebeğin Gözleri I» adlı bölümünde konu şöyle: Kaçakçüar bir ortakhk kurmuşlardır. Yurt dışından gemiyle 500 milyon liralık kaçak eşya getireceklerdlr. Gazeteci Ümit bir gün bir otelden esrarenglz telefon alır. Otele gittiğinde, kendisine telefon edenın ölüsu bulunur. Olaya polis el koyar. Gazeteci Ümife gelen bir mektup, otelde ölüsü bulunan Hidayet tarafından yazılmıştır. Ümit'e kaçakçılık şebekesinin yaptıklannı anlatmaktadır. Yapım: îbrahim Başar, Yönetmen: Hüseyin Karakaş, Senaryo Atilla Ilhan, Oyuncıılar: Senem Kayra, Erol Taş, Semra Boyacıoğlu, Ali Şen, Nubar Terziyan, Rauf Altıntak. Yonca Avcıoğlu, Tanju Sarman, Erdem Turkbay... Yaşar özel şu eserleri sunuyor: 'Ne yaptım kendimi nasıl aldattım*, *Akşam oldu hüzünlendim ben yıne», 'Gönlüme gir doğ guneşim», «Sarı gülum var benim.» 21.10 TV OYUNU: «SEKİZ SÜTUNA MANŞET» T 22.05 TÜRK SANAT MÜZİĞİ 22.20 HABER PROGRAM 22.55 HABERLER izJeyici gözüyle Yapmacılıktan kurtulalım Televizyon Okulu'nda okuma yazma öğretiliyor okuma yazma bılmeyenlere. Studyoda okuma yazma bilmeyen dort kişı var. Ikısi erkek, ıkısi kadın. Ama öyle yapmacık ve abartılı davranıyorlar ki bunlarm aKtör, artist olduklarım bıtmeyen, anlamayan yok. Baktım, çocuklar bıle gulüyor davranışlarına. Öğretmen nanım gerçek bir öğretmen mi bilmiyoruz ama film yıldızı giDi o da. Oysa gerçek hayattan alsalar, okumayazma öğreten bir ılkokulun okumayazma öğrenmeye çalışan öğrencılerini filme çekseler ne güzel olur. Konu yapmacıklıktan kurtulurdu. Şiıre de yer veriyorlar sözümona. Ama oku yan öyle yapmacık bir biçimde okuyor ki bir şey değıl, çoluk çocuk şiır böyle okunur diye yanlış bir sanıya kapılacak. Ilkokul çocuklarının yanlış şiir okuyuşlannı değiştirmeye çalışan öğretmenler yalancı çıkacak bu gıdişle. Şıir sesme teatral bir hava vermekle, yapmacık, özenti bir biçimde okunursa yarardan çok zarar verır izleyıcilere. Okunacak şıırleri bır edebî kurul İnceleme11, saptamalı. Ve televizyonumuz yapmacılıktan Kurtulmalı, doğal olmaya çalışmalı. Erhan TlGLI NAZtLLÎ Rumeli ttirktilerinin ustası Asık Ali öldü Etem ÜTÜK Trakya'nın ünlü saz aşıklarından, Rumeli türkülermin sevilıp yayılmasında büyük emeği geçen ve zengin bir repertuvara sahıp olan Aşık Ali Tanburacı, Kırklareli'de 83 yaşında yaşama gözlerini yumdu. Aşık Ali Tanburacı 1899 yılında Kırklareli'nın Hatıce Hatun mahallesinde doğdu. Çiftçi Rasim Ağa'nın oğludur. Kırklareli adının «Kırkkilise» olduğu ve «Halk» sözcüğünün hiçbir özel ve kamusal kuruluş adında geçmediği yıllarda, arkadaşı ve bandodan öğretmeni ünlü Halk edebiyatı araştınnacısı ve Halk bilimci Vahit Lütfi Salcı ile birlıkte «Kırklareli Halk Musikisi Cemiyeti.ni kurdular. Bır Aralık Kepirtepe Köy Enstitüsünde ve Çayırova Teknik Bahçıvanlık Okulu'nda saz öğretmenliği yaparak çok sayıda öğrenci yetiştırdi. Trakya ve Rumeli'nin ünlü «Kırmızı Gül» ve «tslimye» türkülerinl ilk kez doğru biçimde radyoda çalıp söyledl. Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve ötekl derleyiciler kendisinden çok sayıda Tuna Boyu türküsunü alıp radyolardan halkımıza dinletmişlerdir. Aşık Ali, çiftçilik yaparak ve mahallesinde küçük bir kahve. hane çalıştırarak geçimini sağlamava çalışırdı. Artık çalışamadığı son yılları voksulluk içinde geçti. Kırklareli'de 7 mart 1980 günü yapılan jübilesinde, ilerlemış yaşına karşın sazı ile çalıp söyledi&i Tuna türküleri halkı coşturmuştu. radyo TRTI 05.00 Açılış, program ve kısa haberler, 05.05 Ezgi ker vanı, 05.30 Şarkılar ve oyun havaları, 06.00 Kısa haberler, 06.02 Bölgesel yayın, 06.30 Köye haberler, 06.40 Cfünaydın, 07.30 Haberler, 07.40 Günün içinden (1>, 10.00 Kısa haberler, 10.02 Arkası yarın, 10.22 Bölgesel yayın ve reklamlar, 11.00 Kısa haberler, 11.05 Okul radyosu, 12.00 Kısa haberler, 12.05 Reklamlar, 12.10 öğle üzerl (2), 12.55 Reklamlar radyo TV programlan, 13.00 Haberler, 13.15 Hafif müzik, 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar, 14.45 Oğ leden sonra (3), 16.00 Kısa haberler, 16.05 Okul radyosu, 17.00 Olaylann içinden 17.30 Din ve ahlak, 18.00 Kı6a haberler, 18.05 Çocuk bah çesi, 18.20 Haftamn çocuk şarkısı, 18.23 Bölgesel yayın, 18.55 Reklamlar, 19.00 01.00 TRTII ile ortak yayın, 19.00 Haberler, 19.30 Eeraber ve solo şarkılar, 20.00 Köyümüz kbylTimüz, 20.20 Türküler geçidı, 20.40 Türkçe sözlü hafif muzık, 21.00 Kısa haberler, 21.02 Radyo tiyatrosu, 22.00 Kısa haberler, 22.05 Gece konseri, 23.00 Haberler, 23.15 Gecenın içinden (4), 00.55 Günün haberlerinden özetler, 01.00 Program ve kapanış, 01.00 05.00 Gece yarısı. bah konseri, 10.00 Ayla BUyukataman'dan şarkılar, 10.2o Serpıl Kaya'dan türküler, 10.40 Dünden bugune Türk mutfağı, 11.00 Kadınlar topluluğu, 11.30 Türkçe sözlü hafil müzik, 11.45 Selahattin Erorhan'dan türküler, 12.00 Dünya folkloru, 12.20 Alâeddin Yavaşça'dan şarkılar, 12.40 Türküler geçıdl, 13.00 Haberler, 13.15 Saz eserleri, 13.30 Hafif müzik, 14.00 Beraber ve solo türküler, 14.30 Ingiuzce orta III, 14.45 Pransızca orta III, 15.00 Almanca orta III, 15.15 Almanca Lise III, 15.30 Oda müziği, 16.00 Musıkımizde ünlü eserler, 16.20 Arkası y» rın, 16.40 Öyküler ve türküler, 17.00 Olayların içinden, 17.30 Çeşıtli sololar, 18.00 Erzurum Radyosu Türk halk müziği topluluğu, 18.30 Bılım dergısi, 18.50 Çocuklar şarkı söylüyor, 19.00 • 01.00 TRTI ile ortak yayın. 07.00 Açılış ve program, 07.02 GUne başlarken, 08.00 Sabah konseri, 09.00 Türkçe haberler, 09.03 Barok müzik, 09.30 Eagles'in «The Long Run» albumu, 10.00 Hafif muzik dünyasından, ll.Oo Öğ leye doğru, 12.00 Haberler, 12.12 Dıskoteğimızden, 13.00 Konser saati, 14.30 Caz müziği, 15.00 Müzikll dakikalar, 16.00 Günün konseri, 17.00 Haberler, 17.12 Sızler için, 18.00 Haftamn topluluğu, 19. 00 Haberler, 19.12 Bir konser, 20.45 Hafif müzik, 21.00 Müzikte 20. yüzyıl, 21.45 Saz eserleri, 22.00 Haberler, 22.12 Gecenin getirdiklen, 23.00 Çarşamba konseri, 24.00 Gece ve müzik, 01.00 Prog ram ve kapanış. bulmaca 1 23456789 SOLDAN SAfiA: 1 Fransızların bugün 82 yaşmda olan en ünlü tiyatro sanatçılarından biri olup özel likle Racine'in kadın kahramanlarını Cotnedie françalse sahnelerinde büyük bir başariyle canlandırmıştır (bir ara Istanbul'a da geımiştir). 2 Bir NATO ülkeslnin simgesi... Papaz. 3 Sodyumun simgesi... Bazı jeoloji terimlerinin başına getırilen Yunanca bır önek. 4 Kunanbayoğlu diye de bilinen milli Türk Kazak edebiyatının başlıca temsilcisi. 5 Baryumun simgesi... Radonun simgesi. 6 Endülüs. 7 Bır harfin kalın okunuşu... Anais önadlı bır Amerikalı kaüın yazar... Ülkemizin plaka işaretl. 8 Birdenbire olan... Eski dilde ter. 9 îspanya'da bir şehir ve lıman. YUKARDAN AŞAĞIYA: 1 Uyuşma, uygunluk. 2 Birli... Zaire'de bir şehir. 3 Güzel, hoş... Iridyumun simgesi. 4 Bir içecek. 5 Arz... Peru'nun başkenti. 6 rFazla, aşkm. 7 Yunanluarın Aşk Tanrısı... Holyumun simResi. 8 Lütesyumun simgesi... Sokrat'ın yakın bir arkadaşı ve Platon'un (Eflâtun'un) ilk eserlerinden (diyaloglarından) birl. 9 Eskimoların besin olarak yararlandıkları bır çeşit deniz yosunu. GÖKMEN ILE KARAMÜRSEL; ANKARA • Rengim Gökmen'in yönetimlndekl Cumhur başkanlığı Senfoni Orkestrası'nın gecen haftamn sonundakl olağan konserleri Çaykovski'nın «Si bemol minör 1. piyano konçertosu»yla başladı. Eserın solo partlslnl değerli plyanıstlerımızden Arın Koramürsel çalıyordu. Hiç bir ozellığl olmayan, kontrasttan yoksun, iri kıyım bir Caykovski'ydı kar şımızdaki. Ama bu tabloda kaşın, gozun yerinde olmadığını soylemek de mumkun değıldi. Arın Karamürsel (özellıkle son bolumde) kalabalık notalı, hızlı pasaılarda orkestrayı öne doğru suruklüyordu, partisinde planları ayırmaya özen gostermıyordu, tını renklennde bır incelık aramıyordu ama yıne de standart ölcülerde basarılı sayılabılecek bir çalış sergiliyordu Ankaralı müzıkseverlere. Pıyanıstin bu becerısı Çaykovskı'nın albenisıyle birleşınce konçerto ateşll alkışlar derledl ve solist. bis olarak, Prokofyef'ın İlk defa dınlediğım (ama ınatçı ritmıni bir daha unutmayacağtm) bir parçasını caldı; hem de eserin gerektirdlğl bir enerjıyle. Arın Karamursel'e lyl eşlık eden orkestra, konserin İkinci yarısında daha buyük bır ozenle çalışıldığı bellı olan ikl izlenlmcl yapıt sundu dlnleyicılere: Debussy'nın Faune'u ve Falla'nın «Üç Köşeli Şapka» süiti. Her ikl eser de kâh yumuşak, postel renkleriyle. kâh carpıcı İspanyot rıtmlerıyle ve Izlenlmci tınılarıyla dıkkatı cek ti ve orkestranın önünde bır dal glbi sallanan, bütün müzıkcileri peşinden sürükleyen Rengim Gokmen'e olumlu puanlar kazandırdı. Son olarak, genc flütcü Aycan Sancar'ın Debussy'dekl soloyu temiz ve atmosferli caldığını da söylemellyim. TRTIII 1 2 3 4 5678 9 1 S. k NTTT AIM 2 A L LE •A R U I Tİfi 3 U ZBI U S 8 tjH 4 6 S 1l^ HE 6 n A BLI •1 7 A 1 ATÜ 1 8 L A [L w A 9 V •• sinemalar tiyatrolar yıftnbekfenenstittotofayt Ozcfln SnntYapNn YJnetim Sunır: ODA AJANS 449295 HODRlMEYDAN 07.00 Açılış ve program, 07.02 Solistlerden seçmeler, 07.30 Haberler, 07.40 Türküler ve oyun havalan, 08.00 Sabah lçin müzik, 09.00 Güneri Tecer'den şarkılar, 09.15 Türk düşünürleri, 09.30 Sa TRTII tSTANBUL ODA ORKESTRASI 7ÎMUR SELÇÜK KARMA GÖSTER1 VENÜS TtYATROSU'nda haysst bagları "L»sChosesDeUVie" Rommy Schneider Mıchei Piccolt YÖN: CLAUDE SAUTET Ptesı Sa C»î 1200153018302100 P«5 130018302100 Cum 13001530tö3(| Ctesı Pazar 13002100 Kore Şelııtlerı Cad. 50 67 04 % Zincirlikuyu IST 66 74J9 Kultur Merkcıc HARBIH Kİ NTtR TİYATROSU Jg3İ89 , U Kent Oyuncuları cuma2100 ctesı 1800 . pazar1500 CYRANOde BERGERAC ., yeMALJDB : EDMOND RC6TARD 8 n 15 Mart » t 20.30 Bilctler srt^j sumılmuştur. T e l : « (S 44 ctesMöOO,""' O^YARGIÇVE ' CEULADI Kaynanalar dizisinden bir sahne TESEKKÜR Sevgili annem, emekli ebesi Ordu ve Bakırköy Dispanseri NOS TİYATROSU Taksim Meydanı Tel: 49 69 44 rTAKSİM SMİATEVİ SırtMlvllar Cid. 65 Ttkllm 44 2S 2* "Cinayetin Oyunu" Y « K MAXIMILL1AN SCHELL Eter FRIEDRICH DUERRENMAT Jon VoightJacqucUne Blurt RJU OMcrani • Mırtin Ritt • Robcrt ShtM P.tetl Salı, Çar$. Par. Cuma 14.3016.4519.00 Ctasl Pazar v Fethiye Suveren'in cenaze törenine bizzat katılan, gerek telefon, gerekse telgrafla acımı paylaşan dost. akraba, yakınlarıma içten şükran duygularımı iİHtirim. KAMİ SUVEREN İHMDİ OVl^N'nın Kaynanalar dizisi Avrupa ve Arap ülkelerine satiliyor SANAT SERVİS Televiîyonda genış ilgi uyandıran «Kaynanalar» dızısi ODVI'nın (Orta Doğu Vıdeo İşletmelerl) bır yapımı olarak Avrupa ve Arap ülkelerıne satılmak üzere cekllıyor. Ceklm hakkında bllgl veren ilgılller dlzlnln toplam olarak 20 bln adet basıldığını, Tekin Akmansoy ve Leman Çıdamlı nın yanı sıra Sevda Aydan, Defne Yalnız, Haşım Hekımoğlu, Mete Dönmezer, Munır Can er'ın rol aldıklarını soyledıler. Dizide Bankerlik sorunu ile bır lıkte çeşıtli yurt ici ve yurt dışı guncel olaylan güldürü blclmınde ele alınıyor. POC to eriguıell CTESI veMZAR TAKSİMVENUS TIYATROSUNDA DAVET'YEtER BANKER KASIîLLt MENT/55 ve BIMÎA5 şubelermde kÛCAMUSTOMSa 1 5 Mart 1982 CUMA 100. TEMSİL Çarş. Perş. Cuma 20.30 Ctesi 17.0020.30 Pazar 14.3018.30 12.1914.3016.4519.00 İMHİSTEK ÜZERİNEMHH AKBABANIN UÇ GÜNÜ Von: Sydnay PollocK Robart Ratfford • Fıy« Dunaway Çjr«. Pars. Cu.C.tBî) Pa. 21.15 FRANSIZCA DUY, GÖR, KONUS! O kayıtlar devom edıyor. O dersler 11 Martta başlıyor. O 3 aylık dönem: 75 veya 150 saat aler.ilcri SAVAŞ DİNÇER KarikatürSergisi TAKSİM VENÜS TİYATROSU'NDA MALİKAKSEL Resim Sergisi 24 Şubat 16 Mart T«;vikîv« Ç»d. 131 Mjınttf 47 «7 43 SANAT GALERİSt ABOİIKKCICAEOESI» NI$M<mSI ISDkNIUL TtUTON 4*0326 TELEKS 2MS2 URATTR URART TAKSİM SANAT GALERİSt BEHÇETMALİKLER Resim Sergisi 19 Şubat. 5 Mart ğâTata sanat galerisı 2OŞUBATM MART FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZt Ziya Gökalp Caddesl 15 Tel: 1752 68 AUANERBULAK yapım YILDİR1M VANUMAZ CAR£WIE4 KÛLK GÛNÜ PTWW PAZN? 8 3 0 SBEW 2I2S* CİHAT BURAK Resim Sergisi 15 Şubat 10 Mart İBRAHtMÖRS Resim Sergisi tunelgeclt çhanı 9/2B 493551 * CWB CTES! PftZAfl 1530 TURGUTZAİM öıgün Bajkıları S 1 8 Mart 1982 "Bu urgl Istanbui Oaiarl B«raz va Ankıra Takı Stn«t Galerlslnln UBIrllSI IM 9.rç«kH»tlrllmHtlr." DUYURU Sistem Bankerlik AŞ.'den alacaklı tüm müşterilerin 27.2.1982 tarihinde saat: 13.00'te Sistem bürosunda toplanmalan onemle duyurulur. ALACAKLILAR KOMÎTESİ Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz ilanlar için hizmetinizde Tel.: 44 92 95 7. Kuraluş Yüdönümü "Törk Resminde lraan ve Portre" sergisiyle kutlanıyor Kasım 1982 GMHfBMUZm GAJİfİBMAZ REFİKEPİKMAN ilk Toplu Scrgisi 731Mayif Kürtulu» Cad. 191/B Slnemköy mmu HALE ARPACIOĞLU Resim Sergisi 930Nisan Kurtulu; Cad. 191/B SlnemkSy EROL DERAN Resim Sergisi 19 Mart 8 Nisan Kurtulus Ca ODA AJANS Kurtulut cıd. 191/8 Siıwmk«y 4047 83 Kurtolus Cad. 19İ/B Sneraköy 4047 83 eAinf mnuz 4047 83 4047 83 4047 83 191/B sinemköy